Merhaba, bu dersimizde İngilizce aile bireyleri, ailemiz, ailemizi tanıtma, İngilizce ailemiz ve akrabalarımız, İngilizce aile tanıtma cümleleri, ingilizce ailemizi tanıtma örnek metinler, ingilizce akrabalarımız gibi konular hakkında bilgiler vereceğiz. Yine çok doyurucu bir ders olacak.
İngilizce aile bireyleri kendi küçük çekirdek ailenizin dışında geniş aileyi de kapsayan uzun bir konudur. Bu bölümü öğrendiğiniz zaman hem çekirdek ailenizi hem de geniş ailenizi tanıtabilirsiniz. Farklı kültürlerde yaşayan insanlar için birçok farklı yapı mevcuttur. Başlangıç seviyesi diyalog konuları arasında İngilizce aile bireyleri tanıtma konusu oldukça önemli bir yer alır.
malatya oto kiralama
ofis taşıma
bostancı nakliyat
eşya depolama
erotik shop
evden eve nakliyat
Bu bölümde İngilizce aile bireyleri ile tanıtma konu anlatımı üzerinde duracağız. İngilizce aile bireyleri tanıtma oldukça önemli bir konudur. İlk selamlaşma sırasında ve daha sonra İngilizce tanışma konuşmalarında mutlaka geçecek bölümlerdendir.
Günlük sohbet girişinde İngilizce aile bireylerinin tanıtımına başlamadan önce kendinizle ilgili örnekler vererek bir sohbet girişi yapabilirsiniz. Daha sonra çekirdek aileniz ve geniş ailenize geçerek sohbetinizi ilerletebilirsiniz.
Aile bireyleri açısından anne, baba ve çocukların çekirdek aileyi oluşturduğunu söylemek mümkündür. Ayrıca, aile üyelerini İngilizce olarak tanıtmak genellikle kız ve erkek kardeşleri (sisters and brothers) tanıtmakla başlar.
My sister is Zeynep; my brother is Ali.
Erkek Aile Üyesi ve Kadın Aile Üyesi
(Male family member and Female family member)
Father – Mother
Brother – Sister
Husband – Wife
Son – Daughter
Grandfather – Grandmother
Türkçe:
Baba- anne
Erkek kardeş- Kız kardeş
Erkek Eş- Kadın Eş
Oğlu- kızı
Büyükbaba- büyükanne
Aile bireylerini tanıdıktan sonra ayrı üyelerinin birlikte aralarındaki ilişki ile tanıtabilirsiniz. Yakınlık derecesine göre tanıtmak oldukça sık kullanılır. Aynı zamanda sözcük bilgisini de ezberlerken bu şekilde ezberlemek çok daha kolay olacaktır. Basitçe kendi ailenizdeki yakın ilişkileri ve akrabalık derecelerini bir kâğıda yazarak okuma yapabilirsiniz.
İngilizce ile tanıtımında genellikle iyilik zamirleri kullanılmaktadır. Bir sohbete başlamadan önce aileyle ilgili soru sorarsınız ve daha sonra gelen cevaba göre sohbette ilerleyebilirsiniz. Kendi aile üyelerinizi tanıtmak için de bol bol pratik yaparak ve ailenizle ilgili kısa paragraflar yazarak bu konuyu öğrenebilirsiniz. Aşağıda aile tanıtma sohbete giriş cümleleri örnekleri bulabilirsiniz.
(Küçük bir aileye mi sahipsiniz? – Aileniz küçük mü?)
(Evet, öyle. Bir kız kardeşim ve erkek kardeşim var.)
(Geniş bir aileye mi sahipsiniz?)
(Hayır, değilim. Sadece bir kız kardeşim var.)
(Erkek veya kız kardeşleriniz var mı?)
(Hayır, değilim. Ben tek çocuğum.)
(Evli misiniz? Eşiniz [kocanız veya karınız] var mı?)
(Evet, evliyim. Eşim [kocam veya karım] var.)
İngilizce akrabalık ilişkilerinden bahsederken bir kavramın farklı sözcüklerle anlatabildiğini göreceksiniz. Türkçede yalnızca tek bir sözcükle anlatılan bir kavram İngilizcede iki farklı sözcükle anlatılabilir.
Male Member – Female Member:
(Erkek Üye – Kadın Üye)
Uncle – Aunt (Amca, Dayı, Enişte – Hala, Teyze, Yenge)
Nephew – Niece (Erkek yeğen – Kız yeğen)
Brother – Sister (Erkek kardeş – Kız kardeş)
Grandson – Granddaughter (Erkek torun – Kız torun)
Cümle içerisinde kullanımları;
Aileye daha sonra katılan akrabalar için kullanılan terimler ise;
Brother-in-law (Kayınbirader)
Sister-in-law (Baldız)
Father-in-law (Kayınpeder)
Mother-in-law (Kayınvalide)
“in law” Terimi aileye daha sonra yasal yolla bağlandıklarını belirtmek için kullanılmıştır.
İngilizce aile tanıtma konusunda bazı cümle kalıplara aslında Türkçede de sıklıkla kullandığımız şekildedir. Örneğin aynı babasının oğlu, annesine benziyor, birini örnek alıyor gibi cümleler İngilizce ile tanıtma konuşmasında da size yardımcı olacaktır. Böylece sohbetin genişlemesini sağlayabilirsiniz.
Örnek Cümleler
İngilizcesi
Hello, my name is Roal. I come from a small family. There are three people in my family. I do not have any brothers or sisters. I look like my mom a lot. We both have green eyes and blonde hair. I am very different from my dad. He is very shy and patient. But I do not like to wait for anything and I am talkative. We always have our breakfast together. Some mornings we go out to have breakfast. We all like to watch horror movies. We live in Mainz. My grandmother’s name is Shacha. She is sixty four years old and she lives with my grandfather Yukiro. That is all about my family, thank you so much for listening.
Türkçesi
Merhaba, benim adım Roal. Küçük bir aileden geliyorum. Ailemde üç kişi var. Kız kardeşim ya da erkek kardeşim yok. Anneme çok benziyorum. İkimizin de yeşil gözleri ve sarı saçları var. Babamdan ise çok farklıyım. O çok utangaç ve sabırlı. Ama ben herhangi bir şeyi beklemeyi sevmem ve çok konuşkanımdır. Kahvaltılarımızı hep beraber yaparız. Bazı sabahlar kahvaltı etmek için dışarı çıkarız. Hepimiz korku filmi izlemeyi severiz. Mainz’da yaşıyoruz. Büyükannemin ismi Shacha. Kendisi altmış dört yaşında ve büyükbabam Yukiro ile beraber yaşıyor. Bunlar ailem ile ilgili söyleyeceklerimin tamamı, dinlediğiniz için çok teşekkür ederim.
İngilizcesi
My family is a joint and a large family. Even while living in the city, all family members live together. My family consists of grandparents, mother-fathers, uncles, and aunts and we have five siblings. So there are eleven members in my family in total. All members of the family live together in friendship. Our family is an ideal and happy family.
Grandparents are elderly and respected members of the family. Other family members respect him very much. All consider their duty to follow their advice. Dadaji was the first teacher, now retired. We regularly teach siblings.
The grandmother is a woman of religious instincts and spends most of her time in prayers. Nevertheless, she takes time out for the family. She supports mother and aunt in homework as much as possible. She considers mother and aunt not daughter-in-law of the family but her daughter.
Türkçesi
Ailem ortak ve geniş bir ailedir. Şehirde yaşarken bile tüm aile üyeleri birlikte yaşıyor. Ailem büyükanne ve büyükbabalardan, anne babalardan, amcalardan ve teyzelerden oluşuyor ve beş kardeşimiz var. Yani ailemde toplam on bir üye var. Ailenin tüm üyeleri arkadaşlık içinde birlikte yaşıyor. Ailemiz ideal ve mutlu bir ailedir.
Büyükanne ve büyükbabalar, ailenin yaşlı ve saygın üyeleridir. Diğer aile üyeleri ona çok saygı duyuyor. Hepsi, tavsiyelerine uyma görevini düşünür. Dadaji artık emekli olan ilk öğretmendi. Düzenli olarak kardeşlere öğretiriz.
Büyükanne dinsel içgüdülere sahip bir kadındır ve zamanının çoğunu dua ederek geçirir. Mümkün olduğunca ev ödevlerinde anne ve teyzeye destek olur. Anne ve teyzesini ailenin gelini olarak değil, kızı gibi görüyor.
İngilizcesi
Hello everyone my name is Rezzan. I live in Ankara with my family, which consists of my mom, two brothers and a older sister. My mother and my father are separated, but it is okay anyway, because they have happy lives on their own. Also, my older sister spends very little time in home with us, so it will not be wrong if I say I am living with my mom and two brothers. My sister is twenty eight years old and she is a singer. My brothers are twins and they are twenty five years old. They are both teachers.
Türkçesi
Herkese merhaba, benim adım Rezzan. Ankara’da annem, iki erkek kardeşim ve bir ablamdan oluşan ailem ile yaşıyorum. Annem ve babam ayrıldılar, ama bu bir problem değil, çünkü her ikisinin de mutlu birer hayatı var. Ablam da evde bizimle pek vakit geçirmiyor, yani sadece annem ve erkek kardeşlerim ile yaşıyorum desem yanlış olmayacaktır. Ablam yirmi sekiz yaşında ve o bir şarkıcı. Erkek kardeşlerim ikizler ve yirmi beş yaşındalar. Her ikisi de öğretmen.
My family consists of 4 members, this is my mother, my father, my brother and me. My mother is a housewife and looks after the house. The father is a businessman who works in a company. My brother is younger than me and he is in the 5th standard. I help and guide her in any way I can.
My mother is very caring and she loves me very much. The father is also very loving and he is very hardworking. My brother is an intelligent student and does well in studies. All my family members are very lovely, who loves me very much. I have great respect and love for him in my heart too.
Yukarıdaki Aile tanıtma metnini Türkçeye çeviriniz.
Aile Üyeleri Hakkında Şarkı Sözleri
Mom, dad, mom, dad
Mom, dad, mom, dad
Brother, sister, brother, sister
Brother, sister, brother, sister
Grandma, grandpa, grandma, grandpa
Grandma, grandpa, grandma, grandpa
I love my familyI love my family, oh yeah, yeah, I do.
I love my familyI love my family, oh yeah, yeah, its true.
İngilizce ailemiz, aile tanıtma cümleleri, akrabalar ve bunlara ilişkin örnek metinler ve cümleler adlı konumuzun sonuna geldik. Umarız faydalı olmuştur. İlginize teşekkür ederiz.
İngilizce kendini tanıtma aşamalarından birisi de İngilizce aile ve İngilizce aile bireyleri hakkında bilgi sahibi olmaktır. Bir dili öğrenirken kendini ve aile üyelerini tanıtmak özellikle başlangıç aşamasında önemli bir rol almaktadır. Türk aile yapısı ile birebir örtüşmese de İngilizce olarak aile üyelerimizi rahatça belirtmek ve tanıtmak için sizin için hazırladığımız yazıya göz atabilirsiniz.
Have you got a small family?
(Küçük bir aileye mi sahipsin?)
-Yes, I have. I have got a sister and a brother.
(Evet, bir kız kardeşe ve bir erkek kardeşe sahibim.)
Do you have a small family?
(Küçük bir ailen mi var?)
-Yes, I do. I have a sister and a brother.
(Evet, bir kız kardeş ve bir erkek kardeşim var.)
Have you got a big family?
(Büyük bir aileye mi sahipsin?)
No, I haven’t. I have only got a sister.
(Hayır, sadece bir kız kardeşe sahibim.)
Do you have a big family?
(Büyük bir ailen mi var?)
No, I don’t. I only have a sister.
(Hayır, sadece bir kız kardeşim var.)
Have you got any brothers or sisters?
(Kız veya erkek kardeşe sahip misin?)
No, I haven’t. I am an only child.
(Hayır, ben tek çocuğum.)
Do you have any brothers or sisters?
(Erkek veya kız kardeşin var mı?)
-No, I don’t. I am an only child.
(Hayır, ben tek çocuğum.)
Are you married? Have you got a husband or wife?
(Evli misin? Karı veya kocaya sahip misin?)
Are you married? Do you have a husband or wife?
(Evli misin? Karı veya kocan var mı?)
-Yes, I am married. I have got a husband
(Evet, evliyim. Bir kocaya sahibim.)
-Yes, I am married. I have a wife.
(Evet evliyim. Bir karım var.)
Let me tell you about my family, My name is Kamil. I live with my big sister. We live in Istanbul. My parents are live in Ankara. My mothers name is Ayşe. Shes a teacher. She is short and slim. She has got big blue eyes and short yellow hair. My dads name is Davut. He is an engineer. He is tall and little fat. He has got short white hair and brown eyes. He works in a facility. My sister Zeynep is 23 years old and she loves swimming and she listens to music in her all free times. She has got long yellow hair and green eyes. I have got long hair too. We have got a pet dog, Beck. He has got a very smooth white fur and he is very friendly.
(Size ailemden bahsedeyim, benim adım Kamil. Ablamla yaşıyorum İstanbulda yaşıyoruz. Ailem Ankarada yaşıyor. Annemin adı Ayşe. O bir öğretmen. Kısa ve zayıf. Büyük mavi gözleri ve kısa sarı saçları var. Babamın adı Davut. O bir mühendis. Uzun ve az şişman. Kısa beyaz saçları ve kahverengi gözleri var. Bir tesiste çalışıyor. Ablam Zeynep 23 yaşında yüzmeyi çok seviyor ve boş zamanlarında müzik dinliyor. Uzun sarı saçları ve yeşil gözleri var. Benim de uzun saçlarım var. Bir evcil köpeğimiz var, Beck. Çok pürüzsüz beyaz bir kürkü var ve çok arkadaş canlısı.)
By kitlum and Canan VanerLast updated:
Bir grupla birlikte tatildesiniz ya da hafta sonu hep birlikte mangal keyfi yapıyorsunuz.
Etrafta gezinerek kendinizi ve ailenizi tanıtmaya ve yeni arkadaşlar edinmeye başlıyorsunuz.
Peki ya bunu İngilizce yapmanız gerekseydi?
Herkesin yalnızca İngilizce konuştuğu bir partidesiniz diyelim.
İnsanlara adınızı söylüyor ve kendiniz hakkında bazı bilgiler paylaşıyorsunuz.
Peki, sırada ne var? Sizce, sohbetinizde açılacak bir sonraki konu ne olacak?
Aile mi dediniz?
Elbette öyle. Kendinizden bahsetmeniz genellikle insanların aileniz hakkında sorular sormaya başlamasına neden olur. İnsanların aileleri hakkında konuşmayı nasıl da sevdiğini hiç fark ettiniz mi? En azından ben seviyorum, sizin de sevdiğinizden eminim.
Haydi, şimdi birlikte bunu yapalım. Şahane ailenizden herkese bahsedebilmeniz için size konuyla ilgili genel terimlerin ve ifadelerin yer aldığı bir İngilizce aile tanıtma rehberi hazırladık.
İnsanlar genellikle aileleri ile ilgili sohbetlere şöyle basit cümlelerle başlarlar:
Do you have any family around here?
Buralarda ailenden kimse var mı?
veya
Tell me about your family.
Bana/bize ailenden bahset.
Eğer durum buysa, siz de ailenizin ne kadar geniş olduğunu belirten kısa bir tanımlama yapabilir veya ailenizin nerede yaşadığını söyleyebilirsiniz. İşte size bir örnek cümle:
There are six people in my family—me, my parents, brother and two sisters and we live in [your city or country].
Ailemde altı kişi var ben, annemle babam, erkek kardeşim ve iki kız kardeşim- ve [şehriniz ya da ülkeniz]de yaşıyoruz.
Böyle bir cümle, ailenize dair genel bir resim çizer ve sohbetin devam etmesini sağlar.
Sohbetin sizi nereye götürdüğüne bağlı olarak, İngilizce olarak ailenizi tanıtmak için aşağıdaki kelimelerin bir kısmının cephaneliğinizde olmasını isteyeceğinizden eminiz!
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
Aile üyelerinizi İngilizcede doğru bir biçimde tanıtmak için aile yapılarına aşina olmanız gerek.
Bu sohbetlerin tipik sorularından ikisi,
How big is your family? veya Do you have any brothers or sisters?dir. Yani:
Ailen(iz) ne kadar büyük/geniş? veya Hiç erkek ya da kız kardeşin(iz) var mı?
İnsanlar bunları sorduklarında, genellikle birinci dereceden akrabalarınız, ya da çekirdek aileniz (immediate family) bilgi almak isterler. Immediate family ile, birlikte veya ayrı yaşadığınız en yakın akrabalarınız (relatives) kastedilir. Aile üyelerinizi tanıtmak için aşağıdaki İngilizce kelimeleri mutlaka bilmeniz gerekir.
Eğer bekarsanız, birinci dereceden akrabalarınız ebeveynleriniz (your parents)—yani babanız ve anneniz (father and mother)—ve varsa kardeşleriniz (your siblings) —erkek kardeşleriniz ve kız kardeşleriniz (brothers and sisters) olacaktır. Türkçede ağabey diye ifade ettiğimiz, bizden yaşça büyük erkek kardeşlerimiz için İngilizcede kullanılan karşılık older brother, Türkçedeki abla, yani bizden yaşça büyük kız kardeşlerimiz için İngilizcede kullanılan karşılık ise older sisterdır. Kardeşlerimizin bizden yaşça daha küçük olduğunu belirtmek istersek de, başına younger ekleriz, yani younger brother veya younger sister. Çekirdek ailenizle ilgili kullanabileceğiniz diğer İngilizce kelimeler şöyle sıralanabilir: Child (çocuk), children (çocuklar), son (erkek çocuk) ve daughter (kız çocuk). İngilizcede anne için mom, mum, mummy, mommy gibi farklı kısaltmalar kullanıldığını da unutmayalım. Baba sözcüğü için yaygın olarak kullanılan farklı isimler ve kısaltmalar ise, dad, daddy, pap, papa, paps, pops, tır.
Belki annenizle babanız artık evli değildir. Eğer babanız başka biriyle evlenmişse, yeni karısı sizin üvey anneniz (step-mother) olacaktır. Anneniz yeniden evlenirse de, yeni eşi sizin üvey babanız (step-father)olacaktır. Üvey erkek kardeşler ve üvey kız kardeşler için de sırasıyla step-brothers ve step-sisters kelimeleri kullanılır.
Siz evlendiğinizde, kendinize ait bir aileniz olur. O zaman immediate family olarak tabir edilen çekirdek ailenizi eşiniz (cinsiyet belirtmezsek spouse)—kocanız (husband) veya karınız (wife)—ve çocuklarınız (children—sons and daughters) oluşturur.
İnsanlar geniş ailenizle ilgili bir şeyler öğrenmek istediklerinde, “Do you live with your grandparents?” yani Büyük annenle ve büyükbabanla birlikte mi yaşıyorsun? ya da “How often do you see your cousins?” yani Kuzenlerini ne sıklıkta görüyorsun? gibi sorular sorabilirler. Geniş aileniz büyük anne-babanız, dayı/amcalarınız, hala/teyzeleriniz ve kuzenleriniz gibi akrabalarınızı içerir.
Anne ve babanızın ebeveynlerine İngilizcede grandparents denir. Büyükbaba veya dede grandfather ve büyükanne/nine grandmotherdır. Anne tarafından olan büyükanne ve büyükbabanızdan söz ederken maternal grandparents ifadesi kullanılır,baba tarafınız içinse paternal grandparents. Siz de onların erkek torunu (grandson) veya kız torunusunuzdur (granddaughter).
İngilizcede amca ve dayı için aynı kelime, yani uncle kullanılır; aynı şekilde hala ve teyze için de aunt kelimesi kullanılır.
Amca,dayı, hala ve teyze çocuklarınız için kullandığımız kuzen kelimesinin İngilizce karşılığı cousindır. Türkçedeki yeğeni ifade etmek içinse tek bir kelime kullanılmaz, cinsiyete göre erkek yeğen için nephew, kız yeğen için niece kelimesi kullanılır.
Evlendiğinizde aileniz daha da büyür. Eşinizin akrabalarına, yani hısımlarınıza İngilizcede in-laws denir. Heyecan verici, değil mi?
Bu konuyla ilgili duyabileceğiniz sorulardan biri şudur: “Does your spouse come from a big family?” yani, Eşiniz büyük bir aileden mi geliyor? Konuşma bu şekilde devam etmeyebilir fakat eğer ederse hazırlıklı olmalısınız!
Eşinizin babası, yani kayın pederiniz İngilizcede sizin için father-in-law, annesi, yani kayın valideniz ise sizin için mother-in-law olur.Eşinizin erkek kardeşi varsa, o da sizin kayın biraderiniz (brother-in-law), kız kardeşi varsa baldızınızdır (sister-in-law). Kayın biraderiniz veya baldızınızın çocukları varsa onlar da sizin yeğenleriniz (nephews/nieces) olur. Türkçedeki eltiden, yani bir kadının kocasının erkek kardeşinin karısından söz ederken, co-sister-in-law diyebiliriz.
Türkçede hısımlarımızın her birini tanımlamak için kullanılan daha pek çok kelime var, fakat bunların her biri için özel bir İngilizce karşılık yok. Örneğin, yenge kelimesinin İngilizcede ayrı bir kelime karşılığı yok, ancak erkek kardeşinizin eşinden söz ederken, my brothers wife diyebilirsiniz.
Hısım ve akrabalarımıza İngilizcede nasıl hitap edeceğimizi öğrendiğimize göre, şimdi de aile ilişkileriniz hakkında konuşmak ve aile üyelerimizi tanıtmak için kullanabileceğiniz birkaç faydalı ifadeyle devam edelim.
To look like, birine fiziksel olarak veya görünüş olarak benzemek anlamına gelir. Aile üyelerinizi tanıtmak için sıkça başvuracağınız İngilizce sözlerden biridir.
Eğer ablanız gibi uzun boyluysanız ve onun gibi büyük gözleriniz varsa, şöyle dersiniz, I look like my older sister. / Ablama benziyorum.
To take after, aile büyüklerinden birine fiziksel olarak veya huy olarak benzemek veya onun gibi davranmak anlamına gelir.
Ailenizden biri başka bir aile üyesi gibi yürüyebilir, konuşabilir ve hatta onun gibi gülebilir. My brother takes after my father, derseniz, Erkek kardeşim babama çekmiş, demiş olursunuz. Eğer hem babanız hem de kız kardeşiniz konuşurken el hareketleri yapıyorsa, My sister takes after my father in the way she waves her hands around when she talks, diyebilirsiniz, yani: Kız kardeşim konuşurken ellerini sallama huyunu babamdan almış.
To run in the family aile üyelerinin tümünde veya çoğununda ortak olan bir nitelik, kabiliyet veya beceriye atıfta bulunur. Ailenizi tanıtmak için İngilizcede en sık kullanacağınız sözlerden biri budur. Bazı ailelerin birçok üyesi spor, müzik, aşçılık ve benzeri herhangi bir şeyde başarılı olabilir, bu durumda bu özelliğin ya da becerinin o aileye özgü olduğunu söyleyebiliriz.
Ailenizin birçok üyesinin dolgun kıvırcık saçları olabilir. İşte o zaman, Thick curly hair runs in my family, diyebilirsiniz; yani, Dolgun kıvırcık saçlar ailemden gelme.
Birçok durumda bir oğulun karakteri veya davranışları babasınınkilere benzeyebilir. Örneğin, hem babanız hem de erke kardeşiniz paralarını akıllıca harcıyorlarsa, He spends money like his dad—like father, like son, diyebilirsiniz; yani, Parasını babası gibi harcıyor-aynı babasının oğlu. Bu ifadeyi anne-kız için de, like mother, like daughter şeklinde duyabilirsiniz.
Anlam olarak benzer bir diğer ifade de, a chip off the old block (hık demiş burnundan düşmüş)dür. Bu ifadede chip küçük bir tahta parçasını, yani oğulu ifade eder, bu parça, daha büyük bir parçanın veya bir bütünün, yani babanın bir parçasıdır. O zaman şöyle diyebilirsiniz: My brother is a chip off the old block, yani, Erkek kardeşim hık demiş babasının burnundan düşmüş.
Bu iki ifade de genellikle ailenin erkek üyeleri için kullanılırlar.
To have something in common ifadesi ailede iki veya daha fazla kişinin ilgi alanlarının ortak olduğunu, aynı şeylerden hoşlandıklarını veya hoşlanmadıklarını anlatır.
Eğer size, What do you and your family like to do? (Sen ve ailendekiler ne yapmayı seversiniz?) diye sorulursa ortak ilgi alanlarınızdan bahsedebilirsiniz. My siblings, cousins and I have many things in common. We enjoy camping, cycling and playing board games. (Kardeşlerim, kuzenlerim ve ben birçok ortak noktaya sahibiz. Kampa gitmekten, bisiklete binmekten ve kutu oyunları oynamaktan hoşlanırız.)
Bunun tam tersi şöyle olabilir: I dont have much in common with my brothers. Theyre much older than me and we have different interests. (Erkek kardeşlerimle çok ortak noktam yok. Onlar benden yaşça çok daha büyükler ve farklı ilgi alanlarımız var.)
To be named after birine aile büyüklerinden birinin adını vermek (genellikle ilk adını) anlamına gelir. Bu genellikle aile büyüğünü onurlandırmak veya ona saygı göstermek için yapılır.
Örneğin, eğer, I was named after my grandmother, (Bana büyük annemin adı verilmiş) diyorsanız, bu büyük annenizle aynı isme sahip olduğunuz anlamına gelir. Yani büyük annenizin adı Esther ise, sizin adınız da Esther demektir.
To get along with, biriyle iyi bir ilişkiye sahip olmak, iyi anlaşmak demektir.
Eğer, I get along very well with my younger sister, (Küçük kız kardeşimle çok iyi geçiniyoruz.) derseniz, birçok konuda iyi anlaştığınız ve iyi bir ilişkiniz oluğu anlamına gelir. Bunun zıttı şu olabilir: I dont get along with my cousin, (Kuzenimle iyi geçinemiyoruz.); bu da sizinle kuzeniniz arasındaki ilişki çok iyi değil demektir.
To be on good terms, biriyle iyi bir ilişki içinde olmak anlamına gelir.
Eğer kız kardeşinizle aranız iyiyse, Im on good terms with my sister. (Kız kardeşimle aram iyi.) diyebilirsiniz. Bunun tam tersi şu şekilde söylenir: Im not on good terms with my cousin. (Kız kardeşimle aram iyi değil.) Eğer kuzeninizle küsseniz, şöyle bir ifade kullanabilirsiniz: Im not on speaking terms with my cousin. (Kuzenimle konuşmuyorum/küsüm.)
To be close to,biriyle yakın bir ilişkiniz olduğu ve bu ilişkinin kolay kolay bozulmayacağı anlamına gelir.
Eğer Im very close to my mother and sister, (Anneme ve kız kardeşime çok yakınım) diyorsanız, üçünüzün birlikte olmaktan hoşlandığını, iyi geçindiğinizi ve güçlü bir bağınız olduğunu söylüyorsunuzdur.
To look up to, birine saygı ve hayranlık duymak, birini örnek almak anlamına gelir. Ailenizden saygı duyduğunuz birini tanıtmak için birebirdir.
Eğer, Ive always looked up to my older brother, (Abime her zaman hayran olmuşumdur) diyorsanız, bu onun söylediği ve yaptığı şeylere saygı ve hayranlık duyduğunuz anlamına gelir.
To get together, biriyle buluşup birlikte bir şeyler yapmak anlamına gelir.
Eğer biri size, How often do you see your family? (Ailenizi ne sıklıkta görüyorsunuz?) diye sorarsa, We get together every weekend to play soccer, watch a movie or eat pizza. (Her hafta sonu futbol oynamak, film izlemek veya pizza yemek için bir araya geliriz.) diye cevap verebilirsiniz.
To start a family,çocuk sahibi olmak anlamına gelir. Ebeveynleriniz size şu soruyu sorabilir: When are you and your husband/wife going to start a family? I want grandchildren! (Sen ve kocan/karın ne zaman bir yuva kuracaksınız? Torun istiyorum!)
Ya da erkek kardeşiniz size bir mesaj atmıştır ve en iyi arkadaşınızı arayıp şöyle dersiniz: I just heard that my brother and sister-in-law are planning to start a family. That means Im going to become an aunt (or uncle) soon! (Az önce erkek kardeşimin ve yengemin yuva kurmayı (çocuk yapmayı) planladıklarını öğrendim. Bu yakında hala/amca olacağım demek!)
Ve nihayet, İngilizce aile tanıtma rehberimiz sayesinde yaz tatilinizde ya da hafta sonu mangal partisinde aileniz hakkında gelebilecek bütün İngilizce soruları cevaplamaya hazırsınız.
Erkek kardeşiniz bir yuva kurmayı da planladığına göre, artık katılacağınız daha fazla parti olacak! Bu da, aile tanıtma rehberinden öğrendiğiniz harika İngilizce kelimeleri kullanmak için daha fazla şansınız olacak demek!
« İngilizce Öğrenmek için Müzikten Faydalanın: İngilizce Öğrenenler için 17 Yeni Popüler Şarkı
İngilizcenin Önemi: Dil Öğrenerek Hayatını Değiştirmenin 5 Yolu »
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası