Yakup Şeflekçi

A+A-

Haber Merkezi- Bitlis'te Nakşibendi şeyhi Abdulkerim Çevik'in ölümünün ardından gözaltına alınan katil zanlısı ifadesinde, “Bir kişiyle alacak-verecek sorunu yaşıyordum. Çevik’ten arabulucu olmasını istedik. Çevik kararını verdi, haksız buldum öldürdüm” dedi.

Bitlis'in Güroymak ilçesinde öldürülen Nakşibendi Şeyhi Abdülkerim Çevik'in (50) katil zanlısı Yakup Şeflekçi tutuklanırken olayın perde arkası da ortaya çıktı.

Abdülkerim Çevik’i öldüren Yakup Şeflekçi (37), ifadesinde cinayetin nedenini de anlattı.

Şeflekçi ifadesinde, “Bir kişiyle alacak-verecek sorunu yaşıyordum. Çevik’ten arabulucu olmasını istedik. Çevik kararını verdi, haksız buldum öldürdüm” dedi.

Petrol istasyonu işleten Şeflekçi’nin iddiasına göre Çevik, kendisinin alacak-verecek sorunu yaşadığı bir kişiyle arasında aracılık yapıyordu.

İkili arasındaki sorunu inceleyen Çevik, Şeflekçi’nin karşı tarafa bin lira ödemesi gerektiği yönünde karar verdi. Ancak bu karar Şeflekçi’yi tatmin etmedi.

İfadesinde Çevik’in bu paranın kendisine getirilmesini istediğini iddia eden Şeflekçi, “Bu haksız bir talepti, şüphelendim”dedi.

Kayıtlara göre Şeflekçi geçmişte uyuşturu madde kullanmak ve bulundurmaktan dolayı işlem görmüş. Çevik ile bu kötü alışkanlıklarını terk etmesi için telkin ve terapi mahiyetinde de görüşmeleri olmuş.

Yakup Şeflekçi, önceden de tanığıdı ve zaman zaman görüştüğü Abdulkerim Çevik ile görüşmek için medreseye gitti. Medresede bir süre sohbet ettiler. Şeflekçi sohbete ara verdi, dışarı çıkıp tabancasını alıp tekrar geldi. Bulunduğu yerde tek başına olan Çevik, Şeflekçi’nin tabancasını görünce müdahale etmeye çalıştı. Bu sırada kolundan vuruldu. Daha sonra da kafasının arkasından vurularak hayatını kaybetti.

Abdulkerim Çevik’in ölümüne dair hem İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hem de Adalet Bakanı Abdülhamit Gül üzüntülerini içeren mesajlar yayımlamıştı.

Polise ifade veren Şeflekçi’nin çalışanı ise, şöyle dedi:

“Patronum Yakup Şeflekçi’nin amcasının oğlu iflas etti ve piyasaya borçlandı. Güroymak’tan A.D.’nin bizim istasyona 20 bin lira borcu vardı. A.D., patronumun amca oğlundan da bin lira alacaklıydı. A.D. parayı, patronumda istiyordu.

Bu borç nedeniyle A.D. ve Yakup Şeflekçi aracı olarak Abdulkerim Çevik’in yanına gittiler. Orda Abdulkerim Hoca, Yakup’u haklı gördü ve bin lira borcu ödemesi gerekmediğini söyledi. Ancak ‘Bu alacaktan A.D., biraz fedakarlık yapar ve geri kalan parayı Yakup öderse iyi olur’ tavsiyesinde bulunmuş. Bunun üzerine Yakup sinirlenmiş.

Cinayetin işlendiği gün istasyona geldi ve bağırarak ‘Ben adam öldürdüm’ dedi. Patronum son zamanlarda kafasından senaryolar uyduruyordu. Hatta gündür de ‘Tatvan’da darbe olacak’ diyordu. Bu nedenle ‘Adam öldürdüm’ deyince kendisini ciddiye almadım. Patronum uyuşturucu da kullanırdı.”

10 bin kişi uğurladi

Çevik'in (50) cenazesi, yapılan otopsi işlemlerinin ardından dün Güroymak Devlet Hastanesi morgundan alınarak helallik için Erentepe Mahallesi'ndeki evine götürüldü. Daha sonra Çevik'in cenazesi, cenaze namazı için omuzlarda taşınarak tekbirler eşliğinde Şeyh Masum Camisi'ne götürüldü.

Cenaze namazına Bitlis Valisi Oktay Çağatay, AK PartiBitlis Milletvekilleri Vahip Kiler,Cemal Taşar, Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Cumhuriyet Bitlis Cumhuriyet Başsavcısı Murat Dilsiz, İl Jardarma Komutanı Tuğgeneral Nail İlbey, İl Emniyet Müdürü Yaman Ağırlar, ilçe kaymakamları, kurum amirleri ve yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Camide kılınan cenaze namazının ardından Abdulkerim Çevik'in cenazesi Erentepe mahallesindeki mezarlıkta dualar okunarak, gözyaşları arasında toprağa verildi.(Kaynak: Hürriyet)

Bitlis'in Güroymak ilçesinde, bölgenin tanınmış kanaat önderlerinden Nakşibendi Şeyhi Abdulkerim Çevik'i (50) tabancayla vurarak, öldüren Yakup Şeflekçi, mahkemece tutuklandı. Şeyh Abdulkerim Çevik'i amcasının oğlunun bin TL'lik borcu nedeniyle arabuluculuk yaptığı sırada tanıdığını, öldürme nedenini ise sosyal medya paylaşımları olduğunu söyledi.

Olay, dün saat sıralarında, Güroymak'taki Şeyh Muhammet Hafit Kuran Kursu'nda meydana geldi. Kursa gelen Yakup Şeflekçi, kanaat önderi ve öğretmen Nakşibendi Şeyhi Abdulkerim Çevik ile görüştü. Şeflekçi, görüşme sırasında, yanında getirdiği tabancayı çıkarıp, Çevik'e ateş etti.

Ağır yaralanan Çevik, Kuran kursu görevlilerince çağrılan sağlık görevlilerince ambulansla Güroymak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Abdulkerim Çevik, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Abdulkerim Çevik, dün yapılan otopsinin ardından yaklaşık 10 bin kişinin katılımıyla akşam vakti düzenlenen cenaze töreni sonrası toprağa verildi. Bitlis Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından cinayetten 2 saat sonra gözaltına alınan Yakup Şeflekçi tutuklanarak cezaevine gönderildi.

ŞEFLEKÇİ'NİN ÇALIŞANI: SENARYOLAR ÜRETİYORDU

DHA'nın haberine göre, olayla ilgili olarak benzin istasyonu çalışanlarından bir kişi, emniyete verdiği ifadesinde patronu Şeflekçi'nin son zamanlarda hayalperest hareketler sergilediğini kafasından senaryolar kurguladığını belirterek, "Yakup Şeflekçi hem petrol istasyonunun sahibi hem de patronum olur. Amcasının oğlu F.Ş, iflas etti ve piyasaya borçlandı. Güroymak'ta bulunan A.D. adlı kişinin bizim istasyona 20 bin TL borcu vardı. Yakup'un amcasının oğlu F.Ş.'nin de bu kişiye bin TL borcu vardı. Bu borcu ise A.D., Yakup'tan istiyordu. Bu borç nedeniyle A.D ve Yakup Şeflekçi aracı olarak Abdulkerim Çevik'in yanına gittiler. Orda Abdulkerim Hoca, Yakup'u haklı gördü ve bin TL borcu ödemesi gerekmediğini söyledi.

UYUŞTURUCU KULLANIRDI

'Ancak bu alacaktan A.D, biraz fedakarlık yapar ve geri kalan parayı Yakup öderse iyi olur' şeklinde tavsiyede bulunmuş. Bunun üzerine Yakup sinirlenmiş. Bugün istasyona geldi ve bağırarak 'Ben adam öldürdüm' dedi. Patronum olan Yakup son zamanlarda hayalperest hareketler sergiliyordu. Hatta iki üç gündür de 'Tatvan'da darbe olacak' gibi şeyler söylüyor senaryolar kuruyordu. Adam öldürdüm deyince ben de bu nedenle kendisini ciddiye almadım. Patronum ayrıca uyuşturucu kullanırdı" dediği öğrenildi.

'BAZI KİMSELERE MESAJ GÖNDERDİĞİNİ DÜŞÜNMEYE BAŞLADIM'

Katil zanlısı Yakup Şeflekçi ise, polisteki ifadesinde Abdulkerim Çevik'i amcasını oğlunun borcu nedeniyle yaptığı arabuluculuk sırasında tanıdığını öne sürerek, "15 gün önce Abdulkerim Çevik'le iflas eden amcamın oğlu F.Ş.'nin bin TL borcu için konuştuk. Bunun benden tahsil edileceğini söyledi. Ancak kabul etmedim. Daha sonra internetten paylaşımlarını inceledim. Paylaşımlardaki ikinci kelimenin şifreli olduğunu düşündüm. Bu şifrelerle bazı kesimlere mesaj gönderdiğini düşünmeye başladım. Bu düşünce de hiç kafamdan gitmedi.

Olayda kullanmış olduğum tabancayı da bir kamyoncudan 32 bin TL karşılığında satın aldım. Olay günü de öldürmeye karar verdim. Yanıma 3 silahı da aldım. Bulunduğu Eren Tepesi denen yere gittim. Yanına girdim. bin TL muhabbeti hiç geçmedi. Ben girdiğimde tekti. Daha sonra birileri geldi yanına. O sırada aşağıya indim. Dışarda bulunan türbeyi cep telefonumla kamerayla çektim. Aracıma girdim oturdum. Tekrar aklıma gelince de odaya tekrar girerek Abdulkerim Çevik'e ateş ettim. Sendeleyerek geliyordu bir kez daha ateş edip istasyona geldim" dedi.

CEZADAN KURTULMA ÇABASI

Cinayetle ilgili çok yönlü soruşturma başlatan polis ekipleri, cinayeti daha önceden planladığı ihtimaline ve yanında çalışan işçinin verdiği ifadeye göre bu kişinin bu tür hayalperest ve senaryolar üretmesi nedeninin cezadan kurtulmak için yapma ihtimalini de çok yönlü araştırıyor.

KAN DAVALARININ BARIŞLA SONUÇLANDIRILMASI İÇİN ÇABALADI

AA'nın haberine göre, Bitlis'in Güroymak ilçesinde dün uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden kanaat önderi Abdulkerim Çevik (50), ilçede kan davalarının sona erdirilmesi ve husumetli ailelerin barıştırılmasında gösterdiği çabalarla ön plana çıktı. Ömrünü ilme adayan Çevik, ilçede huzur ve sağduyunun hakim olması için çaba gösterdi. Kan davalarının barışla sonuçlandırılması için bazen kente gidip husumetli ailelerin tüm üyeleriyle tek tek görüşen Çevik, bulunduğu her ortamda insanlara sükuneti, birbirlerini sevmelerini ve sorunlarını, barışçıl yollarla çözmelerini tavsiye etti.

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'YA TEPKİSİNİ HER ZAMAN DİLE GETİRDİ

Bölgede huzuru bozan terör örgütü PKK'ya tepkisini her zaman dile getiren Çevik, ilçede kaymakamlık öncülüğünde başlatılan tefecilikle mücadele çalışmasında da yer alarak ilçe halkının her sorunuyla yakından ilgilenmeye çalıştı. Çevik, birlik ve beraberliğin sağlanması için yürüttüğü çalışmalar sayesinde ilçe sakinlerinin saygısını kazanan kanaat önderlerinden biri oldu.

21 YILLIK KAN DAVASI BARIŞLA SONUÇLANDIRILDI

Kanaat önderi Çevik'in girişimleri sonucu Güroymak ilçesinde 21 yıllık kan davası barışla sonuçlandı. Çevik, Güroymak'ın Yemişveren köyünde akraba olan Güldal ailesinin fertleri arasında bir kişinin hayatını kaybetmesiyle başlayan kan davasının barışla sonuçlanması için büyük çaba harcadı. 23 Nisan 'da başlayan kan davası, Çevik'in taraflarla görüşmesi sonucu, bölgenin kanaat önderlerinden Nurettin Mutlu, alimler, müderrisler ve çok sayıda vatandaşın katıldığı törenle sona erdirildi.

Güroymak ilçesinde 'te kavga nedeniyle aralarında husumet başlayan Şiripli ve Tavuran ailelerinin önde gelenleriyle görüşen Çevik, aralarındaki husumetin giderilmesini istedi. Yapılan görüşmelerin ardından ilçe merkezindeki çay bahçesinde bir araya gelen aileler, el sıkışarak husumeti sonlandırdı. Çevik, ailelerin barıştırılması için büyük çaba gösterdi.

'AKRABALARIMIZLA KUCAKLAŞMAMIZI SAĞLADI'

Kan davalarının barışla sonuçlandığı aileden Erkan Güldal, amcalarıyla 21 yıl süren husumetin kanaat önderi Abdulkerim Çevik'in girişimleri sonucu giderildiğini anımsattı. Çevik'in barış için büyük çaba gösterdiğini anlatan Güldal, "Birkaç kez Mersin'e gitti, orada amcalarımı topladı. Bandırma'ya, İstanbul'a, Bursa'ya giderek aile üyeleriyle görüştü. Hepimizi bir araya getirdi ve 'da barıştırdı. Allah yolunda sadece Kur'an ilmi doğrultusunda çalışan bir insandı. Kan davamızı barışla sonuçlandı. Kalabalık bir aileyiz ama hiç kimse birbiriyle konuşmuyordu. Onun sayesinde bir araya geldik. Şimdi konuşuyor, bir araya geliyoruz. Daha önce cenazemiz olsa bile görüşmüyorduk" diye konuştu.

'ONUN VESİLESİYLE BU HUSUMET ORTADAN KALKTI'

Güldal, Çevik'in ölümünün kendilerini çok üzdüğünü belirterek "İlçenin huzuru, birlik ve beraberliği için çalışıyordu. Birçok ailenin barışmasına, sıkıntılarının giderilmesine vesile olmuştu. Herkese aynı yanaşırdı. Bir şey olduğunda ona danışırdık" ifadelerini kullandı. Aynı aileden Reşit Güldal da Mersin'den ilçeye taziye için geldiğini, Çevik'in hayatını kaybetmesinden derin üzüntü duyduğunu söyledi. Çevik'in barış ve huzurun sağlanması için verdiği mücadeleyle herkesin takdirini kazandığını anlatan Güldal, şöyle konuştu:

"Ona yapılan saldırıyı kabul etmiyoruz. 21 yıl boyunca amca çocuklarımla aramda husumet vardı. Onun vesilesiyle bu husumet ortadan kalktı. Güroymak'a geliyor, amcamın çocuklarıyla kucaklaşıyor, oturup çay içebiliyorum. Güzel ilişkiler kuruyoruz. Bunlar onun sayesinde oldu. Ömrünü barışa ve ilme adamıştı. Onun yokluğunu çok hissedeceğiz. Allah mekanını cennet eylesin."

'HERKESİN SEVDİĞİ, SAYDIĞI BİR ALİMDİ'

Güroymak'taki kanaat önderi İbrahim İlcihan da Çevik'in ilçede birçok talebe yetiştiren, herkes tarafından sevilen mütevazı bir alim olduğunu söyledi. Taziyesi için birçok ilden insanın ilçeye akın ettiğini aktaran İlcihan, "Böyle bir olayın yaşanması çok cahilce. Çevik talebe yetiştirdi, birçok aileyi barıştırdı. Aynı zamanda kanaat önderlerindendi. Tasavvuf ilmini bitirmiş icazetini de almıştı. Böyle halkı tarafından çok seviliyordu. Her taraftan insanlar buraya geliyor. Bu sevgiden dolayıdır. Birçok insanı, aşiretleri barıştırdı. Güroymak halkının gönlüne taht kurmuştu. İnsanların huzuru, birlik beraberliği için çalışıyordu" dedi.

Nurtepe Mahalle Muhtarı Halis Tung, "Ailesi çok geniş bir kişiydi. O hain inşallah cezasını çekecek. Çevik, birçok aileyi barıştırdı, insanlar arasındaki husumetleri giderdi. Çok iyi bir alimdi. Buraya on binlerce insan onun için geldi. Çok sevilen biriydi" değerlendirmesini yaptı.

Bitlis’in Güroymak ilçesindeki Kuran kursunda dün saat sıralarında kursa gelen Yakup Şeflekçi, Nakşibendi liderlerinden Abdulkerim Çevik‘le görüştükten sonra belindeki tabancayı çıkararak Çevik’e ateş etmişti. Ağır yaralanan Abdulkerim Çevik, ambulansla Güroymak Devlet Hastanesi’ne kaldırılmış, yapılan müdahalere rağmen hayatını kaybetmişti.

Katil zanlısı Yakup Şeflekçi

Olay sonrası kaçan Yakup Şeflekçi ise güvenlik güçlerince kısa sürede yakalanarak, gözaltına alındı. Şeflekçi, sorgusunun ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. 

ŞEFLEKÇİ'NİN ÇALIŞANI: SENARYOLAR ÜRETİYORDU

Olayla ilgili olarak benzin istasyonu çalışanlarından bir kişi, emniyete verdiği ifadesinde patronu Şeflekçi’nin son zamanlarda hayalperest hareketler sergilediğini kafasından senaryolar kurguladığını belirterek, “Yakup Şeflekçi hem petrol istasyonunun sahibi hem de patronum olur. Amcasının oğlu F.Ş, iflas etti ve piyasaya borçlandı. Güroymak’ta bulunan A.D. adlı kişinin bizim istasyona 20 bin TL borcu vardı. Yakup’un amcasının oğlu F.Ş.’nin de bu kişiye bin TL borcu vardı. Bu borcu ise A.D., Yakup’tan istiyordu. Bu borç nedeniyle A.D ve Yakup Şeflekçi aracı olarak Abdulkerim Çevik’in yanına gittiler. Orda Abdulkerim Hoca, Yakup’u haklı gördü ve bin TL borcu ödemesi gerekmediğini söyledi. ‘Ancak bu alacaktan A.D, biraz fedakarlık yapar ve geri kalan parayı Yakup öderse iyi olur’ şeklinde tavsiyede bulunmuş. Bunun üzerine Yakup sinirlenmiş. Bugün istasyona geldi ve bağırarak ‘Ben adam öldürdüm’ dedi. Patronum olan Yakup son zamanlarda hayalperest hareketler sergiliyordu. Hatta iki üç gündür de ‘Tatvan’da darbe olacak’ gibi şeyler söylüyor senaryolar kuruyordu. Adam öldürdüm deyince ben de bu nedenle kendisini ciddiye almadım. Patronum ayrıca uyuşturucu kullanırdı” dediği öğrenildi.

PAYLAŞIM İDDİASI

Yakup Şeflekçi ise polisteki ifadesinde Abdulkerim Çevik’i amcasını oğlunun borcu nedeniyle yaptığı arabuluculuk sırasında tanıdığını öne sürerek, "15 gün önce Abdulkerim Çevik’le iflas eden amcamın oğlu F.Ş.’nin bin TL borcu için konuştuk. Bunun benden tahsil edileceğini söyledi. Ancak kabul etmedim. Daha sonra internetten paylaşımlarını inceledim. Paylaşımlardaki ikinci kelimenin şifreli olduğunu düşündüm. Bu şifrelerle bazı kesimlere mesaj gönderdiğini düşünmeye başladım. Bu düşünce de hiç kafamdan gitmedi. Olayda kullanmış olduğum tabancayı da bir kamyoncudan 32 bin TL karşılığında satın aldım. Olay günü de öldürmeye karar verdim. Yanıma 3 silahı da aldım. Bulunduğu Eren Tepesi denen yere gittim. Yanına girdim. bin TL muhabbeti hiç geçmedi. Ben girdiğimde tekti. Daha sonra birileri geldi yanına. O sırada aşağıya indim. Dışarda bulunan türbeyi cep telefonumla kamerayla çektim. Aracıma girdim oturdum. Tekrar aklıma gelince de odaya tekrar girerek Abdulkerim Çevik’e ateş ettim. Sendeleyerek geliyordu bir kez daha ateş edip istasyona geldim” dedi.

CEZADAN KURTULMA ÇABASI

Cinayetle ilgili çok yönlü soruşturma başlatan polis ekipleri cinayeti daha önceden planladığı ihtimaline ve yanında çalışan işçinin verdiği ifadeye göre bu kişinin bu tür hayalperest ve senaryolar üretmesi nedeninin cezadan kurtulmak için yapma ihtimalini de çok yönlü araştırıyor. 

Abdulkerim Çevik, dün yapılan otopsinin ardından akşam vakti düzenlenen cenaze töreni sonrası toprağa verildi.