doktorlar grevdemi 30 haziran / Kocaeli’de aile hekimleri 2 gün iş bırakıyor! - Kocaeli Gazetesi

Doktorlar Grevdemi 30 Haziran

doktorlar grevdemi 30 haziran

Sağlık çalışanları 30 Haziran ve 1 Temmuz'da iş bırakacak

SES, 30 Haziran ve 1 Temmuz’da yapılacak iş bırakma eylemi ve birinci basamak sağlık sisteminde yapılmasını istedikleri düzenlemeler ile ilgili bugün Ankara’da basın toplantısı düzenledi. SES Merkez Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

“SAĞLIK EMEKÇİLERİ DAHA FAZLA SÖMÜRÜLMEKTEDİR”

“Sağlık alanının özelleştirmeci bir anlayışla dönüştürülmesi AKP hükümetleri döneminde hızlandırılmıştır. Sağlıkta dönüşüm programının en önemli başlıklarından biri, sağlık ocağı sistemine dayalı birinci basamak temel sağlık hizmetlerini aile hekimliği sistemine dönüştürmek olmuştur. Aile hekimliği sistemi ile dönüştürülen birinci basamak, toplum sağlığı açısından sürekli olarak sorunların birikmesine neden olurken aynı zamanda esnek ve performansa dayalı ücretlendirme sistemi ile de sağlık emekçilerine yönelik sömürüyü derinleştirmektedir. Gelinen aşamada birinci basamak sağlık hizmetleri kötüye gitmekte, sağlık emekçileri daha fazla sömürülmektedir.

Aile hekimliği sistemi, iktidar tarafından, halkın ve hatta sağlık emekçilerinin büyük yararına olacakmış gibi anlatıldı. İktidar ve Bakanlık tarafından pembe tablolar çizilerek halk yanıltıldı. Her ailenin bir hekiminin olacağı, hasta ile hekim arasında güçlü bir bağ olacağı propagandası yapıldı. Oysa aile hekimliği sisteminde bugüne kadar yapılan değişiklikler ne toplum sağlığını öncelemiş ne de çalışanların memnuniyeti önemsemiştir.

“AİLE HEKİMLİĞİ ÇALIŞANLARININ STATÜSÜ KÖLELİK SİSTEMİNE TAŞINMIŞTIR”

Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nde bugüne kadar yapılan her değişiklikte geriye gidilmiş, hak kayıpları, hatta cezalandırmalar oluşturulmuştur. tarihinde yayınlanan yönetmelik ise sorunları çözmek bir tarafa daha da arttırmış, itiraz eden sağlık emekçilerini cezalandırmayı hedef almıştır. Yönetmelik değişikliği ile aile hekimliği çalışanlarının statüsü, il sağlık müdürlüklerine bağlı işçi noktasına getirilmiş, kölelik sistemine taşınmıştır. Aynı zamanda başta pandemi sürecinde olduğu gibi, toplum sağlığını ve sağlık çalışanlarının haklarını savunan, kamuoyunu bilgilendiren, görüş ve önerilerini, taleplerini basın ve sosyal medya aracılığıyla üç kez dile getiren aile sağlığı merkezi (ASM) sağlık çalışanlarının sözleşmelerinin feshedileceği yönetmelikte yer almıştır. Aile hekimliği uygulamasında iş güvencesi bu yönetmelikle sona ermiştir.

“SAĞLIK İZNİNE GÖZ DİKİLMİŞTİR”

Yeni yönetmelik ile sözleşme yenilme ve fesih yetkisi il sağlık müdürlüklerine verilmiş olup, zaten iller arasında var olan uygulama farklılıkları kişilerin insafına bırakılmıştır. Açığa alma, sözleşme yenilememe gibi olağanüstü yetkiler, tüm hukuk kuralları çiğnenerek verilmiştir. Entegre aile hekimliği çalışanlarının en temel insani hakkı olan sağlık iznine göz dikilmiştir. ‘Çalışan hasta da olsa kanser de olsa kaza da geçirse raporlu da olsa beş nöbet tutamazsa sözleşmesi feshedilir’ denilmektedir. Aile sağlığı merkezinde çalışan diğer tüm sağlık emekçilerinin iş yükünü artıran, hemen bütün hizmetleri tek başına vermesine neden olan bu sistem, aynı zamanda bölge tabanlı olmaması nedeniyle hastalar açısından da pek çok soruna yol açmaktadır. Siyasi iktidarın ‘kervan yolda düzülür’ mantığının sonucu her gün değiştirilen mevzuat, kişilerin iş güvenliğinin ve iş güvencesinin olmaması, ekip anlayışının dağıtılmış olması pek çok başka problemi de beraberinde getirmiştir. Yap-boz tahtasına dönüştürülen sağlık hizmeti sunumu olumsuz yönde etkilemiştir.

“CEZA PUANINA BAĞLI SÖZLEŞME FESHİ CİDDİ BİR TEHDİT OLUŞTURMAKTADIR”

Sağlık emekçilerinin çalışma koşulları kötüleşmiş, iş güvencesi her yıl yenilenip yenilenmeyeceği belirsiz olan sözleşmeye dayalı istihdamla ortadan kalkmış, iş yükü ve şiddet tehdidi, bütün bunlara bağlı olarak da emekçiler açısından kendini değersiz hissetme duygusu artmıştır. Bireysel ve tek taraflı sözleşmelerle ücretlerin ve çalışma süresinin belirlenmesi ücret ve iş güvencesizliği yaratmaktadır. Ceza puanına bağlı sözleşme feshi ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Yine kamu dışı sağlık emekçisi istihdamı, bu kişilerin hemen her durumda işinden olma kaygısı yaşamasına sebep olmaktadır. Öyle ki hastalık ve doğum izni kullanmaktan bile imtina edilir hale gelinmiştir.

Ücretler giderek erimektedir. Ekonomik krizin kendini iyiden iyiye hissettirdiği günümüzde, kamuya ait olmayan ASM’lerin kiralarında dudak uçuklatan yükselmeler olmasının yanında sarf malzemelerde de yine enflasyon oranında artış söz konusuyken cari ödemelerdeki artış memur maaş zammıyla aynı oranda kalmakta, göreli olarak gelirlerde azalmaya yol açmaktadır. Dahası, cari ödemelerin sık sık geç ödenmesi/ödenmemesi sorunu da yaşanmaya başlanmıştır. Özel mülkler için talep edilen yüksek kira ücretleri, sağlık hizmeti sunumuna elverişsiz, personel dinlenme alanına sahip olmayan yerlerin kiralanmasına neden olmaktadır. Aile hekimleri, sağlık hizmetini yerine getirmekten çok sınırlı imkanlarla standart yakalamaya ve korumaya çalışan işletmecilere dönüştürülmektedir. Asgari ücrete yapılan zamla birlikte hekimlere biçilen işveren rolü de sorgulanmaya açılmış, hekimler hiç istemeseler de kendilerini böyle bir cenderenin içinde bulmuş durumdadır. Bu durumun somut sonucu, hekimlerin şu anda giderleri karşılayamadığı için işçi çıkarmayı bile tartışır hale getirilmesidir. Tüm giderlerin, bina kiralarının ve emekçilerin ücretlerinin genel bütçeden karşılandığı kamusal bir ödeme sitemine dönülmelidir.

“İZİN KULLANAMAZ HALE GETİRİLMİŞLERDİR”

Çalışanlar, izin kullanımı konusunda sorun yaşamaktadır. Yerine başkasını bulma görevi aile sağlığı merkezi çalışanının kendi sorumluluğundan çıkarılmalı, en temel hak olan dinlenme hakkını kullanmak ücret kaybına neden olmamalıdır. İzin kullanımı ASM’lerin tümünde, ancak özellikle tek birimli olanlarda ciddi bir sorun oluşturmaktadır. Bununla birlikte son çıkarılan ceza yönetmeliğiyle birlikte entegre kurum çalışanları, geçerli mazeretleri olsa bile izin kullanamaz hale getirilmişlerdir. İş yükünün büyük bir kısmını prosedürlerin tamamlanması oluşturmaktadır. Her türlü rapor düzenleme işinin ASM’lere verilmesi, iş yükü artışının yanında görev-yetki karmaşasına neden olmaktadır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi son çıkarılan ceza yönetmeliğinde getirilen yeni sorumluluklar, iş yükü altında ezilen ASM’lere ek yükler getirmektedir. Bir hekim ve bir aile sağlığı çalışanından ibaret olan ekip, her geçen gün yenisi eklenen görevlerin yükü altında ezilmektedir. İş yükü yoğunluğu nedeniyle koruyucu sağlık hizmetleriyle ilgili görevlerin tümü aile sağlığı çalışanı tarafından yürütülmektedir. Görev tanımlarının net olmaması sağlık emekçilerinin meslekleri dışında çalıştırılmasına yol açmakta, mesleğin değersizleşmesine, az kişiyle çok işin kotarılmasına neden olmaktadır. Yine iş yükünün fazlalığı ve görev tanımlarındaki belirsizlikler çalışma barışını bozmakta, TSM ile ASM arasında, aile hekimi ile aile sağlığı çalışanı arasında gerilimlere sebep olmaktadır. Denetim gibi yönetsel işlemlerin eğitim değil cezalandırma temelli olması, cezaların iş güvencesini belirlemesi bu gerilimleri beslemektedir.

Yanlıştan dönülmeli, birinci basamak alanı aşağıdaki önerilerimiz doğrultusunda yeniden düzenleyen adımlar atılmalıdır:

“TÜM SAĞLIK EMEKÇİLERİ KADROLU (4A) İSTİHDAM EDİLMELİ”

Birinci basamak sağlık hizmetleri toplum yönelimli ve bölge tabanlı sunulmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin tüm giderleri kamudan karşılanmalıdır. ASM giderleri cari hesaplar kaleminden değil bütçeden karşılanmalıdır. ASM’lerin tümü, uygun standartlarda ve donanımda kamu binası olarak yapılmalıdır. Mobil hizmetler için kamu tarafından uygun mekan temin edilmeli, kamu tarafından araç tahsisi yapılmalıdır. Yaz-boz tahtasına dönüşmüş olan mevzuat, sağlık emekçilerinin örgütlerinin katılımıyla yeniden düzenlenmelidir. Emekçilerin kadrolu, iş güvenceli istihdamı sağlanmalı, kamu dışı emekçiler kadroya alınmalıdır. Birinci basamak ekibi genişletilmeli, bölge ve nüfusun özelliklerine göre belirlenen sayıda sağlık emekçisi istihdam edilmelidir. Nüfus ve performansa dayalı ücretlendirme yerine emekliliğe yansıyacak temel ücret uygulaması hayata geçirilmelidir. Birinci basamak sağlık emekçilerinin taleplerine yönelik toplu sözleşme hazırlanmalı, tüm sağlık ve sosyal hizmet alanı için yapılan toplu iş sözleşmesinde birinci basamağa özgün yer verilmelidir. Denetim ve izlemelerin birincil amacı hizmet içi eğitim hedefi olmalıdır. Sağlık emekçilerinin karar mekanizmalarına katılımı sağlanmalıdır. Birinci basamak, gerektirdiği tüm hizmetleri sunabilecek genişlikte bir ekipten oluşmalı; tüm sağlık emekçileri kadrolu (4a) istihdam edilmeli ve ücretlendirmesi de emekliliğe yansıyacak temel ücretle olmalıdır. Çalışma koşulları ve ücretler toplu sözleşme ile belirlenmelidir.

“ACİL ÖNLEM ALINMAZSA ”

Söz konusu yönetmeliğin geri çekilmesi ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için birinci basamakta çalışan sağlık emekçileri olarak defalarca iş bırakmıştık. O günden bu zamana ceza yönetmeliği geri çekilmemiştir. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları istifa etmeye ve birinci basmak sağlık hizmetlerinden çekilmeye başlamıştır. Acil önlem alınmazsa birinci basamak sağlık hizmetleri yürütülemeyecek hale gelecektir. Sorunlarımızın çözümü için üretimden gelen gücümüzü kullanmaktan başka çaremiz kalmadığı gibi bizim ve emeğimizin yok sayılmasına dayanacak gücümüz de kalmamıştır. Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ne karşı uzunca bir süredir eylem ve etkinlikler örgütlemekteyiz. Ceza yönetmeliğinin kaldırılmasını bir kez daha talep etmek ve bu eylemi daha görünür kılmak için 30 Haziran ve 1 Temmuz tarihinde tüm Türkiye’de şube/temsilciliklerimiz tarafından yapılacak iş bırakma dahil il/ilçe sağlık müdürlükleri önü başta olmak üzere alanlarda gerçekleştirilecek eylem ve etkinliklere sağlık emekçilerinin ve halkımızın desteğini bekliyoruz.”


sağlık çalışanlarıiş bırakmaEYLEM

Aile hekimliği çalışanları iş bırakıyor

‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’, 30 Haziran tarihinde Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak tarihinde yürürlüğe girdi.

Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) tarafından yapılan tüm uyarılar ve yapıcı önermelere rağmen bir yol alınamamış ve Aile Hekimliği çalışanları her türlü platformda yönetmeliğe karşı mücadele etmek zorunda kalmıştır.

Yürürlüğe giren yönetmeliğin Aile Hekimliği uygulaması açısından büyük bir kaosa neden olacağını, çalışanların özlük haklarında telafi edilemez kayıplar yaşatacağını ve kronik hastalık izlemlerinin uygulanabilir olmadığını dile getiren AHESEN, bugüne kadar girişimlerde bulunulan önermelere yanıt alamayarak, ödeme ve sözleşme yönetmeliğine karşı dava açmak durumunda bırakılmıştır. Dava süreçlerinin uzun olacağı öngörüsü ve idarenin olumsuz tavrı ise çalışanlara sendikal haklarını kullanmaktan başka bir seçenek bırakmamıştır.

AHESEN Başkanı Dr. Gürsel Özer; “Süreçle ilgili etkinlik planı oluşturmak üzere birçok sivil toplum kuruluşunun bulunduğu çalışma grubunda görüşmeler gerçekleştirdik. Özellikle iş bırakma etkinliğinin uygulanması ve tarihleri konusunda görüş ayrılıklarımız olmasına rağmen, ortak hareket etme duyarlılığımız ve iş bırakma etkinliğine katılacak üyelerimize sendikal koruyuculuklarını sağlamak adına; 16 Ağustos ve 27 Ağustos'ta iş bırakma kararı almış bulunmaktayız” dedi.

“16 Ağustos tarihinde Covid19 aşılamaları için randevu düzenlemesi yaparak  iş bırakıyoruz. Taleplerin karşılanmaması halinde ise 27 Ağustos tarihinde iş bırakarak Ankara’ya yola çıkıyor ve 28 Ağustos Ankara'dan sesimizi duyurmak üzere meydanlarda buluşuyoruz. Aile Hekimliği uygulamasına halkın sağlığı için inanıyor ve uygulamanın onarılmaz yaralar almaması adına mücadeleye devam etme kararlılığımızı ilgili makamlara ve kamuoyuna saygıyla tekrar bildiriyoruz.”

AHESEN YÖNETİM KURULU

aile hekimleri

ahesen

sendika

iş bırakma

resmi gazete

Doktorlar grevde mi 16 Haziran? Hastaneler bug&#;n a&#;ık mı, &#;alışıyor mu, hastanelerde grev ne zaman bitiyor, ka&#; g&#;n, doktorlar neden grevde?

Doktorlar grevde mi16 Haziran, bugün hastaneler açık mı, ilaç yazılıyor mu? Doktorlar için Türk Tabipleri Birliği’nden bir grev duyurusu daha geldi. Türk Tabipleri Birliği (TTB) ile sağlık emek-meslek örgütleri; Meclis'e sunulan hekim ve sağlık çalışanlarının haklarına yönelik yasa teklifine karşı bu grev kararını aldıklarını duyurdu. Hastaneler grevde mi, neden grevde, iş bırakma eylemi kaç gün?

DOKTORLAR GREVDE Mİ 16 HAZİRAN, DOKTORLAR NEDEN GREVDE?

TBB tarafından yapılan çağrıda, “Yarın, acil durumlar dışında sağlık kurumlarına başvurmayarak bize destek olmanızı istiyoruz. Taleplerimizin gerçekleşmesi, sağlıksızlık değil sağlık üreten bir sağlık sistemini birlikte inşa edebilmek için el ele olalım. Her Grev etkinliğinde olduğu gibi her yaştan acil hastaların, diyaliz hastalarının, yoğun bakım hastalarının, acil gebelerin muayene ve tedavi işlemleri devam edecek; Covid veya Covid şüphesi ile sağlık kurumlarına yapılacak başvurular geri çevrilmeyecektir” denildi.

Söz konusu eylem 1 günlüktü ve dün sona erdi.

“SABRIMIZ TÜKENDİ“

Yıllar boyunca sorunların artarak çığa dönüştüğü mevcut sağlık sisteminin içinde, sağlık hizmeti üretmeye çalışanlar olarak sabırlarının tükendiği vurgulanan TTB açıklamasında, şu ifadeler yer aldı;

*Toplumun sağlığı yerine şirket kârını önceleyen sağlık politikalarının ürünü olan Sağlıkta Dönüşüm Programı, bizleri her gün yeniden boğarken, sizlerin de nitelikli sağlık hizmetinden mahrum kalmanıza neden olarak sağlıkta yıkımı getirdi.

*Bu sıkışmışlıkta biraz nefes alabilmek, insanca yaşayabileceğimiz koşulları oluşturmak için sağlıkta şiddetin sona ermesi, sağlığımız için uygun çalışma koşulları ve bizi yoksulluğa mahkûm etmeyen ücret taleplerimizi her defasında dile getirdik.

*Taleplerimiz sadece bizim için değil, sizin de nitelikli sağlık hizmeti almanızı sağlayacak taleplerdir. Aylardır sesimizi duyurmaya çalışıp, eylemlerimizi sürdürürken; siyasi iktidar hayatta kalmakta bile zorlandığımızı görmesine rağmen, algı yönetimi ve oyalama taktiklerinde ısrar etti.

Doktorlar grevde mi 16 Haziran Hastaneler bugün açık mı, çalışıyor mu, hastanelerde grev ne zaman bitiyor, kaç gün, doktorlar neden grevde

“BU YASA TEKLİFİNİ ASLA KABUL ETMİYORUZ”

Açıklamada, Meclis'te görüşülen düzenlemenin; Aralık 'de Meclis'e getirilip hızla geri çekilen düzenlemeden daha geride olduğu belirtilerek şöyle denildi; “Emeğimize hürmetsizliğin açık bir göstergesi olarak gördüğümüz yasa teklifini asla kabul etmiyoruz. Hakkımız olanı alana kadar da susmayacağız.”

HASTANELER BUGÜN AÇIK MI, İLAÇ YAZILIYOR MU?

Dün yapılan açıklamaya göre 15 Haziran Çarşamba günü, acil hastalar, diyaliz hastaları, acil ve riskli gebeler, çocuk aciller, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımı aksamayacak, yoğun bakım ve yatan hastalara verilenler dışındaki tüm hizmetler duracak.

Covid veya Covid şüphesi ile başvuranların poliklinik ve klinik tedavilerine devam edilecek; diğer hastalara nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecek.

Sağlık hizmeti sunulan tüm birimlerde, acil tanı ve tedavi endikasyonu olan hastaların bakımı aksatılmayacak. Acil servisler eylem süresince gerektiğinde görevli hekimlerce takviye edilecek.

Yoğun bakım hastalarının -eylem nedeniyle- tedavilerinde hiçbir aksamaya yol açılmaması için her zamanki duyarlılıkla hizmetin sürdürülmesine dikkat edilecek.

Acil ve riskli gebelere, diyaliz hastalarına ve kanser hastalarına sağlık hizmeti sunulmaya devam edilecek.

Aile hekimleri, 'ceza yönetmeliği'ne karşı bir kez daha iş bırakıyor: 'Bu mücadeleden asla geri adım atmayacağız!'

Aile hekimleri, 'Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin geri çekilmesi ve özlük haklarında iyileştirme yapılması talebiyle 30 Haziran-1 Temmuz'da iş bırakacak.

İlgili yönetmelikte sağlık çalışanları açısından sıkıntılı maddelerin yer aldığını dile getiren AHESEN Başkanı Dr. Gürsel Özer, "Aile hekimleri olarak, 'ceza yönetmeliği' olarak tanımladığımız ve 30 Haziran 'de yürürlüğe giren, haktan hukuktan nasibini almamış ‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin iptal edilmesi talebi başta olmak üzere, genel olarak da mesleğimizi içinde nefes alamaz hale getiren uzun çalışma süreleri, uğradığımız şiddet, yoksulluk sınırı altına gerileyen alım gücümüz ve mesleki değersizleşmeye dikkat çekmek amacıyla Ankara'ya gidiyoruz" dedi.

AHESEN Başkanı Dr. Gürsel Özer, konuya ilişkin bugün yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"GÖRMEM, DUYMAM MANTIĞI DEVAM EDİYOR: 30 Haziran tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanan ve 1 Temmuz'da yürürlüğe giren, bizim 'ceza yönetmeliği' dediğimiz yönetmeliğin bir yılı doldurmasına çok az bir süre kaldı. Bir yıl içerisinde yetkilileri defalarca çeşitli yöntemlerle uyardık. Ama ‘görmem, duymam’ mantığı devam ediyor. Aile hekimliğinde, örneğin en başta İstanbul'da ve Türkiye'de aile sağlığı çalışanı eksikliği varken, aile sağlığı birimlerinde çalışan eksikliği varken maalesef bunlar düzeltilmedi.

Aile hekimi başına düşen nüfusun önce bin ardından da binli seviyelere çekilmesi sözü verilmişti. Maalesef yapılmadı ve bütün bunlarla birlikte aile hekimliğinin olmazsa olmazı olan sevk sistemi yürürlüğe girecekti, bunlar için herhangi bir çalışma yapılmadı. Özellikle büyükşehirlerde, binası olmayan aile hekimliklerinin kiralar karşısında hizmet veremez hale gelmesinin önüne geçilecekti. İş kayıpları ve gider kayıpları giderilecekti, bunlar yapılmadı. Hiç yokken, durduk yere, sanki çok büyük bir dönüşüm yapılmış gibi bu yönetmelik bize dayatılmaya çalışıldı. 

AKLA, MANTIĞA, BİLİME, HUKUKA ASLA UYMAYAN CEZALAR VAR: Bu yönetmelikte ne vardı? Bu yönetmelik, tamamen keyfi ve ceza yönetmeliği. Bu yönetmelikte öyle cezalar var ki inanın akla, mantığa, bilime, hukuka asla uymayan cezalar var. Örneğin defteri yanlış doldurdunuz, cezaevine girebilirsiniz. Örneğin broşürü usulüne uygun asmadınız, ceza yiyebilirsiniz. Muallak ifadelerle dolu bir ceza yönetmeliği ve komik koşullar içeren; örneğin basına açıklama yaptığınızda 50 ceza puanı alırsınız. İkinci, üçüncü ceza puanında iş akdiniz sonlandırılır. Yine bu yönetmelikte, il sağlık müdürlerine, puanı aştığınızda sözleşme feshi yetkisi veriliyor.

KAMU ÇALIŞANLARINA KANUNİ OLMAYAN HİÇBİR CEZA VEREMEZSİNİZ: Bu örnekler çok artırılabilir. Diyelim bir meslektaşımız bir ameliyat oldu, kaza geçirdi art arda dört nöbete gidemedi; sağlık raporu, kurul raporu olsa bile iş akdinin sonlandırılması gibi maddeleri içeriyor. Bu maddelerin hiçbiri kanunda yok. Kamu çalışanlarına kanuni olmayan hiçbir ceza vermezsiniz. Biz, şuna üzülüyoruz. Bu, hukuktan döndüğü zaman, biz bu davaları kazandığımız zaman karşı tarafın avukatlık ücretini ödeyen kamu yine zarar edecek. Biz, bunları defalarca basın yoluyla dile getirdik. Biz, bunları Sağlık Bakanlığı yetkililerine, bürokratlara, her yere çözüm yollarını ulaştırdık. Bununla da kalamadık, iş bırakma kararlarımız oldu, kamuoyunu arkanıza almak adına.

BİR YILDA 8 DEFA İŞ BIRAKMA KARARI ALDIK: Bir yılda 8 defa iş bırakma kararı aldık. Bazıları iki günlüktü, bazıları üç günlüktü. Bakın, biz, bu mücadeleden asla geri adım atmayacağız. Biz, önce kendimiz için, sonra halkımız için, aile hekimliği uygulamasını sonlandıracak olan bu yönetmeliğin kaldırılmasını bir şekilde sağlayacağız. Gerekirse kendimiz ceza göreceğiz, sıkıntılar çekeceğiz ama bu yönetmelik kalmayacak.

30 HAZİRAN’DA VE SON UYARI OLARAK 1 TEMMUZ'DA İŞ BIRAKIYORUZ: Ülkemizde, doktor göçünün olduğu, rekorlar kırıldığı bir süreci yaşıyoruz. Bu süreçte, birinci basamağa tekrar yönlenme, tekrar muayene ve tedavi hizmeti satın alma ihtiyacı doğdu. Siz, bu dönem, ikinci basamakta bu sorunlar varken olayı kurtaracak olan birinci basamağı bu tür sorunlarla, başlarına işler getirerek, anlamsız ego üreten maddelerle yönetmelik çıkararak bitirme noktasına getirdiniz.

Son olarak diyorum ki biz, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası olarak, elimizdeki sendikal gücümüzü, bireysel gücümüzü, her ne var ise demokratik haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Aile hekimliği uygulamasını sonlandıracak ceza yönetmeliğinin tekrar yazılmasını sağlayacağız. Doğrusu da budur. Bu alanda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte yeniden yapılır. Ve bu anlamda yıl dönümünde, yani 'ceza, infaz ve keyfi yönetmeliğin’ yıl dönümünde, 30 Haziran'da iş bırakıyoruz. Ve Ankara'ya gidiyoruz, sivil toplum kuruluşları olarak. Ankara’da bakanlık önünde basın açıklaması yapıyoruz ve akabinde yine son uyarı olarak 1 Temmuz günü de iş bırakıyoruz. Bu defa sesimizin duyulmasını ve gereğinin yapılmasını bekliyoruz."


Aile HekimleriAile Hekimliği Çalışanları Sendikasıbeyaz grevsağlık çalışanlarıiş bırakmaceza yönetmeliğiAile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası