nazim hikmet kimdir kisaca / Nazım Hikmet Ran | Edebiyat Öğretmeni

Nazim Hikmet Kimdir Kisaca

nazim hikmet kimdir kisaca

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Giriş Tarihi: Son Güncelleme:

Nâzım Hikmet kimdir, Türkiye'den gittikten sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki ile de bilinen şair 14 Ocak yılında Selanik'te doğmuştur. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birden fazla ödül sahibi olmuştur. Türkiye'de serbest nazımı ilk yayan ve çağdaş Türk şiirinin en popüler eserlerindendir. Uluslararası bir popülarite kazanmış ve dünyada yüzyılın en ünlü sanatçıları aralarında yer almaktadır. Nazım Hikmet eserleri ve kitapları çok daha fazlası aşağıdaki bilgilerde yer almaktadır.

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Nazım Hikmet kimdir; 15 Ocak yılında Selanik'te doğmuş, öğrenimini Göztepe Taşmektep, Galatasaray Lisesi'nde okumuş, Nişantaşı Nümune Mektebi'nde, en son ortaöğretimini ise yılında Bahriye Mektebi'nde bitirmiştir. Sağlıksal sebeplerden dolayı ayrılması gerekmiştir. Milli Mücadeleye dahil olma nedeniyle ocak 'de Anadolu'ya geçmiştir. NazımHikmet hangi edebi akım, hangi topluluk ve dönem insanıdır tüm detaylar aşağıda anlatılmaktadır.

Nazım Hikmet Kimdir?

Dünya sanatçısı, oyun yazarı, hikayeci ve anı yazarı olan Nâzım Hikmet Ran 15 Ocak yılında Selanik'te dünyaya gelmiştir. 3 Haziran 'te ise Moskova'da vefat etmiştir. Nâzım Hikmet Ran, "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" gibi çeşitli adlarla bilinmiştir. Siyasi fikirleri sebebiyle sık sık tutuklanmış ve yetişkin hayatının çoğunluğunu hapiste veya sürgünde geçirmiştir. Şiirleri kırktan çok dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Yasaklı olduğu senelerde Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er isimlerini de kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür eseri Orhan Selim imzasıyla kaleme alınmıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en mühim isimlerindendir.

Nazım Hikmet Ran, Uluslararası bir popülariteye kavuşmuş ve dünyada yüzyılın en önemli şairleri arasında yer almaktadır. Şiirleri yasaklanan ve hayatı boyunca kaleme aldıkları eserler nedeniyle 11 farklı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yıl kadar süre içeride yatmıştır. senesinde Türk vatandaşlığından ayrılan Ran; vefatından 46 sene sonra, 5 Ocak tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem reddedilmiştir. Mezarı ise Moskova'da yer almaktadır.

Nazım Hikmet Şiirleri, Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Nazım Hikmet hayatı ve edebi kişiliği şu şekilde sıralanmaktadır;

  • İlk yazdığı şiirlerini Cumhuriyet öncesi senelerde kaleme alınmıştır. İlk zamanlarda ölçülü uyaklı şiirler yazmış, daha sonra ise serbest ölçüye geçiş yapmıştır.
  • Hem biçim olarak hem de tema olarak şiire büyük bir ferahlık sağlayan şair, şiir diline de kendisinden sonra gelen şairleri etki altında bırakacak kadar yenilik sağlamıştır.
  • Şiirde kullanılan ve kullanılmayan kelimeler şeklinde ikiye ayırmayan Nazım Hikmet Ran, dizeleri kullanmaya başladığı zamanlarda özgür koşuk ölçülerini tercih etmiştir.
  • Hitabete dayalı propaganda kaynaklı şiirler kaleme almıştır. (Yirmi dört Saat Marks / Yirmi dört Saat Lenin)
  • Komünizmin propagandasını gerçekleştiren şairin etkili bir dili bulunmaktadır.
  • Eserlerini yazarken Fütürizm akımından örnek almıştır. Özellikle Rus şair Mayakovski'nin etkisi altında kalmıştır.
  • Edebiyatımızda serbest ve toplumcu gerçekçi şiirlerin öncüsü olarak kabul edilmektedir. Böylelikle Nazım Hikmet hangi edebi akım insanı olduğu anlaşılmıştır.
  • Nazım Hikmet Ran, hangi topluluk ve dönem şairidir; Cumhuriyet/ Moskova dönemi.

Nazım Hikmet eserleri ve kitapları, Nazım Hikmet şiirleri ise şunlardır;

  • Şiir: Satır, Jakond ile Si-Ya-U, Varan 3, 1+1= Bir, Sesini Kaybeden Şehir, Gece Gelen Telgraf, Portreler, Taranta Babu'ya Mektuplar, Simavne Kadısının Oğlu, Şeyh Bedrettin Destanı, Kurtuluş Savaşı Destanı, Dört Hapishaneden Rubailer, Benerci Kendini Niçin Öldürdü, Kuvâyi Milliye, Yatar Bursa Kalesinde, Memleketimden İnsan Manzaraları, Yeni Şiirler, Son Şiirleri, İlk Şiirler, La Fontaine'den Masallar
  • Oyun: Kafatası, Ferhad ile Şirin, Yusuf ile Menofis, Demokles'in Kılıcı, Kadınların İsyanı
  • Roman: Kan Konuşmaz, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim, Yeşil Elmalar
  • Öykü-Masal: Hikâyeler, Çeviri Hikâyeler, Masallar
  • Yazılar: Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil, Yazılar, Konuşmalar
  • Mektup: Piraye'ye Mektuplar, Cezaevinden Mehmet Fuat'a Mektuplar, Kemal Tahir'e Mahpushaneden Mektuplar

ARKADAŞINA GÖNDER

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

SON DAKİKA

Nâzım Hikmet Ran ya da kısaca Nazım Hikmet (15 Ocak – 3 Haziran ), Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı. "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" olarak tanımlanır.
Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.

Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. yılında Türk vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edildi. Nâzım Hikmet geçirdiği bir kalp krizi neticesinde 61 yaşında hayata gözlerini yumdu. Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.

İlk şiirlerini hece ölçüsü ile yazmaya başladı ancak içerik bakımından diğer hececilerden farklıydı. Şiirsel gelişimi arttıkça hece ölçüsü ile yetinmemeye ve şiiri için yeni formlar aramaya başladı. Sovyetler Birliği'nde yaşadığı ilk yıllar olan ile arasında bu arayış doruğa çıktı. Hem içerik hem de biçim bakımından dönemindeki şairlerden farklıydı. Hece ölçüsünden ayrılarak Türkçenin vokal özellikleri ile ahenk oluşturan serbest ölçüyü benimsedi. Mayakovski ve fütürizm taraftarı genç Sovyet şairlerinden esinlendi.

« "Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim" » (Nazım Hikmet)

 

Nazım Hikmet Eserleri
Şiir Kitapları: Jokond ile Sİ-YA-U (); Satır (),Varan 3 (), 1+1 =1 (Nail V.Çakırhan ileI), Sesini Kaybeden Şehir (), Benerci Kendini Niçin Öldürdü (), Gece Gelen Telgraf (), Taranm Babu'ya Mektuplar (), Portreler (), Simavna Kadısı Oğlu Bedrettin Destanı (). Kurtuluş Savaşı Destanı (), Memleketimden İnsan Manzaraları (), Saat Şiirleri (), Dört Hapishane'den (), Rubailer ().

Oyunları: Kafatası (), Bir Ölü Evi Yahut Merhumun Hanesi (), Unutulan Adam (), Ferhat İle Şirin () En_yi (), İnek (), Sabahat (), Ocak Başında Yolcu (), Yusuf ile Menofis (), Demokles'in Kılıcı ().

Roman: Kan Konuşmaz (), Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim ().

Fıkra: İt Ürür Kervan Yürür(), Milli Gurur (),
Mektuplar: Kemal Tahir' e Hapishaneden Mektuplar (),
Oğlum Canım Evladım Memedim (), Va-nulara Mektuplar (), Nazım ile Piraye () Tüm yazarlar için tıklayınız
Ünlü Yazarlar Kısaca / Bilim İnsanları Hayatı Kısaca / Bilim Kadınları / Aforizmalar / Bilim İnsanları Capsleri / Bilim İnsanı Sözleri

Bilim İnsanları / Ünlü Yazarlar / Ünlü Ressamlar / Ünlü Müzisyenler / Türk Büyükleri / Türk Bilim İnsanları / Ünlü Matematikçiler / Ünlü Fizikçiler

 

Yaşam Öyküsü

Hikmet Bey ve Celile Hanım&#;ın oğlu Nâzım Hikmet, 15 Ocak &#;de Selânik&#;te dünyaya gelir. Babası Hikmet Bey, çeşitli illerde valilik yapmış olan Nâzım Paşa&#;nın oğludur. Osmanlı Hariciyesi&#;nde çeşitli memurluklarda ve Matbuat Umum Müdürlüğü görevinde bulunmuştur. Annesi Celile Hanım ise, dilci Enver Paşa ile Leylâ Hanım&#;ın kızıdır. İlk kadın ressamlarımız arasında anılan Celile Hanım, kültürlü, sanatçı ruhlu bir kadındır&#;

Küçük Nâzım ilk eğitimini annesi ve sıkça şiirli toplantılar düzenleyen, kendisi de bir mevlevi şairi olan büyükbabası Nâzım Paşa&#;dan alır. Ve henüz on bir yasındayken ilk şiirini yazar&#;  Orta öğrenimini Galatasaray ve Nişantaşı Sultanilerinde gören Nâzım, yılında Bahriye Mektebi&#;ne girer. yılında ilk kez bir dergide şiiri yayınlanır. Bu bir aşk şiiridir. Ancak, İstanbul&#;un işgaliyle birlikte yerini yurtsever nitelikte şiirlere bırakır&#;

Mezuniyetine üç ay kala geçirdiği bir hastalık nedeniyle Bahriye&#;den ayrılır. Bir grup arkadaşıyla Anadolu&#;ya geçer. Ankara Hükümeti&#;nin görevlendirmesiyle arkadaşı Vâlâ Nurettin ile birlikte Bolu&#;da öğretmenlik yapar.  Daha sonra kısa aralıklarla iki kez Moskova&#;ya gider. İlkinde iki yıl kalır.

Rusya&#;da gerçekleştirilen ihtilale tanık olur. Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi KTUV&#;da ekonomi-politik öğrenimi görür. İkincisi ise küreğe konulma cezasının verildiği dava nedeniyle zorunlu bir göçmenliktir. Bu kez daha önce öğrenci olduğu Üniversite&#;de çevirmenlik ve asistanlık yapar. Ceza Yasası&#;ndaki değişiklik nedeniyle yılında ülkeye döner. Kısa bir süre cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakılır.

Çeşitli gazete ve dergilerde yazıları, şiirleri yayınlanır. Kitapları basılır. Siyasal ve entellektüel yaşamda aktif bir rol üstlenen ünlü bir şairdir. Şiirleri ders kitaplarına girer, oyunları devlet tiyatrolarında oynanır ama koğuşturmalardan da kurtulamaz&#; Sık sık gözaltına alınır, yargı önüne çıkartılır. Onun etkileyici gücü ürkütmektedir kimi çevreleri&#; Düzmece davalarla yaşamının on yedi yılı hapishanelerde geçer. yılında ulusal ve uluslararası düzeyde düzenlenen kampanyalar sonunda çıkarılan Genel Af Yasası&#;yla serbest kalır. Ne var ki yaşamına yönelik komplolar nedeniyle yeniden yurtdışına çıkar. Ve ölene dek yurduna, halkına, sevenlerine hasret şiirleri yazacağı göçmenlik yılları başlar&#;

Bu dönemde Uluslararası Barış Ödülü sahibi bir sanatçı olarak  barış hareketi içinde aktif olarak yer alır. Dünya Barış Konseyi Başkanlık Divanı&#;na seçilir. Ünlü Şostokoviç&#;e, Şarlo&#;nun yaratıcısı Charlie Chaplin&#;e ve Fransız Parlamentosu Başkanı Eduard Heriot&#;a Uluslararası Barış Ödülü&#;nü veren jürinin başkanlığını yapar. Cezaevi yıllarından kalan hastalıklar onu rahat bırakmaz ve acılı yüreği 3 Haziran günü sabahı Moskova&#;daki evinde durur.

&#;&#;yazılarım otuz kırk dilde basılır / Türkiye&#;mde Türkçemle yasak&#; dediği şiirleri ancak
ölümünden sonra basılır ülkesinde&#;

Nazım Hikmet

Nazım Hikmet, doğumlu şair ve yazar. Yirminci yüzyılın öncü sanat ve şiir akımları içinde dolaylı olarak yer alan ve daha ilk yapıtlarından itibaren, karışık tekniklerden yararlanarak Türk yazınının en önemli isimlerinden biri olan Nazım Hikmet, 3 Haziran ’te Moskova’da geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirmiştir.


Nazım Hikmet Ran, 20 Kasım ’de Selanik’te doğdu; ancak aile çevresinde 40 gün için bir yaş büyük görünmesin diye bu tarih, kendisinin de sonradan benimseyeceği gibi, 15 Ocak olarak anıldı. Baba tarafından dedesi Nazım Paşa, Mevlevi tarikatından, valilik yapmış, özgürlükçü ve şairliği olan bir kişiydi. Babası Hikmet Bey ise Galatasaray Lisesi (eski adıyla Mekteb-i Sultani) mezunuydu ve dışişlerinde memurdu (Kalem-i Ecnebiye). Eğitimci Enver Paşa'nın kızı olan annesi Celile Hanım ise, Fransızca konuşan, piyano çalan, ressam denecek kadar iyi resim yapan bir kadındı.

Eğitiminde, dönemin ileri düşüncelerine sahip aile çevresinin büyük etkisi olan Nazım Hikmet, Fransızca öğretim yapan bir okulda bir yıl kadar okuduktan sonra, Göztepe’deki Taş Mektep’te (Numune Mektebi) ilkokulu bitirdi. Ortaokula Galatasaray Lisesi’nde başladıysa da, ailesinin parasal sıkıntıya düşmesi üzerine Nişantaşı Sultani’sine geçti ve ’de mezun oldu. Dedesi Nazım Paşa’nın etkisiyle şiirle ilgilenmeye başlayan ve Feryad-ı Vatan adlı ilk şiirini daha 11 yaşındayken yazan Nazım Hikmet, denizciler için yazdığı bir kahramanlık şiirinden (Bir Bahriyelinin Ağzından, ) etkilenen Bahriye Nazırı Cemal Paşa’nın yardımıyla Heybeliada Bahriye Mektebi'ne girdi. ’da bu okulu bitirdikten sonra Hamidiye kruvazörüne stajyer güverte subayı olarak atandı. Ancak aynı yılın kışında, son sınıftayken geçirdiği zatülcenp hastalığının tekrarlaması ve uzun süren iyileşme döneminin ardından deniz subayı olarak görev yapabilecek sağlık durumuna kavuşamaması üzerine, 17 Mayıs ’de, Sağlık Kurulu raporuyla, askerlikten çürüğe çıkarıldı.

’de ilk kez Hala Servilerde Ağlıyorlar Mı adlı şiirinin Yeni Mecmua’da yayınlanmasının da etkisiyle hececi şairler arasında genç bir ses olarak oldukça ünlenen Nazım Hikmet, Bir Dakika adlı şiiriyle, ’de Alemdar gazetesinin açtığı yarışmada birinci oldu. Bu başarısıyla Faruk Nafiz Çamlıbel, Yusuf Ziya Ortaç, Orhan Seyfi Orhon ve Yaşar Kemal gibi ustalar ondan sevgiyle söz etmeye başladı. ’nin son günlerinde yazdığı ve gençleri ülkenin kurtuluşu için savaşmaya çağırdığı Gençlik adlı şiiri, İstanbul’un işgal altında olduğu yıllarda Nazım Hikmet’in vatan sevgisini yansıtan direniş şiirlerindendi.

İstanbul’un işgaline çok üzülen Nazım Hikmet, milli mücadeleye katılmak üzere Anadolu’ya geçti ve ’de Bolu Lisesi’nde kısa bir süre öğretmenlik yaptı. Martı’nda Ankara Hükümeti’nce, kendisine ve çocukluk arkadaşı şair Vala Nureddin’e, İstanbul gençliğini milli mücadeleye çağıran bir şiir yazma görevi verildi. Bu görevi 3 gün içinde başarıyla yerine getiren ikilinin şiirleri on bin kopya olarak basıldı ve dağıtıldı. Şiirin yankıları öyle büyüdü ki, Vala Nureddin ve Nazım Hikmet, İsmail Fazıl Paşa tarafından meclise çağırılarak, Mustafa Kemal ATATÜRK'e takdim edildi. Mustafa Kemal genç şairlere şunları söyledi:

“Bazı genç şairler modern olsun diye mevzusuz şiir yazmak yoluna sapıyorlar. Size tavsiye ederim, gayeli şiirler yazınız.” (Vala Nureddin’in Bu Dünyadan Nazım Geçti adlı kitabından)

İyi bir öğrenim görmek ve dünyada olup bitenleri anlamak isteyen iki genç şair yılında Batum’a, oradan da Moskova’ya giderek Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’ne (KUTV) yazıldılar. Nazım Hikmet, ekonomi ve toplumbilim dersleri aldığı üniversite yılları boyunca, içine girdiği yeni dünyanın düşünce ve duygu yükü altında, serbest ölçüyle şiirler yazmaya başladı. İtalya’da Filippo Tommaso Marinetti’nin başlattığı Gelecekçilik (Fütürizm) akımının etkisinde, geçmişi yadsıyarak her şeyi gelecekte gören, devrimci bir bakışla yazdığı şiirleri ’te Yeni Hayat ve Aydınlık gibi dergilerde yayınlandı.

Ekim’inde, üniversiteyi bitiren ve çıkışında olduğu gibi, yine gizlice sınırdan geçerek Türkiye'ye dönen Nazım Hikmet, Aydınlık dergisinde çalışmaya başladı. Şubat ’te Şeyh Said İsyanı’nın başlaması üzerine, 4 Mart ’te çıkarılan Takrir-i Sükun Kanunu uyarınca birçok gazete ve dergi kapatıldı ve yazarları tutuklandı. Ankara İstiklal Mahkemesi’nin, 12 Ağustos ’te gizli örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle kendisi adına çıkardığı 15 yıllık mahkumiyet kararını öğrendikten sonra, İzmir’den İstanbul’a gelerek gizlice yurt dışına çıktı. Sovyetler Birliği’ne giden Nazım Hikmet, Cumhuriyet Bayramı’nda çıkan af kapsamına girdiğini öğrenip, geri dönmek için pasaport istediyse de bir sonuç alamadı.

’de Bakü’de ilk şiir kitabı Güneşi İçenlerin Türküsü’nü yayımlatmasından birkaç ay sonra, arkadaşı Laz İsmail ile birlikte, sınırı sahte pasaportlarla ve izinsiz geçme suçundan yakalandı. Yargılanmadan önce iki ay Hopa cezaevinde bekletildi ve uzun süren yargılama sonucu, oy birliğiyle serbest bırakılmasına karar verildi.

yılında serbest kaldıktan sonra, İstanbul’da Resimli Ay dergisinin yazı kadrosuna katılan Nazım Hikmet’in, aynı yıl içinde yayımlanan Satır adlı kitabı büyük bir ilgiyle karşılandı. Bu kitabını, gene o yıl çıkan Jokond ile Si-Ya-U (Çinli devrimci arkadaşı Emi Siao) ve ertesi yıl çıkan Varan 2 ve 1+1=1 adlı kitapları izledi. Temmuz ’da, Salkımsöğüt ile Bahri Hazer şiirleri Nazım Hikmet’in kendi sesiyle Columbia firmasınca plağa alındı. Yirmi günde tükenen bu plağın kahveler, lokantalar gibi halka açık yerlerde çalınmaya başlandığı görülünce, polisin duruma el koyup bazı uyarılara girişmesi sonucu, firma plağın yeni basımlarını yapmaktan vazgeçti.

yılında halkı suça teşvik ettiği iddiasıyla tekrar yargılanan ve oybirliğiyle aklanan Nazım Hikmet’in, ’de Benerci Kendini Niçin Öldürdü adlı şiir kitabı basıldı. sezonunda Kafatası ve sezonunda Bir Ölü Evi adlı oyunları İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda (eski adıyla Darülbedayi) sahneye kondu. Bütün bunların ardından, halkı rejim aleyhine kışkırtmaktan hakkında idam talebiyle açılan dava, 31 Ocak ’te 5 yıl hapis kararıyla son buldu. Her ne kadar temyiz bu kararı bozduysa da Bursa Mahkemesi 4 yıla indirerek hapis kararında direndi. Cumhuriyet’in onuncu yılında çıkarılmış olan bağışlama yasasıyla bu cezanın 3 yılı indirilince geriye bir yıl kaldı. Oysa Nazım Hikmet bir buçuk yıldır tutukluydu; sonuçta 6 ay alacaklı olarak cezaevinden çıkıp İstanbul'a döndü.

Nazım Hikmet yurt dışındayken, ilki Sovyetler Birliği’nde görevli bir Türk ailesinin kızı olan Nüzhet Hanım ile ardından da bir Rus kızı olan Dr. Lena ile olmak üzere iki evlilik geçirdi. İstanbul'a döndükten sonra ise ’da tanıştığı ve ’de evlenmeye karar verdiği Piraye Altınoğlu ile, sorgulamalar ve tutuklamalar yüzünden ancak 31 Ocak ’te evlenebildi. Piraye Hanım'ın önceki evliliğinden iki çocuğu vardı. Geçimlerini sağlamak için bir yandan Akşam gazetesinde fıkralar yazdı, bir yandan da İpek Film Stüdyosu’nda senaryo yazarlığı, dublaj yönetmenliği ve film yönetmenliği gibi işler yaptı.

’te Taranta Babu’ya Mektuplar ve ’da Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı adlı şiir kitapları yayınlanan Nazım Hikmet, bir dizi yargılamanın ardından 29 Aralık ’de, Askeri Yargıtay’dan gelen onayla 28 yıl 4 ay ağır hapse mahkum edildi. 1 Eylül ’de İstanbul Tevkifhanesi’ne, Şubat’ında Çankırı Cezaevi’ne, aynı yılın aralık ayında da Bursa Cezaevi’ne gönderilen ve bu üç cezaevinde toplam 12 yıl hapis yatan ünlü şair, yayımlama olanağı bulunmadığı halde sürekli şiirler yazdı. 14 Nisan seçimlerini kazanan Demokrat Parti’nin çıkardığı af yasasıyla serbest kalmadan önce, uzun süre açlık grevi yaptığından sağlık durumu oldukça kötüleşti. Bu süreçte onun için yurt içinde ve yurt dışında gösteriler, toplantılar düzenlendi, bildiriler dağıtıldı, imzalar toplandı. Nazım Hikmet adında iki sayfalık bir gazete çıkarıldı ve ilgililere sürekli mektuplar yazıldı.

Nazım Hikmet cezaevindeki son iki yılında, ziyaretine gelen dayısının kızı Münevver Berk’e aşık oldu ve serbest kalmasının ardından eşi Piraye’den ayrılarak Münevver Hanım’la yaşamaya başladı. Çiftin 26 Mart ’de Mehmet adını verdikleri bir oğulları oldu.

Serbest kaldıktan sonra polis tarafından sürekli izlenen, kitaplarını yayımlatma ve oyunlarını izleyici ile buluşturma olanağı bulamayan Nazım Hikmet, askerliğini yapmamış olduğu gerekçesiyle Kadıköy Askerlik Şubesi’ne çağrıldı. Ne güverte subaylığı yaptığı yıllarda hastalanarak çürüğe çıkarıldığını söylemesi, ne de Cerrahpaşa Hastanesi’nden aldığı, kalbinden ve ciğerlerinden rahatsız olduğunu gösteren raporlar, askerlik yapmasını engelleyen bir durumu olduğunu ispatlayamadı. Ölüm korkusu içinde olan Nazım Hikmet, akrabası Refik Erduran’la birlikte, deniz yoluyla önce Romanya’ya sonra da Moskova’ya geçti. Bunun üzerine 25 Temmuz ’de, Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarıldı.

Birçok uluslararası kongreye katılan, çeşitli ülkelere yolculuklar yapan, pek çok kitabı yayımlanan ve yapıtları çeşitli dillere çevrilen Nazım Hikmet büyük bir ün kazandı. Prag’da Uluslararası Barış Ödülü’ne layık görüldü ve yılının sonunda Sovyetler Birliği’nin desteklediği Dünya Barış Konseyi’nin yönetici kadrosunda görev aldı. Nazım Hikmet’in aynı yıllarda yazdığı nükleer silahlar ve savaş karşıtı şiirleri bestelenerek, Paul Robeson ve Pete Seeger gibi dünyaca ünlü şarkıcılarca söylendi.

“Ben hem kendimden bahseden şiirler yazmak istiyorum, hem bir tek insana, hem milyonlara seslenen şiirler. Hem bir tek elmadan, hem süpürülen topraktan, hem zindandan dönen insan ruhundan, hem kitlelerin daha güzel günler için savaşından, hem bir tek insanın sevda kederlerinden bahseden şiirler yazmak istiyorum, hem ölüm korkusundan, hem ölümden korkmamaktan bahseden şiirler yazmak istiyorum.”

İlk şiirlerini hece vezniyle yazmakla birlikte, içerik bakımından hececilerden oldukça uzak olan ve onların bireyci şiirlerinin tuzağına düşmeden, toplumsal içerikli şiirler yazan Nazım Hikmet, hece ölçüsünün kalıplarını kırdı ve Türkçe’nin zengin ses özelliklerine büyük uyum sağlayan serbest nazma geçti. Bu değişiklikte Mayakovski’nin ve Gelecekçilik’i savunan diğer genç Sovyet şairlerinin etkileri oldu.

Nazım Hikmet, 18 Kasım ’ta evlendiği genç eşi Vera Tulyakova ile birlikte yine bir geziden sonra Moskova’ya döndüğünde, Cenaze Merasimim adlı şiirini yazdıktan kısa bir süre sonra, 3 Haziran sabahı, bir kalp krizi sonucu evinde yaşamını 61 yaşında yitirdi. Yazarlar Birliği’nin düzenlediği bir törenle Novodeviçiy Mezarlığı’na gömüldü.

“Ben bir insan, ben bir Türk şairi Nazım Hikmet ben tepeden tırnağa insan tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret”

’de şairin cezaevine girmesiyle Türkiye’de yasaklanan Nazım Hikmet şiirleri, ancak ölümünden iki yıl sonra, ’te yeniden ortaya çıkabildi. Yazdığı oyunlardan film, bale ve opera uyarlamaları yapıldı. Çeşitli konularda yazdığı çok sayıda makale ve eleştirileri de sonradan yayınlandı.

Kaynak:funduszeue.info

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası