esmaül hüsna faziletleri dinle / ‎Esmaül Hüsna: Zikir ve Ezber App Store’da

Esmaül Hüsna Faziletleri Dinle

esmaül hüsna faziletleri dinle

1 – ALLÂH :  [ Tüm isim ve sıfatlan kendinde toplayan yüce Allah'ın zatının, başka hiçbir varlığa verilemeyen ismidir.  ]

Allah zikrine devam eden kişinin derecesi hem Allah katında hem de insanlar katında artar. İnsanlar arasında; sevilen, sayılan, sözü geçen kıymetli bir kişi olur. Duaları kabul görür. Nefis şeytanının şerrinden kurtulur. Güneş doğarken gümüş veya altın levha üzerine Allah ismini yazan ve üzerinde taşıyan şeytan şerrinden korunur. Soğuk havada bu levha üzerinde iken Allah diye zikrederse soğuğu hissetmez. Balgam hastalığı olan kişi taşırsa balgam hastalığından kurtulur. Kişi 7 gün oruç tutup, gece yarısında 2 rekat Allah rızası için namaz kılıp, ardından 66 defa Allah zikrini yaparsa; Allah bir melek görevlendirir. O melek, o kişiyi tüm kötülüklerden koruduğu gibi, hal ve hareketlerinde, işlerinde o kişiyi yönlendirir, yönetir ve yardımcı olur. Allah ismini kağıda gül suyu, safran ve misk karışımıyla yazıp, üzerinde taşıyanı Allah her türlü kötülükten korur. Amir veya makam sahibi kişilerin yanında riayet görür. Düşmanlarına karşı galip gelir. Cuma günü oruçlu olarak, sabaha doğru gümüş yüzüğe Allah ismini yazıp, sağ elinin parmağına takan kişinin her isteği insanlar tarafından karşılanır. İşi görülür. Sol elinin parmağına takıp bir mahkemeye giden kişi haksızlığa uğramaz.

Allah Cenabı Hakk’ın Celal ve Cemal gibi bütün isimlerini kapsamaktadır. Allah diye zikreden Cenabı Hakk’ı bütün isimleri ile anmış olur. Bütün isimler Allah isminde gizlidir. Diğer isimler Allah İsmi Azamına birer sıfattır. Allah ismi hiç bir isme sıfat olmaz. Cenabı Hakk’ın Zatına mahsus bütün isimlerin özellikleri Allah isminde vardır. Allah ismi; ruhi hastalıklardan, kalp katılığından, küfürden, maddi ve manevi bataklıktan, nefsin istek ve arzularından kurtulmak, düşmanlarını yenmek, merhamet sahibi olmak, Allah’ın istediği şekilde hayat sürmek, son nefeste imanlı ölmek, kalbin nurlanması, imanlı olması ve şifa bulmak, güç, kuvvet ve rızık kazanmak, gizli sırlara vakıf olmak, hem dünya, hemde ahiret saadetine ermek için zikredilir.

Allah ismi iki şekilde zikr olunur;

1) Ya Allah

2) Allah, Allah… diyerek Ya: Yardım isteme, aman ve ah gibi medet talep etmeyi ifade eder.

Zikretmek iki şekilde olur;

1) Kişiye Cenebı Hakk’ın ilham yoluyla telkin etmesi şekliyle yapılan zikir.

2) Kişinin alim bir zat’a el verip / (nispet edip), ders alıp onun dediği ve tavsiye ettiği şekilde zikretmek.

Zikre başlamadan önce abdest alınır. Niyet edilir. ; Dünya kelamından uzak, dünyayı unutarak, ismin hem dil, hemde kalb ile birlikte ifadesine başlanır. Manevi alemlerin sultanı olmak için YA HU YA ALLAH ismi azamı zikredilir. Bu zikir Allah dostlarının, veli kullarının zikridir. HU ismi şerifi dışında Allah isminin önüne hiç bir isim geçemez. Allah ismini insanlardan uzak, tenha bir yerde abdestli olarak zikredene; Meleklere mahsus alemlerin kapıları açılır. Maneviyatı güçlenir. Yüksek makamlara ulaşır, nurlanır. Hergün Ya Allah Ya Hu diye defa zikirde bulunanı Allah, kemaliyle rızıklandırır. Şifa için Allah ismi 70 defa bir kağıda yazılıp, yazı su içinde silindikten sonra, hastaya içirilirse; hasta şifa bulur.

2 – ER RAHMÂNRahman   [ Bütün Yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih eden ]

Günde zikir sayısı :   – Dünya ve Ahirette Allah’ın sevgilisi olmak için okunur.

Farz namazlarının ardından defa Ya Rahman ismini zikreden; Allah’ın rızasını kazandığı gibi, Allah’ın nimetleride ona sunulur. 40 gün riyazet halinde defa Ya Rahman ismini zikredenin kalp gözü açılır. 5 V akit namazların ardından defa Ya Rahman ismini zikreden, her olaydan haberdar olur. Olay olmadan haberi olur. Er Rahman ismini; misk, safran, gül suyu karışımı mürekkep ile kağıda yazıp üzerinde taşıyan; insanlar arasında sevgi, saygı görür. Günde defa zikredenin her arzusu gerçekleşir.

3 – ER RAHİMRahim   [ Çok merhamet eden, büyük nimetler veren. ]

Günde zikir sayısı : – Maddi ve Manevi Rızıklar için okunur.

Ya Rahim ismini zikretmeye devam eden kişi; belalardan, kazalardan ve afetlerden korunur. Uykusunda ağlayan veya korkan çocuğun üzerine defa Er Rahim isminin yazıldığı kağıt konulursa; çocuk bu durumdan kurtulur. 5 vakit namazlarının sonunda Ya Rahim ismini defa okuyanın ahlakı düzelir. Rızkı ve bereketi artar. Hastaysa şifa bulur. Tüm nimetler okuyanın ayağına gelir. Errahmanirrahim veya Ya Rahman Ya Rahim isimlerini zikredenler; sıkıntıdan, darlıktan ve korkularından kurtulurlar. Günde defa okuyanın kalbi yumuşar, Allah’ın rahmetini kazanır. Kötülüklerden muhafaza olur.

4 – EL MELİKMelik   [ Bütün Kainatın Tek Sahibi ve mutlak hükümdarı. ]

Günde zikir sayısı : 91 – Emir sahibi olmak, maddi ve manevi güçlü olmak için okunur.

Sabah namazının ardından defa Ya Melik ismini zikreden fakirlikten kurtulur. Bu ismi her gün okumaya devam edenler bazı sırlara vakıf olurlar. İlim ve marifet sahibi olurlar.

5 – EL KUDDÛSKuddus   [ Hatadan, gafletten, aczden ve her türlü eksiklikten pek uzak, pek temiz ]

Günde zikir sayısı : – Günahlardan kurtulmak ve kalp temizliği için okunur.

Ya Kuddüs ismini zikreden kişi şehvetten kurtulur, ahlakı düzelir. Günde defa okuyan kalbin manevi hastalıklarından kurtulup, insanlar arasında sevilen, saygı duyulan kişi olur. Vesveseden kurtulur. Şeytanın hilelerinden uzak olur.

6 – ES SELAMSelam   [ Kullarını selamete çıkaran, Cennetteki bahtiyar kullarına selam veren ]

Günde zikir sayısı : – Korkulan her şeyden korunmak için okunur.

Hasta üzerine veya defa Ya Selam ismi okunursa hasta iyileşme gösterir. Es Selam ismini kağıda yazıp üzerinde taşıyan ve sürekli zikr eden; fenalık ve kötülüklerden emin olur. Ya Selam isminin zikrine devam eden kişi; cin, şeytan ve insanların hile ve vesveselerinden uzak olur. 66 defa bir kaba yazıp, 40 gün aç karnına bu sudan içen vesvese hastalığından kurtulur. Günde defa okuyanın her duası kabul olur.

7 – EL MÜ’MİNMü’min   [ Gönüllerde iman ışığı uyandıran, kendine sığınanları koruyup rahatlatan ]

Günde zikir sayısı :  – Kötü hastalıklara düşmemek için okunur.

Her gün sabah namazının ardından defa Ya Mü’min ismini zikreden sıkıntıya düşmez. Dili, yalan ve küfürden uzaklaşır. Riyadan, zinadan, kibirden, hasedden, kötü ahlaktan uzak olur. Her gün defa Ya Mü’min ismini zikreden hastalıklardan ve sıkıntılardan kurtulur. 43 gün, 5 vakit namazların ardından, defa Ya Mü’min ismini zikreden arzusuna kavuşur. Her gün okumayı adet haline getiren muhtaçlık hissetmez, kimseye muhtaç olmaz, düşman şerrinden muhafaza olur, dili kötü söz söylemez.

8 – EL MÜHEYMİNMüheymin   [ Gözeten ve Koruyan ]

Günde zikir sayısı : – İnsanların düşüncelerini anlar korunur.

Ya Müheymin zikrine devam eden unutkanlıktan kurtulur. Bu zikre bir Ulema ile devam eden gizli sırlara vakıf olur. Yatsı namazının ardından defa okuyup konuşmadan, sağ tarafına yatıp uyuyana rüyasında olacak hadiselerden haber verilir. Günde defa tenha bir yerde okuyanın kalbi nurlanır. Günde defa okuyan bela, musibet ve düşman şerrinden korunur. İlim ve imanı artar. Yazıp üzerinde taşıyanın rızkı ve malı artar. Allah’ın himayesinde olur.

9 – EL AZÎZAziz   [  Mağlup edilmesi mümkün olmayan galip ]

Günde zikir sayısı : 94 – Düşmanlara galip gelmek için okunur.

Ya Aziz ismini zikreden kişi, kendini insanlara sevdirir. İşi ve istekleri geri çevrilmez. Hem insanlara, hemde ruhanilere karşı sözü geçen, itibar sahibi bir kişi olur. Ya Aziz ismi 7 gün düşmanının helakı niyetiyle okunursa, kişinin düşmanı helak olur. 40 gün sabah namazından sonra 40 defa okuyan fakirlikten kurtulur. Kimseye muhtaç olmaz. Hergün evden çıkarken, 94 defa Ya Aziz ismini zikreden dünya ve ahirette bahtiyar olur.

10 – EL CEBBÂRCebbar   [ Eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya müktedir olan ]

Günde zikir sayısı : – istek ve arzuların olması için

Ya Cebbar ismini zikreden kişiye bütün insanlar itaat edeler, o kişiye kötülük yapmaya cesaret edemezler. Ya Cebbar ismi bir düşmanın helakı için defa okunur. Ya Cebbar ve Zülcelali Vel İkram isimlerini beraber yazıp üzerinde taşıyan bütün insanlara güzel görünür. Her gören saygı ve sevgide bulunur.

11 – EL MÜTEKEBBİRMütekkebbir   [ Her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren ]

Günde zikir sayısı : – İzzete ve refaha nail olmak için okunur.

Ya Mütekebbir ismini hergün okuyan konuştuğu zaman karşısındakileri tesiri altında bırakır. Okuyanın hayır ve bereketi çoğalır. Her gün sabah namazının ardından defa Ya Mütekebbir ismini zikreden itibarlı olur. Karşısındakiler ona itaat eder, sözü geçen bir kişi olur. Her gün müşteri saatinde defa okuyanın bereketi artar. Kötü davranışları olan ve sürekli haram işleyen kişinin üzerine defa okunursa o kişi davranışlarını düzeltir.

12 – EL HÂLIK : Halik   [ Bütün varlığı, halleri ve hadiseleri, tayin ve tesbit eden hepsini yoktan var eden. ]

Günde zikir sayısı : – İşlerde üzüntüden ve sıkıntıdan kurtulmak için okunur.

Ya Halık ismini zikredenin kalbi nurlanır. Her işte başarılı olur. Bela ve kötülüklerden korunur. İyileşmesi zor akıl hastalığı olanlar bu ismi yazıp taşımaları halinde faydasını görürler. Çözülmesi zor olan bir işi olan kişi; kıbleye yönelip defa Ya Halık ismini zikredip, işinin çözülmesi için dua ederse işi halolur.

13 – EL BÂRİ’ : Bâri  [ Eşyayı ve herşeyin vucüdunu herşeyin birbirine uygun halde yaratan ]

Günde Zikir Sayısı : – İşinde Başarılı olur, şöhret bulur.

Ya Bari’ ismini 7gün defa okuyan selamete erer ve afetlerden korunur. Günde defa şems saatinde okuyan; düşmanlarını yener, feraha erer ve zihni, aklı gelişir. En az bir sene okumaya devam eden şifa verir. Şifacı olur. Ağır işler kolaylaşır. Ya Bari’ ismini defa abdestli ve kıbleye yönelerek okuyan; ardından isteği doğrultusunda dua ederse isteği gerçekleşir, duası kabul görür. Başı ağrıyan kişi El Bari’ ismini gümüşe yazıp başında taşırsa baş ağrısından kurtulur

14 – EL MUSAVVİR Musavvir   [ Tasvir eden, herşeye bir biçim ve özellik veren ]   /   EL-MU’TÎ : [ Veren, ihsân eden ]

Günde Zikir Sayısı  – Maksat ve merama ulaşmak için

Ya Musavvir ismini zikreden başladığı işte başarılı olur, geri kalmaz ve yaptığı iş bozulmaz. Sanatkarsa sanatında başarılı ve üstün olur. Ya Musavvir ismini defa hergün okuyan ruhanilerle irtibata geçer. Ya Musavvir ismini zikreden sıkıntılarından kurtulur, çocuğu ahlaklı olur. Günde adet okuyan kişi düşmanını dost yapar. Bir istek veya arzu için okunursa okuyanın arzusu gerçekleşir.

Allah (c.c.), Mu’tî’dir. Yani, mahlûkatına hayat hakkını ve her istediğini verendir. Cenab-ı Hak kullarının Kendisine açılan ellerini boş çevirmez. Mahlûkâtının hal ve söz dilleriyle yaptıkları duâ, niyaz ve isteklerini kabul eder. Varlıkların ihtiyaçlarını eksiksiz yaratır ve ellerine verir. Mîde için yeryüzünü envâi türlü yiyecek ve gıdalarla donatan Cenab-ı Hak, maddî-mânevî tüm âzâların ihtiyaç duydukları nîmetleri yaratır ve ikram eder. Kullarını Cennetine alır ve her arzu ettiklerini ihsân eder. Mu’tî ismi Hazret-i Ali’nin (r.a.) Peygamber Efendimizden (a.s.m.) rivâyet ettiği vârit olmuştur. Duha suresi seafoodplus.info geçmektedir. Gözü veren Cenab-ı Hak, görünen âlemde göz zevkine uygun güzellikleri de yaratıp gözün önüne sermiştir. Kulağı veren Allah Teâlâ, işitme âleminde latîf nağmeleri ve güzel sesleri de yaratmış ve kulağın işitme zevkine ikram etmiştir. İnsandaki her türlü cihâzât ve âletlerin, duygu ve latîfelerin her birisinin ayrı ayrı hizmeti ve ubûdiyeti, ayrı ayrı lezzeti, elemi, vazifesi ve mükâfâtı vardır. Cenab-ı Hak ve Hakîm-i Mutlak, insanda istihdam ettiği cihâzların her birisinin, mânevî şükürlerine karşılık, lâyık ücretlerini de inşaallah verecektir.Rızkımızı veren Rezzâk’ımızdır. Zenginlik ve servet veren Ganî olan Cenab-ı Haktır. İstemelerimize ve duâlarımıza cevap veren, atiyye veren Cenab-ı Haktır. Sayısız arzularımızı ve gayelerimizi gerçekleştiren ve yerine getiren de Cenab-ı Haktır.

15 – EL ĞAFFÂR Gaffar   [ Mağrifeti pek çok ]

Günde Zikir Sayısı : – Bağışlanmak ve günahlardan korunmak için okunur.

Ya Gaffar zikrine devam eden günahlarından, hata ve isyanlarından mağfiret bulur. Affolunur. Hasımlarının gözünde görünmez olur. Kavga ve savaş durumunda düşmanları tarafından görülemez. Gaffar ismini zikreden Allah’dan merhamet istemiş olur. Günde defa okuyan maddi ve manevi halini düzeltir. Gizli şeylerin esrarına vakıf olur. Sinirlenip herşeye parlayan kişiler bu ismi okursa öfkeleri yatışır. Kurşun levha üzerine yazıp üzerinde taşıyan zalimlerin şerrinden korunur.

16 – EL KAHHÂR Kahhar   [ Herşeye her istediğini yapacak şekilde galip ve hakim olan ]

Günde Zikir Sayısı : – Zalimleri kahretmek için

Kahhar ismi; düşmanı kahretmek ve düşmanı helak etmek gibi bir tesire sahiptir. Ya Kahhar ismini her gün okuyanların kalbinde dünya sevgisi kalmaz. Nefsine yenik düşmez. Düşmanlarını hezimete uğratır. Düşmanına karşı beddua da bulunsa düşmanı helak olur. Şehvet ve hırstan kurtulur.

17 – EL VEHHÂB Vehhab   [ Her türlü nimeti devamlı bağışlayan ]

Günde Zikir Sayısı : – Sıkıntısız borçsuz bir hayat için okunur.

Ya Vehhab ismini sürekli zikreden kişinin rızkı artar, maddi sıkıntılarından kurtulup, refaha erer. Mahlukata karşı güçlü ve heybetli görünür. Dua edilirken 7defa zikr olunursa duanın kabulune vesile olur. Zeka ve anlama güçlüğü olanlara yazılarak içilirse faydası olur.

18 – ER REZZÂK Rezzak   [ Yaratılmışlara faydanılacak şeyleri ihsan eden ]

Günde Zikir Sayısı : – Bol rızıklı ömür için okunur.

Her sabah namazından sonra defa Ya Rezzak ismini zikredenin rızkı artar, maddi sıkıntıları sona erer. Aç karnına günde 20 defa okuyanın zekası ve zihni açılır. İşini gördüreceği kişinin yüzüne 26 defa okunursa işi görülür. Kötülüklerden ve fitnelerden korunmak için sabah namazı vakti girmeden evin dört tarafına onar defa Ya Rezzak ismi okunarak üflenir. Ya Fettah Ya Rezzak isimlerini hergün beraber okuyana; kapalı kapılar açılır, maddi sıkıntıya uğramaz, rızkı artar.

19 – EL FETTÂH Fettâh  [ Her türlü zorlukları açan ve kolaylaştıran ]

Günde Zikir Sayısı : – Maddi manevi hayırlar için okunur.

Ya Fettah isminin zikrine devam edene Allah hayır ve bereket ihsan eder. Darlık ve sıkıntı çekmez. Okuyanın kalbi nurlanır, işleri kolaylaşır. Makam ve mertebesi yükselir, kimseye muhtaç olmaz. Sabah namazlarının ardından sağ elini kalbine koyarak 71 defa okuyanın kalbi temizlenir. Yatarken okuyana rüyasında bilmediği şeyler gösterilir. Zor bir durumdan kurtuluşa ermek için niyet ederek utarit saatinde defa okunur. Düşmanının dost olması niyetiylede utarit saatinde defa okunmaya devam edilirse düşmanı dost olur.

20 – EL ALÎM : Alim  [ Her şeyi çok iyi bilen ]

Günde Zikir Sayısı : – ilim zenginliği için okunur.

Ya Alim zikrine devam eden gizli sırlara vakıf olur. Herşey ona beyan olur. Okuyanın ilmi artar, hikmetli konuşur ve yüce makamlara erişir. El Alim ismini yazıp suda silip içenin anlayışı ve zekası artar.

21 – EL KÂBID Kâbid  [ Sıkan, Daraltan ]

Günde Zikir Sayısı : – Zalimin zülmünden kurtulmak için

Ya Kabid ismini okumaya devam eden kişi heybetlilik ve celallik kazanır. Kimse düşmanlık etmeye, hakkında dedikodu yapmaya cesaret edemez. Okuyan kötü huylarından kurtulur. Düşman şerrinden korunmak için defa okunur. İki ay günde defa okuyana bazı sır perdeleri açılır.

22 – EL BÂSIT Bâsit  [ Açan, Genişleten ]

Günde Zikir Sayısı : 72 – İşlerin büyümesi mal ve paranın bereketi için okunur.

Ya Basıt ismini zikreden kişi korktuğu şeylerden emin ve güven içinde olur. Kalbindeki korku ve endişeler gider. Kalbi geniş olur. Keyfi ve neşesi artar. Sıkıntılarından kurtulur. Rızkı ve itibarı artar. Kalp gözü açılır. Hergün sabah namazından sonra 72 defa Ya Basıt ismini zikredenin rızkı bollaşır.

23 – EL HÂFIZ : Hafıd  [ Yukardan aşağıya indiren alçaltan ]

Günde Zikir Sayısı : – Kötüden ve belalardan korunmak için okunur.

Ya Hafız ismini zikreden; korku, telaş, kötülük ve fenalıklardan emin olur ve korunur. Okuyana düşman saldıramaz. Cin, şeytan ve insan şerrinden korunur. Bu isim; korunması için, neye okunursa, o şey muhafaza olur, korunur.

24 – ER RÂFİ’ : Râfi  [ Yukarı kaldıran, yükselten ]

Günde Zikir Sayısı : – İnsanlar arasında ve işinde yükselmek için okunur.

Ya Rafi ismini zikreden her türlü hayırlara vesile olur. Rızkı ve derecesi artar. İnsanlar arasında yüksek mertebelere ulaşır. Düşmanlarının kalbinde korku ve ürperti olur. Fakirlikten ve zalim şerrinden muhafaza olur.

25 – EL MUİZZ Muiz  [ İzzet veren, ağırlayan ]

Günde Zikir Sayısı : – Fakir ve zelillikten kurtulmak için okunur.

Ya Muizz zikrine devam eden kişi aziz olur. Gücü, kuvveti artar. Kadri yücelir. Mahlukata karşı heybetli görünür. Kimseden korkmaz.

26  – EL MUZİLL Müzil  [ Zelil eden, alçaltan ]

Günde Zikir Sayısı : – Düşmanları zelil etmek için

Ya Muzill ismini zikreden kişiye, istediği düşmanını Allah zelil kılar. Düşman ve zalim şerrinden emin olur, korunur. Düşmanını hezimete uğratır.

27  – ES SEMî’ : Semi [ Herşeyi iyi işiten ]

Günde Zikir Sayısı – Duaların kabulu için okunur.

Ya Semi ismini zikredenin duaları kabul olur. 7 gün oruç tutup, halvete girerek Ya Semi ismini zikreden ulvi ruhların sesini işitir.

28  – EL BASÎR Basir  [ Her şeyi iyi gören ]

Günde Zikir Sayısı : – Acziyetin kalkması için okunur.

Ya Basır ismini zikredenin dünya ve ahiret korkuları kalmaz. Basiret gözü açılır. Tüm kötülüklerden korunur. İstek ve arzuları gerçekleşir. Ya Basır ismini her sabah defa zikreden gizli husus ve hadiseleri öğrenir. Ya Allahü Ya Basır isimlerini zikredenin içi temizlenir. Allah’ın rahmetini kazanır. Gözleri nurlanır.

29 – EL HAKEM : Hakem  [ Hükmeden, hakkı yerine getiren ]

Günde Zikir Sayısı : 68 – Haklı davasını kazanması için okunur.

Ya Hakem ismini zikredenin içi, alemin sırlarıyla dolar. Sözü geçerlive tesirli olur. Allah katında mertebesi yükselir. Eşyaların sırrına vakıf olur. Anlama ve kavrama gücü artar.

30  – EL ADL Adl  [ Çok Adaletli ]

Günde Zikir Sayısı : – Adaletli olmak için

Ya Adl ismini zikredenin maddi ve manevi hali düzelir. Hakim ve hükümet görevlileri her gün sabahları defa Ya Adl ismini zikrederlerse, adalet üzere hareket ederler, adaletten ayrılmazlar. Gece yarısından sonra defa Ya Adl ismi zikredildikten sonra bir zalime beddua edilirse; o zalim perişan olur.

31 -EL LATÎF Latif  [ En ince işlerin bütün nceliklerini bilen, kullarına iyilikler ulaştıran ]

Günde Zikir Sayısı :   -Dileklerin olması, kısmet ve rızık için Okunur.

Ya Latif ismi; insana her hususta fayda veren, havassı en çok olan isimlerden biridir. Ya Latif ismini zikreden huzura kavuşur, her şeyde başarılı olur. Maddi durumu düzelir. Hasta olan iyileşir. Sıkıntı ve bunalımdan kurtulur. Arzu ve isteklerine kavuşur. Günde defa okunması tavsiye edilmiştir

32 – EL HABİR Habir  [ Herşeyin iç yüzünden gizli taraflarından haberdar ]

Günde Zikir Sayısı : – Hafıza ve idrakin genişlemesi için

Ya Habir ismini zikredende ruhaniyet kesbeder, eşyanın sırrına vakıf olur. Kötü ahlak ve zalim şerrinden kurtulur. Rüyasında istediği şey hakkında bilgi alır. 40 gün defa okuyan bu ismin hadimi ile görüşür.

33 – EL HALÎM Halim  [ Suçlara karşı hemen ceza vermeyen yumuşak davranan, süre veren ]

Günde Zikir Sayısı : 88 – Ahlak ve hılim / huy güzelliği için okunur.

Ya Halim ismini zikreden arifler zümresinden olur. Merhametli ve sözü geçen bir kişi haline gelir. Dünyayı bırakıp, tâata yönelir. Sinirli ve asabi olan kişiler okursa durumları düzelir.

34 – EL AZİM : Azim  [ Çok Azametli ]

Günde Zikir Sayısı : – Sözünün tesirli ve sayırlı olmak için

Ya Azim ismini zikreden korktuğu ve çekindiği şeylerden korunur. Hastaysa şifa bulur. İnsanlar arasında itibarlı olur, şerefi yücelir. İstek ve arzularına kavuşur. İşlerinde başarıya ulaşır. Yüksek mertebelere ulaşır.

35 – EL GÂFÛR Ğafur  [ Affı ve mağfireti pek çok ]

Günde Zikir Sayısı : – Günahların affı, kötü ahlakı bırakmak için okunur.

Ya Gafur ismini zikredeni Allah af ve mağfirette bulunur. Fakirlikten kurtulur. Korktuklarından emin olur, korunur. Şiddet ve öfkeli kişilere karşı Ya Gafur ismi okunursa öfkeleri yatışır. Her farz namazının ardından Ya Gafur ismini okumaya devam edene; ruhaniler gelerek isteklerini yerine getirir.

36 – EŞ ŞEKÛR : Şekûr  [ Kendi rızası için yapılan iyiliklere daha fazlasıyla karşılık veren ]

Günde Zikir Sayısı : – Talihin açıklığı, bol rızık için okunur.

Ya Şekur ismini zikreden kişinin refahı artar, sıhhat ve huzur içinde olur. Her işinde kolaylık bulur. Kazandığını kaybetmez. Nimetleri eksilmez. Zalim ve düşman şerrinden korunur.

37 – EL ALİYY : Aliyy  [ Pek yüce, Pek yüksek ]

Günde Zikir Sayısı : – Zilleten kurtulmak ve ilim için

Ya Aliyy ismini zikreden kişi hor görülmez, onu gören herkez sever, sayar. Sözü dinlenir. Ahlakı düzelir, hikmetli konuşur. Kısmeti açılır, kötü huylarını bırakır.

38 – EL KEBÎR Kebir  [ En büyük, pek büyük ]

Günde Zikir Sayısı : – Hürmet görmek için okunur.

Ya Kebir ismini zikredenin ilmi ve bilgisi artar. İnsanlardan hürmet görür. Onu görenler, ondan çekinir. Yüce mertebelere erer. Borçlu kişiler günde defa okurlarsa borçlarını ödemeye muvaffak olurlar. İşinden haksız yere uzaklaştırılanlar, görevlerine ve işine geri döner.

39 – EL HAFÎYZU Hafız  [ Yapılan işleri bütün tafsilatıyla tutan,herşeyi belli bir vakte kadar bela afetten koruyan ]

Günde Zikir Sayısı :  – Nefsinin ve malının korunması için okunur.

Ya Hafıd ismini zikreden kişi; zalim ve kötülerin şerrinden korunur.






Keywords:

<< Other posts

Son Güncellenme:

LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi

Anlam bakımından en güzel isimler manasına gelen Esmaül Hüsna'nın içerisinde Allah'ın 99 ismi bulunmaktadır. Arapça'da Esma 'isim', Hüsna 'güzel' anlamına gelmektedir. Esmaül Hüsna bu iki kelimenin birleşmesi ile birlikte ortaya çıkmıştır. Kur’an-ı Kerim’de Allah'ın 'de fazla adı geçmektedir. Allah'ın 99 isminin her birinin ayrı ayrı anlamı vardır. Bu isimlerin anlamlarını bilmek ve öğrenmenin faziletleri oldukça çoktur. Allah resulü Hz. Muhammed (s.a.v.)’in hadislerinde belirttiği üzere çok önemlidir. Esmaül Hüsna hakkında bilgiler İslami birçok kaynakta da yer almaktadır. Allah'ın 99 İsmi, sıfatları, anlamları, sırları, faziletleri ve Türkçe okunuşu için içeriğimize göz atabilirsiniz.

1/ESMAÜL HÜSNA OKU (Allahın 99 İsmi) - Sırasıyla Allahın İsimleri, Okunuşu ve Anlamları Nelerdir Esmaül Hüsna Nedir
2/Esmaül Hüsna Nedir
3/ESMAÜL HÜSNA OKU (Allahın 99 İsmi) - Sırasıyla Allahın İsimleri, Okunuşu ve Anlamları Nelerdir Esmaül Hüsna Nedir
4/Allahın 99 İsmi ve Anlamları
5/1- Allah
6/2- Er-Rahmân
7/3- Er-Rahîm
8/4- El-Melik
9/5- El-Kuddûs
10/6- Es-Selâm
11/7- El-Mümin
12/8- El-Müheymin
13/9- El-Azîz
14/ El-Cebbâr
15/ El-Mütekebbir
16/ El-Hâlık
17/ El-Bâri
18/ El-Musavvir
19/ El-Gaffâr
20/ El-Kahhâr
21/ El-Vehhâb
22/ Er-Rezzâk
23/ El-Fettâh
24/ El-Alîm
25/ El-Kâbıd
26/ El-Bâsıt
27/ El-Hâfıd
28/ Er-Râfi
29/ El-Muız
30/ El-Müzil
31/ Es-Semi
32/ El-Basîr
33/ El-Hakem
34/ El-Adl
35/ El-Latîf
36/ El-Habîr
37/ El-Halîm
38/ El-Azîm
39/ El-Gafûr
40/ Eş-Şekûr
41/ El-Aliyy
42/ El-Kebîr
43/ El-Hafîz
44/ El-Mukît
45/ El-Hasîb
46/ El-Celîl
47/ El-Kerîm
48/ Er-Rakîb
49/ El-Mucîb
50/ El-Vâsi
51/ El-Hakîm
52/ El-Vedûd
53/ El-Mecîd
54/ El-Bâis
55/ Eş-Şehîd
56/ El-Hakk
57/ El-Vekîl
58/ El-Kaviyy
59/ El-Metîn
60/ El-Veliyy
61/ El-Hamîd
62/ El-Muhsî
63/ El-Mübdi
64/ El-Muîd
65/ El-Muhyî
66/ El-Mümît
67/ El-Hayy
68/ El-Kayyûm
69/ El-Vâcid
70/ El-Macîd
71/ El-Vâhid
72/ Es-Samed
73/ El-Kâdir
74/ El-Muktedir
75/ El-Mukaddim
76/ El-Muahhir
77/ El-Evvel
78/ El-Âhir
79/ El-Zâhir
80/ El-Bâtın
81/ El-Vâlî
82/ El-Müteâlî
83/ El-Berr
84/ Et-Tevvâb
85/ El-Müntekim
86/ El-Afüvv
87/ Er-Raûf
88/ Mâlik-ül Mülk
89/ Zül-Celâli vel ikrâm
90/ El-Muksit
91/ El-Câmi
92/ El-Ganiyy
93/ El-Mugnî
94/ El-Mâni
95/ Ed-Dârr
96/ En-Nâfi
97/ En-Nûr
98/ El-Hâdî
99/ El-Bedî
/ El-Bâkî
/ El-Vâris
/ Er-Reşîd
/ Es-Sabûr
/Esmaül Hüsna Zikri Nasıl Yapılır
/Allahın Subuti Sıfatları ve Anlamları Nelerdir
/Allahın Zati Sıfatları ve Anlamları Nelerdir
/Esmaül Hüsna Sırları ve Faziletleri
/ESMAÜL HÜSNA OKU (Allahın 99 İsmi) - Sırasıyla Allahın İsimleri, Okunuşu ve Anlamları Nelerdir Esmaül Hüsna Nedir

Esmaül Hüsna Panomuz Hazır! Peki Esmaül Hüsna Nedir? Anlamları Nelerdir?

Esmaül Hüsna Panomuz Hazır! Peki Esmaül Hüsna Nedir? Anlamları Nelerdir?

Esmaül Hüsna, Allah'ın isimleri için kullanılan bir tabirdir. Allah'a (C.C) nispet edilen isimleri ifade etmek için bu tabir kullanılmaktadır. Allah'ın isimleri ve anlamları en çok araştırılan konulardan da birisidir. Hadis kaynaklarında Allah'ın 99 ismi okumanın faziletleri ile ilgili pekçok bilgi yer alır. Müslüman âlemi için çok mühim bir yere sahip olan Allah'ın isimleri, anlamları ve sıfatları için doğru yerdesiniz. Allah'ın isimleri dinle ve oku seçeneğine bu başlık altından ulaşabilirsiniz. Esmaül Hüsna Allah'ın 99 ismi, anlamları, sıfatları ve okumanın fazileti aşağıda yer alıyor. Peki, Allah'ın 99 ismi nedir?

ALLAH'IN 99 Ä°SMÄ° NEDÄ°R?

 

Esmaül Hüsna, Allah'ın 99 ismi için ifade edilen tabirdir. İsmin çoğulu olan esma ile ''güzel, en güzel'' anlamına gelen Hüsna kelimelerinden oluşmuştur. Sadece Kur'an-ı Kerim'de geçen ilahi isimler 'den fazla olsa da Esmaül Hüsna tabiri daha çok aşağıda yer alan 99 ismi kapsamaktadır.

 

Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın (C.C) zatına birçok isimle ifade edilmiştir. Müslüman âlemi için çok mühim bir yere sahip olan Allah'ın isimleri okumak isteyenler tarafından sıkça araştırılan konular arasında da yer alır. Öyle ki, hadis kaynaklarında Allah'ın 99 ismi okumanın fazileti hakkında birçok bilgi yer almıştır.

 

 

ESMAÜL HÜSNA ALLAH'IN İSİMLERİ OKUNUŞU VE DİNLE

 

Esmaül Hüsna tabiri ile ifade edilen Allah'ın 99 ismi okunuşuna ve dinlemek için seçeneğe aşağıdan ulaşabilirsiniz. Allah'ın isimleri, anlamları, sıfatları ve fazileti ile ilgili bilgiler şöyle;

 

ALLAH'IN Ä°SÄ°MLERÄ° VE ANLAMLARI

 

1- Allah(C.C.): "Eşi benzeri olmayan, bütün noksan sıfatlardan münezzeh tek ilah, Her biri sonsuz bir hazine olan bütün isimlerini kuşatan özel ismi. İsimlerin sultanı."

 

2- Er-Rahmân: "Dünyada bütün mahlükata merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden."
3- Er-Rahîm: "Ahirette, müminlere sonsuz ikram, lütuf ve ihsanda bulunan."
4- El-Melik: "Mülkün, kainatın sahibi, mülk ve saltanatı devamlı olan."
5- El-Kuddûs: "Her noksanlıktan uzak ve her türlü takdıse layık olan."
6- Es-Selâm: "Her türlü tehlikelerden selamete çıkaran."
7- El-Mü'min: "Güven veren, emin kılan, koruyan."
8- El-Müheymin: "Her şeyi görüp gözeten."
9- El-Azîz: "İzzet sahibi, her şeye galip olan."
El-Cebbâr: "Azamet ve kudret sahibi. Dilediğini yapan ve yaptıran."
El-Mütekebbir: "Büyüklükte eşi, benzeri olmayan."
El-Hâlık: "Yaratan, yoktan var eden."
El-Bâri: "Her şeyi kusursuz ve uyumlu yaratan."
El-Musavvir: ''Varlıklara şekil veren."
El-Gaffâr: "Günahları örten ve çok mağfiret eden."
El-Kahhâr: "Her şeye, her istediğini yapacak surette, galip ve hakim olan."
El-Vehhâb: "Karşılıksız hibeler veren, çok fazla ihsan eden."
Er-Rezzâk: "Bütün mahlükatın rızkını veren ve ihtiyacını karşılayan."
El-Fettâh: "Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran, darlıktan kurtaran. "
El-Alîm: "Gizli açık, geçmiş, gelecek, her şeyi en ince detaylarına kadar bilen."
El-Kâbıd: "Dilediğine darlık veren, sıkan, daraltan."
El-Bâsıt: "Dilediğine bolluk veren, açan, genişleten."
El-Hâfıd: "Dereceleri alçaltan"
Er-Râfi: "Şeref verip yükselten."
El-Mu'ız: "Dilediğini aziz eden, izzet veren."
El-Müzil: "Dilediğini zillete düşüren."
Es-Semi: "Her şeyi en iyi işiten."
El-Basîr: "Gizli açık, her şeyi en iyi gören."
El-Hakem: "Mutlak hakim, hakkı batıldan ayıran. Hikmetle hükmeden."
El-Adl: "Mutlak adil, çok adaletli."

 

El-Latîf: "Lütuf ve ihsan sahibi olan. Bütün incelikleri bilen."
El-Habîr: "Olmuş olacak her şeyden haberdar."
El-Halîm: "Cezada, acele etmeyen, yumuşak davranan."
El-Azîm: "Büyüklükte benzeri yok. Pek yüce."
El-Gafûr: "Affı, mağfireti bol."
Eş-Şekûr: "Az amele, çok sevap veren."
El-Aliyy: "Yüceler yücesi, çok yüce."
El-Kebîr: "Büyüklükte benzeri yok, pek büyük."
El-Hafîz: "Her şeyi koruyucu olan."
El-Mukît: "Her yaratılmışın rızkını, gıdasını veren, tayin eden."
El-Hasîb: "Kulların hesabını en iyi gören."
El-Celîl: "Celal ve azamet sahibi olan."
El-Kerîm: "Keremi, lütuf ve ihsanı bol, karşılıksız veren, çok ikram eden."
Er-Rakîb: "Her varlığı, her işi her an görüp, gözeten, kontrolü altında tutan."
El-Mucîb: "Duaları, istekleri kabul eden".Allahın 99 İsmi Ve Türkçe Anlamları(EsmaÜl Hüsna )
El-Vâsi: "Rahmet, kudret ve ilmi ile her şeyi ihata eden'"
El-Hakîm: "Her işi hikmetli, her şeyi hikmetle yaratan."
El-Vedûd: "Kullarını en fazla seven, sevilmeye en layık olan."
El-Mecîd: "Her türlü övgüye layık bulunan."
El-Bâis: "Ölüleri dirilten."

 

Eş-Şehîd: "Her zaman her yerde hazır ve nazır olan."
El-Hakk: "Varlığı hiç değişmeden duran. Var olan, hakkı ortaya çıkaran."
El-Vekîl: "Kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştıran."
El-Kaviyy: "Kudreti en üstün ve hiç azalmaz."
El-Metîn: "Kuvvet ve kudret kaynağı, pek güçlü."
El-Veliyy: "İnananların dostu, onları sevip yardım eden."
El-Hamîd: "Her türlü hamd ve senaya layık olan."
El-Muhsî: "Yarattığı ve yaratacağı bütün varlıkların sayısını bilen."
El-Mübdi: "Maddesiz, örneksiz yaratan."
El-Muîd: ''Yarattıklarını yok edip, sonra tekrar diriltecek olan."
El-Muhyî: "İhya eden, dirilten, can veren."
El-Mümît: "Her canlıya ölümü tattıran."
El-Hayy: "Ezeli ve ebedi hayat sahibi."
El-Kayyûm: 'Varlıkları diri tutan, zatı ile kaim olan."
El-Vâcid: "Kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, istediğini, istediği vakit bulan."
El-Macîd: "Kadri ve şanı büyük, keremi, ihsanı bol olan."
El-Vâhid: "Zat, sıfat ve fiillerinde benzeri ve ortağı olmayan, tek olan."
Es-Samed: "Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin muhtaç olduğu."
El-Kâdir: "Dilediğini dilediği gibi yaratmaya muktedir olan."
El-Muktedir: "Dilediği gibi tasarruf eden, her şeyi kolayca yaratan kudret sahibi."

 

El-Mukaddim: "Dilediğini, öne alan, yükselten."
El-Muahhir: "Dilediğini sona alan, erteleyen, alçaltan."
El-Evvel: "Ezeli olan, varlığının başlangıcı olmayan."
El-Âhir: "Ebedi olan, varlığının sonu olmayan."
El-Zâhir: "Varlığı açık, aşikar olan, kesin delillerle bilinen. "
El-Bâtın: "Akılların idrak edemeyeceği, yüceliği gizli olan. "
El-Vâlî: "Bütün kainatı idare eden."
El-Müteâlî: "Son derece yüce olan."
El-Berr: "İyilik ve ihsanı bol, iyilik ve ihsan kaynağı."
Et-Tevvâb: "Tevbeleri kabul edip, günahları bağışlayan."
El-Müntekim: "Zalimlerin cezasını veren, intikam alan."
El-Afüvv: "Affı çok olan, günahları affetmeyi seven."
Er-Raûf: "Çok merhametli, pek şefkatli."
Mâlik-ül Mülk: "Mülkün, her varlığın sahibi."
Zül-Celâli vel ikrâm: "Celal, azamet ve pek büyük ikram sahibi."
El-Muksit: "Her işi birbirine uygun yapan."
El-Câmi: "Mahşerde her mahlükatı bir araya toplayan."
El-Ganiyy: "Her türlü zenginlik sahibi, ihtiyacı olmayan."
El-Mugnî: "Müstağni kılan. ihtiyaç gideren, zengin eden."
El-Mâni: "Dilemediği şeye mani olan, engelleyen."

 

Ed-Dârr: "Elem, zarar verenleri yaratan."
En-Nâfi: "Fayda veren şeyleri yaratan."
En-Nûr: "Alemleri nurlandıran, dilediğine nur veren."
El-Hâdî: "Hidayet veren."
El-Bedî: "Eşi ve benzeri olmayan güzellik sahibi, eşsiz yaratan."
El-Bâkî: ''Varlığının sonu olmayan, ebedi olan."
El-Vâris: "Her şeyin asıl sahibi olan."
Er-Reşîd: "İrşada muhtaç olmayan, doğru yolu gösteren. "
Es-Sabûr: "Ceza vermede acele etmeyen."

Esmaül Hüsna Nedir?

Esmaül Hüsna nedir, ne anlama gelir? Esmaül Hüsna, ne demek? Allah’ın güzel isimleri (99 ismi ) nelerdir? Esmaül Hüsna’nın fazileti ve sırları. Şifa ve sırlarıyla Esmaül Hüsna.

Esma-ül Hüsna, ne demektir? Allah’ın güzel isimleri nelerdir? Allah’ın 99 ismi ve anlamı nedir? Esma-ül Hüsna’nın fazileti ve sırları nelerdir? Esma-ül Hüsna duası nasıl yapılır? Esma-ül Hüsna ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? İşte şifa ve sırlarıyla Esma-ül Hüsna

Esma-ül Hüsna, Allah’ın isimleri için kullanılan bir tabirdir. Esma-i Hüsna 99 isimle sınırlı değildir, derin mânâlar taşır. İşte Esma-i Hüsna gerçeği İsmin çoğulu olan esmâ ile “güzel, en güzel” anlamındaki hüsnâ kelimelerinden oluşan Esmâ-i Hüsnâ (Esmâü’l-Hüsnâ) terkibi naslarda Allah’a nisbet edilen isimleri ifade eder. Sadece Kur’an’da geçen ilâhî isimler ’den fazladır; muhtelif hadislerde Allah’a nisbet edilen başka isimler de mevcuttur. Esmâ-i Hüsnâ terkibinin, geniş anlamıyla bunların hepsini kapsamakla birlikte terim olarak daha çok doksan dokuz ismi içerdiği kabul edilir.

ALLAH’IN İSİMLERİ NEDEN EN GÜZELDİR?

Esmâ-i Hüsnâ terkibinde yer alan hüsnâ kelimesi “güzel” mânasında sıfat veya “en güzel” anlamında ism-i tafdîl sayılmıştır. Her iki halde de buradaki güzellik bir gerçeği vurgulamakta olup Allah’ın güzel olmayan bir isminden söz edilemeyeceği için mefhûm-i muhalifini hatıra getirmez.

ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI NELERDİR?

ESMAÜL HÜSNA’NIN FAZİLETLERİ

İlâhî isimlerin güzellikle nitelendirilmesinin sebeplerini Ebûbekir İbnü’l-Arabî şöyle sıralamaktadır:

1. Esmâ-i Hüsnâ Allah hakkında yücelik ve aşkınlık ifade eder ve kullarda saygı hissi uyandırır.

2. Zikir ve duada kullanılmaları halinde kabule vesile olur ve sevap kazandırır.

3. Kalplere huzur ve sükûn verir, lütuf ve rahmet ümidi telkin eder.

4. Bilginin değeri bilinenin değerine bağlı bulunduğu ve bilinenlerin en şereflisi de Allah olduğu için Esmâ-i Hüsnâ bilgisine sahip olanlara bu bilgi meziyet ve şeref kazandırır.

5. Esmâ-i Hüsnâ Allah için vâcip, câiz ve mümteni‘ olan sıfatları içermesi sebebiyle O’nun hakkında yeterli ve doğru bilgi edinmemize imkân verir. Fahreddin er-Râzî ise hüsnânın bu mânalarından Allah’a ait olanları zikretmekle yetinerek O’nun hakkında kullanılacak güzel kavramının kemal ve celâl niteliklerini dile getirdiğini ifade etmiştir.

ESMAÜL HÜSNA’NIN ANLAMLARI VE FAZİLETLERİ

İMAM MATÜRİDİ’DEN SORULAR

İnsanların büyük çoğunluğu kâinatın bir yaratıcı ve yöneticisinin bulunduğunu kabul etmekle birlikte madde özelliği taşımadığından O’nu duyularıyla idrak etmeleri mümkün değildir. Şu halde yaratıcı ancak kâinat ve insanla olan ilişkisi bakımından tanınabilir. Bundan dolayı Esmâ-i Hüsnâ bilgisi, Allah - âlem ilişkisine ışık tutması ve sonuçta Allah’ı tanıtması açısından önem taşımaktadır. Yaratıklara benzetme (teşbih) endişesiyle Allah’a isim veya sıfat nisbet etmekte tereddüt gösteren filozofların aslında nefiy değil ispat konumunda kaldıklarını belirten Mâtürîdî, ilâhî isimleri benimsemek istemeyenlere şu soruların yöneltilmesini önerir:

Evrenin yaratılışını kime nisbet ediyor ve hangi dini benimsiyorsunuz? Neye tapınıyor, hangi varlığa karşı dua ve niyazda bulunuyorsunuz? Dinî emir ve yasakları hangi kaynaktan alıyorsunuz? Mâtürîdî bu sorularıyla, büyük yaratıcının sadece zihnî bir varlık olmayıp fiilen de mevcut bulunduğunu, O’nun ancak isim ve sıfatları yoluyla aklen idrak edilebileceğini vurgulamak istemektedir. Şunu da belirtmek gerekir ki evrenin bir parçasını oluşturan insan, aklî istidlâlleri yanında gönül hayatı bakımından da yaratıcı ile münasebet kurmak ihtiyacındadır. Bu münasebetin sağlanmasında Esmâ-i Hüsnâ’nın vazgeçilmez bir rolü vardır.

İLAHİ İSİM KULUN KALBİ GİBİDİR

İsimlerin kelimeler ve seslerle ifade edilmesi ve bu seslerin kulaklarda yankılanması söz konusu iletişimi geliştiren ve güçlendiren âmillerdir. Kur’ân-ı Kerîm’de dua ve zikrin ısrarla tavsiye edilmesinin bir sebebi de bu olmalıdır. Hz. Peygamber’den rivayet edilen dua metinlerinde Esmâ-i Hüsnâ’nın çokça yer alması dikkat çekicidir. (Nevevî, el-Eźkâr, s. , , , ) Muhyiddin İbnü’l-Arabî’ye göre insan ve genel olarak kâinat ilâhî isimlerin bilinmesi ve tecelli etmesine vesile olmuştur. Kulun çeşitli halleri ilâhî isimlerin farklı tecellileriyle bağlantılıdır. “Her kulun haline uygun düşen ilâhî bir isim vardır ki onun Rabbi o isim sayılır; kul bir bedendir, ona tekabül eden ilâhî isim ise onun kalbi gibidir.” (et-Fütûĥât, I, )

ESMA-ÜL HÜSNA TEVHİD AKİDESİNİ ZEDELER Mİ?

Allah’ı birden fazla isimle anmak veya bazı sıfatlarla nitelendirmek acaba İslâm’ın çok önem verdiği tevhid ilkesini zedeler mi? “Zât-ı ilâhiyyeye nisbet edilen mâna” şeklinde tarif edilebilen isim veya sıfatlar zihnin dışında müstakil bir varlığa sahip bulunmadıkları için böyle bir endişeye mahal görülmemiştir. Mâtürîdî’nin de belirttiği gibi insanlar ancak duyularıyla idrak ettikleri konularda bilgi sahibi olabilirler. Bu sebeple duyular ötesi olan Allah kendisini duyulur âleminin kavramlarıyla tanıtmıştır. Ancak Allah ile diğer şeyler arasında benzerlik kurulamayacağını bildiren âyet (eş-Şûrâ 42/11), Allah hakkında akıl ve hayale gelebilecek her türlü yaratılmıştık özelliğini bertaraf eder. Aslında yaratılmışlar arasındaki benzetmeler sadece bir isimlendirmeden kaynaklanmaz. İki şey arasındaki benzerlik genellikle duyular yoluyla tesbit edildikten sonra ortak bir kelime ile adlandırılır. Halbuki Allah hakkında böyle bir tesbitten söz etmek mümkün değildir.

Allah’a nisbet edilen isimler içinde, ısı olayının ifade edilebilmesi için “sıcaklık” kelimesinin icat edilmesi (vaz‘) gibi insanlarca konulmuş bir ad yoktur. Çünkü böyle bir adlandırma, nesne ve olayların ya doğrudan veya dolaylı bir şekilde duyular yoluyla tanınması ile mümkün olur. Allah’ın bu yöntemle tanınması ise söz konusu değildir. Bu açıdan bakıldığında ilâhî isimlerin zatî olmadığını, ancak övgü, dua ve niyazla gönül hayatının derinleşmesi, zenginleşmesi ve mânevî doyuma kavuşması için vesile teşkil ettiğini söylemek gerekir. Ancak Cenâb-ı Hak zâtını bildiği için kendisine verdiği isimler zâtı niteliği taşır. Ebü’l-Berekât el-Bağdâdî mistik bir telakki ile Allah’ın vaz‘î ve zâtî isimlerini bildireceği kulları olabileceğini kabul eder. Bu ârif kullarına bildirdiği isimlerle dua edenlere kâinattaki her şey boyun eğer. (el-Muteber, III, )

Esmaül Hüsna Tablosu
Esmaül Hüsna Tablosu

ESMAÜL HÜSNA İLE İLGİLİ AYETLER

Kur’an’da Allah’ın zâtına birçok isim nisbet edilmiştir. Bunların sık sık tekrar edildiği de görülür. Tevbe Sûresi dışındaki sûre besmele ile başlamakta, aynı terkip iki âyetin içinde de yer almaktadır. Ayrıca “ism” kelimesi dokuz yerde “ismullah”, dokuz yerde “ismü rabbik”, iki âyette de zamire muzaf olarak “ismuh” şeklinde yirmi yerde zikredilmektedir. Esmâ-i Hüsnâ terkibi ise dört âyette yer alır. İslâm literatüründe genellikle kabul edilen nüzûl sırasına göre bu dört âyetin ilki (el-A‘râf 7/) Allah’ın Esmâ-i Hüsnâsı bulunduğunu, kendisine onlarla dua edilmesi gerektiğini ifade etmekte ve O’nun isimlerinde “ilhâd”a düşenlere itibar edilmemesini istemektedir. “Haktan sapmak, itidalden ayrılmak” anlamına gelen ilhâdın bu âyetteki mânası iki noktada yoğunlaşmaktadır: a) İsimleri ya tamamen inkâr etmek veya inkâra götürecek şekilde te’vile tâbi tutmak; b) İsimleri ancak Allah için geçerli olan anlamlarıyla Allah’tan başkasına nisbet etmek (teşrîk) veya O’nu yaratılmışlara ait isim ve kavramlarla adlandırmak. İkinci Esmâ-i Hüsnâ âyeti (Tâhâ 20/8) Allah’ı kâniatın yaratıcısı, yöneticisi ve mâliki olarak niteleyen ve en gizli şeyleri bildiğini ifade eden bir grup âyetten sonra gelmekte ve yine tevhid akîdesini vurgulamaktadır: “Allah kendisinden başka ilâh olmayandır. En güzel isimler O’na mahsustur.”

ESMAÜL HÜSNA AYETLERİ

İslâm’dan önce özellikle Güney Arabistan’da “Rahman” kelimesinin Tanrı’nın ismi olarak kullanıldığı bilinmektedir. Bu sebeple Taberî’nin naklettiğine göre Hz. Peygamber’in dua, niyaz ve ibadetlerinde rahman ismini kullanması müşrikler tarafından yadırganmış, bu tutumun onun ana ilke olarak kabul ettiği tevhid inancına ters düşeceği ileri sürülmüş, bunun üzerine İsrâ Sûresinin âyeti nâzil olmuştur. (Câmiu’l-beyân, XV, ) Bu âyette, “Allah” adına veya “rahman” adına dua edilmesinin neticeyi değiştirmeyeceği, çünkü O’nun birden fazla isminin bulunduğu ifade edilmektedir. Nihayet Medine döneminde nâzil olan Haşr Sûresinin son üç âyetinde (59/) Allah’ın on altı (“tesbih” kavramı göz önünde bulundurulduğu takdirde on yedi) ismi sıralanmış ve bir defa daha O’nun Esmâ-i Hüsnâsı’nın bulunduğu belirtilmiştir. Bu âyetlerde Allah’ın birliği vurgulandıktan sonra tenzîhî, sübûtî ve fiilî bazı sıfatlarını dile getiren isimler örnek bir adlandırma niteliğinde zikredilmiştir.

İSİM MÜSEMMAYI ÇEKER

Genellikle Mu‘tezile ile Şîa âlimleri Allah’a nisbet edilen isim veya sıfatların müsemmânın yani zât-ı ilâhiyyenin gayri olduğunu iddia ederken Ehl-i sünnet âlimleri “gayri” kelimesini kullanmaktan çekinmiş, bazan, “İsim müsemmânın aynıdır” demiş, bazan da kanaatini, “Ne aynı ne de gayridir” şeklinde belirtmiş, bir kısım kelâmcılar da isimler arasında gruplandırma yaparak bir sonuca varmak istemişlerdir.

KUR’AN’DA GEÇEN ESMA-İ HÜSNA

Kur’an’da geçen Esmâ-i Hüsnâ ya lafza-i celâli nitelemekte veya içinde bulunduğu âyetin mâna ve hükmünü açıklayıp pekiştirmektedir. Bu konuda ilk akla gelen şey, sayıyı doksan dokuz olarak belirleyen ve Müslümanlar arasında meşhur olan hadistir. Ebû Dâvûd ile Nesâî dışında Kütüb-i Sitte’de, Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’inde, Nesâî’nin es-Sünenü’l-kübrâ’sında, Hâkim’in Müstedrek’i ile diğer hadis mecmualarında yer alan (Süyûtî, III, ) ve hepsi de Ebû Hüreyre’ye ulaşan rivayetlerin muhtevası iki kısma ayrılır. Bütün rivayetlerin kaydettiği birinci kısmın meâli şöyledir: “Allah’ın doksan dokuz -yüzden bir eksik- ismi vardır. Bunları ezberleyip benimseyen (ihsâ) cennete girer.” Hadisin bu kısmını içeren bazı rivayetlerin sonunda, “O tektir, tek olanı sever” şeklinde bir ilâve de mevcuttur. Metindeki “ahśâhâ” lafzı bazı rivayetlerde “ĥafizahâ” ibaresiyle nakledilmiştir. Hadiste cennete girmeye vesile olarak gösterilen “ihsâ” kelimesinin buradaki anlamı üzerinde Buhârî’den itibaren önemle durulmuş ve kelimenin “saymak, ezberlemek, anlamak” şeklindeki sözlük anlamının ötesinde bir mâna taşıdığı görüşü ağırlık kazanmıştır. (İbn Hacer, XI, ) Öyle anlaşılıyor ki bu kelime “İslâm’ın ulûhiyyet inancını naslara başvurmak suretiyle tesbit edip anlamak, benimsemek ve bu inanca uygun bir ruhî yetkinlik kaydetmek” anlamını içermektedir.

ESMAÜL HÜSNA TESBİHATI

ESMAÜL HÜSNA HADİSLERİ

Ebû Hüreyre hadisine yer veren on beş civarında ana hadis kaynağı içinde sadece Tirmizî ile İbn Mâce tarafından metne, doksan dokuz isim ihtiva eden bir liste ikinci kısım olarak eklenmiştir. Tirmizî hadis için kaydettiği dört ayrı senedin sadece birine (“Daavât”, 82), İbn Mâce de iki senedin birine isim listesini ilâve etmiştir. (“Duâ”, 10) Buna karşılık Buhârî, Müslim, es-Sünenü’l-kübrâ’sında Nesâî ve hadisi yedi ayrı senedle tekrarlayan Ahmed b. Hanbel (Müsned, II, , , , , , , ) bu listeye yer vermemişlerdir. Tirmizî’nin Sünen’inde kaydedilen liste lafza-i celâl ile başlayıp sabûr ismiyle sona ermekte ve daha sonra İslâm dünyasında meşhur olmuş şekliyle doksan dokuz ismi içermektedir. Bunların ilk on dördü Haşr Sûresinin son âyetlerinde (59/) sıralandığı şekliyle alınmıştır. İbn Mâce’nin rivayet ettiği listede ise bu düzen korunmadığı gibi farklı isimler de yer almış, ayrıca metnin sonundaki ahad ismiyle sayı ’e çıkarılmıştır. Esmâ-i Hüsnâ, ulûhiyet inancının açıklık kazanmasına, kulun dua, niyaz ve zikirlerle Allah’a yaklaşmasına yardımcı olmuştur. Esma-ül Hüsna (Allah’ın en güzel isimleri) şu şekildedir:

ALLAH’IN 99 İSMİ VE ANLAMLARI

“Muhakkak ki Allah Teâlâ’nın doksan dokuz ismi vardır. Kim bunları bellerse Cennete girer.” (Buhârî, Deavât, 68; Tirmizî, Deavât, 83; Hâkim, I, 62)

اَللّٰهْ 

Allah: Varlığı zorunlu olan ve bütün övgülere layık bulunan zâtın husûsî ve en kapsamlı ism-i şerifi.

اَلرَّحْمٰنُ

er-Rahmân: Bütün mahlûkâta merhamet eden, hepsine de nîmetler veren.

اَلرَّح۪يمُ 

er-Rahîm: Pek ziyâde merhamet edici, bilhassa mü’minlere rahmet eden.

اَلْمَلِكُ

el-Melik: Görünen ve görünmeyen alemlerin sahibi.

اَلْقُدُّوسُ 

el-Kuddûs: Hatâdan, gafletten, aczden ve her türlü eksiklikten münezzeh/çok uzak ve pek temiz.

اَلسَّلَامُ

es-Selâm: Her çeşit ârıza ve hâdiselerden sâlim kalan, her türlü tehlikelerden kullarını selâmete çıkaran, Cennet’teki bahtiyar kullarına selâm eden.

اَلْمُؤْمِنُ 

el-Mü’min: Gönüllerde îman ışığı yakan, kendine sığınanlara eman verip onları koruyan, rahatlatan, güven veren, vaadine güvenilen.

اَلْمُهَيْمِنُ 

el-Müheymin: Kâinâtın bütün işlerini gözetip yöneten ve koruyan.

اَلْعَز۪يزُ 

el-Azîz: Yenilmeyen yegâne gâlip.

اَلْجَبّٰارُ 

el-Cebbâr: Kırılanları onaran, eksikleri tamamlayan, yaratılmışların hâlini iyileştiren, irâdesini her durumda yürüten, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan, hüküm ve iradesine karşı gelinmek ihtimali bulunmayan.

اَلْمُتَكَبِّرُ 

el-Mütekebbir: Her şeyde ve her hâdisede büyüklüğünü gösteren, azamet ve yüceliğini izhâr eden.

اَلْخَالِقُ 

el-Hâlık: Her şeyin varlığını ve varlığı boyunca görüp geçireceği halleri, hâdiseleri tayin ve tesbit eden ve ona göre yaratan, yoktan vâr eden.

اَلْبَارِئُ 

el-Bâri’: Eşyâyı ve her şeyin âzâ ve cihazlarını birbirine uygun bir hâlde yaratan, bir örneği olmaksızın canlıları yaratan.

اَلْمُصَوِّرُ

el-Musavvir: Tasvîr eden, her şeye bir şekil ve hususiyet veren.

اَلْغَفَّارُ 

el-Ğaffâr: Mağfireti pek bol olan. Dilediği kullarını da günahlardan koruyan.

اَلْقَهَّارُ 

el-Kahhâr: Her şeye, her istediğini yapacak surette gâlib ve hâkim.

اَلْوَهَّابُ

el-Vehhâb: Çeşit çeşit nimetleri devamlı bağışlayıp duran. Her zaman, her yerde ve her şeyi karşılık beklemeden çok çok ve bol bol veren.

اَلرَّزَّاقُ

er-Rezzâk: Yaratılmışlara, faydalanacakları şeyleri ihsân eden, bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratıp veren.

اَلْفَتَّاحُ

el-Fettâh: Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran, iyilik kapılarını açan, hakemlik yapan.

اَلْعَل۪يمُ

el-Alîm: Her şeyi hakkıyla ve çok iyi bilen.

اَلْقَابِضُ 

el-Kâbıd: Sıkan, daraltan, rızkı daraltan, canlıların rûhunu alan.

اَلْبَاسِطُ

el-Bâsıt: Açan, genişleten, rızkı bollaştıran, ruhları bedenlerine yayan.

اَلْخَافِضُ 

el-Hâfıd: Yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan, zillete düşüren.

اَلرَّافِعُ

er-Râfi’: Yukarı kaldıran, yükselten, yücelten.

اَلْمُعِزُّ 

el-Mu’izz: İzzet ve şeref veren, ağırlayan.

اَلْمُذِلُّ 

el-Müzill: Zillete düşüren, hor ve hakîr eden.

اَلسَّم۪يعُ 

es-Semi’: Hakkıyla işiten.

اَلْبَص۪يرُ 

el-Basîr: Hakkıyla gören.

اَلْحَكَمُ 

el-Hakem: Hükmeden, hakkı yerine getiren, hükmünü eksiksiz icrâ eden.

اَلْعَدْلُ 

el-Adl: Mutlak adâlet sahibi, aşırılığa meyletmeyen.

اَللَّط۪يفُ

el-Latîf: En ince işlerin bütün inceliklerini bilen, nasıl yapıldığına nüfuz edilemeyen en ince şeyleri yapan, yaratılmışların ihtiyacını en ince noktasına kadar bilip, sezilmez yollarla karşılayan.

اَلْخَب۪يرُ 

el-Habîr: Her şeyin iç yüzünden, gizli taraflarından haberdar olan.

اَلْحَل۪يمُ 

el-Halîm: Suçluların cezâsını vermeye gücü yettiği hâlde onlara yumuşak davranan ve cezâlarını geriye bırakan. Allah, gazabda acele etmez, mühlet verir, yaptıklarına pişman olup tevbe edenleri affeder, ısrar edenler hakkında ise artık hüküm kendisine kalmıştır.

اَلْعَظ۪يمُ

el-Azîm: Bütün büyüklüklerin sâhibi. Zâtının ve sıfatlarının mâhiyeti anlaşılamayacak kadar ulvî.

اَلْغَفُورُ 

el-Ğafûr: Mağfireti çok olan, bütün günahları bağışlayan. Allah, istediği kusurları insanların gözünden gizlediği gibi, melekût âlemi sâkinlerinin gözünden de gizler.

اَلشَّكُورُ 

eş-Şekûr: Kendi rızâsı için yapılan sâlih amelleri, daha ziyâdesiyle karşılayan, az tâat karşılığında çok büyük dereceler veren, sayılı günlerde yapılan amel karşılığında âhiret âleminde sonsuz nimetler lûtfeden.

اَلْعَلِيُّ 

el-Aliyy: Her hususta, her şeyden yüce olan. Her şey kendisinin dûnunda, emrinde ve hükmü altında olan.

اَلْكَب۪يرُ 

el-Kebîr: Büyüklükte kendisinden daha büyüğü düşünülemeyen, bütün büyüklükler kendisine mahsus olan.

اَلْحَف۪يظُ 

el-Hafîz: Yapılan işleri bütün tafsilâtıyla tutan, her şeyi belli vaktine kadar âfât ve belâlardan saklayan, koruyup gözeten.

اَلْمُق۪يتُ 

el-Mukît: Her yaratılmışın azığını ve gıdasını tayin eden, azıkları beden ve kalblere gönderen.

اَلْحَس۪يبُ 

el-Hasîb: Herkesin hayatı boyunca yapıp ettiklerinin, bütün tafsilât ve teferruatıyla hesabını iyi bilen, her şeye ve herkese her ihtiyacı için kâfi gelen, onları hesaba çeken.

اَلْجَل۪يلُ 

el-Celîl: Celâdet, azamet ve heybet sâhibi, celâl sıfatları ile muttasıf.

اَلْكَر۪يمُ 

el-Kerîm: Keremi, lütuf ve ihsânı bol, her türlü fazilete sahip olan.

اَلرَّق۪يبُ 

er-Rakîb: Bütün varlıklar üzerinde gözcü, bütün işler murakabesi altında bulunan.

اَلْمُج۪يبُ 

el-Mücîb: Kendine duâ edip yalvaranların isteklerini işitip cevab veren, onları cevapsız bırakmayan.

اَلْوَاسِعُ 

el-Vâsi’: Geniş ve müsaadekâr. Allah’ın ilmi, ihsânı, rahmeti, kudreti, af ve mağfireti geniştir ve her şeyi kaplamıştır.

اَلْحَك۪يمُ 

el-Hakîm: Bütün emirleri ve işleri hikmetli, yerli yerinde ve sağlam olan.

اَلْوَدُودُ 

el-Vedûd: İyi kullarını seven, onları rahmet ve rızâsına erdiren. Sevilmeye ve dostluğa lâyık yegâne varlık.

اَلْمَج۪يدُ 

el-Mecîd: Zâtı şerefli, ef‘âli güzel olan, her türlü övgüye lâyık bulunan.

اَلْبَاعِثُ 

el-Bâis: Ölüleri diriltip kabirlerinden kaldıran; gönüllerde saklı olanları meydana çıkaran.

اَلشَّه۪يدُ 

eş-Şehîd: Her zaman ve her şeyi gözlemiş olarak bilen, her yerde hâzır ve nâzır olan.

اَلْحَقُّ 

el-Hakk: Fiilen var olan, mevcûdiyeti ve uluhiyeti gerçek olan, varlığı hiç değişmeden duran. Hakikaten vâr olan yalnız O’dur.

اَلْوَك۪يلُ

el-Vekîl: Usûlüne uygun şekilde, kendisine tevdi edilen işleri en güzel şekilde neticelendiren, güvenilip dayanılan, tevekkül edilen.

اَلْقَوِيُّ 

el-Kaviyy: Çok kuvvetli, her şeye gücü yeten, kudretli.

اَلْمَت۪ينُ 

el-Metîn: Çok sağlam, kuvveti çok ve şiddetli olan.

اَلْوَلِيُّ 

el-Veliyy: İyi kullarına dost olan, yardım eden.

اَلْحَم۪يدُ 

el-Hamîd: Ancak kendisine hamd ü senâ olunan, bütün varlığın diliyle biricik övülen, medhedilen.

اَلْمُحْص۪ي 

el-Muhsî: Her şeyin sayısını ve miktarını tek tek ve bütün ayrıntılarıyla bilen.

اَلْمُبْدِئُ 

el-Mübdi’: Mahlûkatı maddesiz ve örneksiz olarak ilk baştan yaratan.

اَلْمُع۪يدُ

el-Mu’îd: Yaratılmışları yok ettikten sonra tekrar yaratan.

اَلْمُحْي۪ 

el-Muhyî: Hayat veren, can bağışlayan, sağlık veren.

اَلْمُم۪يتُ 

el-Mümît: Canlı bir mahlûkun ölümünü yaratan, öldüren.

اَلْحَيُّ 

el-Hayy: Dâimâ diri; her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten.

اَلْقَيُّومُ

el-Kayyûm: Gökleri, yeri, her şeyi ayakta tutan. Bir şeyin kıyâmı, yani, bir varlık sâhibi olarak durabilmesi neye bağlı ise, onu veren. Her şeyin varlığı kendisine bağlı olup kâinatı idare eden. Her şey Hak ile kâimdir.

اَلْوَاجِدُ 

el-Vâcid: Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, müstağnî; istediğini, istediği vakit bulan. Kendisi için lüzumlu olan şeylerin hiç birinden mahrum olmayan.

اَلْمَاجِدُ 

el-Mâcid: Kadr ü şânı büyük, kerem ve semâhati bol.

اَلْوَاحِدُ 

el-Vâhid: Tek. Zâtında, sıfatlarında, işlerinde, isimlerinde, hükümlerinde asla şerîki/ortağı, nazîri/benzeri ve dengi bulunmayan.

اَلصَّمَدُ 

es-Samed: Hâcetlerin bitirilmesi, ızdırapların giderilmesi için tek merci’, ihtiyaç ve dileklerde kendisine müracaat edilen, arzu ve bütün istekler kendisine sunulan, kimseye ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.

اَلْقَادِرُ 

el-Kâdir: İstediğini, istediği gibi yapmaya gücü yeten.

اَلْمُقْتَدِرُ 

el-Muktedir: Kuvvet ve kudret sâhipleri üzerinde istediği gibi tasarruf eden.

اَلْمُقَدِّمُ 

el-Mukaddim: İstediğini ileri geçiren, öne alan.

اَلْمُؤَخِّرُ 

el-Muahhir: İstediğini geri koyan, arkaya bırakan.

اَلْاَوَّلُ 

el-Evvel: Her varlıktan mukaddem olan, başlangıcı olmayan.

اَلْاٰخِرُ 

el-Âhir: Varlığının sonu olmayan.

اَلظَّاهِرُ 

ez-Zâhir: Âşikâr olan, kat’î delillerle bilinen.

اَلْبَاطِنُ 

el-Bâtın: Gizli olan; duyu organları ile idrâk edilemeyen, mâhiyeti bilinemeyen.

اَلْوٰالى 

el-Vâlî: Mahlûkatın işlerini yoluna koyan, bu muazzam kâinatı ve her an meydana gelen hâdisatı tek başına tedbîr ve idare eden, kâinâtın hâkimi.

اَلْمُتَعَال۪ى

el-Müteâlî: Yaratılmışlar hakkında aklın mümkün gördüğü her şeyden, her hal ve tavırdan pek yüce ve pek münezzeh. İzzet, şeref ve hükümranlık bakımından en yüce, aşkın.

اَلْبَرُّ 

el-Berr: Kulları hakkında kolaylık isteyen; iyilik ve bahşişi çok olan, vaadini yerine getiren.

اَلتَّوَّابُ

et-Tevvâb: Kullarını tevbeye sevkeden, tevbeleri çokça kabûl edip, günahları bağışlayan.

اَلْمُنْتَقِمُ

el-Müntekım: Suçluları, adâleti ile müstehak oldukları cezaya çarptıran.

اَلْعَفُوُّ

el-Afüvv: Affı çok. Hiçbir sorumluluk kalmayacak şekilde günahları affeden, kökünden kazıyan.

اَلرَّؤُۧفُ 

er-Raûf: Çok re’fet ve şefkat sâhibi.

مَالِكُ الْمُلْكِ 

Mâlikü’l-Mülk: Bütün mülkün mâliki ve hâkimi. Allah Teâlâ mülkün hem sâhibi, hem hükümdârıdır, mülkünde dilediği gibi tasarruf eder.

ذُو الْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِ

Zü’l-Celâli ve’l-İkrâm: Hem büyüklük ve azamet, hem de fazl u kerem sâhibi.

اَلْمُقْسِطُ 

el-Muksit: Bütün işlerini denk, birbirine uygun ve yerli yerinde yapan. Adâlet sâhibi. Mazlûma acıyıp zâlimin elinden kurtaran.

اَلْجَامِعُ 

el-Câmi’: İstediğini, istediği zaman, istediği yerde toplayan. Birbirine benzeyen, benzemeyen ve zıd olan şeyleri bir araya getirip tutan. Kıyâmet günü hesâba çekmek için mahlukatı toplayan.

اَلْغَنِيُّ 

el-Ğaniyy: Çok zengin ve her şeyden müstağnî.

اَلْمُغْن۪ي 

el-Muğnî: İstediğini zengin eden, tatmin eden.

اَلْمَانِعُ 

el-Mâni’: Dilemediği şeyin gerçekleşmesine müsaade etmeyen, kötü şeylere mâni olan.

اَلضَّآرُّ 

ed-Dârr: Elem ve zarar verici şeyleri yaratan.

اَلنَّافِعُ 

en-Nâfi’: Hayır ve menfaat verici şeyleri yaratan, fayda veren.

اَلنُّورُ

en-Nûr: Âlemleri nurlandıran; istediği sîmalara, zihinlere ve gönüllere nûr bahşeden, nûr kaynağı.

اَلْهَاد۪ى 

el-Hâdî: Hidâyeti yaratan, yol gösteren, murada erdiren.

اَلْبَد۪يعُ

el-Bedî‘: Örneksiz, misalsiz, acîb ve hayret verici âlemler îcad eden. Zâtında, sıfatında, fiillerinde, emsâli görülmemiş olan.

اَلْبَاق۪ي 

el-Bâkî: Varlığı devamlı olan, sonu olmayan.

اَلْوَارِثُ 

el-Vâris: Servetlerin geçici sâhipleri elleri boş olarak yokluğa döndükleri zaman servetlerin hakikî sâhibi olan.

اَلرَّش۪يدُ 

er-Reşîd: Bütün işleri ezelî takdîrine göre yürütüp, bir nizam ve hikmet üzere âkıbetine ulaştıran; her şeyi yerli yerine koyan, en doğru şekilde nizâm veren.

اَلصَّبُورُ 

es-Sabûr: Çok sabırlı.

ALLAH’IN İSİMLERİ ÇOCUKLARA VERİLEBİLİR Mİ?

Esmâ-i Hüsnâ’dan “Allah” lafzı ile sadece zât-ı ilâhiyeye delâlet eden diğer kelimelerin Allah’tan başkasına ad olması câiz görülmemiştir. Bu şartlar çerçevesinde daha çok “abd” kelimesiyle oluşturulan birçok terkip Müslüman çocukların özel adlarını teşkil etmiştir. İlâhî isimlerden de Rahman, Rahîm, Latîf gibi sevgi ve rahmet bildirenler tercih edilmiştir. Abdürrezzâk b. Ahmed el-Kâşânî, esmâ-i ilâhiyenin tecellilerine mazhar olanları “abâdile” (Abdullahlar) kelimesiyle niteledikten sonra doksan dokuz ismin her birinden abd kelimesiyle bir terkip meydana getirmiş ve bunları Allah yolundaki makamların sahibi olarak kabul etmiştir. (Not: Bekir Topaloğlu’nun Esma-i Hüsna, DİA ve Mahmud Sami Ramazanoğlu’nun Dualar ve Zikirler, Erkam Yayınları eserlerinden derlenmiştir.)

ESMAÜL HÜSNA DUASI

Cenab-ı Hak, A’raf Suresi ayetinde buyuruyor: “En güzel isimler Allah’ındır. O’na o güzel isimleriyle dua edin ve O’nun isimleri hakkında gerçeği çarpıtanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasına çarptırılacaklardır..” (A’râf: 7/) Dua etmek isteyen kimse, isteklerine uygun manaya gelecek Allah’ın isimleriyle Cenab-ı Hakk’a dua etmelidir. Yani bela ve musibetten veya hastalıktan kurtulmak için bu durumlara uygun manadaki İlahi isimlerle dua edilmelidir. Mesela rızkın genişletilmesi, yani açlıktan ve geçim sıkıntısından kurtulmak isteniliyorsa “Er-Rezzak” ve “El-Kerîm” isimleri ile Allah Teala’ya dua edilmelidir. Günahların bağışlanması için “Er-Rahmân“, “Er-Rahîm” veya; “El-Ğafûr, El-Afüv” isimleriyle dua edilmelidir. Zâlimlerin ve İslâm düşmanlarının cezalandırılması için “El-Kahhâr” ve; “El-Müntakim” isimleriyle dua edilmelidir. Bu mübarek isimler dua kapısının anahtarı mesabesindedir. Dua bizden kabul etmek Allah’tandır.

AMENERRESULÜ DİNLE - VİDEO

AMENERRESULÜ ARAPÇA

آمَنَ الرَّسُولُ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ آمَنَ بِاللّهِ وَمَلآئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّن رُّسُلِهِ وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ ﴿٢٨٥﴾ لاَ يُكَلِّفُ اللّهُ نَفْسًا إِلاَّ وُسْعَهَا لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ رَبَّنَا لاَ تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْ أَخْطَأْنَا رَبَّنَا وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا رَبَّنَا وَلاَ تُحَمِّلْنَا مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَآ أَنتَ مَوْلاَنَا فَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ ﴿٢٨٦﴾

AMENERRESULÜ’NÜN TÜRKÇE OKUNUŞU

Bismillahirrahmanirrahim.

Amenerrasûlü bimâ unzile ileyhi min rabbihî vel mu’minûn(mu’minûne), kullun âmene billâhi ve melâiketihî ve kutubihî ve rusulih(rusulihî), lâ nüferrigu beyne ehadin min rusulih(rusulihî), ve gâlû semi’nâ ve eta’nâ ğufrâneke Rabbenâ ve ileykel masîr(masîru). Lâ yükellifullâhu nefsen illâ vüs’ahâ lehâ mâ kesebet ve aleyhâ mektesebet rabbenâ lâ tuâhıznâ in nesînâ ev ahta’nâ, rabbenâ ve lâ tahmil aleynâ ısran kemâ hameltehu alellezîne min gablinâ, rabbenâ ve lâ tuhammilnâ mâ lâ tâkate lenâ bih(bihî), va’fu annâ, vağfir lenâ, verhamnâ, ente mevlânâ fensurnâ alel gavmil kâfirîn(kâfirîne).

AMENERRESULÜ’NÜN ANLAMI

Rahman ve rahim olan Allah’ın Adıyla.

“Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mü’minler de (iman ettiler). Her biri; Allah’a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler ve şöyle dediler: “Onun Peygamberlerinden hiçbirini (diğerinden) ayırt etmeyiz.” Şöyle de dediler: “İşittik ve itaat ettik. Ey Rabbimiz! Senden bağışlama dileriz. Sonunda dönüş yalnız sanadır. Allah, bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar. Onun kazandığı iyilik kendi yararına, kötülük de kendi zararınadır. (Şöyle diyerek dua ediniz): “Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.” (Bakara, /)

İslam ve İhsan

Esmaül Hüsna Anlamları ve Faziletleri

Allah’ın İsimleri İle İlgili Ayetler

Allah’ın İsimleri İle İlgili Hadisler

PAYLAŞ:                

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir