deprem nasıl oluşur uzun bilgi / Deprem Nedir Ve Nasıl Oluşur? - Magdeburger Sigorta

Deprem Nasıl Oluşur Uzun Bilgi

deprem nasıl oluşur uzun bilgi

Deprem Nedir? Deprem Nasıl Oluşur?

Deprem nasıl oluşur sorusuna cevap vermeden önce depremin ne olduğunu açıklamak gerekir. Deprem, yer kabuğundaki kayaların çatlaması sonucu ortaya çıkan sarsıntıların genel adıdır. Bu sarsıntılar yer kabuğundaki fayların açılması sonucu oluşur ve büyüklüklerine göre ciddi hasarlara neden olabilir. Depremler insanlar ve doğal çevre üzerinde ciddi etkiler yaratabilir ve bu nedenle çok önemlidir. Yazının devamını okuyarak siz de depremlerin nasıl ve neden oluştuğu hakkında daha detaylı bilgiye hızlıca sahip olabilirsiniz.

Deprem nasıl oluşur sorusu için kayan toprak görseli

Deprem Nedir?

Yer sarsıntısı, zelzele olarak da isimlendirilen deprem, yer kabuğunun çeşitli etkiler sonucu kırılması ile ortaya çıkan enerji ve bu enerjinin oluşturduğu sismik dalgalanmaların oluşturduğu sarsıntılardır. Yer kabuğunun kırılması esnasında oluşan sismik dalgaların yayılarak devam etmesi ve yeryüzünü kuvvetle sarsması deprem nasıl oluşur sorusunun kısaca cevabıdır.

Deprem Türleri Nelerdir?

Depremler oluş nedenlerine göre tektonik, volkanik ve çöküntü depremler olarak isimlendirilir. Volkan püskürmesi sırasında gazların patlamasıyla oluşan depremler volkanik depremlerdir.

Çöküntü depremlerin oluşmasına ise yer altındaki mağara, kömür ocakları, tuz ve jipsli araziler gibi erime sonucu oluşan boşlukların tavan bloğunun inmesi neden olur. Bu depremlerin enerjileri az olduğu için çok fazla zarar oluşturmazlar.

Levhaların zaman zaman hareket etmesi sonucu oluşan tektonik depremler ise fayların olduğu alanlarda sıklıkla görülür. Dünyada olan depremlerin % 90’ı ve ülkemizdeki depremler tektonik depremlerdir. Deprem nasıl oluşur diye merak edenlerin ilgi alanındaki olaylar da tektonik kaynaklı vakalardır.

Deprem Neden Olur?

Deprem neden olur sorusunun cevabı nasıl oluşura göre farklı şekilde açıklanır. Neden ve nasıl soruları, deprem oluşumunu ortaya çıkaran asıl unsurlarla ilgilidir. Yer kürenin dışında km kalınlığındaki taş küre, diğer adıyla litosfer ile çekirdek arasında km boyunca devam eden manto bölümü bulunur.

Mantonun üst manto denilen bölümünde oluşan kuvvetlerin etkisiyle litosfer parçalanır ve levha olarak tanımlanan kayaçlar oluşur. Levhalar yer kabuğunu oluşturur ve çeşitli hareketler nedeniyle birbirlerini iter.

İtme hareketinin gerçekleştiği esnada, yerde depremler meydana gelir. Depremler ayrıca volkanik faaliyetler, toprak kaymaları, mayın patlamaları ve nükleer testler sonucunda da ortaya çıkabilir.

Deprem Nasıl Oluşur?

Depremlerin altında yatan asıl önemli neden taş küredeki levha oluşumudur. Peki depremler nasıl oluşur sorusunu nasıl açıklayabiliriz?

Üzerinde yaşadığınız yerküre her ne kadar sabit gibi görünse de aslında hareketsiz değildir. Yer kabuğunu oluşturan levhalar çeşitli hareketler sergileyerek yer değiştirir. Bu levhaların gerilme, sıkışma gibi hareketleri sonucu oluşan enerji, yüzyıllar boyu birikir.

Yıllar içerisinde biriken bu enerji zaman zaman depremlerle ortaya çıkar. Fay hattı denilen bu kırıklar üzerinde biriken enerjinin bir anda boşalması sonucuyla oluşan titreşimler, dalgalar hâlinde yayılır ve yeryüzünün sarsılmasına neden olur.

Deprem nasıl oluşur merak edenlere depremde kırılmış yol

Fay Hattı Nedir?

Fay hattı nedir sorusundan önce fayın ne olduğunu hatırlayalım. Faylar yani kırıklar iki kıta sahanlığının birbirine sürtünmesi sebebiyle zıt yönde hareket ederek ortaya çıkar.

Fayların bulunduğu yerler de fay hattı olarak adlandırılır. Türkiye fay hatları Doğu Anadolu, Batı Anadolu ve Kuzey Anadolu fay hatlarından meydana gelir. Özelliklerine göre doğrultu, normal, ters atımlı ve verev atımlı fay türleri, Türkiye’nin tüm noktalarında kendini gösterir.

Türkiye Fay Hatları

Anadolu ve Arap levhası arasında sınır boyunca uzanan Doğu Anadolu fay hattı, Türkiye’nin en büyük deprem sahasından biridir. Anadolu'nun batısında doğu- batı uzanışlı olup kuzeyden güneye sıralanmış birçok faydan oluşan bölüm Batı Anadolu Fay Hattıdır.

Uzunluğu km olan Kuzey Anadolu fay hattı ise Kuzey Anadolu’nun neredeyse tamamını keserek batıya doğru ilerler. Kuzey Anadolu fay hattı, güneyde Arap Levhası’nın kuzeyde Avrasya Levhasının arasında kalır. Bu durum da fay hattının batıya doğru açılma şeklinde hızlı hareket etmesine sebep olur.

İki levha arasında kalmasından ötürü dünyanın en hızlı hareket eden ve en aktif fay hatları bu sıradadır. Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde deprem riski en yüksek şehirlerin başında İstanbul gelir. İstanbul fay hattı Tekirdağ- Şarköy açıklarında Marmara Ereğlisi’nin kıyılarına kadar uzanan bir çizgidedir.

Kısaca açıklamak gerekirse İstanbul fay hattı Marmara Denizinden geçer. Kuzey Anadolu fay hattı, Van Gölü çevresinden başlar ve Marmara Denizindeki Saros Körfezi’ne kadar devam eder. Kuzey Anadolu fay hattının bitişiğinde bulunan Marmara fay hattı, kuzey ve güney fay kolu olarak iki parça hâlinde uzanır.

Uzun zamandır deprem üretmeyen ve sakinliği sebebiyle unutulmuş olan güney kol Geyve, İznik Gölü ve Biga Yarımadasının altında yer alır. Kuzey kol ise güney kola göre daha sık deprem üretir ve her an aktiftir.

Deprem nasıl oluşur?

Deprem Nasıl Ölçülür?

Deprem fay hattındaki enerjinin açığa çıkması sırasında yer kabuğunda meydana gelen kırılmaların hissedilmesiyle yaşanan bir durumdur. Depremin ölçülmesinde açığa çıkan enerji ve bu gücün yeryüzünde bıraktığı etki dikkate alınır. Deprem sırasında ortaya çıkan enerjinin ölçülmesi depremin büyüklüğü olarak tanımlanır.

Kandilli Rasathânesi, deprem büyüklüğünü ve yer kabuğundaki hareketlerin etkisiyle oluşan dalgalanmaları sismometre adı verilen bir aletle ölçerek belirler.

Depremin merkez üssü tespit edildikten sonra sismometrenin belirlediği ölçüler matematiksel formüller kullanılarak hesaplanır ve depremin büyüklüğü tespit edilir. Yerin derinliklerinde bulunan depremin yeryüzünde hissedildiği noktadaki etkisinin ölçülmesi ise deprem şiddeti olarak tanımlanır.

Kısacası şiddet; depremin yapıların, doğanın ve insanlar üzerindeki etkisinin ölçülmesidir. Şiddet ölçümünde de deprem şiddet cetveli dikkate alınır. Depremin ortaya çıkardığı etkilerin ölçüm cetvelinde kaç numaralı bulgulara karşılık geldiğine bakılarak deprem şiddeti belirlenir.

Evimin Altından Fay Hattı Geçiyor Mu?

11 ili etkileyen Kahramanmaraş depreminin yıkıcı ve ağır hasara yol açmasından sonra deprem nasıl oluşur, evimin altından fay hattı geçiyor mu soruları sıklıkla araştırılmaya başlandı.

Evinizin bulunduğu parselin zemin özelliklerini, hangi zaman dilimlerinde fay hattının geçtiğini MTA veya e-devlet aracılığıyla öğrenebilirsiniz.

Fay hattı sorgulama ekranındaki harita üzerinden bulunduğunuz konuma ulaştıktan sonra ekranın yan tarafında bulunan faylar sekmesini işaretleyebilirsiniz. Ardından yine yan taraftaki depremler sekmesinden “Son 24 Saat, Son 7 Gün veya Son 30 Gün” kutucuklarından birini seçerek hangi zaman diliminde evinizin altından fay hattı geçtiğini öğrenebilirsiniz.

Depremin nasıl oluştuğunu merak edenler için kırılan yol görseli

Deprem Nasıl Oluşur Sıkça Sorulan Sorular

Deprem En Fazla Kaç Saniye Sürer?

Korkunun, şaşkınlığın ve alt üst olmanın aynı anda yaşandığı deprem anları çok kısa sürse de ortaya çıkardığı his yoğunluğu insan için bitmek bilmeyen gerilimleri tetikler. Bundan dolayı deprem nasıl oluşur sorusu merak uyandırdığı kadar depremin en fazla ne kadar sürdüğü de sıkça merak edilen sorular arasındadır.

Deprem süreleri sarsıntının gücüne, depremin kaynağına, yerin özelliklerine, deprem dalgalarının yayılma hızına göre değişiklik gösterir. Genel olarak deprem süresi birkaç saniyedir fakat büyük depremlerin süreleri 60 ile 90 saniye arasında değişebilir. Depremlerin ardından meydana gelen artçı sarsıntıların süreleri ise birkaç saniye ile bir dakika arasında değişebilir.

Deprem Neden Gece Olur?

Erzincan depremi gece yarısı ’de Gölcük depremi saat ’de ve Kahramanmaraş’ta yakın zamanda meydana gelen deprem yine gece ’de meydana geldi. Böylesi felaketlerin benzer saatlerde ortaya çıkması büyük depremler gece mi olur sorusunu akıllara getirdi.

Aslında dünyada ve Türkiye’de son yılda oluşan depremlere ait harita incelendiğinde depremlerin gece yaşandığı ile ilgili teorinin çürüdüğü görülüyor. Uzmanlar depremlerin gece meydana gelmesi ile ilgili bir kanıt olmadığını teyit etmiş durumdadır.

Depremin gece olması ile ilgili olarak başka bir görüş de dünyanın gece bölümünün güneşin çekim gücünün etkisiyle aşırı baskı altında kaldığı ve bu sebeple basınçtan dolayı kırıldığıdır.

Deprem En Çok Hangi Yerlerde Olur?

Tarihsel dönemde deprem oluşturmuş diri faylar tekrar deprem oluşturma özelliğine sahiptir. Ülkemizde diri fay üzerinde 45 il ve ilçe bulunur. MTA diri fay haritasında depreme dayanıksız olan dolgular ve araziler ile fayların son durumu yer alır.

Fay hattı haritasının yanı sıra MTA tarafından hazırlanan diri fay haritasına bakılarak da yerleşim yerinin risk durumunu tespit edebilirsiniz.

AFAD’ın hazırladığı Türkiye Deprem Riski Haritasının kapsamında birinci, ikinci ve üçüncü derecede riskli bölgeler ve en az risk teşkil eden iller yer alır. Türkiye deprem haritasına göre Konya, Karaman, Aksaray, Niğde, Sinop, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Kırklareli, Edirne, Nevşehir ve Ankara deprem riskinin en az olduğu illerdendir.

Türkiye fay hattı haritasında deprem riskinin illere göre derecesi belirtilir. Kırmızı renkte olan iller en yüksek risk taşıyan birinci derece deprem bölgesi olarak kabul edilir. Pembe renkte olan iller ise ikinci derece riskli bölge olarak belirlenmiştir. Sarı renkte olan iller ise üçüncü derece deprem bölgesi olarak değerlendirilmektedir.

Deprem Anında Ne Yapılmalı?

Deprem riski çok yüksek olan bir ülkede yaşayan fertler olarak deprem güvenlik bilgilerinden tüm vatandaşların haberdar olması gerekli ve zorunludur. Deprem anında alınacak bazı tedbirler ile olumsuz sonuçları önleyebilir ya da en az zararla bu durumu atlatabilirsiniz. Deprem anında alınabilecek önlemleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • Öncelikle panik yapmamalı ve deprem süresince soğukkanlı şekilde hareket etmelisiniz.
  • Deprem anında, sabit olmayan eşyalardan kaçınarak güvenli bir yer bulunmalıdır. Bunun için sağlam bir masa, sandalye, dolu sandık ya da hacimli bir koltuk gibi koruyucu eşyalara yaklaşılmalı ve hayat üçgeni oluşturulmalıdır.
  • Ayrıca, kapılar, duvarlar, camlar, pencereler ve aydınlatma tesisatı gibi düşebilecek eşyalardan uzak durulmalıdır.
  • Merdivenlere doğru koşmak, balkona çıkmak, asansör kullanmak veya pencereden atlamak gibi hareketler sarsıntı sırasında yaralanma riskini artırır. Bu nedenle bu tür davranışlardan kaçınılmalıdır.

Türkiye'nin En Büyük Depremi Hangisi?

Topraklarının çoğunluğu fay hattı üzerinde bulunan ülkemiz ne yazık ki yüzyıllardır acı deprem haberleri ile gündeme gelmiştir. ’lü yıllardan beri farklı zamanlarda 7 ve üzerindeki büyüklükte 23 deprem meydana gelmiştir. ’da ve 'te ise 7 büyüklüğünde İstanbul depremi ortaya çıkmıştır.

Türkiye genelinde görülen en şiddetli depremler şunlardır:

  • yılında ve ’de 7 büyüklüğünde İzmir depremi,
  • yılında büyüklüğünde Mürefte depremi,
  • yılında 7 büyüklüğünde Ayvalık Depremi,
  • yılında büyüklüğünde Hakkâri depremi olmuştur.

17 Ağustos ’a gelindiğinde ise büyüklüğündeki Gölcük depremi en uzun deprem olarak tarihe geçmiş ve etkisi pek çok ilde hissedilmiştir. Aynı yılın kasım ayında ortaya çıkan büyüklüğündeki Düzce depremi de en şiddetli afetlerden bir tanesidir.

Türkiye 6 Şubat ’te Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde ortaya çıkan büyüklüğündeki son dakika deprem haberi ile bir kez daha sarsıldı. Ayrıca 9 saat sonra büyüklüğünde tekrar bir deprem daha gerçekleşti.

Ülkemizin geçmişteki deprem tarihine bakıp karşılaştırdığımızda Pazarcık ve Elbistan depremleri en büyük depremleri arasında sayılabilir. Depremlerin büyüklüğüne bağlı olmaksızın şiddeti etkileyen temel problemler de sonuçların daha kötüye gitmesine yol açar.

Deprem Olacağı Zaman Hava Nasıl Olur?

Bazı büyük depremlerin öncesinde ve sonrasında gökyüzünde yıldızların çok yakın ve parlak olduğu, suyun ve havanın sıcaklığının arttığı pek çok kişi tarafından gözlemlenmiştir. Yaz aylarında havanın sıcak olması normal olsa da deprem öncesinde havadaki nem oranı artar ve ısı çok yükselir.

Nemin de etkisiyle bunaltıcı derecede sıcak bir hava ortaya çıkar. Ayrıca açık bir hava varsa kısa gökkuşakları, renkli bulutlar ya da ışık hüzmeleri oluşabilir. Tüm bu belirtiler, zaman içindeki deprem felaketlerinde edinilen deneyimlerle belirlenmiştir.

’da Research Gate’de yayınlanan bir araştırmaya göre deprem öncesinde ortaya çıkan enerjinin bulutların iyonlaşmasına sebep olduğu tespit edilmiştir. Bu iyonlaşmanın etkisiyle bulutlar birleşemediği için ilginç şekilli “deprem bulutları” denilen görüntülerin oluştuğu belirtilmiştir.

Depremin olacağı yerde parçalı bulutların olduğu gözlemlenmiş ve açık havada ortaya çıkan deprem belirtilerinden sayılmıştır. Hava kapalıysa gökyüzünde sıklıkla yıldırım ve şimşeklerle de karşılaşılabilir.

Haber Merkezi / funduszeue.info

kaynağı değiştir]

Bir depremden kaynaklanan fiziksel hasar, belirli bir alandaki sarsıntının yoğunluğuna ve nüfusun türüne bağlı olarak değişebilir. Gelişmemiş ve gelişmekte olan topluluklar, gelişmiş topluluklara kıyasla sıklıkla sismik bir olaydan daha şiddetli ve daha uzun süreli etkiler yaşarlar.[27]

Depremlerin insan üzerinde yol açtığı bazı etkiler şunlardır:[28][29]

Başlıca depremler[değiştir

geology4

Depremlerin Oluşumu ve Türleri:

Dünyanın iç yapısı konusunda, jeolojik ve jeofizik çalışmalar sonucu elde edilen verilerin desteklediği bir yeryüzü modeli bulunmaktadır. Bu modele göre, yerkürenin dış kısmında yaklaşık funduszeue.infoınlığında oluşmuş bir taşküre (Litosfer) vardır. Kıtalar ve okyanuslar litosfer içerisinde yer alır. Tüm jeolojik süreçler ve depremler Litosfer içerisinde meydana gelirler. Litosfer ile çekirdek arasında kalan ve kalınlığı km olan kuşağa Manto adı verilir. Manto&#;nun altındaki çekirdegin Nikel-Demir karışımından oluştuğu kabul edilmektedir.

Litosferin altında Astenosfer denilen yumuşak Üst Manto bulunmaktadıfunduszeue.info oluşan kuvvetler, özellikle konveksiyon akımları nedeni ile, litosfer parçalanmakta ve birçok "Levha"lara bölünmektedir. Üst Manto&#;da oluşan konveksiyon akımları, çekirdekte meydana gelen radyoaktif parçalanmalar sonucu açığa çıkan yüksek ısı nedeni ile oluşmaktadır. Konveksiyon akımları yukarılara yükseldikçe litosferde gerilmelere ve daha sonra da zayıf zonların kırılmasıyla levhaların oluşmasına neden olmaktadır. Bu levhalar üzerinde duran kıtalarla birlikte, Astenosfer üzerinde sal gibi yüzmekte olup, birbirlerine göre insanların hissedemeyeceği bir hızla hareket etmektedirler.

Konveksiyon akımlarının yükseldiği yerlerde levhalar birbirlerinden uzaklaşmakta ve buradan çıkan sıcak magmada okyanus ortası sırtlarını oluşturmaktadır. Levhaların birbirlerine değdikleri bölgelerde sürtünmeler ve sıkışmalar olmakta, sürtünen levhalardan biri aşağıya Manto&#;ya batmakta ve eriyerek yitme zonlarını (dalma-batma zonları) oluşturmaktadır. Konveksiyon akımlarının neden olduğu bu döngü, litosferin altında devam edip gitmektedir.

İşte yerkabuğunu oluşturan levhaların birbirine sürtündükleri, birbirlerini sıkıştırdıkları, birbirlerinin üstüne çıktıkları ya da altına girdikleri bu levhaların sınırları dünyada depremlerin oldukları yerler olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünyada meydana gelen depremlerin büyük çoğunluğu bu levhaların birbirlerini zorladıkları levha sınırlarında dar kuşaklar üzerinde gelişmektedir.

Yukarıda, yerkabuğunu oluşturan "Levha"ların, Astenosferdeki konveksiyon akımları nedeniyle hareket halinde olduklarını ve bu nedenle birbirlerini ittiklerini veya birbirlerinden açıldıklarını ve bu olayların meydana geldiği zonların da deprem bölgelerini oluşturduğunu söylemistik.

Birbirlerini iten ya da diğerinin altına dalan iki levha arasında, harekete engel olan bir sürtünme kuvveti vardır. Bir levhanın hareket edebilmesi için bu sürtünme kuvvetinin giderilmesi gerekir.

İtilmekte olan bir levha ile bir diğer levha arasında sürtünme kuvveti aşıldığı zaman bir hareket oluşur. Bu hareket çok kısa bir zaman biriminde gerçekleşir ve şok niteliğindedir. Sonunda çok uzaklara kadar yayılabilen deprem (sarsıntı) dalgaları ortaya çıkar. Bu dalgalar geçtiği ortamları sarsarak ve depremin oluş yönünden uzaklaştıkça enerjisi azalarak yayılır. Bu sırada yeryüzünde, bazen gözle görülebilen, kilometrelerce uzanabilen ve "Fay" adı verilen kırıklar oluşabilir. Bu kırıklar bazen yeryüzünde gözlenemez, yüzey örtüsü ile üzerlenmiş olabilir. Bazen de eski bir depremden oluşmuş ve yerüzüne kadar çıkmış, ancak zamanla örtülmüş bir fay yeniden hareket edebilir.

Depremlerinin olusumu "Elastik Sıçrama" (Elastic Rebound) teorisi ile açıklanır. Bu teoriye göre, herhangibir noktada, zamana bağımlı olarak, yavaş yavaş oluşan birim deformasyon birikiminin elastik olarak depoladığı enerji, kritik bir değere eriştiğinde, fay düzlemi boyunca var olan sürtünme kuvvetini yenerek, fay çizgisinin her iki tarafındaki kayaç bloklarının birbirine göreli hareketlerini oluşturmaktadır. Bu olay ani yer değiştirme hareketidir. Bu ani yer değiştirmeler ise bir noktada biriken birim deformasyon enerjisinin açığa çıkması, boşalması, diğer bir deyişle mekanik enerjiye dönüşmesi ile ve sonuç olarak yer katmanlarının kırılma ve yırtılma hareketi ile olmaktadır.

Aslında kayaların, önceden bir birim yerdeğiştirme birikimine uğramadan kırılmaları olanaksızdır. Bu birim yer değiştirme hareketlerini, hareketsiz görülen yerkabuğunda, üst mantoda oluşan konveksiyon akımları oluşturmakta, kayalar belirli bir deformasyona kadar dayanıklılık gösterebilmekte ve sonrada kırılmaktadır. İşte bu kırılmalar sonucu depremler oluşmaktadır. Bu olaydan sonra da kayalardan uzak zamandan beri birikmiş olan gerilmelerin ve enerjinin bir kısmı ya da tamamı giderilmiş olmaktadır.

Çoğunlukla bu deprem olayı esnasında oluşan faylarda, elastik geri sekmeler (atım), fayın her iki tarafında ve ters yönde oluşmaktadırlar.

Faylar genellikle hareket yönlerine göre isimlendirilirler. Daha çok yatay hareket sonucu meydana gelen faylara "Doğrultu Atımlı Fay"denir. Fayın oluşturduğu iki ayrı blokun birbirlerine göreli olarak sağa veya sola hareketlerinden de bahsedilebilinir ki bunlar sağ veya sol yönlü doğrultulu atımlı faya bir örnektir. Düsey hareketlerle meydana gelen faylara da "Egim Atımlı Fay"denir. Fayların çoğunda hem yatay, hem de düsey hareket beraber gelişebilir.

Depremler oluş nedenlerine göre degişik türlerde olabilir. Dünyada olan depremlerin büyük bir bölümü yukarıda anlatılan biçimde oluşmakla birlikte az miktarda da olsa baska doğal nedenlerle de olan deprem türleri bulunmaktadır. Yukarıda anlatılan levhaların hareketi sonucu olan depremler genellikle "Tektonik" depremler olarak nitelenir ve bu depremler çoğunlukla levhalar sınırlarında olusurlar. Yeryüzünde olan depremlerin %90&#;ı bu gruba girer. Türkiye&#;de olan depremler de büyük çoğunlukla tektonik depremlerdir. İkinci tip depremler "Volkanik" depremlerdir. Bunlar volkanların püskürmesi sırasında metdana gelirler. Yerin derinliklerinde ergimiş maddenin yeryüzüne çıkışı sırasındaki fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda oluşan gazların yapmış oldukları patlamalarla bu tür depremlerin maydana geldiği bilinmektedir. Bunlar da yanardağlarla ilgili olduklarından yereldirler ve önemli zarara neden olmazlar. Japonya ve İtalya&#;da olusan depremlerin bir kısmı bu gruba girmektedir.

Bir başka tip depremler de "Çöküntü" depremlerdir. Bunlar yer altındaki boşlukların (mağara), kömür ocaklarında galerilerin, tuz ve jipsli arazilerde erime sonucu oluşan boşlukları tavan blokunun çökmesi ile oluşurlar. Hissedilme alanları yerel olup enerjileri azdır fazla zarar getirmezler. Büyük heyelanlar ve gökten düşen meteorların da küçük sarsıntılara neden olduğu bilinmektedir.

kaynağı değiştir]

Ana madde: Depreme hazırlık

Deprem mühendisliğinin amacı, depremlerin binalar ve diğer yapılar üzerindeki etkilerini öngörmek ve bu yapıları hasar riskini en aza indirecek şekilde tasarlamaktır. Mevcut yapılar, depreme karşı dayanıklılıklarını artırmak için sismik güçlendirme ile değiştirilebilir. Deprem sigortası yaptırmak, bina sahiplerine depremlerden kaynaklanan kayıplara karşı finansal koruma sağlayabilir. Acil durum yönetimi stratejileri, bir hükûmet veya kuruluş tarafından riskleri azaltmak ve sonuçlara hazırlanmak için önceden hazırlanabilir. İnsanlar deprem anında ve sonrasında neler yapılacağı konusunda eğitilebilir.

Tarihi[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası