kalpte sıvı toplanması nedir / Kalp yetmezliği bu belirtilerle sinyal veriyor! - Sağlık Haberleri

Kalpte Sıvı Toplanması Nedir

kalpte sıvı toplanması nedir

Kalp zarında meydana gelen sıvı birikmesi durumlarında Perikardiyal Efüzyon karşımıza çıkıyor. Perikardiyal Efüzyon hakkında tüm merak edilenler, minimal ve ciddi durumlarda tedavi yöntemleri ve dahası yazı içeriğinde sizlerle birlikte.

Perikardiyal Efüzyon Nedir?

Perikard, kalbin etrafında çift katmanlı keseye benzer yapıdır. Bu yapının içinde çok fazla su birikmesiyle perikardiyal efüzyon dediğimiz durum meydana gelmektedir. Katmanlar arasında bulunan boşlukta normalde az derecede sıvı kendiliğinden bulunmaktadır. İltihaplanma gibi farklı durumlar doğrultusunda bu sıvı birikintisinin fazla olması, farklı sorunlara yol açmaktadır. Kalp zarı iltihaplanması sebebiyle meydana gelen bu hastalık birçok farklı sebepten meydana gelebilir.

Perikardiyal Efüzyon Nedenleri?

Yaşanan durumun sebebi genellikle iltihaplanma kaynaklıdır. Yaralanmalar veya bazı hastalıklar iltihaplanmaya sonrasında da kalp sıvısında artışa neden olmaktadır. Perikardiyal efüzyona sebep olabilecek hastalıklar arasında;

  • Kanser (akciğer, meme kanseri)
  • Kalp krizi
  • Göğüs travması
  • Hipotiroidizm
  • Lupus hastalığı
  • Tüberküloz
  • Romatoid artrit
  • HIV enfeksiyonu
  • Şiddetli böbrek yetmezliği
  • Bakteriyel enfeksiyonlar

gibi hastalıklar gösterilebilir. Bazı durumlarda yukarıda belirttiğimiz hastalıkların hiçbiri bulunmaz. Bu durumda asıl sebebi görmek için ayrı bir neden aranabilir.

Perikardiyal Efüzyon Belirtileri Nelerdir?

Perikardiyal efüzyon belirtileri arasında görebileceğiniz en belirtin semptomlar arasında göğüs bölgesindeki ağrılardır. Dikkat etmeniz gereken diğer semptomlar arasında;

  • Yüksek ateş
  • Göğüs ağrısı
  • Kas ağrısı
  • İshal
  • Kusma
  • Mide bulantısı
  • Tükenmişlik, yorgunluk hissi
  • Nefes darlığı
  • Çarpıntı

belirtileri görülebilir. Hızlı gelişen kalp zarında sıvı birikmesi durumlarında bayılma gibi durumların gözükmesi de muhtemeldir. Yukarıdaki belirtileri yaşamanız kalp etrafında sıvı birikmesi hastalığı yaşadığınız anlamına gelmez ancak kendinizi kötü hissetmeniz durumlarında Avicenna Hastanesi kardiyoloji bölümü uzmanlarına randevu alarak, muayene olmanızda fayda bulunuyor.

Perikardiyal Efüzyon Tanısı Nasıl Yapılır?

Hastalık belirtileri gösterdiğinizde, fiziksel muayene sonrasında doğru teşhis için bazı görüntülenme tetkikleri istenmesi muhtemeldir. Kalp zarında sıvı birikmesi tanısı için istenen testler;

tetkikleri kullanılmaktadır. Kalpteki sorunun teşhisi için tam görüntüleme oldukça önemlidir. Kalp tomografisi çekimi sayesinde detaylı tarama yapıldıktan sonra tam teşhis konulup, kalp çevresindeki sıvı tespit edilebilir.

Perikardiyal Efüzyon Tedavi Yöntemleri

Minimal perikardiyal efüzyon ve ciddi perikardiyal efüzyon hastalığının tedavisi farklı olmaktadır. İlaçlı tedavi ve gerekli durumlarda cerrahi tedaviye kadar varan yöntemler sayesinde düzelme sağlanabilir. Öncelikli olarak hastalığın altındaki tedavi yöntemine karar verilip, buna göre tedavi uygulanmasıdır.

İlaçlı Tedavi Yöntemi

Kalp etrafında sıvı birikmesi nedeni iltihaplanma kaynaklı durumlarda, doktorunuzun önerdiği dozda ilaçlı tedavi uygulaması sayesinde tedavi sağlanabilir. Aynı zamanda bakteri veya enfeksiyon durumlarında da tedavi için antibiyotiklerden faydalanılabilir. İlaçlı tedavinin sağlanamadığı acil durumlarda ise cerrahi yönteme başvurulmaktadır.

Cerrahi Tedavi Yöntemi

Ciddi perikardit gelişmelerinde, kalp etrafındaki sıvının boşaltılması için cerrahi yöntemler tercih edilmektedir. Bu yöntemler arasında;

  • Perikardiyosentez: Bu işlemde, kalp etrafındaki sıvının çekilmesi amacıyla, göğüs içerisinden bir iğne sokulur. Doktor tarafından yapılan bu işlemde, efüzyona sokulan iğneden fazla sıvı emilir ve çıkartılır. Bu cerrahi yöntem anestezi altında yapılarak, Torakoskopi adı verilen minimal cerrahi işlemle tamamlanmaktadır.
  • Perikardiyal Pencere: Kalp çevresinde biriken sıvının iğneyle çıkarılmadığı durumlarda kullanılabilir. Sternum (göğüs kemiği) altından yapılan kesiden içeri girilerek, sıvı boşaltılır. Genel anestezi altında yapılan işlem, daha riskli olmakta ve genellikle kronik durumlarda tercih edilmektedir.

Perikardiyal efüzyon rahatsızlığı bazı durumlarda hiç belirti vermediği için düzenli kardiyolojik muayenesinde fark edilebilir. Sebebi bilinmeyen göğüs veya kas ağrılarını dikkate alarak hastalığın teşhisi için doktora gitmeniz önerilmektedir. Avicenna Ataşehir Kardiyoloji Bölümü uzman doktorlarımıza randevu alarak, en kısa zamanda muayene olabilirsiniz.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Perikardiyal efüzyon ne kadar sürer?

Kendiliğinden geçebildiği gibi bazı durumlarda kronik hale gelerek 3 ay kadar sürmesi mümkündür.

Perikardiyal efüzyon geçer mi?

Kalp zarı iltihaplanması, hastalığın derecesine bağlı olarak düzelme gösterebilir. Hafif seyreden durumlarda düzelme görülebilir ancak ciddi sıvı birikimlerinde ilaç tedavisi ve cerrahi işlem gerekmektedir.

Kalp etrafındaki sıvı birikmesi nasıl geçer?

Kalp zarında sıvı birikmesi durumlarında ilaçlı tedavi yolu denenebilir. Hastalık takibi sonucunda ilaçlı tedaviye yanıt vermiyorsa, cerrahi yöntemle zar içerisindeki sıvı boşaltılır.

 

Avicenna Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Uzman Doktorları

Kalp gribine dikkat! Kalbe yerleştiğinde büyük tehlike

Sık görülen grip türlerinde kalp tutulumu az gözlenirken, Coxsackie gibi daha nadir görülen virüs tipleri ise kalbe yerleşebiliyor. Grip virüsünün tipine göre kalp tutulumu değişkenlik gösteriyor. Kalpte tutulan temel bölge kalp zarı olurken, daha az sıklıkta kalp kasları da grip virüsünden etkileniyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Karabulut kalp gribinin en sık yaş arasındaki erkeklerde ortaya çıktığını belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: "Bunun nedeni, kalp damar hastalıklarının erkeklerde daha sık gelişmesi ve erkek kalbinin bu hastalıklara karşı daha duyarlı olması. Ayrıca erkeklerin daha çok iş hayatı içinde yer almaları, daha çok seyahat etmeleri ve kalabalık ortamlarda daha sık bulunmaları da kalp gribine yakalanmada diğer risk faktörlerini oluşturuyor. Kalp gribi özellikle gençlerde görülen kalp yetersizliğinin önemli sebeplerinden biri olduğu için tekrarlayan ataklar bu tabloyu kötüleştiriyor. Vücut direnci düşük, romatizmal ya da kanser hastalığı gelişen kişilerde de grip virüsünün kalbi etkileme riski yükseliyor"

GRİP SONRASINDA GELİŞEN BU BELİRTİLERE DİKKAT

Kalp gribinde boğaz ağrısı, halsizlik ve kırıklık gibi genel grip belirtileri zamanla yerini batıcı özelliğe sahip göğüs ağrısı, çarpıntı ile nefes darlığına bırakıyor. Kalp gribine bağlı göğüs ağrılarında ağrının şiddeti genellikle soluk alma ve sırt üstü yatmada artış gösteriyor. Kalbe bağlı bu belirtiler sıklıkla boğaz şikayetlerinden sonraki 10 gün içerisinde ortaya çıkıyor. Boğaz şikayetleri hafif atlatılsa bile kalp tutulumu gelişebiliyor. Grip genellikle kalp zarına yerleşiyor ve zardan sıvı üretimini arttırarak kalp çevresinde sıvı birikmesine yol açıyor. Kalp kasına yayılan grip durumlarında şiddetli nefes darlığı, tansiyon düşüklüğü ve akciğerde sıvı toplanması gibi sorunlar gelişiyor. Daha nadir durumlarda kalp kası da olaya katılıyor ve kalp yetersizliği oluşabiliyor. Erişkinlerde gözlenen kalp büyümesi ve kalp yetersizliğinin sebeplerinden biri de tekrarlayan ve kalbi tutan grip hastalığı oluyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Karabulut kalbi tutan gripte belirtiler normal grip hastalığı gibi genel yakınmalarla seyrettiği için şüpheci yaklaşımla tanının daha rahat konulabildiğini belirtiyor. Kalp muayenesi EKG (elektrokardiyografi), Eko (ekokardiyografi), kan ve akciğer tetkikleri ile kesin teşhis sağlanabiliyor.

"KALP GRİBİ" TEKRARLAR MI?

Doç. Dr. Ahmet Karabulut kalp gribinin tekrarlayabileceğine işaret ediyor. Grip sonrasında kalp tutulumu gelişen kişilerin bu duruma tekrar yakalanma riskleri daha yüksek oluyor. Öyle ki bu kişilerin yaklaşık yüzde 'unda hastalık yeniden ortaya çıkıyor. Doç. Dr. Ahmet Karabulut tekrarlayan kalp gribi ataklarının kalp zarında kalınlaşma ve kalp kasında incelmeye yol açıp zamanla kalp yetersizliği gelişimine zemin hazırlayabildiği uyarısında bulanarak şu bilgileri veriyor: "Grip aşısının kalp gribini önlemedeki rolü henüz belli değil. Kalbi tutan nadir virüs çeşitlerinin çoğu standart grip aşılarında mevcut olmuyor. Bu nadir virüsler için aşı geliştirme çalışmaları günümüzde devam ediyor. Bu nedenle kalp gribi ataklarının önüne geçmek için gribe yakalanmayı önleyici tedbirlerin alınması çok önemli. Gripli hastalarla doğrudan temastan kaçınılması, tokalaşma, sarılma ve öpüşme gibi grip virüsünün geçişini kolaylaştıracak davranışların yapılmaması, ayrıca çok kalabalık yerlerde maske kullanımı gibi önlemler gribe yakalanma riskini azaltıyor. Ek olarak vücut direncini arttıran, vücudun vitamin ihtiyacını karşılayan sağlıklı beslenme tarzı da gribe karşı direnç sağlıyor"

DESTEK TEDAVİ ÇOK ÖNEMLİ

"Çoğu grip vakasında olduğu gibi kalp gribinde de destekleyici tedavi şart" diyen Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Karabulut "Özellikle kalp zarından sıvı salınımı mevcutsa iltihap baskılayıcı ilaç tedavisi uygulanıyor. İnfluenza gibi bazı virüs tiplerinde spesifik ilaç tedavisi mevcut. Kalp kasına yayılım varsa ritim düzenleyici ve kan sulandırıcı ilaçlar verilebiliyor. Kalp yetersizliği gelişen nadir durumlarda hastalar yoğun bakımda tedavi ediliyor. Ancak temel tedavi yine de istirahat ve vücudun direncini arttıracak olan besinleri düzenli tüketmek oluyor"

Grip virüsü inatçı ateşle karşımızda Grip savar "kelle paça"

Perikard, kalbin dış yüzeyini saran iki ince tabakadan oluşan bir yapıdır. İki tabaka arasında normal olarak çok az miktarda sıvı mevcuttur. Bu yapı kalbi dış etkilerden korur ve etrafındaki diğer organlar ile kalbin sürtünmesini azaltır.

Perikardit, kalp zarı iltihaplanmasıdır. Bu zarın iltihaplanması, sanki ciltte olan yara sonrası gelişen şişlik, sıvı toplanması ve kızarıklık gibi etkilere neden olur. Zar iltihaplanır ve arasında sıvı toplanır.

Kalp Zarında Sıvı birikimi - Perikardiyal Efüzyon Nedir?

İltihaplanmanın yanında bu tabakalar arasında sıvı birikimi de gelişebilir. Kalbin etrafında toplanan bu sıvıya perikardiyal effüzyon denir.

Perikardiyal tamponad nedir?

Eğer bu sıvı miktarı kalbin tolere edebileceğinden fazla ise, kalbi sıkıştırır. Rahat çalışmasına engel olur. Bu duruma kardiyak tamponad adı verilir. Kardiyak tamponad, acil müdahale gerektiren ve hayatı tehdit eden bir durumdur.

Perikardit Sebepleri Nelerdir?

Perikardit genellikle aniden gelişir ve birkaç ay boyunca devam edebilir.

  1. Neden belirlenemeyen (idiyopatik): Çoğunda sebep belli değildir. Uygun tedavi ile gerileme vasra ileri tetkik genelde gerekli olmaz.
  2. Enfeksiyon: Genellikle virüslerin neden olduğu viral enfeksiyonlar sonrası gelişir. Diğer bakteri, mantar gibi mikrobiyal etkenler ise nadiren sebeptir.
  3. Radyasyon: Göğüs duvarına daha önceden uygulanan radyasyon perikard hastalıkları için bir sebeptir. Sıklıkla meme kanseri, akciğer kanseri veya lenfoma gibi kanserler için uygulanan radyasyon, göğüs bölümünde kalbe yakın komşuluğu olan organlar olduğu için ileri dönemde perikardite neden olabilir.
  4. Travma: Göğüs bölgesi ve göğüs duvarına gelecek bir darbe sonucu perikardit gelişebilir. örneğin bir trafik kazası sonrasında göğüste yaralanma gibi.
  5. Kalp krizi sonrası devam eden batar ağrı: Kalp krizi sonrası kalp kasında yaygın hasar gelişmesi sonrası nadir de olsa perikardit (Dressler sendromu) gelişebilir.
  6. Romatizmal hastalıklar: Lupus, romatoid artrit (eklem romatizması), skleroderma ve karışık (mixed) bağ doku hastalıkları gibi bazı otoimmün hastalıklar da perikardite yol açabilir.
  7. Sistemik vaskülitler ve Ailevi Akdeniz Ateşi (FMF) gibi otoinflamatuar hastalıklar da perikardite yol açabilir.
  8. Metabolik hastalıklar: Perikardit sebepi olarak en önemli metabolik hastalık böbrek yetmezliğidir. Bu hastalarda üremik perikardit gelişebilir. Vücuttan böbrek yetmezliği nedeni ile atılamayan fazla sıvı iki tabaka arasında birikir.
  9. Tümör / Kanser: Perikard sıvısı ve perikardit, tümörlerde de olabilir. Perikarda yayılım hem local metastaz sonucu hem de metastaz olmadan gelişebilir.
  10. Sindirim sistemi / gastrointestinal sistem hastalıkları: İnflamatuar bağırsak hastalıklarından ülseratif kolit veya Crohn’s hastalığında da perikardit gelişebilir.
  11. İlaçlar ve toksinler: Bazı ilaçlar ve toksinler çok nadir de olsa perikardite neden olabilmektedir.

Perikardit Belirtileri, Şikayetler Nelerdir?

Göğüs ağrısı gelişir. Keskin ve bıçak saplanır gibi (kalbin perikarda karşı sürtünmesinden kaynaklanır). Özellikle derin nefes almakla kötüleşme vardır ağrıda. Öksürme, yutma, derin nefes alma veya uzanma ile daha da artabilir. Tam tersine oturunca ve öne doğru eğilince azalır. Sıvının toplanma yerine bağlı olarak ağrı sırtta veya omuzda da hissedilebilir. Yatarken ve efor sarfederken nefes almakta zorluk gelişir. Eşlik eden enfeksiyon durumuna göre kuru öksürük ve ateş olabilir. Çabuk yorulma gelişir.

Perikardit Tanısı Nasıl Konur?

Fizik muayene, laboratuvar testleri ve kalbi görüntüleme teknikleri ile tanı konulur. Perikard tabakaları birbirine sürtünür ise fizik muayenede steteskop ile kalp dinlemesinde sürtünme sesi duyulur. Ancak bazı hastalarda bu ses duyulmaz.

Kalp ultrasonu olan ekokardiyografi ile kalp zarı olan perikartta iltihap, kalınlaşma ve sıvı toplanması saptanır. Perikard sıvısının ekokardiyografide olmaması perikardit olmadığını göstermez bu nedenle muhakkak perikard kalınlığı, parlaklığı değerlendirilmelidir.

Ayırıcı tanı için kalp şeriti olan elektrokardiyografi çekimi yapılır.

İltihabi reaksiyonun derecesinin anlamak, ayırıcı tanı ve tedaviye cevabı takip etmek için bazı kan testleri uygulanır.

Perikardit Tedavisi Nasıldır??

Tedavideki amaçlar şunlardır:

  1. Ağrıyı azaltmak,
  2. İnflamasyonu (iltihap reaksiyonunu) azaltmak,
  3. Varsa perikard sıvısını azaltmak,
  4. Perikardit nedenini tedavi etmektir.
  5. Bu süreçte destekleyici tedavi olarak dinlenme gerekir.

Hastalığın seyrine ve sıvının miktarına göre hasta ayaktan veya hastaneye yatarak tedavi edilir.

Perikard sıvısının kalbin tolere edebileceğinden fazla olması durumunda, sıvı kalbi sıkıştırır. Rahat çalışmasına engel olur. Bu duruma kardiyak tamponad adı verilir. Kardiyak tamponad, acil müdahale gerektiren ve hayatı tehdit eden bir durumdur. Bu durumda perikardiyosentez uygulanır.

Tedaviye cevap verip sonradan tekrarlayan perikardit veya tedaviye dirençli perikarditlerde nadiren kronik perikardit gelişebilir. Bu hastalarda anti-enflamatuar tedavi uzun süreli verilmelidir. Kortizon adlı anti-enflamatuar ilaçlar çok gerekli olmadığı sürece uygulanmamalıdır. Viral enfeksiyon kaynaklı ise enfeksiyonu arttırabilir. Ek olarak kronikleşmeye ve tekrarlama eğilimine neden olabilir.

Perikardit nedeninin tedavisi

Bakteriyel enfeksiyon kaynaklı ise perikardit tedavisine antibiyotik eklenir. Viral kaynaklı ise genellikle özel ek bir tedaviye gerek duyulmaz. Anti-enflamatuar ve destek tedavi yeterlidir. Genellikle bu tedavi yeterli olduğu için özellikle hangi virüsün neden olduğuna dair ileri tetkik gerekmez.

Kalp krizi veya kalp ameliyatı sonrası gelişen perikarditin anti-enflamatuar tedavisi farklıdır. Ancak günümüzde kalp kasında kalıcı hasar modern tedaviler ile daha az görüldüğü için kalp krizi sonrası perikardit çok çok nadirdir.

Perikardiyosentez Nedir??

Bir iğne eşliğinde kalbin etrafındaki sıvının perikard boşluğundan dışarı alınması işlemidir. Hem tedavi hem de tanı için kardiyak tamponatta faydalıdır. Nadiren iğne ile boşaltılamayacak sıvı varlığında ameliyat ile kesi yapılarak sıvı boşaltılabilir.

Perikardiyektomi nedir?

Kalbi saran perikardın bir kısmının ameliyat ile alınmasıdır. Perikardiyektomi özellikle tekrarlayan ve tedavi edilemeyen kalbin genişlemesini kısıtlar hale geldiği durumlarda en son tercih edilen tedavi yöntemidir.

end faq

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir