Sahur Deyince Akla Gelenler

Ramazan bu sene 6 Mayıs Pazartesi günü başlayıp 4 Haziran Salı günü de sona erecektir.  Ramazan her yıl farklı bir coşku ile gelmektedir.

Her yıl bilindiği üzere 10 gün erken tarihe gelmektedir. Buda birkaç yılda bir farklı mevsimlere gelmektedir. Her yıl ramazan geldiğinde  birçok şey değişir Birçok insan aramızda olmayabilir. Ama değişmeyen şeyler var.

Hangi yıl hangi mevsim olursa olsun Ramazan denince değişmeyen ve ramazan ile birlikte akla gelen şeyler vardır. İşte biz de Ramazan Denilince akla gelen ilk 10 şeyi yazdık. Eklemek ve söylemek istediğiniz bir şey olursa yorum kısmına yazabilirsiniz.

1-İftar

Ramazan&#;da bilindiği üzere imsak vakti ile Sabah ezanın okunması ardında Akşam ezanı okuyana kadar hiçbir yemeden içmeden sabır etmektir Oruç. Tabi oruç sadece yeme içme ile değil ama neyse. Herkes sabırla akşam ezanı okuyup iftarını açmak ister. İftar için birçok yemek hazırlanır. misafir çağırılır. Akşam ezanın okuması ile İftar açılır. Tabi iftar denilince sokak iftarları ve iftar çadırını da unutmamak lazım.

2-Sahur

Ramazan ayında gün doğmadan yada imsak vakti girmeden yenilip içilen zamandır.  Sahur denilince uykuda kalmış saç baş karışmış kişilerde elbet gelir aklımıza.

3- Pide ve Pide kuyruğu

Ramazan&#;ın vazgeçilmezi pideler oluyor. Ve pide almak için girilen sıralar ve bu sıra kuyruklar akla gelir. Neredeyse bütün sofralarda Ramazan pidesi bulunur. Ramazan pidesini sevmeyen yoktur herhalde&#;

4-Ramazan Davulcusu

Ramazan&#;ın vazgeçilmezi kültürümüzün bir ögesi haline gelen ramazan davulcularıdır. Sahur vaktinde her evin önüne gelip davul çalarak evdekileri sahura kaldırır. Bu tarih boyunca hep devam etmiştir. Günümüzde teknolojinin gelişmesi ile birlikte bu davulcu geleneği biraz azalmış olsa da halla devam etmektedir.

5-Teravih Namazı

Sadece Ramazan ayına mahsus bir diğer ibadet ise Teravih Namazıdır. Bu namaz yatsı namazından sonra ister cemaatle ister tek başına kılınan bir namazdır. toplam 20 rekattır. Fakat şunu da söylemeden geçmeyecem. Teravih namazı sünnet olduğu için çoğu kişi kılmamaktadır. Bunu  hoş görmediğimi belirtmek istiyorum.

6-Ramazan Şerbeti

Ramazan&#;ın gelmesi ile birlikte sofralarda yerini alan Hurma ve Ramazan Şerbetidir. Gün içerisinde çok su kaybı olduğundan dolayı iftarını şerbet veya hurma ile açarız. Hem bu davranış Sünnettir.

7-Fitre

İslam dininde Ramazan ayı boyunca varlıklı kişilerin  yoksula verdikleri ve miktarı belli olan olan sadaka türüdür. Bayramın 1. gününe kadar verilebilir. Bu sene Diyanetin belirlediği fitre miktarı 16 tl&#;dir.

8- Mahya

Mahya ramazan ayında hepiniz şahit olmuşsunuzdur. Camilerde İki minare arasına gerilen ipler üzerine kandillerle ya da elektrik ampulleriyle oluşturulan ve geceleri ışık verilen yazı ya da resimdir. Hepiniz onu görmüşsünüzdür. Bu sadece Ramazan ayı ve dini bayramlarda görebiliriz.

9-Oruç Baba Türbesi

Ramazan ayında vazgeçilmeyen bir diğer faaliyet ise türbe ziyaretidir. Fakat bu türbelerin içinde bir tane varki Ramazan ayında tıklım tıklım dolmaktadır. Bu türbe Oruç Baba&#;ya ait olunduğu söylenen bir zatta aittir. Bu zat veya veli diyeceğimiz kişi Ramazan ayında  Kuru ekmek ve sirkeyle sahur yapıp, yine aynı şekilde iftar yapan Oruç Baba&#;nın sade ve mütevazi hayatı insanları çok etkilemiştir. Bu türbe İstanbul Fatih&#;te bulunuyor. Buraya genelde insanlar ilk iftarı burada yaparlar.

Sultan Ahmet Meydanı

Her Ramazan&#;da tekrar edilen bir diğer faaliyet ise Sultanahmet meydanıdır. Sultanahmet meydanı tüm yıl boyunca birçok ziyaretçi tarafında ziyaret edilmektedir. Fakat Ramazan ayının gelmesi ile birlikte birçok etkinliğe de ev sahipliği yapmaktadır. Burada ramazan şenlikleri, İftar sofraları, Dua ve ibadet yapılır.

Bonus: 

Bonus olarak ise Ramazan ayında ortaya çıkan İlahiyat Hocalarıdır. Ramazan ayı boyunca neredeyse her kanalda bir ilahiyatçı görebilirsiniz. Bunu da eklemek istedik.

Teravih namazı: sevabı çok olan nafile namazlardandır. Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem: “kim ramazan kıyamını (teravihini) inanarak ve sevabını Allah`tan umarak yerine getirirse onun geçmiş tüm günahları bağışlanır.” (Buhari, Müslim)

Teravih için camileri tercih etmek daha evladır. Cemaatle kılınan namazın sevabı 25 veya 27 kat daha fazla olduğu gibi, hiç kaçırmamak veya başkalarından geri kalmamak gibi bir nefis hoşluğunu da kazandırıyor. İftardan sonra insanın üzerine çöken uyuşukluğun teravihle gittiğini görünce kişi, daha da istekli ve gayretli oluyor. Teravih namazının diğer namazlardan daha fazla rağbetli oluşu, belki bundan kaynaklanıyor.

Validemiz Hz. Aişe`nin rivayet ettiğine göre: “Bir ramazan gecesinde Allah Resulü (s.a.v), çıktı. Mescitte insanlarla birlikte namaz kıldı; onunla birlikte namaz kılanlar sabahleyin bunu konuşunca ikinci gece daha kalabalık bir cemaat toplandı. Onlar da bunu konuşunca üçüncü gece mescit tam doldu. Üçüncü veya dördüncü gecede mescide sığmayacak kadar insan toplandığını görünce, Allah`ın Resulü mescide gitmedi. Ta ki sabah olunca gidip sabah namazını kıldırdı. Namazdan sonra cemaate dönüp kelime-i şahadet getirdikten sonra şunu buyurdu:

“yaptığınız şeyi (namaz için toplanıp beni beklediğinizi) gördüm; bunun üzerinize farz kılınıp da sonra yapamayacağınızın korkusundan başka bir şey beni bundan alıkoymadı.” (Tac: c. 2. s. 64)

Bu olaydan sonra herkes teravihini kendi evinde veya mescitte yalnız kılmaya başladı. Ve bu durum Hz Ömer zamanına kadar böyle devam etti. Bir gün Hz. Ömer, bununla ilgili Müslümanlarda gördüğü bir dağınıklık üzerine Ubey Bin Kab`ı çağırdı ve tekrar teravihin cemaatle kılınmasını emretti. İşte o günden beri bu şekilde devam edegelmiştir. Yine Hz. Ömer`in öngörüsüyle teravih namazı 20 rekât kabul edilmiş ve bunun üzerine İcmâ oluşmuştur. 

Sahur: sahura kalkmak sünnettir. Gecenin sonuna doğru yani tehir ederek sahur yemek ise ayrı bir sünnettir. Sahurun önemiyle ilgili birçok hadisi şerif vardır. Bunlardan bazıları şöyledir:

“Bir tas suyla da olsa sahura kalkınız zira sahurda bereket (vücutta oruca karşı bir kuvvet ve büyük ecir) vardır.” (muttefakunaleyh)

“Bizim orucumuzla kitap ehlinin orucu arasındaki fark, bizim sahura kalkmamızdır.” (Buhari Müslim)

“Gündüz tutacağınız oruca karşı sahurla, gece kalkacağınız teheccüd namazına karşı da kaylule`yle (gün ortasında bir azıcık uykuyla) destek alarak kendinizi güçlendiriniz.” (İbni Mace, Hâkim)

İşte bu hadisi şerifler, sahurun önemini, vücuda ve ruha olan maddi ve manevi faydalarını bildirmektedirler. O halde, daha güçlü, daha zinde bir vücutla ve daha azimli bir ruhla oruç tutabilmek için sahura kalkmakla, sahurunu tehir etmekle bu sünneti ihya etmek gerekir. Sahuru kaçıranlar onun ne kadar önemli ve ne kadar elzem olduğunu daha iyi anlarlar.

İftar: iftarda acele etmek yani akşam vakti girer girmez oruçlu kişinin iftarını açması sünnettir. Bununla ilgili birçok hadisi şerif vardır. İşte bunlardan bazıları: “Allah (c.c), buyurdu ki: “bana kullarımın en sevgilisi, iftarını açmakta acele edendir.” (kutsi hadis)

“insanlar iftarını acele açtıkları müddetçe hayırdan ayrılmazlar. İnsanlar iftarda acele ettikçe din hâkim olmaya devam eder. Çünkü Yahudiler ve Hıristiyanlar onu tehir ederek dini zorlaştırdılar, (insanlara nefret ettirdiler.)” (Ebu Davut)

Sahabe`den Ebu atiye diyor ki: Ben ve Mesruk Hz. Aişe`nin yanına vardık ve: “ey müminlerin annesi! Resulüllah`ın ashabından iki kişi vardır ki, hayırdan geri kalmıyorlar; biri iftarını açma ve namaza başlamada acele davranıyor; diğeri de bu ikisini tehir ediyor” dedik. Hz. Aişe: “onlardan acele eden kim ve tehir eden kimdir?” dedi. Biz: “acele eden İbni Mesud, tehir eden de Ebu Musa`dır” dedik. Hz. Aişe: “Allah resulü (s.a.v), İbni Mesud gibi yapardı” dedi. (Müslim Ebu Davut Tirmizi ve Nesei)

Bu hadisi şerifler, iftar vaktinin girmesiyle oruçlu kişinin iftarını açmakta acele davranmasının sünnet olduğunu öğretiyor. Tıpkı vaktin girmesiyle namazı vaktin evvelinde kılınması gibi! Bu her iki sünnetin gerçekleşmesi (vaktin evvelinde hem namazını kılmak hem de iftarını açmak) için, hurma veya su gibi hafif bir şeyle iftarını açıp namazını kıldıktan sonra asıl iftar yemeğini yemek gerekir. Bu hususla ilgili Enes`ten gelen bir hadisi şerifte şöyle buyrulmaktadır:

“Allah Resulü (s.a.v), iftar vakti girince namaz kılmadan önce birkaç hurmayla veya birkaç yudum suyla iftarını açardı.” (Ebu Davut, Tirmizi)

İftar duası: Sabır ve tahammülün azaldığı bir anda duaya zaman ayırmak çok önemlidir ve erdemli kişilerin işidir. İşte bu vakitlerden biri de iftar saatidir. Bununla ilgili Allah Resulü`nden (s.a.v)  varid olmuş birçok dua çeşitleri vardır. İşte bunlardan bazıları:

“Allah Resulü (s.a.v), iftarını açtığı zaman şöyle derdi: “Allaha hamdolsun ki; susuzluk gitti, damarlar ıslandı ve ecir hâsıl oldu.” (Ebu Davut, Nesei)

“Bismillah! Allah`ım! Senin için oruç tuttum, senin rızkınla iftarımı açtım, artık günahlarımı bağışla.” (Ebu Davut, Taberani)

Abdullah Bin Zübeyir de şöyle demiştir: Allah`ın peygamberi, Sad Bin Muaz`ın yanında iftarını açtı ve şöyle buyurdu: “Yanınızda oruçlular iftarlarını açtı, insanların en iyileri yemeğinizi yedi ve melekler üzerinize dua etti.” (İbni Mace)

Oruçlu birine iftarını açmanın fazileti: Zeyd Bin Halid`den rivayet edilen bir hadisi şerifte şöyle buyrulmaktadır: “kim bir oruçlunun iftarını açarsa, o oruçlunun ecrinden bir şey eksik olmaksızın ona da aynı derecede ecir vardır.” (Tirmizi, Ahmet)

Bu hadisi şerif, birçok hakikati birden akla getiriyor. Sadece oruçlu birinin iftarını açtırmakla büyük manevi mükâfatın yanı sıra aç insanların halini anlamayı, Ramazan`da cömertliğin ve sahavetin de önemini hatırlatmaktadır. Her işin kıymeti kendi zamanında daha iyi anlaşıldığı gibi, aç insanların halini anlamak da oruçluyken daha iyi anlaşılır. İşte o yüzden peygamberimiz (s.a.v), Ramazan ayı gelince insanları hayır hasenat yapmaya, cömertliğe teşvik ettiği gibi kendisi de bizzat buna güzel örnek olurdu. Validemiz Hz. Aişe buyuruyor ki: “Ramazan ayı gelince Allah Resulü her zamankinden çok daha cömert olur ve çok daha sadaka verirdi.” (Müslim)  

İl il sahur ve iftar saatleri belli oldu

Ramazan imsakiyesi İstanbul, Ankara, İzmir, Sivas, Malatya, Mersin, Ordu, Giresun gibi illerde merak ediliyor. Ramazan ayını elbette oruç olarak biliriz. Fakat Ramazan deyince bizim için çok daha öncelikli ilk akla gelmesi gereken ve böylece de bizim daha iyi bir Ramazan daha faziletli bir Ramazan geçirmemize yardım edecek temel aktiviteler ya da Ramazan'ı Ramazan yapan özellikler nedir, bunları konuşacağız. Bunların başında Ramazan'ın Kur-an ayı olması geliyor. Yani Ramazan'da Kur'an indi, biz Kur-an'la buluştuk. Ve Kuran'da cennete götüren kitabımızdır, bu bir İkincisi Ramazan'da rabbimiz bizi her zamankinden daha fazla rahmetiyle yüzleştiriyor ve günahlarımızı, hatalarımızı affediyor. Bu iki. Üçüncüsü de duaya el kaldırdığımız her zaman değerlidir ama Ramazan'daki kabul oranı çok yüksektir. Ve dördüncü olarak da Ramazan'da Kadir Gecesi var. Kadir Gecesi, bir insanın ömrünün ibadetle geçirilmesi kadar değerlidir. Ama Kadir Gecesi kesin ve net olarak gece değildir. Her günün gecenin Kadir gecesidir umuduyla, heyecanıyla ve fazladan bir iş yapma gayretidir. Bir özelliği daha var Ramazan-ı Şerif'in. Bu ayda Allah, şeytanları bağlıyor. Müslümanın şeytanın tuzağına düşme ihtimali azalıyor. Bir nokta daha var ki Ramazan'da Umre ibadeti diğer mevsimlerden çok farklı ve bereketli. İşte böylesine bir ay Ramazan. Bu sebeple başta oruç tutmak çok önemlidir. Bu sebeple Ramazan imsakiyesi Türkiye genelinde gündemdeki yerini koruyor. Özellikle İstanbul, Ankara, Adana, Trabzon, Samsun, İzmir, Konya, Kayser, Bursa, Kocaeli ve Sakarya imsak vakti ve iftar vakti saatleri oruç ibadetini idrak edeceklerin merakına mazhar oluyor. Peki İstanbul'da imsak vakti ne zaman? Diyanet'e göre Ramazan imsakiyesi saatleri İstanbul, Ankara, İzmir için nasıl düzenlendi. PDF şeklinde indirerek ilk sahur vakitlerini görebilirsiniz. İşte üç aylarda sahur vakti saat kaçta, oruç saat kaçta açılıyor sorularının en net cevabı