Mevlidi Şerif Kürtçe Peygamber Sevdalıları

MERSİN- Tarsus`ta faaliyet gösteren Çağrı Eğitim, Kültür, Sağlık, Sosyal, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, üyesi olduğu Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından 14 Nisan 2011 tarihinde, Tarsus 75. Yıl Açık Hava Gösteri Merkezinde Kutlu Doğum Programı düzenlemişti.

Programda Peygamber Efendimizin doğumunu konu alan, Kürtçe mevlit okunmuştu. MHP`li Tarsus Belediyesi, bunun "milli birlik ve bütünlüğü ve kamu huzurunu bozduğu" gerekçe göstererek, platform üyesi Tarsus Çağrı-Der`in muhtaç aileler yararına açmak istediği kermese yer izni vermedi.

Konu ile ilgili basın açıklaması yapan Çağrı-Der Yönetim Kurulu Başkanı Halil Golitekin, hiçbir siyasi içeriği olmayan ve tamamen Peygamber Efendimizi öven ve onun doğumunu konu olan Kürtçe mevlidi, milli birlik ve bütünlük ile kamu huzurunu bozduğunu söyleyen Tarsus Belediyesinin, tamamen ırkçı bir davranış sergilediğini söyledi.

Çağrı-Der Başkanı Halil Golitekin, açıklamasının devamında, "Bizler Tarsus`taki tüm dernek ve vakıfların kermes yaptığı alanda belirlediğimiz ve o alanından müsait olduğu vakitte muhtaç aileler yararına kermes yapmak için Tarsus Belediyesinde yer tahsisi için dilekçe verdik. Dilekçemizin cevabının gelmemesi üzerine Belediye Başkanlığına dilekçemizin cevabını öğrenmek için gittik.

Belediye Başkanlığı Özel Kalem Müdüründen sonucu sorduğumuzda bizlere `dilekçenizin cevabı olumsuzdur.` Yanıtını verdi. Şimdiye kadar tüm dernek ve vakıflara yer verilirken, bizlere yer verilmeyişin sebebini sorduğumuzda yine kalem müdürü bizlere `sizler kutlu doğum programında Kürtçe mevlit okuttuğunuz için yer verilmedi.` demesinin ardından bizler de Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ile görüşmek istedik "

"Kürtçe Mevlit Okuttunuz, Sizler Bölücüsünüz"
Golitekin devamında:"Tüm çaba ve ısrarlarımıza rağmen Tarsus Belediye Başkanı Burhanetin Kocamaz bizimle görüşmek istemedi. Hiç bir şekilde bizimle görüşmek istemeyen Belediye Başkanını, bizler mesai bitimine kadar kapıda bekledik. Mesai bitiminde odasında çıkan ve bizimle görüşmemek için hızla binadan ayrılmak için bizler de koşar adımlarla Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz`a neden bizlere kermes için yer verilmediğini sorduğumuz da, Kocamaz oldukça sert bir üslupla bizlere; `Sizler benim iyi niyetimi su istimal ettiniz. Program akışını neden bize bildirmediniz. Neden Kürtçe mevlit okuttunuz. Sizin yüzünüzden bana elli yerden telefon geldi. Sizin yüzünüzden başkaları ile karşı karşıya kalıyorum. Sizler bölücüsünüz. Size hiçbir şekilde yer vermiyorum. Gidin istediğiniz yere şikayet edin. Sizinle görüşmek istemiyorum. ` şeklindeki sözlerle bizlere, bölücülük gibi ağır itham ile suçladı." dedi.

"Kürtçe Mevlit Herhalde Sadece Belediye Başkanının Nezdinde Suç"
Platform olarak yapılan Kutlu Doğum Programının içeriğinde herhangi bir suç bulunmadığını fakat okunan Kürtçe mevlidin sadece Belediye Başkanın nezdinde suç sayıldığını beyan eden, Çağrı-Der Başkanı Halil Golitekin, "Tarsus Belediye Başkanı Burhanetin Kocamaz `ın bu ağır ithamlar ile birlikte okunan Kürtçe mevlidi suç görmesinin ardından bizler de kendisine, yapılan kutlu doğum programı Tarsus İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından görevlendirilen bir kurul tarafından baştan sona kadar izlendi.

Programda bir suç unsuru tespit edilseydi hemen işlem başlatırlardı. Ama herhangi bir suç işlenmedi ki işlem başlatsınlar. Kürtçe Mevlit demek ki sadece Belediye Başkanın nezdinde suç olarak kabul ediliyor. Bu tamamen art niyettir ve ırkçı bir yaklaşımdır. Kürtçe ne zamandan beridir suç sayılmış. Bizler Belediye Başkanın bize karşı sert çıkışına karşı, kendisine , "Devletin resmi televizyonu (TRT) özel bir Kürtçe kanalını (TRT6) yine Devletin Başbakanının Kürtçe `hayırlı olsun ` cümlesi ile açıyor, yine devletin en yüksek bakanlıklarından olan Diyanet İşleri Bakanlığına bağlı D.Bakır Müftülüğü statta Kürtçe Mevlit okuyor.

Tüm bunlar milli birlik ve bütünlüğü ile kamu huzuru bozmazken bizim Tarsus`ta okuttuğumuz iki pasaj Kürtçe mevlit mi milli birlik ve bütünlüğü ile kamu huzuru bozuyor? diye sorduğumuzda başkan Kocamaz bizlere` Ben anlamam, gidin kermesinizi mahallede yapın, sizlere yer vermiyorum.` diyerek bize yer vermeyeceğini ve bizimle görüşmeyeceğini belirterek aracına binerek hızla uzaklaştı."

"Görüşmek İçin Defalarca Gittik Fakat Hiçbir Şekilde Bizimle Görüşmedi"
Yaşan bu olaydan sonra Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ile görüşmek için defalarca talep ettiklerini her defasında olumsuz cevap aldıklarını belirten Halil Golitekin, "Belediye Başkanı ile yaşadığımız bu diyalog dan sonra tekrar görüşmek ve bu konu hakkında detaylı konuşmak için defalarca görüşme talebimiz oldu.Ama ne yazık ki halkın oyları ile koltuğa oturan Tarsus Belediye Başkanı hiçbir şekilde bizimle görüşmek istemediğini belirtmesinin üzerine bizler de , kermes yerinin verilmeyiş nedenin tarafımıza yazılı olarak verilmesini istedik.

Tarafımıza verilen M.33.6 TAR.0.01-529-657 sayılı dilekçenin içeriğinde: "14 Nisan 2011 günü Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından düzenlenen Kutlu Doğum etkinliğinde; milli birlik ve bütünlük ile kamu huzurunu bozucu faaliyetlere meydan verilmesinden dolayı kermes yeri talebinin ret edildiği" yazılıydı.Yazılan dilekçenin sadece söz de suçun kapsamı belirtildiğinden dolayı bizler tekrar belediyeye, milli birlik ve bütünlük ile kamu huzurunu bozucu faaliyetlerin ne olduğunu açıklamasını istediğimiz bir dilekçe verdik.Ama dilekçemizin cevabı da gelmedi." dedi.

"Belediyenin Bizlere Yaşattığı Bu Hukuksuzluğu Yargıya Taşıdık"
Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz`ın Kürtçe Mevlide ırkçı bir siyasi gözle baktığını ve bu yüzden kendilerine yaşattığı bu hukuksuzluğu yargıya taşıdığını belirten Çağrı-Der Başkanı Halil Golitekin, "Hiçbir siyasi mesaj içermeyen tamamen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed`i (sav) öven ve O`nun (sav) nurlu doğumunu konu alan Mevlid-i Şerif`in her milletin anladığı dilde okuması gayet normaldir. Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz Kürtçe okunan mevlide tamamen ırkçı siyasi bir gözle bakıyor.

Başkan Kocamaz`ın bizlere yaşattığı bu hukuksuzluğu yargıya taşıdık ve konu ile ilgili olarak Mersin 1. İdare Mahkemesine başvurarak bizlere yaşatılan bu hukuksuzluğun bir an önce son bulmasını istedik." diyerek sözlerine son verdi.

Öte yandan konu ile ilgili görüştüğümüz, İnsani Hürriyetler ve İnanç Platformu Tarsus Sözcüsü Salih Demir yaptığı açıklama da, Tarsus Belediye Başkanın, olayı çarpıttığını ve konuyu başka mecralara çektiğini söyledi.

"Belediye Başkanın Bu Tavrı `Devletten Daha Devletçiyim` Anlayışını Uyandırıyor."
Demir devamında: "Devletin resmi televizyonu özel Kürtçe kanal açıyor, üniversitelerde Kürt Dili fakülteleri açılıyor, statlarda Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı İl Müftüsü tarafından Kürtçe Mevlid ve ilahiler okunurken, hiçbir suç teşkil edilmezken; Tarsus`ta kutlu doğum programında Peygamberimizin(sav) doğumunu içeren Kürtçe Mevlid`in okunması sadece Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz tarafından suç olarak algılanıyor ve bölücülük olarak görülüyor.

Şayet bu suç olsaydı zaten programda hükümet polisi bunu suç olarak dava açardı. Ama emniyet görevlileri programda herhangi bir huzur bozucu olay ve rahatsızlık yaşanmadığını karar verirken, Tarsus Belediye Başkanın Kürtçe mevlidi suç kabul etmesi, tamamen art niyettir. Belediye Başkanın bu şekilde davranması bizler de "Devletten daha devletçiyim" anlayışını uyandırıyor.

"Belediye Başkanı Özür Dilemelidir"
Belediye Başkanın bu keyfi tavrından dolayı özür dilemesi gerektiğini söyleyen İnsani Hürriyetler ve İnanç Platformu Tarsus Sözcüsü Salih Demir, "Belediyenin bu tavrını şiddetle kınıyor ve yaşanan bu hukuksuzluğu bir an önce gidermesini ve Kürtçe Mevlid`i bölücülük kapsamında yargılayan Belediye Başkanı konu ile alakalı özür dilemesi gerekir."dedi.

A.Hakim Kurt - İLKHA

Kürtçe Mevlid sözlerini derledik..

İslam Dinimizde Mevlit’in Önemi

Mevlîd, İslâm edebiyatında Peygamber efendimiz Hazreti Muhammed’in doğum gününde yapılan merasimlere ve bu merasimlerde okunmak üzere yazılan ve bestelenen manzum şeklindeki  metinlere verilen isimdir.

Mevlid’in kelime anlamı  Arapça “doğmak”, “doğum zamanı” veya “doğum yeri” anlamındaki “velâdet” kelimesinden türeyen “mevlid”, zaman içinde bu türdeki eserlere verilen ortak bir isim hâline gelmiştir.

⇒ İlk Kürtçe Mevlid bundan 570 yıl önce yazıldı.

Aşağıda yazılı ve video şeklinde Kürtçe Mevlidleri bulabilirsiniz..

https://youtu.be/q7VAY-RaIng

Hemdê bê hed bo xwedayê alemîn
Ew xwedayê daye me dînê mûbîn

Em kirine ummeta xeyr-ul beşer
Tabi’ê wî muqtedayê namuwer

Ew xwedayê malikê mulkê ‘ezîm
Daye me mîrasa Qur’ana kerîm

Dînê me kir kamil û ni’met temam
Yanî da me Ehmed û dar-us selam

Ew xwedayê bê nezîr û zulcelal
Bê mîsal û bê heval û bê zewal

Raziqê bê dest û pa û mar û mûr
‘Alîmê sirra ne gotî der sudûr

Karî sazê bende û sultanê can
Rahîm û rehman letîf û mihrîban

Asîmanê bê sitûn Wî kir bedîd
Suretê bê xal û xet wî aferîd

Hêvîdarin em ji te şahê kerîm
Îhdîna ya Reb sîrat-el musteqîm

Nê ji me sûc û xeta tîn û sitem
Lê ji te îhsan û xufran û kerem

Ya rab îmanê di xwazin em mûdam
Jêrê alaya muhemmed wes-selam

Ger divêtin hûn ji agir bin felat
Bi eşq û şewqek hun bibêjin es-selat

Aşağıdaki mevlid Kürt yazar Melayê Batêtarafından yazılmıştır.Kürt yazar Hakkarili olup 1419 ile 1491 yılları arasında yaşamıştır.

Sonsuz hamdler Alemlerin Rabbine olarak belirtilen  Kürtçe Mevlid‘i aşağıda görebilirsiniz.

Mewlida Kurdi

Hemdê bê hed bo xwedayê alemîn
Ew xwedayê daye me dînê mûbîn

Em kirine ummeta xeyr-ul beşer
Tabi’ê wî muqtedayê namuwer

Ew xwedayê malikê mulkê ‘ezîm
Daye me mîrasa Qur’ana kerîm

Dînê me kir kamil û ni’met temam
Yanî da me Ehmed û dar-us selam

Ew xwedayê bê nezîr û zulcelal
Bê mîsal û bê heval û bê zewal

Raziqê bê dest û pa û mar û mûr
‘Alîmê sirra ne gotî der sudûr

Karî sazê bende û sultanê can
Rahîm û rehman letîf û mihrîban

Asîmanê bê sitûn Wî kir bedîd
Suretê bê xal û xet wî aferîd

Hêvîdarin em ji te şahê kerîm
Îhdîna ya Reb sîrat-el musteqîm

Nê ji me sûc û xeta tîn û sitem
Lê ji te îhsan û xufran û kerem

Ya rab îmanê di xwazin em mûdam
Jêrê alaya muhemmed wes-selam

Ger divêtin hûn ji agir bin felat
Bi eşq û şewqek hun bibêjin es-selat

Bûyin:

Ger divêtin hun ji agir bibin felat
Bi esq û sewq hun bibêjin es-selat

Cûmle zeretê cîhan da ev nîda
Kirne gazî pêkve gotin merheba

(Not: Bu bölüm ayakta okunur)
Merheba ey sirrê furqan merheba
Merheba ey derdê derman merheba

Merheba ey canê baqî merheba
Merheba ey işşaqî saqî merheba

Merheba ey alî siltan merheba
Merheba ey kanê îrfan merheba

Merheba ey şemsê taban merheba
Merheba ey canî canan merheba

Merheba ey qurret-ûl aynî xelîl
Merheba ey xasê mehbûbê celîl
Merheba ey rehmeten-lil-alemîn
Merheba ente şefî-ûl mûznîbîn

Merheba ey afîtabê bê zewal
Merheba ey mahê tabê layezal

Merheba ey bûlbûlê baxê wîsal
Merheba ey eşînayê zûl-celal

Merheba ey nurî xurşîdê xweda
Merheba ey tû ji heq nabî cuda

Merheba matlubê alem her tû wî
Merheba ewladê Haşem her tû wî

Merheba ey nura heq ra mazharî
Merheba ey ewliyan ra serwerî

Merheba hatî şivanê ûmmetê
Merheba hat bo me nura dewletê

Merheba ey bedrê alem ya mûnîr
Merheba ey xelkê girtî destegîr

Merheba siltanê cûmle embîya
Merheba ey nurê çeşmê esfîya

Ger divêtin hun ji agir bibin felat
Bi esq û sewq hun bibêjin es-selat

Xelasek:(son)

Bo cemî’ê muslimîn û salîhe
Bo feqîrê Bateyî el-fatihe

MERSİN - Son yıllarda Peygamber Sevdalıları tarafından yaygınlaştırılan Kutlu Doğum etkinliklerinin vazgeçilmezi olan Mevlid-i Şerifi kaleme alan Mustafa Turan, Mevlid-i Şerifin halk arasında bu şekilde rağbet görmesinin halkın peygambere olan sevgisini gösterdiğini söyledi.

Küçük yaştan itibaren mevlit yazma fikri doğmaya başladı
Kendisinde küçük yaştan itibaren Mevlid-i Şerif yazma isteğinin doğduğunu söyleyen Turan, mevlidin yazma aşamalarını şöyle anlattı: “Babam Mele Aliye Ezdari’dir. Küçüklüğümüzde babamla birlikte köylülerin okutturduğu mevlitlere giderdim. Belli bir yaşa geldikten sonra artık ben de mevlit okumaya başladım. Daha sonra ben Edebiyat Fakültesini okudum. Bununla birlikte bende yeni bir mevlit yazma fikri doğmaya başladı. Eski mevlitleri yazan şairlerden Allah razı olsun, eserleri hizmet görmüştür. Ama mevlidin içerisinde bazı noktalarda rivayetlerin sağlamlığı ile ilgili tereddütlerimiz vardı. Bundan dolayı o kısımları ya okumazdık ya da okuduğumuz zaman sıkıntı yaşardık. Ben de, mevlidin çok güzel bir hizmet verdiğini bildiğim için yeniden bir metin oluşturma amacı ile bu mevlidi yazdım.

Maksat mevlidi okuyan kişi bu tereddütleri yaşamasın. Sağlam olmayan rivayetleri aktarmasın. Bu şekilde okurken hem kendileri faydalansın hem de dinleyiciler faydalansın. Dinleyiciler için bir vaaz olsun aynı zamanda. Daha önce biz mevlitleri okurken vaaz niyeti ile durup açıklamalarda bulunmak zorunda kalıyorduk çünkü vaaz kısmı azdı daha çok rivayetti. Ben daha çok vaaza yöneldim. Ayet ve hadislerden yararlandım. Bu amaçla 2001 senesi içerisinde bu mevlidin ana iskeletini oluşturdum. Ondan sonra bir senede üzerinde olgunlaştırma için çalıştım. Ondan sonraki senede yani 2003 yılında da artık baskı aşamasına geliyordu. 2004’de piyasaya çıktı. Bugün görüldüğü gibi piyasada yer alıyor. Bu şekilde yazmış olduk.”

Sanatçıların seslendirmesi ile daha çabuk yer edindi
Kaleme aldığı mevlidin, güzel sesli sanatçılar tarafından seslendirildiği için halk arasında daha çabuk yer edindiğini ifade eden Turan, “Bilinçli kesim tarafından çok sevinç ile karşılandı. Mevlit okuyalım adet yerini bulsundan öte gerçekten bir hizmet versin, hizmet yerini bulsun diye okutanlar için yerini buldu. Çünkü birçok imamdan ben duydum. Diyorlar ki, “Biz artık bunu çok rahat bir şekilde okuyabiliyoruz” Hem halk tarafından büyük bir teveccüh ile karşılandığına da şahit oldum. Bir de mevlidimizin şanslı tarafı güzel sesli sanatçı kardeşlerimiz tarafından seslendirilmiş olması idi. Klip şeklinde görsel olarak insanlara hitap etmesi de önem arz ediyor. Böylece halkın içerisinde çok yer edindi.” dedi.

“Amacımız Peygamber Efendimizin sevgisinin halk arasında yayılmasıdır”
Peygamber Efendimizin sevgisinin halk arasında daha da yayılması için mevlidi yazdığına dikkat çeken Turan şunları aktardı: “Mevlitten kastımız zaten sevap elde etmekti. Bizler, Peygamber Efendimizin halkın içersinde daha iyi bir yer edinebilmesi için, o sevgisinin aşkının daha da yer edinebilmesi için bir gayret gösteriyoruz. Mevlit, Peygamber Efendimizin naatıdır. Peygamber Efendimizi öven bir şiirdir. Bu vesile ile bizler bu sevginin halkın içersinde yayılmasına aracı olsak bizim için ne mutlu. Zaten mevlidi bu hedefle yazmıştık. Hayırsever vatandaşların da mevlidi bedava dağıtarak halka ulaştırmaları tabiî ki bizim için sevindirici. Bu hizmet mevlidin daha da yaygınlaşmasına ve dinlenmesine sebep oldu. Buna sebep olanlardan Allah razı olsun.”

“Halk arasında yayılması, Peygamber Efendimizin mucizesidir”
Turan şöyle devam etti:  “Mevlit 10 seneden beridir insanların içersinde okunuyor ve dinleniyor. Benim için de 13 yıllık bir geçmişi oluştu. Elbette bende çok büyük bir mutluluk vesilesi oldu. Çünkü insan gerisinde bir şeyler bırakmak istiyor. İnsan bu dünyada sadakayı cariye bırakmak istiyor. Allah'a hamdolsun ben de bir hayra vesile olduğumu düşünüyorum. Peygamber Efendimizin bir hadisidir, “Kim bir hayra vesile olursa o sevabın ortağı olur” diye belirtmiş. Biz de buna inanıyoruz. Eğer bugün, Peygamber Efendimizin anlatılmasına, Peygamber Efendimizin sevilmesine, Peygamber Efendimizin üzerine salâvat okunmasına vesile olmuşsak kendimizi çok mutlu addediyoruz. Bu anlamda tabii ki üzerimde çok etki bıraktı. İnsanlar arasında teveccüh görmesi tabii ki Peygamber Efendimizin mucizesidir aynı zamanda. Allah Teala bunu bana nasip kıldığı çok şükrediyorum.
2001 yılında yazmaya başladığımda Kutlu Doğum etkinlikleri böyle meydanlarda aleni yapılmıyordu. Bugün baktığımızda artık meydanlarda yapılıyor ve Mevlid-i Şerif okunuyor. O zamanlarda ben böyle bir öngörü sahibi de değildim. Ama 2006’dan sonra insanlar artık meydanlarda bu mevlidi okumaya başladılar. Ben de buna vesile olduğumu düşünüyorum. Demek Allah Teala acizane bu kulunu seçmiş bu çalışmayı yapması için. Buna vesile olduğum Allah’a hamd ediyorum.”

Turan, “ Ben 25 yaşında bu mevlidi yazmaya başladım. Daha önce yazılmış mevlitler büyük âlimler tarafından yazılmış ve onların yaşları büyüktü. Allah hepsinden razı olsun. Mele Emin-i Haydari ve Hertuşi gibi. Acaba yer edinir mi yer edinmez mi bu mevlit. Halkın içerisinde teveccüh görür mü, görmez mi. Âlimler nasıl bakar. Kendi ayakları üstünde durabilir mi diye açıkçası kaygılarım vardı. Ama Allah Teala muvaffak kıldı tamamladım.'' dedi.

“Hiç maddi bir karşılık beklemedim”
Hiçbir zaman ortaya çıkan eserden maddi bir beklenti içerisine girmediğini ifade eden Turan, “İnsan ne dilerse Allah, ona onu verir. Maddi kazanç talip edersen onun karşılığında onu alırsın. Ve sana bir şey kalmaz. Allah Teala, dediğim gibi bir hayra vesile kıldığı için inşallah bizi o hayırların ortağı kılar. Temennimiz odur.

Son olarak benim diyeceğim şu; Allah Teala’ya şükür ediyorum. Böyle bir çalışmaya beni vesile kıldığı için. İnşallah, bu dünya var oldukça Kürtçe dili ile bu şekilde Peygamber Efendimizi anacak insanlar için bu mevlit yine okunur. Ve insanlara hizmet verir. İnsanları duygulandırır. Çocuklarımıza öğretelim ve bizler de Kur’an-ı Kerim’i hatim ettiğimiz zaman ilk işimiz mevlidi şerifi okurduk. Bizim çocuklarımızda mevlit okusunlar. Peygamber Efendimizin sevgisi ile büyüsünler. Değerli sanatçı kardeşlerimiz de buna vesile oluyorlar. Peygamber Efendimizin sevgisinin yayılması için kim katkı sağlarsa Allah ondan razı olsun.” diye konuştu.

''Kendisini çok merak ediyordum''
Mevlid-i Şerifi seslendiren Özlem Ajans sanatçılarından Muhammed Nur Yönden ise şunları söyledi: “Mevlid-i Şerif yazarını çok merak ediyordum. Allah görmeyi nasip etti. Allah yapmış olduğu çalışmadan dolayı kendisinden razı olsun.” dedi.

Mustafa Turan kimdir?
1976 yılında Batman’ın Gercüş (Kercose) ilçesi Ezdari köyünde dünyaya gelen Mustafa Turan, ilk eğitimini âlim olan babası Meleye Aliye Ezdari’den alır. Bulunduğu çevrede mevlit programlarına katılan Turan, daha küçük yaştan itibaren mevlide karşı bir sevgi duyar. Diyarbakır Dicle Üniversitesi Edebiyat Fakültesini bitiren Turan, şuan Şanlıurfa’nın Caylanpınar ilçesinde Milli Eğitim Şube Müdürlüğü görevini yürütüyor.

Sensiz adlı bir şiir kitabı da bulunan evli, 3 çocuk babası Turan, şuan şiir yazmaya devam ediyor.    (Osman Öksüz - İLKHA)

DİYARBAKIR- Peygamber Sevdalıları Platformuna üye derneklerden Fab-Der, Diyarbakır`ın Sur ilçesine bağlı Fabrika (Çarıklı) köyünde Kutlu Doğum etkinliği düzenledi. Yoğun katılımın olduğu etkinlikte bayan katılımcıların çoğunlukta olduğu gözlerden kaçmadı.

Peygamber Sevgisine İspat Gerek
Hüseyin Atman Hoca`nın Kuran Tilavetiyle başlayan programda açılış konuşmasını Yasin Karadağ yaptı. Sahabenin Peygamberimiz (sav)` e olan bağlılığına ve sevgisine değinen Karadağ, "Bugün Peygamber (sav)`i sevdiğimizi söylemek bir iddiadır. Bu iddiaya ispat gerek. Sahabeler bu sevgiyi ispat ettiler. O`nu sevdiler ve O`nun yolundan gittiler. Bugün bizlerde Peygamberi sevdiğimizi söylüyorsak O`nun sevgisini ispat etmemiz gerekiyor. Bu da Peygamberimizin bize emanet olarak bıraktığı Kuran-ı Kerim`e sarılıp Kuran`ın emirlerine uyup ve Resulullah`ın sünnetine sarılıp Peygamber gibi yaşarsak Allah`ın izniyle o zaman sevgimizi ispat emiş oluruz." ifadelerini kullandı.

Konuşmanın ardından mevlid grubu Kürtçe Mevlid-i Şerif okuyarak katılımcılara duygulu anlar yaşattı. Mevlid-i Şerifin okunmasının ardından çocuk ilahi grubu, Grup Vuslat, ilahi sanatçılarından Bilal ve Burhanettin Peygamber Efendimize ithaf edilen ezgi ve ilahileri Kürtçe, Türkçe ve Zazaca seslendirerek katılımcılara coşkulu anlar yaşattılar.

Amaç, Sadece Peygamber (sav) Sevdasıdır
Çevre köylerden de katılımın gerçekleştiği etkinlikte Kürtçe bir konuşma yapan Molla Kerbela Şanlı, "Buraya gelişimiz dünya menfaatleri için değildir. Sadece Allah rızası ve Peygamber (sav) sevgisi içindir. Bir topluluk Allah rızası için bir araya geldiğinde bütün melekler kendilerine hayır yağdırır. Allah ve Resulu`nü sevmek; kendinden, eşinden ve çocuğundan ayrılabilmektir. Buradaki kameralar bizi nasıl kaydediyorsa aynı şekilde meleklerde bizi kaydediyor. Bu karanlık asırda Allah Resulüne sahip çıkmamız cennete gitmemize vesile olacaktır inşallah." şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından ilahi sanatçıları tarafından seslendirilen ilahilere katılımcılarda nakaratlarla eşlik ederek coşkulu anlar yaşattılar.
Molla Kerbela Şanlı`nın yaptığı kapanış duasının ardından Peygamber Sevdalıları Platformu`nun hazırladığı `Muhammedi Sevda` adlı Kutlu Doğum CD`lerinin katılımcılara dağıtılmasıyla etkinlik sona erdi. (Emrullah Araz - İLKHA)