Evde Alerji Testi Nasıl Yapılır

Alerji Testi Nasıl Yapılır?

IgE’ye bağlı olan duyarlaşmayı gösteren alerji testi şüpheli alerjik durumlarda teşhis koymada yardımcı olan önemli bir testtir. Alerji testi avantajları yanında dezavantajları da vardır. Alerji testlerinde beklenti vücudumuzda oluşan alerjik hastalığın nedenini bulmaktadır. Bu makalede alerji testlerini eğrisi ve doğrusuyla sizler için yazdık.

Alerji Testi Yöntemleri

Alerji testleri ciltten veya kandan yapılabilmektedir. Ciltten yapılan alerji testine deri prick testi denilmektedir.

Deri Prick Testi Nedir?

Ciltten yapılan ve IgE’ye bağlı duyarlaşmayı gösteren bir testtir. Deri prick testi hızlı sonuç vermesi, basit olması ve maliyetinin düşük olması nedeniyle kullanışlı bir testtir. Deri prick testleri ve diğer cilt testi sonuçları tip 1 dediğimiz IgE’ye bağlı duyarlanmayı gösterir ve gıda, havada bulunan alerjenler, evcil hayvan alerjenleri, böcek, küf ve ilaç alerjenleri hakkında bize bilgi vermektedir. Bu testlerin, bu testleri yorumlayabilecek deneyime sahip olan alerji uzmanlarınca yorumlanması çok önemlidir. Doğumdan 18 yaşına kadar olan çocukların çocuk alerji uzmanları ve 18 yaşından büyüklerin de yetişkin alerji uzmanlarınca yorumlanması büyük önem taşımaktadır.

Bazofil aktivasyon testi

Bazofil aktivasyon testleri moleküler tabanlı alerji testleri olup hastaların IgE profillerini daha iyi tanımlamaya yarayan testlerdir.

Alerji Testleri

Alerjik hastalıklar dünya çapında en yaygın hastalıklardan biridir ve bu hastalıkların yükü artmaya devam etmektedir. Uygun tedavi ile birlikte doğru bir tanı, alerjen duyarlılığını doğrulamak için uygun testlerin kullanılmasını ve varsayılan alerjene maruz kalma hakkında ayrıntılı bilgi gerektirir. Cilt testleri, özellikle deri prick testi, IgE aracılı hastalıkların tanı ve tedavisi için en güvenilir ve uygun maliyetli aracı temsil eder. Alerji testleri ile burun, göz, cilt, ağız ve akciğer zorlukların alerjik nedeni bulunabilir.

Teşhis konulduktan ve ilgili alerjenler belirlendikten sonra, uygun, uzun süreli sonuçlar elde etmek için ilaçlar, çevresel kontrol önlemleri ve / veya alerjen immünoterapisi (AIT) değimiz alerji aşı tedavisi dahil olmak üzere spesifik tedaviler gereklidir. Dolayısıyla alerji teşhisinde alerji testi çok önemlidir.

Alerji teşhisinde alerji deri testleri kaç çeşittir?

1)Deri Prick Testi (DPT): Tip I, ani, IgE aracılı alerjinin teşhisi için ilk kullanılan testtir. Güvenli, doğru yapıldığında ve yorumlandığında yüksek hassasiyet ve iyi özgüllüğe sahiptir; Tip I cilt testlerinin spesifik bir varyantı, doğal alerjenlerle yapılan prick-prick testidir (PPT).

2) İntradermal Test (IDT): Bu, okuma zamanına göre hem anında IgE aracılı alerjiyi hem de gecikmiş tip aşırı duyarlılığı değerlendirmek için kullanılabilir. SPT ile karşılaştırıldığında duyarlılığı göstermede etkili olabilen bir testtir.

3) Yama testi: Gecikmeli tip, hücre aracılı, aşırı duyarlılık reaksiyonları için kullanılır. IgE aracılı alerji ile hiçbir ilgisi yoktur. Daha çok temasa bağlı alerjik hastalıkların teşhisinde kullanılan bir metottur.

Kandan yapılan alerji testleri nelerdir?

Kandan yapılan alerji testleri ise alerjik hastalıkların nedenini saptamada yararlı olabilen bir testtir.

1. Total IgE Testi: Bu test kişinin alerjik yapısı hakkında kabaca bilgi veren bir testtir. Yüksek çıkması alerjinizin olma ihtimalinizin yüksek olduğunu gösterirken mutlaka alerjiniz olduğunu göstermez. Normal veya düşük olması da mutlaka alerjiniz olmadığını göstermez ancak alerji olma ihtimalinin düşük olduğunu gösterir.
2. Alerjene spesifik IgE testleri: Alerjiye neden olan maddelere karşı veya bileşenlerine karşı IgE değerlerini gösteren bir testtir. Deriden yapılan alerji testinin kandan yapılan şekli olarak düşünülebilir.
3. Bazofil aktivasyon testi: Bazofil aktivasyon testi ise yapılması zor olan bir test olup bazı özel alerjik hastalıklarda yapılan testlerdir.

Deriden yapılan alerji testleri (Deri Prick Testleri)

İlk cilt testi, yılında Charles H Blackley uygulamıştır. yılında Lewis ve Grant ilk olarak deri prick testi yöntemini tanımlamıştır.

Deri prick testi, insanlarda IgE’ye bağlı duyarlılığın varlığını değerlendirmek için yapılan en basit yöntemdir. Deri prick testinde, belirli alerjenler bir lanset yoluyla alerjik bireylerin cildine çizme yöntemiyle teması sonrası ciltteki mast hücrelerine bağlı alerjene özgü IgE nin bağlanmasıyla mast hücresi içindeki maddeler ciltte kabarıklık ve kızarıklık oluşturmaktadır. Bu kabarıklığın ve kızarıklığın değerlendirilmesiyle alerji testi yorumlanmaktadır. Vücudumuzda alerjik hastalığın varlığını gösteren küçük bir göstergedir.

Deri prick testleri ne zaman yapılmalıdır?

Deri prick testi yapılması için öncelikle tıbbi öykü ve muayene gerekir. Öykü ve muayene bulguları tip 1 dediğimiz IgE’ye bağlı alerjik hastalığı düşündürüyorsa bu test yapılabilir. Özellikle ev tozu mite, polen, evcil hayvan tüyü gibi havada bulunan alerjenlere bağlı astım, alerjik nezle, göz alerjisi durumlarında, gıda alerjisi, arı alerjisi, ilaçlar ve mesleki alerji durumlarında deri prick testi yapılması uygundur.

Deri Prick Testi yapılması uygun olabilen durumlar şunlardır:

-Astım,

-Alerjik Rinit )Alerjik nezle),

-Egzama (Atopik dermatit) (IgE ye bağlı alerji şüphesi olanlarda),

-Şüpheli gıda alerjisi (alerjik şok geçirmiş, oral alerji sendromu, ani gelişen kurdeşen, gıda alerjisine bağlı egzama düşünülen durumlarda),

-Şüpheli ilaç alerjisi,

-Arı ve böcek alerjileri,

-Şüpheli mesleki alerjik hastalık olanlar,

-Tetikleyici bir alerjenden şüphelenilen kronik kurdeşen durumunda,

-IgE’ye bağlı alerjiden şüphelenilen eozinofilik özofajit, eozinofilik gastroenterit veya alerjik bronkopulmoner aspergillozis gibi nadir görülen durumlarda deri prick testi yapılabilir.

Deri prick testinin yapılmasının uygun olmadığı durumlar ise:

-Şüpheli gıda intoleransı durumunda,

-Alerjen tarafından tetiklendiğini gösteren bir özellik olmayan kronik kurdeşen durumunda,

-Kilo vermek için test yaptırmak isteyenler,

-Gıda katkı maddesi, koruyucular, renklendiriciler ile ilişkili olduğu düşünülen belirtiler olanlar,

-Alerji aşısının etkinliğini değerlendirmek için yapılması (Arı alerjisi takibinde fayda sağlayabilir.),

-Parfüm, deterjan kokusu ve kimyasallar gibi tahriş edicilerle akciğer belirtileri olan durumlarda,

-Herhangi bir belirti olmadan alerjinin olup olmadığının taranması için,

-Alerjik belirtilerin olmadığı cilt döküntüleri, migrene bağlı durumlarda alerji testi fayda sağlamaz. Hormonlara karşı alerjik bir durum gelişmişse test düşünülebilir.

-Uzun süreli yorgunluk durumunda

Deri prick testleri, alerjik hastalığın nedenini saptamada güvenilir bir sonuç vermektedir. Ancak deri prick testlerinde saptanan duyarlılığın klinik olarak olarak önemi dikkatli bir şekilde düşünülmelidir. Çünkü alerji testinde pozitif bir sonucun çıkması her zaman alerjik hastalığın bir nedeni olmayabilir. Alerjinin kesin nedeninin saptanması, doğru kaçınma önlemlerinin alınması, gerektiğinde alerji aşısı seçiminde doğru alerjenlerin seçimi için doğru teşhis oldukça önemlidir.

Deri prick testi yapan ve yorumlayan klinisyenlerin önemi

Hastanın geçmişine ve coğrafi bölgeye dayalı olarak önemli, ilgili alerjenler hakkında yeterli bilgiye sahip bir klinisyen, hangi spesifik alerjenlerin test edildiğine karar vermesi ve test sonuçları klinikle birlikte yorumlamalıdır. Deri prick testleri, ciddi alerjik reaksiyon veya alerjik şok gelişmesi durumunda acil tedaviyi yapabilecek bilgi ve tecrübesi olan, ekipmanın olduğu kliniklerde yapılmalıdır. Klinik olarak stabil hastalarda standartlaştırılmış alerji testleri kullanıldığında alerjik şok gibi ciddi reaksiyonların gelişme riski oldukça düşüktür.

Alerji Testi Sonucu Nasıl Olmalıdır?

Her tıbbi işlem gibi alerji testleri de kayıt edilmeli ve test sonucu olarak hastalara verilmelidir.

Alerji test sonuç belgesinde hastanın adı ve soyadı, doğum tarihi, alerji testi uygulama tarihi, testi yapan doktorun adı, telefon numarası, test edilen bölge, testi yapan teknisyen/hemşire/doktor/sağlık meslek stajyeri adı, kullanılan cihaz tipi, ilgili sonuçlarla birlikte negatif, pozitif kontrol sonuçları, test edilen alerjenlerin ismi, Latince ismi ve alerjen üretici firmanın adı, alerjen özütü seyreltilmişse seyreltme oranı, her alerjen için ortaya çıkan kabarıklık ve kızarıklığın boyutu, test sonrası okuma zamanı (genellikle dakika) olmalıdır. Ayrıca isteğe bağlı olarak teste başlamadan önce sonucu etkileyebilecek ilaçları kullanmadığını bildirir onam formunda onay kutusunun işaretlenmesi önemlidir. Alerjen özüt kaynağı, lot numarası ve son kullanma tarihleri ayrı ayrı tutulabilir.

Alerji testlerini etkileyebilen ilaçlar nelerdir:

Alerji testi öncesi testi etkileyebilen ilaçların alınmadığı onamı alınmalıdır. Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Akademisi, Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Koleji ve Avrupa Alerji ve İmmünoloji Akademisi’nin tavsiyelerine göre alerji testi öncesi kesilmesi gereken ilaçların listesi ve ne kadar süre öncesi aşağıdaki tabloda bildirilmiştir.

Tablo 1: Deri prick testlerini etkileyebilecek ilaçlarla ilgili öneriler

Tablo 2 Alerji testlerini etkileyen İlaçlar ve kesilme süreleri

Alerji testlerinde kullanılan alerji solüsyonları

Alerji testlerinde kullanılacak solüsyonlar alerjik hastalığın tipi ve yaşadığı yere göre değişmektedir. Alerji testleri için kullanılan alerji test solüsyonları alerjen kaynağından elde edilen alerjenik (proteinler, glikoproteinler, polisakkaritler) ve alerjenik olmayan bileşenlerin (lipitler, tuzlar, pigmentler, metabolitler) karışımından oluşmaktadır. Bu nedenle ham ekstreler orijinal duyarlaştırıcılar ve çapraz reaksiyon oluşturan proteinlerden oluşmaktadır. Genel olarak alerjenler esas olarak proteinler veya glikoproteinlerdir, ancak karbonhidrat veya diğer düşük molekül ağırlıklı kimyasallar, tam antijenlere dönüştürüldüğünde alerjik duyarlaşmaya neden olabilir.

Alerjen ekstreleri genellikle doğal kaynaklardan sulu ekstraksiyon yoluyla elde edilir. Bileşimleri ve biyolojik özellikleri, kaynak materyalin kalitesi ve saflığından, ekstraksiyon ve işleme yöntemlerinden ve depolama koşullarından etkilenebilir. Ekstralar birden fazla alerjenik kaynak içermemelidir (homojen bir taksonomik familyadan kaynaklar içeriyorsa karışımlar kullanılabilir) ve tiyomersal gibi etkileşimli koruyucu maddeler içermemelidir.

Rekombinant Alerji Test Solüsyonları

Rekombinant veya yüksek derecede saflaştırılmış alerjenik proteinlerden yapılan teşhis ekstreleri, alerji teşhisi için bazı ülkelerde onaylı olarak mevcuttur. Rekombinant ve doğal alerjen preparatları değerlendirilmiş ve karşılaştırılmıştır. Genel olarak, sentezlenmiş alerjenlerle cilt testi oldukça spesifiktir ve çapraz reaktif alerjenlerin ortadan kaldırılmasıyla yanlış pozitiflerin oluşmasını önler. Bununla birlikte, rekombinant alerjenlerin bir in vivo teşhis aracı olarak kesin rolü tam olarak belirlenmeye devam etmektedir.

Alerji Test Solüsyonlarının Standardize Edilmesi

Teşhis için kullanılan alerjen ekstreleri ideal olarak standardize edilmelidir. Standardizasyon, farklı üreticilerin ekstraktlarının, partiden partiye değişkenliğin karşılaştırılmasını ve test sonuçlarının güvenilirliğini ve tekrarlanabilirliğini kolaylaştırır.

Mevcut standardizasyon, özellikle katı düzenleme kurallarının bazen bazı ürünlerin sorunlu ve maliyetli bir şekilde kaydedilmesine neden olduğu Avrupa ülkelerinde çok önemlidir.

Alerjik ekstreler de uygun maliyetli olmalıdır.

Alerjen testi ekstralarının stabilitesi ve gücü de önemli konulardır. Alerjen özüt gücü, seyreltme ve daha yüksek sıcaklıklarla hızlanan zamanla bozulduğundan, alerjen cilt testi solüsyonları genellikle %50 gliserin ile korunur. Tüm ekstraktlar, stabiliteyi artırmak için bir soğutma ünitesinde 2–8 ° C&#;de saklanmalıdır. Teşhis amacıyla kullanım için, hem standartlaştırılmış hem de standartlaştırılmamış ürünler, çeşitli güç birimlerinde etiketleme ile ticari olarak temin edilebilir.

Tablo 3 Standart ve standart olmayan alerjenlerin cilt testi konsantrasyonlarına örnekler

Alerji Test Sayısı Ne Olmalıdır?

Dünyada kabul görmüş alerji cilt testleri çalışmasına göre, solunum/konjonktival alerjiler için, cilt testleri için çok sayıda alerjen özütünün dahil edilmesinin gerekli olmadığını göstermiştir. Test edilen toplam alerjen sayısı, yukarıda belirtildiği gibi, yerel maruz kalma çerçevesine bağlıdır. Solunum alerjisi için önerilen panel 18 alerjen içerebilir:

-Kızılağaç (Alnus incana),

-Huş ağacı (Betula alba / verrucosa),

-Selvi (Cupressus sempervirens / arizonica),

-Fındık ağacı (Corylus avellana),

-Çınar ağacı (Platanus vulgaris),

-Çim karışımı (dahil Poa pratensis , Dactilis giomerata, Lolium perenne , Phleum pratense , Festuca pratensis , Helictotrichon pratense),

-Zeytin ağacı (Olea europea),

-Pelin Otu (Artemisia vulgaris),

-Yakupotu (Ambrosia artemisiifolia),

&#;Alternaria alternata (tenuis),

&#;Cladosporium herbarum,

&#;Aspergillus fumigatus,

&#;Duvar fesleğeni,

-Kedi ( Felis domesticus ),

-Köpek (Canis familiaris),

-Toz akarı (Dermatophagoides pteronyssinus / farinae) ve

-Hamamböceği (Blatella germanica).

Tropikal ülkelerde Blomia tropicalis ile test yapılması önerilir.

Bebekler test edilirken yapılan test sayısı çok daha az olmalıdır.

Sonuçları yorumlarken alerjenler arasındaki çapraz reaktivite ile ilgili bilgiler önemlidir. Çapraz reaktivite, belirli bir alerjenle (orijinal duyarlılaştırışı) ani bir cilt reaksiyonunun diğer benzer alerjenler tarafından da ortaya çıkabileceği ve homolog (çapraz reaktif) alerjenlere karşı IgE çapraz reaktivitesi ile açıklandığı fenomenini açıklar. Polenlerin çapraz reaktivitesi taksonomik olarak ilişkili bitkiler arasında veya farklı türler arasında yüksek oranda korunmuş proteinler olması durumunda sıktır.

Tablo 4 Çapraz reaksiyon gösteren polen alerjen grupları

Bir temsilci cins aynı botanik aile veya alt ailesinin üyeleridir. Üreticiler şu anda listelenen her bir cinsin bir veya daha fazla türünden türetilen alerjen ürünler sunmaktadır.

Genellikle, bebeklerde ve çok küçük çocuklarda (<2 yaş) şüpheli alerjenlere yönelik daha az alerjenle test gereklidir, çünkü çocukların büyük çocuklar ve yetişkinler kadar alerjene duyarlı olmaları muhtemel değildir. Küçük çocuklarda alerjik duyarlılaşma, hayatın erken dönemlerinde karşılaşılan alerjenlere, özellikle gıdalar, ev tozu akarları, iç mekan küfleri ve polen yerine hayvan tüyü gibi yoğun ve/veya uzun süreli maruziyeti olan alerjenlerle yapılması daha uygun olur.

Nispeten az sayıda gıda, hem çocuklarda hem de yetişkinlerde IgE aracılı alerjik reaksiyonların çoğunu oluşturur.

Bebeklerde ve küçük çocuklarda daha yaygın gıda alerjenleri şunlardır; inek sütü, tavuk yumurtası, fıstık, ağaç fıstığı, soya fasulyesi ve buğday, yetişkinlerde ise fıstık, ağaç fıstığı, balık, kabuklu hayvanlar, yumuşakçalar, meyveler ve sebzelerdir.

Bununla birlikte, bu genelleme, çoklu veya gizli gıda alerjilerinden şüpheleniliyorsa, daha fazla sayıda test yapılması olasılığını engellememelidir. Taze bir gıda örneğinin batırıldığı Prick-Prick testi denilen alerji testi gıdanın kendisiyle test yapılmaktadır. Bu test gıda alerjileri teşhisinde alerji solüsyonları ile yapılanlara göre daha doğru sonuç verebilir.

Tablo 5 Deri Prick Testleri Önerileri

Kandan alerji testi bir çok alerjiye teşhis koymak için en iyi seçenek olmakla beraber tedaviye başlamak için en iyi seçenektir. Bir çok tarzı olan bu kandan alerji testinin en ince ayrıntısına kadar sizler için inceledik. Aşağıdaki makalemizde kandan alerji testinin ne olduğunu inceledik gelin hep beraber bakalım bir numaralı teşhis maddesine;

Kandan Alerji Testi Nedir?

Dünyada milyonlarca insanın alerjisi bulunmaktadır. Havada uçuşan toz parçacıkları ya da evde bir hayvan beslemek, mevsimlerin değişmesi gibi durumlarda alerjiniz  artabilir. Belli  yemekleri yediğinizde hırıltı gelmeye başlayabilir bu durumda alerjiniz olduğunun göstergesidir. Kandan alerji testi alerji semptomlarınızı tetikleyen şeyin ortaya çıkmasına yardımcı olur ve doktorunuzun sizin için en iyi tedaviyi seçmesine yardımcı olur.

Kandan Alerji Testi Neden Yapılır?

Ciltten alerji testi genel olarak tercih edilen yöntemdir fakat bazı durumlarda kandan alerji testine başvurmak gerekebilir.

– test sonuçlarına müdahale ettiği bilinen bir ilaç kullanıyor ve bunu bir kaç gün süreyle durdurmayı bırakamazsanız, antihistaminikler, steroidler ve belirli antidepresanları içerir.

– Deri testinde olan bir çok iğne çiziği vücuda verilen zarar kan testinde verilmez.

– Kararsız bir kalp rahatsızlığına sahip olabilirsiniz ve bunu kontrol altına alır.

– Astım kontrol altındadır.

– Şiddetli egzama, dermatit, sedef hastalığı veya başka ciddi cilt rahatsızlıklarında kullanılır

– Deri testi sırasında, vücut aşırı reaksiyon gösterebilir veya anafilaksi adı verilen hayatı tehdit eden alerjik reaksiyon öncüsü olabilir. Fakat kan testinde böyle bir durum yoktur. Daha az risklidir ve vücuda daha az zarar verdiği için genel olarak kandan alerji testi önerilir.

Alerji uzmanınız tedaviye (immünoterapi) başladığında ne kadar iyi çalıştığını belirlemek için kan testi yapabilir. Kan testi bir alerjinin büyümüş olup olmadığını gösterebilir. Bu sayede hem doktorun hem hastanın işi daha da kolaylaşır.

Kandan Alerji Testinin Türleri Nelerdir?

Kandan alerji testleri kanınızdaki alerjiye neden olan tetikleyiciyi spesifik antikor miktarını tespit eder ve ölçer. Alerji olarak bilinen bir alerji tetikleyicisine başvurduğunuzda, vücudunuz buna karşı antikor üretmeye başlar. Antikorlar vücudunuza ki hücrelere bazı kimyasalları bırakmalarını sağlar. Alerji belirtilerinin nedeni bu kimyasal maddelerdir. İmmunoglobulin E(IgE), vücudun alerji tepkisine güçlü bir şekilde bağlı olan bir antikordur.

Kandan alerji testleri genellikle yaşadığınız yerle ilgili toz, hayvan tüyü, ağaçlar, otlar, yabani otlar ve kalıplar da dahil olmak üzere en yaygın tetikçilerden en az 10 tanesini tarar. Özellikle besin alerjisinin teşhisinde çok yararlı olan bu test daha çok bu gibi durumlar için kullanılır.

– Enzim bağı immünosorbent deneyi ( ELISA, or EIA )

– Radyoallergosorbent testi ( RAST )

ELISA testi, kanınızdaki alerjene spesifik antikorların miktarını ölçer.

RAST testi, alerji tetikleyicilerinizi tanımlamak için spesifik  alerjenle ilgili antikorları arar.

ELISA testinin sunulmasından bu yana, RAST testi genellikle kullanılmamıştır.

Alerji, belirli beyaz kan hücrelerinin çeşitliliğine neden olabilir. Doktorunuz alerjiniz olduğunu düşünürse, eozinofil adı verilen beyaz hücre sayımı da dahil olmak üzere, beyaz kan hücrelerinin sayısını kontrol etmek için yapılan kan testleri de yapılabilir. Bununla birlikte diğer bir çok sağlıklı durumun beyaz kan hücrelerinde artışa neden olabileceğini akılda tutmak önemlidir. Alerjik reaksiyonlardan sorumlu kimyasalların salınımı ölçen diğer kan testleri yapılabilir.

Kandan Alerji Testi Sonuçları

Olumlu bir sonuç, Kanınızda alerjiye özgü antikorların tepsit edildiği anlamına gelir ve bu genellikle bir alerjinizin olduğunun göstergesidir. Kan testi, tam olarak alerjinizin ne olup olmadığını gösterecektir bununla birlikte, pozitif bir test çıksa bile nadir rastlanan durumlarda alerjik reaksiyon göstermeyen hastalar da mevcuttur.

Olumsuz bir sonuç, muhtemelen gerçek bir alerjiniz olmadığını gösterecektir. Bu durum, bağışıklık sisteminizin muhtemelen test edilen alerjene cevap vermediği anlamına gelir. Bununla birlikte, yine nadir görünen durumlardan biri olan kan testininiz negatif çıksa bile halen bazı maddelere karşı alerjen beslemeniz normal oluşudur.

Kandan alerji testi sonuçları dikkatli bir şekilde alerji uzmanınız tarafından yorumlanmalıdır. Alerji uzmanınız belirli bir alerji teşhisi koyduğunda belirtilerinizi ve tıbbi geçmişinizi de değerlendirecektir.

Kandan Alerji Testinin Yan Etkileri Nelerdir?

Kandan alerji testi göreceli olarak güvenlidir. Yan etkiler genellikle küçük çaplı ve çok zararlı değillerdir. Bu yan etkileri sizler için aşağıda belirttiğimiz maddelerde derledik;

– İğnenin girdiği yerde şişme ve kızarıklık

– Ağrı

– İğnenin girdiği yerde kanama

– Kan testi sırasında bayılabilen insanlar. ( Kan nedeni ile )

Alerji testleri alerjik deri hastalıklarında, şikayetleri tetikleyen alerjenleri açığa çıkarmak amacıyla uygulanan tanısal testlerdir.

Alerjik hastalıklara neden olan reaksiyon mekanizmalarının farklı olması nedeniyle hastalığa uygun testler dermatoloğunuz tarafından kararlaştırılır.

Dermatolojide en sık kullanılan alerji testleri:

1. Yama (patch) testi

2. Foto Yama, Atopi Yama testi

3. Delme (prick) testi

4. Deri içi (intradermal) test

5. Otolog serum testidir.

Yama Testi

• Yama testi alerjik kontakt dermatit (temas ekzeması) tanısı konulan hastalarda hastalığa neden olabilecek alerjenleri tespit etmek amacıyla uygulanan tanısal testtir.

• Yöntem; vazelin içinde hazırlanmış ya da hazır halde özel bantlara emdirilmiş olarak bulunan antijenlerin (temas dermatitine neden olabilecek kimyasal ürünlerin) doğrudan sırta yapıştırılmasına dayanır.

• Bazen de sık kullandığınız ve hastalığınıza neden olabileceği düşünülen giysiler, evde kullanılan ya da kozmetik ürünler gibi maddeler yine doğrudan, ya da sulandırılarak sırtınıza uygulanabilmektedir.

• Değerlendirme saatte, bantlar sırttan uzaklaştırıldıktan 30 dakika sonra yapılır. ve saatlerde bu kontrol tekrar yapılır. Eğer gerekirse bir hafta sonra test bölgeleri kontrol edilir.

• Testin yaşamsal tehlikesi yoktur. Bazen uygulama bölgesinde kaşıntı, sivilce gelişimi ve hafif renk değişikliği olabilir. Çok düşük olasılıkla ekzema alevlenmesi, uygulama bölgesinde aşırı tahriş ve yanma olabilir.

• Uygulama bölgesinde iz kalma olasılığı da çok düşüktür. Materyallerin çok ender de olsa sızma ve iç çamaşırınızı hafif boyama olasılığı vardır. Herhangi bir şiddetli yakınma olduğunda, bantlar uzaklaştırılıp doktor bilgilendirilmelidir.

Foto Yama Testi

• Bazı maddeler güneş ışınları ile birleşerek alerjik dermatite (fotoalerjik dermatit) yol açmaktadır. Foto yama testi bu hastalığa neden olabilecek maddeleri saptamak amacıyla uygulanan bir tanısal yaklaşımdır.

• Yöntem; vazelin içinde hazırlanmış standart antijenlerin (hastalığınıza neden olabilecek kimyasal ürünlerin) simetrik ve iki taraflı olarak doğrudan sırta yapıştırılmasına dayanır. İkinci gün sonunda sırtın bir yanındaki bant kaldırılıp değerlendirilecek, daha sonra ışınlanıp kapatılacaktır. İki gün daha beklendikten sonra, bantlar sırttan uzaklaştırılır ve değerlendirilir.

Atopi Yama Testi

• Atopi yama testi, atopik dermatitte solunum yolu alerjenleri (ev tozu akarları, polenler vb.) ve/veya besin alerjenlerinin (süt, yumurta, un vb.) rol oynayıp oynamadığına ilişkin bir görüş oluşturabilmek için yapılmaktadır.

• Yöntem; vazelin içinde hazırlanmış ya da kurutma kağıdına emdirilmiş solunum yolu alerjenlerinin ya da (çoğu kez tüketildiği biçimiyle) besinlerin doğrudan özel bantlarla sırta yapıştırılmasına dayanır.

• Uygulamadan 30 dk. sonra test bölgesi kontrol edilir. Yaygın kızarıklık ya da kaşıntı olursa, bantlar sırttan uzaklaştırılır.

• Değerlendirme saatte, bantlar sırttan uzaklaştırıldıktan 30 dk. sonra yapılacaktır. Gerekirse saatte, test bölgesi bir kez daha kontrol edilebilir.

Delme Testi

• Deri “Prick” testi yakınmaları bir solunum ya da besin alerjisinin varlığını düşündüren olgularda uygulanan bir testtir. Test solunum yolu ve besin alerjenleri, lateks ya da besinlerle doğrudan (“fresh prick”) uygulanmaktadır.

• Yöntem; antijen deriye damlatıldıktan sonra, lansetle hafifçe kaldırılıp bırakılması temeline dayanır. Testin değerlendirmesi 15 dakika sonra yapılır.

• Oldukça nadir de olsa anafilaksi, nefes darlığı, şok gibi yaşamı tehdit edici reaksiyonlar gelişebileceğinden test acil girişim için gerekli koşulların varlığında ve uzman ellerde yapılmalıdır.

• Test bölgesinde gelişebilecek kızarıklık ve şişliklerin çoğu birkaç saat içinde tümüyle geriler. Bu tip reaksiyonların yaşamsal önemi yoktur.

Otolog Serum Deri Testi

• Otolog serum deri testi, hastanın kendi serumunun derisinde herhangi bir reaksiyon oluşturup oluşturmayacağını belirlemeye yöneliktir.

• Hastanın kanı damardan alınarak serumu ayrılır, daha sonra ise kendi serumu çok az miktarda ( ml) deri içine enjekte edilir. Yarım saat sonra değerlendirilir.

İntradermal Test

• İntradermal test solunum yolu alerjenleriyle yapılan rutin delme testi sonucu negatif olan, yani herhangi bir reaksiyon görülmeyen; ancak yakınmaları solunum yolu alerjisi varlığını düşündüren hastalara uygulanan tanısal girişimdir.

• Yöntem; belli konsantrasyonlarda dilüe edilmiş solunum yolu alerjenlerinin (ev tozu akar antijeni, polen antijenleri vb.) enjektörle doğrudan deri içine verilmesine dayanır.

funduszeue.info