güven ile ilgili şiirler kısa / Rusça Anlamlı Sözler - Resimli Rusça Anlamlı ve Güzel Sözler

Güven Ile Ilgili Şiirler Kısa

güven ile ilgili şiirler kısa

İmtiyaz Sahibi / Publisher • Yaşar Hız Genel Yayın Yönetmeni / Editor in Chief • Eda Altunel Kapak & İç Tasarım / Cover & Interior Design • Gece Kitaplığı Editör / Editor • Doç. Dr. Erdem Sarıkaya Birinci Basım / First Edition • © Eylül 2020 ISBN • 978-625-7243-46-9 © copyright Bu kitabın yayın hakkı Gece Kitaplığı’na aittir. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, izin almadan hiçbir yolla çoğaltılamaz. The r ight to publish this book belongs to Gece Kitaplığı. Citation can not be shown without the source, reproduced in any way without permission. Gece Kitaplığı / Gece Publishing Türkiye Adres / Turkey Address: Kızılay Mah. Fevzi Çakmak 1. Sokak Ümit Apt. No: 22/A Çankaya / Ankara / TR Telefon / Phone: +90 312 384 80 40 web: www.gecekitapligi.com e-mail: [email protected] Baskı & Cilt / Printing & Volume Sertifika / Certificate No: 47083 Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar Editör Doç. Dr. Erdem Sarıkaya İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ALGILANAN HIZMET KALITESININ MÜŞTERI BAĞLILIĞI ÜZERINDEKI ETKISI: KARAYOLU ULAŞIM SEKTÖRÜNDE BIR ARAŞTIRMA Fatma ATIGAN .....................................................................................1 BÖLÜM 2 NIGHTCRAWLER FILMI GAZETECILIK ÖĞRENCILERINE NE AN- LATIR? BIR ALIMLAMA ANALIZININ SONUÇLARI Göksel GÖKER & Neslihan GÖKER ..................................................25 BÖLÜM 3 FEMINIST EPISTEMOLOJI(LER) VE METODOLOJI: KISA BIR DERLEME Mehmet Can ÇAPAR ............................................................................57 BÖLÜM 4 ÖLÜM ANKSIYETESI, VAROLUŞSAL BOŞLUK VE OTANTIKLIK Yusuf BILGE & Faik TAŞÇI ................................................................77 BÖLÜM 5 II. DÜNYA SAVAŞI’NDA CEPHEDE BIR KADIN ŞAIR: YULIYA DRUNINA Sevgi ILICA ..........................................................................................107 BÖLÜM6 GLÜTENSIZ BESLENME IÇIN GELENEKSEL BIR ÜRÜN: TARHANA Nurten BEYTER & Bürge KARDEŞ DELIL.......................................129 KAYNAKÇA BÖLÜM 7 ZIHIN, DIL VE MODÜLERLIK ÜZERINE Aysun KUNDURACI ...........................................................................145 BÖLÜM 8 ESKI MISIR’DA PLASTIK SANATLAR VE GELIŞIMI: HEYKEL, KA- BARTMA VE RESIM Mert AĞAOĞLU ..................................................................................171 BÖLÜM 9 TARIHSEL SÜREÇTE TURIZM, FINDIKLI’DA TURIZM BAKI- MINDAN BAZI DEĞERLENDIRMELER VE TURIZM GELIŞI- MINDE SOSYAL MEDYANIN ÖNEMI Ercan UYANIK & Raziye ÇAKICIOĞLU OBAN & Kürşat ARSLAN.. 183 BÖLÜM 10 ÖRGÜTSEL ÖĞRENME: ÇEŞITLI FAKTÖRLERIN ETKILERININ DEĞERLENDIRMESI Ali Rıza KÖKER ..................................................................................213 BÖLÜM 11 TÜRKIYE’NIN KRONIK SORUNU IŞSIZLIK VE IŞSIZLIĞE YÖNE- LIK ÇÖZÜM YOLLARI Emek Aslı CINEL & Nurdan VEIS ......................................................233 BÖLÜM 12 YAZILI VE ARKEOLOJIK VERILER IŞIĞINDA ROMA IMPARATOR- LUĞU’NUN FIRAT’IN DOĞU SINIRINDAKI GARNIZONU: CITHA- RIZON KALESI Sırrı TIRYAKI .......................................................................................257 BÖLÜM 13 LOKASYON TEORILERINDEN YENI EKONOMIK COĞRAFYA MO- DELLERINE TEORIK BIR BAKIŞ Rüya ATAKLI YAVUZ .........................................................................283 BÖLÜM 14 27 MAYIS 1960 DARBESININ HALK POSTASI GAZETESINE YANSIMASI Nermin Zahide AYDIN .........................................................................313 BÖLÜM 15 KÜRESEL ILE YEREL ARASINDA FESTIVALLER Gül ŞIMŞEK & Selcan AKKUŞ...........................................................339 BÖLÜM 16 GIRIŞIMCILIK YÖNELIMI, INOVASYON KAPASITESI VE FINAN- SAL PERFORMANS ILIŞKISI: TEORIK BIR PERSPEKTIF Fahrettin PALA & Hasan AYAYDIN ....................................................359 BÖLÜM 17 EMEĞIN VAR OLMA MÜCADELESINI OKUYABILMEK AÇISIN- DAN ÇARK’A DIYALEKTIK BAĞLAMDA BAKIŞ Erhan Aydoğdu & Adalet Görgülü Aydoğdu.........................................387 BÖLÜM 18 BILECIK ILI TURIZM SEKTÖRÜNÜN A’WOT HIBRIT METODU ILE DEĞERLENDIRILMESI Aslı ERGENEKON ARSLAN ............................................................401 BÖLÜM 19 KLASIK TÜRK ŞIIRINDEN TANZIMAT DÖNEMI ŞIIRINE ALLAH’A HITAP VE YAKARIŞLARDA GÖRÜLEN DEĞIŞIMLER Ruken KARADUMAN.........................................................................419 BÖLÜM 20 GERÇEK ÖTESI ÇAĞ’DA ÜRETILEN ‘GERÇEKLIK’: KOVID-19’LA ILGILI YALAN HABERLER ÜZERINE INCELEME Halide TONGA .....................................................................................443 BÖLÜM 21 STRATEJIK SÜREÇ PERSPEKTIFINDEN YÖNETICI VE IŞLETME- LERIN ÖZELLIKLERI ARASINDAKI ILIŞKI Türel Özer ÖKSÜZOĞLU & Rukiye KILILI & Mehmet Necati CIZRELI- OĞULLARI & Mete GIRGEN .............................................................465 BÖLÜM 22 EKONOMIK BÜYÜME VE INSANI GELIŞME ILIŞKISI: ISVIÇRE IÇIN AMPIRIK BIR ANALIZ Serdar ÖZTÜRK & Seher SULUK & Ilgi BAYSAN...........................485 BÖLÜM 23 TURIZM SEKTÖRÜNDE KADIN ÇALIŞANLARA YÖNELIK CINSI- YET EŞITSIZLIĞI ÜZERINE KAVRAMSAL BIR INCELEME Büşra YEŞILYURT & Zühal ÖZDEMIR YAMAN ..............................505 BÖLÜM 24 KAYNAK BAĞIMLILIĞI KURAMI, GELIŞIMI VE ÖRGÜT KURAMI- NA KATKILARI Şakir MIRZA & Ibrahim Ethem DAĞDEVIREN ................................529 BÖLÜM 25 TÜRKIYE’DE BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN KULLANDIRDIĞI KREDILER ILE REEL KESIM ARASINDAKI ILIŞKILERIN TARIH- SEL GELIŞIMI Şenol KANDEMIR ...............................................................................551 BÖLÜM 26 LEBEDOS VE TERRITORYUMU 2019 YILI ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMASI Gökhan COŞKUN & Figen ÇEVIRICI COŞKUN ..............................571 BÖLÜM 27 SAIT FAIK HIKÂYE ARMAĞANI DEĞERLENDIRMESI (1955- 2018)(YAZARLAR-ESERLER) Yusuf Çopur ..........................................................................................595 BÖLÜM 28 KADIN TURISTLER VE YALNIZ SEYAHAT AKIMI Hakan ATAY .........................................................................................613 BÖLÜM 29 YUSUF SIDDIK SÜMER VE ÇIFTÇI KÖYLÜ PARTISI Tuğba KORHAN ..................................................................................629 BÖLÜM 30 FED VE AVRUPA MERKEZ BANKASININ UYGULADIĞI PARA POLITIKALARININ KIRILGAN ÜLKE EKONOMILERI ÜZERI- NE ETKILERI Mustafa ZUHAL & Serdar GÖCEN .....................................................651 Bölüm 5 II. DÜNYA SAVAŞI’NDA CEPHEDE BİR KADIN ŞAİR: YULİYA DRUNİNA Sevgi ILICA1 1 Arş. Gör., Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Rus Dili ve Edebiyatı, [email protected], ORCID ID: https://orcid.org/0000-0002-5908-8487. Çalışmada yer alan şiir çevirilerinin tamamı yazar tarafından yapılmıştır. 108 . Sevgi Ilıca Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .109 1.Giriş Savaş sözcüğü zihinlerde çoğunlukla erkek imgesini canlandırır. Genel itibarıyla kadının erkeğe nispeten anatomik olarak daha güçsüz ve dayanıksız yapıda olmasının yanı sıra ruhen ve duygusal yönden daha anaç, barışçıl ve uysal bir mizaca sahip olması onu savaş olgusuyla ilintilemeyi zorlaştırır. Kadının savaş dönemlerindeki emek ve çabasının göz ardı edilmesi neticesinde, kazanılan zaferler ya da uğranılan yenilgilerin tüm sorumluluğu erkeğe yüklenmektedir. Oysaki kadınlar geçmişten günümüze dek savaşlarda en az erkekler kadar belirleyici roller oynamakta ve savaşın her türlü yıkıcı etkilerine maruz kalmaktadırlar. Kadının etkili misyonunun ön plana çıktığı en önemli tarihi savaşlardan birisi hiç kuşkusuz II. Dünya Savaşı’dır. 22 Haziran 1941 - 9 Mayıs 1945 tarihleri arasında Rusya ile Almanya arasında geçen ve Rusçada Büyük Anavatan Savaşı (Великая Отечественная война) adıyla anılan kanlı muharebelerde Rus kadını birçok alanda başarı ve cesaretle görev üstlenir. Yaklaşık olarak 800.000 Sovyet kadınının bu savaşta gerek ön cephelerde gerekse düşman hatlarının gerisinde aktif olarak çarpışmalara katıldığı ve askerlere maddi ve manevi destek olduğu bilinmektedir (Сидорова, 2018). II. Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği’ne mensup kadınlar pilot, nişancı, şoför, topçu, er ve tankçı gibi çoğunlukla erkeğe uygun olarak addedilen vazife alanlarının yanı sıra aşçılık, doktorluk ve hemşirelik görevleriyle de cephedeki yerlerini alırlar. Esasen Rus tarih ve kültüründe kadınların savaş dönemlerinde erkeklerle neredeyse aynı oranda katkı göstererek vatanlarını savunmaları beklenen bir durumdur. Öyle ki, 1812 Anavatan Savaşı (Отечественная война 1812 года), Stepan Razin Ayaklanması (Восстание Степана Разина), Kırım Savaşı (Крымская война), Rus İç Savaşı (Гражданская война в России) ve Birinci Dünya Savaşı’nda (Первая мировая война) Rus kadını etkin gücünü her alanda kanıtlamıştır. II. Dünya Savaşı’nda ise, kadının savaştaki konumu daha da ileri bir boyuta taşınarak taşınarak, Sovyet kadınına teknik eğitim verilir ve kadınlar ilk kez profesyonel askerler olarak hizmete dâhil edilirler. Cephede kadınlardan yaklaşık 70.000 subay, 14.000 çavuş ve 277.000 er yer alır. 178.000 kadın hava savunmasında, 83.000 kadın sıhhiye ekiplerinde ve 18.000 kadın ise sürücü vasfıyla iş görür. Sayıları net olarak bilinmeyen büyük bir kadın grubu ise sivil savunmada çarpışmalara katılır (Будницкий, 2011). Sovyet kadınının orduya alınmasının ve savaşa çağrılmasının meşrulaştırılması SSCB Yüksek Konseyi’nin 1 Eylül 1939 tarihindeki IV. toplantısında çıkarılan bir kanunla gerçekleştirilir. Bu kanun uyarınca savaş durumunda kadınların da tıpkı erkekler gibi Kızıl Ordu’ya hizmet etmek üzere tıbbi ve teknik eğitim alma hakkı karara bağlanır. Böylelikle nitelikli asker ve teknik eleman sayısında kayda değer bir artış sağlanır. 110 . Sevgi Ilıca Nitekim 22 Haziran 1941 günü savaşın başladığı duyurulduğunda, vatanperver duygularla gönüllü olarak cepheye gitmek isteyen yüzlerce kadın sözü geçen kanuna dayanarak isimlerini bölge komitelerindeki listelere yazdırırlar (Smilovitsky, 2017). Sovyetler Birliği’nde ilk kitlesel kadın seferberliği 1942 yılının Mart ayında düzenlenir ve savaş bölgelerine çeşitli vasıflarda 100.000 kadın gönderilir. Takip eden 3 yıl boyunca kadınların büyük bir hızla gerekli çatışma ve cephe bölgelerine gönderildiği gözlemlenir. Seferberlik öncesi savaşın zorluklarını bilmeyen kadınlar, cephelerde ve diğer savaş bölgelerinde maruz kaldıkları tahmin edilmesi güç olan zorlu şartlar karşısında sabırla dayanmaya çalışırlar. Elbette savaşın yıkıcı ve zalim doğası kadınları fiziksel ve psikolojik olarak yıpratır. Kimi kadın savaşta mermi, bomba ya da mayın sonucu hayatını kaybederken, kimisi yaşamının geri kalanını eksik uzuvlarla ve ruhsal bunalımlarla devam ettirmek zorunda kalır (Markwick, 2008). Tüm güçlüklere rağmen Kızıl Ordu’nun Sovyet kadınları bu savaşta olağanüstü bir çaba ve dayanıklılık sergiler. Savaşa katılan genç bir kadın olan Inna Lvovna Frug’un 1941 yılının sonbaharında cepheden annesine gönderdiği mektupta yer alan şu dokunaklı ifadeler kadının gücünü, azmini, sabrını, kararlılığını ve vatan sevgisini açıkça gösterir: “Sevgili anneciğim, sana her şeyi yazacağım. Eğer sen gerçek bir Sovyetler Birliği vatandaşıysan ve eğer senin için memleketin onuru ve özgürlüğü kendi yaşamından daha önemliyse, ağlama. Gerçek bir Sovyet insanı ağlamaz. Ben mutluyum. Bunlar sözcükler değil, bunlar benim kalbim, ruhum ve hislerim. İşler zor ama alıştım. Odun kırıyor, su taşıyor, ocak yakıyor, patates soyuyor ve bulaşık yıkıyorum.” (Smilovitsky, 2017). Frug’un mektubunun içeriğindeki ilkeler o dönemde neredeyse tüm Sovyet kadınlarının sahip olduğu stereotip davranış ve düşünme kalıplarını yansıtır. Özellikle büyük bir coşku, istek ve heyecanla canları pahasına cepheye giden 1923-1927 yılları arasında doğan genç Sovyet kadınları, 1930’lu yıllarda Stalin’in uyguladığı politikanın ürünleridirler. Bu yıllarda kadınlar ekonomik yetersizlik sebebiyle erkeklerle aynı oranda ve aynı fiziksel zorluklarla fabrikalarda çalışmak zorunda kalırlar. Neticede toplumsal kolektif bilinçte süper kadın imgesi hızla yaygınlaşır. Kadınların çalışma ve emekleriyle toplumda giderek daha fazla söz sahibi olmaları çocukluk ve ergenlik dönemlerindeki genç kadınları etkileyerek, onlarda ülke meselelerini ilgilendiren her konuya katılma hevesi ve öz güven uyandırır (Markwick ve Cardona, 2012: 7). II. Dünya Savaşı’nda müthiş bir cesaret ve arzuyla ülkesine hizmet etmek için gönüllü olarak cepheye giden genç Sovyet kadınlarından bi- risi şair Yuliya Vladimirovna Drunina (1924-1991)’dır. Savaşın tüm acı Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .111 yönlerine tanıklık eden şair savaş döneminde ve sonrasında kaleme aldığı şiirlerinde cephedeki Sovyet kadının psikolojisini gerçekçi biçimde göz- ler önüne serer. Çalışmada Drunina’ya ait günlük, anı, mektup ve yaşam öyküsü kaynak olarak kullanılarak, şairin savaş yıllarındaki izlenimlerini tasvir ettiği eserlerindeki otobiyografik kadın kahraman incelenecektir. 2. Drunina’nın kısa yaşam öyküsü Sovyet şair Yuliya Drunina 10 Mayıs 1924 günü Moskova’da aydın bir ailede dünyaya gelir. Şairin babası Vladimir Pavloviç Drunin fizik öğretmeni, annesi Matilda Borisovna Drunina ise müzik öğretmenidir. Çocukluk yılları itibarıyla okumayı çok seven şair ilk şiirlerini 11 ya- şında yazmaya başlar. Drunina 1937 yılında en iyi şiir yarışmasına katı- lır ve Biz Okul Sırasında Birlikte Otururduk (Мы вместе за школьной партой сидели) adlı şiiri Uçitelskaya gazeta ve radyoda yayınlanır (Хисамутдинова, 2017). Şairin ilk gençlik yıllarında kaleme aldığı şiir- lerin ana temalarını aşk ve doğa oluşturur. Drunina’nın en sevdiği şair ve yazarlar Aleksandr Aleksandroviç Blok, Sergey Aleksandroviç Yesenin ve Thomas Mayne Reid’dır (Скрипова, 2010). II. Dünya Savaşı başladığında şair hiç beklemeden sıhhiye ekibine ka- tılır. Bir süre askeri hastanede hastabakıcı olarak çalışan Drunina burada hemşirelik kursunu tamamlar. Ailesinin savaşa katılmasına şiddetle karşı çıkmasına rağmen şair hiç tereddüt etmeden kararını cesurca uygular. Dru- nina’nın 1945 yılına ait şu dizelerinde genç bir kızın savaşa gidişi aktarılır: “Genç bir kız kitaplarını ve kalemlerini atıp, Bu sıradan ayağa kalktı Ve rutubetli cepheye yol aldı.” (Бросив книги и карандаш, Встала девочка с парты этой И шагнула в сырой блиндаж.) (Друнина, 1981: 34). Drunina cepheye akın eden tek kadın değildir. Moskova’da şairin akranı olan yüzlerce genç kadın bölge komitelerine savaşa gitmek için başvurur. Drunina henüz 17 yaşında iken askerlik şubesine gittiği ilk günü sonrasında şu sözlerle hatırlar: “O zamanlar askerlik şubelerinde ne kadar ilginç simalar vardı! Sayısız genç ve güzel insan akıp gidiyordu.” (Хисамутдинова, 2017). Drunina vatanını büyük bir sadakatle sever. Ülkesine barış, huzur ve güven getirmek için orduda faydalı bir vatandaş olmak ister. Şair ülkesini, “Kim demiş dünyada mucize yoktur diye? Sen mucizevisin, benim Vatanım! (Кто сказал, что нет чудес на свете? Ты чудесна, Родина моя!) dizeleriyle yüceltir. 112 . Sevgi Ilıca Drunina Almanların Moskova’ya yaklaştığı 1941 yılının yazında şehrin batısında yer alan Mojaysk bölgesine savunma tesisi inşasına gönderilir. Savaşa 18 yaşını doldurmamış vatandaşlar kabul edilmez. Drunina belgelerinde değişiklik yaparak yaşını bir yaş büyük gösterir (Harris, 2010). Drunina Mojaysk’ta bir hava saldırısı sırasında kaybolur ve bağlı olduğu müfrezenin gerisinde kalır. Sıhhiyeciye ihtiyacı olan bir grup piyade Drunina’yı bulup, yanına alır. Zorlu bir yolculuğun ardından 1941 yılının sonbaharında tekrar Moskova’ya dönen şair babasının ağır hastalığı üzerine Tümen bölgesine tahliye edilmeyi istemeden de olsa kabul eder. Drunina 1942 yılının başında babasını kaybettiğinde hiç vakit kaybetmeden savaşa geri dönmek ister. Şair havacılık eğitimi almak üzere Habarovsk’a gider. Eğitimi tamamlayamayan şair 2. Belarus cephesine gönderilir ve burada 218.tümen, 667. alaya atanır. Şair 1943 yılında ağır derecede yaralanır. Şairin sol boynundan giren bir şarapnel parçası şahdamarının yalnızca 2 mm yanına saplanır. Drunina yaralandığı sırada bir askeri tedavi etmektedir. Kendi yarasını önemsemeden yaralı askere pansuman yapmaya devam eden şair birkaç dakika içinde bayılır ve hastaneye kaldırılır (Хисамутдинова, 2017). Drunina savaş deneyimlerini şiire aktarmaya tedavi gördüğü askeri hastanede başlar. Şair bunu şöyle anlatır: “Askeri hastanedeyken şiire yöneldim. Sanki görünmeyen biri bana dikte ediyor, ben ise onun söylediklerini sadece yazıyordum. Bu görünmez varlığın adı savaştı.” (Скрипова, 2010). Aynı günlerde Drunina ilk savaş temalı şiirini oluşturur: “Göğüs göğüse çarpışmayı sadece bir kez gördüm, Bir kez gerçekten ve binlerce kez rüyamda. Savaşın korkunç olmadığını söyleyen, Savaşa dair hiçbir şey bilmiyordur.” (Я только раз видала рукопашный, Раз наяву. И тысячу — во сне. Кто говорит, что на войне не страшно, Тот ничего не знает о войне.) (Друнина, 1981: 16). Drunina ölümle adeta burun buruna gelmesine aldırış etmeden yaşadığı hiçbir zorluğa boyun eğmez. Vatan mücadelesi uğruna ölüme şu dizelerde başkaldırarak, zaferi tutkuyla beklediğini haykırır: “Bu paslı ve delikli parçayı, Ölüm yolladı bana celp gibi. Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .113 … Önemli değil. Daha on dokuz yaşındayım. Henüz savaşı bitirmedim. Daha zafere yol alacağım Karların ve sargı bezlerinin beyazlığı arasından.” (Тот осколок, ржавый и щербатый, Мне прислала, как повестку, смерть. … Ничего. Мне только девятнадцать. Я еще не кончила войну. Мне еще к победе пробиваться Сквозь снегов и марли белизну.) (Друнина, 1977: 23). Tedavisinin ardından şair savaş malulü olarak Moskova’ya gönderilir. Ne var ki Drunina cepheye dönmek ister. Çünkü şehirde kalması vatanına yararlı olamayacağı anlamına gelmektedir. Israrlı ve kesintisiz başvuruları üzerine şair Baltık bölgesinde topçu alayına sıhhiyeci olarak tekrar atanır. Savaş bittiğinde Drunina cesaretinden dolayı madalya ve Kızıl Yıldız Nişanı ile onurlandırılır (Скрипова, 2010). Şair daha çocuk sayılabilecek bir yaşta yeterli hayat tecrübesine sahip olmadan kendisini kanlı çatışmaların ortasında bulur. Drunina’nın ünlü dizesinde yer alan şu ifade şairin çocukluğunu vatanı uğruna feda ettiğini gösterir: “Ben aslen çocukluktan değil savaştan gelirim.” (Я родом не из детства – из войны.) Drunina savaşın ruhunda ve bedeninde yol açtığı hiçbir hasarı önemsemez. Gerçek bir Sovyet vatandaşının bireysel çıkarlarını düşünmemesi gerektiğini savunur ve şöyle ekler: “Savaşa katılmasaydım hayatım farklı olurdu. Zafer Günü nasıl da utanç verici olurdu benim için!” (Друнина, 2008: 384). Şairin şiirleri ilk olarak Znamya dergisinde 1945 yılında yayınlanır. 1948 yılında Asker Kaputunda (В солдатской шинели) adlı şiir derlemesi çıkar. Takip eden yıllarda Kalple Konuşma (Разговор с сердцем), Cepheden Gelen Rüzgâr (Ветер с фронта), İki Boyutta (В двух измерениях) ve Siper Yıldızı (Окопная звезда) adlı şiir derlemeleri okuyucuyla buluşur. II. Dünya Savaşı’nın etkileri bu dönemde Anna Ahmatova ve Olga Berggolts gibi kadın şairlerin eserlerinde de yankı bulur. Drunina’yı bu yıllarda diğer kadın şairlerden ayrı kılan en önemli özelliği bir kadın olarak kendisini asker-şair olarak nitelendirmesidir. Edebiyat bilimci Naum Lazareviç Leyderman kadın şairlerin bu dönemde eser sayılarında 114 . Sevgi Ilıca artış olmasını şu şekilde yorumlar: “Savaş geride kalanlar için duygusal, psikolojik, tarihsel ve varoluşçu nitelikte muazzam bir deneyim oldu… Siper ve cepheden getirdiklerini dile getirme ihtiyacı duydular.” (Скрипова, 2020). Gerçekten de savaş yılları Drunina’yı öylesine derinden etkiler ki, şairin hayatı boyunca bu döneme ve savaş deneyimine gönderme yaptığı görülür. Şair adeta bu zaman dilimine sıkışmış gibidir. Bu durumu bizzat kendisi de fark eden şair, yönelimini cephe nostaljisi olarak isimlendirir ve bunun savaşa katılanların yakasını bırakmayan bir hastalık olduğunu düşünür. Şairin 1976 yılında yazdığı şu dizeler oldukça dikkat çekicidir: “Biz döndük. Ardından diğerleri… Savaş en iyileri aldı. Ben siper nostaljisiyle O zamandan beri ümitsizce hastayım.” (Мы вернулись. Зато другие… Самых лучших взяла война. Я окопною ностальгией Безнадежно с тех пор больна.) (Друнина, 1977: 152). Şair 1969 yılında yazmış olduğu bir başka şiirinde de savaş günlerini unutamadığını dile getirir: “Hep kaputa üzülüyorum, Dumanlı rüyalar görüyorum. Hayır, beni Savaştan geriye döndürmeyi başaramadılar.” (Все грущу о шинели, Вижу дымные сны — Нет, меня не сумели Возвратить из Войны.) (Друнина, 1981: 404). Elbette Drunina cephede sahip olduğu tüm güç ve cesaretin kaynağını vatanına duyduğu sınırsız sevgiden alır. Şair 1956 yılına ait O Rusya! (О, Россия!) şiirinde vatanperver duygularını açığa vururken, aynı zamanda vatanı olmadan yaşayamayacağını vurgular: “Ah, Rusya! Kaderi zor bir ülke… Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .115 Sen benim için, Rusya, Kalp gibi, teksin. Arkadaşıma da söyleyeceğim, Düşmanıma da söyleyeceğim, Sensiz, Kalpsiz gibi, Yaşayamam…” (О, Россия! С нелегкой судьбою страна… У меня ты, Россия, Как сердце, одна. Я и другу скажу, Я скажу и врагу — Без тебя, Как без сердца, Прожить не смогу…) (Друнина, 1981: 136). Moskova’da büyük bir şehirde büyümüş olan Drunina için Rusya’nın uzak bölgelerinde gördükleri oldukça şaşırtıcıdır. Şair vatanının doğasını savaşa katılmasının ardından öğrenir. Drunina Rusya’nın doğasına duyumsadığı hayranlığı 1945 yılında kaleme aldığı Ben Şehirliyim (Я — горожанка) şiirinde şöyle ifade eder: “Ben şehirliyim. Bilmeden, büyüdüm, Irmaklarda nasıl gerçekleştiğini Ağır gün batımının. Mayısın çiğli gecelerinde, Serin gecelerinde Çiçekli bahçeye koşmamıştım. Ben dolaşmamıştım Turistik patikalarda Denizin üzerinde Göz kamaştırıcı diyarda: 116 . Sevgi Ilıca On yedi yaşında, Siperlerde göz ederken, Ben gördüm kendi Vatanımı.” (Я — горожанка. Я росла, не зная, Как тонет в реках Медленный закат. Росистой ночью, Свежей ночью мая Не выбегала я в цветущий сад. Я не бродила По туристским тропам Над морем В ослепительном краю: В семнадцать лет, Кочуя по окопам, Я увидала Родину свою.) (Друнина, 1981: 46). Drunina birlik ve beraberlik duygularının yüksek düzeyde yaşandığı savaş yıllarında kendisi gibi eserlerinde vatan sevgisini perçinleyen çağdaş şairlere dair şunları düşünür: “Benim neslimin hem trajik hem de mutlu bir kaderi vardı. Trajikti, çünkü savaş ilk gençlik yıllarımıza, korumasız ve yaralı ruhlarımıza ölümü, acıyı ve yıkımı yaşattı. Mutluydu, çünkü bizi ulusal bir felaketin içine atan savaş en mahrem şiirlerimizi bile vatanperver hale getirdi.” (Скрипова, 2010). Drunina iki kez evlenir. 1946 yılında tek çocuğu Yelena’yı dünyaya getirir. Hayatı boyunca savaş gazileriyle ilgili faaliyetlere katılır. Şair edebiyat enstitülerinde ara vermeden çalışmalarını sürdürür. Sovyet Yazarlar Birliği üyesi ve aynı zamanda Sovyetler Birliği halk vekilidir. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılmaması adına büyük çaba harcar. Aynı yılın sonbaharında şair hayatına son verir. Yakın çevresi Drunina’nın intiharını ülkenin dağılması sonucunda şairin ideallerinin çökmesiyle ilişkilendirir. Şair arkasında siyasi eleştiri içeren şu notu bırakır: “Bence iş adamları için demir dirseklerle yapılmış bu korkunç dünyada benim gibi mükemmel olmayan biri ancak şahsına ait güçlü bölgeleri Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .117 olursa kalabilir. Ben ise zaten iki temel dayanağımı kaybettim: Eski Kırım ormanlarına duyduğum anormal sevgiyi ve yaratma ihtiyacını… Fiziksel olarak yıpranmadan ve ruhen yaşlanmadan kendi irademle ayrılmak daha iyi olacak.” (Harris, 2010). 3.Drunina’ın şiirlerindeki otobiyografik kadın kahraman Drunina genç bir kadın olarak erkeklerle aynı safta savaşa katılmayı zorlu bir hizmet olarak değil, tam aksine büyük bir şans olarak değerlendirir. Nitekim şair yaşadığı yoğun duyguları ve çetin savaş deneyimini eserlerinde dile getirir. Drunina savaş bölgelerindeki genç kadınların ruh halini çarpıtıcı bir biçimde betimler. Şiirlerinin lirik kahramanı savaşın ortasında mücadele etmekte olan bizatihi kendisidir. Cephe şartları Drunina gibi genç kızlara çok ağır gelir. Soğuk, pislik ve açlık en temel sorunları teşkil eder. Genç kadınlar yer altında oyulmuş küçük sığınaklarda 4-5 kişi birlikte uyumak zorunda kalır. Köknar dallarından kendilerine yatak yapan kadınlar battaniye yerine rutubetli asker kaputlarını kullanırlar. Düşmana görünmemek için soğuk kış geçlerinde bile ateş yakamazlar. Dahası çoğunlukla erkekler için dikilmiş ve kendilerine büyük gelen asker kıyafetlerini ve botları giymek zorunda kalırlar (Хисамутдинова, 2017). Drunina kendisi gibi saf ve toy genç kızların savaşın gelişiyle yuvalarından ayrılıp birer askere dönüşerek erkek gibi görünmelerini 1942 yılına ait şu dizlerinde resmeder: “Sallanıyor biçilmemiş çavdar, Savaşçılar üzerinde yürüyor. Biz kızlar da yürüyoruz, Erkeklere benziyoruz. Hayır, bu yanan kulübeler değil, Gençliğim alevler içinde… Genç kızlar savaşa yürüyor, Erkeklere benzeyen.” (Качается рожь несжатая. Шагают бойцы по ней. Шагаем и мы — девчата, Похожие на парней. Нет, это горят не хаты — То юность моя в огне… 118 . Sevgi Ilıca Идут по войне девчата, Похожие на парней.) (Друнина, 1981: 17). Birçoğu ailesinin rızası olmadan gönüllü olarak cepheye akın eden genç kadınlar tüm kararlılıklarına rağmen savaşın ölümcül darbeleri karşısında korku yaşarlar. Savaşın güçlüklerine dayanmak için kadınlar cinsiyetlerinden sıyrılarak doğanın onlara bahşettiği kadınsı duyguları yok etmeye çalışırlar. Drunina’nın 1943 yılında kaleme aldığı şu dizlerde cephedeki kadın kahramanın savaş esnasındaki masum tedirginliği ön plandadır: “Borazanlar. Kül hala sıcak. Onlarla karşılaşmaktan korkuyorum. Gözlerini sakla. Ben ise kalbimi gizliyorum. Ve sevecenliğini unut. Borazanlar.” (Трубы. Пепел еще горячий. С ними встретиться я боюсь. Спрячь глаза. А я сердце спрячу. И про нежность свою забудь. Трубы.) (Друнина, 1981: 18). Ailelerinden uzaktaki genç kadınlar yuvalarına özlem duyar. Drunina’nın 1944 yılına ait başka bir şiirinde genç kadın kahramanın annesine kavuşmak istediği görülür: “Anne, neredesin, canım benim? Savaş beni bitap düşürdü.” (Мама, где ты, моя родная? Измотала меня война.) (Друнина, 1981: 32). Kadınların erkeklere oranla kas güçlerinin zayıf olması da çatışmaların yoğun olduğu bölgelerde yaşanılan en büyük sıkıntılardan biridir. Muharebe alanlarında sağ kalan askerlerin yaralanan bölük arkadaşlarını taşımaları gerekmektedir. Drunina bu durumu örnekleyen Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .119 bir sahnede genç kadın kahramanın mücadelesini tüm gerçekliğiyle şöyle verir: “Bölüğün dörtte biri kırıp geçirildi… Kara uzanan, Genç bir kız çaresizlikle ağlıyor, Tıkanarak: “Yapamıyorum!” diyor. … Ağır bir genç çocuğa rastladı, Onu daha fazla taşıyacak gücü yok… Bu yorgun hasta bakıcı kız On sekiz yaşına bastı.” (Четверть роты уже скосило… Распростертая на снегу, Плачет девочка от бессилья, Задыхается: «Не могу!» … Тяжеленный попался малый, Сил тащить его больше нет… Санитарочке той усталой Восемнадцать сровнялось лет.) (Друнина, 1977: 43). Kadın yalnızca düşmanla değil, aynı zamanda savaşın yol açtığı zorluklarla da bir an olsun dinlenemeden mücadele etmektedir. Drunina’nın 1944 yılında yazdığı şiirinde kadın kahramanın savaş ortamında hayatta kalma çabası yer alır: “Ileri hattan yeni geldim, Islak, donuk ve öfkeli bir şekilde, Öyle yorgundum ki, ellerim yetişmedi Odunlara, kaputun altında ısınıyorum, Uzandım, ama duyuyorum, yeniden Siperlerimize şarapneller vuruyor. Ve işte, yeniden sabaha dek Ölüm benim yanında yürüyecek.” 120 . Sevgi Ilıca (Только что пришла с передовой, Мокрая, замерзшая и злая, Так устала — руки не поднять, Не до дров, — согреюсь под шинелью, Прилегла, но слышу, что опять По окопам нашим бьют шрапнелью. И за то, что снова до утра Смерть ползти со мною будет рядом.) (Друнина, 1981: 30). Ne var ki, savaş, acı, çaresizlik, yıkım ve ölüm Sovyet kadınının özündeki dişiliği yok edemez. Henüz çocukluktan erişkinliğe yeni adım atmış Drunina gibi saf, naif ve acemi genç kadınlar her türlü olumsuz şartta bile ruhsal dünyalarında filizlenen kadınlığı duyumsamaya devam ederler. Şairin 1946 yılına ait dizlerinde kadın kahramanın ruh hali aktarılır: “Sevecenliği nerede öğrendiğimi bilmiyorum, Bana bununla ilgili soru sorma. Bozkırda askerlerin mezarları sivriliyor, Benim gençliğim kaput giymiş yürüyor. Gözlerimde kömürleşmiş borazanlar. Rusya alev alev yanıyor. Ve yine öpülmemiş dudakları Isırdı yaralı erkek. Hayır! Sevecenliği nerede öğrendiğimi bilmiyorum, Belki de cephe yolunda..” (Не знаю, где я нежности училась, — Об этом не расспрашивай меня. Растут в степи солдатские могилы, Идет в шинели молодость моя. В моих глазах — обугленные трубы. Пожары полыхают на Руси. И снова нецелованные губы Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .121 Израненный парнишка закусил. Нет! Не знаю, где я нежности училась, — Быть может, на дороге фронтовой…) (Друнина, 1981: 54-55). Sovyet kadın askerlerin ve görevlilerin çarpışmalarda metanet göstererek güçlü kalmaya çalışmalarına rağmen, kadına özgü duygu ve coşkularını yitirmeyişini şair doğa motifleriyle bir arada şu tabloda gösterir: “Akşam oluyor. Keşif eri olan genç kız şarkı söylemeye başlıyor, Sığınağın içi kararmasın diye. Belki de şarkı yüzünden mi Uykuya dalamıyorum bugün? Irmağın üzerinde yıldızlar ve füzeler… Ben bugün çok kadınsı bir şekilde hüzünleniyorum, Askere hiç de özgü olmayan bir kasvetle.” (Вечереет. Запевает девушка-разведчик, Чтобы не темнело в блиндаже. Может, песня виновата В том, что я сегодня не усну? Звезды и ракеты над рекой… Я грущу сегодня очень женской, Очень несолдатскою тоской.) (Друнина, 1981: 21-22). Drunina’nın şiirlerindeki kadın kahraman savaşın sebep olduğu hastalık, yorgunluk ve açlığa rağmen sevmekten ve âşık olmaktan da vazgeçmez. Şair için aşk ve aşkın yarattığı mutluluk çarpışmaların tam ortasında tüm tezatlığıyla varlığını sürdürür. Drunina’nın 1944’e ait şu dizlerinde genç kadının ilk kez aşkla tanışmasıyla karşılaşırız: “Benim yanıma sipere Patlayan mayınların arasından Davetsiz bir misafir olarak Çıkageldi aşk. 122 . Sevgi Ilıca Bilmiyordum ben, Mutlu olmanın mümkün olduğunu Dumanlı Stalingrad kıyılarında.” (Ко мне в окоп Сквозь минные разрывы Незваной гостьей Забрела любовь. Не знала я, Что можно стать счастливой У дымных сталинградских берегов.) (Друнина, 1981: 28-29). Şairin eserlerinde aşk ve savaş iç içe geçer. Drunina 1981 yılında yazdığı bir şiirle bu duruma açıklık getirir: “Genç kızlar hep istiyor: - Aşka dair oku! Genç erkekler hep istiyor: - Savaşa dair oku! Fakat bu hipostazlar, Dereleri gibi, Tek bir ırmağın Uzun zaman önce birleştiler Benim içimde.” (Все просят девочки: — Прочтите о любви! — Все просят мальчики: — Прочтите о войне! — Но эти ипостаси, Как ручьи, В одну реку Давно слились Во мне.) (Друнина, 1977: 212). Drunina savaştan yıllar sonra 1967 yılında Berlin’e gider. Şaire burada şu soru yöneltilir: “Böylesine şiddetli bir savaşa katıldıktan sonra kadınlığınızı ve sevecenliğinizi korumayı nasıl başardınız?” Şair ise şu yanıtı verir: “Almanlarla savaşırken bizim için savaşın anlamı tam da sözünü ettiğiniz kadınlığı, anneleri, çocukları ve barışı korumaktı.” (Чернышевская, 2015). Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .123 Drunina ve onun gibi genç Sovyet kadınları savaş meydanlarında neler yapabileceklerini kanıtlarlar. Şair 1952 yılında yazdığı otobiyografik şiiri İki Akşam (Два вечера)’da Sovyet kadınının hem dişiliğini muhafaza edip hem de savaşta en az bir erkek kadar başarılı olabileceğini etkili bir anlatımla gösterir. Şiir şairin ilk eşi Nikolay Starşinov ile arasında geçen bir diyalogdan alınır: “Baktın ve gülümsedin bana: -Senden nasıl bir Asker oldu ki? Sen hakikaten nasıl Savaştaydın? Acaba sen kar üstünde mi uyudun, Tabancanı başucuna yerleştirip? Ben seni Hayal edemiyorum Yıpranmış asker çizmeleri giyerken! Ben ise farklı bir akşamı hatırladım: Havan topları atılıyordu, Kar yağıyordu. Ve bana sessizce şöyle dedi, Sevgilim, Sana benzeyen biri: -Işte yatıyor ve donuyoruz karda Sanki hiç şehirlerde yaşamamışız gibi… Ben seni hayal edemiyorum Yüksek topuklu ayakkabı giyerken…” (Посмотрел и — улыбнулся мне: — Ну какой же из тебя Солдат? Как была ты, право, На войне? Неужель спала ты на снегу, 124 . Sevgi Ilıca Автомат пристроив в головах? Я тебя Представить не могу В стоптанных солдатских сапогах! Я же вечер вспомнила другой: Минометы били, Падал снег. И сказал мне тихо Дорогой, На тебя похожий человек: — Вот лежим и мерзнем на снегу Будто и не жили в городах… Я тебя представить не могу В туфлях на высоких каблуках…) (Друнина, 1981: 82-83). Drunina henüz genç bir kızken büyük bir cesaretle ülke savunmasında rol aldığı için kıvanç duyar. Kadınlara yönelik olumsuz ön yargıları yıkmış olmanın mutluluğunu yaşar. 1958’de yazdığı şu dizelerde şair savaş olgusunun kadın kimliğini tamamlamasındaki rolünü gözler önüne serer: “Ah, çocukluk! Ben, her zamanki gibi, Her şeyde erkek çocuklarla Eşit olmak istiyordum. Fakat annemle babam Cesaretimi takdir etmediler: “Ama sen kızsın!” Ve ben çatıdan indim, Nefret ederek, Kendi kadın, “güçsüz”, “Muhteşem” cinsiyetimden. Bana söyle, hatıra, Acaba dün Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .125 Siperlerin dumanlı diyarına Bizim evin erkek çocuklarıyla gitmedim mi ben? Teşekkürler, Vatan, Bu mutluluk için, Eşit olmak Senin erkek evlatlarınla savaşta!” (Ах, детство! Мне, как водится, хотелось Во всем с мальчишками Быть наравне. Но папа с мамой Не ценили смелость: «Ведь ты же девочка!» И я слезала с крыши, Ненавидя Свой женский, «слабый», Свой «прекрасный» пол. Скажи мне, память, Разве не вчера Я в дымный край окопов уходила С мальчишками из нашего двора? Спасибо, Родина, За счастье это — Быть равной Сыновьям твоим в бою!) (Друнина, 1981: 140-141). 4. Sonuç II. Dünya Savaşı’nda Sovyet kadınları büyük bir cesaret, azim, istikrar ve dayanıklılık sergileyerek vatan savunmasında erkeklerle omuz omuza mücadele ederler. Rusya tarihinde kadınlar ilk kez düzenli, yasal ve kitlesel olarak orduya alınırlar. Kızıl Ordu’nun Sovyet kadınları, asker, çavuş, topçu, tankçı ve sürücü gibi vasıflarla ülkelerine hizmet ederler. Seferberlik yıllarında bir grup kadın ise doktor, hastabakıcı, hemşire ve 126 . Sevgi Ilıca aşçı olarak çalışır. Kadınlar Stalin’in yaklaşık 15 yıldır uyguladığı kadınları toplumsal üretime dâhil etme politikasının neticesinde özgüvenlerini artırırlar. Bu bakımdan yalnızca seferberlik ilanıyla zorunlu olarak savaşa katılanların yanı sıra, vatansever duygularla gönüllü olarak cephelere akın eden kadınların sayısı da epeyce fazladır. Drunina henüz 17 yaşında genç ve naif bir kadın iken gönüllü olarak savaşa katılmaya karar veren heyecan dolu ve güçlü bir şairdir. 1941-1944 yılları arasında Rusya ve Belarus’un farklı bölgelerinde sıhhiyeci olarak cephelerde dolaşan şair, savaşın kirli ve soğuk yüzüne tanıklık eder. Savaş gözlemlerini gerçekçi şiirleriyle betimler. Şiirlerindeki kadın kahraman Drunina’nın kendisidir. Ne ilginçtir ki, ölüm, acı, pislik, soğuk, açlık ve yorgunluk şairin otobiyografik kahramanının doğasındaki kadına özgü tutku, korku, sevecenlik, hassasiyet ve aşkı yok edemez. Drunina’nın kadını bir yandan cephe şartlarına rağmen kadınsı duygularını tüm dişiliğiyle yoğun bir şekilde yaşarken, diğer bir yandan toplumsal ön yargıları kırarak, erkeklerle aynı saflarda, eşit koşullarda vatanı başarıyla müdafaa etmenin haklı gururunu yaşar. Sosyal ve Beşerî Bilimlerde Teori ve Araştırmalar .127 KAYNAKÇA Harris, A. (2010). “Yulia Drunina: The “Blond-Braided Soldier” On The Poetic Front”, The Slavic and East European Journal, Vol. 54, No. 4, 643-665. Markwick, R. (2008). “A Sacred Duty: Red Army Women Veterans Remembering the Great Fatherland War, 1941-1945”, Australian Journal of Politics and History, Volume 54, Number 3, 403-420. Markwick, R., Cardona, C. (2012). Soviet Women on the Frontline in the Second World War, London: Palgrave Macmillan. Smilovitsky, L. (2017). “Love at the War. Women and Men in the Red Army”, Russkaya Starina, 8(2), 173-185. Будницкий, О. (2011). “Мужчины и женщины в Красной Армии”, Cahiers du monde russe, 52/2-3, 405-422. Друнина, Ю. (1977). Избранное. Юлия Друнина, Москва: Художественная литература. Друнина, Ю. (1981). Юлия Друнина. Стихотворения (1942–1969), Москва: Художественная литература. Друнина Ю. (2008). Стихотворения. Юлия Друнина, Москва: Эксмо. Сидорова, Г. П. (2018). “«Ожиданием своим ты спасла меня»: гендерные особенности взаимоподдержки в русской военной лирике (1930–2000-е гг.)”, Ярославский педагогический вестник, № 2, 200-205. Скрипова, О. А. (2010). “Образ фронтовой молодости в поэзии Юлии Друниной”, Филологический класс, 55-57. Скрипова, О. А. (2020). “«Окопная ностальгия» в поэзии Юлии Друниной”, Великий подвиг народа по защите отечества: вехи истории, 217-224. Хисамутдинова Р.Р. (2017). “Юлия Друнина: Поэт, Фронтовик, Человек”, Взгляд Через Столетие: Революционная Трансформация 1917 Года (Общество, Политическая Коммуникация, Философия, Культура), 227-235. Чернышевская Д. Д. (2015). “Ю.В. Друнина: фронтовые дороги поэта”, Bulletin of Medical Internet Conferences, Volume 5. Issue 5, 456.

Немного о нас

Nabízíme přírodní kámen v mnoha jeho podobách a provádíme realizace kamenických prací. Prodejnu naleznete ve Zlíně. İşte, bugün bir meclis kurulduNisan şiirleri ile ilgili araştırmalar başladı, 3, 4, 5, 6 kıtalık, uzun ve kısaNisan şiirleri haberde yer alıyor Nisan ŞiirleriKısa iki kıtalık şiir sevimli dostlarNisanBaharın mutlu günü Yurdumun kutlu günü Neşelerin düğünü GüzelNisanİnanarak Okul öncesi, Sınıflar için 2, 3, kıtalık kısaNisan şiirleri! Kasım şiirleri En anlamlı Atatürkü anma şiirleri 2, 3, 4, 5, 6 kıtalık Atatürk ile ilgili şiirler Uzun ve kısa Mustafa Kemal AtatürkKasım şiirleri-Atatürkü anlatan şairlerinkıtalık kısa şiirleri bulunmaktadır. İçin için seviniyorum. İşte Atatürk 15 Temmuz şehitleri ile ilgili şiir 2022 2, 3, 4, 5 kıtalık 15 Temmuz. Susanoğlu Kuzey Apart 2021 Susanogluotelleri Com-YouTube. Hayallerinden vazgeçme çocuk Ölüm korkutmasın seni yaşam capcanlı dururken Şehitler serdarı 29 ekim şiirleri 2 kıtalık TALIKEKİM CUMHURİYET BAYRAMI ŞİİRİ de out. De out. Yürüyün arkadaşlar, Hep ileri koşalım. Ey hürriyet, Cumhuriyet. Sokaklarda, evlerde, Al bayrak dalgalanır. DeZaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti. Kasım şiirleri En anlamlı Atatürkü anma şiirleri 2, 3, 4, 5, 6 kıtalık Atatürk ile ilgili şiirler Uzun ve kısa Mustafa Kemal AtatürkKasım şiirleri-Atatürkü anlatan şairlerinkıtalık kısa şiirleri bulunmaktadır. İçin için seviniyorum. İşte Atatürk vuk 359b Atatürk ve BıraktıklarıAtatürk Haftası kısa uzun kıtalık anlamlı şiirler 72 Atatürkün Ankaraya Gelişi 10 Gel kutlu2 kıtalık, kıtalık, kıtalıkkıtalık, kıtalıkNisan Çocuk Bayramı şiirleri, öğrenciler tarafından yoğun ilgi görüyor. İşte en çok PUNIQPUNIQMYCBASK2SNIPMIX-1 Doğa ile ilgili şiirler kısa 1 kıtalık Hey oğul, güzel oğul, avucunda kıskıvrak: Vaktin dönek aynası, bir de saatli orak. Sen ay gibi büyürken, serpilip gelişirken. emekliye intibak müjdesibaşkasının malında gözü olanlara sözler 15 Temmuz şehitleri ile ilgili şiir 2022 2, 3, 4, 5 kıtalık 15 Temmuz. Susanoğlu Kuzey Apart 2021 Susanogluotelleri Com-YouTube. Hayallerinden vazgeçme çocuk Ölüm korkutmasın seni yaşam capcanlı dururken Şehitler serdarı PUNIQPUNIQMYCBASK2SNIPMIX-1 19 mayıs şiirleri 2 kıtalık Kan döktü vatan uğruna Hepimiz minnettarız Ona Nice haklar Bayramı bize etti armağan Bence o en büyük kahraman Onu özlüyorum her an Ey benim şanlı Atam! 23 nisan ile 3 kıtalık şiirler Yurdu koruyan, Yarını kuran, Sen ol çocuğum. Bayram yapar çocuklar NİSAN Sevinçliyiz hepimiz, Taştı bugün neşemiz. Çalışıp öğren, Her şeyi bilen, Yurduna güven, Sen ol çocuğum. yumurtalık dolmuş saatleri Vakıf ve sanatla ilgili 5 kıtalık şiirler zeka1551 Vakıf sözü ne demek, Bunu herkes öğrensin; Vakıf kuruluşların, Ne olduğunu bilsin. Hayır sever bir zengin, Ya da devlet adamı, Bir Kasım şiirleri En anlamlı Atatürkü anma şiirleri 2, 3, 4, 5, 6 kıtalık Atatürk ile ilgili şiirler Uzun ve kısa Mustafa Kemal AtatürkKasım şiirleri-Atatürkü anlatan şairlerinkıtalık kısa şiirleri bulunmaktadır. İçin için seviniyorum. İşte Atatürk 29 ekim şiirleri 2 kıtalık TALIKEKİM CUMHURİYET BAYRAMI ŞİİRİ de out. De out. Yürüyün arkadaşlar, Hep ileri koşalım. Ey hürriyet, Cumhuriyet. Sokaklarda, evlerde, Al bayrak dalgalanır. DeZaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti. En güzel 23 Nisan şiirleri sesli video 4. Sınıflar için uzun sesli video PUNIQPUNIQMYCBASK2SNIPMIX-1 Doğa ile ilgili şiirler kısa 1 kıtalık Ateş böcekleriyle, kurbağaların sesi, En güzel orkestradan, daha güzel ahenkli, Akan dere kadar gür, huzur sardı içimi, Bir başka gezegende, bir başka biri gibi. rüyada salyangoz görmek mehmet emin kırgil İşteEkim DecAtatürk ile ilgili Şiirler 1, 2, 3, 4, 5, 6 kıtalık, uzun, kısa. Atatürk şiirleri örnekleri. Atatürk hakkında şiirler. Mustafa Kemal Atatürk Sınıf Türkçe Şiir Okuyalım konusunun konu anlatımları, testleri, ödevleri ve çözümlü soruları ales türkçe çıkmış sorular.
О РАБОТЕ СЕРВИСА В НОВОГОДНИЕ ДНИ!

14 Августа 2022
ВАЖНО!!! Не смогли до нас дозвониться?

01 Июля 2022
Изменение графика работы сервиса в июле

Читать все новости

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir