hüseyin umutcan ay instagram / İtü’yi Tam Not İle Bitirdi, Çanakkale’nin Gururu Oldu

Hüseyin Umutcan Ay Instagram

hüseyin umutcan ay instagram

Türkiye’nin gündemine oturan bir gencin konuşmasından sizlere bahsetmek istiyorum. İsmi Hüseyin Umutcan Ay, Çanakkale Fen Lisesi mezunu. 23 yaşında ve İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Mühendisliği’ni 4 tam notla bitirdi. Tam not alarak okulu bitirmesiyle İTÜ’nün 248 yıllık tarihine adını başarıyla yazdırdı. Birinciliği açıklandığında bir konuşma yaptı ve medyadan inanılmaz bir ilgi gördü. Bu kadar olay olmasının nedeni Umutcan’ın kendinden emin, ne dediğini bilen, vücut dilini etkin bir şekilde kullanarak ülke sorunlarına cesaretle değinebilmesi çünkü biz yetişen nesile pek inanmıyor ve güvenmiyoruz. Evet belli bir kesim var ki, gündemden bir haber sadece dünyanın Instagram ve Twitter’dan ibaret olduğunu düşünerek yaşıyor. Fakat okuyan, gezen, öğrenen ve kendini geliştiren gençlerin sayısı da bir o kadar çok. Bunu da unutmamak lazım.

Öncelikle şunu söylemeliyim haberlerde okuduğunuz ya da dinlediğiniz mezuniyet konuşmasını sizlere birebir aktarmayacağım. Kendimce, bu pırıl pırıl gencin bahsettiği konulara ve kurduğu cümlelere yorum yapacağım. O yüzden sıradan bir yazı okumayacağınıza söz veriyorum 🙂 Konuşmayı baştan sona izledim ve ilk başlarda söylediği “dünyanın merkezinde ben olmadığımı öğrettiğiniz için çok teşekkürler” cümlesi birçok ebeveynin çocuklarını büyütürken yapması gereken davranışları özetler niteliğindeydi. 

İTÜ birincisi, okuduğu bölüm ve almış olduğu dersler sayesinde sorgulamanın ve araştırmanın ne kadar önemli bir kazanım olduğunun bilincinde konuşuyor. Zaten bunca toplumsal konu hakkında fikir beyan edebilmesinin nedeni de bu. Türkiye’deki kadına şiddetin temelini araştırıp bu konu hakkında çözüm üretmek üzere, okulun son senesinde bir proje çalışmasında bulunmuş. Yaşanılan şiddetin nedenlerinin operasyonel ve sistemsel olduğunu ve bu sorunsalın bir modellemeyle çözülebileceğini tasarlamış. Yasaların yetersiz ve yargının adil olmadığı bir ülke sorunlarıyla yüzleşirken, hiçbirimiz Umutcan gibi maalesef haberleri takip edemiyoruz. Ülkemizin doğusunda kız çocuklarının gerçekten daha kız yaşında evlendirilmesinden, asgari ücretle geçinemeyen insanların intiharlarından ve Taksim’de cinsel yönelimi ne olursa olsun yaşamaya devam etmek için elinden gelen kişilerin ötekileştirilip katledilmesinden konuşmada yer vermesi, gençliğin her şeyin farkında olduğunun bir mesajıydı.

Yeni mezunların asgari ücretle normal çalışma saatlerini aşan sürelerde çalıştırılmasına, işsizliğin alıp başını gitmesine ve bu yüzden geleceğe umutla bakamadığımızı “karanlıkta olduğumuzu biliyorum, korkuyoruz da. Çözüm ne kaçmak mı?” derken de doğru güzel bir konuya parmak basıyor. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığından ve başka birileri çözüm üretsin tembelliğinden kurtulmamız gerektiğine dikkat çekiyor. Dünyanın neresine giderseniz gidin yaşadıklarınızla, öğrendiklerinizle ve tecrübelerinizle hayatınıza devam edersiniz. Dolayısıyla  kurduğu “bizler ve yetiştireceğimiz çocuklar hegomanların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz, değiştirmeliyiz” cümlesiyle farkındalık yaratarak tüylerimizi diken diken ediyor.

Konuşmasını bitirirken, patriarkal (ataerkil) yapının getirdiği toplumsal baskı, şiddet ve ayrımcılıktan söz ediyor. Düşüncelerimizi özgürce söylememizi, söyledikçe gelişebileceğimizi ve fikir alışverişinde bulundukça düzeni değiştirebileceğimizden bahsediyor. Umutcan gibi nice genç aynı duygu ve düşünceleri paylaşıyor ve biz bunu biliyoruz. Gençlerimiz umut vaat ediyor ve onlara güveniyorum. Fikirlerinizi, düşüncelerinizi söylemekten vazgeçmeyin ve inandığınız şeyler için aksiyon almayı unutmayın. Bu arada konuşmayı dinlemediyseniz buradan ulaşabilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=tzCwreWDNQw 

  • EtiketlerÇanakkale Fen Lisesi, Farkındalık, Hüseyin Umutcan Ay, Instagram, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Mühendisliği, İTÜ, Kadına Şiddet, Patriarkal, Twitter, Umutcan Ay

etiket İTÜ Birincisi Hüseyin Umutcan Ay'ın Gündem Olan Mezuniyet Konuşması: 'Artık Haberleri Takip Edemiyorum'

* Sevgili arkadaşlarım ben artık haberleri takip edemiyorum. Çünkü sorunu biliyorum. Çözümü biliyor ve bu çözümü uygulayamıyorken; ben o ölen kadınların kanını elimden çıkaramıyorum. Benim bu yolda ödediğim bedel bu oldu. Fakat bu insanlığın ödediği bir bedelle kıyaslanamaz bile.

* Sadece sorun bu mu? Ülkenin doğusuna bakın. Daha çocuk yaşta kız çocuklarının evlendirildiğini görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin İstanbul'a bakın. Asgari ücretle 4 kişilik ailesini geçindiremediği için intihar eden o güzel insanları görürsünüz.

* O kadar da uzağa gitmeyin Taksim'e bakın. Hayat ona daha farklı bir seçenek sunmadığı için, sadece kendisi olduğu için orada ara sokakta katledilmiş yatan o güzel insanları görürsünüz.

* O kadar da uzağa gitmeyin, sıra arkadaşlarınıza bakın. Sırf deneyim elde edebilmek için haftanın 5 günü 5 kuruş para almadan şirketler tarafından sömürüldüklerini görürsünüz.

* Bir de son olarak potansiyel geleceğinize bakın. Orada sırf iş bulamadığı için asgari ücrete mühendislik ve mimarlık yapan akranlarınızı görürsünüz. Karanlıkta olduğumuzu düşünüyoruz biliyorum.

* Aynı zamanda korkuyoruz da. Sorunları biliyoruz peki çözüm ne? Kaçmak mı? Belki de birileri bizim için her şeyi çözsün diye arkamıza yaslanıp beklemeliyiz. Ya da başımıza gelmediği sürece sorun yokmuş gibi de davranabiliriz.

* Hayır, bunu üzülerek söylüyorum ki; bu yolda birbirimizden başka kimsemiz yok. Çünkü unutmayın ki herkes bir gün ölür. Buna sizler de dahilsiniz saygıdeğer büyüklerim. Ve geriye kalan bizler ve bizim yetiştireceğimiz çocuklar hegomanların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz. Değiştirmeliyiz.

* Bizler farklıyız. Bizler hem araştırıyor hem de sorguluyoruz. Bu değişikliğin zamanı geldiğinde bu değişimi yapacak olan bizler bunu herhangi bir kurum veya kuruluşun faydası için değil, insanlık için yapacağız ve bunu insan olarak yapacağız. Bizler insan olmayanların elinden fazlasıyla çektik.

Kaynak:Sözcü

Çanakkale Fen Lisesi Mezunu Hüseyin Umutcan Ay, İstanbul Teknik Üniversitesi 2020-2021 döneminin tek okul birincisi olarak Çanakkale'nin gururu oldu.
4,0 ortalama ile İşletme Mühendisliği'nden H.Umutcan Ay, İTÜ'de yapılan olan diploma töreninde okul birincisi olarak konuşma yaptı.

Konuşmasında kadın cinayetlerinden, ekonomik sorunlara kadar bir çok noktaya değinen Ay, "Biz işletme mühendislerinin ne yaptığı çok bilinmese de genel olarak bizim olayımız sorunları bulmak ve çözüm getirmektir ve bunun temelinde sorgulamak yatar. Ancak bunun ağır da bir bedeli vardır. Çünkü sorguladığınız şeyi öğrenmeye başlarsınız ve öğrendiğiniz şeyler bazen sizi uykunuzdan da edebilir. Ben bu bedeli ağır bir şekilde ödedim ve şimdi sizlerle bu yükü paylaşmak istiyorum. Son bir yılım, Türkiye’deki kadına şiddetin temelini araştırmak ve buna bir çözüm üretmekle geçti. Yalnızca yüzlerin ve isimlerin olayların hep aynı kaldığı o üçüncü sayfa haberlerin bir sebebi olmalıydı ve aslında vardı. Biz bunları bulduk. Yasaların kapsayıcı olduğu o dünyada sorun operasyoneldi, sistemseldi ve sistemsel sorunlara yeni süreçler, yeni sistemler tasarlayarak çözümler üretebilirsiniz. Bunun için sadece biraz para ve bir miktar da efor gereklidir. Ve o dünyada biz bunları yaptık. O sorunu o dünyada ortadan kaldırmasa da hafifletecek o sistemi tasarladık. O dünyada… Ve sevgili arkadaşlarım ben artık haberleri takip edemiyorum. Çünkü sorunu biliyor, çözümü biliyor fakat bu çözümü uygulamıyorken ben ölen o kadınların kanını elimden çıkartamıyorum. Benim bu yolda ödediğim bedel bu oldu. Fakat bu insanlığın ödediği bedelle kıyaslanamaz bile. Peki sadece sorun bu mu? Ülkenin doğusuna bakın. Daha çocuk yaşta kız çocuklarının evlendirildiğini görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin İstanbul’a bakın. Asgari ücretle ailesini geçindiremediği için intihar eden o güzel insanları görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin Taksime bakın. Sırf orada hayat ona daha farklı bir seçenek sunmadığı için, sadece kendisi olduğu için orada ara sokakta katledilmiş yatan o güzel insanları görürsünüz. O kadar da uzağa gitmeyin. Sıra arkadaşlarınıza bakın. Sırf deneyim elde edebilmek için haftanın 5 günü, 5 kuruş para almadan şirketler tarafından sömürüldüklerini görürsünüz. Bir de son olarak potansiyel geleceğinize bakın. Orada sırf iş bulamadığı için asgari ücrete mühendislik ve mimarlık yapan akranlarınızı görürsünüz. Karanlıkta olduğumuzu düşünüyoruz biliyorum. Aynı zamanda korkuyoruz da. Sorunları biliyoruz peki çözüm ne kaçmak mı? Belki de birileri bizim için her şeyi çözsün diye arkamıza yaslanıp beklemeliyiz. Ya da belki de başımıza gelmediği için sorun yokmuş gibi de davranabiliriz. Hayır sevgili arkadaşlarım. Üzülerek söylüyorum ki bu yolda birbirimizden başka kimsemiz yok. İşte bu yüzden çabalayacağız. Çünkü sevgili arkadaşlarım unutmayın ki herkes bir gün ölür. Bunu sizler de dahilsiniz sevgili büyüklerim. Ve geriye kalan bizler ve bizim yetişireceğimiz çocuklar hegemonların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz. Değiştirmeliyiz. Çünkü bizler farklıyız, çünkü bizler hem araştırıyor hem de sorguluyoruz. Bu değişikliğin zamanı geldiğinde bu değişimi yapacak olan bizler bunu herhangi bir kurum ya da kuruluşun faydası için değil insanlık için yapacağız. İnsan olarak yapacağız. Çünkü değerli arkadaşlarım bizler insan olmayanların elinden fazlasıyla çektik. Bir insandan kadın olduğu için ya da patriarkal yapının dışında kaldığı için ya da genel toplum kurallarına uymadığı için ondan nefret eden ona şiddet gösteren ve şiddet gösterme eğilimine girenlerden ya da muhtaç durumdaki insanlardan sonuna kadar faydalanmaya çalışanlardan, insanlık adına insana zarar veren verenlerden yani. Ve sevgili dostlarım şunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim ki yarattığımız bu yeni dünyada onlar yozlaşmış bir düşüncenin son temsilcisi olarak kalacaklar. Değerli arkadaşlarım ben her ne kadar bunları dile getirmiş olsam da ben tek kişiyim. O yüzden bugün dediklerimi anlayın, düşünün ve olabildiğince eleştirin çünkü düşünceler ancak özgür düşünce ortamında gelişebilir ve bu söylediklerimi tartışırken lütfen benim dediklerimle sınırlı kalmayın. Çünkü bu yolda en az benim düşündüklerim kadar sizinkiler de değerli. Eğer umduğumuz o gelecekte uyanmak istiyorsak bunu beraber başarmalıyız. Bizler için, insanlık için. Teşekkürler." dedi..

Çanakkale Fen Lisesi’nden 2016 yılında mezun olarak İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Mühendisliği kazanan ve bu sene 4 not ortalaması ile birinci olarak bitiren Hüseyin Umutcan Ay, mezuniyet töreninde yaptığı konuşma ile Çanakkalelileri gururlandırdı. Hüseyin Umutcan Ay, tam not alarak okulunu bitirmesi ile İTÜ’nün 248 yıllık tarihine adını yazdırmış oldu.
 
İstanbul Teknik Üniversitesini(İTÜ)’nün geçtiğimiz gün online olarak da düzenlenen mezuniyet törenine Çanakkale Fen Lisesi’nden mezun olarak öğrenimini tamamlayan Hüseyin Umutcan Ay damga vurdu. Okulun 248 yıllık tarihinde tam not ortalamasıyla mezun olan kimse olmaması unvanını değiştiren Ay, İşletme Mühendisliği bölümünü 4 not ortalaması ile bitirdi. Birincilikle mezun olan Ay hem okulunun hem de Çanakkalelilerin gururu oldu.
 
“ÖĞRENDİĞİNİZ ŞEYLER BAZEN SİZİ UYKUNUZDAN DA EDEBİLİR”
Mezuniyet töreninde konuşma yapan Hüseyin Umutcan Ay, “Ben Umutcan bundan beş sene önce, İTÜ’ye başladığımda çok da toy olmayan bir çocuktum. Hani böyle her konuya yetiştirecek bir sözüm, her konuda bir fikrim vardı. Hatta fazlasıyla da ukalaydım. Hani komşunun sinir bozucu çocuğu vardır ya o bendim işte ama aradan geçen bu beş sene içinde ki buna 5 akademik makale, iki yarışma, iki tane akademik proje ve sayısız araştırmayla geçen günler dâhil şunu çok net bir şekilde söyleyebilirim; ki şu an aranızda çok toy bir çocuk olarak bulunuyorum ve bunu bu süreç boyunca anlamamı sağlayan herkese buradan çok ama çok teşekkür ediyorum. Dünyanın merkezinde olmadığımı bana öğrettiğiniz için size minnettarım. Tabii ki toy olmam demek bu geçen 5 senede hiçbir şey öğrenmediğim anlamına gelmiyor. Bir işletme mühendisi olarak partilere katılmadığım zamanlarda, şimdilerde yıkılacak olsa da o değerli fakültemizde çok değerli hocalarım ve sevgili arkadaşlarımla projeler, kritik dakikalar ve sonsuz tartışma ortamından öğrendiğim yegâne bir şey var. Sorgulamak, sorgulamak ve araştırmak. Açıkçası bölümdeki başarımda bunun da etkisinin olduğunu düşünüyorum. Çünkü biz işletme mühendislerinin ne yaptığı çok bilinmese de genel olarak bizim olayımız sorunları bulmak ve çözüm getirmektir ve bunun temelinde sorgulamak yatar. Ancak bunun ağır da bir bedeli vardır. Çünkü sorguladığınız şeyi öğrenmeye başlarsınız ve öğrendiğiniz şeyler bazen sizi uykunuzdan da edebilir. Ben bu bedeli ağır bir şekilde ödedim ve şimdi sizlerle bu yükü paylaşmak istiyorum” dedi.
 
“BU İNSANLIĞIN ÖDEDİĞİ BEDELLE KIYASLANAMAZ BİLE…”
“Son bir yılım, Türkiye’deki kadına şiddetin temelini araştırmak ve buna bir çözüm üretmekle geçti. Yalnızca yüzlerin ve isimlerin olayların hep aynı kaldığı o üçüncü sayfa haberlerin bir sebebi olmalıydı ve aslında vardı. Biz bunları bulduk” diyen Ay, “Yasaların kapsayıcı olduğu o dünyada sorun operasyoneldi, sistemseldi ve sistemsel sorunlara yeni süreçler, yeni sistemler tasarlayarak çözümler üretebilirsiniz. Bunun için sadece biraz para ve bir miktar da efor gereklidir ve o dünyada biz bunları yaptık. O sorunu o dünyada ortadan kaldırmasa da hafifletecek o sistemi tasarladık. O dünyada…  Ve sevgili arkadaşlarım ben artık haberleri takip edemiyorum. Çünkü sorunu biliyor, çözümü biliyor fakat bu çözümü uygulamıyorken ben ölen o kadınların kanını elimden çıkartamıyorum. Benim bu yolda ödediğim bedel bu oldu. Fakat bu insanlığın ödediği bedelle kıyaslanamaz bile… Peki sadece sorun bu mu? Ülkenin doğusuna bakın. Daha çocuk yaşta kız çocuklarının evlendirildiğini görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin İstanbul’a bakın. Asgari ücretle ailesini geçindiremediği için intihar eden o güzel insanları görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin Taksim’e bakın. Sırf orada hayat ona daha farklı bir seçenek sunmadığı için, sadece kendisi olduğu için orada ara sokakta katledilmiş yatan o güzel insanları görürsünüz. O kadar da uzağa gitmeyin. Sıra arkadaşlarınıza bakın. Sırf deneyim elde edebilmek için haftanın 5 günü, 5 kuruş para almadan şirketler tarafından sömürüldüklerini görürsünüz.  Bir de son olarak potansiyel geleceğinize bakın. Orada sırf iş bulamadığı için asgari ücrete mühendislik ve mimarlık yapan akranlarınızı görürsünüz” ifadelerini kullandı.
 
“ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM Kİ BU YOLDA BİRBİRİMİZDEN BAŞKA KİMSEMİZ YOK”
Ay konuşmasının devamında, şu ifadeleri kullandı: “Karanlıkta olduğumuzu düşünüyoruz biliyorum. Aynı zamanda korkuyoruz da. Sorunları biliyoruz peki çözüm ne kaçmak mı? Belki de birileri bizim için her şeyi çözsün diye arkamıza yaslanıp beklemeliyiz. Ya da beklide başımıza gelmediği için sorun yokmuş gibi de davranabiliriz. Hayır, sevgili arkadaşlarım. Üzülerek söylüyorum ki bu yolda birbirimizden başka kimsemiz yok. İşte bu yüzden çabalayacağız. Çünkü sevgili arkadaşlarım unutmayın ki herkes bir gün ölür. Bunu sizler de dâhilsiniz sevgili büyüklerim. Ve geriye kalan bizler ve bizim yetiştireceğimiz çocuklar hegemonların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz. Değiştirmeliyiz. Çünkü bizler farklıyız, çünkü bizler hem araştırıyor hem de sorguluyoruz.  Bu değişikliğin zamanı geldiğinde bu değişimi yapacak olan bizler bunu herhangi bir kurum ya da kuruluşun faydası için değil insanlık için yapacağız. İnsan olarak yapacağız. Çünkü değerli arkadaşlarım bizler insan olmayanların elinden fazlasıyla çektik. Bir insandan kadın olduğu için ya da patriarkal yapının dışında kaldığı için ya da genel toplum kurallarına uymadığı için ondan nefret eden ona şiddet gösteren ve şiddet gösterme eğilimine girenlerden ya da muhtaç durumdaki insanlardan sonuna kadar faydalanmaya çalışanlardan, insanlık adına insana zarar veren verenlerden yani. Ve sevgili dostlarım, şunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim ki yarattığımız bu yeni dünyada onlar yozlaşmış bir düşüncenin son temsilcisi olarak kalacaklar. Ben her ne kadar bunları dile getirmiş olsam da ben tek kişiyim. O yüzden bugün dediklerimi anlayın, düşünün ve olabildiğince eleştirin çünkü düşünceler ancak özgür düşünce ortamında gelişebilir ve bu söylediklerimi tartışırken lütfen benim dediklerimle sınırlı kalmayın. Çünkü bu yolda en az benim düşündüklerim kadar sizinkiler de değerli. Eğer umduğumuz o gelecekte uyanmak istiyorsak bunu beraber başarmalıyız. Bizler için, insanlık için. Teşekkürler.”   
 
Gülçin AKIN
 

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası