Profesörü ertesi gün Şile’ye götürür, profesör yalnız kaldığında serenad yapar. Profesör donmak üzereyken Maya profesörü arabaya taşır. Fakat araba çalışmadığı için otele götürür. Profesör sutum, sutma ve struma diyerek mırıldanır. Maya adamın karşısında ne yapacağını bilemez. Birden aklına kendi vücut ısısıyla ısıtmak gelir ve ısıttıktan başarılı olur.
Profesörün Serenad yapmasının nedeni eşiyle Türkiye’ye kaçtığı zaman Alman polisi tarafından yakalanmaları ve ardından karısının kaçırılmasıdır. Profesör karısını kurtarmak üzereyken gemi Şile’de durur ve kimsenin gitmesine izin yoktur. Filistin ve Türkiye hiçbir şekilde gemiyi kabul etmez. Rusya ise füze ile gemiyi yok eder.
Profesörün takip edilme nedeni bu olayın gün yüzüne çıkacağının düşünülmesidir. Bu olaydan sonra profesör Amerika’ya döner ve Maya işinden kovulur. Maya’ya Amerika’dan paket gelir. Paketin içinde keman ve tercüme edilmesi gereken kitap vardır. Maya tercüme ederken bir haber daha gelir. Bu haber ölen profesörün küllerinin Şile tarafından denize dökülmesi şeklindedir.
Konusu
Bir profesör Amerika’dan Türkiye’ye gelir ve Şile’ye gider. Bu yolculukla aslında 60 yıllık uzun bir yolculuğa çıkılır. Tarihin acımasız olaylarında masum insanların ve aşkların nasıl bittiği konu edinir.
Karakterleri
Maya: İstanbul Üniversitesi’nin Halkla İlişkiler bölümünde yabancı misafirleri ağırlayan kadındır. Bu sefer ki ağırlaması gereken kişi profesördür.
Profesör (Maximilian Wagner): Türkiye ‘ye gelen profesör karısının öldüğü yeri ziyaret eder ve serenad yapar.
Sayfa Sayısı
Serenad toplam sayfadan oluşmaktadır.
Yazar:Zülfü Livaneli
Yayın Evi: Doğan Kitap
İSBN:
Sayfa Sayısı:
Roman okumak istiyorsanız
Her şey, yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi'nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran'ın (36) ABD'den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner'i (87) karşılamasıyla başlar.
'lu yıllarda İstanbul Üniversitesi'nde hocalık yapmış olan profesörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile'ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikâyesine karışmakla kalmaz, dünya tarihine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir.
Serenad, 60 yıldır süren bir aşkı ele alırken, ister herkesin bildiği Yahudi Soykırımı olsun isterse çok az kimsenin bildiği Mavi Alay, bütün siyasi sorunlarda asıl harcananın, gürültüye gidenin hep insan olduğu gerçeğini de göz önüne seriyor.
Okurunu sımsıkı kavrayan Serenad'da Zülfü Livaneli'nin romancılığının en temel niteliklerinden biri yine başrolde: İç içe geçmiş, kaynaşmış kişisel ve toplumsal tarihlerin kusursuz Dengesi.
(Tanıtım Bülteninden)
Kaç kitap oldu bilmiyorum ana karakterinin kadın olduğu bir roman okumayalı. Yazar Zülfü Livaneli olunca, romanın geçtiği yer Türkiye, kadın da dul olunca birçok gerçeklere, birçok olmaması gereken ama olan konulara da değinmiş yazar. Evlilikten, giyime, iş hayatından aile hayatına kadar birçok konuya değinmiş ve mesajlarını da vermiş Livaneli. Gerçi kitap baştan sona mesajlarla dolu, Kırım Türklerinden, ülkemizde yaşayan ve zorluklar çekmiş olan Ermeni ve Kürt vatandaşlara, Almanya faşizminden kaçan - kaçamayan Yahudilere kadar birçok konularda mesajını vermiş ve görüşlerini belirtmiş. Tarihimizin ayıplarını dile getirmiş, ayıplar olduğu için de hiç dile getirilmeyen ayıpları olması da işin boyutunu daha da büyütmüş. Hiçbir hükümetin, devletin masum olmadığının en güzel örneklerinden biri. Hiçbir iktidarın başındaki kişi eline silah alıp birini öldürmemiş olsa da verdiği kararlarla, izlediği yollarla birilerinin ölümüne, birilerinin üzülmesine sebep olmuşlar hatta hâlâ da olmaktalar. Kitabı okuyunca, bu tarihimizdeki bilinmeyen öldürmeleri görünce (bilinen öldürmeleri de tarih derslerinde övünerek ders diye işleriz) insanın duygulanmaması, duygulanırken de öfkelenmemesi elde değil. Maya’nın da dediği gibi, birilerinin saçma iktidar mücadelesi yüzünden, insanlar birbirine kavuşamamış ve acılar yaşanmış. İnsanların mutluluğu, iktidar oyunları arasında ne kadar da zavallı bir konu haline gelmiş. Serenad, bu iktidar oyunlarının altında kalan, acılar yaşayan, kavuşamayan hatta ayrı düşen, isim değiştirmek zorunda kalan, yetmezmiş gibi din ve milliyet değiştirmek zorunda da kalan insanların anlatıldığı, gerçek konulara dayanan son derece duygu yüklü bir roman. Tarihin, tarihimizin görünen yüzünün olduğu kadar görünmeyen yüzünün de anlatıldığı bir roman. İngiltere’nin, Rusya’nın, Almanya’nın ve ne yazık ki Türkiye’nin ayıplarının anlatıldığı, dile getirilmeyen, dile getirilmekten kaçınılan olayların yazıldığı, yazıldıktan sonra da büyük bir farkındalık yaratarak da Yıl sonra en azından bu ayıba karşılık bir anma törenine de vesile olabilmiş bir roman. İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudilerin çektiklerini anlatırken Livaneli ara ara ülkemizdeki benzer olaylara da göndermeler yapıyor, belki de topraklarımızın gördüğü en büyük utanç kaynağı olan Eylül olaylarına göndermeler yapıyor. Tarihimize baktığımda, oğlunu öldürten, kardeşlerini boğdurtan, kendilerine haremler kuran padişahlarımızı bir ayıp olarak görürdüm, 6 – 7 Eylül olaylarını da en büyük utanç kaynağımız olarak görürken yanında da Madımak’ı, Maraş’ı ve Çorum’u bilirdim ama bizzat devlet tarafından olan daha birçok utanç kaynaklarımız da varmış, bilmiyordum hiçbirini, duymamıştım çünkü. Devletin ayıbı olunca demek çok güzel bir şekilde saklanabiliyormuş. “Demek ki biz fark etmeden sürekli bir kabuk değiştirme içindeydik. Bizans’tan kurtul, Osmanlı’dan kurtul, Arap kültüründen kurtul Şimdi de yeni moda: “Kemalizm’den kurtul!” Mavi Alay’ı sakla, Struma’yı sakla, Ermeni olayını sakla.” Zülfü Livaneli’ni tanımayan yoktur zaten, filmleri uzun uzun konuşulur, müzikleri keyifle dinlenir ve artık biliyorum ki yazarlığı da bir o kadar iyiymiş. Konuşma Türkçesi ile yazıldığı için okunması gayet kolay ve anlaşılır bir dil ile yazılmış. Roman içinde farklı teknikler kullanmış ama kitabın akıcılığından hiçbir şey kaybettirmeden yapmış bunları, senaryo yazarı olmasının da bu durumda büyük bir etkisi var diye düşünüyorum. Keyifle okunacak, okurken duygulanma yaşayacağınız, yer yer belki de bir bütün olarak sinirleneceğiniz kişilerin, kurumların olduğu güzel, okunması gereken bir eser. Kitabı okurken sürekli aklıma Roberto Benigni’nin yazıp yönettiği ve oynamış olduğu, belki de yılın en iyi filmlerinden biri olan “Life is Beautiful” aklıma gelmişti, kitabın sonlarına doğru da yazarın bu filme gönderme yapması çok hoştu. funduszeue.info?v=ZpA0l2WB86E (mithrandir21 / Uğur)
Ne zaman insan kalabalığı içerisinde yüreğim sıkışacak gibi olsa Zülfü Livaneli' nin "Serenad" kitabını açar Sayfayı okurum Bu dünyada sana kötülük yapmak isteyen insanlar çıkacak karşına, ama unutma ki iyilik yapmak isteyenler de çıkacak. Kimi insanın yüreği karanlık, kimininki aydınlıktır. Geceyle gündüz gibi! Dünyanın kötülerle dolu olduğunu düşünüp küsme, herkesin iyi olduğunu düşünüp hayal kırıklığına uğrama! Kendini koru , insanlara karşı kendini koru! Zülfü Livaneli, Serenad (sevim)
Zülfü Livaneli, (d. 20 Haziran , Ilgın), Türk müzisyen, senarist, politikacı, yazar ve yönetmen.
İlk yılları
Tam adı Ömer Zülfü Livanelioğlu’olup, aslen Artvin’in Yusufeli ilçesinden olan Livanelioğlu ailesinin büyük dedeleri Ömer Efendi 93 Harbi’nde Artvin’in Ermeni ve Rus işgaline uğraması üzerine Erzurum’a gelerek Ahmet Muhtar Paşa’nın ordusuna katılmıştır.
Ömer Efendi Harput Redif Taburu’na mülazım rütbesiyle atanır. Daha sonra burada çıkan çatışmada şehit düşer. Ömer Efendi’nin tek oğlu olan Zülfü Efendi, Türkiye’nin muhtelif yerlerinde sorgu hakimi olarak görev yapar. Soyadı Kanunu çıktığında babasının geldiği Artvin/Yusufeli/Livane Sancağına izafeten Livanelioğlu soyadını alır. Zülfü Efendi’nin erkek çocuklarından üçü de hakim olmuştur. En büyükleri ve Zülfü Livaneli'nin babası olan Mustafa Sabri Livanelioğlu, Yargıtay Başkanlığı’na kadar yükselmiştir.
Kariyeri
Ankara Cumhuriyet Lisesi mezunudur. Daha sonraki tarihlerde ABD Fairfax Konservatuarı'nı bitirmiştir. Zülfü Livanelioğlu bağlama çalmayı teyzesi Nazmiye (Türeli) Yücel'in eşi olan eniştesi Turhan Yücel'den Ilgın'da yaşadığı yıllarda ve yaz tatillerinde öğrendiğinde, eniştesi Turhan bey'in kendisine hayatını değiştirecek bir sermayeyi hediye ettiğinden haberi yoktu.
Zülfü Livaneli, müziği ile birçok ulusal ve uluslararası ödül aldı ve eserleri Joan Baez, Maria Farantouri, Maria del Mar Bonet, Leman Sam gibi onlarca yerli ve yabancı sanatçı tarafından yorumlandı. Kültür, sanat ve politika alanında Türkiye’nin önemli isimlerinden birisi olan sanatçı, sanat yaşamı boyunca 'e yakın besteye ve 30 film müziğine imzasını attı.
Türkiye'den ansızın ayrılarak İsveç'e sürgün yıllarında bulaşıkçıklık dahil muhtelif işlerde çalışan Livaneli'nin en büyük arzusu bir gün Türkan Şoray ile tanışabilmek ve o zaman Türkiye'de suçlanan kişilerin uğrak yeri haline gelen İsveç'te bulunan ünlü yazar, gazeteci veya şairlerle karşılaşabilmekti.
Bugüne kadar dört uzun metrajlı film yönetti: "Yer Demir Gök Bakır", "Sis", "Şahmaran" ve "Veda". Valencia Film Festivali'nde "Altın Palmiye" ve 'da Montpelier Film Festivali'nde "AltınAntigone" ödülüne layık görüldü. "Sis", "En iyi Avrupa Film Ödülü"ne aday gösterildi. Sanatçının filmleri Türkiye, ABD, Fransa, Almanya, İsviçre ve Japonya'da gösterime girdi ve BBC, WDR, İspanya, Kanada ve Japon televizyonları gibi birçok televizyon şirketine satıldı.
Ekim 'da Cengiz Aytmatov'un daveti üzerine Federico Major, Yaşar Kemal, Arthur Miller ve diğer ünlü sanatçı ve düşünürlerin katıldığı Kırgızistan ve daha sonra Wengen, Granada ve Mexico City'de toplanan Issyk-Kul Forumu'nda yer aldı.
Livaneli, Elia Kazan, Jack Lang, Vanessa Redgrave, Arthur Miller, Mikhail Gorbaçov, Mikis Theodorakis gibi ünlü kişilerle birlikte dünya kültürünün ilerlemesi ve dünya sanatlarının gelişmesine katkıda bulunmak üzere çalışmalarda bulundu.
yılında Paris’te merkezi bulunan UNESCO (Birleşmiş Milletlerin Eğitim Kültür Bilim Kurulu) tarafından büyükelçilik verilen sanatçı Livaneli, yılında yaptığı "Nazım Türküsü" adlı albümde Nazım Hikmet'in şiirlerinden bestelediği şarkıları bir araya getirdi.
"Arafatta bir çocuk", "Geçmişten Geleceğe Türküler", "Sis", "Orta Zekalılar Cenneti", "Diktatör ile Palyaço", "Sosyalizm öldü mü", "Engereğin Gözündeki Kamaşma" ve "Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm" ve "Mutluluk" ve Leyla'nın Evi, Sevdalim Hayat, Son Ada ve Sanat Uzun, Hayat Kisa, Serenad kitaplarının yazarı olan Livaneli, hâlen Vatan Gazetesi'nde köşe yazarlığına devam etmektedir. Sanatçı uluslararası kültür çevrelerinde tanınmakta ve saygı görmektedir.
Ömer Zülfü Livaneli Ülker Hanım'la evlidir ve bir kızı vardır. Kızı Aylin Livaneli eğitimi ve yaptığı pek çok işten sonra müzik ile ilgilenmiş. 5 albüme imza atmıştır. Müziğe ara veren Aylin Livaneli şuan yurt dışında ekonomi üzerine eğitim almaktadır. Yayınlanmış 3 kitabı bulunmaktadır. Livaneli vejetaryendir.
19 Mayıs tarihinde, Ankara Hipodrom meydanında verdiği konsere kişinin katılmasıyla Türkiye'nin en büyük konserini gerçekleştirme ünvanını kazanmıştır.
Siyasi kariyeri
Livaneli yerel seçimlerinde, Sosyaldemokrat Halkçı Parti'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday oldu. Anavatan Partisi'nin adayı İlhan Kesici, Refah Partisi'nin adayı Recep Tayyip Erdoğan ve Doğru Yol Partisi'nin adayının Bedrettin Dalan olduğu çekişmeli seçim sürecinde oyların %20,30'unu alan Livaneli üçüncü geldi. Erdoğan ise %25,19'luk bir oranla Belediye Başkanı seçildi. Livaneli, genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'den İstanbul milletvekili seçildi. Partinin Olağanüstü Kurultayı'nda yeter sayıda imza bulamadığı için genel başkan adayı olamadı ve parti yönetimini ağır şekilde suçlayarak istifa etti. Livaneli, istifasını açıklarken şunları söyledi:
"CHP yönetimi, Atatürk'ün laik, devrimci, halkçı, çağdaş ve reformcu çizgisini yüzyıla taşıyamadığı için ülkemizi içinden çıkılması güç bir siyasi karmaşaya sürükledi. Bu büyük tarihsel ve siyasi kaymayı engelleyebilmek ve CHP'yi özündeki devrimci, reformcu ilkelere tekrar kavuşturabilmek için, parti içinde her düzeyde büyük çaba harcadım. Ama ne yazık ki bu çabalar da diğerleri gibi sonuçsuz kaldı. Partideki muhalif fikir ve kişileri yok etme alışkanlığı, bu kurultaydan sonra da bir kıyıma dönüşerek devam ediyor. CHP içinde kalarak mücadele etme yolları artık tükendi. Parti, örneği görülmemiş bir şekilde antidemokratik ve oligarşik bir yapıya dönüştürüldü."
Serenad, kinci Dünya Sava yllarnda Yahudi soykrmndan kaçmaya çalan çiftin, yllar sonra stanbul'a varyla Struma Gemisini gündeme getiren Profesör Maximilian Wagner'in gözüyle anlatyor.
Eser sahibi: Zülfü Livaneli
Yaync: Doan Kitap
ISBN:
Sayfa: sayfa Yayn Tarihi:
Serenad Romannn Konusu
Zülfü Livaneli, 60 yllk bir ak hikayesi anlatrken sosyal ve tarihi unsurlara da deiniyor. kinci Dünya Sava döneminin Almanya'ya sndn ve Türkiye'ye kaçan binlerce insann Avrupa'daki Holokost olaylarnn son olaylarn ve yüzbinlerce Yahudinin tekrar Struma denilen bir geminin balangcn balattn anlatyor.
Serenad Roman Özeti
Maya Duran, stanbul'da yaayan 36 yanda bir anne ve çocuk. stanbul Üniversitesi Halkla likiler bölümünde çalan Maya, yurtdndan gelen yabanc konuklar arlamaktan sorumlu.
Bir gün, Maximilian Wagner adnda 87 yandaki bir profesörle bulumak için havaalanna gider. Maya'nn beklediinin aksine, Profesör oldukça genç ve güçlü görünen yakkl bir beyefendi. yllar arasnda stanbul'da yaayan Maximilian, kald Pera Palas Otel'de kalmak istiyor.
Ertesi gün Maya, Profesörün kald otelin önünde beyaz bir araç görür, bir gün önce ayn arac gördüünü hatrlar ve takip edildiinden üphelenir. Üniversiteye gittiinde rektörün onunla konumak istediini örenir. Onu takip ettiini düündüü erkekler de o srada rektör odasndadr ve Maya'dan Profesör'ün yapt her eyi takip ettiini bildirmesini ister.
Ertesi gün Profesör Maya'ya ile'ye gitmek istediini söyler. Maya, Profesörün neden bu soukta oraya gitmek istediini anlamamasna ramen, istediini yapyor ve ile'ye gidiyor. ile plajna vardklarnda Profesör kemann çkarr ve serende balar. Profesör uzun süre sahilde kaldnda Maya duramaz ve Profesörün ellerinin mor ve titrek olduunu fark eder. Hemen arabaya biniyorlar, ancak araba çalmyor, bu yüzden artk hizmet etmeyen yakndaki bir otele gidiyorlar. Yanllklardan sonra Profesör sonunda hastaneye kaldrlr ve orada tedavi görmeye balar. Bu arada MIT, Fransz ve Alman istihbarat örgütleri Maya'nn peinde. Maya, Profesör Wagner'in hayat hakknda bir aratrma yapar ve ondan ayrntlar duymak için hastaneye gider. Doktora konuan Maya, Profesörün 6 ay ömrünün kaldn örenir.
Maya Profesör ile konuma ans elde ettiinde, ile'ye gittikleri gün sayd “Struma” y soruyor. Bunun üzerine hayat hikayesini Profesör Maya'ya anlatmaya balar.
Katolik bir aileden gelen Maximilian Wagner, ak olduu bir Yahudi kzla evlenir. Evlendikten sonra kars adn deitirir ve baka bir ehre tanr. Bu dönemde Hitler Yahudileri toplamaya ve öldürmeye balar. Türkiye'de i bulabilecek çiftlerden kaçmann yollarn aryorlar. Yola çktklarnda Alman polisi tarafndan durdurulur. Karsnn Yahudi olduunu anlayan polis onu kaçrd. Profesör daha sonra yalnz stanbul'a gelmeli ve karsn kurtarmann yollarn aryor. Sonunda karsn Filistin'e götürecek bir gemi bulmann bir yolunu bulur. Bu geminin ad Struma. ile söz konusu olduunda durdurulan Struma, orada uzun süre kalmak zorunda. Türkiye gemiyi kabul etmiyor. Filistin gemiyi kabul edemiyor çünkü ngiltere'den korkuyor. Vali her gün ile plajna gider, gemiye bakar ve karsn bekler. Nihayetinde, Rusya bir denizalt frlatarak gemiyi patlatt ve gemi batt. ok ve hasta Profesör tedavi için Amerika'ya gider.
Struma ngiltere, Rusya, Türkiye ve Almanya etkinliinin gündemine gelmekten kaçnmak, bu nedenle Profesörü takip etmeyi umuyorlar. Ancak Profesörün istedii tek ey, karsnn ölmeden önce öldüü son yere gitmek ve onu sevdii arky çalmaktr.
Maya olaylardan sonra kovulur ve Profesör Amerika'ya döner. Bir süre sonra Maya, Profesörden, Profesörün keman Türkçe'ye çevirmek için gönderdii bir kitab içeren bir paket alr. Ksa bir süre sonra Profesör Maya'y Amerika'ya çarr ve son isteini yapmasn ister. Bunun üzerine Maya Amerika'ya gider ve ölen Profesörün küllerini alp ile'den denize dökerek son talebi alr.
Batk gemi Struma hakknda daha ayrntl bilgi için Halit Kaknç'n Struma adl belgesel romann da okuyabilirsiniz.
See more posts like this on Tumblr
#serenad Hatr var diye dönüp gidemediin insanlarn, artk sadece kötü izler braktn ve yaanmla kimsenin senin kadar deer verip sayg duymadn fark ettiinde, hiçbir eyi bu andr deyip kendi içinde farkl bir yere koyamyorsun.
“TERÖR DURUMUNU GÖRMEK STEMYORUZ”
Cumhurbakan Recep Tayyip Erdoan'n Türk Silahl Kuvvetleri'ne Suriye talimatlarn hatrlatan Çelik, “Snrlarmzda, snrlarmza yakn bir terörist devlet görmek istemiyoruz. Buna izin verilmeyecek.” Dedi.
“TÜRK ASKER TARAFINDAN YABANCI ELEMAN YOK”
Siyah propagandann youn bir ekilde çaltn belirten Çelik, “Bu saldrlar gerçekletiinde, Türk Silahl Kuvvetlerinin yannda yabanc silahl unsurlar yoktu, açktr. Türk Silahl Kuvvetleri'nin baz silahlar olduunu söylemek mümkün deil. yabanc unsurlar ya da teröristler de benzer ekilde koordinasyonla ilgili bir sorun yok.Tüm bu bilgiler Rusya'ya veriliyor, eldeki belgeler devletimizin elinde, bu nedenle açkça bir zemin olmadn açkça belirtmek istiyoruz. rejimin saldrganl için bahane. "eklinde konutu.
"SURYELLER SURYELLERDR”
Diyerek öyle devam etti: “Çeitli siyasi partilerden Esad rejimi ile konutuunu söyleyen bir takm açklamalar var. Aadaki soruyu sormak gerekiyor.” Çelik, “Suriye Esad'n mal m? Suriye Suriyelileri mi?” Görüümüz, Suriyelilerin Suriye'nin toprak bütünlüüne yönelik bir politika benimsemi olanlardr. Asl mesele, tüm Suriyelilerin Suriye'de üzerinde anlat siyasi çözümdür. Sayn Cumhurbakanndan sonra, daha önce ifade etmi olduumuz ve Türkiye'de elde edilen istikrarn Suriye'de askeri varln sürdürmenin hiçbir yolu olmayacan anladk. mevcut atmosfer ve kaostaki ulusal güvenliimizi korumak için, vatandalarmz hayatn korumak için. “
"DAHA FAZLA MÜLTEC TAIMA OLMAYACAKTIR”
Çelik, Türkiye'yi Avrupa'ya gitmek için terk eden mültecilere göre, “Türkiye'nin artk hiçbir ekilde daha fazla mülteci tama zorunluluu yok. Uzun süredir bu konuda bir uyar olarak bulunduk.” ifadesini kulland.
“TÜRKYE DÜNYAYI YAPMADI”
Güvenli bölgeyi Çelik'e iaret etmemek için yaratlm, “güvenli bir bölge yaratmak deil, Bat müttefiklerimizin bu konudaki yükümlülüklerini kesinlikle yerine getirmek için, 4 milyondan fazla insan, sivillere maruz kalma zulmü olarak bir tablo ortaya koydu. bütün dünya adna Türkiye'yi yalnz brakt. ” dedim.
“HERKESN LERLEMYORUZ”
Suriye'deki petrol sahalarna seferber olan Steel, insanlarn hayatlarn önemsediklerini vurgulayarak, “Türkiye'ye kaçmaktan çok fazla zulüm ve ölüm, vicdan tarafndan terk edilen dünya bir zamanlar tüm insanln vicdann yükleyerek misafirlere sahipti. kimseyi zorlamayn, bu ortaya çkan göç bask basks Kimsenin benzer bir yaklam içinde tutmaya zorlanmayaca bir aamaya geldik. Yeni bir mülteci dalgas Türkiye'yi kaldracak durumda deil.
"YUNANSTAN'IN TUTUMU NSAN OLMAYAN”
Yunanistan Çelik, Türkiye'yi Avrupa'ya gitmeye terk etmeye çalan mültecilere yönelik tavrla ilgili olarak, “Yunanl göçmenler gaz bombas att, bir göçmeni öldürdü ve onlara insanlk d ve yaklamla ses bombalar att. Burada Türkiye Türkiye'yi çaryor ’ BM standartlarnn üzerinde olan kiiler en iyi artlar altnda barndrlyor ve bu eletirileri getirenlere Yunanistan'a kar söz vermiyorlar. ”dedi.
"VAH YAKLAIM DEVAM EDYOR”
Çelik, Ar'da gümrük personelini tayan servis aracna yaplan roket saldrsyla ilgili olarak unlar söyledi: “1 ehidimiz var, ehidimize merhamet diliyoruz. Elbette terör örgütü halkmza saldrmak için bu frsat kullanyor ve bu vahi yaklam Türkiye de terörizmin belasna son vermek için mücadelede tavizsiz ve sarslmaz bir yaklam sürdürmeye devam edecek. ”
Erdoan Bulgaristan Babakan Borisov'u kabul etti
Avrupa bugünlerde mültecileri kapya dayand için panikledi, Bulgaristan Babakan Türkiye'ye geldi.
Fatih Portakal: Savaa Hayr
Fox News sunucusu Portakal savaa hayr demeye çard, “Savan olduu yerde hiçbir ey büyümeyecek.”
Guardian yazd: Esad hiç böyle bir darbe almamt
ngiliz Guardian gazetesi Suriye'de 8 yldr devam eden savata Esad'n ilk kez yaralandn ve rejimin ilerlemesinin durduunu yazd.
Merkel: dlib'de atekese ihtiyacmz var
Merkel: “dlib'de atekese ihtiyacmz var. u anda Türkiye snrnda yüz binlerce insan Suriyeli için güvenli bölgeye ihtiyacmz var”
Suriye hala kark..
Kimden iyilik beklediysem ondan zarar gördüm.
Türkiye Pediatri ngiliz El Yazmalar Dergisi yayn derecelendirmelerinden sonra kabul edilecek metnin tamamn verdiyse, (cilt, say ve sayfa numaras verilir ve sralamadaki dier ngilizce yaynlarda kabul edilen kabul tarihleri) takip eden saylara öncelik verilir. .
Türkiye Çocuk Sal ve Hastalklar Dergisi, genel çocuk sal alannda alt dallarda alan hedefi ve hastalklar vermekte ve yüksek kalitede özgün aratrma makaleleri yaynlamak için uluslararas literatüre katkda bulunmaktadr. Ayrca editör görüleri, editöre mektuplar, incelemeler, vaka raporlar, kitap incelemeleri, daha önce yaynlanm makaleler hakknda yorumlar, toplant ve konferans bildirileri, duyurular, biyografiler yaynlamaktadr. Çocuk sal ve hastalklar alanna ek olarak dergide cerrahi, di hekimlii, halk sal, beslenme ve diyetetik, sosyal hizmetler, insan genetii, temel bilimler, psikoloji, psikiyatri, eitim bilimleri, sosyoloji ve hemirelik gibi alanlarda hazrlanan makaleler de. yaynlanan.
Benim de çok beendiim yazar olan iskender pala’nn funduszeue.infoi okumalar dileriz.
“Sana Kervankran derler
Bana dertli Kerem derler
Yare ikrar veren derler
Niye dodun sar yldz, mavi yldz
Evler ykan, beller büken
Kanm döken, Kervankran”
Dün ve bugün…
yi ve kötü…
Ak ve inanç…
Akam Yldz, okurlarn bugünden alp asrlar öncesinin
Göbeklitepe’sine götürüyor. yi ile kötünün mücadelesinde
bir ak yolculuu bu… Sevginin inanca, inancn tutkuya, tutkunun hayata adm adm kart noktadan
Göbeklitepe hakknda bilinen her eye
yeni bir bak, bir ters yüz edi…
On iki bin yl önce yaayan kadim insandan günümüzün modern insanna evrilen anlam aray…
Duymak istediimiz belki de ilk insann var olu hikâyesi…
skender Pala’nn yetkin kalemi ve ustaca kurguya dönüen hayal gücü, Göbeklitepe üzerine herkesi yeniden düündürecek;
Akam Yldz kendi gerçeklii ile ezber bozacak.
(Tantm Bülteninden)
Ayrca ünlü airimizin tv’den bir kesiti..
İnsan sevdiğini olduğu gibi sever,
Olmasını istediği gibi değil.
/Tolstoy
See this in the appShow more
100661 100662 100663 100664 100665
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası