fiten melahim / MELÂHİM | Sorularla İslamiyet

Fiten Melahim

fiten melahim

Hadis

HADİS: "Ey Ebu Sa`lebe," dedim, "şu ayet hakkında ne dersin?" (Mealen): "Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda oldukça sapıtmış olanlar size zarar vermez.." (Maide )." Bana şu cevabı verdi: "Gerçekten bunu, iyi bilen birine sordun. Zira ben aynı şeyi Resulullah (sav)`a sormuştum: Demişti ki: "Ma`rufa sarılın, münkerden de kaçının! Ne zaman uyulan bir cimrilik, takip edilen bir heva, (dine, ahirete) tercih edilen dünyalık görür, rey sahiplerinin (selefi dinlemeden) kendi reylerini beğendiklerini müşahede edersen, o zaman kendine bak. İnsanlarla uğraşmayı bırak. Zira (bu safhaya gelince) arkanızda sabır günleri var demektir. O günler avuçta ateş tutmak gibi (sıkıntılı)dır. O günlerde, sizin kadar amel yapabilen bir kimseye elli kişinin ecri verilecektir."

FASIL: FİTNELER HEVALAR VE İHTİLAFLAR BÖLÜMÜ

KONU: Fitne Patlak Verince Yapılacak Tavsiye

RAVİ: Ebu Ümeyye eş-Şa`bani

KAYNAK: Ebu Davud, Melahim 17, (); Tirmizi, Tefsir, Maide, (); İbnu Mace, Fiten 21, ()

HADİS: Vakid İbnu Muhammed babasından, o da Abdullah İbnu Amr İbnil-As (ra)`dan anlattığına göre demişti ki: "Resulullah (sav), (bir gün) parmaklarını kenetledi ve dedi ki: "Ey Abdullah İbnu Amr! Ahidleri bozulup şöyle karmakarışık hale gelen bir kısım ayak takımı (hezele) kimselerle başbaşa kalırsan ne yaparsın?" "Ne yapmamı tavsiye edersiniz, Ey Allah`ın Resulü!" dedim. Buyurdular ki: "Güzel bulduğun şeyi yaparsın, kötü bulduğun şeyi de terkedersin. Kendi yakınlarının (hallerini düzeltmeye) yönelirsin. O hezele takımı (ile de), onların cemaatı ile de (uğraşmayı) terkedersin."

FASIL: FİTNELER HEVALAR VE İHTİLAFLAR BÖLÜMÜ

KONU: Fitne Patlak Verince Yapılacak Tavsiye

RAVİ: Vakid İbnu Muhammed

KAYNAK: Buhari, Salat 88, Fiten 13; Ebu Davud, Melahim 17, (); İbnu Mace, Fiten 10, ()

HADİS: Resulullah (sav) seslendiler: "Ey Ebu Zerr!" "Buyurun, Ey Allah`ın Resulü, emrinizdeyim!" dedim. "İnsanlara (kitle halinde) ölüm isabet edip, kabirlerin (ücretli) hizmetçiler tarafından kazılacağı zaman ne yapacaksın?" buyurdular. "Benim için Allah ve Resulü neyi ihtiyar buyurursa onu yaparım!" dedim. "Sabrı tavsiye ederim!" buyurdular -veya, sabredersin! dediler- ve sonra bana tekrar seslendiler: "Ey Ebu Zerr!" "Buyurun ey Allah`ın Resulü, sizi dinliyorum!" dedim. "Zeyt mıntıkasının taşları kanda boğulduğunu gördüğün zaman ne yapacaksın?" "Allah ve Resulü benim için neyi ihtiyar buyurursa onu!" dedim. "Sana kendilerinden olduğun yakınlarını tavsiye ederim!" dedi. Ben sordum: "Ey Allah`ın Resulü! (O zaman) kılıcımı alıp omuzuma koymayayım mı?" "Böyle yaparsan (fitneci) kavme ortak olursun!" buyurdular. "Bana ne emredersiniz!" dedim. "Evine çekil!" buyurdular. "Evime girilirse?" dedim. "Eğer kılıcın parıltısının seni şaşırtacağından korkarsan, elbiseni yüzüne ört. Gelen hem senin günahınla, hem de kendi günahıyla dönsün!" buyurdular.

FASIL: FİTNELER HEVALAR VE İHTİLAFLAR BÖLÜMÜ

KONU: Fitne Patlak Verince Yapılacak Tavsiye

RAVİ: Ebu Zerr el-Gıffari

KAYNAK: Ebu Davud, Fiten 2, (); İbnu Mace, Fiten 10, ()

HADİS: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mü`min olarak sabaha erer, aksama kafir olur; mü`min olarak aksama erer, sabaha kafir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da tasa vurun. Sizden birinin evine girerlerse Hz. Adem`in iki oğlundan hayırlısı olsun (ölen ölsün, öldüren değil)". [Ebu Davud, "koşandan" kelimesinden sonra şu ziyadeyi kaydetmiştir: "Yanındakiler, "Bize ne emredersiniz (ey Allah`ın Resulü)?" dediler. "Evinizin demirbaşları olun!" buyurdu."]

FASIL: FİTNELER HEVALAR VE İHTİLAFLAR BÖLÜMÜ

KONU: Fitne Patlak Verince Yapılacak Tavsiye

RAVİ: Ebu Musa

KAYNAK: Ebu Davud, Fiten 2, (, ); Tirmizi, Fiten 33, ()

HADİS: Resulullah (sav) buyurdular ki; "Kişinin en hayırlı malının peşine takılıp dağ geçitlerini ve yağmur düşen yerleri takip edeceği koyunu olacağı zaman yakındır. Böylece dinini fitnelerden kaçırmış olur."

FASIL: FİTNELER HEVALAR VE İHTİLAFLAR BÖLÜMÜ

KONU: Fitne Patlak Verince Yapılacak Tavsiye

RAVİ: Ebu Said

KAYNAK: Buhari, İman 12, Bed`ü`l-Halk 14, Menakıb 25, Rikak 34, Fiten 14; Muvatta, İsti`zan 16, (2, ); Ebu Davud, Fiten 4, (); Nesai, İman 30, (8, , )

keyboard_arrow_up

MELÂHİM

Büyük olay, şiddetli savaş; savaş meydanı; kahramanlık, destan, masal ve romanı. Bu kelime uzun ve karışık bir gelişimden sonra "mukadderât" anlamını kazanmıştır. İbn Haldûn (ö. /) el-Mukaddimesinin çeşitli yerlerinde melâhimi şöyle tarif eder:

"Devletlerin değişme ve hâdiseleri hakkında manzum, nesir veya recez ile yazılmış pek çok eserler; bunların önemli bir kısmı halk arasında yayılmış olup, bazıları bütün halinde müslüman milletler arasında meydana gelen değişmelerden, diğerleri özellikle devletlerden bahseder ve meşhur kimselere isnat olunur." Bu isnatların doğruluğunu isbat etmek çoğu zaman güçtür. Bu kitapların en meşhuru el-Cafr veya el Cifr adı verilmiş kitaplardır. Bu gibi, olayları önceden haber vermelerin Yahudi ve Hristiyan melhame kitapları ile sıkı bir ilişkisi olduğu gibi, bunların gizli bir şekilde korunması ve sülâle reislerinin, kehanet için bunlara baktıkları şekilde pek çok hikâyeler mevcut olduğundan, bunların Roma kâhin kadınlarının kitapları ile de temas noktaları vardır.

Kur'ân-ı Kerîm'de melhame kelimesine rastlanmaz. Ancak "et" anlamında "lahm" ve çoğulu "luhûm" kökleri vardır. İbnü'l-Manzûr (ö. /), eski Arapçada "bozgunla sonuçlanan kesin savaş, takip ve katil" anlamlarına gelen melhameyi,

"karışma, karışıklık" ve savaş meydanlarında öldürülmüş insanların etlerinin düşündürdüğü umumî fikri içinde manaları birbirine bağlamaya çalışmaktadır (Lisânü'l-Arab, XXII, 9, 10).

Kurân-ı Kerîm'de geleceğe ait bazı haberler yer almış ve bunlar gerçekleşmiştir. Meselâ; Bizanslıları önce yendiği halde İranlıların sonra mağlup olacağı ayette haber verilmiş ve zaman da onu tasdik etmiştir. Bu konudaki ayetler şöyledir: "Elif-Lâm Mîm, Rumlar (Bizanslılar) en yakın bir yerde yenildiler. Onlar, bu yenilgilerinden sonra (üç ilâ dokuz yıl arasında) galip geleceklerdir. İş, eninde sonunda Allah'a aittir" (er-Rûm, 30/).

Allah, Bedir savaşından önce müminlere zaferi vadetmiş, bu gerçekleşmiştir (el-Enfâl, 8/7). Yine Allah, Kur'ân'da müslümanlara Mescid-i Haram'a gireceklerini vadetmiş, bu söz de Mekke'nin fethi ile yerini bulmuştur (el-Feth, 48/27). Aynı şekilde Allahû Teâlâ, Kur'ân'da müslümanları yeryüzüne hakim kılacağını vadetmiş ve şöyle buyurmuştur: Allah, içinizden inanıp iyi işler yapanlara, öncekileri halef kıldığı gibi, onları da yeryüzünde halef kılacağına dair söz vermiştir" (en-Nûr, 24/55). Bu ilâhi söz gerçekleşmiş, müslümanlar daha Allah elçisi hayatta iken Arap yarımadasını da itaatleri altına almışlardır. Yine hemen sahabe döneminde, İran, Suriye ve Mısır fethedilmiş, Anadolu içlerine kadar akınlar düzenlenerek Bizans'ın temelleri sarsılmıştır.

Hadis kaynaklarında gelecek olaylardan söz eden fiten hadisleri bağımsız bölümler halinde yer almıştır (Buharî, Fiten, 17; Mevâkît, 4; Müslîm, Sahîh, İstanbul , VIII,, ).

Bunların bir bölümü mev'ize amacıyla söylenmiş, şu ve şu şekilde fitne ve olaylar çıkarsa, bunlara karşı müslümanın nasıl bir tavır takınacağı belirtilmiştir. Ebû Dâvud'un Kitâbü'l-Melâhim'inde yer alan, geleceğe ait bazı olaylar şöyle özetlenebilir: Allah'ın bu ümmete her yüz yılın başında dini yenileyecek bir müceddid göndereceği, İstanbul'un fethi, Allah'ın bu ümmet üzerinde iki kılıcı (iki askeri gücü), biri ümmete ait, diğeri düşman tarafından olarak bir araya toplamayacağı, kıyamet alâmetlerinden güneşin batıdan doğması, Deccâl'ın çıkması bunlar arasındadır (Sünen-i Ebu Davud, Mısır /, II, , ).

Melâhim tabirinin, gelecek olayları ifade etmek üzere kullanılmasına, ilk önce Şiîlerin cafr akîdesinde rastlanır. El-Fihrist'te belirtildiğine göre, Ali b. Yaktin (ö H.) "Kitâb min Umürîl-Mevlâhim"i yazmıştır. Bu kullanış çok çabuk yayılmış olmalıdır. Nitekim el-Bağâvî'nin el-Mesâbihinde bu hadisler tasnif edilmiş ve bir bölümün adı Bâbul Melâhim " olmuştur (Mişkâtü'l-Mesâbih, Kahire H. II, vd.,,). Bu hadisler kıyamet haberleri hakkındadır.

Ancak, sahîh hadis kaynakları ile bunlara dayanan terbiyevî amaçla yazılmış eserlerde kaydedilmiş olan, gelecek olaylardan haber verme (melâhim)lerle, Hz. Ali ailesi ile ilgili olarak ortaya çıkan, cafr tarafından temsil edilen, gizli unvanlarla temelde nücûm ilmine dayanan melâhim kitapları arasında ayırım yapmak gerekir. Çünkü Ca'fer es-Sâdık'a isnat edilen cafr yanında, Abbasî hanedanının mukadderatını inceleyen ve İbn İshak el-Kindî'ye isnat edilen bir de yıldız bilime dayanan (nücûmî) cafr vardır. İbn Haldûn kendi devrinde Mağrib'te, gelecek olayları içine alan melâhim eserlerinden söz eder. İbn Sina'ya ve İbn Arabî'ye isnat edilen melâhimler bunlar arasında sayılabilir.

Hamdi DÖNDÜREN

Fiten ve Melahim Kelimeleri Ne Anlama Gelmektedir?

Fiten, sözlükte "değerli madenleri saf olup olmadıklarını tesbit etmek amacıyla ateşte eritmek" anlamındaki fetn (fütûn) kökünden türeyen fitne kelimesinin çoğuludur. Fitne masdar olarak "sınamak, nimet veya sıkıntı ile denemek", isim olarak "tutkunluk, sapıklık, kargaşa" mânalarında kullanılır. Kur'an'da genellikle "insanın isyan veya sabrını ölçmeye yönelik her tür ilâhî imtihan" anlamına gelen fitne kelimesinin "günah, fısk ve fücûr, inkârcılık, savaş, yangın, zelzele, kargaşa" şeklindeki mânaları zamanla daha çok yaygınlık kazanmış; özellikle hadis literatüründe bu kelime, İslâm toplumunda çeşitli dinî ve siyasî sebeplerle ortaya çıkan sosyal kargaşa, anarşi ve iç savaş gibi ümmet bütünlüğünü bozan her türlü yıkıcı faaliyeti ifade etmek için kullanılmıştır. Melâhim, sözlükte "bir işi sağlam yapmak, eti kemiğinden ayırmak, birine et yedirmek" anlamındaki lahm kökünden türeyen melhame kelimesinin çoğuludur. Melhame daha çok "ağır zayiat ve bozgunla neticelenen savaş ve fitne anında çıkan büyük karışıklık; bu olayların gerçekleştiği yer" mânalarına gelmektedir (Lisânü'l-ʿArab, "lḥm" md.; İbnü'l-Esîr, en-Nihâye, "laḥm" md.; Fîrûzâbâdî, el-Ḳāmûsü'l-muḥîṭ, "lḥm" md.). İbn Fâris ve İbnü'l-Esîr, melhamenin "şiddetli çatışma" şeklindeki anlamının savaşta çarpışan insanların birbirine girmesi, ölenlere ait cesetlerin savaş alanında bir et yığını oluşturması gibi hususlarla ilgili olduğunu kaydederler (Meḳāyîsü'l-luġa, "lḥm" md.; en-Nihâye, "lḥm" md.). Macdonald ve G. van Vloten gibi müsteşrikler ise bu kelimenin İbrânîce'de "gıda, ekmek ve savaş" anlamlarına gelen lehem veya mılkhama kökleriyle ilişkili olduğunu düşünmektedirler (İA, VII, ; Vloten, s. 68; krş. Y. Kucman, Ḳāmûsü ʿİbrî-ʿArabî, "ftn", "lḥm" funduszeue.info). Ayrıca sözlükte "karıştırma, atın koşması ve bulunduğu yeri eşeleyip karıştırması" mânasındaki Habeşçe asıllı herc kelimesinin de (Lisânü'l-ʿArab, "hrc" md.; Kāmus Tercümesi, "hrc" md.) bilhassa hadis literatüründe fiten ve melâhim mânasında, özellikle de "müslümanların birbirini öldürmesi" anlamında kullanıldığı görülmektedir (meselâ bk. İbn Mâce, "Fiten", 10). Kıyametten önce yaşanacağı belirtilen "herc günleri" hakkında hadis kaynaklarında oldukça ayrıntılı bilgi bulunmaktadır. Herc kelimesi bu anlamda bazı tabakat kitaplarında da kullanılmıştır (meselâ bk. İbn Sa'd, V, ).

Kur'ân-ı Kerîm'de melâhim ve herc kelimeleri geçmemekte, ancak başka lafızlar kullanılarak gelecekte vuku bulacak olumlu veya olumsuz bazı hadiselere işaret eden (meselâ bk. Âl-i İmrân 3/; er-Rûm 30/; el-Feth 48/16, 27), kıyamet ve âhiret ahvali gibi konularda ayrıntılı bilgi veren (meselâ bk. el-A'râf 7/; el-Hac 22/; el-Müzzemmil 73/17) pek çok âyet bulunmaktadır.Çeşitli kaynaklarda fiten ve melâhimle ilgili olarak yer alan rivayetlerle bazı eser adları konunun İslâm öncesine dayandığını göstermektedir. Birçok müellife göre bu haberlerin büyük bir kısmı Kâ'b el-Ahbâr, Temîm ed-Dârî ve Vehb b. Münebbih gibi yahudi veya hıristiyan iken müslüman olan kişilere dayanmaktadır (bu rivayetler ve eser adları için bk. İbn Kuteybe, s. ; Taberî, Târîḫ, V, ; VI, ; Nuaym b. Hammâd, s. ; Makdisî, II, ; Kurtubî, s. ; Makrîzî, V, ; İbn Hacer, Lisânü'l-mîzân, I, 13; Sezgin, VII, , 64, , ). Günümüzde de Batılı yazarlar dikkatleri bu noktaya çekmekte, bu tür haberlerin bir kısmının çeşitli sosyal ve psikolojik faktörlerin etkisiyle ortaya çıkmış olabileceğini vurgulamaktadır (meselâ bk. İA, VI, ). Fiten ve melâhimle ilgili bazı haberlerde zamanın devamlı olarak kötüye gideceği (Buhârî, "Fiten", 5; Tirmizî, "Fiten", 25), ortaya çıkan her yeni fitnenin bir öncekini unutturacak kadar kötü olacağı (Buhârî, "Fiten", 6), karışıklık çıktıktan sonra bir daha sulh ve sükûnetin avdet etmeyeceği (Tirmizî, "Fiten", 32) şeklinde karamsar tablolar çizen rivayetler yukarıdaki görüşleri belirli ölçüde doğrulamaktadır. Ayrıca ümmetin istikbali konusunda ümit kırıcı ifadeler içeren bu tür haberlerin hem sosyal vâkıalarla, hem de geleceğe dair pek çok iyimser rivayetle uyuşmadığı görülmektedir (meselâ bk. Müsned, IV, ; Buhârî, "Fiten", 25).

Fiten ve melâhim haberlerinin bir kısmının kıyamete yakın vuku bulacağı bildirilen hususlarla ilgili olduğu bilinmektedir. Kıyamet alâmetleri (eşrât-ı sâat) olarak anılan bu olaylar henüz gerçekleşmediğinden bunlara dair haberlerin metin yönünden değil isnad açısından ele alınması gerekmektedir. Bu arada uzak geleceğe ait haberlerin büyük bir kısmının, ilk fitne döneminde meydana gelen olayların müminler üzerinde uyandırdığı ümitsizlik duygularını yansıttığı da görülmektedir. Bu tür rivayetlerde kötülüklerin toplumda giderek yaygınlaşması hususu kaderin bir sonucu olarak gösterilmekte, müslümanlar için çok karamsar bir istikbal öngörülmektedir. Halbuki bu anlayış, İslâm'ın geleceğin parlak olacağını haber veren nasları ile çeliştiği gibi tarihî realiteye de uymamaktadır (Çelebi, s. ).

Fiten ve melâhime dair bütün haberlerin icmâlî nitelikte olmadığı bilinmektedir. Bu haberlerin arasında belli kişi ve olaylarla ilgili tafsîlî bilgi verenler de bulunmaktadır. Bunlar öncelikle isnad sıhhati ve vahiy ürünü olup olmama açılarından ele alınıp incelenmeli, ardından da Kur'an, mütevâtir sünnet ve tarihî olaylara uyup uymadıkları kontrol edilmelidir (Tecrid Tercemesi, Mukaddime, I, ). Kısaca ifade etmek gerekirse, Hz. Peygamber'e nisbet edilerek onun kendisinden sonra meydana gelecek bazı hadiseler hakkında tafsîlî bilgiler verdiğini bildiren bütün rivayetler ihtiyatla karşılanmalıdır. Nitekim ashabın bu tür olayların vukuundan önce herhangi bir tedbire başvurmaması da onların bu hadiseler hakkında bir ön bilgiye sahip bulunmadıklarını göstermektedir. Nuaym b. Hammâd'ın konuyla ilgili olarak kaydettiği bazı rivayetlerden ashabın bu tür konuları kendi aralarında dahi konuşmadıkları anlaşılmaktadır (Kitâbü'l-Fiten, s. 19).

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası