A Tale Of Three Sisters Full Izle

Genel Bakış

Reyhan, Nurhan ve Havva küçük yaşta öksüz kalan üç kız kardeştir. Annelerinin ölümünün ardından kardeşler, kasabaya farklı ailelerin yanına besleme olarak gönderilir. Birbirlerinden ayrılmak zorunda kalan kardeşler, yeni yaşamlarına uyum sağlamakta epey zorlanır. Kızlar, yanlarında kaldıkları ailelerin yanında tutunamayınca, baba ocağına geri gönderilir. Aradan geçen yılların ardından köylerine dönen kardeşler, yeniden bir araya geldiklerinde kaçtıkları gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır.

Bu dizi özeti dizimia yapay zekası tarafından otomatik olarak oluşturuldu.

• Ülke

  Bilinmiyor

• IMDb Puanı

  ( oy)

• Takipçi
• Yapım Yılı

• Süre

  dk

Popular reviews

• 

  Filmin afişinden son dönemde örneğini sıkça gördüğümüz buram buram taşra sıkıntısı kokan uzun planlar izleyeceğimiz bir film diye düşünenler çıkabilir ama film sunduklarıyla bu kişileri kesinlikle yanıltıyor. Son derece ritimli, diyalogların seyirciyi diri tuttuğu ve izlerken sıkılmadığım bir film oldu Kız Kardeşler.

  Kız Kardeşler, küçük yaşta farklı ailelerin yanına besleme olarak verilmiş ve yaşadıkları trajik olaylarla köylerine geri dönmek zorunda kalmış 3 kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Bu 3 kız kardeş olumsuz şehir deneyimlerine rağmen tekrardan şehre dönme umuduyla gizli kapaklı bir rekabet hali içerisine giriyorlar.

  3 kız kardeşi oynayan Cemre Ebüzziya, Ece Yüksel ve Helin Kandemir'in birbirleriyle uyumları muazzam ama asıl dikkatimi çeken yan bir karakter olarak görülebilecek olmasına karşın aslında filmin belki de kız kardeşlerden bile önemli olan karakteri…

• 

  Sanırım en çok döngü kelimesi yaraşır bu filme. Necati Bey'lerin evine sırayla giden üç kız kardeş, babasının yolundan gidecek olan Veysel, tekrar göçmesi an meselesi olan maden ocağına giden köylüler, sürekli takla ata ata dönen köyün delisi
  Herkes kendi kısır döngüsünde, köyden kurtulmak isteyen köyü kısır belleyen kardeşler bir diğer kısır döngülerine giriyor. Veysel babasından yadigar kendi kısır döngüsünde sallanıyor. Birileri ölüyor ama kimseler doğmuyor, ne de kısır bir hikaye - tamamen iyi anlamda.

• 

  Veysel çoban olabilir ama Veysel Veyseldir; Veysel insandır

• 
• 

  fragmanı sonrası "eyvah" diyenlerdendim. emin alper taşra eleştirisi yerine türkiye taşra sineması eleştirisi çekmiş resmen. hicvine hizmet eden senaryo ve kamera. çok çok iyi film. tereddüde düştüğüm için kendisinden özür diliyorum.

  ece yüksel'i nefesim kesilene kadar'dan beri görmüyordum, filmin yıldızı. hem oyunculuğunu büyütmüş hem de güzelliğine güzellik katmış.

• 

  Acaba Nurhan Corona mıydı???

• 

  kuru otlara fokuslanmış bir dakika bile geçirmeyen taşra filmi izledim allah allah çok ilginç

• 

  türk sinemasında daha fazla örneklerini görmek istediğim türden, maalesef hayatın içinden ve oldukça gerçek, üzücü bir memleket manzarası, bir köy hayatı..
  sanki bir kiyarüstemi filmi açılışı gibi başlıyor filmimiz bir dağ köyüne uzanan yol manzaralarıyla.
  ve şehire başka ailelerin yanına besleme olarak gönderilen üç kız kardeşin her yerini umutsuzluk kaplamış bu köye geri dönüşlerini görüyoruz.
  erkeğin hakim olduğu bir anadolu köyünde gelişse de olaylar karşımızda ne istediğini bilen ve fazlasıyla güçlü en azından güçlü olmaya çalışan üç kadın karakter var.
  bu sıkışmış köy hayatından kurtulmak ve kendilerine bir hayat edinmek için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır üç çaresiz karakter..
  kendi aralarında da çatışmalar yaşasalarda bu sefil hayattan kurtulmak üçünün de ortak çabası ve tek çıkış yolları da şehirli necati bey..…

• 

  Film, kız kardeşlerden en küçüğünün baba evine dönmesiyle başlıyor. Sonra ortanca kız kardeşin besleme olduğu Necati beyin evinden kovulup baba evine gelişiyle devam ediyor. Şehirli Necati bey, baba ve muhtarın birlikte dağda ateş yakıp rakı içmeleri, kör cahil ve densiz Veysel'in aralarına katılmaları, kızların o sırada evde dertleşmeleri, yayık ayran yapmaları, köyün delisinin taklaları, gece eski kömür madeninden dönen köylüler vb. uzun bir gece sekansıyla film müthiş bir şekilde akıyor. Veysel karakteri zaten beni benden aldı. Ancak Veysel'in neden olduğu korkunç kazadan sonra filmin temposu birden düştü ve sona kadar da bir daha toparlanamadı. Oysa uzun süren gece sabahına kadar devam etseydi de film öyle bitseydi çok etkili olabilirdi. Bunun dışında sinematografisi çok iyiydi. Oyuncuların çok iyi olması, sinematografinin göz doldurması, Veysel ve o ilk 72 dakikanın güzelliği filmi sevmem için yeterli

• 

  Bir olmamışlık vardı çözemediğim film güzel olacakken bi şeyler hep aşağı çekmiş

• 

  emin alper’in hak ettigi ilgiyi gormuyor olmasinin verdigi uzuntu bir yana, yillar sonra geriye donup bakip se*ih kap*anog*unun turkiye oscar adayligini akp yandasligiyla bu filmden calmis oldugunu hatirliyor olucam.

• 

  Emin Alper takes us to a small village in the mountains of Anatolia to tell a bittersweet story that, although it takes place in a specific place and time (Turkey in the s), is still quite common in many parts of the world today. There, in that nameless place, lost among the beauty and austere nature, we witnessed the stagnation of rural communities, the scarce job opportunities, migration, and the desire for a better life against an uncertain future. It's also a world where men and women are divided, where men rule and women find ways to rebel, but where both are confined and only a few find escape.

Mentioned by