parol koronaya iyi gelir mi / Corona belirtilerini ağrı kesici ile geçiştirenler dikkat! - Son dakika sağlık haberleri – Sözcü

Parol Koronaya Iyi Gelir Mi

parol koronaya iyi gelir mi

Covid tedavisi: En başarılı ilaçlar ve yöntemler hangileri?

ilaçlar

Kaynak, Reuters

Koronavirüse karşı aşı çalışmaları devam ederken bir yandan da Covid-19 hastalığına yakalanan kişileri iyileştiren tedavi yöntemleri için araştırmalar sürüyor.

Bugüne kadar yapılan çalışmalarda bazı ekipler yeni ilaçlar üzerinde çalışırken, bazıları da başka hastalıkların tedavisi için geliştirilmiş ilaçları Covid-19 için kullanmayı deniyor.

Yaygın şekilde kullanılan tedavi yöntemleri

Yüzüstü yatırma: Covid-19 hastaları yüzüstü yatırıldığında daha rahat nefes alıyor. Bu yöntem salgının başından beri dünya genelindeki hastanelerde uygulanıyor. Bazı hastalar bu sayede solunum cihazına ihtiyaç duymuyor.

Solunum cihazı: Ölümcül solunum yolları hastalıklarında solunum cihazından destek alabilmek hayati öneme sahip. Bazı hastalar burunlarına bağlanan oksijen tüpleriyle destek alırken, bazılarına solunum yollarından geçen borular takıldı.

Umut vadeden tedaviler

Deksametazon

Bu ucuz ve kolay erişilebilen steroidin çeşitli bağışıklık sistemi tepkilerine yol açtığı önceden biliniyordu.

Doktorlar bu ilacı alerji, astım ve enflamasyon tedavisinde kullanıyordu. Haziran ayında Covid-19'dan ölüm oranlarını azalttığı tespit edilen ilk ilaç oldu.

Oxford Üniversitesi tarafından yapılan ve İngiltere çapında 6 binden fazla kişinin katıldığı araştırmada, Deksametazon sayesinde solunum cihazına bağlı hastalarda ölüm oranının üçte bir, oksijen desteği alan hastalarda da beşte bir azaldığı görüldü.

Ancak Covid-19'un ilk aşamalarında kullanılması durumunda hastalara faydadan çok zarar verme ihtimali de bulunuyor. Bu yüzden ilacın solunum yardımı alan kişilerde kullanılması tavsiye ediliyor.

Araştırmalar, bunun yanı sıra hidrokortizon adlı bir streodin daha tedavi sürecinde etkili olabileceğini gösteriyor.

Daha fazla test edilmesi gereken tedaviler

Plazma transferi

Doktorlar yüz yıl önce grip hastalarına, gripten iyileşmiş kişilerden alınan plazmaları transfer ettiğinde daha kolay iyileştiklerini fark etmişti.

Şimdi de iyileşmiş Covid-19 hastalarının kanından alınan ve virüse karşı antikor içeren plazmanın koronavirüse karşı kullanımı deneniyor.

ABD'de Başkan Donald Trump, plazma transferi için acil kullanım izni verildiğini açıkladı.

Plazma transferi başka hastalıkların tedavisinde kullanılsa da uzmanlar henüz bu yöntemin hangi hastalarda ne kadar işe yaradığı konusunda yeterli bilgi bulunmadığını söylüyor.

İnterferonlar

Hücrelerimiz virüse karşı doğal bir tepki olarak interferon molekülleri üretir. Bunların sentetik versiyonlarını enjekte etmek, bazı bağışıklık sistemi hastalıklarında standart bir tedavi yöntemi olarak uygulanıyor.

Fareler ve hücrelerde yapılan ilk çalışmalar, bunun Covid-19 hastalarına da yardımcı olabileceğini gösteriyor. Bu moleküllerin hasta olmayan kişilerin hastalanmasını önlediğine dair bulgular da var.

İngiltere'deki Southampton Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, MS tedavisinde inhalatörle kullanılan interferon beta ilacının Covid-19'a karşı da etkili olabileceğine dair bulgulara ulaşıldı.

9 hastanede 101 hasta ile yapılan araştırmada, bu ilacı alanların hastaneden daha erken tahliye olduğu ve iyileşme ihtimallerinin arttığı görüldü. Ancak araştırmanın sonuçları tümüyle yayımlanmadı ve daha büyük çaplı denemeler yapılması gerekiyor.

Sitokin inhibitörleri

İnsan bedeni hastalıklarla mücadele etmek için sitokin üretir. Fakat bunun fazla üretilmesi durumunda bağışıklık sistemi çok büyük tepkiler verip bedenin zarar görmesine yol açabilir. Araştırmacılar, sitokin fırtınası da denen bu olaya karşı ilaçlar geliştiriyor.

Farklı şekillerde çalışan tocilizumab, sarilumab ve anakinra gibi ilaçlar bazı deneylerde küçük faydalar gösterirken bazı deneylerde de başarısız oldu. Sarilumab temelli Kevzara'yı geliştiren Regeneron ilaç şirketi son olarak ilacın 3. aşama testlerinin başarısız olduğunu açıkladı.

Tocilizumab

Bazı anti-enflamatuar ilaçların da Covid-19 tedavisinde yararlı olup olmayacağı araştırılıyor. Koronavirüs bağışıklık sistemine saldırıyor ve bu enflamasyona yol açıyor.

İltihaplı romatizma tedavisinde kullanılan Tocilizumab, enflamasyona yol açan IL-6 proteinini bloke ediyor.

İtalya'da Mart ayında salgın döneminde bu ilaçla tedavi edilen Covid hastalarında solunum cihazına bağlanma veya ölüm oranının azaldığı görüldü. Ancak bu küçük çaplı ve gözleme dayalı bir araştırmaydı. Oxford Üniversitesi'nde yapılan koronavirüs tedavisi araştırmalarında da bu ilaç deneniyor.

ACEi veya ARB tansiyon ilaçları

İngiltere'deki East Anglia Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, yüksek tansiyon sorunu olan ve anjiotensin-konverting enzim inhibitörleri (ACEi) veya anjiyotensin reseptör blokerleri (ARB) kullanan hastaların Covid-19'dan dolayı ağır hastalık ve ölüm riskinin daha düşük olduğu görüldü.

Ancak uzmanlar bu ilaçların, tansiyon hastası olmayıp da koronavirüse yakalanan kişilerde de işe yaradığı sonucunu çıkarmamak gerektiğini söylüyor.

Favipiravir: Virüslerin çoğalmasını engellemeyi hedefleyen bu ilacın koronavirüsü solunum yollarından atabileceği düşünülüyor.

EIDD-2801: Gribe karşı geliştirilen bu ilaç hücre ve hayvan deneylerini başarıyla geçti. Ridgeback Biotherapeutics tarafından geliştirilen ilacın birinci faz testlerinin ardından üç ayrı ikinci faz testi yürütülüyor.

Recombinant ACE-2: Virüsler hücrelere ACE-2 reseptörüne tutunarak giriyor. Bilim insanlarının geliştirdiği sahte ACE-2 reseptörleri, birer tuzak gibi virüsleri kendine çekerek hücrelerin zarar görmemesini hedefliyor. İlaç hücre testlerinde başarı gösterdi.

Monoklonal antikorlar: Plazmalarda virüse saldırabilen antikorların yanı sıra bir işe yaramayan antikorlar da transfer ediliyor. Bilim insanları daha etkin bir tedavi için sadece Covid-19'a karşı en güçlü antikorları laboratuvarda üretip hastalara enjekte etmeyi planlıyor. Bunun için ilk güvenlik testleri kısa süre önce başladı. İlkinin ardından birkaç test daha yapılması gerekiyor.

Cytosorb: Kandaki sitokinleri filtreleyen bir kartuş olan Cytosorb, sitokin fırtınalarını engellemeyi hedefliyor. Bu makine, bağlandığı hastanın kanını 24 saatte 70 kere temizleyebiliyor. ABD'de kullanımı için acil izin çıkarılan bu makinanın Mart ayında kötü durumdaki onlarca hastaya iyi geldiği görülmüştü. Makineyle ilgili deneyler devam ediyor.

Kök hücreler: Bazı kök hücre türleri anti-enflamatuar (yangı önleyici) moleküller salabiliyor. Bilim insanları son yıllarda bu molekülleri sitokin fırtınasına karşı kullanmanın yollarını arıyordu. Geçmişte bu deneyler başarısızlıkla sonuçlansa da Covid-19 tedavisi için bir kere daha deneniyor.

Kan sulandırıcılar: Koronavirüs damarların iç yüzeylerindeki hücrelerin içine girebiliyor. Bu durum da damarlarda felce yol açan pıhtıların oluşmasına yol açabiliyor.

Kalp hastalıklarında ve pıhtı oluşmasını önlemek için kullanılan kan sulandırıcılar bazı doktorlar tarafından Covid-19 hastalarında da pıhtıya karşı kullanılıyor. Bunun etkinliği hakkında araştırmalar sürüyor.

Durumu tartışmalı ilaçlar

Remdesivir

Remdesivir, ABD'de koronavirüs için acil kullanım izni alan ilk ilaç oldu. Hindistan ve Singapur'da da bu ilaca acil kullanım izni verildi. Avrupa Birliği, Japonya ve Avusturya'da da ağır semptom gösteren hastalarda kullanılması için onay verildi.

Amerikan ilaç şirketi Gilead Sciences tarafından üretilen Remdesivir pahalı bir ilaç. Ebola ve Hepatit C'ye karşı kullanılması için test edilen fakat beklenen sonuçları vermeyen ilaç, Covid-19 hastalarında kullanıldığında hastanede kalma süresini ortalama 15 günden 11'e düşürmüştü.

İlaca dair ilk sonuçlarda ölüm oranında bir değişim yaratmadığı görülse de, Temmuz'da geriye dönük olarak açıklanan sonuçlar, durumu en kötü olan hasta grubunda ölüm oranını azaltabileceğine işaret ediyordu.

Fakat Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 16 Ekim'de yaptığı açıklamada Remdesivir'in Covid-19 tedavisinde iyileşme ihtimaline veya hastanede kalma süresine bir etkisinin olmadığını açıkladı.

30 ülkede 11 bin 266 yetişkin üzerinde bir araştırma yapan WHO'nun bulguları henüz diğer bilim insanları tarafından denetlenip onaylanmadı.

WHO'nun bulgularına itiraz eden Gilead, Reuters'a yaptığı açıklamada "WHO verileri tutarsız gözüküyor. Akademik dergilerde yayımlanan, kontrol edilmiş araştırmalar Remdesivir'in etkisini ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump Ekim başında koronavirüse yakalandıktan sonra tedavi sürecinde Remdesivir kullanmıştı.

Umut vadetmeyen ilaçlar

Lopinavir ve ritonavir: ABD'de HIV tedavisi için 20 yıl önce onaylanan bu ilaç, koronavirüse karşı denendiğinde virüsün çoğalmasının durduğu görüldü. Fakat hastalardaki klinik deneyler başarısızlıkla sonuçlandı. Dünya Sağlık Örgütü ilacın hastanelik olmayan hastalara iyi gelip gelmediği konusunun hâlâ araştırılabileceğini duyurdu. İlacın başka ilaçlarla birlikte kullanılması da bir ihtimal.

Hidroksiklorokin ve klorokin: Alman bilim insanları 1930'larda sıtmaya karşı klorokini icat etti. Bunun daha az zehirli versiyonu olan hidroksiklorokin ise 1946'da yaratıldı ve deri veremi, eklem iltihabı gibi hastalıkların tedavisinde kullanıldı. Covid-19 salgını başlayınca araştırmacılar iki ilacın da koronavirüsün hücre içinde çoğalmasını engelleyebileceğini gördü.

O zamandan beri iki ilaç hakkında çok farklı açıklamalar geldi.

Başlangıçta az sayıda hastanın yer aldığı birkaç denet umut verdi. Dünya Sağlık Örgütü, Novartis ve birkaç üniversite Mart ayında ilaçla ilgili deneyler başlattı.

ABD Başkanı Donald Trump da basın toplantılarında hidroksiklorokini övdü, bunun hastalığın seyrini değiştireceğini savundu ve kendisinin de kullandığını söyledi.

İlacın ABD'de koronavirüse karşı kullanımına acil onay verildi. Bir kaynak, bunun siyasi baskıyla yapıldığını söyledi. İlaca talep bir anda artınca, bu ilacı başka hastalıkların tedavisinde kullanan insanlar zorluk yaşamaya başladı.

Bu süreçte tamamlanan deneylerden çıkan tek bir sonuç vardı: Hidroklorokin Covid-19 olmuş kişileri iyileştirmiyordu. Koronavirüs bulaşma ihtimalini de azaltmıyordu.

Bir diğer klinik deneyde hastalık teşhisi konulan kişilere hemen klorokin vermek de hastalığın ciddiyetini azaltmıyordu.

Başka bir deneyde, ilaç verilen hastaların durumunun ilaç kesildiğinde daha kötüye gittiği görüldü.

Bunun üzerine Dünya Sağlık Örgütü bütün deneyleri sonlandırdı.

COVID-19’la mücadele ederken edinmeniz gereken üç destek

Haberin Devamı

COVID-19’la mücadele ederken edinmeniz gereken üç destek

Oksijen ve nabız ölçer: Artık her yerde bulabileceğiniz bu küçük cihazı parmağınıza takarak kalp atışınızı ve oksijen seviyenizi ölçebilirsiniz. Bu ölçümleri yapmak çok önemli çünkü COVID-19 sırasında nefes darlığı yaşamasanız bile oksijen seviyeniz düşebiliyor. Yani oksijen seviyenizin düştüğünün farkına varamayabilirsiniz. İşte bilmeniz gereken 3 rakam aralığı:

Yüzde 95 ve üzeri: Kanınızdaki oksijen seviyesi son derece iyi anlamına geliyor. Yüzde 95-100 normal aralıktır.

Yüzde 91-94: Panik olmanıza gerek yok. Yalnızca doktorunuza bilgi vermeniz gerekebilir. Birlikte takip edebilirsiniz.

Yüzde 90 ve altı: Kırmızı alarm! En hızlı şekilde acil servise gitmelisiniz. İyi hissetseniz bile... Aniden kötüleşebilirsiniz.

Haberin Devamı

Reçetesiz satılan ilaçlar: Reçetesiz satılan bir öksürük ilacıyla öksürüğünüzü rahatlatabilirsiniz. COVID-19 kaynaklı öksürük kuru ve balgamsız olacağı için ‘dekstrometorfan’ içeren ilaçları sormalısınız. Vücut ağrıları veya ateşiniz için ‘ibuprofen’ veya ‘parasetamol’ yardımı alabilirsiniz.

COVID-19’la mücadele ederken edinmeniz gereken üç destek

D vitamini: Yapılan küçük bir çalışmaya göre D vitamini koronavirüs hastalarının yoğun bakım servisine kaldırılma riskini önemli oranda düşürüyor. D vitamininin asıl kaynağının güneş olduğunu biliyoruz ancak kış aylarında yeteri kadar güneş ışığı alamadığımızdan ve bu sırada cilt kanseri konusunda dikkat etmeye devam etmemiz gerektiğinden D vitaminini besinlerden alabiliriz. Somon, tonbalığı, tatlı su çipurası gibi balıklar iyi birer kaynaktır. Mantarda da oldukça iyi oranda D vitamini bulunur. Günlük balık yağı takviyeleri almak da iyi bir çözüm.

#Yazar#Mehmet Öz#Koronavirüs

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

Ağrı kesici ve soğuk algınlığı ilaçlarındaki tehlike: Koronavirüs tedavisini zorlaştırıyor

Çin'de ortaya çıkarak tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını ile ilgili tıbbi araştırmalar devam ediyor.

Koronavirüsün tedavisi için henüz geliştirilmiş ilaç ve aşı tedavisi yok. Bu nedenle hastalara hangi ilacın iyi gelip gelmeyeceğine dair farklı tezler ve teoriler ortaya konuyor.

Son günlerdeki tartışma konularından biri de bazı soğuk algınlığı ve ağrı kesici ilaçlarındaki etken maddelerin koronavirüs tedavisini daha kötü etkilediğine ilişkindi.

FRANSA PARASETAMOL'A KISITLAMA GETİRDİ

Fransa Sağlık Bakanlığı, reçetesiz satılan ve yaygın olarak kullanılanilaçların koronavirüs tedavisini daha da zorlaştıracağı yönünde bir açıklama yayınladı. Bu açıklamadan birkaç gün sonra da parasetamol bazlı ilaçların satışına kısıtlama getirdi.

DSÖ: IBUPROFEN MADDELİ İLAÇLARI KULLANMAYIN!

Diğer taraftan da Dünya Sağlık Örgütü Sözcüsü Christian Lindmeier, koronavirüs şüphesi bulunan kişilerin

yerine

kullanmasını önerdi.

HASTALAR İÇİN RİSK OLUŞTURABİLİYOR

Tıp dünyasının önde gelen The Lancet dergisinde yer alan bir çalışmada da '

' gibi ilaçların tansiyon ve şeker hastaları için risk oluşturduğuna yer verdi.

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atila Karaalp Ibuprofen ilaçlarının koronavirüs salgınında daha şiddetli enfeksiyon oluşturabileceğine işaret ederek, "İlaçlar hasarlı bölgeye savunma hücrelerinin gelmesine engel oluyor.

Bu savunma hücrelerin en temel işlevlerinden birisi mikroorganizmalara karşı mücadele etmek, onları öldürmek, yok etmek.

Bu ilaç nedeniyle bu savunma zayıflatılırsa hastalık daha şiddetli ve ölümcül olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Salgın bitinceye kadar bu tür ilaçların kullanılmamasının daha faydalı olacağının altını çizen Karaalp, şöyle devam etti:

  • "Ibuprofen bazı nezle-grip ilaçlarının içinde de bulunan bir etken maddedir. Ve ne yazık ki Covid-19 infeksiyonu başlangıç aşamasında nezle-grip ile karıştırabildiğinden dolayı bu etken maddeyi içeren nezle-grip ilaçlarının kullanılması söz konusu olabilir. Bu nedenle üst veya alt solunum yolu hastalığına dair belirtileri olanların

    olacaktır."

BİLİMSEL OLARAK KANITLANMASI ŞART!

"Bu iddianın bilimsel olarak kanıtlanması şarttır ancak bu zaman alacak bir süreç. Bu nedenle an itibariyle bu tedavisi olmayan öldürücü hastalığa yakalanmamak, hafif atlatmak veya hayatta kalabilmek için bu ilacın kullanılmaması akılcı olabilir. Sadece Ibuprofen değil ama diğer NSAİ ilaçların tamamında bu risk olabilir. Bu nedenle tedavi edici de olmayan bu ilaçların, salgın bitinceye kadar bir süreliğine kullanılmaması mantıklı olacaktır."

Kocaeli Üniversitesi Farmakoloji Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bekir Faruk Erden, Ibuprofen ve parasetamol tartışmasının teorik olduğunun altını çizerek şu ifadelere yer verdi:

"Ibuprofen, çok sık kullanılır ve genellikle reçetesiz alınabilirler. Dünya Sağlık Örgütü'nün '

koronavirüs enfeksiyonlarında kullanmayın

' açıklamasının nedeni bir sinyaldir. Tıpta ön sinyaller olur ve kesinliği sonradan araştırılır. Ibuprofen ilacı genellike grip semptomlarının azaltılması için önerilen ilaç grubudur. Ibuprofen'in doğru kullanılmaması koronavirüste hasarlı bölgeye savunma hücrelerinin gelmesine engel olduğu düşünülmektedir, kanıtlanmamıştır. Salgın bitimine kadar bu ilacı kullanmamak akılcıdır.

Parasetamol denilen bir ilacımız var. Ülkemizde çok yaygın satılır, bu daha yararlıdır ve sadece ateş düşürücü bir ilaçtır. Bu teorik bir tartışmadır. Bunun kanıtın sağlamak uzun süre alacağı için Ibuprofenli ilaçlardan kaçınmak daha doğrudur."

Corona belirtilerini ağrı kesici ile geçiştirenler dikkat!

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, corona virüsü bulgularını hafif olarak hissedip, ağrı kesici alarak geçirmeye çalışanları uyardı. "Siz, hafif derecede corona virüsü geçiren hasta olabilirsiniz. Belki hastalığın size bir zararı olmaz ama etrafınıza bulaştırdığınızda 70 yaşındaki akrabanızın, dostunuzun ölümüne sebep olabilirsiniz” şeklinde konuşan Prof. Dr. Şenyiğit, bu kişilerin mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiğini söyledi.

Yayınlanma:

Çin'nin Wuhan kentinden çıkıp dünyaya yayılan corona virüs vak’ası birçok ülkede kontrol altına alınmışken, ikinci dalga baş gösterdi.

Türkiye, 11 Marttan itibaren ilk vak’aların görülmeye başlamasıyla salgınla mücadele dönemi de başladı. Salgının kontrol altına alınmasıyla 1 Hazirandan itibaren yeni normalleşme sürecine girildi. Yeni normalleşme süreci ile birlikte son günlerde bazı kentlerde vak’a sayısında artış yaşandı. Bu kentlerin başında gelen Diyarbakır’da vatandaşlar kontrolü elden bırakmışken, bazı vatandaşların salgın bulgularının görülmesini ağrı kesici kullanarak gidermeye çalıştığı belirlendi.

“SALGIN BULGULARINDA AĞRI KESİCİ KULLANMAK DOĞRU DEĞİL”

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, bazı vatandaşların salgın belirtilerini ağrı kesici ile geçiştirdiğini bunun doğru olmadığını söyledi. Prof. Dr. Şenyiğit, aksine hastanın kendisini ağrı kesiciyle iyi hissedip topluma karışarak salgını yayma riskinin çok yüksek olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, 11 Marttan beri Türkiye olarak, devlet olarak corona virüsü ile çok başarılı bir mücadele yürütüldüğünü ifade etti. Son zamanlarda normale geçiş aşamasında maalesef hiçbir kurala uyulmadığını aktaran Prof. Dr. Şenyiğit, bununla birlikte vaka sayısında da bir miktar artışın olduğunu dile getirdi.

Prof. Dr. Şenyiğit, “Corona virüsün farklı bulgularla karşımıza çıkma ihtimali var. Yaz döneminde bulantı, kusma ve ishalle gelen vaka sayısı çok. Bazı corona virüsü vak’aları da hiç bir şekilde öksürük, nefes darlığı ve ateş yapmadan şiddetli vücut ağrısıyla karşımıza gelebilir.

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

Toplumda bizim duyduğumuz kadarıyla bazı insanların sadece ağrı kesiciyle kendilerini iyi hissettiği ve corona virüsünü engellediğiyle ilgili bir takım görüşler mevcut. Bu son derece yanlış bir kanaattir. Bakın, eğer sizde corona virüsü bulguları varsa bu dönemde, mesela öksürüğünüz, ateşiniz, nefes darlığınız varsa, biz eğer ağrı kesici alırsak bu ağrı kesici sadece ateşimizi düşürür ve bizi iyi hissettirir, biz kendimizi iyi hissettiğimiz için tam tersine doktora gidip de corona virüsü tedavisi görmediğimiz için maalesef bu hastalığı daha fazla yayabiliriz” diye konuştu.

“AĞRI KESİCİ ALMAK HASTALIĞIN YAYILMASINA SEBEP OLABİLİR”

Hastaların öksürüğü, ateşi, nefes darlığı varsa veya izah edilemeyen, kişiyi yatağa düşürecek yatırmayacak kadar şiddetli vücut ağrıları varsa bu durumun ağrı kesici ile geçiştirilmemesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Şenyiğit, “Çünkü bunlar bazen sizin ateşinizi kısmi olarak düşürdüğü için kendinizi iyi hissettirebilir. Ama siz kendinizi iyi hissettiğiniz için daha çok topluma katılırsınız ve daha çok bulaştırıcı olursunuz. Onun için kullandığınız ağrı kesiciler hastalığın daha fazla yayılmasına neden olabilir.

Şikayetleriniz varsa ezbere ağrı kesici almayın, lütfen biran önce doktorunuza başvurun. Siz, hafif derecede corona virüsü geçiren hasta olabilirsiniz. Belki hastalığın size bir zararı olmaz ama etrafınıza bulaştırdığınız 70 yaşındaki akrabanızın, dostunuzun, ahbabınızın ölümüne sebep olabilirsiniz. Bunun çok ciddi bir manevi yükü de olabilir” şeklinde konuştu. İHA

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: Şu an hiçbir ülkede ikinci dalga diye bir şey yokİlginizi ÇekebilirProf. Dr. Mehmet Ceyhan: Şu an hiçbir ülkede ikinci dalga diye bir şey yok

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası