Bebegim Uykusundan Aglayarak Uyanıyorsa

Bebeklerin ebeveynlerine karşı ihtiyacını ve isteğini bildirmesi ağlama şeklinde olur. Bebeğiniz ağlıyorsa, muhakkak altında yatan bir nedeni vardır. Bebekler gün içerisinde gerek gazı olduğunu gerek acıktığını belli etmeyi ağlayarak belli ederler. Bebeklerin gece ağlayarak uyanmasının da yine çeşitli nedenleri vardır. Gece gözünü açtığında karanlıktan korkup ağlayabilir yahut rüyasında kötü bir şey görmüş olabilir. Bebeklerde geceleri ağlayarak uyanma durumu 1 ve 2 yaş grubunda çok görülmektedir.

Bebeklerin Uykudan Ağlayarak Uyanmasının Nedenleri Nelerdir?

Geceleri uykudan ağlayarak uyanma durumu 1-2 yaşındaki bebeklerde sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bebekler genelde bir ihtiyacının yahut isteğinin olduğunu belli etmek için ağlama tepkisini kullanırlar. Geceleri rüyasında kabus gördüğünde ya da karanlıktan korktuğunda da ağlayabilirler. Bebeklerin gece uykudayken ağlayarak uyanmasının başlıca nedenleri şunlardır;

Kâbus Görme

Bebeklerde aynı biz yetişkinler gibi kötü rüya, kabus görebilir. Gece rüyasında kabus gören bebek, ağlayarak uyanabilir. Bebeğin yattığı odayı dizayn ederken resimli tablolardan yahut odayı fazla süslemekten kaçınmak, bebeğin kabus görmesini engelleyebilir. Aynı zamanda ebeveynler bebeğini uyuttuktan sonra Âyetel Kürsi, Felak ve Nas sûrelerini okursa, bu sûreler bebeğe manevi bakımdan zırh olur.

Diş Çıkarma

1-2 yaşındaki çocuklar diş çıkardığı zaman da geceleri ağlayarak uyanabilirler. Bebeğiniz gece sürekli uyanıyorsa, diş çıkarmadan kaynaklanıyor olabilir.

Bebeğin Acıkması

Bebek uykuya daldıktan sonra acıkırsa, vücut acıkma sinyali verir ve uyanmasına neden olur. Uyku arasında uyanıp uykusu bölündüğü için de ağlamaya başlar. Bu nedenle ebeveynler bebeğin beslenme düzenini aksatmamalı ve bebeği uyutmadan evvel karnının tok olduğuna dikkat etmelidir. Ayrıca bebeklerin ilk 6 ay geceleri uyanması normaldir. Çünkü geceleri de beslenmeye ihtiyaçları olur. 6. aydan sonra anne sütü vermeye devam ederseniz, bebeğiniz acıkıp ağlayarak uyanacaktır. Anne emzirmeyi bıraktıktan sonra, bebeğin gece uyanma durumu sona erecektir.

Gaz Sancısı

Bebeğiniz gece uyku sırasında bacaklarını karnına doğru çekmiş ve yüzünü kızartıp ellerini yumruk hale getirmiş ise gaz sancısını çekiyordur. Gaz sancısı çeken bebek gece ağlayarak uyanabilir.Gaz sancısını gidermek için bebeğinizi kucağınıza almalı ve sırtını hafifçe sıvazlayarak gazının çıkmasını sağlamalısınız.

Altının Islak Olması

Bebek altını kirlettiği zaman kendini huzursuz hisseder ve bu durumda uyanmasına sebep olur. Ağlamasının nedeni altını kirletmesi ise, bebeğin bezi değiştirilmeli ve yeniden yatağına yatırılmalıdır.

Bebeğin Üşümesi

Bebekler hassas bir bedene sahiptir. Narin vücutları soğuktan hemen etkilenir. Bebeğinizin yattığı odanın ısısı 1-2 derece dahi düşse bebeğin üşümesine neden olabilir. Bebeğin uyuduğu oda soğuyunca da bebek ağlayarak uyanabilir.

Kaybetme Korkusu

Bebeklerin gece ağlayarak uyanmasının nedeni psikolojik faktörlerden de kaynaklanabilir. Bebekler anne kokusuna alışırlar ve gece uyandığında annesinin kokusunu duyamadığında ağlayabilirler. Bu durum tıp dilinde kaybetme korkusu olarak tanımlanır. Bebeklerde 4 aydan sonra kaybetme korkusu peydah olur. Bu nedenle bebeğiniz gece ağlayarak uyandığında bir süre yanında olmalı, elini tutmalı ve başını okşamalısınız. Bebeğin kendisini güvende hissettiğini ona yansıtmalısınız.

Karanlıktan Korkması

Çocuklar karanlık ve sessiz ortamları sevmeyebilir hatta korkabilirler. Gece rüyadan aniden korkarak uyanma, 1-2 yaş grubunda çok sık görülmektedir.

Anne Sütünün Yetmemesi

Bebekler yeteri kadar beslenemediğinde de geceleri uyanabilir. Anne bebeğini emzirirken, bebeğinin tam doymuş olduğundan emin olmalıdır. 

Gündüz Çok Uyuması

Bebeğin gündüzleri gereğinden fazla uyuması da gece uykusuna mâl olabilir. Gündüz fazla uyuyan bebek, geceleri uykuya dalmakta zorluk çekebilir yahut ağlayarak uyanabilir. Bu nedenle bebeğin gece-gündüz uyku süresinin doğru ayarlanması gerekir.

Kulak Enfeksiyonu

Kulak enfeksiyonu yahut kulak ağrısı da bebeğin gece ağlayarak uyanmasına neden açabilir.

Bebek Uykudan Ağlayarak Uyanıyorsa Ne Yapmalıdır?

Bebeğin gece uykusundan ağlayarak uyanmasının nedenini tespit etmeli ve altında yatan nedenine bağlı çözüm bulmalısınız. Geceleri sürekli ağlayarak uyanan bebeğin, nedenini öğrenmek için doktora başvurmalısınız. Doktorunuz gerekli tetkikleri uyguladıktan nedenini tespit edecek ve ne yapılması gerektiği hakkında bilgilendirecektir. Bebeğiniz gece uykusundan ağlayarak uyanıyorsa şunları yapmaya dikkat etmelisiniz;

1. Bebeğin yattığı odanın ideal sıcaklıkta olmasına özen gösterilmelidir. Odanın sıcaklığı bebeğin uyku kalitesini etkiler, odanın ısısı 20-24 derecede olmalı fazla sıcak yahut fazla soğuk olmamalıdır.
2. Bebeğin uyuduğu odanın temiz olması da bebek için oldukça önemlidir. Bunun içi bebeğinizi yatağına yatırmadan evvel, yattığı odanın penceresini açmalı ve odanın içerisine temiz hava dolmasını sağlamalısınız.
3. Bebeğin uyuduğu odanın içerisinde yüksek ses çıkarmamaya özen göstermelisiniz. Bebeğin uyuduğu oda hafif loş ışıklı olmalı fazla ışıklı olmamalıdır.
4. Bebek odasını dizayn ederken, odayı aşırı doldurmamalı, bebekleri rahatlatan renk tonlarında dekor etmelisiniz. Odanın içerisini resim, oyuncak vb eşyalarla doldurmamalıdır. Odanın ferah olması bebeğin gece rahat uyku çekmesinde önemli etkendir.
5. Bebeğiniz gece ağlayarak uyandığında, bir müddet yanında durun. Sessiz ve sevgi dolu bir ses tonuyla konuşarak yahut başını okşayarak, ona yanında olduğunuzu hissettirin. Hatta kucağınıza alın, sarılıp öpün. Böylece bebeğiniz kendisini güvende hissedecek ve ağlamayı bitirecektir.
6. 1-2 yaşındaki bebeğiniz gece altını kirlettiğinden dolayı veya acıktığından dolayı ağlıyorsa, bebeğin uyumadan evvel bezini değiştirmeyi ve yeterli beslenmesini sağladıktan sonra uyutmaya özen göstermelisiniz.
7. Bebeğiniz uyuduktan sonra, Fatiha, Ayetel Kürsi, Felak, Nas surelerini okumak da bebeğin rahat bir uyku çekmesini sağlar, korkup ağlayarak uyanmasının önüne geçer.

Bebeklerin ağlaması normal bir durum olsa da aşırı ağlama ebeveynler tarafından endişeyle karşılanabilir. Ağlamanın normalden fazla olması ve ataklar şeklinde sürekli hale gelmesi, bazı durumlarda bebeğin sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Ancak bazı yöntemlerle huzursuz bebek sendromunun etkilerini azaltmak ve bebekleri sakinleştirmek mümkündür.

Huzursuz Bebek Sendromu Nedir?

Huzursuz bebek sendromu, 1 yaş altındaki bebeklerde görülen ve aşırı sinir, çığlık atma, bağırma ile karakterize olan durumları ifade eder. Bu durum genellikle gün içinde tekrar eder ve sürekli hale gelir. Bazen saatlerce süren ağlama krizleri, ebeveynlerin sağlık kuruluşlarına başvurmasına neden olabilir.

Ağlamak, bebeklerde normal kabul edilen bir davranıştır. Bu durum için tipik sağlık geçmişi ve klinik muayene dışında herhangi bir incelemeye gerek yoktur. Ebeveyn eğitimi de huzursuz ve ağlayan bebeklerin yakından takip edilmesi için büyük önem taşır. Ancak uzun süreli ağlama ve sürekli hale gelen aşırı huzursuzluk durumuna dikkat edilmesi faydalı olur.

Huzursuz Bebek Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Huzursuz bebek sendromunun yaygın görülen belirtisi, ani başlayan ve bazen çok uzun saatler boyunca aralıksız süren ağlama, sinir hali ve çığlık atmadır. Ancak bu durumu normal ağlamadan ayırmak gerekir.

6-8 haftalık bir bebek, günde ortalama 2-3 saat ağlar. Bebek 3-4 aylık olduğunda ağlama süresi azalmaya başlar. Ağlama krizleri günün herhangi bir zamanında görülebilse de genellikle öğleden sonra ve akşam saatlerinde daha yoğun görülebilir. Bebek, bu sırada ağrısı varmış gibi bacaklarını yukarı çekebilir. Ancak bu hareketin bağırsak sorunlarından kaynaklandığına dair bir veri yoktur. Aşırı ağlama, ayrıca yüksek kafa içi basıncı yaratacağı için kafa travmasında güçlü bir risk faktörüdür.

Huzursuz Bebek Sendromu Nedenleri Nelerdir?

Huzursuz bebek sendromunun patolojik ve patolojik olmayan pek çok sebebi bulunabilir. Bu nedenle bebeğin ayrıntılı sağlık öyküsünün dinlenip sistematik bir muayene yapılması gerekir. Büyüme ve gelişmenin değerlendirilmesi için radyolojik tetkiklerin ve laboratuvar tetkiklerinin yapılması, tanı koymada fayda sağlar.

Patolojik Nedenler

Huzursuz bebek sendromunun patolojik nedenleri şunlardır:

• Solunum sistemi ile ilgili rahatsızlıklar
• Enfeksiyonlar
• Travmalar
• Anemi gibi hematolojik nedenler
• Gastrointestinal nedenler
• Aritmi gibi kardiyovasküler nedenler

İnfantil kolik (IK), huzursuz bebek sendromunun en yaygın görülen nedenidir. İK; genellikle ataklar halinde ortaya çıkan, nedeni tam olarak belli olmayan, daha çok öğle ve akşam saatlerinde görülen, doğumdan sonra 4. aya kadar devam eden ağlama krizleridir.

IK belirtileri genellikle bacakları karna çekme, yumrukları sıkma, kaşları çatma, yüzde ve alında kırışma ve karında sertleşmedir. Ağlama atakları ise bebeğin gaz çıkarması ya da ağlamaktan bitkin düşmesi ile son bulur. Kolik, bebek yaklaşık 6 haftalıkken geçmeye başlar ve 12 haftalık olduğunda tamamen geçer.

Huzursuzluk, bebeğin kafatası ve boyun bölgesindeki mekanik kısıtlamadan da kaynaklanabilir. Bu problemler kas spazmı, baş ağrısı ve artan sinir sistemi irritabilitesine ve dolayısıyla yetersiz beslenmeye, uyumada güçlüğe ve sürekli ağlamaya neden olabilir.

Patolojik Olmayan Nedenler

Aşırı yorgunluk, huzursuz bebek sendromunun önemli nedenlerinden biridir. Bebeğin 24 saat içindeki toplam uyku süresinin, yaşına göre ortalamanın altına ne kadar düştüğü kontrol edilmelidir. Ortalama uyku süresi yenidoğanlarda 16 saat, 2-3 aylık bebelerde 15 saattir. 6 haftalık bir bebek genellikle 1,5 saat, 3 aylık bir bebek ortalama 2 saat uyanık kaldıktan sonra yorulur.

Aşırı sıcak ya da soğuk bir ortamda bulunma, dış uyaranlara aşırı maruz kalma gibi farklı faktörler ise huzursuz bebek sendromunun çevresel nedenleri arasında bulunur. Bebeğin sürekli olarak aç olması, altının ıslak kalması, sıkılması da nedenlerden bazılarıdır.

Duygusal, fiziksel ve cinsel istismar, sarsılmış bebek sendromu gibi travma yaratan çocuk ihmali ve istismarı durumlarında da huzursuz bebek sendromu belirtileri ortaya çıkabilir.

Huzursuz Bebek Sendromu Nasıl Geçer?

Aralıksız ağlayan ve sürekli huzursuz olan bebekler, farklı yollarla sakinleşebilir. Ebeveynler, yöntemleri deneyerek pratikle hangi yöntemin bebeklerini sakinleştirdiğini belirleyebilir.

Huzursuz bebekleri sakinleştirmenin bazı yolları aşağıdaki gibidir:

• Bebekler, güvende hissetmeleri için ince ve büyük bir battaniye ile sarılabilir. Sarılmanın nasıl yapılacağı ile ilgili bir sağlık görevlisinden bilgi istenebilir.
• Sindirime yardımcı olması amacıyla bebek kollar arasına alınarak vücudun sol tarafına yerleştirilebilir. Yavaşça sırtı ovalanan bebek, uyuması durumunda sırt üstü yatırılabilir.
• Vantilatör uğultusu, saç kurutma makinesi sesi, kalp atış sesi gibi ritmik ve sakinleştirici seslerden yararlanılabilir. Bu uğultulu sesler, bebeğe rahim içinde olduğunu hatırlatır.
• Bebek, anne karnında hissettiği hareketleri hatırlaması için kanguru gibi vücutta taşınan ürünlerle sallanabilir.
• Bebeğin aşırı beslenmesi, sindirimi zorlaştırarak onun gün boyu rahatsız hissetmesine neden olabilir. Bu nedenle beslenmeler arasında 2-2,5 saat ara olmasına dikkat edilmelidir.
• Huzursuz bir bebeğin beslenme zamanı henüz gelmemişse, bebeğe emzik verilebilir ya da başparmağını bulması sağlanabilir. Çoğu bebek emme refleksi ile sakinleşebilir.
• Bebeğin rahatsız olmasının nedeni gıda alerjileri ise beslenmeye dikkat edilmelidir.

Sık tekrarlandığında olumsuz sonuçlar yaratıyor

Bebeklerde kulak enfeksiyonları sıklıkla yaşanılabilen bir durumdur. Bulaşıcı bir hastalık olmasa da önlem alınmadığında ve çok sık tekrarlandığında önemli sorunları beraberinde getirebilir. Genellikle soğuk algınlığı, boğaz ağrısı ve sinüzit gibi rahatsızlıklar, bu hastalığın meydana gelmesinde belirleyici bir rol oynar. Bu hastalığın bebeklerde sık görülme nedeni ise bebeklerin östaki borusunun normale göre çok daha kısa olmasıdır. Bu vaka bebeklerin kulaklarının ağrımasına ve huzursuz olmasına neden olur. Çoğu ebeveyn bebeğindeki huzursuzluk ve sıkıntıyı anlayamaz. Bu noktada kulak enfeksiyonlarının belirtilerini bilmek ve hastalık ile ilgili farkındalığı artırmak bebeğin sağlığı için çok önemlidir. 

Ebeveynler iyi gözlemci olmalı

Diğer birçok hastalıkta olduğu gibi ilk belirtiler bebeğin ruh halindeki değişimlerdir. Bu noktada ebeveyn olarak bebeğinizdeki değişikliklere ve huzursuzluklara dikkat etmeniz gerekmektedir. Eğer bebeğiniz normal şartlara göre daha fazla ağlıyorsa ve bu şekilde bir ağrısı olduğunu belli ediyorsa özellikle de yakın zamanda bir solunum yolu hastalığı geçirmişse kulak enfeksiyonundan şüphelenilebilir.

Ağlama ve huzursuzluğun yanı sıra bebeğiniz ellerini sürekli kulağına götürür. Bu hareket bebeğinizin acı çektiğini ve bir ağrısı olduğunu size anlatmak içindir. Diğer bir belirti ise ishal ve kusmadır. Kulak iltihabına neden olan bakteriler, gastrotestinal sistemi etkileyebilir ve buna bağlı olarak ishal ve kusma durumları gözlemlenebilir. Aynı zamanda bebeğin iştahında azalmalar gözlemlenebilir. Çünkü yutkunmakta ve çiğnemekte zorluk çekebilir. Bazı durumlarda ise kulağından sıvı gelebilir. Eğer bu belirtilerle karşılaşıyorsanız mutlaka bebeğinizi bir doktora götürmelisiniz.

Bebeğiniz bu belirtileri gösteriyorsa;

- Gece sık sık uyanma,

- Uykuda birden bağırma ve ağlamaya başlama,

- İşitme yeteneğinde azalma,

- Oturduğu yerde dengede kalmakta zorlanma,

- Sürekli kulağıyla oynaması,

- Yüksek ateş.

Hastalığın oluşumunu etkileyen belirli faktörler var

Söz konusu kulak ağrıları olduğunda en sık görülen enfeksiyon orta kulak iltihabıdır. Bir diğer yaygın sebep ise dış kulak iltihabıdır. Bunun yanı sıra bebeğiniz diş çıkardığı dönemlerde ya da fazla rüzgara maruz kaldığında da ağrılar oluşur. Kulak enfeksiyonlarının nedeni, bebek kulak zarının arkasına sıvının birikmesi ya da orta kulak parçalarının kulak zarının arkasına saklanmasıdır.  Bu duruma genellikle bakteriler neden olur. Boğaz ağrısı ve üst solunum yolları rahatsızlıkları gibi vakalarda bu durumun ortaya çıkma ihtimali yükselir. Çünkü bakteriler kaçış yolu olarak kulak zarının arkasına saklanıp orada uzun süre kalabilirler.

Mutlaka önlem alın!

Eğer bebeğinizde yukarıda bahsedilen belirtiler varsa mutlaka uzman bir doktora başvurmalı ve hemen tedavisine başlamalısınız. Bunun yanı sıra alacağınız birkaç küçük önlemle bebeğinizin bu hastalığa yakalanma riskini azaltabilirsiniz. Bebeğinizin bağışıklık sisteminin güçlü olması, kulak iltihaplarının riskini azaltır. İlk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmek önemli. 2 yaşına kadar bebeğiniz her istediğinde onu emzirmek ve anne sütünün ana yemek olduğunu unutmadan ek besin takviyesi yapmak yararlı olacaktır. Seçilecek ek besinler mineral ve vitaminler açısından zengin olmalıdır.