recep kaymak dinle / Recep Kaymak - Can Hatice - Dailymotion Video

Recep Kaymak Dinle

recep kaymak dinle

&#;nl&#; sanat&#;ı Gencebay

Zorunlu &#;erezler

Bu &#;erez, insanlarla botları ayırt etmek i&#;in kullanılır. Bu, web sitelerinin kullanımı hakkında ge&#;erli raporlar hazırlamak i&#;in kullanılmakta olup web sitesi i&#;in faydalıdır.


İşlevsel &#;erezler

Kullanıcının web sitesinin se&#;tiği dil s&#;r&#;m&#;n&#; hatırlar.


Performans/Analitik &#;erezler

Ziyaret&#;inin web sitesini nasıl kullandığına ilişkin istatistiksel veriler oluşturmak i&#;in kullanılan benzersiz bir kimliği kaydeder. Google Analytics tarafından talep oranını kısmak i&#;in kullanılır.


Reklam/Pazarlama &#;erezleri

Bu &#;erez, Alexa Analytics'e g&#;nderilen t&#;ketici davranışları hakkında bilgi toplamak i&#;in kullanılır. (Alexa Analytics bir Amazon şirketidir.)

Bulutlar Arasında

Çalma Listesi

Bu çalma listesi TRT Türkü kanalında Lezzetli Türküler programı tarafından oluşturulmuştur.

1

Kız Bahçende Gül Var Mı

Barış Akpınar

2

Fesinin Kozasına

Sahin Gültekin

3

Bahçalarda Badem Var Sallanıpta Giden Yar

Zaralı Halil

4

Belin Başı Tozlu Mozlu

Makbule Kaya

5

Cici Pabucum Cici

Emine Koç

6

Haydi Bizim Evde Şeker Lokum Badem Var

Fatma Topçu

7

Bugün Ayın Üçüdür

Recep Kaymak

8

Mendilimde Kışmış İle Badem Var

Vahit Alkır

9

Şad Ol Deli Gönül Müjdeler Olsun

Emel Taşcıoğlu

10

Bağa Girdim Üzüme

Gürkan Özpeker

11

Sen Bu Yaylaları Yayliyamazsın

Çiler Şatıroğlu

12

Dolana Ay Dolana

Gülşen Kutlu

13

14

Aşan Bilir Karlı Dağın Ardını

Erol Köker

15

Et Pişirdim Yağlı Yağlı

İstanbul Radyosu THM Korosu

16

Bir Fırtına Tuttu

Gülşen Kutlu

17

Eski Evin Merteği

Tuğba Ger

18

Kahve Koydum Fincana

Ibrahim Can

19

20

Odasına Vardım Olur Mu Böyle

Münevver Özdemir

21

Gide Gide Gitmez Oldu Dizlerim

Havva Karakaş

22

Penceresi Cam Cama

Bülent Aslan

23

Kahve Yemen'den Gelir

Emine Koç

24

Fincanı Taştan Oyarlar

Bircan Pullukçuoğlu

Mp3 indir ve Müzik dinle artık çok kolay İnternet ortamında reklamsız ve herhangi bir sorun yaşamadan Bedava mp3 indir istiyorsanız doğru adrestesiniz. funduszeue.info sitemizde üzerinde sanatçı, üzerinde albüm ve 'den fazla mp3 bulunmaktadır. Tüm arşvimiz ücretsiz müzik indirme sitemizde sizlere sunulmaktadır. Kürtçe mp3, türkçe mp3, yabancı müzikler farklı kategorilerde şarkılar hergün onlarca yeni albüm ve daha fazlası Sitemizde mp3'lerimizin büyük bir bölümüde şarkı sözleri de bulunmaktadır. Evde, arabada, işyerinde kısacası internetinin olduğu her yerde funduszeue.info sizinle birlikte

İstek, öneri şikayet ve telif hakları bildirimi için bize [email&#;protected] mail adresinden ulaşabilirsiniz. Telif hakkı bildirimlerinde anında içerik sitemizden kaldırılmaktadır. Sitemiz hiçbir şekilde sunucuda veya kendi bünyesinde mp3 dosyası barındırmamaktadır. Sadece embed kodları ile paylaşılmaktadır. Sitemizdeki şarkılar sadece dinleme amaçlıdır. Kesinlikle ticari amaç bulunmamaktadır.

Diyarbakır musikisine bir bakış funduszeue.info Kenan Haspolat- Neolitik dönemde Diyarbakır musikisi Ekinciler-Grekehaciyan köyü Grekehaciyan bölgesinde mağaralar M. Ö. yıllarında Ergani Grikihaciyan özellikle Bakır dönemi medeniyetine beşiklik etmiştir. Bu dönem halkının müziğe düşkünlüğü de söz konusudur. Kemiklerin üzerine sertçe bir madde ile sürtülerek ses elde edilen raspa çentikli kemik sırtı Grikihaciyan’da elde edilmiştir. Raspa (çentikli kemik) Diyarbakır halk musikisi; Diyarbakır’ın gayri müslimlerinin yani Süryanilerin, Ermenilerin, Keldanilerin, Diyarbakır Kürtlerinin,Türklerin ortak malıdır Diyarbakırlı Ermeni müzisyenler Ermeni Hınçak bando grubu-Dikran Mgunt Ermeni Taşnak bando grubu- Dikran Mgunt Süryani Bandosu Artuklu dönemi İçkale-Artuklu sarayı Diyarbakır 13 ve yüzyıllarda Diyarbakır’daki Artuklu sarayı zamanın ilim, kültür ve müzik merkezi funduszeue.info dönemde mühendis el Cezeri İçkalede dünya sibernetik,hidrolik,mühendisliğinin temelini attı. El- Cezerî kitabın bölümlerinin içerikleri olarak 4. bölümde: müzik otomatları konusunda 10 şekil vermiştir. . Ebül İz cezeri’nin çizimlerinden-MS yılları yılı Artuklu sarayı El cezeri çizimi El-Cezerî’nin, müzisyenli su saati: Yukarıda zodyak işaretleri, altında on iki hücreli bölme; ilkinde görülen figür her saat başı bir yandaki bölmeye geçiyor. Onun altındaki metal toplar, şahinlerin gagasından pirinç kâselerin içine düşürülürken müzik sesi çıkıyor; en altta ise beş müzisyenli orkestra müzik yapıyor. Orkestradaki tüm çalgılar hep birlikte çalmaya başlamaktadır. Buradaki yapay müzisyenler [iki borazan, nakkare (büyük davul), uzun davul, zil], ahşaptan yapılmıştır ve iç kısımdaki bir su çarkı yardımıyla hareket ederek oynatılan kollara sahiptir. Üflemeli çalgılar hidrolik kontrollü hava basınçlı bir kapla bağlantılı olarak çalışmaktadır. El-Cezerî’nin, müzisyenli su saatinin başka bir versiyonu flüt sesi çıkaran terazili bir düzenek. El-Cezerî: ( yüzyıl Irak kopyasından) El-Cezeri’den: Sürekli çalan bir flüt için terazili araç Akkoyunlu dönemi Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan da musikiye önem vermiştir. Akkoyunlu sarayında haftanın belli günleri musiki fasılları yapılmış ve bu fasıl geceleri, şair ve edebiyatçıların da katılmasıyla bazen sabaha kadar devam etmiştir. Uzun Hasan sefere çıktığı zaman “Ehl-i tarab” denilen 98 kişiden oluşan saz heyetini de beraberinde götürür idi Uzun Hasan Osmanlı dönemi Şerifî Diyarbakırlı ilim ve sanat adamı olan Şerifi, XVI. yüzyılın ilk yarısında şöhret olmuştur. İstanbul’da Süleymaniye Kütüphanesi’nde numarada kayıtlı bir divanı vardır. İsmail Çelebi ’de Sultan Murad’ın Amid’de (Diyarbakır) idam ettirdiği çok nüfuslu Nakşibendi Şeyhi Aziz Mahmut Urmevî’nin oğludur. H. (M) yılında Diyarbakır’da doğmuştur. H. (M ) yıllarında öldüğü tahmin edilmektedir. Mezarı Urfa Kapısı dışındaki aile mezarlığındadır. Musiki ilminde ve icrasında çok üstad olduğunu Şeyhülislâm Esad Efendi’nin “Atrab-ül Asar fi Marifetü Ürefâ ül-Edvar” adlı kitabında güfte ve bestelerinin olduğunu söyleyen Ali Emiri Efendi ayni zamanda bu zatın Türkçeden başka Farsça şiirler yazdığını da söylemektedir. V.Güldoğan Şeyh Ahmed-İ Nakşibendi IV. Sultan Mehmet () devinin meşhur bestekârlarındandır. Şeyh İsmail Çelebi’nin oğludur. Şarkı mecmualarında Şeyhzade Ahmet Efendi olarak ismi geçer. Birçok bestesi vardır Ahmet Verdi Çelebi III. Sultan Ahmed () devrinin önemli bestekârlarındandır. yılında vefat etmiştir. 10 tane eser bestelemiştir. Seyit Nuh Klasik Türk musikisinde mümtaz bir yeri olan Seyid Nuh’un doğum tarihi bilinmemektedir, ancak yılında öldüğü bilinmektedir. Şeyhülislam Esad Efendi, Seyid Nuh’un otuz kadar kıymetli bestesi olduğunu kaydetmektedir. V.Güldoğan Civan XVIII. yüzyıl sonlarında şöhret kazanmış Diyarbakırlı Ermeni aşıklardandır. Aruz vezni ile gazeller yazdığı gibi bestelenmiş koşmaları da vardır. yılında Diyarbakır’da doğmuş, yılında vefat etmiştir Şahî Bilinen en eski Diyarbakırlı saz şairi Şahî’dir. XVI. yüzyılın ilk yarısında yaşamış ve Şah İsmail tarafından korunduğu ve tarikatına büyük saygı beslediği için “Şahî” takma adını kullandığı söylenmektedir Ali (Ahu Baba) XVII. yüzyıl saz şairlerindendir. Asıl adı Ali dir. Aynı zamanda şöhret kazanmış musikişinaslardandır.V.Güldoğan Şahla Mustafa Çelebi lll. Sultan Ahmet () devrinde Türk musikisine kıymetli eserler armağan etmiş Diyarbakırlı bestekârlardandır. 10 kadar bestesi vardır. Bu bestelerinden birisi Ali Emiri Kütüphanesi Manzum Eserler Nu: da kayıtlı bulunan Hasan Gülşeni’nin güfte mecmuasında mevcuttur Yahya Çelebi XVII. yüzyılın sonları ile XVIII. yüzyılın başlarında yaşamıştır. Üstad mertebesine erişen Yahya Çelebi’nin 15 kadar eseri olduğu bilinmektedir Mahmut Çelebi XVII. yüzyılın sonunda, XVIII. yüzyılın başlarında yaşamış olan Mahmut Çelebi “Diyarbekiri” mahlasını kullanmış olup asıl mesleği ciltçilik idi. Diyarbakır’ın önemli hanende ve bestekârlarındandır. 30 kadar bestesi olduğu belirtilmektedir. Hamî Asıl adı Ahmet Çelebi olan şairimiz H. (M. ) yılında Diyarbakır’da doğmuştur. Onun şiirleri velmelerde okunur. Bilhassa Diyarbakır’ın güzelliklerini anlatan şiirleri olduğu gibi gazelleri de vardır. Ölüm tarihi H ( M. )’tir. Şiruni (Şirin) XVII. yüzyılda Diyarbakır’da yaşayan ve Türkçe yazan Ermeni şairlerdendir. Şiruni her konuda koşmalar, gazeller, destanlar yazmıştır. Bilhassa kırk beyitlik “Fare Destanı” en uzun destanıdır. Çemen-Zade Mehmet Çelebi XVII. yüzyılda yetişmiş Diyarbakırlı bestekârlardandır. Uzzâl makamındaki bestesi zamanının musiki ustadlarının tevvecühünü kazanmıştır..V.Güldoğan Yaş Destanı’nı yazan ve besteleyen Hacı Eftal Efendi Bu eserini Kavs (Çar bağ) köşkünde IV. Murat’ın huzurunda okumuştur. Kavs (Cihannüma) Köşkü tarihleri arasında yaşayan Osmanlı Şeyhülislâmı şair ve bestekâr Mehmed Esad Efendi, Atrabül Âsârisimli eserinde tüm Osmanlı coğrafyasında en fazla bestekar İstanbulda,ikinci sırada Diyarbakırda yetiştiğini ifade eder Diğer -Bestekarlara örnek verelim  Ahu  Hicazi  Mahmud Çelebi  Şehla Mustafa Çelebi  İsmail Çelebi:urmevi tekke şeyhidir  Şeyh Ahmed-i Nakşbendi:  Seyyid Nuh.  Ahmed Çelebi:Urmevi tekke şeyhidir  Çuvalcızade İsmail  Ahmet Verdi Çelebi:Nakşi şeyhidir,kuyumcular lonca kethüdasıdır  Çemenzade Mehmet Çelebi:  Yahya Çelebi:  Şahla Mustafa Çelebi  Hafit Paşa:  Hoca Mesut efendi yüzyılda Diyarbakır’ı ziyaret eden Evliya Çelebi’nin izlenimlerini dinleyeceğiz. Evliya çelebi, erbabı zanaatın ne denli musikişinas olduğunu bakın hangi sözlerle anlatır. ’Ermeni demircilerin hepsi çekiç çalıp körüklerini çekerken musiki nağmeleri çıkarırlar. Ahenkli bir şekilde Kar ve nakş, zecel ve doğu şarkıları çalarken hem iş yaparlar hem de şarkı okurlar. Çekiç vururken yirmi dört usul ile ‘tırlaka tırlak tırırlak’diyerek ‘çifte düyek usulünde çekiç vururlar. Körüklerini yine sofyan usul ile çekerler. Hallaçlar pamuğa tokmak vurduğunda yaylarının kirişinden segâh makamı, kimilerinden ise Dügâh ve yegah makamı duyulur. Ve usulü Yay çemberi veya Sakil usulüdür. Kazancılar da örs üzerine kızıl renkli bakıra on kişi olarak ‘Tan tane tan tane’diye Sofyan usulüyle çekiç vurdukları zaman, Hüseyni sesini duyan ve usullerini gören maarif sahipleri hayran kalır Evliya Çelebi İpek tezgah başında Demirciler Marangozlar Demirciler Kazancılar Kazancılar – tarihli Diyarbakır salnamelerine baktığımızda askeri birliklerde mızıka bölüğü olduğunu gözlüyoruz. Örneğin Mızıka bölük komutanları Yüzbaşı Mustafa Efendi, Mülazım-ı sani Ebuzer ağadır Klasik Türk Musikisi Klasik musiki bestekârlarının eserleri, mahallileşme akımının etkisi altında kalarak şarkı tarzında bestelenen eserler, Diyarbakır’da ’e kadar ud, nadiren keman daha sonraları ud, keman ve kanun eşliğinde, türkülerde aynı enstrümanların eşliğinde icra edilirdi. Diyarbakır’da haftanın belli günlerinde toplanarak musiki alemleri yapıldığı, bu dost meclislerine dönemin tanınmış şair ve bestekârlarının da katıldığı, hatta halk sanatkârlarının da bu toplantılara iştirak ettikleri bazı kaynaklarda açıklanmaktadır. Bu toplantılara “Velme” (veya velime) denilirdi. Diyarbakır’da musiki faaliyetlerinde, bilhassa düğünlerde kadınlar ayrı, erkekler ayrı olarak icra ortamlarında bulunurlardı. Kadınların icra ettikleri eserler ile erkeklerin icra ettikleri eserlerin melodileri arasında farklılıklar vardı. Kadınlar genelde hareketli ve oynak eserler, erkekler ise ağır şarkılar ve uzunhavalar icra ederlerdi. Diyarbakır’da musiki icra edilirken şu sıra takip edilir: Önce beste ve güftesi Diyarbakırlılara ait olan sanat musikisinden birkaç eser okunur, sonra Diyarbakır divan peşrevine girilir, peşrevden sonra usulsüz olarak solo halinde divan okunur. Divan şarkısından sonra uşşak makamında ağır şarkılarla fasıl devam eder. Diyarbakır’da okunan divan, hoyrat, mayaların kendine has ara nağmeleri mevcuttur. Bu eserler usulsüz olarak icra edilir. Diğer vilayetlerin uzunhavalarından tamamen farklıdır. Hoyratlar hüseyni-uşşak dizisi içerisinde okunur. Uşşak- hüseyniden sonra muhalif, kesik, şirvan, hicaz, hüzzam, saba, muhayyer ve kürdi makamlarına geçilerek oyun havaları ile son bulur.V.Güldoğan Ergani’de bando Cumhuriyetin ilk yılları Eski Diyarbakır evleri Diyarbakır musikisi Dicle nehri kenarındaki köşklerde, bağ evlerinde, bostanlarda ve bilhassa Velime/Velme gecelerinde icra edilen musiki fasılları ile sistemleşerek bugünlere gelmiştir. Dicle nehri Yıl: 19 Mayıs Dicle Köy Enstitüsü öğrencileri Diyarbakır'da Gençlik Bayramı'nda…Fotoğraf: Remzi İpek_Müslüm Üzülmez Diyarbakır’da ’e kadar ud, nadiren keman daha sonraları ud, keman ve kanun eşliğinde klasik müzik ve türküler aynı enstrümanlarla icra edilirdi. Diyarbakır’da haftanın belli günlerinde toplanarak musiki âlemleri yapıldığı, bu dost meclislerine dönemin tanınmış şair ve bestekârlarının da katıldığı, hatta halk sanatkârlarının da bu toplantılara iştirak ettikleri bazı kaynaklarda açıklanmaktadır. Bu toplantılara velime denilirdi. Türkiye Cumhuriyeti Diyarbakır Erkek Muallim musıki salonu Diyarbakır musiki cemiyeti meşk anı Üyelerin ders molası sohbeti Halk Mûsıki Cemiyeti Konserde li yillara ait Ergani fotograflari- Karpuz festivali-Delilo oyunu Diyarbekirli Folklorcular (Ş.Diken) YB Folklorcular Diyarbakır’da kullanılan müzik aletleri Cümbüş üstadı Rahmetli Cuma Günay Hüsnü İPEKÇİ (Keman) Tarık ÇIKINTAŞ (Cümbüş) Diyarbakır musikisi icra edilirken kullanılan eşlik çalgılar şunlardır: Cümbüş, Çığırtma, Davul, Dümbelek, Kanun, Kaval, Keman, Kudüm, Nakkare, Ney, Tambur, Tef, Ud, Zurna, Zilli Maşa Diyarbakır musiki folklorunda kullanılan makamlar: Genellikle Diyarbakır musiki folklorunda hüseyni, uşşak (ibrahimi), hicaz (şirvani),muhalif (segâh), saba, muhayyer, kürdi, hüzzam, mahur (beşiri), rast nevruz, arazbar, kesik, Arazbar, Aşiran, Divan, Evç (Eviç), Garib Hicaz:(Hicâz-ı Garib), Hüseyni, Hicazkâr, Hicaz, Irak, İsfehân, İbrahimi, Kesik, Kürdi, Muhalif, Hoyrat, Mahur, Maya, Muhalif, Muhayyer, Nevruz, Nişabur, Nihavend, Nühüft, Saba, Sümbüle, Segâh, Şehnaz, Uşşak, Uzzâl, Tahir: Kudüm: Tasavvuf musikisinde yaygın olarak kullanılan usul vurma aletidir. Bilhassa Diyarbakır‘da Gülşeni tekkesinde kullanılmıştır. Kudüme bu tekkede ‘kudüm–i şerif” denilmiştir. Ney: Nefesli sazlardan olup üflenerek çalınır. Bilhassa tekke (tasavvuf ) musikisinde çok kullanılan ney, Diyarbakır’da Gülşenî ve Rufaî tekkelerinin vazgeçilmez sazı olmuştur. İnsanda derin hisler uyandıran etkili bir çalgıdır. Günümüzde davul ve zurna Ramazan davulu Kaval çalan bir yaşlı Eşlik Çalgılar Kökü çok eskilere dayanan Diyarbakır musikisinde kullanılan eşlik çalgılar hakkında Evliya Çelebi şu bilgileri vermektedir: Ud: Ortadoğu’da ve günümüzde de yaygın olarak kullanılan bir sazdır. Tambur: Sekiz telli çok uzun saplı çalgıdır. Klasik Türk musikisinin gözde sazıdır. Rebab: Yaylı bir saz olup, bu sazın bazı türleri mızrapla çalınır. Kanun ve Santur: Çok telli çalgılardandır. Çeng: Basit bir arptır. Musikar: Bir tür mızıkadır. Nefir: Perdesiz, madeni, bir nefesli çalgıdır. Ney: Bilinen klasik çalgıdır. Celal Güzelses, ekibi ve enstrümanları Arabana yapımı-Zülfü Yoldaş Diyarbakır Musikisinde Kadınlar ve Musiki Aletleri Bilhassa erkeklerin dışarıda olduğu gündüz misafirliklerinde memleket insanının musikişinaslığından dolayı bilhassa kadim ailelerin kız veya hanımlarının birçoğu ud ve tambur çalardı Gündüz misafirliğinde ikramların yanı sıra müzik ziyafeti de olurdu. Kenan Aksu Diyarbakırlı kadınların eskiden müzikle daha çok uğraştığını anlattı. Eskiden evlenen genç kadınların çeyizlerine müzik aletleri ve ud konulduğunu hatırlatan Aksu, bu geleneğin günümüzde kaybolduğunu söyledi Şeref Değer ‘Benim ablam o günlerin Diyarbakır’ında ut çalardı. Karşı komşu evindeki kadınlar da ut çalardı’ demektedir . Kadınlara ait olan türküler çok çeşitli ve daha funduszeue.infoğer türkülerin bazılarında civar illerin etkisi görüldüğü halde kadın türküleri saflığını koruyabilmişfunduszeue.infoınların söylediği türküler düğünlerde ve gelinin kınaya çıkarışlında söylenir.Mübareki,damada,annesine,görümcelerine ve diğer akrabalarına çalınan saz ve söylenen türkülerin gerek melodileri ve gerekse güftleleri değişiktir Hanımların kabul günü :  Evelden kef funduszeue.info kabul günim funduszeue.info günimde gelirdiler burada hepi hanıfunduszeue.info ud çalardıfunduszeue.info’adet darbuka çalardı. Diyarbakır’da musiki icra edilirken şu sıra takip edilir; Önce beste ve güftesi Diyarbakırlılara ait olan sanat musikisinden birkaç eser okunur, sonra Diyarbakır Divan Peşrevine girilir, peşrevden sonra usulsüz olarak solo halinde divan okunur. Divan şarkısından sonra uşşak makamında ağır şarkılarla fasıl devam eder Diyarbakır’da okunan divan, hoyrat, mayaların kendine has ara nağmeleri mevcuttur. Bu eserler usulsüz olarak icra edilir. Diğer vilayetlerin uzun havalarından tamamen farklıdır. Hoyratlar Hüseyni-Uşşak dizisi içerisinde okunur. Uşak-Hüseyni’den sonra muhalif, kesik, şirvani, hicaz, hüzzam, saba, muhayyer ve kürdi makamlarına geçilerek oyun havalar ile son bulur. Türküler genellikle yedili düzen içerisindeki Diyarbakır musiki yapısında köklü tarihi olan geleneklere bağlı yöresel özgünlüğü mevcuttur. Düğün ve kına türküleri ilginçtir. Mübarreke denilen kına türküsü hem gelin için hem güveyi için ayrı, ayrı söylenir. Diyarbakır uzun havalarının ezgi yapısı çoğunlukla inici bir düzendedir. Uzun havalar karar perdesine göre on dereceden tiz bir sesle başlar pese doğru iner. Sadece “İbrahimi” makamındaki uzun hava bu kuralın dışındadır. Uzun havalar çok geniş bir ses alanı içerisindedir Bilhassa Celal Güzelses’in makam, usul hocaları olan ve ona birçok eserler veren Çermikli Mustafa Efendi, Nusyo Baco, Ahmet Yüksekses ve Sadettin Kaynak’a da hocalık yapmış olan Diyarbakır Ulu Cami müezzinlerinden Hafız Melek Efendi Diyarbakır musikisinin bizlere kadar ulaşmasına büyük katkılar sağlayan dönemin musiki ustalarıdır. Hafız Ali Akkoç Diyarbakır merkezine bağlı Alevi Türkmenlerin ikamet ettiği Şarabi köyünde yılında dünyaya gelen Hafız Ali Akkoç, çocukluğunda çiçek hastalığına yakalanmış ve bir müddet sonra gözlerini kaybetmiştir. Küçük yaşta bağlama çalmayı öğrenen Hafız Ali Akkoç düğünlerde, cemlerde bağlama çalarak Diyarbakır’da âşık (ozan) geleneğini devam ettirenlerdendir Hafız Melek Efendi Diyarbakır’ın yetiştirdiği makam ve usul ustalarının önde gelenlerindendir. İstanbul’da Sultanahmet Cami’nde müezzinlik yapmıştır. Burada dost meclislerinde kendisinden devamlı Diyarbakır makam ve usulleri ile eserler okumasının istenmesi de makam ve usullerde ne kadar bilgili olduğunun bir göstergesidir. Hafız Melek Efendi İstanbul’da Sultan Ahmet Caminde önce müezzinlik sonra imamlık yapan Hafız Sadettin Kaynak’ın da makam ve usul hocalığını yapmış, ona dini musiki ve ilahiler öğretmiştir. AHMET (AHMİKE) YÜKSEKSES yılında Diyarbakır’da Lala Bey Mahallesinde doğdu. vali konağının bulunduğu yerdeki (Anıt parkın karşısı) Gülşeni Tekkesi, 19 yüzyılda Diyarbakır’da önemli bir yere sahip idi. Bu tekkeye intisap eden Ahmike burada musiki ile tanışır. Ahmike de burada ney üflemeyi öğrenmiştir. Atataürk ona Yüksekses soyadını vermiş,aylık 35 lira maaş bağlamıştır yılında 98 yaşında vefat etmiştir. Tarihte önemli bestekarlarımız Celal Güzelses Gençlik yılları Fes’li gençlik yılları Nüfus cüzdanı Celal Güzelses Esas ismi Mehmet Celalettin olan Celal Güzelses`in Babası Derviş hasanın vefatı ile Annesi Latife Hanım tarafından mahalle mektebine verilir. Birinci Dünya savaşı yıllarında Rüştiyenin lav edilmesi ile öğrenimini tamamlayamaz. Okula giderken `ten `e kadar Ulu Cami`deki müezinlik görevini devam ettirir. yılında Karındaş Mahmut`un Diyarbakır şivesini taklit ederek doldurduğu plak halktan oldukça tepki alır. Celal Güzelses bu plağı olan tepkisini dile getirerek İstanbul`a plak doldurmaya gider. Celal Güzelses Bayandırlık bakanı Feyzi Pirinççioğlu`nun ısrarıyla `de bir tesadüf sonucu tanıştığı Mustafa Kemal Paşadan "Şark Bülbülü" ünvanını alır. yılında soyadı kanunun kabulu ile soyadını sesinin güzel oluşundan alır. Celal Güzelses 22 haziran tarihinde Diyarbakır halk musiki cemiyetini bir kaç arkadaşı ile birlikte kurar. `de cemiyete yapılan resmi ödenekler ve belediye yardımlarının kesilmesi üzerine cemiyetten ayrılır. yılında kendisinden ayrılan arkadaşlarının yıldız kulubünde toplanmasıyla Celal Güzelses sarsılır. Ulu cami baş müezzinliği için vilayete başvuruda bulunur. Bu görevi yılından vefatına kadar (1 Şubat ) devam eder. Vefatına Diyarbakır halkı çok üzülür. Naaşı Ulu Camii`den eller üzerinde ilahi ve tekbirlerle Şeyhi Zeki Efendi`nin metfun bulunduğu kabrinin alt kısmına vasiyeti üzerine defnedilir. Celal Güzelses`den yaklaşık olarak 46 türkü derlenmiştir. Derlenen bazı türküler: Ağlama Yar Ağlama, Bülbülün Kanadı Sarı, Dağlar Dağımdır Benim, Esmerin Ağı Gerek, Mardin Kapı Şen Olur, Nare Esvap Yıkıyor, Vallahi O Yardir Bando Takımından arkadaşları ile Tef çalan Celâl GÜZELSES Kanun Edip GÜRMERİÇ Ulu camii başmüezzinliğine atanması Ölüm belgesi Hüsnü İPEKÇİ-Eşref ATAY-Şeref DEĞER-Aşık Zülfü YOLDAŞ-İbrahim MACİT Şehmus NAS EŞREF ATAY – Bedri AYSELİ – Hayri YOLDAŞ Eşref Atay yılında Diyarbakır’da dünyaya gelen Eşref Atay, ilkokulu bitirdikten sonra babasının radyo tamirciliği dükkânında çalışarak iş hayatına başlamış ve bu dükkânda gramofon dinleyerek musikiye meyil vermiştir. Boş zamanlarında Celal Güzelses’in plaklarını dinler ve bu plaklardan öğrendiği eserleri okumaya başlar. yılında Celal Güzelses’in büyük oğlu Haluk Güzelses, Eşref’i alarak Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’ne götürür. Cemiyette Hüsnü İpekçi’ye; “Bu genci bir dinle” der. Hüsnü İpekçi birkaç makam geçer ve Eşref’e bu makamları sorar, Eşref makamların isimlerini doğru olarak söyler. Hüsnü İpekçi makamları iyi bildiğini ve dinlediği sesinin de güzel olduğunu fark edince Eşrefi yanına alarak çalıştırmaya başlar ve bu çalışmalar sonunda uyumlu bir ikili oluşur. Bu beraberlik yılında Hüsnü İpekçi’nin vefatına kadar devam eder. Diyarbakır makam ve usullerini çok iyi bilen ve icra eden Eşref Atay benim derleme çalışmalarıma da katkıda bulunmuştur. Recep KAYMAK-Bedri AYSELİ-Hüsnü İPEKÇİ-Eşref ATAY- Hayri YOLDAŞfunduszeue.info TAKMAZ Celâl GÜZELSES Diyarbakır Halk Mûsıki Cemiyeti Okuyan:Yusuf Tapan Diyarbakır Halk Mûsıki Cemiyeti Keman: Selahattin MAZLUMOĞLU Cümbüş:Tarık ÇIKINTAŞ Keman: Hüsnü İPEKÇİ Cemiyet üyeleri Tarık Çıkıntaş yılında Diyarbakır’da doğan Tarık Çıkıntaş, Mustafa Çıkıntaş’ın oğlu olup Ağulu dere köşkünün sahibi Hacı Niyazi Çıkıntaş’ın da torunudur. Bir yaşında iken menenjit hastalığına yakalanarak gözleri kör olmuştur yılları arasında Ramazan ayında camide cüz okur ve sonra da anlaşmalı evlere gidip cüz okurdu. Çok şakacı bir insandı. Diyarbakır’ın bütün makam ve usullerini hatasız olarak çalıp söylerdi. Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’nin temel taşlarından birisi olan Tarık Çıkıntaş, Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’nin Elazığ’da, Bitlis’te, Malatya’da, Bingöl’de verdiği konserlerde gayet güzel fasıl yapar ve arkasından Celal Güzelses sahneye çıkar idi. Hüsnü İPEKÇİ (Keman) Sami HAZİNSES (Solist) Sobacı Antranik (Ud) Solist: Eşref ATAY Arka Sıra: Marangoz Şaban Hüsnü İPEKÇİ (Keman) Nedim ŞEREFHANOĞLU – Hayk AŞÇİYAN (Cümbüş) Tarık ÇIKINTAŞ – Selahattin MAZLUMOĞLU – Celal SEVİMLİ Halk Mûsıki Cemiyeti Konserde Hüsnü İPEKÇİ-Güler BASUŞfunduszeue.info TAKMAZ-Hayri YOLDAŞ- Eşref ATAY- Mevlüthan MUSTAFA (Ayakta) Şeref DEĞER - Remzi YARDIMCI - Erdem GÜZELSES Mevlüthan Mustafa (Abdullah Mustafa Beybur yılında Diyarbakır’da Melik Ahmet Mahallesi Parli Camii sokakta dünyaya gelen Mustafa Beybur, İlkokulu Yeni İlkokul’da okumuş, daha sonra İmam Hatip Okulu’na kayıt olmuş, bilahare buradan ayrılıp Ali Emiri Ortaokulu’na devam etmiştir. Ziya Gökalp Lisesi’ni bitirdikten sonra Açık Öğretim’e devam ederek yüksek okul mezunu olmuştur. Rufai tarikatına intisap eden Abdullah Mustafa Beybur, Diyarbakır’ın tarihini, kültürünü ve folklorunu, bulunduğu meclislerdeki büyüklerinden öğrenir. Fahri müezzinliği sırasında haftada iki gece, cuma akşamı ve pazar gecesi ezan okunmadan bir saat önce minarede naat-ı şerif ve mersiyeler okunurdu. Bunu çok iyi icra eden Abdullah Mustafa Beybur, Diyarbakır’da sevilen saygı duyulan biri olmuştur. Diyarbakır tasavvuf musikisini ve Diyarbakır musikisinin makam ve usullerini, çok güzel olan sesi ile icra eder Güler Basuşen yılında Diyarbakır’da dünyaya gelen Güler Basuşen İlkokulu Cumhuriyet İlkokulu’nda, ortaokulu Kız Sanat Enstitüsü’nde, liseyi Ziya Gökalp Lisesi’nde tamamlamıştır. Ailesinin Mersin’e yerleşmesine müteakip kendisi İş Bankası’nda memur olarak çalışmaya başlamış, bu arada Mersin Musiki Cemiyeti’ne devam ederek kanuni Abdullah Konal’dan ders almıştır. yılında Silifke Festivali’ne katılarak Türk sanat musikisi dalında birinci seçilmiştir. yılında TRT’nin Türkiye genelinde açmış olduğu ses sanatçılığı sınavını kazanarak Ankara’ya yerleşip TRT deki Yüksel Kip, Metin Everes, Nurdan Dilmaç, Semiramis Yazıcı ve Müberra Yetkin gibi hocalardan ders almıştır. Yapılan yedi sınavdan başarılı çıkarak Ankara Radyosu’nda Türk sanat musikisi ses sanatçısı olarak göreve başlamıştır. Güler Basuşen, Ankara Radyosu TSM Çocuk Korosu’nda koro eğiticisi ve şef yardımcılığı görevlerinde bulunmuş. Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun değişik tarihlerde açmış olduğu çocuk korosu, gençlik korosu, amatör ses yarışmalarında jüri üyesi olarak görev yapmıştır.V.Güldoğan Recep KAYMAK-Bedri AYSELİ-Hüsnü İPEKÇİ-Eşref ATAY- Hayri YOLDAŞfunduszeue.info TAKMAZ Bedri AYSELİ ve Saz Heyeti Eşref Atay Hüsnü İPEKÇİ-Eşref ATAY-Şeref DEĞER-Aşık Zülfü YOLDAŞ-İbrahim MACİT Şehmus NAS Hüsnü İpekçi- Eşref Atay İbrahim MACİT-Muzaffer-Mukadder BARÇ(İkizler) Hayri YOLDAŞ Murat YERSİZ Erkan YOLDAŞ Bedri AYSELİ 'da Diyarbakır'da dünyaya geldi. Cumhuriyet İlkokulu ve Ali Emiri Ortaokulu'nu bitirmesinin ardından 'te İstanbul'a yerleşerek Pertevniyal Lisesinden ve Nişantaşı Diş Hekimliği Yüksek Okulu'ndan mezun oldu. Müzik yaşamına ise ilk olarak Diyarbakır'da başlamıştı. Lise yıllarında İstanbul’da rahmetli Sadi Yaver Ataman’dan nota, usul ve makam dersleri aldı. Daha sonra İstanbul Belediye Konservatuarına iki yıl müddetle devam etti. Bu sayede müzik bilgisini daha da kuvvetlendirdi. yılında İstanbul Radyosunun açtığı imtihanını kazanarak TRT'ye sanatçı olarak girdi. Mahalli Sanatçı İbrahim MACİT İbrahim Macit Diyarbakır’ın Fatih Paşa Mahallesi’nde yılında dünyaya gelen İbrahim Macit müziğe ilkokul yıllarında başlamıştır. Sesinin güzel olduğunu fark eden öğretmenleri İbrahim’e okulda yapılan müsamerelerde şarkı söyletmişlerdir. yılında ilkokulu bitirdikten sonra Diyarbakır’ın ünlü kebap ve paçacılarından olan babasının dükkânında çalışmaya başlamıştır. Bir düğünde Diyarbakır’ın ünlü müzisyenlerinden olan Tahir Müjide ile tanışır. Tahir, İbrahim’in babasından müsaade alarak onu yanına alır ve yetiştirmeye başlar. Yıllarca beraber çalışırlar. Konser ve düğünlere giderler. Tek Kapı semtindeki Çamlık Aile Çay Bahçesi’nde program yaparlar. yılında evleri Fiskaya semtinde olduğu için gece programdan sonra eve gitmesi zor olduğundan Tahir Müjide'nin evinde kalır. Hocası Tahir Müjide yılında Almanya’ya gidene kadar beraberlikleri devam eder. Musikiyi kendine meslek edinen İbrahim Macit, yılında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu Türk halk müziği korosuna açılan imtihanı kazanarak girer ve halen bu koroda görev yapmaktadır. Doldurduğu kasetlerle Diyarbakır musikisine hizmet etmeye devam eden İbrahim Macit, ayrıca Diyarbakır’daki müzikhollerde program yapmaktadır.V.Güldoğan Mahalli Sanatçı Ali AKTAŞ Ali AKTAŞ Recep Kaymak Diyarbakır’da yılında dünyaya gelen Recep Kaymak gözünü Lalabey Mahallesi’nde açar. Daha sonraları Arapşeyh Mahallesi’ne taşınırlar bir müddet sonra da Sümerbank Şayak Fabrikası’nın arkasındaki Fidanlık denilen semte taşınırlar. İlkokuldan sonra Erkek Sanat Enstitüsü’ne başlar. Bu yıllarda Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’ne gider ve orada çalışmalara başlar. Musiki Cemiyeti başkanı olan Celal Güzelses’in en küçük oğlu Ahmet ile sınıf arkadaşı olmaları ve çok iyi anlaşmalarından dolayı Celal Bey’in kendisiyle ilgilenmesi Recep Kaymak’ı daha fazla etkilemiştir. Hele okul müdürlerinin ricasıyla Celal Güzelses’in okula gelip müzik dersi vermesi ve sesinin güzel olduğunu ve halk müziğine daha uygun olduğunu belirtmesi ile o günden sonra kendisini halk müziğine vermiştir yılında Sanat Enstitüsü’nden mezun olan Recep Kaymak, Devlet Su İşleri’ne girer ve memur olarak çalışmaya başlar. yılında Ankara Mamak’ta askerliğini yapar. Askerlik bitimi Ankara Radyosu’nun açtığı sınavlara girer ve yılında Ankara Radyosu sanatçısı olarak görev alır. Uzun süre radyo televizyon kanallarında programlara çıkar. Artık Türkiye’de ismi yaygınlaşmıştır ve radyodan istifa ederek gazino programlarına başlar yurtiçi ve yurtdışında birçok konser verir. Halen ikamet ettiği İstanbul’da musiki çalışmalarına devam eden Recep Kaymak, aynı zamanda Kültür Bakanlığı sanatçısıdır. Coşkun Sabah Azize Gürses yılında Diyarbakır’ın Ergani İlçesinde dünyaya gelen Azize Gürses ilk, orta ve lise tahsilini Diyarbakır’da tamamladı. yılında Diyarbakır Radyosu’nun düzenlediği Türk Halk Müziği yarışmasında birinciliği kazandı ve ilk programını yaptı. 15 dakikalık olan bu bant halen radyo arşivlerinde korunmaktadır. ’de Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi’ni kazanıp biyoloji tahsiline başladı. Aynı yıl Diyarbakır’ı Silifke Uluslararası Folklor Festivali’nde ses sanatçısı olarak temsil etti ve Diyarbakır Halk Oyunları Ekibi ile birlikte birincilik aldı. yılında TRT’nin davetiyle tekrar müziğe başladı ve yetiştirilmek üzere THM sınavlarının önce Diyarbakır elemesini, daha sonra Ankara elemelerini kazanarak, TRT hızlı konservatuar ve oryantasyon eğitimine başladı. Eğitim süresince yapılan 7 eleme sınavını da kazanarak Ankara Radyosu Yurttan Sesler Korosu’nda göreve başladı. Daha önce dondurduğu üniversite eğitimine de Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’nde devam ederek buradan ’da biyolog olarak mezun oldu. Bu arada derleme çalışmaları da yapan Azize Gürses’in TRT repertuarında birçok türküsü vardır. TSM repertuarında da iki klasik Türk müziği bestesi bulunmaktadır. Halk oyunları YÖREDEKİ HALK OYUNLARI İSİMLERİ  Keşe-o  Delile (Delilo)  Govend (Halay)  Harrani (Esmerim)  Şuşane (Tek Ayak)  Du-nıg (Çift Ayak)  Çaçan  Çepik  Meryemo  Papure  Düzo  Kadın Delilosu  Kadın Halayı  · Teşi  Beri  Teşi (Erkek)  Gur-u Pez (Kurt Kuzu)  Hasat  Kelek  Şur-u Mertal (Kılıç Kalkan)  Çömçe Gelin DÜ.Folklor gösterisi Folklorik kıyafetler Erkek kıyafetlerine örnekler Kırk düğme yelek Katırcı yeleği Süvari külodu Yöresel Bayan kıyafetler Bayan şalvar Kofi Kofi Diyarbakır’da Yemeniler Eğil ilçesi Oyun Havaları Oyun havaları sözlü ve sözsüz olmak üzere iki kısma ayrılır. a- Sözlü oyun havaları: Bu sözlü oyun havaları kadın, erkek veya kadın ve erkeklerin müşterek icra ettikleri halk oyunu eşlik eserleridir. Oyun anında türkü icra edilirken icra edilen ortam ve yere göre bazen davul- zurna veya keman, kanun, ud, cümbüş, darbuka eşlik etmektedir. b- Sözsüz oyun havaları: Genellikle davul-zurna eşliğinde halk oyunu olarak icra edilen bu havalar zaman içerisinde icraları farklılaştırılarak bir çoğu unutulmuştur Lice’de halk oyunları Çermikte halk oyunları DİYARBAKIR ŞEHRİYE VE KINA GECESİ Yöneten: Hayri YOLDAŞ Şehriye kesimi yapılırken,müzik ve ikramlar yapılır; Çayların doldurulması, ev sahibinin yapacağı ikram,.. Hamurunu çabuk bitiren dinlenir. Diğerlerinin de şehriye kesimini hızlandıran “kabala” tarif edilen kişiye düşen hamur, genelde on beş hamur topağıdır, tikesidir, eşbahıdır. Diyarbakır Kadın Kına Gecesinde Geline kına yakılıfunduszeue.info kızlar Diyarbakır Kadın Türkülerini okuyup Şehriye keserken Kına Gecesi Kına gecesi Damat traşı Dengbejlik Dengbêj Evi (Mala Dengbêjan) Dengbêj Evi olarak faaliyet gösteren yapı, yaklaşık yıllık bir Diyarbakır evidir. Evin iki geniş odası ve büyük avlusu dengbêjlere aittir. Yazın daha serin olduğu için dengbêjler genelde avluda toplanırlar. Her gün dengbêj, bu evi ziyaret edip, sanatını icra eder, ama festival gibi bazı özel zamanlarda burada toplanan dengbejlerin sayısı 30’u geçer. Dengbêj sözcüğü aslında deng (ses) ve bej-tin (söylemek) sözcüklerinden oluşan Kürtçe bir birleşik sözcüktür. Dengbêj; trajedi, keder, mutluluk, sevi vb. olay ve olguları duygusalca işleyen, ritim ve melodiyle süsleyen, müziğin sihriyle olgunlaştırıp halka aktaran kişi de demektir. Dengbêjlik bir Kürt geleneğidir. Kürt dili, edebiyatı, tarihi, kültürü ve müziğini bugünlere taşıyan bu kişilere, dengbêj, yani tarihin aktarıcıları denilir. Kürtçe'de 'Sese hayat veren' anlamına gelen 'Dengbêj', Kürt kültürüne ait destanları, aşk hikayelerini, isyanları, tarihi olayları herhangi bir enstrüman kullanmadan, sesleri ile canlandıran Kürt ozanlarına verilen isimdir. Denbêjlerin seslerini kullanarak yarattıkları yapıtlara "kilam" denir. Dengbêjler, yüzyıllar boyunca köy köy, şehir şehir gezerek anlattıkları hikayelerle, sözlü Kürt Edebiyatının yaşamasına aracılık etti. Dengbej evinden kilamlar yükseliyor Dengbej Mahmut Kızıl Ayşe Şan Halk musikisi(Eğil) Kültür ve Turizm Bakanlığı Diyarbakır Devlet Klasik Türk Müziği Korosu , D.Ü.Konservatuvarı Dicle üniversitesinde sanat müziği ve halk müziği konserleri olmaktadır Diktumder Diyarbakırlı müzisyenler  Ayşe Şan,Eşref Atay,Hüsnü İpekçi,Ramazan şenses,Cemil Değer,Celal Aycan,Recep Kaymak,İzzet Altınmeşe,Bedri Ayseli,Mustafa Canan,Celal Sevimli,Emin Turgay,- Taşın,Kadir İpek,Coşkun Sabah,Mahsun Kırmızıgül,Emrah İpek(Küçük Emrah)  İbrahim Macit ,Kenan Menekşe,Eşref Atay,Şeref Değer,Azize Gürses,Yaşar Özel,Güler Basuşen,Fatma Aktaş,  Sami Hazinses’in de aktör olmadan önce Diyarbakır musiki cemiyetinde çalıştığını,klasik Türk sanata musikisi icra ettiğini öğreniyoruz Udi yervant Tarık Çıkıntaş-Celal Sevimli Celal Sevimli Tarık Çıkıntaş’ın en yakın arkadaşı olan Celal Sevimli de hafız Kuran olup gözleri görmez idi. Çok güzel mevlit okurdu. Birçok şahısa Kuran hocalığı yapmıştır. Ulu Camii de müezzinlik yaptı. Daha sonra Lala Bey Camisi’nde Kuran kursu öğretmenliği yapmıştır ve bu kurs hocalığından emekli olmuştur. Celal Sevimli’nin de TRT repertuarında derlemeleri vardır. Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’nin mensuplarından olan Celal Sevimli’nin arşivimizde özel doldurulmuş biri mevlit olmak üzere üç adet kaseti mevcuttur. 21 Temmuz ‘de hepatit (sarılık) teşhisi konularak Diyarbakır Tıp Fakültesi Hastahanesi’ne yatırılan Celal Sevimli, 5 Ekim tarihinde vefat etmiştir.V.Güldoğan Tarık ÇIKINTAŞ – Selahattin MAZLUMOĞLU – Celal SEVİMLİ Celal Sevimli aynı zamanda Kuran'ı ezbere okuyan ve çok güzel bir sese sahip bir şahsiyetti. Celal Bey aynı zamanda MUSTAFA BAYBUR'un hocası idi. Gerek Celal Sevimli ve gerekse Tarık Çıkıntaş Diyarbakırın ünlü KAVAS-İR SAGİR Mescidinin imamı SAİD HOCA nın öğfunduszeue.info Sevimli dahi bir çok öğrenci yetiştirmiştir. Bu kişiler aynı zamanda DİYARBAKIR MUSİKİ CEMİYETİNİN de Üyeleri olup Diyarbakır'ın musiki hayatına emekleri çok olmuştur. Tarık Çıkıntaş.() Diyarbakır’ın simge isimlerinden olan Tarık Çıkıntaş,köklü bir ailenin tek oğlu olarak yılında Diyarbakır’da doğfunduszeue.info yaşlarında iken geçirdiği ateşli bir hastalık sonucu görme yeteneğini kaybetti. O yıllardaki bütün tıbbi imkanlar denenmesine rağmen başarılı olunamadı. ’lu yıllarda Diyarbakır’a tayin olan ve 3 yıl müddetle evlerinde kiracı olan Nuruosmaniye camii hocası sayın hafız Akkuş’tan Kur’an ve Mevlit öğfunduszeue.infoğı sesleri çok iyi algılıyordu,duyduğu birinin sesini yıllar sonra işittiğinde hemen tanıyordu.Müziğe karşı ilgisi hissedildiğinde evdeki orgla çalışması sağlandı.Radyodan işittiklerini orgla çalmağa çalıştı.Kendisi gibi görmeyen çocukluk arkadaşı Celal Sevimli ile çok uzun sürecek dostlukları ile birlikte müzik hayatlarına başladıfunduszeue.info kendine cümbüş çalmayı öğfunduszeue.infoğu bir şarkıyı kısa sürede hem çalıyor ,hem de güzel sesi ile söylüyordu.Ünlü sanatçı şark bülbülü Celal Güzelses’in öğrencisi oldu. ’li yıllarda Anadolu’yu dolaşıp türkü derleyen ünlü sanatçı,hoca Muzaffer Sarısözen’le tanışma fırsatı funduszeue.info arşivlerinde Tarık Çıkıntaş’tan alınan ‘Çay içinde düğme taş’diye adlı bir türkü bulunmaktadır arası Diyarbakır’da müzik alanında önemli isimlerden biri olmuştur Bedri Ayseli Mahalli Sanatçı İbrahim MACİT Sahnede Hüsnü İpekçi Hüsnü İpekçi Diyarbakır’ın Cemal Yılmaz Mahallesi, Dutlu Pınar Sokak’ta 10 Ağustos yılında dünyaya gelen Hüsnü İpekçi, asıl adı Kemalettin olan Hoca Efendi’nin oğludur. yılında Diyarbakır Halk Musiki Cemiyeti’ne giden Hüsnü İpekçi cemiyetteki çalışmalara katılır. Çalışma saatinden iki saat önce cemiyete giden Hüsnü İpekçi, Sami Hazinses ve Hayık Aşçı kendi aralarında çalışma yaparlar. Sami Hazinses Sami Hazinses (Samuel Uluç) Diyarbakır’ın Dicle ilçesinin Kırkpınar (Heredan) köyünde yılında dünyaya gelmiştir. Babası Mığırdiç ve annesi Enna yılında Diyarbakır’a gelerek Hançepek Mahallesi’ne yerleşmişlerdir. Babası Mığırdiç (Taşcı Zifkar) “Maraşal” lakabı ile anılmış ve Türk halk musikisi sanatçısı olan arkadaşım Kenan Menekşe’nin babası Garabet (Bube) ile beraber taş oymacılığı yaparak geçimini sağlarken annesi Enna da poşucuların yanında çalışmıştır. yılında Diyarbakır Musiki Cemiyetine intisap etmiş ve Celal Güzelses'in talebeleri arasında yerini almıştır. Cemiyette musiki bilgisini artırmış. Terzi Agop’un önerisiyle Sami Hazinses, yılında Mahir Canova’nın yönettiği, Muhterem Nur, Cüneyt Gökçer, Altan Karındaş ve Atıf Kaptan’ın oynadıkları “Kara Davut” filminde Sami Hazinses’e küçük bir rol verilir ve böylece sinema oyunculuğu başlamış olur. Hayri Yoldaş İbrahim MACİT – Zülküf ALTAN – Bedri AYSELİ – Hayri YOLDAŞ Sami hazinses,Udi Sobacı Antranik,Kemani Hüsnü ipekçi LEON BOĞOSYAN GÖZENOĞLU Diyarbakır’da yılında doğmuştur. Ud ve keman yapım ustasıdır DİKRAN NİŞAN yılında Diyarbakır’ın Eğil kazasında dünyaya geldi. zurna, çeşitli kavallar, dilli düdük, dilsiz düdük yapım ustasıdır Mehmet Ali Erdem yılında Diyarbakır’da dünyaya gelmiştir. yılı sonlarında keman ve tambur çalan aynı zamanda Muzaffer Sarısözen’in çocukluk arkadaşı olan Ömer Altuğ ile tanışır ve Sivas Halkevi’nde musiki çalışmalarına devam eder. İstanbul’a gider ve Columbia Plak Şirketi yetkilileri ile görüşmeler yapar. Kendisini dinleyen plak şirketi yetkilileri plak doldurmasına karar verirler. yılında doldurduğu ilk plağının bir yüzüne sözü ve müziği kendisine ait olan “Ağla gönül” diğer yüzüne de kendi derlemesi olan “Dost bağında ne bülbülem ne gülem” adlı mayayı okur. Bu ilk plak büyük rağbet görür ve Mehmet Ali Erdem’in ismi duyulmaya başlanır. yılında iki plak daha doldurur . yılında İstanbul Radyosu açılır. İstanbul Radyosu’nda haftada bir yapılan solo programlarına çıkar Aşık Zülfü Yoldaş Zülfü Yoldaş gençliğinde aktif müzikle uğraşmış,İbrahim Tatlıses’e yol göstermiş bir ozandır Günümüzde şiirle uğraşmakta,Hasan Paşa hanının yanındaki Fevzi Çakmak işhanında yerel musiki aletleri imal funduszeue.info telaffuzuyla ‘Erbana’,’Hullo’,’Davul’ imal etmektedir Zülfü Yoldaş’ın gençliği Zülfü Yoldaş’ın yaşlı hali Yusuf Tapan Zirai Araştırma Enstitüsü’nde şoför idi. Ayrıca dolmuşçuluk da yapardı. Birçok eseri vardır. Sesi güzel idi. Celal Güzelses’in derleyip plağa okumaya ömrü yetmediği “Gevri” (Gül ektim evlek evlek) eserini Hüsnü İpekçi ile beraber Yakup Yakışan’ın evinde (Yakışan plağın sahibi) 15 gün çalıştıktan sonra plağa okumuştur. Diyarbakır’ın hadiseli türkülerinden olan “Yeni kapıda atlılar”ı kendisi derleyerek plağa okumuştur. yılında vefat eden Yusuf Tapan’ın elimizde sözlerini yazıp bestelemeye ömrü yetmediği bir eseri de arşivimizde olup bestelenmeyi beklemektedir. Yusuf Tapan’ın TRT repertuarına alınmış birçok eseri mevcuttur. Tahir Müjide (cümbüş çalan) Vedat Güldoğan ile derleme çalışmaları esnasında yılında Diyarbakır’da dünyaya gelen Tahir Müjide ilkokul sıralarında müziğe başlamıştı. İzzet Altınmeşe Diyarbakır’ın Çüngüş ilçesi Cevdere (Arpadere) köyünde dünyaya gelen İzzet Altınmeşe, beş aylık iken babası Adana’ya göç eder. yıllarında Adana Halk Eğitim Merkezine kaydolur. . ’da Ankara Radyosu’nun yöresel sanatçı sınavını kazanır. Bu sınavdan sonra klasik müzik tavrını bırakarak tamamen Diyarbakır yöresinin türküleri ile ilgilenmeye başlar. adet longplay doldurur. Altı adet film çevirir. Şehitlik mezarlığı Aşık İhsani Aşık İhsanî Babası Filit Ağa, anası Sıddıka Hanım olan Aşık İhsanî yılında Diyarbakır’da dünyaya geldi. Beş yaşında iken babası ölür, iki kardeşi ile beraber yetim kalırlar. Birkaç köyde küçük yaşta çalışmaya başlar ve son olarak Zozınç köyünde iki yıl çalıştıktan sonra İstanbul’a gider ve Büyükçekmece’de, Mimar Sinan köyünde kömür ocağında çalışır. Askerliğini yaptıktan sonra bir saz alır ve kendi kendine çalmayı öğrenir. Uşak’ta tanıştığı bir kızla evlenir ve ona Güllüşah adını koyar. Güllüşah’a da birkaç parça saz çalmasını öğrettikten sonra Aşık İhsanî ve Güllüşah olarak Anadolu’yu gezerek konserler vermeye başlarlar, ünleri yayılır . yılında Ankara Radyosu’nda çarşamba günleri program yapmaya başlarlar, Aşık İhsanî ve Güllüşah artık halka mal olmuşlardır.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası