Barry Callebaut Maaşları

Restoranlardaki nitelikli personel sorunu derinleşiyor. Garson maaşının 8 bine, aşçı maaşının 15 bine kadar çıktığını belirten sektör temsilcileri, “Personel yok. Kimi kurye oldu, kimi şoför… Turizm canlanınca sorun daha da büyüyecek” açıklamasında bulundular.

Küresel salgın Covid-19 nedeniyle uzun bir süre kapalı kalan ve normalleşmeyle birlikte kapılarını açan restoranlar yapısal problemlerle boğuşuyor.

Birçok restoran ve kafe, yeni dönemde garson, şef, komi, aşçı gibi alanlarda personel bulmakta zorlanıyor. Bu sorunun büyüyerek devam ettiğini belirten sektör temsilcileri, önümüzdeki yıl özellikle turizmde beklenen hareketlenmeyle birlikte daha da derinleşeceğine dikkat çekiyor.

MAAŞ 8 BİNE KADAR ÇIKIYOR

Görüşlerine yer verilen Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl, pandemi döneminde kapanmalar nedeniyle garsonların kuryelik, şoförlük, taksicilik gibi alanlara yöneldiğini belirtti. Bingöl, “Sadece garson değil, şef, aşçı, komi gibi birçok alanda nitelikli personel bulmakta zorlanıyoruz” dedi.

Garsonların maaşlarının bölgelerine göre değişiklik gösterdiğini anlatan Bingöl, “Örneğin Etiler’de bir garsonun ortalama maaşı bahşişlerle birlikte 8-10 bin TL. Esenyurt‘ta ise mesai, bahşiş vs ile 4 bin TL. Aşçıların ise maaşları 6 binden başlayıp 15 bine kadar çıkıyor” diye konuştu.

TEORİ İLE PRATİK ÖRTÜŞMÜYOR

Mutfakta ciddi sıkıntı yaşadıklarını anlatan Bingöl, “Eskiden çırak-usta ilişkisi vardı. Artık kimse çırak olmak istemiyor. Dolayısıyla usta da yetişmiyor” ifadelerini kullandı.

Son dönemde gastronomi bölümlerinin sayısının hızla arttığını anlatan Bingöl, “Bu bir modaya döndü. Orada okuma modası var ancak buradan gelenler çok tecrübesiz. Çünkü okulların teoriği ile iş hayatının pratiği örtüşmüyor. Bize üniversitelerin de turizm liselerinin de faydası yok. Oradaki çocuklara birinci sınıftan itibaren haftanın üç günü restoran–kafede çalışma zorunluluğu olmalı. Biz maaş da veririz. İşi işte öğrenmeliler. Yoksa bu kriz önümüzdeki yıl, turizmin canlanmasıyla içinden çıkılmaz bir hâl alacak. Acil önlem şart” dedi.

“ÜNİVERSİTE İLE İŞBİRLİĞİ YAPTIK”

Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer, nitelikli personel sorununun her geçen gün büyüdüğünü belirterek, “Bu sorunun çözümü için 2019’da TURYİD olarak Özyeğin Üniversitesi ile bir protokol imzaladık. Araya pandemi girdiği için protokolü tam uygulayamadık. Bu yıl uygulamaya almayı planlıyoruz. Protokole göre mutfak sanatları bölümü öğrencileri üniversite son sınıfta seçtikleri bir restoranda olacaklar. Burada muhasebeden depoya, mutfaktan garsonluğa her alanda çalışıp işi öğrenecekler” diye konuştu.

Barry Callebaut Yönetim Kurulu Başkanı Andreas Jacobs, Barry Callebaut Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Juergen Steinemann, Barry Callebaut Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EEMEA) Başkanı Filip De Reymaeker ve Barry Callebaut Satış ve Türkiye Direktörü Serdar Tülek, Eskişehir'deki fabrikalarının açılışı öncesinde basın toplantı düzenledi.

Barry Callebaut Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Steinemann ise dünyadaki 5 üründen birinin çikolatalarını kullandığına değinerek, şirketlerinin 50 ülkede 8 bin çalışanının bulunduğunu bildirdi. Barry Callebaut'un 100'den fazla pazara hizmet verdiğini anlatan Steinemann, şöyle devam etti: "Gana, Fildişi Sahili, Endonezya, Brezilya gibi ülkelerden kakao çekirdeklerini alıp fabrikamıza getiriyoruz. Öğütüyoruz. Dünyada fabrikalarımızda çikolata üretiyoruz. Kakao ve çikolata sektörünün kalbiyiz. Biz lider olmak istiyoruz. Tüm dünyada ve bölgede lider olmak istiyoruz. Türkiye'deki çikolata sektöründe de lider olmayı umuyoruz. Şirketimiz büyüme oranı yüzde 6-8 arasında olmuştur hacim olarak. Gelişen pazarlarda büyüyoruz. Bütün tüketiciler yılda 6 milyon ton çikolata tüketiyor. Yüzbinlerce ton üretim yaptık. Küresel bir şirket olarak son 6 yılda 16 yeni tesise sahip olduk. Türkiye de onlardan birisi. Endonezya'da bir kakao fabrikası açtık. 2 ay sonra Japonya'da yeni bir çikolata fabrika açacağız."

"Türkiye çok çekici bir pazar"
Barry Callebaut Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EEMEA) Başkanı De Reymaeker de Barry Callebaut'un Rusya'da 2007'de fabrika kurduğunu belirterek, Türkiye'de bugün açılan fabrikanın EEMEA bölgesinin ikinci fabrikası olduğunu bildirdi.

Polonya ve Belçika'da birer fabrikalarının bulunduğunu vurgulayan De Reymaeker, şunları kaydetti: "Tüm dünyadaki en büyük çikolata fabrikası Belçika'daki fabrikamız. Gurme ürünlerimizin büyük çoğunluğu Belçika'dan geliyor. Belgrad'da da bir ofis açtık. Bu bölgeyi daha da geliştirmek için İstanbul'da EEMEA Bölgesi Merkezi'ni açtık. EEMEA bölgesi coğrafi olarak büyük bir bölge. Dünyadaki her 5 kişiden birisi burada yaşıyor. Geniş bölgedeki yaş ortalaması 28. Yeni fkirler ve yeni fikirlere adapte olmak önemli bir konu. Burada, 17 milyar dolarlık çikolata ve şekerleme pazarı var. Türkiye çikolata konusunda çok çekici bir pazar. Bir çok genç, baklava gibi geleneksel tatlıdan çikolataya geçiş yapıyor. Orta sınıf da çikolatayı alabiliyor. Son iki yılda Türkiye'de kişi başına yılda 1 kilogram olan çikolata tüketimi 2 kilograma çıktı."

"İki yılda 28 bin tonluk kapasiteye ulaşacağız"
Barry Callebaut Satış ve Türkiye Direktörü Tülek ise 1991 yılında ilk endüstriyel çikolatayı Belçika'dan Türkiye'ye getirdiklerini anlattı. Türkiye'de 2005 yılında satış ofisi açtıklarına değinen Tülek, "2011 ekim ayında ilk gurme satış ekibimizi kurduk. 2013 yılında EEMEA merkezi İstanbul seçildi. Firmanın 4 büyük merkezinden birisi Türkiye'ye gelmiş oldu. 2013 kasımda çikolata akademimizi İstanbul'da gerçekleştirmiş olacağız. Eskişehir, bizim için çok önemlidir. Eskişehir'i, ulaşım ağı ve gelişmiş organize sanayi bölgesi olmasından dolayı tercih ettik. 14 bin ton üretim kapasitesine sahibiz. Bunun artmasını hedefliyoruz. 30 çalışanımız var. Eskişehir'deki yatırımımızın değeri 35 milyon lira. İki yıl içinde 28 bin tonluk kapasiteye ulaşmış olacağız."

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Eskişehir Ticaret Odası küresel iş birliklerine bir zincir daha ekledi. ETO, Belçika ekonomisinin yüzde 70’ini temsil eden ve ülkenin en güçlü ekonomi kuruluşu olan Doğu Flaman Ticaret ve Sanayi Odası VOKA ile iş birliği protokolü imzaladı. Protokol töreni Vehbi Koç Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. Protokol töreninde ETO Başkanı Metin Güler ve beraberindeki yönetim kurulu ve meclis divanı, VOKA Yönetim Kurulu Başkanı Geert Moerman, VOKA Gent Bölgesi Müdürü Hilde Schuddinck, VOKA Kuzey Denizi Limanı Bölgesi Müdürü Stefan Derluyn, Belçika Bölge Milletvekili Veli Yüksel ve TOBB Eskişehir İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Elif Gürkaynak yer aldı. 

ETO olarak şehrin ihracatına ve ticaretine katkı sağlamaya devam edeceğiz

Törende konuşan ETO Başkanı Metin Güler, ETO olarak Nisan ayında, Discover Eskişehir temasları kapsamında VOKA ile bir araya geldiklerini belirterek, bu görüşmeyi güçlü bir iş birliğine dönüştürmenin mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. ETO’nun Belçika’nın en güçlü ekonomi kuruluşuyla iş birliği yapmasının önemine değinen Güler, Eskişehir’in ticaret ve sanayisine yön veren kuruluşları Belçika’daki firmalarla bir araya getirerek her iki tarafın da kazanacağı kalıcı bir iş birliğine dönüştürmeyi hedeflediklerini söyledi. VOKA ile yapılan anlaşmayla birlikte ETO olarak 24 ülkeyle iş birliğine imza atmış olduklarını belirten Güler, Eskişehir’in ihracatına ve küresel pazardaki iş birliklerine katkı sağlamaya devam edeceklerinin altını çizdi. Güler ayrıca Belçika’nın en güçlü odasıyla iş birliği yapmalarına destek olan ve öncülük eden Belçika Bölge Milletvekili Veli Yüksel’e de teşekkür etti. 

İş birliği anlaşması ticaretin gelişmesine zemin hazırlayacak

Törende konuşan Doğu Flaman Ticaret ve Sanayi Odası VOKA Yönetim Kurulu Başkanı Geert Moerman, Eskişehir’de olmaktan memnuniyet duyduklarını belirterek, iş birliği protokolünü Belçika ve Eskişehir arasındaki ticaretin zirveye ulaştırılmasına vesile olacak bir başlangıç olarak gördüklerini kaydetti. ETO’nun kendisine ait bir fuar ve kongre merkezi olmasından çok etkilendiklerini belirten Moerman, ETO ve VOKA üyelerini farklı ticaret ve sanayi alanlarında bir araya getirmeyi ve iş birliğini güçlendirmeyi hedeflediklerini söyledi. Eskişehir’de Barry Callebaut Çikolata Fabrikası’nı da ziyaret edeceklerini belirten Moerman, böylece şehri daha yakından tanıma fırsatı bulacaklarını söyledi. 

Belçika ve Türkiye arasındaki köprülere yenisi eklendi

Toplantıda konuşan Belçika Bölge Milletvekili Veli Yüksel, ETO ve VOKA arasında gerçekleşen iş birliği anlaşması ile karşılıklı yatırımların, ticaretin ve iş birliğinin artacağını ümit ettiğini söyledi. ETO’nun Belçika’daki temaslarıyla hızlı bir şekilde Gent ve Eskişehir arasındaki ticareti ve sanayiyi geliştirmek için temel attığını belirten Yüksel, iş birliği anlaşması ile Belçika ve Türkiye arasındaki köprülere bir yenisinin daha eklendiğini söyledi. Konuşmaların ardından ETO Başkanı Metin Güler ve VOKA Yönetim Kurulu Başkanı Geert Moerman tarafından işbirliği protokolünün imzaları atıldı. Ayrıca ETO heyeti VOKA heyetiyle birlikte ETO TÜYAP Fuar Merkezi’nde gerçekleşen Eskişehir 3. Tarım Fuarını ziyaret etti. 

Rekordan rekora koşan enflasyon, emekçinin maaş ve ücretini yuttu. Memur, emekli ve işçi hükümetten kayıplarının giderilmesini istiyor.

Memur ve memur emeklileri ocakta yüzde 5 toplu sözleşme, yüzde 2.5 ek artışla birlikte toplamda yüzde 7.5 zam aldı. Temmuz ayında oluşan altı aylık enflasyon ile yüzde 7.5 arasındaki fark ödenecek. Dün açıklanan verilere göre beş aylık enflasyon yüzde 35.64 oldu. Buna göre ortaya çıkan enflasyon farkı yüzde 28.14. Ancak memur sendikaları aynı zamanda ocaktaki gibi ek zam istiyor. Ayrıca sendikalar enflasyon farkının altı ay yerine aylık olarak yansıtılmasını istiyor.

Emekliler zorda

Kamudaki işçilere ise çerçeve protokol ile bu yıl için altı ayda bir, yüzde 5 artı enflasyon farkı oranında zam verilmişti. Özel sektörde ise işçilerin ücretleri eğer toplu sözleşme varsa ona göre artıyor. Yoksa işverenin yaptığı zam ile sınırlı kalıyor. Özel sektör işçilerinin yaklaşık 8 milyonu asgari ücret ile çalışıyor. Net asgari ücret 4 bin 253 lira. Yıllık enflasyon yüzde 73.50 ile yılbaşında yapılan yüzde 50’lik zam oranının üzerine çıkmış durumda. Asgari ücret ile olması gereken asgari ücret arasında 3 bin 583 lira fark var. İşçi de işveren de asgari ücretin yılın ikinci yarısında mutlaka artırılmasını istiyor.

Enflasyon karşısında en fazla ezilen ise işçi ve Bağ-Kur emeklileri. En düşük emekli maaşı ocakta 2 bin 500 liraya çıkarılmıştı. İşçi ve Bağ-Kur emeklilerinin maaş artışları da altı aylık enflasyona göre belirleniyor. Beş aylık enflasyon yüzde 35.64. Haziran ayı enflasyonu ile birlikte bu emekçilerin de maaş artışları netleşecek