Eskişehir Asya Kömür

Alternatif enerji kaynaklarına yönelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamak için gazlaştırılmış kömürden elektrik üretilmesinin planlandığını bildirdi.

Enerji Bakanlığı, TBMM’ye gönderdiği yazıda, kömürün gazlaştırılması ve elektrik başta olmak üzere çeşitli enerji ürünleri elde etmeye dönük sessiz sedasız yürütülen pilot çalışmayı anlattı. Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamada umut olabilecek henüz deneme aşamasındaki çalışma için bakanlık, “TKİ ve TÜBİTAK Enerji Enstitüsü’nün pilot ölçekli çalışmaları devam etmekte. TKİ Kütahya Tunçbilek’te yer alan gazlaştırma tesisinde, sadece Ar-Ge çalışmalarının yapılıyor. Pilot çapta sentez gazından metanol üretimi veya gaz motoru ile elektrik üretimi yapılması planlanmakta. TKİ ve TÜBİTAK işbirliği çerçevesinde kömür gazlaştırma çalışmaları daha çok düşük kalorili kömürlere yönelik olarak yürütülmekte. Söz konusu uygulama ve fizibilite sonuçları ilgiyle beklenmektedir” dedi.

TBMM Dilekçe Komisyonu, vatandaşlardan gelen talepler doğrultusunda, dünyada kömürün gazlaştırılmasıyla elektrik başta olmak üzere çeşitli enerji ürünleri elde etme uygulamasının Türkiye’ye hayata geçirilip geçirilemeyeceği, Zonguldak’taki kömür işletmelerinin bu kapsama alınıp alınamayacağı konusunu Enerji Bakanlığı’na sordu. Enerji Bakanlığı, TBMM’ye gönderdiği yazıda şunları kaydetti:

KÖMÜR REZERVİ: TKİ’nin sonu itibarıyla ton kömür rezervi bulunmakta.(Eskişehir Alpu sahasının KÜAŞ’a devredilen bölümü dahil edilmemiştir.)

GAZLAŞTIRMA ÜRÜNLERİ: Gazlaştırma; kömür, petrol, biyokütle gibi karbonca zengin yakıtları, karbon monoksit ve hidrojene (sentez gazı) dönüştüren termokimyasal bir prosestir. Gazlaştırmanın temeli yanmaya dayanmakla birlikte, gazlaştırmada tam yanmayı sağlayan stokiyometrik oksijen miktarından daha az oksijen kullanılır. Kömür gazlaştırmada, enerji kaynağını yakmadan önce kirleticilerden arındırarak temiz enerji elde edilmesi amaçlanmaktadır. Elde edilen sentez gazından (C0+H2) elektrik üretilmekle birlikte bu gazdan hidrojen, metanol, etanol, praponol, amonyak, metan, dimetileter, etilen, propilen, asetik asit, aseton, metil etil keton gibi kimyasallar ve sentetik benzin, sentetik dizel gibi sıvı hidrokarbonlar üretmek mümkün.

ÜÇ GAZLAŞTIRMA YÖNTEMİ: Gazlaştırmada kömürün boyutu, kullanılan gazlaştırma ajanı, basınç, reaktör tasarımı ve sıcaklık gibi etkenlere bağlı olarak Dünyada genel olarak sabit yatak, akışkan yatak ve sürüklemeli yatak sistemleri olmak üzere üç tür gazlaştırma yöntemi vardır. Bu gazlaştırıcılara ek olarak üç tip gazlaştırıcıyı içeren hibrit gazlaştırma, plazma gazlaştırma ve erimiş metal banyosu gibi yeni geliştirilmiş gazlaştırma yöntemleri mevcut.

DÜNYA ÇOKTAN TESİS KURDU: Dünyada ABD, Almanya ve diğer bazı Avrupa ülkeleri, Güney Afrika, Çin ve Japonya gibi ülkeler gazlaştırma teknolojilerine öncülük etmekte ve endüstriyel tesisler kurmakta.

PİLOT ÇALIŞMA BAŞLATTIK: Günümüzde Türkiye’de kömürlerin gazlaştırılması ile enerji veya kimyasal üretimi yapan ticari bir tesis yok, ancak TKİ ve TÜBİTAK Enerji Enstitüsü’nün pilot ölçekli çalışmaları devam etmekte.

ELEKTRİK ÜRETECEĞİZ: TKİ Kütahya Tunçbilek’te yer alan gazlaştırma tesisi, sadece Ar-Ge çalışmalarının yapıldığı bir pilot tesis olup, ticari bir tesis değil. Pilot çapta sentez gazından metanol üretimi veya gaz motoru ile elektrik üretimi yapılması planlanmakta. Gaz temizleme bölümüne kadar tamamlanmış olup, diğer bölümler devam etmekte. Benzer şekilde ELİ Soma’da da gazlaştırma pilot tesisi bulunmakta. Bu tesis tamamlanmış olup sentez gazından sıvı yakıt üretilmesi çalışmaları yapılmakta.

Kaynak: Milliyet

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, elektrikte akıllı sayaçlardaki teknolojik gelişmelere ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Çeçen, Türkiye’deki sayaçların uzun zamandır elektronik olduğunu ve 15 dakikalık aralıklarla tüketim verisini üzerinde tutabildiğini söyledi.
Türkiye'deki sayaçların verileri cep telefonu veya bir başka iletişim kanalı üzerinden bir merkeze taşıma özelliği bulunmadığını belirten Çeçen, verilerin sadece insan eliyle ayda bir kayıt altına alınabildiğini aktardı.

"Dönüşüm için ,5 milyar avro gerekiyor"

Çeçen, Türkiye’de 42 milyona yakın tüketici bulunduğuna işaret ederek, "Bunların milyonunu meskenler oluşturuyor. Bu milyon sayacı, bahsettiğimiz özelliklerle dolu yeni sayaçlarla değiştirmeye kalktığımızda sayaç başına asgari avro gibi bir rakam çıkıyor. Toplamda da ,5 milyar avroluk bir büyüklükle karşı karşıya kalıyoruz. Bu nedenle de anlık veri iletebilen akıllı sayaçlara geçiş süreci parasal zorluklar ve bütçe gereklilikleri düşünülerek zamana yayılmak durumunda." diye konuştu.

Akıllı şebeke için 'yol haritası' hazır

Çeçen, uygulamadaki mali güçlüklere rağmen, ELDER olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ile birlikte "Akıllı Şebeke Yol Haritası" hazırladıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Akıllı sayaçları ’ye kadar ​3 farklı bölgede 10 binden fazla ​büyük ölçekli pilot uygulamalarla sahada test edip 'gerçekten arzu edilen faydaları sağlayabiliyor muyuz?' diye bakacağız. Bu ciddi bir pilot uygulama dönemi olacak. Türkiye'de anlık veri iletebilen akıllı elektrik sayaçlarının yaygın ​kullanımı,​ ’deki dördüncü uygulama dönemiyle birlikte hayata geçirilmeye başlanacak. 'deki 5 yıllık uygulama döneminde tüm Türkiye genelinde, özellikle büyük şehirler İstanbul, İzmir, Ankara ağırlıklı olmak üzere projeyi tamamlarız diye düşünüyorum. Ayrıca, EPDK ile bitirdiğimiz bir akıllı şebeke yol haritası çalışmamız var, Nisan’da düzenlenecek 6. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı ICSG’de özel bir oturumla bu raporun detaylarını paylaşacağız."

Modem üzerinden enerjide tüketim kontrolü

Akıllı sayaçların bir termostatla birleştirilebilmesi ve bu sayede haberleşebilmesi gibi çözümlerle enerjinin çok daha verimli kullanılabileceğinin altını çizen Çeçen, şunları kaydetti:

"Bu haberleşme cihazı bir sayaç olmak zorunda değil. Son dönemde bunu sayaç olmaktan çıkartıp, evin içine akıllı bir kutucuk koyup da yapabiliyorlar. Mesela ADSL modeminize biraz ilave yazılım ve buzdolabınıza da bir haberleşme yeteneği eklediğinizde, evdeki herhangi bir sayaç evin bütün elektrik tüketen birimlerini kontrol edebilir. Bu, ürün olarak gelecekte göreceğimiz bir süreç ve hepimiz evlerimizde kullanacağız. Nasıl cep telefonlarımız ve hatta daha fazlasını kullanmaya başladık, bu ürünleri de 5 - 10 sene içerisinde evlerimizde kullanmaya başlayacağız."​

1. Türkiye Enerji ve Maden Forumu kapsamında düzenlenen Enerjide Dijitalleşme ve Müşteri Memnuniyeti oturumunda EPDK Başkan Yardımcısı Mehmet Ertürk, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Başkanı Serhat Çeçen ve Limak Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir konuştular.

EPDK Başkan Yardımcısı Mehmet Ertürk, kurum olarak kendilerine düşen görevin, düzenlemeleri yapıp uygulamalara yön vermek olduğunu belirtti. “İmkânlarımız neler, bu imkanları nasıl kullanırız, buna kafa yormaya çalışıyoruz” diyen Ertürk, şöyle devam etti: “Akıllı şebeke yol haritası kapsamında çok geniş katılımlı kişiden oluşan bir komisyon oluşturuldu. Burada sadece enerji şirketleri yok, yazılım firmaları, dijital işletmeler ve diğer sektör paydaşları yer alıyor. Geldiğimiz noktada mevzuat açısından temel olmazsa olmazları, bir an önce yapılması gerekenleri tanımladık. Şimdi ise dünya trendlerini takip etmeye çalışıyoruz. Bunları da dikkate alarak çalışıyoruz.” yılında güneş enerjisi yatırımları alanında ciddi bir gelişme yaşandığını anlatan Mehmet Ertürk, “Tüm süreçleri entegre sistem altında nasıl kurabiliriz diye bir yol haritası üzerinde çalışıyoruz. Önümüzdeki 10 yıllık süreçte sektörün dönüşümünü de ortaya koyacak bir yol haritası çıkarabiliriz” diye konuştu.

ELDER Başkanı Serhat Çeçen de yaptığı konuşmada akıllı şebekelerin bir sonraki halkasının akıllı şehirler olduğunu söyledi. Enerji ve teknolojinin hayatın her alanında karşımıza çıktığına, kullanıldığına işaret eden Serhat Çeçen “ yılında yapay zeka ile birlikte robot istihdamının devreye girmesi ve elektrikli araçların milyonu aşması beklentisi bunun en önemli göstergesi. Bu alanlarda son beş senede 20 milyon TL’yi bulan bir Ar-Ge yatırımı söz konusu” diye konuştu. Elektrik dağıtım şirketlerinin çağrı merkezlerinde kişinin çalıştığını ve bunun yüzde 90’ının son iki senede istihdam edildiğini kaydeden Serhat Çeçen şöyle devam etti: “Bizlerin Bakanlık ve EPDK kayıtlarında müşteri memnuniyeti oranını yüzde 80’in üzerinde çıkmamız gerekiyor. Biz sadece anket ve müşteri memnuniyeti çalışmalarını bakanlığa bırakmak değil ELDER kapsamında da bu çalışmaları yapacağız. Şebeke altyapısı çok eskiydi. 42 milyon abonemiz vardı. Coğrafi bilgi sistemi yatırımında bunları kayıt altına almak bile üç yıl sürdü. SCADA sistemi ve mobil altyapıyla bunları entegre edip, bilgileri cep telefonlarına da taşıyabileceğiz. Bu çalışmaları ’de tamamlamayı hedefliyoruz.”

Limak Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir de konuşmasında, elektrik dağıtım şebekelerini devraldıktan sonra önemli yatırımlar yaptıklarını kaydetti. Nihat Özdemir “EPDK serbest tüketici sınırlarını hızla düşürmeye başladı. Artık müşteri çantada keklik değil. Önemli bir rekabet ortamı var ve bu rekabet ortamının artacağını görüyorum” dedi. Dağıtım şirketleri kendi müşterilerini kaybetmemek için çalışırken EPDK ve bakanlığın da onları denetleyip anketler yapmaya başladığını hatırlatan Özdemir, “Şirketimizin merkezi Bursa’da olmasına rağmen Kars’tan bu işi yönetmeye başladık. Bir yılda çağrı merkezimizi arayan sayısı 1 milyonu geçti. Artık cevap verme oranımız da yüzde 91’e çıktı. Akıllı uygulamalar ile şirketin programları ile elektrik kesintisi dahil birçok şeyi müşterilerimiz öğrenebiliyor” diye konuştu.

Kaynak: Sabah

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve  Enerji Piyasası Denetleme Kurumu’nun destekleriyle ELDER ve GAZ-BİR’in stratejik partnerliğinde gerçekleşecek olan 6. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı , Nisan tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.

Kongre kapsamında özel bir oturumda, Türkiye için akıllı şebeke geçiş senaryolarını belirlemek üzere elektrik dağıtım şirketleri tarafından EPDK koordinatörlüğünde başlatılan ve çıktıları Mart ayında EPDK tarafından kamuoyu ile paylaşılacak olan 'Türkiye Akıllı Şebekeler Yol Haritası’ değerlendirilecek.

Proje ile ilgili kongre öncesinde değerlendirmelerde bulunan ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen: “Günümüzde birçok alanda olduğu gibi enerjide tasarrufunun da yolu bilgi teknolojilerinin akıllı çözümlere dönüştürülmesinden geçiyor. Enerjide teknolojinin daha yaygın kullanılması, tüketimde verimliliğin artması ve yenilenebilir kaynakların üretiminde maliyetlerin giderek düşmesi durumunda, küresel anlamda ciddi miktarda tasarruf sağlanabileceği tahmin ediliyor. ‘Türkiye Akıllı Şebekeler Yol Haritası Projesi’ ile tüketicilerin elektrik piyasasına aktif katılımını sağlanması, yenilenebilir enerjinin üretimdeki payını artırmaya yardımcı olunması ve enerji kalitesinin iyileştirilmesi hedefleniyor. Proje ile ilgili güncel çalışmalara funduszeue.info web sayfasından ulaşılabiliyor. Projenin sonuç raporu Mart itibariyle kamuoyu ile paylaşılacak. ICSG ’de ise sonuçları tüm paydaşların katılımıyla kapsamlı olarak değerlendirilecek” ifadelerini kullandı.

Projeyi kısa süre içinde tamamlamayı hedeflediklerini ifade eden Serhat Çeçen, Türkiye’nin akıllı şebekeye geçişinde yol haritasını oluşturacak bu stratejik projede yerli ve milli teknolojinin projeye mümkün olan en yüksek seviyede katılımını arzu ettiklerini paylaştı. Çeçen projeye ilişkin şu açıklamaları yaptı: “Türkiye akıllı şebekeler konusunda büyük bir değişim ve dönüşümden geçiyor. Hem teknolojik hem de yapısal olan bu değişim ve dönüşüm sürecinde ihtiyaç duyulan birçok ürün ve hizmet bulunuyor. Akıllı şebekelere geçiş Türkiye’de elektrik sektörüne, çevreye ve özellikle de tüketiciye birçok fayda sağlayacak. Enerji tedarik sürekliliğinin sağlanması, güç kalitesinin ve şebeke dayanıklılığının artması ve şebekelerin kendi kendini onaracak bir yapıya kavuşması bu avantajların başında geliyor. ICSG’de çıktılarının değerlendirileceği ‘Türkiye Akıllı Şebekeler Yol Haritası Projesi’nde, yerli ve milli teknolojinin projeye mümkün olan en yüksek seviyede katılımı hedefleniyor. Projenin temel çıktıları arasında akıllı şebekeye geçişin fayda maliyet analizinin yapılması da bulunuyor.  Projede akıllı şebeke teknolojilerinin öncelikleri ve bu önceliklere ilişkin temel çerçeve ve yol haritası tarif ediliyor. Diğer yandan ICSG tüm bu konularda son teknoloji ürün ve hizmetlerin tanıtıldığı bir platform niteliğinde olduğundan, yapılacak ikili görüşmelerden yeni iş birlikleri çıkacağına inanıyorum. Ülkemiz birçok sektörde çok büyük yatırım potansiyeli taşıyor ve bu etkinlikle yabancı katılımcıların, ülkemizdeki yatırım potansiyelini açıkça göreceklerini düşünüyorum. Dolayısıyla ICSG, yeni iş birliklerinin ve yeni yatırımların ilk adımı olma potansiyeli çok yüksek bir organizasyon”

ELDER Bünyesinde Devam Etmekte Olan Projeler

ELDER olarak sürdürdükleri projelerden de bahseden Çeçen; “Elektrik dağıtım sektöründeki işlerin standartlar doğrultusunda ve belgelendirilmiş kişiler tarafından yürütülmesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, EPDK, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve MYK ile sürekli iş birliği içindeyiz. Elektrik dağıtım sektöründe nitelikli ve belgeli işgücünün artmasını tesis etmek için ELDER olarak TÜRKAK ve MYK tarafından belgelendirme kurumu olarak akredite edildik. Diğer yandan elektrik kesintilerine karşı önceden önlem alınabilmesi ve kesinti sırasında bilgi edinilebilmesi için oluşturduğumuz E-Kesinti uygulamamız ile tüketicilerimiz planlı kesintileri 48 saat öncesinden izleyebiliyorlar. Ek olarak Elektrik üretiminden kullanımına, bağlantılardan arızalara ve faturalara kadar tüm detayların yer aldığı ‘Elektrik Piyasasında Tüketici Olarak Haklarımız: Tüketicinin El Kitabı’yla ise A’dan Z’ye elektrik hizmetine ilişkin tüm detayları ve süreçleri, kolay anlaşılabilecek bir dil ile tüketicilerimiz ve paydaşlarımızla buluşturuyoruz” dedi.

Horizon kapsamında Avrupa Birliği’nden hibe almaya hak kazanan PeakApp projesi ile ilgili de bilgiler aktaran Çeçen; “PeakApp projemizle, tüketicilerin mobil uygulama üzerinden elektrik tüketimlerini takip etmelerine imkân vererek enerji tasarrufuna teşvik etmiş olacağız. PeakApp ile kullanıcılarımız telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp diğer tüketiciler ile kıyaslayabilirken tasarruf fırsatlarını da görebilecekler” yorumlarında bulundu.

• Şirket, altyapısına ve sistemlerine yeni dijital sayaçlar ekleyerek İspanya’da dünyanın en gelişmiş akıllı şebekesini kuruyor: şuan müşterilerinin %95’i bu modern teknolojinin sunduğu avantajlardan faydalanabiliyor.
• Şirketin 10 özerk bölgede uyguladığı bu girişim, planlananın bir yıl önünde ilerliyor ve toplam yatırımın 2 milyar Euro’yu aşması bekleniyor.
• Projenin temel amacı şebekeyi gelecekte ihtiyaç duyulacak hizmetleri sağlamak üzere kaliteli ve verimli bir şekilde hazırlamak, ülke kalkınmasına ve vatandaşların refahına katkı sağlamak.

Iberdrola Dağıtım, 10 milyon dijital sayaç rakamını aştı ve onları destekleyen altyapı akıllı şebekeye adapte edildi. Bu da şirketin İspanya genelindeki sayaçlarının %95’ini modernize ettiği anlamına geliyor.

Iberdrola aynı zamanda İspanya’da trafo merkezine uzaktan yönetim, kontrol ve otomasyon yetkinlikleri de ekleyerek akıllı şebekeye adapte etti.

STAR Projesi (Şebekenin Uzaktan Yönetimi ve Otomasyon Sistemi), elektrik şebekesinin yoğun modernizasyonu ve dijitalleşmesi ile şirketin sayaç değişimi için yasal zorunluluğu tamamlayan iddialı bir girişimi olarak karşımıza çıkıyor.

Bu gelişme, Iberdrola’nın, müşterilerine verimli bir şekilde kaliteli hizmet sağlama, elektrik şebekesinin gelecek hizmetler için hazır olduğundan emin olma ve bu sayede ülke ekonomisinin gelişimine ve vatandaşlarının refahına katkıda bulunma kabiliyetiyle örtüşüyor.

Mobil uygulama ya da web sitesi aracılığıyla müşteriler günlük, haftalık ve aylık tüketim eğrilerini, puant enerji taleplerini ve çok daha fazlasını görebiliyorlar. Bu veriler elektrik tüketiminin daha verimli bir kullanım için nasıl dağıtıldığını gösteriyor ve müşterinin profiline en uygun orana karar verilmesini sağlıyor. Uzaktan yönetim müşterinin talep ettiği her türlü hizmetin anlık icrasına imkan veriyor (kontratlı enerji değişiklikleri, tarifesiz sayaç okunmaları, kontrat iptalleri gibi)

Akıllı şebeke adaptasyonu, Iberdrola’nın elektrik şebekesini uzaktan ve otomatik olarak kontrol edebilmesini sağlıyor. Mevcut olan veriler elektrik şebekesinin daha verimli işletilmesine, kayıpların azaltılmasına ve güvenliğin artmasına imkan veriyor.

Iberdrola, kullanıcı adı ve şifre ile herkesin dijital cihazını kimlik doğrulama, gizlilik ve mahremiyetini garanti altına alan maksimum güvenlikli şifreleme algoritmalarını ve en yüksek uluslararası standartları kullanıyor. Bunun ötesinde, dijital sayaçlar sektörde uluslararası boyutta kurulmuş olan standartlarla uyumlu olacak şekilde yüksek güvenlikli şifreleme anahtarları kullanıyor.

Elektriği taşıyan altyapıyı ve veriyi sağlayan şebekenin dijitalleşmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonunu, gittikçe daha fazla aktif olacak olan şebekenin yönetimini ve elektrikli araçların gelecekteki toplu entegrasyonunu kolaylaştırıyor. Ek olarak, şebeke operasyonlarının durumu hakkında edinilen bilgi; gerekli yatırımların optimizasyonuna, bakım işinin iyileşmesine ve kısaca operasyonel verimliliğin artmasına imkan veriyor.

Iberdrola Ticaret Sektörünü Canlandırıyor

Akıllı şebekelerin İspanya’daki kademeli kurulumu, Iberdrola’nın yerel sektör üzerindeki gücünü ve istihdam üzerindeki olumlu etkisini bir kez daha gösteriyor.

STAR projesi şirketin İspanya’da 2 milyar Euro’dan fazla yatırım yapmasını gerektiriyor. 10,6 milyonun üzerinde sayacın yenilenmesini ve 80 bin civarında trafo merkezinin adaptasyonunu içeren projenin yılında tamamlanması bekleniyor.

Iberdrola, faaliyet gösterdiği ülkelerde de benzer projeler geliştiriyor. Bu da, STAR projesinde işbirliği yapan şirketlere kayda değer iş fırsatlarına erişim sağlayan gerekli regülatif şartların karşılandığını gösteriyor.

Kaynak: Iberdrola

Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre, Çin 20 yılda nükleer enerji kapasitesini üç katına çıkarmaya ve dünyanın en büyük nükleer enerji üreticisi olarak ABD'yi geride bırakmaya hazırlanıyor.

Çarşamba günü Londra'da düzenlenen Uluslararası Petrol Haftası konferansında konuşan IEA İcra Direktörü Fatih Birol, ABD ve Avrupa'nın nükleer enerjiye yeterli yatırım yapmadığı yönündeki endişelerini dile getirdi.

"Çin güçlenerek geri dönüyor. Bugün inşa halinde yaklaşık 60 nükleer santral var ve bunların üçte birinden fazlası Çin'de. Çin büyüyor ve bunun bir sonucu olarak Çin'in Amerika Birleşik Devletleri'ni dünyanın 1 numaralı nükleer gücü olarak geçeceğini yakında göreceğiz "dedi.

ABD'nin 'lardan bu yana nükleer güçte küresel lider olduğuna dikkat çekerek, iki trendin ülkeyi farklı bir noktaya sürüklemekle tehdit ettiğini belirtti. Nükleer kapasiteye çok az ekleme yapılması ve mevcut elektrik santrallerinin ömrünün uzatılmaması. Aynı durum Avrupa için de geçerli. Avrupa'nın büyük nükleer üreticilerinden Fransa'nın son yıllarda keskin bir düşüş sergilediğini de belirtti.

Birol, "Eğer böyle devam ederse, ABD nükleer kapasitesinin toplam güç kaynağındaki payı %20'den %7'ye düşecek" dedi.

"Bu, enerji bakımından birçok etkiye sahiptir. Şuan yaşanmakta olanların, güneşte gördüğümüz hikayenin aynısı olduğunu söyleyebilirim. Çin, yaparak öğreniyor, maliyetleri düşürüyor ve bu nedenle teknolojilerini diğerlerine göre çok daha düşük maliyetlerle ihraç etmeye hazırlar. Ve ABD, Japonya, Kore ve Avrupa ülkeleri gibi köklü ihracatçılara meydan okuyorlar." dedi.

Çin'in nükleer güce ağırlık vermesi, ülkeyi yoksulluktan kurtarmak için hızlı üretim temelli büyümeye odaklanan bir ekonomi olmaktan, temiz enerjiye daha fazla odaklanan daha hizmet tabanlı bir ekonomiye dönüştürmekten kaynaklanıyor. Bu rivayet, Premier Li Keqiang geçen yıl ülkenin dumanlı gökyüzünü yeniden "mavi" yapmaya sözü verdiği zaman daha da destek buldu.

Uluslararası Enerji Ajansı’nın web sitesinde yer alan verilere göre, Çin'in ’da %2 olan nükleer enerji kapasitesinin ülkenin toplam enerji arzına olan oranının yılına da %4'ü bulması bekleniyor. Tüm enerji kaynakları genelinde toplam enerji kaynağının yılında 1, gigawatt'dan yılında 3, GW'a iki kat artması bekleniyor. Bu, nükleer kapasitenin 32,5 GW'dan ,52 GW'a üç katına çıkacağı anlamına geliyor.

Birol ayrıca, Çin'in gökyüzünü yeniden mavi yapma konusundaki motivasyonunu, enerji piyasalarını önümüzdeki yıllarda yeniden şekillendirecek olan dört temel değişiminden biri olarak tanımlıyor.

"Bunu bir örnekle açıklayacak olursak, Çin hükümeti sadece beş ay önce, kömür kullanımını sınırlama kararı aldı ve sıvılaştırılmış doğalgaza geçti. Bunun sonucunda, Çin'in LNG ithalatı %50'den fazla arttı ve LNG fiyatları Asya Pasifik bölgesinde 6 $ ila 12 $ arttı."

"Çin değiştiğinde her şey değişir Yeni Çin enerji politikaları, küresel enerji piyasaları için yeni bir dönem anlamına gelir" dedi.

Birol tarafından ortaya atılan diğer üç temel değişim ise; ABD petrol ve gaz üretimi, güneş enerjisi ve "ekonomilerimizin elektrikleştirilmesi" idi.

Kaynak: Market Watch

MAKALE

McKinsey tarafından yayınlanan “Küresel Enerjiye Bakış” raporu temel enerji talebi görünümünü özetliyor ve enerji dönüşümünün önümüzdeki yıllarda hangi projeksiyonlarda ortaya çıkacağını gösteriyor. Hem makro hem de mikroekonomik gelişmeleri dikkate alan raporda kullanılan model ülke, 28 sektör ve 55 yakıt çeşidi için ayrı ayrı hazırlanan talep projeksiyonlarını içeriyor.

yılının referans yıl olarak ele alındığı raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Dünyanın Enerji Gündemi

• Singapur’da Almanlar bir diğer borsa kurmaktan vazgeçince Çinli Apex türev borsası kurmak için izin aldı. Rafine palm yağı türevleri, sonra doğal lastik vs. Apex’in %20 hissesi de Rosneft’te 9 milyar $ hissesi olan CEFC China Energy’de. Bu Singapur’daki 3. Borsa olacak.
• Çin’de Mart’ta devreye girecek vergi sistemi ile bağımsız rafinerilerin (teapot) marjı eriyeceğinden geri duruyorlar. Bu da ilk çeyrek Çin ithalat rakamlarını etkileyebilir. Ama ’de Çin’in artan rafineri kapasitesinden dolayı alımlar %10 artabilir.
• California benzin fiyatları ülkeye göre ’teki Torrance Rafineri yangınından beri ortalamanın üzerinde. Bunun altyapı, talep gibi sebebi de olsa, birileri arz-talep sıkışıklığını fırsat biliyor olabilir. Soruşturma yakın
• İngiltere’de National Grid, merkezi üretimleri biliyor ama dağıtık üretimleri tam olarak bilmiyor. Pik zamanlarda 10 GW(%17) etki yapabilen bu tesisler Ocak’ta İngiltere üretiminin %7si civarındaydı. Eğer talebi net göremezse kapasite gerekliliğini nasıl çıkaracak?

Kaynak: funduszeue.info