augmentin köpek dozu / Köpeklerde Antibiyotik Kullanımında Bilinmesi Gerekenler » Petibom

Augmentin Köpek Dozu

augmentin köpek dozu

Köpeklerde Antibiyotik Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

İnsanlar gibi köpeklerde de çeşitli bakteriyel enfeksiyonlar ortaya çıkabilir ve bu enfeksiyonların tedavisinde antibiyotik kullanımı gerekli hale gelebilir. Köpeklerde antibiyotik ilaçlar, çoğunlukla, sağlıklı hücrelere ve mikroorganizmalara zarar vermeden bakteri istilasını önlerler. Antibiyotiklerden bazıları laboratuvarlarda sentezlenir bazıları ise mantarlar, küfler ve bazı toprak bakterileri gibi canlı organizmalardan üretilir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken "köpeklerde hangi antibiyotik kullanılır?" sorusuna verilen yanıtların köpeklerin maruz kaldığı sorun özelinde değişebilmesidir. Örneğin köpeklerde kulak iltihabı için antibiyotik ile vücudun diğer bir bölgesinde oluşan bakteriyel enfeksiyon için kullanılması gereken antibiyotik türü aynı olmayabilir. Her antibiyotik yalnızca belirli bakteriyel enfeksiyonlar üzerinde etki gösterir. Bu nedenle de hangisinin, hangi dozajda kullanılacağının belirlenmesi için veteriner hekimlerin enfeksiyonun türünü ve yayılma durumunu değerlendirmeleri gerekir. Bu yazımızda köpeklerde antibiyotik kullanımı hakkında bilinmesi gerekenleri bulabilirsiniz.

Antibiyotikler Bakterilerle Nasıl Savaşır?

Bakterilerle savaşa geçmeden önce antibiyotiklerin virüsler üzerinde etkisiz olduğunu, viral enfeksiyonların tedavisinde işe yaramayacaklarını hatırlatmak istiyoruz. Geçmiş yıllarda virüs kapan insanlara ve hayvanlara ikincil enfeksiyonların önlenmesi adına antibiyotik tedavisi önerilebiliyordu, ancak günümüzde bu yaklaşım dirence yol açabileceği nedeniyle terk edilmiştir.

Her antibiyotik bakterileri öldürmek için farklı bir mekanizma kullanır. Bazıları bakterilerin hücre duvarı oluşturmasını engeller, bazıları bakteri zarlarını yok eder ve bazıları ise bakterinin protein oluşturma veya DNA kopyalama yöntemini etkiler. Bu nedenle köpeklerde antibiyotik kullanımı söz konusu olduğunda geniş spektrumlu ilaçlar yerine enfeksiyon türü özelinde seçim yapılması etkilidir. Fakat bazı durumlarda kültür sonuçlarını beklemek zaman kaybına neden oluyorsa geniş spektrumlu ilaçlar da tercih edilebilmektedir. Herhangi bir enfeksiyon için tedaviye ne kadar erken başlanırsa mücadele edecek bakteri o kadar az olacağı için antibiyotiklerin etkisi de hızla ortaya çıkacaktır.

Köpeklerde Hangi Antibiyotik Kullanılır?

Köpeklerde birçok farklı antibiyotik kullanımı söz konusu olabilir. Antibiyotiklerin detayları bizlere "köpeklere hangi durumlarda antibiyotik verilir? sorusunun yanıtlarını da sunacaktır. Elbette her zamanki gibi hangi ilacın, hangi durumda, hangi zor ve hangi süre ile kullanılması gerektiği kararını veteriner hekimlerin uzmanlığına bırakmak gerekir.

Amoxicillin/Clavulanate: Bu antibiyotik kombosunun kullanımı deri enfeksiyonları, solunum sistemindeki enfeksiyonlar, gastrointestinal enfeksiyonlar, boşaltım ve üreme yolları enfeksiyonları durumunda gündeme gelebilir.

Gentamicin: Köpeklerde kulak iltihabı için antibiyotik söz konusu olduğunda, göz enfeksiyonlarında ve zatürre teşhis edildiğinde Gentamicin kullanılabilir. Bu ilaç anti-enflamatuar özelliği nedeniyle şişlik ve kızarıklık gibi durumlarda da tercih edilebilir.

Chloramphenicol: Organlarda bakteriyel enfeksiyon oluşması halinde güvenli pH değerine sahip olan Chloramphenicol tercih edilebilir.

Sulfamethoxole: Köpeklerde idrar yolu enfeksiyonlarının tedavisinde tercih edilir. Ancak kusma, ishal, iştahsızlık ve mide bulantısı gibi şikayetlere neden olur. Bu nedenle Sulfamethoxole kullanılırken köpeklerin bol su içmesi gerekir.

Tetracycline: Protein sentezlenme sürecini engellediği için çeşitli bakterilerin yol açtığı enfeksiyonları tedavi edebilir. Tetrasiklin, başka bir antibiyotiğin etkisiz olduğu kanıtlandığında kullanılır çünkü bakterilerin kendilerini korumak için kullandıkları koruma bariyerlerini aşma kabiliyetine sahiptir.

Tüm bu antibiyotiklerin kullanım şartları, kullanım süreleri ve kullanım dozajları veteriner hekimler tarafından belirlenir. Bu nedenle tıpkı insanlarda olduğu gibi köpeklerde de bilinçsiz antibiyotik kullanılmamalıdır.

antibiyotik alan köpek

Köpeklerde Antibiyotik Yan Etkileri

Yan etkiler ilaç özelinde değişebilir. Veteriner hekimler tarafından önerilen ilaçların genellikle çok ciddi yan etkileri olmaz, mide bulantısı ve mide bulantısına bağlı kusma ile sınırlı kalır. Ortaya çıkan şikayetlerle baş etmek için yapılması gerekenler hakkında uzmanlar önerilerde bulunacaktır. Aynı zamanda şiddetli semptomların ortaya çıkması halinde de alternatifler sunulacaktır. Köpeklerde en sık görülen antibiyotik yan etkileri şu şekilde sıralanabilir:

1. Alerjik Reaksiyonlar

Köpekler insanlarda olduğu gibi bu ilaçlara alerjik reaksiyon gösterebilirler. Geçmişte kullanılan ilaçlar sonraki dönemde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerji semptomları hafif ve orta şiddette görülebilir. Eğer nefes almada zorluk ve yüzde şişme gibi reaksiyonlar görülürse acilen veteriner hekimlere muayene edilmesi gerekir.

2. Gastrointestinal Sorunlar

Köpeklerde bazı antibiyotikler mide bulantısına, kusmaya, ishale ve iştah azalmasına yol açabilir. İlaç kullanımına başlandıktan gün içerisinde ortaya çıkan bu belirtilerle başa çıkmak için genellikle ilaç verilirken mamanın da verilmesi yeterli olacaktır. Fakat şikayetler artarsa veteriner hekimlere başvurulması gerekir.

3. Nörolojik Semptomlar

Bazı ilaçlar köpeklerde sersemliğe, göz bebeklerinde genişlemeye, başın bir tarafa eğilmesine, istemsiz göz hareketlerine ve nadir de olsa nöbetlere yol açabilir. Bu gibi belirtiler ortaya çıktığında zaman kaybetmeden veteriner hekimlerle görüşülmesi gerekir.

4. Köpeklerde Antibiyotik Direnci

Bakterilerin, onları öldürmek için formüle edilen antibiyotiklere karşı hayatta kalma becerisi geliştirmeleri antibiyotik direnci olarak adlandırılır. Antibiyotik direnci oluştuğunda enfeksiyonların tedavisi mümkün olmaz. Köpeklerde antibiyotik direnci oluşmaması için onlara ihtiyaçları olmadığı takdirde antibiyotik verilmemesi gerekir. Ek olarak bir hastalık neticesinde reçete edilen ilaçların tamamen kullanılmaması da direnç oluşumuna katkı sunabilir. Kısaca şöyle anlatabiliriz. Enfeksiyon tedavisine başlandığında öncelikle en zayıf ve yok edilmesi en kolay bakterilere savaş açılır. Antibiyotiklerin ilk etkilerinden kurtulabilen daha dirençli bakteriler yaşamaya devam eder. Kullanım süresi yarıda kesildiğinde en dirençli bakteriler yok edilmeyebilir ve daha dirençli bakteriler ortaya çıkabilir. Bu süreç kimi zaman kullanılan ilacın artık etki etmemesi ile sonuçlanabilir.


Deniz Öz fotoğrafı
Deniz ÖzTüm Yazıları

Evcil hayvan sağlığı ve ürünleri dâhil olmak üzere sağlık, tekstil, gıda, dekorasyon ve kozmetik gibi sektörlerde, Türkiye ve dünya genelinde marka bilinirliği yüksek firmalar için içerik üretimi gerçekleştiren Deniz Öz, sosyal medya içerik stratejisi alanında da uzmanlaşmıştır. yılından bu yana seafoodplus.info blog sayfası için düzenli olarak içerik üretmektedir.

Köpeklerde Antibiyotik Kullanımında Bilinmesi Gerekenler

Türkiye&#;nin seafoodplus.info 1 Numaralı Online Pet Shop Mağazası

seafoodplus.info&#;da her zaman uygun fiyatlar!

Sizde bu değerli bilgileri önerin.

Köpek Sağlık Rehberi

Köpeklerde Antibiyotik Kullanımında Bilinmesi Gerekenler

Antibiyotikler, köpeklerde bakteriyel,  mikoplazma, riketsial ve protozoal bir çok mikroorganizmanın oluşturduğu enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır.  Köpekler için  en yaygın reçete edilen ilaçlar arasındadır. Enfeksiyonlar deri, ağız, gözler, kulaklar, idrar yolları, akciğerler, böbrekler, karaciğer ve diğer bütün organlar dahil olmak üzere vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir. Birçok farklı antibiyotik türü ve birçok farklı sınıf antibiyotik mevcuttur. Her sınıf antibiyotik bakterilere karşı farklı şekilde çalışır.

İçindekiler

Köpeklerde Yaygın Olarak Kullanılan Antibiyotikler

  • Amoksisilin
  • Amoksisilin/Klavulanat
  • Ampisilin
  • Sefaleksin
  • Enrofloksasin
  • Metronidazol
  • Sülfametoksazol-Trimetoprim
  • Tetrasiklin
  • Klindamisin
  • Azitromisin
  • Doksisiklin

Bu listede en yaygın olarak kullanılan antibiyotikleri sıraladık ancak köpeğiniz için hangi antibiyotiğin uygun olduğuna, ilacı ne süreyle kullanması gerektiğine ve antibiyotiğin dozuna kesinlikle veteriner hekiminiz karar vermelidir.

Antibiyotikler Nasıl Etki Gösterir?

Her antibiyotik, bakterileri yok etmek için farklı bir mekanizma kullanır. Bazı antibiyotikler bakterinin hücre duvarı oluşturmasını engelleyerek etki gösterir, bazıları bakteri zarlarını çözerek ve bazıları bakterilerin protein oluşturma veya DNA&#;yı kopyalamasına izin vermeyerek etki gösterirler.

Bu nedenle, en etkili tedavi ve antibiyotik seçim yolu enfeksiyon için  kültür yaptırmak ve tam olarak ne tür bir enfeksiyon olduğunu bilmektir. Bununla birlikte,  kültür sonuçları bize, enfeksiyonun hangi antibiyotiğe dirençli hangi antibiyotiklere duyarlı olduğunu verir.

Antibiyotik Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kültür yaptırmak ve buna göre antibiyotik seçimi yapmak tedaviye başlamanın en ideal yoludur. Ancak bazen veteriner hekiminiz buna ihtiyaç duymadan da geniş spektrumlu bir antibiyotik başlayabilir. Bazen ise köpeğinizin hastalığının spesifik bir tedavisi gereği belirli antibiyotikleri kullanması gerekir. Veteriner hekiminiz köpeğinizdeki sorunu tespit ettikten sonra onun için en doğru yönteme başvuracaktır.

Sizlerin yapması gerekenler ise veteriner hekiminizin reçete ettiği antibiyotiği doğru dozda ve onun söylediği saatlerde aksatmadan kullanmaktır. Örneğin sabah akşam kullanılması gereken antibiyotikler, sabah hangi saatte verildi ise akşam da o saatte uygulanmalıdır. Reçete edilen süre boyunda eksiksiz uygulanmalıdır.

Köpeklerde Antibiyotiklerin Aşırı Kullanımı

Köpeğiniz ihtiyacı olan süreden daha uzun ya da daha fazla miktarda antibiyotik kullandığında köpeğinizde o antibiyotiğe karşı direnç gelişebilir. Antibiyotik direnci, bakterilerin onları öldürmek için tasarlanmış ilaçlara karşı hayatta kalma yeteneğini geliştirmesi ve enfeksiyonların tedavi edilememesiyle sonuçlanır.

Kaçırılan Dozlar

Çoğu antibiyotik günde bir ila dört kez uygulanır, ancak bir doz vermeyi unuttuğunuz durumlarda oluşabilecek sorunlar, ilaca ve tedavi edilen enfeksiyona bağlı olarak değişkenlik gösterir. Çoğu durumda bekleyip bir sonraki dozu düzenli olarak planlanan zamanda uygulayabilirsiniz. Antibiyotikler geniş bir güvenlik marjına sahiptir. Bu nedenle evcil hayvanınıza bir tane vermeniz gerektiğinden birkaç saat sonra ve ardından bir sonrakini uygun zamanda vermeniz genellikle bir soruna neden olmaz. Yan etki oluşturma riski olduğundan kaçırdığınız dozları telafi etmek için asla iki katında doz vermemelisiniz.

Bunun dışında köpeğinizde ciddi bir enfeksiyonu varsa ve bir dozu kaçırdıysa, kandaki antibiyotik seviyelerinin düşmesine izin vermek akıllıca olmayabilir; bu durumda tavsiye için veteriner hekiminize başvurmanız en iyisidir.

köpeklerde antibiyotik

Antibiyotiklerin Köpeklerde Görülen Yan Etkileri

Çoğu antibiyotik benzer yan etkilere sahip olmasa da, tüm antibiyotikler aynı yan etkilere sahip değildir. Neyse ki, çoğu antibiyotik genellikle güvenlidir ve köpekler üzerinde nadiren ciddi yan etkiler oluşturur.

 

Alerjik reaksiyon

Köpeklerin antibiyotiklere karşı alerjik reaksiyonları olabilir. İnsanlar gibi, köpekler de herhangi bir zamanda herhangi bir ilaca alerji geliştirebilir, bu nedenle belirli bir antibiyotiğin daha önce kullanılmış olması, gelecekte alerjik reaksiyona neden olmayacağı anlamına gelmez.

Alerjik reaksiyon belirtileri hafif ila şiddetli arasında değişir ve antibiyotiği aldıktan hemen sonra (anafilaksi) veya daha sonra ortaya çıkabilir. Alerjik reaksiyon belirtilerinden bazıları aşağıdadır;

  • Yüz bölgesinde şişlik
  • Tüy dökülmesi ve alerjik dermatit
  • Nefes almada zorluk
  • Nöbetler
  • Aşırı salya
  • Kusma
  • İshal

Köpeğinizin nefes almada güçlük çektiğini veya yüzünde şişlik olduğunu fark ederseniz, onu hemen en yakındaki açık veteriner kliniğine götürmelisiniz. Yolda olduğunuzu bildirmek için veteriner hekiminizle iletişime geçmeniz faydalı olacaktır.

Tedavi genellikle reaksiyonu durdurmak için steroidler ve antihistaminikler enjeksiyonu ve gerektiğinde destekleyici bakımı (oksijen tedavisi, sıvılar, vb.) içerir.

Gastrointestinal (Sindirim Sistemi) Bozukluklar

Bazı antibiyotikler mide bulantısı, kusma, ishal ve iştah kaybına neden olur. Genellikle bu belirtileri antibiyotiğe başladıktan sonraki bir veya iki gün içinde fark etmeye başlayacaksınız. Yiyeceklerle birlikte antibiyotik verilmesi bazı köpekler için bu komplikasyonları en aza indirebilir. Bununla birlikte, antibiyotikler yemekle birlikte verildiğinde bile köpeğiniz GI rahatsızlığı yaşıyorsa, tavsiye için veteriner hekiminizle iletişime geçiniz. Veteriner hekiminiz, köpeğinizin kullandığı antibiyotiği değiştirebilir ya da gastrointestinal belirtilerini hafifletmek için tedaviye başka ilaçlar eklemek isteyebilir.

köpeklerde antibiyotik

 

Köpeklerin Florasındaki Dengesizlikler

Bakterileri enfeksiyondan öldürmenin dışında, antibiyotikler vücuttaki sağlıklı bakterileri de yok edebilir. Köpekler de insanlar gibi vücutlarında, özellikle gastrointestinal kanalda ve deride faydalı floraya (probiyotikler) sahiptir. Bu mikroorganizmaların vücudu dengede tutmak için temel işlevleri vardır. Köpeğin bağışıklık sistemini destekler, sindirime yardımcı olur ve hatta gerekli vitamin ve besinleri üretmeye yardımcı olurlar.

Antibiyotikler vücuda girdiğinde genellikle hem yararlı hem de zararlı bakterileri yok ederler.  Bağırsak dengesizliği nedeniyle ishal gibi sindirim sistemi problemleri yaşayabilirler. Vücuttaki bu dengesizliklerin etkileri antibiyotik tedavisine başladıktan haftalar sonra ortaya çıkmayabilir.

Mikrobiyom dengesizliğini önlemek veya tedavi etmek için veteriner hekimler genellikle özellikle köpekler için üretilmiş probiyotik takviyelerin kullanılmasını tavsiye edebilirler. Veteriner hekiminiz, köpeğinizin mevcut durumu için en iyi probiyotik türünü önerecektir.

Bazı antibiyotik sınıfları, ataksi (dengesiz yürüyüş), başın bir tarafa eğilmesi, nistagmus (istemsiz hızlı göz hareketi) ve hatta nöbetler gibi nörolojik etkilere neden olabilir . Metronidazol, bu potansiyel yan etkilere sahip olduğu bilinen yaygın olarak kullanılan bir antibiyotiktir.

Köpeğinizde herhangi bir nörolojik anormallik fark ederseniz, antibiyotik kullanımını durdurun ve derhal veteriner hekiminiz ile iletişime geçin.

 

Antibiyotik direnci

Antibiyotik direnci,  insanlarda ve hayvanlarda büyük bir endişe kaynağıdır. Bakteriler, onu yok etmek için kullanılan antibiyotikten daha güçlü hale geldiğinde ortaya çıkar. Bakteriler büyür ve çoğalır, bu da enfeksiyonu daha da kötüleştirir ve tedavi edilmesini zorlaştırır.

Veteriner hekimler, gerektiğinde kültür yaparak, bakteriler için en uygun antibiyotiği reçete ederek, doğru dozu seçerek ve uygun tedavi süresini önererek antibiyotik direncini önlemeye çalışırlar. Bu nedenle, köpeğiniz daha iyi görünse bile, önerilen tedavi süresi boyunca antibiyotik tedavisini sürdürmeniz çok önemlidir.

Antibiyotikler önce öldürülmesi en kolay bakterileri yok eder, ancak her zaman bir antibiyotiğin ilk etkilerinden kurtulabilen bazı bakteriler olacaktır. Bu daha dirençli bakteriler öldürülmeden önce antibiyotik durdurulursa, çoğalırlar ve önceki nesilden daha dirençli bir bakteri nesli oluştururlar. Bu süreç bazen, yanlışlıkla o antibiyotiğe yanıt vermeyecek kadar güçlü bakteriler yarattığımız noktaya kadar tekrarlanır. İşleri daha da kötüleştirmek için, bazı bakteriler dirençlerini doğrudan diğer bakterilere geçirebilir.

Örneğin, köpeğinizin bir enfeksiyonu var. Ona bakterilerin %99,&#;unu öldüren bir antibiyotik veriyorsunuz ki bu genellikle iyidir çünkü bu kadarını öldürmek bağışıklık sisteminin devreye girmesine ve gerisini halletmesine izin verir. Ama evcil hayvanınız iyi görünüyor ve son birkaç dozu unutup atlıyorsunuz.

Ne yazık ki, bakterilerin %99,&#;unu öldürmek yeterli değildir çünkü enfeksiyonda birkaç trilyon bakteri organizması varsa, kalan %0,&#;lik kısım hala milyonları bulabilir. Antibiyotiğin yokluğunda, kalan bakteriler gelişebilir ve bir enfeksiyon belirtileri fark ettiğinizde ondan kurtulmak daha zor olacaktır. Evcil hayvanınıza veya bir insan aile üyesine her antibiyotik verdiğinizde, verilen tüm hapları belirtilen zaman diliminde bitirdiğinizden kesinlikle emin olun, hasta kendini daha iyi hissetse bile. İlaca dirençli enfeksiyonlar, örneğin metisiline dirençli Staphylococcus aureus&#;un (MRSA ) tedavisi daha zordur, ancak derhal tedavi edilirse sıklıkla başarılı bir şekilde çözülebilirler.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Böyle bir durum kullandığınız ilaca göre tehlikeli olabilir. Bazı antibiyotikler böbreklere, karaciğer gibi bazı organlar için toksik etki gösterebilir. Bu durumda veteriner hekiminizi arayıp bilgi vermeniz köpeğiniz için en iyisidir. Bunun dışında köpeğinizde alerjik reaksiyon şekillenebilir veya kusma ishal gibi sindirim sistemi bozuklukları meydana gelebilir.

Doz atlamak köpeğinizin antibiyotiğe karşı direnç oluşturma riski doğurur. Bu yüzden antibiyotikler çok dikkatli kullanılmalıdır. Böyle bir durumda normal saatinde köpeğinize ilacını vermeye devam edin. Diğer dozu fazla vermek yan etki oluşturma riskini arttıracağından yapılmamalıdır.

Köpeklerde antibiyotikler ağızdan, damariçi, derialtı veya kas içi yolla uygulanabilir. Buna kullanacağı ilaca ve enfeksiyonun şiddetine göre veteriner hekiminiz karar verir.

Antibiyotikler, köpeklerde bakteriyel,  mikoplazma, riketsial ve protozoal bir çok mikroorganizmanın oluşturduğu enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır. Köpekler için sıkça gerek duyulan bir ilaç türüdür.

Evet çoğu antibiyotik ilacın tok karnına verilmesi tavsiye edilir. Bunun sebebi kusma ve ishal gibi yan etkileri en aza indirmektir. Ayrıca bazı ilaçlar aç karnına verildiğinde mide duvarına zarar verebilir.

  • Mide bulantısı.
  • Kusma.
  • İshal.
  • İştah kaybı.
  • Maya enfeksiyonları.
  • Alerjik reaksiyon (sıklıkla kurdeşen veya döküntü, daha az sıklıkla nefes almada güçlük/anafilaktik şok)

Birçok veteriner tarafından kullanılan tipik bir dozaj, pound başına 5 ila 10 mg&#;dır. Bu, 50 kiloluk bir köpeğin günde iki kez mg alması gerektiği anlamına gelir. Bu genellikle 10 ila 14 gün süreyle verilir . Bazen bu süre daha da uzatılabilir.

Antibiyotiklerin en sık görülen yan etkileri sindirim sistemini etkiler. Bunlar yaklaşık 10 kişiden 1&#;inde olur.

  • kusma.
  • mide bulantısı (kusabileceğinizi hissetmek)
  • ishal.
  • şişkinlik ve hazımsızlık.
  • karın ağrısı.
  • iştah kaybı.

Birçok evcil hayvanda antibiyotikler uyuşukluğa, mide bulantısına ve/veya iştah kaybına neden olabilir ve bu da evcil hayvanınızın yemeğini yemeye daha az ilgi duymasına neden olabilir. Ancak evcil hayvanınızın yemeye devam etmesi çok önemlidir, çünkü vücudunun enfeksiyonla savaşmaya ve hasarlı hücreleri onarmaya devam etmek için enerjiye ihtiyacı vardır.

Yemekle birlikte veya yemeksiz verilebilir , ancak aç karnına verildiğinde kusma meydana gelirse, sonraki dozları yemekle birlikte verin. Aksi belirtilmedikçe ilacı belirtilen sürenin tamamı boyunca verin.

ilk dozdan 1 ila 2 saat sonra etkisini göstermeye başlar . Köpeğinizin durumu birkaç gün içinde düzelmelidir. Bununla birlikte, yeniden enfeksiyon ve antibiyotik direncini önlemek için köpeğinize veterinerinizin talimatlarına göre tam antibiyotik kürü verdiğinizden emin olun.

Çiğ evcil hayvan mamasına bulaşma olasılığının daha yüksek olduğunu göstermiştir.

Kaynak: seafoodplus.info

Köpeğim veya kedim antibiyotiklerle aynı anda probiyotik alabilir mi? Daha önce belirtildiği gibi, probiyotik kullanımı aslında antibiyotik tedavisinden sonra normal bir bağırsak florasının iyileşmesine yardımcı olabilir .

Genellikle hayat kurtaran ilaçlar olsa da, antibiyotikler yalnızca tehlikeli bir enfeksiyonla savaşmakla kalmaz, aynı zamanda &#;iyi&#; bakteriler üzerinde de benzer etkiye sahip olabilir.

Neyse ki, çoğu antibiyotik genellikle güvenlidir ve köpekler üzerinde nadiren ciddi etkilere sahiptir .

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir