istinaf süreci nasıl işler / Hukukta İstinaf Kanun Yolu

Istinaf Süreci Nasıl Işler

istinaf süreci nasıl işler

İstinaf Nedir, İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer?

İstinaf Nedir: Yerel mahkemelerde istediği sonucu alamayan taraflar, kararı bir üst mahkemeye taşıyarak itirazlarını sunabilirler. Birinci derece mahkeme kararları istinaf mahkemeleri tarafından denetlenir.

İstinaf Ne Demek?

İstinaf, ilk derece mahkemeler tarafından verilen kararın maddi olay açısından ve hukuki yönünden Bölge Adliye Mahkemesi tarafından denetlenmesi olarak tanımlanmaktadır. Dolaysız ile basit uyuşmazlıkların kanun yoluna başvuru yapılması öngörülmemiştir.

İstinaf Mahkemesi Nedir?

İstinaf Mahkemesi Nedir?

İstinaf mahkemesi, ilk derece mahkemeleri tarafından verilen kararlar da taraflardan birisinin başvurusu üzerine inceleme yapan Bölge Adliye Mahkemesi olarak nitelendirilmektedir. İstinaf mahkemesi kurulmadan önce yerel mahkemenin kararları için temyiz yoluna başvuruluyordu. Daha sonra 20.07.2016 tarihinde istinaf mahkemeleri yürürlüğe girdi. Bu tarihten önce Bölge Adliye Mahkemeleri’ne kişiler için başvuru zorunluluğu getirilmişti. Yargıtay’ın iş yükünü azaltmak için yaptığı bu uygulama nedeni ile pek çok Dava’nın daha da uzamasına sebep olmuştur.

İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer?

İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer?

Davaların çoğu istinaf edilerek Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşınmaktadır. Peki, istinaf mahkemesi ne kadar sürer 2022? İstinaf mahkemeleri 2019 yılı öncesinde devreden ve yıl içerisinde gelen toplam dosya sayısı 1,5 Milyondur. Aynı zamanda karara çıkan dosya sayısı 770 Bindir. İstinafta bekleyen dosya sayısı ise ortalama 1 Milyon olduğu tahmin ediliyor. Dolayısı ile 2021 yılında istinaf edilen bir dosyanın ortalama 3 senede sonuçlandığını belirtmek isteriz.

İstinaf Dosya Sorgulama

İstinaf sorgulama yapmak için e-Devlet sitesine giriş yapmalısınız. Yargıtay Başkanlığı e Hizmetler menüsüne giriş yaparak kendiniz ile ilgili davalara ulaşabilirsiniz. İstinaf dosya sorgulama işlemi oldukça basittir. Eğer e-Devlet kaydınız yoksa PTT üzerinden şifre almanız gerekiyor. Hemen hemen çoğu işlerinizi e devlet istinaf mahkemesi sorgulama işlemini kolayca yapabilirsiniz.

İstinaf Harcı Hesaplama

Adli olaylar da mahkemelere yapılan başvurular için bazı masraflar yapılmaktadır. İstinaf harcı da yapılan masraflardan biridir. Mahkemeye herhangi bir konu ile başvuru yapan kişi için istinaf süreci başlar. Dolayısı işe sürecin başlamasından itibaren bazı masraflar ortaya çıkar. Ayrıca istinaf masrafları Resmi Gazete de yayımlanmaktadır. Her yıl farklılık gösteren istinaf masraflarını Resmi Gazete de inceleyerek hesaplayabilirsiniz.

İstinaf Mahkemesi Kararları

İstinaf mahkemesi kararları, istinaf incelemesi ile bir karara varılır. Aynı zamanda yerel mahkemenin kararının bozulması ya da onanması mümkün değildir. Yargıtay, temyiz incelemesi yaparak istinaf mahkemesi kararını hukuki yönden değerlendirip onama ya da bozma olarak karar verecektir.

İstinaf Başvuru Süresi

İstinaf başvurusu süresi 2 haftadır. Kararı veren ilk derece mahkemesine yazılı olarak istinaf dilekçesi verilir. Aynı zamanda istinaf dilekçesinde istinaf sebebi açıklanmak zorundadır.

İstinaf Başvurusu Nedir?

İstinaf başvurusu, hukuki uyuşmazlıkları maddi vakıa ve hukukilik açısından inceleyerek karar verilir. Dava mahkemesinin vermiş olduğu kararı beğenmeyerek bozulmasını daha üst Mahkeme’den (İstinaf Mahkemesi) istenmesidir. Peki, istinaf süresi nedir? Merak edilen konuların başında gelen istinaf süre, İstinaf Mahkemesi’ne yapılan başvurunun ardından 2 hafta da karara bağlanmaktadır.

İstinaf Başvuru Dilekçesi

İstinaf başvuru dilekçesi, ilk derece mahkemeleri tarafından verilen kararın ardından yasal süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’ne gönderilmek için ilk derece mahkemesine sunulan istinaf dilekçesi olarak tanımlanır. Aynı zamanda 2021 yılı için Bölge Adliye Mahkemelerinin Hukuk Dairelerine yapılacak istinaf başvurularında 148,60 TL harç bedeli ödeme yapılması öngörülüyor. Peki, istinaf dilekçesi nasıl yazılır?

Hukuk davası kararına karşı olarak istinaf başvurusu yapılırken dava dilekçesinin hazırlanması son derece önemlidir. Profesyonel bir avukat tarafından istinaf başvuru dilekçesinin hazırlanmasını önermekteyiz. Dava dilekçesi ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere kararı veren yerel mahkemeye hitaben yazıldığı için sorunsuz olmalıdır. Aşağıda belirttiğimiz üzere tüm ayrıntılara yer verilmelidir.

  • Yerel mahkemenin karar tarihi, esas no ile dosya no
  • İstinaf başvurusunda bulunan taraf
  • Talep ve istem bilgisi
  • Davalı ile davacı bilgileri var ise avukata ait bilgiler
  • Dava talebi konusu
  • Karara karşı verilen hukuki dayanak ile cevaplar
  • Kararın özeti

İstinaf Başvuru Dilekçesi Örneği

İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE

GÖNDERİLMEK ÜZERE

İSTANBUL 10. İŞ MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA NO                        : 2016/… Esas

İSTİNAF EDEN

DAVACI                             : Y.K.

VEKİLİ                                 :Av.  Z.M.

DAVALI                : 1)  P.T.E. A.Ş.

H… Cad. K… Mah. No:2/1 Şişli/İstanbul

Vekili :       Av. M.Y.

2)  O.O. Turizm San. Ve Tic. A.Ş.

L… Cad. E… Sok. S… Apt. No:6 Çankaya/Ankara

Kararın Tebliğ  Tarihi         : 11/05/2019

Uyuşmazlık tutarı               : … TL

KONU                  : Sayın mahkemece 2016/… Esas sayılı dosyada verilen …/…/2019 tarihli 2019/… sayılı karara karşı istinaf başvuru dilekçemizdir.

AÇIKLAMALAR   :

Sayın mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karar karşı daha önce süre tutum dilekçemiz sunulmuş ve aynı tarih olan …/…/2019 TARİHİNDE İSTİNAF HARÇLARI YATIRILMIŞTIR. … / … / 2019 tarihinde yazılan gerekçeli karara karşı istinaf gerekçelerimiz aşağıda belirtilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİMİZ :

ESASA İLİŞKİN İTİRAZIMIZ

I-MÜVEKKİLİN ÇALIŞTIĞI İŞ FAZLA MESAİ YAPILMASINA YATKIN BİR İŞ OLDUĞUNDA FAZLA MESAİ ÜCRETİNE VE BAYRAM – GENEL TATİL ÜCRETİ ALACAĞINA TAKDİRİ İNDİRİM ORANI OLARAK 1/3 UYGULANMASI YÜKSEKTİR.

Müvekkil Y.K., davalı iş yerinde … işinde … ekibinin arabasında şoför olarak çalışmaktadır. Tanık ifadelerinde de açıkça anlaşılacağı üzere, haftanın her günü mesai saatleri içinde ve dışında, … durumunun ortaya çıkması halinde müvekkil beklemeksizin ekibi taşımaktadır. Bu iş günün her saatinde ortaya çıkabilmektedir. Dosyada tanık olarak dinlenen V.S.’nin  ifadesinde belirttiği gibi:  işçilerin çalışma saatleri 08.00-16:00 olarak söylenmesine karşın işçiler hiç bir zaman bu saatlerde işten çıkamamışlardır. Davacı ise ekibi taşıyan arabada çalıştığı için çok daha yoğun çalışmaktadır. Acil bir durum olması durumunda olaya derhal müdahale etmesi gerekmektedir.

Tanık 2 ekip arabası şoförü bulunduğunu ve bu şoförlerin ayrı ayrı  sürekli iş çıktığında çalıştıklarını, hafta içi normalde 08:00 – 21:00 saatleri arasında çalıştıklarını  sadece haftada 1 gün dinlenmek adına şoförlerden birisinin 24 saat çalıştığını, diğerinin bu sürede 1 gün dinlendiğini, ertesi gün ise diğer şoförün 24 saat çalıştığını beyan etmiştir. Burada vurgulamak istediğimiz husus şudur ki müvekkilin yaptığı iş mahiyeti niteliği acil durumlara müdahaleye ilişkindir.

İstanbul gibi bir şehirde üstelik nüfusun yoğun olduğu bir bölgede çalışan müvekkil gece veya gündüz daima çok önemli bir işe  koşturmaktadır. Müvekkilin şoför olduğu ve iki ekip arabası olduğu gözetildiğinde, ekipteki işçilerden herhangi birinin iş alanına gidememesi durumunda yeri doldurulabilecekken, teknik ekibi taşıyan şoförün böyle bir lüksü de yoktur. TÜM BU HUSUSLAR DİKKATE ALINDIĞINDA, sayın mahkemece müvekkilin fazla mesai alacağı ve Bayram-Genel Tatil ücretine yapılan 1/3 oranındaki takdiri indirim, hakkaniyetli bir indirim olmayıp , yüksek bir indirim olmuştur. %33’lük indirimin daha düşük bir oranda uygulanması daha adil ve müvekkil açısından daha tatminkar olacaktır.

Yargıtay 9 HD. 21.03.2012 gün, 2009/48913, E, 2012/9400 K. Sayılı kararında ” …Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortada kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir…” şeklinde hüküm kurmuştur. %33 e tekabül eden 1/3 indirim çok yüksek bir orandır. 2016 yılındaki ekonomik durum ile günümüzdeki ekonomik durumun detaylıca anlatılmasına gerek yoktur. Bariz bir şekilde paranın alım gücü düşmüştür.

Hükmedilen miktar bir tazminata ilişkin değildir. Fazla mesailer konusundaki alacağa ilişkindir. İşçi alacağını talep etmektedir ve işveren bu süre zarfında bu alacağı ödememiş olup işçiyi zaten büyük oranda zarara uğratmıştır. BUNUN ÜZERİNE YAPILACAK 1/3 ORANINDA İNDİRİM, HAKKIN ÖZÜNE BÜYÜK ORANDA ZARAR VERMEKTEDİR.   Bu nedenle istinaf makamından talebimiz, Söz konusu indirimin yüksek olduğu gözetilerek bu hususta kararın lehimize bozulması veya düzeltilmesine karar verilmesidir.

Belirtmek gerekir ki İş Kanunu hükümleri işçi lehine yorumlanmalıdır. İşçi, işverene karşı dezavantajlı bir pozisyondadır. Bu durumda somut olayın özellikleri göz önünde bulundurulmadan 1/3 oranında indirim uygulanması kanunun ruhuna aykırılık teşkil edecektir. Uygulamada sürekli olarak aynı oranda indirimin uygulanması mağduriyet yaratmakta ve hakkaniyete aykırı sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle müvekkilin çalışma şartları ve somut olayın özellikleri göz önünde bulundurularak daha makul bir indirim oranı belirlenmelidir.

NETİCE-İ TALEP: Yukarıda açıklanan nedenler ve sayın istinaf makamınca resen göz önüne alınan nedenler ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla;

İstanbul 10. İş Mahkemesi’nin istinaf konusu 2016/… E. 2019/… K. sayılı kararının  yukarıdaki istinaf nedenlerimiz doğrultusunda  kaldırılmasına veya düzeltilerek onanmasına karar verilmesini,

Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.

İstinaf Kararına İtiraz Nasıl Yapılır?

İstinaf Kararına İtiraz

İstinaf itiraz süresi 30 gündür. Sanığın lehine yapılan itirazlar da herhangi bir süre kısıtlaması yoktur. Ancak sanığın aleyhine yapılacak istinaf sınırı kararına itirazı için Bölge Adliye Mahkemesi’ne savcılığın belirttiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde itiraz başvurusu yapılmalıdır. Aşağıda istinaf kararına itiraz dilekçesi yer alıyor.

Hukuk Mahkemelerince Verilen Kararlara Karşı İstinaf Dilekçe Örneği

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRESİ’NE

Gönderilmek Üzere

ANKARA…. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE

DURUŞMA TALEPLİDİR

DOSYA NO :

İSTİNAF BAŞVURUSUNDA BULUNAN

DAVACI :

VEKİLİ : Av. Cuma Ali Koç

ADRES : İstanbul

DAVALI :

VEKİLİ :

ADRES :

KARAR TEBLİĞ TARİHİ

İSTİNAF TALEBİNİN KONUSU : ……..Hukuk Mahkemesi’nin …/…/… tarih ve …/… E. …../… K. sayılı kararının istinaf incelemesi talebinden ibarettir.

GEREKÇE VE AÇIKLAMALAR: (Bu kısımda usul ve esas ilişkin itiraz sebepleri maddeler hâlinde delillerle ilişkilendirilerek sıralanacaktır.)

2-

3-

NETİCE VE TALEP :

Yukarıda ayrıntıları ile açıklandığı üzere, ……..Hukuk Mahkemesi’nin …/…/… tarih ve …/… E. …../… K. sayılı kararı usul ve yasaya aykırıdır. Bu sebeple,

1- ……. Hukuk Mahkemenin …/…/… tarih ve …/… E. …../… K. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde KALDIRILARAK yeniden yapılacak duruşmalı yargılama neticesinde talebimiz doğrultusunda DAVAMIZIN KABULÜNE karar verilmesini;

Ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini,

Bilvekale arz ve talep ederiz. …./…../…..

Davacı Vekil

Av. Cuma Ali Koç

İstinaf Davaları Ne Kadar Sürer?

İstinaf davaları 2 hafta sürmektedir. Ceza istinaf süresi ise karar tarihinden itibaren 7 gündür. Tarafların yokluğuna karar verildiğinde istinaf süresi istinaf gerekçeli kararın tebliğ edilmesi ile başlamaktadır. İdari Yargı’da istinaf süresi 30 gündür. Ayrıca belirtmek isteriz ki istinafa cevap süresi bu süreler ile aynıdır. Peki, istinaf cevap dilekçesi nedir?

İstinaf cevap dilekçesi verilir 15 gün içerisinde hazırlanarak mahkeme’ ye teslim edilmelidir. Tüm gerekçe ve kanıtlar dilekçe de yer almalıdır. İstinaf dilekçesinde neden istinafa itiraz ettiğinizi belirtmek zorundasınız. Aynı zamanda dilekçe kanun hükümleri ile desteklenmelidir. Herhangi bir sorunun çıkmaması için bu dilekçe uzman bir avukat tarafından düzenlenmelidir. Eğer 15 gün içerisinde istinaf cevap dilekçesi düzenlenip mahkemeye verilmez ise, karşı tarafın sunmuş olduğu itiraz kabul edilecektir. Aşağıda istinaf cevap dilekçe örneği yer alıyor.

Hukuk İstinaf Cevap Dilekçesi Örneği

BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİNE SUNULMAK ÜZERE

VAN 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE

DOSYA NO              : 2017/369 E    2018/326 K

DAVACI                    : Burhan

VEKİLİ                      : Av. Cuma Ali Koç

DAVALI                     : İPRAGAZ A.Ş

VEKİLİ                       :…

TEBLİĞ TARİHİ    :  30.05.2018

KONU                  :  Davalı vekilinin vermiş olduğu İstinaf dilekçesine karşı cevaplarımızın sunulmasıdır.

İSTİNAF BAŞVURU DİLEKÇESİNE CEVAPLARIMIZIN SEBEPLERİ;

Davalı tarafın itiraz dilekçesine baktığımızda hukuk temeli olmayan soyut davayı uzatmaya yönelik iddialar açıkça ortadadır.

Davalı taraf davanın başından beri müvekkilim tarafından sızdırmazlık raporunun alınmadığını, sızdırmazlık raporunun Makine Mühendisleri tarafından verilen araçta gaz kaçağı olmadığına ilişkin bir rapor olduğunu belirtmiştir. Sayın mahkeme tarafından alanında MAKİNE MÜHENDİSİ uzman bilirkişi tarafından rapor düzenlettirilmiş. Sayın bilirkişi ilgili sızdırmazlık raporunun araçta bulunan GAZ KAÇAĞI’na ilişkin alındığını, Ancak bahse konu olayda BENZİN KAÇAĞI’nın olduğunu belirtmiştir.

Dolayısıyla davalı tarafın iddia ettiği sızdırmazlık raporunun olayımızla ve davamızla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Müvekkilimin aracı benzin sızıntısından dolayı yanmıştır, Sızdırmazlık raporu ise araçtaki gaz kaçağına ilişkin alınan bir rapordur. Dolayısıyla davalının bu iddiası yersizdir.

2 )  Davalı taraf Mahkemeni kararını bilirkişi raporuna dayandırdığını, mahkemenin kararının ve bilirkişi raporunun yetersi olduğunu iddia etmiştir;

Bu iddia yersiz ve hukuk dışıdır. Müvekkilimin aracı yanmış, müvekkilim aracını olaydan hemen sonra zararın sebebini ve zararın miktarını uzman bir eksper vasıtasıyla tespit ettirmiştir. Olaya ilişkin fotoğraflar çekilmiş, video kayıtları tutulmuştur. Ve zararın karşılanması için yazılı olarak ilgili firmaya başvurmuş kendilerine zararın karşılanacağını belirtmişler fakat karşılamamıştır.

Müvekkilimce dava açılmış sayın mahkemece uzman bilirkişi marifetiyle araç üzerinde keşif yapılmıştır. Sayın bilirkişi raporunda davalı tarafın soyut iddialarına ilişkin açıklamalarda bulunmuştur ve iddiaları tamamen çürütülmüştür. Sayın bilirkişi Müvekkilimin dosyaya sunulan yazılı belgelerden anlaşıldığı üzere, aracının bakımını zamanında yapıldığını ve araçta benzin kaçak kontrolünün yapıldığını belirtmiş.  Araçta hangi parçaların hasarlı olduğunu DETAYLI olarak yazmıştır. Sayın bilirkişinin raporu gerekçeli ayrıntılı ve yasaya uygundur.

Sayın mahkemece araç üzerinde uzman makine mühendisi tarafından araç üzerinde KEŞİF yapılmıştır;

Bilirkişi raporu , , eksper raporu, yangına ilişkin resim, video  ve belgeler , araca ilişkin kayıt ve belgeler , bayi tarafından LPG takımına ilişkin belgeler ve faturalar  ve dosyadaki bütün deliller . Sayın mahkemece değerlendirilmiş  araç üzerinde ayıpların gerçekten var olduğu, ilgili yangının ayıptan dolayı çıktığını, ve bunun hukuki niteleme olarak gizli ayıp olduğunu belirtmiş ve davamızın kabulüne karar verilmiştir.

HUKUKİ NEDENLER: İlgili Kanun Maddeleri , her türlü delil ve ilgili mevzuat.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığım sebeplerle ve resen dikkate alacağınız nedenlerle  davalı vekilinin vermiş olduğu hukuki dayanağı olmayan ve soyut iddialarına ilişkin istinaf dilekçesinin  reddine, VAN 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’nin 2017/369 Esas ,  2018/326 Karar sayılı  ilamının ONANMASINA karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.05.06.2018

DAVACI VEKİLİ                                                                                                                                                         Av. Cuma Ali Koç

İstinaf Ceza Dilekçesi

İstinaf ceza dilekçesi, Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın aleyhine itiraz etmek için verilen bir dilekçe örneğidir. Davanın tarafları, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere kararı veren ilk derece mahkemesine istinaf ceza dilekçesi verebilirler. İstinaf mahkemeleri‘ne verilecek ceza dilekçe örneği aşağıda yer alıyor.

(CEZA MAHKEMELERİ İÇİN)

………. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ CEZA DAİRESİNE

GÖNDERİLMEK ÜZERE

………. CEZA MAHKEMESİNE

DOSYA NO                    : ………./……….

İSTİNAF BAŞVURUSUNDA

BULUNAN SANIK          : ……….

MÜDAFİ                        : ……….

KONU                            : ………. Mahkemesinin ………./………. Esas numaralı dava kapsamında müvekkil aleyhine vermiş olduğu …../…../………. tarihli kararın İSTİNAF incelemesi neticesinde BOZULMASINA karar verilmesini arz ve talep ederiz.

AÇIKLAMALARIMIZ

………. Mahkemesinin sanık ………. hakkında vermiş olduğu karar hukuka aykırı olup; kararın bozulmasını talep etme zorunluluğu hâsıl olmuştur. Şöyle ki;

 

……….(BU ALANA İSTİNAF GEREKÇELERİ YAZILACAK)

Müvekkil yukarıda açıklanan sebeplerle suçsuz olup; müvekkil hakkında BERAAT kararı verilmesi gerekirken müvekkile ceza verilmesi yasaya aykırıdır.

SONUÇ VE İSTEM       : Yukarıda izahını yaptığımız nedenler ve Sayın Mahkemenizce resen gözetilecek nedenlerle istinaf talebimizin kabulü ile ………. Mahkemesinin ………. Esas numaralı dava kapsamında …../…../………. tarihinde müvekkil ………. aleyhine verilen kararın müvekkil lehine BOZULMASINA karar verilmesini arz ve talep ederiz. (…../…../……….)

SANIK MÜDAFİ

İstinaf Öne Alım Dilekçesi

İstinaf öne alım dilekçesi, birinci derece mahkeme kararı için yapılacak itiraz da istinafa gidildiği durumda istinaf mahkemesi duruşmasının öne alınması için düzenlenerek mahkemeye verilen dilekçe örneğidir. Aşağıda istinaf öne alım dilekçesi örneği yer alıyor.

İSTİNAF ……. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA

Gönderilmek Üzere

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE

…………

DOSYA NO: …… Esas.

TALEPTE BULUNAN:Ad Soyad , T.C.Kimlik No:

ADRES:

İSTİNAFA BAŞVURAN

(DAVALI) :Ad Soyad, T.C.Kimlik No:

KONU : Dosyanın incelenmesine öncelik verilmesi talebimdir.

AÇIKLAMALAR:

  • ….. Asliye Mahkemesinde …… nedeniyle açtığım dava hakkında …/…/… tarihi itibariyle yerel mahkeme tarafından karar verilmiştir. Verilen bu karar hakkında davalı istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya incelenmek üzere sayın Başkanlığınıza gelmiştir.
  • Davanın açılmasından bugüne kadar geçen süre yaklaşık olarak …. yıldır.
  • (Buraya öne alınması ile ilgili mazeretinizi yazınız.)
  • Açıklanan nedenlerle dava dosyasına öncelik verilerek istinaf incelemesi yapılmasını talep etme gereği hasıl olmuştur.

NETİCE VE TALEP:

Yukarıda açıkladığım nedenlerle, Sayın Başkanlığınızda inceleme sırası bekleyen … esas numaralı dava dosyasının istinaf incelemesinin öncelikli olarak yapılmasını saygılarımla arz ederim. …../…/…..

Davacı

İmza

Ad Soyad

İstinaf Ön İnceleme Süresi Kaç Gündür?

İstinaf Mahkemesi ön inceleme ne kadar sürer? sorusu merak edilen konulardan biridir. Öncelikle istinaf mahkemesi ön inceleme süresinin 30 gün olduğunu belirtmek isteriz. Bu süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’ne düzenlenen dilekçenin verilmesi gerekir.

İstinaf Sebepleri

İstinaf Sebepleri

HMK 341. Maddesine göre istinaf yoluna başvurulabilecek kararlar şunlardır:

  1. İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.
  2. Miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.
  3. Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda binbeşyüz Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir.
  4. Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.
  5. İlk derece mahkemelerinin diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtay’a başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı, bölge adliye mahkemelerine başvurulabilir.
  6. İstinaf dilekçesinde bulunması gereken unsurlar ise şunlardır: HMK 342. Maddeye göre: (1) İstinaf yoluna başvurma, dilekçeyle yapılır ve dilekçeye, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir.
İstinaf Ne Zaman Sonuçlanır?

İstinaf Ne Zaman Sonuçlanır?

İstinaf sonuçlanması, karar duruşmasından sonra 1 ay içerisinde gerekçeli olarak kararın yazılması gerekmektedir. Gerekçeli karar yazıldıktan sonra taraflara bildirilir ve istinaf süresi başlamış olur. Eğer İstinaf süresi içerisinde başvuru yapılmaz ise dosya 2 ay da sonuçlanmaktadır. Ancak erken yapılan başvuru ile 2 aydan daha kısa sürede istinaf sonuçlanacaktır. Peki, istinaf ne kadar sürer?

  • Mahkemenin iş yoğunluğu,
  • Kalem personelinin çalışkanlığı ve iş disiplini,
  • Hakimin yargılama hızına verdiği önem,
  • Bilirkişinin hızlı ve hukuka uygun rapor düzenlemesi,
  • Müvekkillerin gerekli bilgileri zamanında vermesi ve masrafları yatırması,
  • Kurumların müzekkerelere cevap verme süresi,
  • Tanıkların duruşma tarihinde hazır edilmesi,
  • Posta memurunun usulüne uygun ve hızlı tebligat yapması,
  • Avukatın duruşma ve ara karar takibini iyi yapması,

İstinaf Vekalet Ücreti

2021 yılı istinaf vekalet ücreti, takip miktarı 4.800 TL’ye kadar olan icra takiplerinde avukatlık ücreti 720.00 TL’dir. Ancak bu tutar asıl alacağı geçemez. İcra ve İflas müdürlüklerindeki takip işlemleri için baştan sona kadar yapılan işlemlerin karşılığı olan yasal vekalet ücretlerinin ödenmesi zorunludur.

İstinaf Aşamasında Anlaşmalı Boşanma

İstinaf mahkemesi ne demek? Öncelikle istinaf mahkemesi hakkında bilgi vermek isteriz. İstinaf mahkemesi, genel adli yargı düzeni için 2016 yılında faaliyete geçen istinaf mahkemesi, ilk derece hukuki ve ceza mahkemelerinin üstünde olan Mahkeme’dir. Peki, istinaf aşamasında anlaşmalı boşanma nasıl olur?

İstinaf aşamasında anlaşmalı boşanma duruşmasına katılan çiftler, evlilik temelinin sarıldığını belirttikleri zaman hakim anlaşmalı boşanmayı uygun görüyor ise tarafların anlaşmasına olanak sağlar. Aynı zamanda anlaşmalı boşanma kararı henüz kesinleşmediği durumlarda taraflar mahkeme kalemine istinaf dilekçesi vererek karara itiraz edebilirler. Anlaşmalı boşanma duruşması gerçekleştiğinde ve gerekçeli karar yazıldığında bile dosya kesinleşmeden boşanma kararı taraflarca Bölge Adliye Mahkemeleri’ne istinaf incelemesi için gönderilmektedir. Yargıtay’ın yerleşik görüşü de bu yöndedir. İstinaf aşamasında boşanmak için bu alanda profesyonel bir avukat yardımı alınmalıdır. Peki, istinaf Mahkemesi kararı bozarsa ne olur?

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf kararı bozulur ise yeniden yargılama süreci başlar. Dosya için doğru bir karar verilmesi nedeni ile Bölge Adliye Mahkemesi görev yapmaktadır. Dolayısı ile yargılama süreci yeniden başlar. Hukuksal alanda insanlar için önemli bir istinaf kanun yolu dur. İstinaf mahkemesi ön inceleme süresi ise 30 gündür.

İstinaf Şartları

İstinaf Şartları

İstinafta ne demek? ve şartları nelerdir? soruları günümüzün en çok merak edilen konu başlıklarıdır. İstinafta, ilk derece mahkemeler tarafından verilen kararın hem olay açısından hem de hukuki açısından üst dereceli mahkeme tarafından denetlenmesi olarak tanımlanmaktadır. Aynı zamanda istinafta olan dosya karar duruşması sonrasında 1 ay içerisinde gerekçeli kararın yazılmasının ardından 2 ay içerisinde sonuçlanmaktadır. Peki, istinaf şartları nelerdir?

  • Hukuk davaları için istinaf kanun yoluna başvuru şartları HMK md. 341’de düzenlenmiştir. İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Buna göre;
  • İlk derece hukuk mahkemelerinin, miktar veya değeri 5.880 TL’yi (2021 yılı için) geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararları kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf kanun yoluna başvurulabilir (HMK md. 341/2).
  • Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda 5.880 TL’lik kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir (HMK md. 341/3).
  • Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 5.880 TL’yi geçmeyen taraf, istinaf kanun yoluna başvuramaz (HMK md. 341/4).
  • Kural olarak yerel mahkemelerin verdiği ara kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvuru yapılamaz. Ancak, bu ara kararları da son karar aleyhine istinaf başvurusu yapılması halinde istinaf incelenmesinde hüküm ile birlikte denetlenir.
  • İhtiyati haciz, ihtiyati tedbir birer ara karar olmasına rağmen bu ara kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir (HMK md. 341/1).
  • İstinaf dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesi mutlaka açıklanmalıdır (HMK md. 342/2). Çünkü, istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeple sınırlı olmak üzere yapılır. İstinaf mahkemesi, ancak kamu düzenini ilgilendiren bir durum varsa kendiliğinden inceleme yapabilir (HMK md. 355). Kamu düzenine ilişkin hususları taraflar da her zaman ileri sürebilirler.
  • İstinaf başvurusu süresini kaçıran veya istinafa başvuru hakkı olmayan taraf, diğer tarafın istinaf başvurusu üzerine, iki hafta içerisinde vereceği cevap dilekçesi ile katılma yoluyla istinaf başvurusu yapabilir. Ancak, istinaf yoluna asıl başvuran kişi bu isteminden vazgeçerse veya bölge adliye mahkemesi istinaf istemini esasa girmeden reddederse katılma yolu ile istinafa başvuran kişinin de talebi reddedilmiş olur (HMK md. 349).

Hukuk davası istinaf incelemesi şu aşmalardan oluşur: Ön İnceleme Aşaması: Bölge adliye mahkemesi, esasa girmeden önce hukuk dava dosyası üzerinden ön inceleme yapar. Ön inceleme neticesinde gerekli şartlar varsa davanın esası ile ilgili incelemeye geçecektir. İstinaf mahkemesi, aleyhine istinaf başvurusu yapılan kararın kesin bir karar olup olmadığı, başvurunun süresinde yapılıp yapılmadığı, dilekçenin asgari şartlara sahip olup olmadığı, harç ve giderlerinin usulüne uygun yatırılıp yatırılmadığını inceler.

Kamu düzenini ilgilendiren nedenler yoksa, istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesi gösterilmelidir. İstinaf mahkemesi, istinaf başvuru dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesinin gösterip gösterilmediğini ön inceleme aşamasında değerlendirir. Şartlar yerine getirilmemişse istinaf başvurusu esasa girilmeden reddedilir. Eksiklik bulunmayan dosya istinaf incelemesine alınır (HMk md. 352).

Esastan İstinaf İncelemesi Aşaması: İstinaf başvurusu yoluyla bölge adliyesi mahkemesine getirilen dosyanın ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, inceleme mahkeme heyetince veya görevlendirilecek üye tarafından yapılabilir. İstinaf incelemesinin heyet veya üye tarafından yapılacağına, dava dosyasının özelliğine göre bölge adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesi tarafından karar verilecektir (HMK md. 354). Bölge adliye mahkemesi, esastan incelemeyi kural olarak istinaf başvurusundaki sebeplere bağlı olarak yapar (HMK md. 354). Mahkeme, kamu düzenini ilgilendiren hallerde kendiliğinden de istinaf incelemesi yapabilir. İlk derece mahkemesinin açıkça hatalı ve yeniden duruşma yapılmasına gerek olmayan kararlarına ilişkin istinaf incelemesi dosya üzerinden duruşma açılmadan yapılır.

Esastan İstinaf İncelemesi ve Duruşma: Kural olarak her türlü istinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmalıdır (HMK md. 356). İstinaf başvurusu yapsın veya yapmasına davanın tarafı olan herkes duruşmaya davet edilerek savunma hakkı tanınmalıdır. Duruşma davetiyesine mazeretsiz gelmemenin sonuçları yazılmalı, tarafların mazereti varsa duruşma başka bir güne bırakılmalıdır.

Bölge Adliye Mahkemesi Ne Kadar Sürer?

İstinaf mahkemesi, bölge adliye mahkemeleri ve bölge idare mahkemelerini ifade etmek için kullanılan bir terimdir. İlk derece mahkemeler tarafından verilen kararın maddi olay açısından ve hukuki yönünden Bölge Adliye Mahkemesi tarafından denetlenmesidir. Bölge adliye mahkemesi istinaf, “istinaf mahkemeleri” olarak bilinmektedir. Peki, istinaf mahkemesi ne kadar sürer?

İstinaf mahkemesi duruşmasına katılan taraflar için bu süre 7 gündür. Ancak mahkemeye gelmeyen taraflar için bu süre 30 gündür. İdari yargı da istinaf süresi tarafların katılımına göre değişmektedir. İstinaf Mahkemesi’nin incelediği mahkemeleri sizler için sıraladık.

  • İş Mahkemesi
  • Asliye Hukuk Mahkemesi
  • Aile Mahkemesi
  • İcra Hukuk Mahkemesi
  • Tüketici Mahkemesi
  • Kadastro Mahkemesi
  • Ticaret Mahkemesi
  • Fikri ve Sınai Hukuk Mahkemesi
  • Sulh Hukuk Mahkemesi

İş Mahkemesi İstinaf Ne Kadar Sürer?

İş mahkemelerinin görülme süresi 555 gün olarak belirlenmiştir. Dolayısı ile bir iş davası 2 yıl sürmektedir. Aynı zamanda iş mahkemesi istinaf süresi ortalama 3 yıl kadar sürmektedir. Peki, istinaf yolu açık ne demek?

Birinci derece mahkeme kararı sonrası istinaf yoluna başvurulur. Daha sonra istinaf yolu ile denetime girecek ve temyiz yolu açık ise temyiz yoluna gidilecektir. İstinaf başvuru süresi genellikle 2 haftadır.

>İlgili İçerik:İş Kazası Avukatı <

Temyiz Ne Demek?

Temyiz Ne Demek?

Temyiz, seçme, ayırt etme, ayırma ve hukukta doğruyu yanlıştan ayıran bir kurul olarak bilinmektedir. İstinaf mahkemesi kararında hükümlerin yeniden incelenmesi durumuna “temyiz” denir. Peki, istinaf aşamasında etkin pişmanlık nedir?

Kişinin işlediği suçtan kendi hür iradesi ile pişman olması olarak tanımlanır. Suç teşkil eden durumların meydana getirdiği olumsuzlukları ortadan kaldırmak ve ceza adaletine karşı olumlu davranışlar sergileyerek katkıda bulunmak gerekmektedir. Bu durum istinaf aşamasında etkin pişmanlık olarak nitelendirilir.

Temyiz ve İstinaf Arasındaki Fark

İlk olarak istinaf ve temyiz arasındaki farkı sizlere anlatmak isteriz. İstinaf, ilk derece mahkemeler tarafından verilen kararların maddi ve hukukilik açısından Bölge Adliye Mahkemesi tarafından denetlenmesi olarak tanımlanmaktadır. Temyiz ise kanun yolunda Bölge Adliye Mahkemesi kararlarına karşı yapılan başvurular inceleyen mahkemedir. İki terim arasındaki fark oldukça açıktır. Peki, kesinleşme türü istinaf ne demek?

İlk derece mahkeme kararı hatalı ya da eksik olabilir. Taraflar verilen kararın yeniden incelenmesini ve hukuki açıdan uygunluğunun denetlenmesini talep edebilir. Dolayısı ile hataların ve eksikliklerin giderilmesi için kararın kesinleşmesini beklemeden yasal süre içerisinde üst mahkemeye başvuru yapılması şarttır.

Temyiz Yolu Kapalı Kararlar

Temyiz yolu kapalı ilk derece mahkemesi kararı, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kesinleşmektedir. Temyiz yolu açık olan istinaf mahkemesi, hukuk dairelerinin kararına karşı 2 hafta içerisinde yapılan temyiz başvurusu ile Yargıtay temyiz incelemesi yapmaktadır. Peki, kesin karara karşı istinaf ne demek?

Bölge Adliye Mahkemesi, diğer bir deyişle istinaf mahkemesi, yerel mahkeme kararını esas ve usul açısından inceleyerek hem olay denetimi yapar hem de hukuki denetim yapar. İstinaf mahkemesi, istinaf incelemesi neticesinde istinaf başvurusunu “esastan red” veya “düzelterek esastan red” kararı verdiğinde, temyiz edilemeyecek kararlar arasında yer alıyorsa, bu karar kesin niteliktedir. Kesinleşmiş İstinaf Mahkemesi kararlarına karşı, Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı kararı veren İstinaf Ceza Dairesi’ne itiraz başvurusu yapabilir.

 

KAYNAKÇA https://www.fatihyasar.av.tr/dilek%C3%A7eler/ceza-mahkemesi-%C4%B0stinaf-dilek%C3%A7esi
Hangi Durumlarda İstinaf Yoluna Başvurulabilir?
https://www.google.com/amp/s/barandogan.av.tr/blog/medeni-hukuk/istinaf-ve-temyiz-nedir-hmk.html https://www.google.com/amp/s/www.tahanci.av.tr/istinaf-nedir/
Anlaşmalı Boşanmadan Vazgeçme ve İstinaf
İstinaf öne alım dilekçesi
hukuk istinaf cevap dilekçesi örneği
https://okyanushukuk.com/hukuk-davasi-istinaf-basvuru-dilekcesi-ornegi/
  • İSTİNAF
  • BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ
  • İSTİNAF NEDİR?

İstinaf, genel anlamda (tercih edilen sisteme göre geniş ya da dar şekilde) maddî (vakıa) ve hukukî denetim yapan bir kanun yoludur.

İstinafla birlikte, üçlü bir yargılama sistemi ortaya çıkar:

  • İlk derece yargılaması (yerel mahkeme yargılaması- ilk derece mahkemesi)
  • İkinci derece-istinaf (maddî ve hukukî denetim-Bölge Adliye Mahkemesi)
  • Üçüncü derece-temyiz (hukukî denetim-Yargıtay)

İstinaf bir temyiz incelemesi değildir. Bu çerçevede:

                Her ikisi de kanun yolu olmakla birlikte, temyizle istinafın nitelikleri temelde farklıdır. Temyizde hukukî denetim yapılır/ yapılmalıdır; istinafta ise, kanunda belirtilen sınırlar ve kurallar çerçevesinde maddî ve hukukî denetim yapılır.

                İstinafta yeniden inceleme yapıldığından, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden bir karar verilebilir; temyizde ise, hukukî denetim yapıldığından yeni bir karar verilmeyip, alt derece mahkemesinin kararı bozulur veya onanır. Bu sebeple, istinaf mahkemesi kararlarını bozma ya da onama şeklinde ifade etmek de doğru değildir. 

                İstinafla birlikte karar düzeltme kaldırılmıştır.

                İstinaf henüz daha kesinleşmemiş kararlara karşı başvurulan olağan bir kanun yoludur; bu sebeple kesinleşen kararlara karşı başvurulan olağanüstü kanun yolu olan yargılamanın yenilenmesine de benzemez.

                İstinafla birlikte, Yargıtay’ın daha önce bazı hukukî gerekçeler, ancak daha çok fiilî gerekliliklerle zaman zaman yaptığı maddî denetim bu çerçevede delil değerlendirmesi vs. hususlara artık girmemesi gerekir.

                İstinaf aşamasında kanundaki sınırlarla yeni bir vakıa incelemesi yapılacaktır.

                Karar düzeltme kaldırıldığından, olağan kanun yolları istinaf ve temyizdir.

Geniş istinaf sistemi:

Bu sistem içinde, ilk derece yargılamasındaki gibi, yeniden inceleme yapılmakta; maddî mesele yeniden ele alınıp incelenmektedir. Klasik istinaf sistemi ve istinafın ilk ortaya çıktığı dönemlerde uygulanan sistem bu esasa dayanır.

Dar istinaf sistemi:

Bu sistem içinde, istinafta her şey yenilenmemekte, maddî olay incelemesi yapılmakla birlikte; kural olarak, özellikle ilk derecede ileri sürülmeyen (sürülemeyen değil) hususlar burada incelenmemektedir. Ayrıca burada, ilk derecede yapılabilen bazı işlemlerin istinaf aşamasında yapılmasına izin verilmemekte ya da sınırlı olarak izin verilmektedir. Ülkemizde kabul edilen istinaf sistemi bu ikinci sistemdir.

  • İSTİNAFA BAŞVURULABİLECEK KARARLAR
  • Kural olarak ilk derece mahkemesince verilen nihaî kararlara karşı istinaf mümkündür.
  • Malvarlığına ilişkin davalarda, istinafa başvurulabilmesi için kanunda belirtilen miktarın (1.500 TL) dikkate alınması gerekir.
  • Diğer kanunlarda kanun yoluna (veya kanun değişikliğinden önce istinafa) başvurulabileceği belirtilen kararlara karşı da istinafa başvurulabilir.
  • Ayrıca, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz gibi geçici hukukî koruma kararlarına karşı da istinafa başvurulabilir
  • Ara kararlar kural olarak başlı başına istinaf konusu yapılamaz; ancak asıl hükümle birlikte değerlendirilir.
  • Nelerin istinaf sebebi olacağı kanunda açıkça tek tek sayılmamıştır.
  • Kural olarak istinaf yoluna başvurulacak kararlar hakkında, ilk derece mahkemesinin olaylara, delillere, hukukî sebeplere ilişkin değerlendirmesi konusundaki eksilik ve yanlışlıkları istinaf sebebi olabilir.
  • Usûl hukukuna veya maddî hukuka ilişkin hatalar istinaf sebebi olarak ileri sürülebilir.
  • Nihaî kararlar (ve kanunda belirtilen diğer kararlar, örneğin ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz hakkındaki kararlar) dışındaki kararlar istinaf sebebi yapılamaz.
  • Ara kararlar ancak asıl hükme etkisi sebebiyle, ancak asıl hükümle birlikte istinaf sebebi olabilir.
  • Yargılamayı etkilemeyen ve hukukî yararın olmadığı, ilk derece mahkemesi tarafından düzeltilebilecek konular da istinaf sebebi yapılamaz.
  • Madde m. 342/2-e’de (HUMK 426B/II, b. 6) istinafa başvuranın istinaf sebebi ve gerekçesini açıkça belirtmesi aranmıştır.
  • Bu maddelerden dolayı, kural olarak taraflar istinaf sebeplerini açıkça ve gerekçeli olarak belirtmelidir. Çünkü, m. 355’de (HUMK m. 426) belirtilen “kamu düzenine” ilişkin istisna dışında, istinaf incelemesi, belirtilen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılır. BAM’ın re’sen gözeteceği kamu düzenine ilişkin hususları, taraflar daha sonra da sebeplerle bağlı olmadan ileri sürebilirler.
  • Kural: İstinaf incelemesi kural olarak ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılır. BAM kural olarak bu istinaf sebepleri ile bağlıdır.
  • İstisna: Bu kuralın istisnası, kamu düzenidir. Kamu düzeni ile ilgili hususları, BAM re’sen gözetir(Yargılamada kamu düzenine aykırılığın ne olduğu konusunda, bugüne kadar yerleşik yargı kararları ile doktrin görüşleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmalıdır. ).
  • İSTİNAFA BAŞVURU SÜRECİ
  • İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır.
  • Süre, ilk derece mahkemesi ilâmının usulüne uygun şekilde taraflara tebliği ile başlar. Tebligat vs. konularda ilgili hükümlere uyulur.
  • Başvuru süresi konusunda özel hükümler varsa bunlar dikkate alınır.
  • Sürenin kaçırılması halinde, kanunda buna ilişkin imkânlardan (eski hale getirme gibi) yararlanmak mümkündür.
  • İSTİNAFA BAŞVURU SÜRECİ
  • İstinaf dilekçesi, kararı veren ilk derece mahkemesine verilir. Bu başvuru, BAM başvuru defterine kaydedilir.
  • Başvuran taraf, başka bir mahkeme aracılığıyla da (örneğin, bulunduğu yerdeki) başvuruyu yapabilir. Bu durumda dilekçe kaydedilip kararı veren mahkemeye gönderilir.
  • Başvurunun yapıldığı mahkeme, başvurana bir alındı belgesi verir.
  • İSTİNAFA BAŞVURU SÜRECİ-HMK 342

İstinaf dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
a) Başvuran ile karşı tarafın davadaki sıfatları, adı, soyadı, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası ve adresleri.
b) Varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri.
c) Kararın hangi mahkemeden verilmiş olduğu ve tarihi ile sayısı.
ç) Kararın başvurana tebliğ edildiği tarih.
d) Kararın özeti.
e) Başvuru sebepleri ve gerekçesi.
f) Talep sonucu. 
g) Başvuranın veya varsa kanuni temsilci yahut vekilinin imzası.

  • İSTİNAFA BAŞVURU SÜRECİ-HMK 344

                İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir.

                Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması hâlinde, 346 ncı maddenin ikinci fıkrası hükmü kıyas yoluyla uygulanır.

HMK 346/2

Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.

  • İSTİNAF DİLEKÇESİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNCE REDDİ-HMK 346

                İstinaf dilekçesinin reddi

                İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir ve 344 üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder.

                 Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.

  • İSTİNAF DİLEKÇESİNE KARŞI CEVAP VE
    DOSYANIN BAM’A GÖNDERİLMESİ
  • İstinaf dilekçesine karşı, diğer taraf, dilekçenin kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde cevap dilekçesi verebilir.
  • Cevap dilekçesi, kararı veren veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir mahkemeye verilir.
  • Dilekçelerin verilmesi tamamlandıktan sonra, mahkeme, dosyayı usûlüne uygun olarak yetkili BAM’a gönderir.
  • Gönderilecek BAM’ı tarafların dilekçelerinde belirttiğinden bağımsız olarak, mahkeme doğru şekilde kendiliğinden belirler. 
  • İstinaf dilekçesi tebliğ edilen taraf, kendisinin istinafa başvuru hakkı olmasa veya istinaf süresini geçirmiş olsa bile, verdiği cevap dilekçesi ile katılma yoluyla istinafta bulunabilir.
  • Eğer sadece cevap değil, katılma yoluyla istinaf başvurusu da olursa, ilk istinafa başvuranın iki haftalık cevap süresi hakkı doğar.
  • İstinaf yoluna başvuran bu başvurusundan feragat eder ve talebi BAM tarafından ön incelemede reddedilirse, katılma yoluyla istinaf talebi de reddedilir.

 

  • İstinaftan da feragat mümkündür. Ancak, ilâmın taraflara tebliğinden önce yapılan feragat geçersizdir.
  • Başvurudan sonra feragat halinde, dosya BAM’a gönderilmez ve başvurunun reddine karar verilir. Dosya BAM’da iken feragat olursa ve henüz karar verilmemişse, BAM feragat nedeniyle başvuruyu reddeder.
  • İSTİNAFIN KARARIN İCRASINA ETKİSİ
  • İstinafa başvurulması kural olarak icrayı durdurmaz. Ancak, bu konuda İİK m. 36. maddesi (icranın geri bırakılması) dikkate alınmalıdır. Fakat, nafaka kararları hakkında icranın geri bırakılması olmaz.
  • Kanunda açıkça belirtilenler ve özel hükümlerde yer alan durumlarda, istinafa başvuru kararın icrasına engel olur; icra için kararın kesinleşmesi beklenir (örneğin, kişiler, aile ve taşınmazın aynına ilişkin kararlar).
  • ÖN İNCELEMENİN KAPSAMI
  • Dosya kendisine gönderilen BAM Hukuk Dairesi (HD), esasa girmeden dosya üzerinden bir ön inceleme yapacaktır.
  • Ön inceleme sonunda gerekli şartlar varsa, esasa girilecek, yoksa talep ön incelemede gerekli karar verilerek, gerekirse reddedilecektir.
  • ÖN İNCELEME KONULARI
  • İncelemenin gönderilen BAM-HD’nin işbölümüne girip girmediği,
  • Kararın istinafa başvurulacak nitelikte (kesin) bir karar olup olmadığı,
  • Başvurunun süresinde yapılıp yapılmadığı,
  • Başvuru şartlarının yerine getirilip getirilmediği (dilekçenin gerekli asgari unsurları taşıması veya harç ve giderlerin yatırılması vb.),
  • İstinaf sebep ve gerekçesinin gösterilip gösterilmediğidir (İstinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355 inci madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır.)
  • ESASTAN İNCELEMENİN KAPSAMI VE YARGILAMA
  • İnceleme, davanın özelliğine göre heyetçe veya görevlendirilecek üye tarafından yapılır. Buna, ilgili HD karar verecektir.
  • İstinaf incelemesi yapan BAM-HD, inceleme sırasında gerekli hallerde başka yerdeki işlemler için, diğer bir BAM ya da ilk derece mahkemesinden yardım talep edilebilir.
  • İNCELEMEDE UYGULANACAK YARGILAMA USULÜ
  • Bölge adliye mahkemesi esastan incelemesini yaparken, yani tahkikat aşamasında, istinaf incelemesi ile ilgili özel hüküm bulunmayan hallerde, ilk derece mahkemesinde uygulanan yargılama usulünü uygulayacaktır .
  • Bu çerçevede ilk derece mahkemesinde hangi yargılama usulü uygulanmışsa (örneğin, yazılı yargılama usulü), ona uygun yargılama yürütülmeli, ancak kanunda istinaf için öngörülmüş hükümler mutlaka dikkate alınmalıdır.
  • İnceleme kural olarak istinaf başvurusundaki sebeplere bağlı olarak yapılır.
  • Kamu düzenine aykırılık halleri mevcutsa, BAM bunu kendiliğinden gözeterek inceleme konusu yapar.
  • İncelemenin kapsamı bakımından önemli olan kamu düzenine aykırılık için mutlak bir çerçeve çizmek mümkün değildir. Ancak, bugüne kadar doktrindeki görüşler ve özellikle Yargıtay kararlarındaki, bu konuyla ilgili hususlara dikkat edilmelidir.
  • DURUŞMA YAPILMADAN KARAR VERİLEBİLECEK HALLER
  • BAM incelemesini bazı hallerde duruşma yapmadan da gerçekleştirebilir. Kanunda duruşma yapılmadan karar verilecek haller belirtilmiştir. Bu haller dışında kural olarak duruşma yapılacaktır.
  • Duruşma yapılmadan karar verilebilecek haller, esasen ilk derece mahkemesinin açık ve yeniden duruşma yapılmasına ihtiyaç duyulmayan hatalı karar vermesi halleridir. Böylece ilk derece mahkemelerinin daha titiz çalışmaları da sağlanmış olacaktır.
  • Duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerin bir kısmı usûle, bir kısmı ise (sınırlı olarak) esasa ilişkindir.
  • DURUŞMA YAPILMADAN KARAR VERİLEBİLECEK HALLER-ESASA GİRMEDEN

Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa

Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir:

1) Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması.

2) İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması.

3) Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması veyahut mahkemenin bölge adliye mahkemesinin yargı çevresi dışında kalması.

4) Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması.

5) Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına, merci tayinine karar verilmiş olması.

6) Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.

  • DURUŞMA YAPILMADAN KARAR VERİLEBİLECEK HALLER-ESASLA İLGİLİ
  • Burada 3 durum belirtilmiştir. Gerçekten duruşmasız olarak, dosya üzerinden inceleme yapılabiliyor ya da eksiklik duruşmasız tamamlanarak karar verilebiliyorsa, duruşma yapılmamalı, aksi halde duruşma yapılmalıdır. Kamu düzenine ilişkin hususlara da ayrıca dikkat edilmelidir.
  • 1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,
  • 2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise,
  • 3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verilir.
  • DURUŞMA YAPILMASI

Yargılamada Kural Duruşma Yapılmasıdır

  • Kanunda belirtilen istisnalar dışında  mutlaka duruşma yapılmalıdır. Aksi halde bozma sebebi ve adil yargılanma ihlali sayılır.
  • İstinafın yeniden yargılamayı da içinde barındırdığı düşünüldüğünde, tahkikatta asıl olan duruşma yapılmasıdır. Bu, yargılamada doğrudanlık, sözlülük ilkeleri ile hukukî dinlenilme hakkı ve adil yargılanma hakkı ile ilgili bir husustur.

Duruşma İle İlgili İşlemler

  • Taraflara duruşma günü davetiyeyle bildirilir.
  • Duruşma davetiyesinde, taraflara duruşmada hazır bulunmadıklarında sonuçları da ihtar edilir ve ayrıca başvurandan gerekli avansı yatırması istenir.
  • Başvuran, kabul edilebilir bir mazeretle duruşmaya gelmezse, yeni bir duruşma günü kendisine bildirilir.
  • Başvuran, mazeretsiz olarak duruşmalara gelmez ya da ilgili giderleri yatırmazsa, bu durumda;
    • Eğer dosyanın mevcut haliyle inceleme yapılıp karar verilebiliyorsa (Dikkat: burada dosyanın işlemden kaldırılması uygulanmaz) karar verilir.
    • Eğer, tahkikat yapılmadan karar verilemiyorsa, başvuru reddedilir.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

                İstinafta yapılamayacak işler, sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar:

  • Yeni Vakıaların İleri Sürülememesi
  • Talep Sonucunun Genişletilememesi ve Değiştirilememesi
  • Islah Yapılamaması
  • Karşı Dava Açılamaması
  • Davaya Müdahalede Bulunulamaması
  • Davaların Birleştirilememesi
  • Yeni Delillere Dayanılamaması

                             

  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Yeni Vakıaların İleri Sürülememesi

  • Kural : Karşı tarafın muvafakatı ya da ıslahla olsa da yeni vakıa ileri sürülemez. Yasak bu açıdan mutlaktır.
  • Temel İstisnalar:
    • Kendiliğinden araştırma ilkesinin uygulandığı dava ve işlerde bu yasak uygulanmaz.
    • Kamu düzeni ile ilgili hususlar bu yasağın dışındadır.
    • İlk derecede mevcut olmayıp, tarafın kusuru olma-dan bilinemeyen, daha sonra istinaf aşamasından ortaya çıkan vakıalar bu yasağın dışındadır.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Talep Sonucunun Genişletilip Değiştirilememesi

  • Kural: Bu yasak da karşı tarafın muvafakatı ve ıslahla aşılamaz. Daha önce ileri sürülen talep değiştirilemez ve artırılamaz.
  • Temel İstisnalar:
    • Hâkimin talepten başka şeye karar vereceği hallerde taleple bağlı olmadan karar verilebilir.
    • Talebin artırılması söz konusu olmasa da azaltılması mümkündür.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Yeni Delile Dayanılamaması

  • Kural: İlk derecede ileri sürülmemiş deliller, istinafta da ileri sürülemez ve kullanılamaz. Ancak, bu yasağın oldukça önemli istisnaları mevcuttur.
  • Temel İstisnalar:
  • İlk derece mahkemesinde usulüne uygun olarak gösterildiği halde incelemeden reddedilen delillere istinafta dayanılabilir.
    • Mücbir sebeple daha önce gösterilmesine olanak bulunmayan delillere istinafta dayanılabilir.
      • Bu istisnalar konusunda dikkatli olmak, tarafın bir kusurunun olmadığı istisnaî halleri iyi tespit etmek, ancak bu haller mevcutsa da yeni delili kabul etmek gerekir; aksinin kabulü adil yargılanma ve hukukî dinlenilme hakkına aykırı olur.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Islahın Yapılamaması

  • İstinafta, yeni vakıa ileri sürülemediğinden, talep sonucu genişletilip değiştirilemediğinden ve bu konudaki yasaklar mutlak olduğundan, bunların istisnası olan ıslah da mümkün değildir.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Karşı Davanın Açılamaması

  • İstinaf, incelemesi ilk derece yargılamasında açılmış ve karara bağlanmış dava ile sınırlı tutulmuştur. Hukukumuzda, dar istinaf sisteminin kabul edilmesi sebebiyle, ilk derecede görülmemiş bir dava istinafta da yeni bir dava olarak açılıp incelenemeyecektir.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Müdahale Talebinde Bulunulamaması

  • İlk derecede müdahale talebinde bulunulmamış ve müdahil olunmamışsa, istinafta da müdahale talep edilemez.
  • İSTİNAFTA YAPILAMAYACAK İŞLER

Davaların Birleştirilememesi

  • Kural: İlk derecede birleştirilmemiş davaların, kural olarak istinafta da birleştirilmesi istenemez.
  • Temel İstisna:

                Bu konudaki temel istisna m. 166/1’dir. Buna göre:

  • Aynı BAM’da farklı HD’de bulunsa da, bağlantı varsa davalar birleştirilebilir; farklı BAM’de görülen davalar, bağlantı olsa da birleştirilemez.
  • Birleştirme, talep üzerine veya HD tarafından kendiliğinden gerçekleştirilir.
  • Eğer aynı yerdeki BAM’ın farklı HD’de bulunan bağlantılı davalar söz konusu ise, uyuşmazlığı  doğuran asıl hukukî ilişki esas alınarak ilgili HD tespit edilmelidir.
  • İSTİNAF YARGILAMASINDA VERİLECEK KARARLAR
  • Kanunda BAM tarafından verilecek kararlarla ilgili hükümler bulunmakla birlikte, kararların niteliği ve ne şekilde verileceği, türleri tam olarak belirtilmemiştir. İstinaf mahkemesinde de yargılama yürütülürken ara kararları ve yargılama sonunda nihaî kararlar verilir. Ayrıca duruma göre, istinaf aşamasında da geçici hukukî koruma kararı verilebilir. Zira, aksine hüküm olmadıkça ilk derecedeki yargılama usulü, istinafta da geçerlidir.
  • İstinafta verilen kararlar, temyizdeki kararlar gibi değildir.Yani onama veya bozma şeklinde kategorize edilemez. Bu sebeple, “onama” ya da “bozma” şeklindeki kararlar istinafa uygun değildir.
  • İstinaftaki kararlar ilk derecedeki ile de ayniyet göstermez. İstinaf sonunda başvuru haklı bulunmazsa, “..istinaf başvurusunun reddine…”; istinaf başvurusu haklı bulunursa, kural olarak “…ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak…” denildikten sonra, gerekli karar formüle edilmelidir. Örneğin, “…ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın kabulüne…” veya “…davanın reddine…” denilebilir.
  • İSTİNAF MAHKEMESİ KARARININ VERİLMESİ
  • İstinaf mahkemesinde kararın nasıl verileceği, Kanunda tam olarak belirtilmemiştir. Ancak, m. 360’ın (HUMK m. 426U’nun) atfı sebebiyle, m. 294 (HUMK m. 381) burada da uygulanacaktır.
  • Temyiz süresi tebliğle başladığından, karar tebliğ edilmelidir. Ancak, sadece hüküm fıkrası tefhim edilmişse, gerekçeli karar bir ay içinde yazılmalıdır.
  • İstinaf mahkemesi toplu mahkeme olduğundan toplu mahkemelere ilişkin hükümlerle, 5235 sy.K.’daki bu konuya ilişkin hükümler karar verilirken dikkate alınmalıdır.
  • İSTİNAF MAHKEMESİ KARARININ İÇERİĞİ
  • İstinaf yargılaması sonunda verilecek kararda  nelerin yer alması gerektiği m. 359 (426T/I)’de 9 bent halinde sayılmıştır.
  • Hüküm sonucu kısmında, istem sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç veya tanınan hakların, tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gereklidir .
  • İstinaf mahkemesinin hükmü açık değilse, anlaşılmıyorsa veya çelişkili fıkralar içeriyorsa, hükmün tavzihi istenebilir. Tavzih hükümleri arasında, tarafların isim, sıfat ve ileri sürdükleri talep sonucu ile ilgili hataların ve hesap hatalarının, tarafların dinlenmesinden sonra mahkeme tarafından düzeltilebileceği de kabul edilmiştir . Ayrıca, açık olan yazı ve hesap hatalarının da bölge adliye mahkemesince düzeltilmesi mümkündür.

İstinaf başvurusu haklıysa,

  • İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, gönderme kararı verilmesi: BAM, aynı mahkemeye ya da başka bir ilk derece mahkemesi ya da BAM’a gönderme kararı verir. Burada daha çok usûlî meseleler söz konusudur.
  • İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kısmen ya da tamamen kabulü kararı verilmesi: Bu kararın verilmesi için, işin esasına girilmiş olmalıdır. Bu ihtimalde, ilk derece mahkemesi davanın reddi kararı vermiştir; BAM bu kararı haksız bularak, kararı kaldırır, yargılama yapıp esastan kısmen veya tamamen kabul kararı vermektedir.
  • İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi: İlk derece mahkemesi, davanın kısmen ya da tamamen kabulüne karar vermiştir; BAM bu kararı haksız bularak, kaldırır, yargılama yapıp esastan red kararı vermektedir.
  • İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak düzeltilmesi: Başvuru haklıdır, ancak ilk derece mahkemesi kararının tamamen kaldırılmasına ve yeni bir karara gerek yoktur, başvuru kabul edilir ve ilk derece mahkemesi düzeltilmekle yetinilir. Örneğin, yazı ve hesap hataları böyledir.
  • İstinaf başvurusu haksızsa, istinaf başvurusu reddedilir. Bu haller:
    • İlk derece mahkemesinin kararı usûl ve esas yönünden hiçbir eksiklik ya da hata içermiyorsa ,
    • İstinaf başvurusu süresinde değilse, istinafa başvurulamayacak bir karar söz konusu ise, başvuru şartları yerine getirilmemiş veya başvuru sebepleri ile gerekçesi gösterilmemişse. (Esasen bu haller ön incelemede dikkate alınması gereken hallerdir.).
  • İstinaf başvurusu kötü niyetle yapılmışsa, ayrıca m. 329 (HUMK m. 422)’deki yaptırım da uygulanır .
  • İstinaf aşamasında, tarafların davadan feragati, kabulü ya da sulh veya uzlaşması söz konusu olabilir. Bunların dışında dava konusuz (ifa, ortadan kalkma vs.) kalabilir.
  • Bu durumların istinaf aşamasında ortaya çıkması halinde, nasıl karar verilebileceği düzenlenmemiştir. Ancak, ilk derecede verilen kararlara benzer kararlar verilebilir.
  • Bu durumlar ortaya çıkarsa, ilk derece mahkemesi kararı geçerliliğini yitirmiş olacağından (gerek istinafa başvurulmuş olması gerekse yeni durumun ortaya çıkması sebebiyle), ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek, bu durumların niteliğine uygun yeni bir karar verilmelidir.
  • İstinafta Geçici Hukukî Koruma Kararı Verilmesi
    • Bu konunda bir açıklık yoktur öncelikle m. 360 (HUMK m. 426U) hükmünden hareketle, daha önce ilk derecede istenmemiş ya da karar verilmemiş olsa dahi istinaf aşamasında da ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz şeklinde geçici hukukî koruma kararları verilebilir.
    • Bu tür kararlar, ilk derecedeki usul ve kurallarla, istinafın genel çerçevesi dikkate alınarak verilmelidir.
  • İlk Derecede Verilen Geçici Hukukî Koruma Kararlarının istinafta Denetimi
    • İlk derecede verilmiş olan ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz şeklindeki geçici hukukî koruma kararlarına karşı da istinafa başvurulabilir .
  • Temyiz Yolu Kapalıysa: BAM kararı temyiz edilemiyorsa, BAM kararına göre işlem yapılır; ilgili mahkemeye dosya gider ve gerekli karar verilir.
  • Temyiz Yolu Açıksa: BAM kararının tebliğinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Bu durumda, iki ihtimal ortaya çıkar:
    • Dosyanın Yargıtay’a Gönderilmesi:
      • Temyiz süresindeyse,
      • Temyizi mümkün bir kararsa ve
      • Gerekli harç ve giderler ödenmişse,

   dosya Yargıtay’a gönderilir.

                Yukarıdaki hususlar eksikse, temyiz talebi reddedilir; harç eksikse bir haftalık ek süre verilir. Bu red kararlarına karşı da tebliğinden itibaren bir hafta içinde temyiz mümkündür.

Temyiz İncelemesi ve Kararı

  • Ön İnceleme: Yargıtay HD, BAM’ın yaptığına benzer şekil ve sebeplerle, ön inceleme yapar ve bu konuda ön incelemede gerekli kararı verir .
  • Asıl İnceleme: Yargıtay, tarafların sebepleri ile bağlı olmadan m. 366-369 ’deki hükümlere göre, BAM kararlarının temyiz incelemesini yaparak bir karar verir.

Temyizde üç şekilde karar verilebilir:

  • Onama
  • Bozma
  • Düzelterek Onama

Bozma Üzerine Yapılacak İşlemler

  • Bozma kararı, BAM’ın istinaf başvurusuesastan reddine ilişkin kararı hakkındaysa (yani, BAM ilk derece mahkemesi kararı doğru olduğu için, istinaf başvurusunu reddetmişse), BAM kararı kaldırılarak, dosya, kararı veren ilk derece veya uygun görülecek diğer bir ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği BAM’a gönderilir.
  • Bozma kararı, BAM’ın düzelterek yeniden  veya yeniden esas hakkında verdiği karara ilişkinse, dosya kararı veren BAM veya uygun görülen diğer bir BAM’a gönderilir.
  • Bu durumda bozma üzerine dosya kendisine gönderilen BAM veya ilk derece mahkemesi bozmaya uyma veya direnme kararı verebilir.

BAM veya İlk Derece Mahkemesinin Kararı

                Uyma Kararı: Uyma kararı çerçevesinde yeni bir karar verildiğinde (BAM veya ilk derecede), bu yeni karara karşı da temyiz mümkündür. Burada önemli olan, uymadan sonra ilk derece mahkemesi kararlarına karşı artık kanun yolunun istinaf değil, temyiz olmasıdır .

  • Direnme Kararı: BAM veya ilk derece mahkemesi kararda direnebilir. Direnme kararlarının temyiz incelemesi Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılır ve bu karar kesindir.

Prof.Dr. Muhammed ÖZEKES TARAFINDAN HAZIRLANAN HMK SUNUMLARI

İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer 2023 İstinaf mahkemesi ön inceleme ne kadar sürer ? İş mahkemesi istinaf süresi nedir ? Uygulamada istinaf yargılama sürecinin ne kadar sürdüğü sıkça sorulmaktadır. İstinaf sürecinin nasıl işlediği ve temel mantığı etraflıca bilinmeden bu hususun anlaşılması olanağı bulunmamaktadır. Bu sebeple önce istinaf süreci hakkında genel bir bilgi verilecek, ardından istinaf yargılaması özelinde sıkça sorulan sorulara kısaca temas edilecektir.

İlgili: Ceza İstinaf Dilekçesi

İstinaf Yargılaması Hakkında Genel Bilgi

Gerek hukuk yargılaması ve gerekse ceza yargılaması –genel olarak- üç ana safhaya ayrılabilir: İlk derece yargılaması, istinaf yargılaması ve temyiz yargılaması. Bilindiği üzere, yargılama, ilk etapta görevli ve yetkili mahkemede açılmış bulunan bir dava ile başlar, bu davada verilmiş olan kararın ilgililer tarafından istinaf kanun yoluna götürülmesi ile devam eder ve son olarak istinaf mahkemesinde verilmiş olan kararın temyiz mahkemesi (Yargıtay) nezdinde incelenmesi sonucunda kesinleşir. Bu yazımızın konususu istinaf incelemesi oluşturacaktır.

Bölge Adliye Mahkemeleri, 2004 tarihli 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun ile kurulmuştur. Ancak fiilen uygulamaya geçmesi görece yakın bir zamanda olmuştur. Bu tarihe kadar iki aşamalı (ilk derece ve temyiz) olan yargılama sürecimiz böylece –yukarıda anlatıldığı üzere- üç aşamalı bir hâle gelmiştir.

İstinaf mahkemeleri sadece ceza yargılamaları açısından kabul edilmiş olmayıp, aynı zamanda hukuk yargılamaları için de aynen kabul edilmiştir. Bu sebeple bu konuyu her iki yargılama türü için ayrı ayrı ele almakta fayda vardır.

İlgili: BAM: Sigorta Tahkim Komisyonu – İtiraz – İstinaf Sınırı – Araç Değer Kaybı

Istinaf Mahkemesi Ne Kadar Surer Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat

Ceza Yargılaması:

Ceza yargılamasında istinaf kanun yolu 5271 sayılı CMK’nın 272-285. Maddeleri arasında düzenlenmiştir.

Bu sürecin ilk adımı, ilk derece mahkemeleri tarafından verilmiş olan kararlara karşı, tefhim/tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde yapılan istinaf başvurusu ile başlar. Süresi içerisinde yapılmayan başvurular ilk derece mahkemelerince verilen kararın kesinleşmesine sebep olur. Bununla birlikte yasal olarak istinaf kanun yoluna götürülemeyen kararlar da vardır:

  1. Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine,
  1. Üst sınırı beşyüz günü geçmeyen adlî para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine,
  1. Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere,

Karşı istinaf yoluna başvurulamaz. Bunun dışındaki kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.

İlk derece mahkemesince verilen kararlara karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık, katılan ve suçtan zarar görmüş bulunan kişiler (katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş olsa bile katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan kişiler) istinaf kanun yoluna başvurma hak ve yetkisine sahiptirler (CMK m. 260).

Bunun yanında gerek katılan vekili ve gerekse sanık müdafii olsun avukatlar da – müvekkilin açık arzusuna aykırı olmamak koşuluyla – müvekkilleri namına kanun yoluna başvurma hak ve yetkisine sahiptirler (CMK m. 261). Ayrıca şüpheli veya sanığın yasal temsilcisi ve eşi de şüpheli veya sanığa açık olan kanun yollarına süresi içinde kendiliklerinden başvurabilme hakkına sahiptirler. (CMK m. 262)

İstinaf kanun yoluna başvurduktan sonra bu talepten vazgeçmek imkânı da mevcuttur. Ancak bu vazgeçme, inceleme mercii tarafından karar verilmeden önce gerçekleşmelidir. Avukatların istinaf başvurundan vazgeçmeleri için bu konuda özel olarak yetkilendirilmiş olmaları şarttır (CMK m. 266).

Bölge Adliye Mahkemesi istinaf incelemesi yaparken hem vaka incelemesi hem de hukukî inceleme yapma yetkisini hâizdir. İnceleme neticesinde “Esastan red”, “Düzelterek esastan red”, “Bozma ve ilk derece mahkemesine gönderme”, “Davanın yeniden görülmesi ve duruşma hazırlığı işlemlerinin başlatılması” kararı verebilir.

İlgili: Araç Değer Kaybı Başvuru Dilekçesi Örneği

Hukuk Yargılaması:

Hukuk yargılamalarında istinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-361. Maddeleri arasında düzenlenmiştir.

İlk derece mahkemelerinden verilmiş bulunan kararlara karşı tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmak gereklidir (HMK m. 345) Bununla beraber tüm kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz. Sadece:

  • İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar
  • Miktar veya değeri 5.390 Türk Lirasını (2020 yılı için) geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir. (HMK, m. 341)

İstinaf başvurusu yapılırken, istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. (HMK, m. 344)

Ceza yargılamasının aksine istinaf kanun yoluna başvurma, kural olarak kararın icrasını durdurmaz. Ancak kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez. Öte yandan İcra ve İflas Kanununun icranın geri bırakılmasıyla ilgili 36 ncı maddesi hükmü saklıdır. Ancak nafaka kararlarında icranın geri bırakılmasına karar verilemez. (HMK, m. 350)

Güvenlik Soruşturması Olumsuz Sonuç – İptal Davası

İstinaf Mahkemesi Ön İnceleme Ne Kadar Sürer ?

İstinaf mahkemesi ön inceleme ne kadar sürer ? İstinaf başvurusu yapıldıktan sonra Bölge Adliye Mahkemesi’nce işin esası görüşülmeden önce bir “ön inceleme” süreci söz konusu olur. Bu süreç HMK 352’nci maddesinde düzenlenmiştir. Ön inceleme heyet üyelerinden birisi tarafından yapılır ve ön inceleme neticesinde verilen karar heyet tarafından verilir. Eğer ön inceleme neticesinde herhangi bir eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa dosya esastan incelemeye alınır. Ön inceleme süreci aşağıda belirtilen hususları kapsar:

  1. Bölge Adliye Mahkemesinin ve ilgili dairenin görevi bakımından
  2. Kararın kesin nitelikte olup olmadığı yönünden
  3. Başvurunun süresi içerisinde yapılıp yapılmadığı yönünden
  4. Başvuru şartlarının yerine getirilip getirilmediği yönünden
  5. Başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin gösterilip gösterilmediği yönünden

Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istina incelemesine gönderilen dosyaların sayısı oldukça fazladır. Bu sebeple herhangi bir dosyanın ön inceleme aşamasına alınması dahi kimi zaman oldukça uzun sayılabilecek bir süre almaktadır. Bu süre hakkında kesin bir şey söylemek imkânı bu yüzden söz konusu değildir. Ön incelemeye alınan dosyaların da sayısı fazla olduğundan esasen çok da kapsamlı olmayan bu inceleme tahmin edilenden uzun sürebilmektedir. Bu sebeple ön incelemenin ne kadar süreceği, gerek Bölge Adliye Mahkemesi’nin iş yükü, gerekse ilgili dairenin iş yükünün belirleyici olduğu bir husustur.

İSTİNAF ÖN İNCELEME SÜRESİ KAÇ GÜNDÜR?

İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen istinaf yolu açık kararlara karşı istinaf başvurusu yapılmasıyla istinaf kanun yolu süreci başlamış olur. İstinaf kanun yolu sürecinde, önce dosya hakkında ön inceleme yapılır daha sonra dosyanın esasına geçilerek istinaf kanun yolu süreci tamamlanır. 

Dosyanın esasına geçilmeden önce Bölge Adliye Mahkemesi dosya üzerinde bir ön inceleme yapar. Ön inceleme süreciyle ilgili hususlar Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 352’de düzenlenmiştir. Buna göre ön inceleme Daire heyetince veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır ve ön inceleme sonucunda heyetçe karar verilir. Bölge Adliye Mahkemesi şu hususları ön inceleme konusu yapar:

İncelemenin başka bir Bölge Adliye Mahkemesi veya daire tarafından yapılması gerekip gerekmediği, kararın kesin nitelikte olup olmadığı, başvurunun süresi içinde yapılıp yapılmadığı, başvuru şartlarının yerine getirilip getirilmediği, başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin gösterilip gösterilmediğidir.

Ön inceleme sonucunda yukarıdaki hususlarda eksiklik tespiti halinde Daire heyetince gerekli karar verilir. Herhangi bir eksiklik tespit edilmediği durumlarda ise Daire heyeti dosyanın esasına geçerek karar verir.

Bölge Adliye Mahkemelerinin iş yükünün her geçen gün arttığı göz önüne alındığında, ön inceleme sürecinin ne kadar süreceği hakkında doğrudan bir tespit yapmak mümkün değildir. Ancak uygulamada, farklılıklar görülmekle beraber Bölge Adliye Mahkemesince ön inceleme sürecinin ortalama olarak 30 gün içinde tamamlandığını söylemek mümkündür.

Ankara İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer?

Ankara istinaf mahkemesi ne kadar sürer ? Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nin faaliyet raporlarının incelenmesinden (2019 yılı esas alındığında)

Ceza Daireleri için toplamda (devreden ve yeni gelen toplamı) 126.122 dosyanın bulunduğu, bunun 48.696’sının (% 65) çıktığı,

Hukuk Daireleri için toplamda (devreden ve yeni gelen toplamı) 137.976 dosyanın bulunduğu, bunun 66.223’ünün (% 79) çıktığı,

Anlaşılmaktadır.

İş yükünün ağırlığı göz önüne alındığında, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri özelinde ön inceleme sürecinin –bu hususta kesin bir şey söyleme imkânı olmasa da- kısmen daha uzun süreceği öngörülebilir.

İş Mahkemesi İstinaf Süresi Ne Kadar Sürer?

İş mahkemesi istinaf süresi ne kadar sürer? Uygulamada sıkça sorulan sorulardan birisi de iş davalarında istinaf sürecinin ne kadar süreceği hususudur. Bu konu mahkemeden mahkemeye değişmektedir. Bununla birlikte uygulamada yaklaşık olarak 2 (iki) yıl kadar sürdüğü söylenebilir.

İşe İade İstinaf Süresi 2022

İşe iade davaları, iş sözleşmesinin işverence haksız veya geçersiz bir nedenle feshedildiği durumlarda iş güvencesine sahip olan işçinin işe iadesi amacıyla açılan bir dava türüdür. İşe iade davaları, fesih bildiriminden itibaren bir ay içinde arabulucuya başvurulması ancak arabuluculuk sürecinde anlaşılmaması halinde açılmaktadır. Buna göre, açılan dava ivedilikle yürütülür ve yürütülen dava sonucunda İlk Derece Mahkemesince feshin haksız veya geçersiz olduğu tespit edilirse işçinin işe iadesine karar verileceği gibi boşta geçen süre ve iş güvencesi tazminatına hükmedilir. 

İşe iade davalarında İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı kanun yoluna başvurmak mümkündür. İş Kanunu madde 20/3 uyarınca, “İstinaf kanun yoluna başvurulması halinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.” Buna göre, İlk Derece Mahkemesinin vereceği işe iade kabul veya ret kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması halinde Bölge Adliye Mahkemesi bu konuda ivedilikle inceleme yapar ve dosya hakkında kesin olarak karar verir.

İşe iade davalarında, istinaf kanun yoluna başvuru, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 345 uyarınca mahkeme ilamının taraflardan her birine tebliğinden itibaren İşe İade İstinaf Süresi 2022 iki (2) haftalık süreye tabidir. Buna göre, işe iade kabul veya ret kararının tarafların her birine tebliğinden itibaren başlayacak iki haftalık süre içerisinde karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmak mümkündür. Ancak İş Kanunu madde 20/3 hükmünden de anlaşılacağı üzere, istinaf kanun yoluna başvuru sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar kesin olup bu karara karşı temyiz kanun yoluna başvurmak mümkün değildir.

Gaziantep , adana , bursa , kayseri , izmir , sakarya, konya , erzurum, samsun, istanbul, ankara gibi illerimizde de aynı bilgiler geçerlidir.

İstinaf Nedir? (Masrafı – Süreci – Dilekçesi)

İstinaf, ilk derece mahkemelerinin kararlarına karşı Yargıtay’dan önce başvurulan itiraz merciidir. Önceki uygulamada istinaf mahkemeleri kurulmadan önce ilk derece mahkemelerince verilen kararlar doğrudan Yargıtay’a taşınmaktaydı. Ancak bu durum uyuşmazlıkların sayısının artması ve dolayısıyla Yargıtay’ın iş yükünün artması ve yargılama süreçlerinin uzamasına neden olmaktaydı. Yargıtay’ın iş yükünü azaltmak 3 dereceli bir teşkilat sistemine geçilmiştir. İstinaf Türk yargı sistemine 2016 yılında girmiştir. İstinaf, ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararların hem usul yününden hem de esas yönünden bir üst derece mahkemesince incelenmesi anlamına gelir. İstinaf incelemeleri istinaf mahkemelerince yapılır. Her ilde istinaf mahkemesi yoktur. Mevcut istinaf, yani Bölge Adliye Mahkemesi sayısı en son Denizli, Malatya ve Tekirdağ Bölge Adliye Mahkemelerinin de açılması ile 18’e yükselmiştir. Son düzenlemeyle beraber ülkemizde şu illerde Bölge Adliye Mahkemesi bulunmaktadır:

  • Adana,
  • Ankara,
  • Antalya,
  • Bursa,
  • Diyarbakır,
  • Erzurum,
  • Gaziantep,
  • İstanbul,
  • İzmir,
  • Kayseri,
  • Konya,
  • Sakarya,
  • Samsun,
  • Trabzon,
  • Van,
  • Denizli,
  • Malatya,
  • Tekirdağ

2023 yılında istinaf sınırı 17.830.00 TL, istinaf sonrası temyiz sınırı 238.730.00 TL’dir. 17.830.00 TL altındaki bir parasal karar  kesindir ve üst mahkemeye başvurulamaz. (Resmi sınırlar değildir. %122,93 Yeniden Değerleme Oranı  kullanılarak hesaplanmıştır.)

istinaf nedir

İstinaf Nedir?

İstinaf, ilk derece mahkemelerinin kararlarına karşı Yargıtay’dan önce başvurulan itiraz merciidir. Önceki uygulamada istinaf mahkemeleri kurulmadan önce ilk derece mahkemelerince verilen kararlar doğrudan Yargıtay’a taşınmaktaydı. Ancak bu durum uyuşmazlıkların sayısının artması ve dolayısıyla Yargıtay’ın iş yükünün artması ve yargılama süreçlerinin uzamasına neden olmaktaydı. Yargıtay’ın iş yükünü azaltmak 3 dereceli bir teşkilat sistemi kurmak amacıyla çeşitli adımlar atılmış ve bu adımlar neticesinde 2016 yılında istinaf mahkemeleri kurulmuştur. 2016 yılı itibarı ile il ve ilçe mahkemelerinin vermiş olduğu ilk derece mahkemelerinin kararlarına karşı bağlı bulunduğu bölge adliye mahkemesine başvurulabilmektedir.

İstinaf incelemesi şekli inceleme ve esas inceleme olmak üzere iki aşamadan oluşmaktadır. Bu aşamalar:

  • Ön inceleme aşaması: Esasa girmeye engel teşkil edecek hususların olup olmadığı incelenir.
  • Esas inceleme aşaması: İstinaf başvurusunun haklı olup olmadığı ve yeniden inceleme yapılıp yapılmaması durumunun incelenmesi aşamasıdır.
İstinaf – Hukuk Mahkemeleri – Kesinlik Sınırı17.830₺
İstinaf – İş Mahkemeleri – Kesinlik Sınırı17.830₺
İstinaf – İcra Hukuk Mahkemeleri – Kesinlik Sınırı41.710₺
Temyiz – Hukuk Mahkemeleri238.730₺
Temyiz – İş Mahkemeleri238.730₺
Temyiz – İcra Hukuk Mahkemeleri238.730₺
Temyizde Duruşma Talep Sınırı – Hukuk Mahkemeleri358.150₺
Karar Düzeltme Sınırı – Hukuk Mahkemeleri79.870₺
Senetle/Tanıkla İspat Sınırı14.800₺
Vergi Davaları, Tam Yargı Davaları ve İdari İşlemlere Karşı Açılan İptal Davalarında İstinaf – Kesinlik Sınırı20.060₺
Vergi Davaları, Tam Yargı Davaları ve İdari İşlemlere Karşı Açılan İptal Davalarında Temyiz Sınırı581.840₺
Tam Yargı ve Vergi Davalarında Duruşma Talep Sınırı171.650₺
İdari Yargı – Tek Hakimle veya Kurul Halinde Çözülecek Davalarla İlgili Üst ve Alt Sınırlar171.650₺

İstinaf Yoluna Başvurulabilecek Kararlar Nelerdir?

İstinaf yoluna başvurulabilecek kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmiştir. HMK’ya göre aleyhine istinaf yoluna kural olarak gidilebilecek davalar:

  • İlk derece mahkemelerinin kararları,
  • Nihai kararlar,
  • Belirli bir meblağı (2023 yılı için 17.830 TL) geçen kararlar için gidilebilir (HMK m.341).
  • Nihai kararların yanında kanunda açıklanmış olmak şartı ile ara kararlar içinde istinaf yoluna başvurulabilecektir.
  • Ara kararlar esas hükümle birlikte istinaf yoluna götürülebilir.
  • Ayrıca özel kanunlarda istinaf yoluna gidilebileceğine ilişkin düzenleme var ise bunlar içinde istinaf yoluna başvurulabilecektir. Örneğin, İş mahkemeleri Kanunu’nun 8. Maddesinde yer alan kararlar içinde istinaf yoluna başvurulabilecektir. Aynı şekilde İcra ve İflas Kanunu m.363’te yer alan düzenlemeye göre kararlar için istinaf yoluna başvurulabilecektir. Bu ve buna benzer düzenlemeler çeşitli kanunlarda yer almaktadır. İstinaf yoluna başvurulurken bu düzenlemelere dikkat etmek gereklidir.
  • İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.

Hangi Kararlar İstinaf Edilemez?

İlk derece mahkemesince verilen kararlar kural olarak istinafa tabidir. Ancak bu kuralın istisnaları mevcuttur. İstisnalar ise şunlardır:

  • İstinaf sınırını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin ilk derece mahkemesi kararları kesindir bu kararlara karşı istinaf yoluna gidilemez. (Manevi tazminata ilişkin davalarda ilk derece mahkemesince verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir.)
  • Özel kanun hükümlerinde o kanun ile ilgili bazı mahkeme kararlarının kesin olduğu belirtilmiştir dolayısıyla belirtilen bu kararlara karşı da istinaf yoluna başvurulamayacaktır. Bu özel kanunlardan bazıları şunlardır:
  • Tüketici Kanunu (md. 70/5),
  • 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu (md. 9/3, md. 15, md. 19/4, md. 43/3, md. 61/2, md. 65/2, md. 65/3),
  • 5362 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu (md. 49),
  • 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun (md. 49/b, 2)
  • Delil tespiti kararları istinafa tabi değildir.
  • Ara kararlar tek başına istinaf edilemez. Ancak nihai kararla beraber ara kararın da istinaf edilmesi mümkündür.
  • Adli yardım talebinin reddi kararına itiraz üzerine verilen karar istinaf edilemez.
  • Kesin karara karşı istinaf mümkün değildir.

İstinaf Sebepleri Nelerdir?

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda hangi sebeplerden dolayı istinaf yoluna başvurulabileceği tek tek sayılmamış olup ilgili maddelerden hangi kararların istinaf yoluna götürülebileceği çıkarılmaktadır. Genel olarak istinaf sebebi olarak maddi hukukun ve usul hukukunun yanlış uygulanması olduğu kabul edilebilir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353. maddesine göre: Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir:

  • Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması.
  • İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması.
  • Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması veyahut mahkemenin bölge adliye mahkemesinin yargı çevresi dışında kalması.
  • Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması.
  • Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına, merci tayinine karar verilmiş olması,
  • Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.

İstinaf mahkemesi tarafından aşağıda belirtilen durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak duruşma yapılmadan karar verilebilir;

  • İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,
  • Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında,
  • Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verilir.

 İstinaf incelemesinin içinde yer alan kural olarak istinaf yoluna başvurulacak kararlar hakkında, ilk derece mahkemesinin olaylara, delillere, hukuki sebeplere ilişkin değerlendirmesi konusundaki eksilik ve yanlışlıklar istinaf sebebi olabilir, yani, vakıaların tespit ve değerlendirmesindeki hatalar ile hukukun yanlış uygulanmasından kaynaklanan hatalar istinaf sebebi olacaktır. Yargılamaya etki etmeyen, tamamen lehine karar verilen tarafın, tek başına istinaf yoluna başvurmakta hukuki yararın olmaması gibi hukuki yararın olmadığı konular ve yazı veya hesap hatası gibi, yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan, denetim gerektirmeyen maddi hataların ilk derece mahkemesinde de düzeltilmesi sebebiyle (HMK m.304) istinaf konusu yapılması söz konusu olmaz.

istinaf dilekcesi

İstinaf Dilekçesi Nasıl Olur?

İstinaf yoluna başvurma dilekçeyle yapılır. İstinaf başvuru dilekçesinde,

  • Başvuran ile karşı tarafın davadaki sıfatları, adı, soyadı ve adreslerine ilişkin bilgiler,
  • Tarafların varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri,
  • Kararın hangi mahkemeden verilmiş olduğu ve tarihi, sayısı,
  • Kararın tebliğ tarihi,
  • Kararın özeti,
  • Başvuru sebepleri ve gerekçesi,
  • Talep sonucu,
  • Başvuranın veya varsa kanuni temsilci yahut vekilinin imzası bulunur.

İstinaf dilekçesinde, istinaf sebeplerinin ve gerekçelerinin ayrıntılı ve açık bir şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Aksi halde hak kaybına uğranılabilir. Usul hukuku ve maddi hukuka ilişkin iddia edilen yanlışlıkların tek tek belirtilmesi gerekir. Çünkü kural olarak istinaf mahkemesi taleple bağlı olarak inceleme yapacaktır. İstinaf dilekçesinde talepte açıkça belirtilmelidir.

İstinaf Dilekçesi Nereye Verilir?

İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemeye ya da kararı veren mahkeme dışında başka bir yer mahkemesine de verilebilir. İstinaf dilekçesi hangi mahkemeye verilmişse, o mahkemece bölge adliye mahkemesi başvuru defterine kaydolunur ve başvurana ücretsiz bir alındı belgesi verilir. Kararı veren mahkemeden başka bir mahkemeye verilmiş olan istinaf dilekçesi, bu mahkemece gerekli işlem yapıldıktan sonra kararı veren mahkemeye örnekleriyle birlikte gönderilir. Bu durum derhal mahkemesine bildirilir.

İstinaf yoluna başvurma tarihi konusunda, HMK 118’inci madde hükmü uygulanır. Bu madde uyarınca; taraflar dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorundadır.

İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemece karşı tarafa tebliğ olunur. Karşı taraf, tebliğden itibaren iki hafta içinde, cevap dilekçesini kararı veren mahkemeye veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verebilir (HMK m.347). Kararı veren mahkeme, dilekçeler verildikten veya bunun için belli süreler geçtikten sonra, dosyayı dizi listesine bağlı olarak ilgili bölge adliye mahkemesine gönderir.

İstinaf Yoluna Başvurmak Ücretli Midir?

İstinaf yoluna başvuruda bulunan, dilekçeyi verirken, tebliğ giderleri de dahil olmak üzere gerekli harç ve giderleri ödemek zorundadır (HMK m.344) Bunların hiç ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, kararı veren mahkemece bir haftalık kesin süre verilmesi, ödemenin bu süre içinde tamamlanmaması halinde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususunun başvurana yazılı olarak bildirilmesi esası benimsenmiştir. Bu bildirime rağmen; bir haftalık kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, istinaf yoluna başvurulmamış sayılır. Bu yükümlülüğe uymamanın sonucunu belirlemek, başvuruya konu teşkil eden kararı vermiş olan ilk derece mahkemesine aittir.

İstinaf yoluna başvururken maktu başvuru harcı alınmaktadır. Bu maktu harcın yanında dava konusuna göre maktu veya nispi karar ve ilam harcı alınmaktadır. Başvurunun yapılmamış sayılmasına ilişkin karara karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.

istinaf sureci

İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz Kararları İstinaf Edilebilir Mi?

İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bütün geçici hukuki koruma kararları için değil, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz bakımından istinaf yoluna başvurmak mümkündür. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz dışında kalan delil tespiti, defter tutulması ve mühürleme işlemi yapılması gibi geçici hukuki korumalar için istinaf yoluna başvurma imkânı yoktur.

Özel kanunlarında ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz anlamında bir geçici hukuki koruma düzenlenmişse, bunlara ilişkin kararlar hakkında da ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî hacze ilişkin kanun yolu hükümleri uygulanabilir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulü hâlinde, itiraz imkânı bulunduğundan önce bu yola başvurulması, itiraz üzerine verilecek kararlar hakkında istinaf yolunun açılması kabul edilmişken, talebin reddi hâlinde; itiraz imkânı söz konusu olmayacağından doğrudan istinafa başvurulması kabul edilmiştir.

İstinaf Başvurusunun İcraya Etkisi Nasıl Olur?

Hukuk mahkemeleri kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulması, ilk derece mahkemesi kararının icra edilebilir niteliğini ortadan kaldırmamaktadır. Başka bir deyişle, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olması ilke olarak kararın icrasını durdurmayacaktır (İİK m.363). İstinaf incelemesi devam ederken kural olarak mahkeme kararı icra edilmeye devam edecektir. Böylece, istinaf yoluna başvurulması kendiliğinden hakkın yerine getirilmesini geciktirici bir etki doğurmamaktadır.

İstinaf yoluna başvurulması nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verme yetkisi, tek dereceli sistemde temyiz yoluna başvurulmasında olduğu gibi, bölge adliye mahkemesine tanınmıştır. Böylece, istinaf yoluna başvurulmasının bütünüyle haksız olduğunun anlaşıldığı durumlarda, icranın geri bırakılması isteminin reddedilmesi olanağı bölge adliye mahkemesindedir. Kişiler ve aile hukukuna, taşınmaz mala ve bunlar üzerindeki ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe icra edilemez. Bu kararlar için icranın durması için İİK’nın 36. maddesine göre icranın geri bırakılması kararı alınmalıdır.

İİK’nın 36. maddesine gore: “İlama karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmi bir merciye depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak mali mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay’dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluluk halinde uzatılabilir.

İstinaf başvurusunda temyizden farklı olarak teminatın iadesi kararın bozulması halinde bozmanın mahiyetine göre karar verilirken, istinafta, istinaf başvurusunu haklı bulan bölge adliye mahkemesi teminatın geri verilip verilmeyeceğine kendisi karar verir (İİK m.36/5). Bu yönü ile istinaf ve temyiz farklılık göstermektedir. Nafaka kararları için ise icranın geri bırakılması kararı verilemez (HMK m.350). Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması (veya temyizen bozulması) halinde icra muamelelerini olduğu yerde durdurur (IIK m.40/1).

Bir ilam hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ise (ya da Yargıtay’ca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse), ayrıca hükme gerek kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade edilir. (İİK m.40/2). Fakat böyle bir durumda üçüncü şahısların hüsnüniyetle kazandıkları haklara halel gelmez (İİK m.40/2).

İlk Derece Mahkemesinin İstinaf Dilekçesini İnceler Mi?

Kural olarak ilk derece mahkemesi dilekçeyi inceleme yetkisi yoktur. Fakat ilk derece mahkemesinin üç hususta başvuruyu inceleme hakkı vardır (HMK m.346, HMK m.344). Aşağıda belirtilen bu üç hususu inceleyip başvuruyu kabul etmeme yetkisi vardır. Bu üç husus:

  • İstinaf yoluna başvurunun kanuni süre geçtikten sonra yapılması, .
  • Kesin olan bir karara ilişkin olması,
  • Harç ve giderlerin kanunda belirtilen miktarda yatırılmış olup olmadığı.

Gerekli harç ve giderler hiç yatırılmamışsa istinaf dilekçesi ilk derce mahkemesi tarafından kabul edilmeyecektir. Fakat harç ve giderlerin ödenmediği ada eksik ödendiği daha sonra anlaşılır ise bir haftalık süre verilecek ve yukarıda belirtildiği gibi işlem yapılacaktır.

İstinaf yoluna başvurunun kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin olan bir karara ilişkin olması hâlinde istinaf dilekçesi reddedilir. Bu ret kararı yatırılan giderlerden karşılanmak suretiyle ilgiliye tebliğ edilir. Ret kararına karşı ilgilinin bir hafta içinde istinaf yoluna başvurma hakkı vardır. Süresinde başvuru yapıldığı ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmediği takdirde, yeniden dilekçe verilmesine gerek kalmaksızın, ilk istinaf dilekçesine göre inceleme yapacaktır.

İstinaf Yoluna Başvuru Süresi Ne Kadardır?

İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar. İstinaf yoluna başvuru süresine ilişkin özel kanun hükümleri varsa, bu özel hükümler uygulanacaktır. Mesela iş mahkemelerinde iş Mahkemeleri Kanunu’na göre istinafa başvuru süresi kararın tefhim ve tebliği tarihinden itibaren sekiz gündür (5521 sayılı Kanun m.8/2). İcra ve iflas Kanunu’na göre icra mahkemesi kararlarına karşı tefhim ve tebliği tarihinden itibaren on gündür.

İstinaf süresinin zaman zaman kaçırılması durumu ortaya çıkmaktadır. Ancak bu halde dahi kişilerin istinaf başvuru hakkı ortadan kalkmamaktadır. İstinaf süresini kaçırmış olan taraf, karşı tarafın istinaf dilekçesine vereceği cevapla katılma yolu ile istinaf yoluna başvurabilir. Elde olmayan sebeplerle, istinaf süresinin kaçırılması halinde, eski hâle getirme talebinde bulunabilir (HMK m.95).

İstinaf Yoluna Katılma Yolu ile Başvurma Nasıl Olur?

İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, süresi içinde cevap vermekle yetinmeyip bu cevap dilekçesiyle kendine özgü nedenler ileri sürerek istinaf yoluna başvurabilir. Bu başvuru, asıl başvuruya bağımlı bir istinaf yolu başvurusudur. Bu nedenle katılma yolu ile istinaf yoluna başvuru, asıl başvuran taraf başvurusundan feragat eder veya istemi esasa girilmeden önce reddedilirse, hüküm doğurmaz. Çünkü kural olarak asıl istem incelenmezse, ona bağlı olan istemin de incelenmemesi gerekir.

İstinaf yoluna başvuran tarafın istemi esasa girildikten sonra reddedilirse, bu durum katılan tarafın isteminin incelenmesine engel olmaz. Bunun gibi, taraflar bölge adliye mahkemesindeki uyuşmazlığı sona erdirirlerse, katılma yolu ile istinaf yoluna başvuru da etkisini kaybeder. Asıl istinaf yoluna başvuru isteminin esasına girilip inceleme yapılmadan, katılan tarafın istemi hakkında bir inceleme yapılamaz.

Kötüniyetli olarak istinaf yoluna başvuran taraf, yargılama giderlerinden başka, diğer tarafın vekiliyle aralarında kararlaştırılan vekâlet ücretinin tamamı veya bir kısmını ödemeye mahkûm edilebilir. Kötüniyetli olarak istinaf yoluna başvuran taraf, bundan başka beşyüz Türk Lirası’ndan beşbin Türk Lirası’na kadar disiplin para cezasına mahkûm edilebilir

İstinaf Hakkından Feragat Edilebilir Mi?

İstinaf hakkı doğmadan taraflar istinaftan feragat edemezler. İstinaf hakkı dolmadan bir hak mevcut olmayacağından feragatte edilemez. İstinaf hakkı doğduktan sonra feragat edilebilir. İlk derece mahkemesinde görülmüş olan davanın taraflarının, istinaf yoluna başvurma hakkından feragat edebilmeleri için; ilâmın kendilerine tebliğ edilmiş olması şartını öngörülmüştür. Böylece, bir hak doğmadan ondan feragat edilemez.

İstinaf hakkı bulunan taraf kanuni süre içerisinde istinaf yoluna başvurmayarak bu hakkından feragat edebilir ya da istinaf yoluna başvurmayacağını açıkça belirterek de feragat edebilir. Bu durumda herhangi bir istinaf başvurusu söz konusu olmayacaktır. Bu şekilde istinaf hakkından feragat edilir ve karşı taraf da istinaf etme hakkını kullanmaz ya da istinaf hakkından feragat ettiğini beyan ederse dosya kesinleştirilir.

İstinaf başvurusu yapıldıktan sonrada feragat edilebilir. İstinaf yoluna başvurduktan fakat bölge adliye mahkemesine gönderilmeden önce feragat edilir ise ilk derece mahkemesi feragat nedeni ile istinaf başvurusunu reddedecektir. İstinaf başvurusu üzerine dava dosyası bölge adliye mahkemesine gönderilmiş, fakat henüz karara bağlanmamışsa istinaf mahkemesi feragat nedeniyle reddedecektir. Yani istinaf mahkemesi dava dosyasını ilk derece mahkemesine göndermeden kendisi ret kararı verecektir.

İstinaf İncelemesinin Aşamaları

Hukuk davası istinaf incelemesi şu aşamalardan oluşur:

  • Ön İnceleme Aşaması: İstinaf mahkemesi, esasa girmeden önce hukuk dava dosyası üzerinden ön inceleme yapar. Ön inceleme neticesinde gerekli şartlar varsa davanın esası ile ilgili incelemeye geçecektir. İstinaf mahkemesi, aleyhine istinaf başvurusu yapılan kararın kesin bir karar olup olmadığı, başvurunun süresinde yapılıp yapılmadığı, dilekçenin asgari şartlara sahip olup olmadığı, harç ve giderlerinin usulüne uygun yatırılıp yatırılmadığını inceler. Kamu düzenini ilgilendiren nedenler yoksa, istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesi gösterilmelidir. İstinaf mahkemesi, istinaf başvuru dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesinin gösterip gösterilmediğini ön inceleme aşamasında değerlendirir. Şartlar yerine getirilmemişse istinaf başvurusu esasa girilmeden reddedilir. Eksiklik bulunmayan dosya istinaf incelemesine alınır. (HMK 352. madde)
  • Esastan İstinaf İncelemesi Aşaması: İstinaf başvurusu yoluyla bölge adliyesi mahkemesine getirilen dosyanın ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, inceleme mahkeme heyetince veya görevlendirilecek üye tarafından yapılabilir. İstinaf incelemesinin heyet veya üye tarafından yapılacağına, dava dosyasının özelliğine göre bölge adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesi tarafından karar verilecektir (HMK md. 354). İstinaf mahkemesi, esastan incelemeyi kural olarak istinaf başvurusundaki sebeplere bağlı olarak yapar. (HMK 354. madde) Mahkeme, kamu düzenini ilgilendiren hallerde kendiliğinden de istinaf incelemesi yapabilir. İlk derece mahkemesinin açıkça hatalı ve yeniden duruşma yapılmasına gerek olmayan kararlarına ilişkin istinaf incelemesi dosya üzerinden duruşma açılmadan yapılır.
  • Esastan İstinaf İncelemesinde Duruşma: Kural olarak her türlü istinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmalıdır. (HMK 356. madde) İstinaf başvurusu yapsın veya yapmasına davanın tarafı olan herkes duruşmaya davet edilerek savunma hakkı tanınmalıdır. Duruşma davetiyesine mazeretsiz gelmemenin sonuçları yazılmalı, tarafların mazereti varsa duruşma başka bir güne bırakılmalıdır. Ancak, uygulamada duruşmalı yapılan istinaf incelemesi oranı %5’i bile bulmamaktadır.

İstinaf Başvurusunun İncelenmesi Süreci Nasıldır?

İstinaf incelemesi şekli inceleme ve esas inceleme olmak üzere iki aşamadan oluşmaktadır. Ön incelemede esasa girmeye engel teşkil edecek hususların olup olmadığı incelenirken; esas incelemede ise istinaf başvurusunun haklı olup olmadığı ve yeniden inceleme yapılıp yapılmaması gerektiği incelenecektir.

Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda mahkeme:

  • İncelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği,
  • Kararın kesin olduğu,
  • Başvurunun süresi içinde yapılmadığı,
  • Başvuru şartlarının yerine getirilmediği,
  • Başvuru sebeplerinin veya
  • Gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir. Eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosya incelemeye alınır.

HMK’nın 346. maddesine göre istinaf dilekçesinin, kanuni süre geçtikten sonra verilmesi, kesin olan bir karara ilişkin olması ve gerekçeli harç ve giderlerin yatırılmaması halinde kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar vermelidir.  Şayet kararı veren ilk derece mahkemesi bu hususları gözden kaçırışa ya da yanlış bir karar verebilme ihtimaline karşı istinaf mahkemesi de ön inceleme aşamasında bu hususları incelemelidir.

İstinaf Esastan İnceleme Süreci Nasıl İşler?

Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince inceleme, davanın özelliğine göre heyetçe veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır. İnceleme sırasında gereken hallerde başka bir bölge adliye mahkemesi veya ilk derece mahkemesi istinabe edilebilir, Bölge idare mahkemesi başka yargı çevresindeki işlemleri yaptırabilmesi için istinabe mecburidir. Fakat kendi yargı çevresindeki ilk derece mahkemesinden istinabe talebinde bulunmak mecburi değildir.

Aksine hüküm bulunmayan hallerde, ilk derece mahkemesinde uygulanan yargılama usulü, bölge adliye mahkemesinde de uygulanır (HMK m.360). Şayet ilk derece mahkemesinde yazılı yargılama usulü ön görülmüş ise yazılı yargılama; basit yargılama usulü ön görülmüş ise basit yargılama usulü uygulanacaktır. İstinafa ilişkin özel düzenlemeler var ise mutlaka öncelikli olarak bunlar uygulanmalıdır.

Bazı durumlarda bölge adliye mahkemesi esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir. Bu hallere örnek olarak,

  • Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması,
  • İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması,
  • Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması veyahut mahkemenin bölge adliye mahkemesinin yargı çevresi dışında kalması,
  • Dava şartlarına aykırılık bulunması,
  • Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına yahut merci tayinine karar verilmiş olması,
  • Mahkemece tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması durumlarıdır.

Yukarıda belirtilen haller dışında inceleme, duruşmalı olarak yapılır. Bu durumda duruşma günü taraflara tebliğ edilir.

İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde, başvurunun esastan reddine, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmesine rağmen yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında davanın esasıyla ilgili olarak duruşma yapılmadan karar verilir.

Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince inceleme, davanın özelliğine göre; heyetçe veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır. Buradaki incelemeden kasıt; tahkikattır. Ancak, burada ilk derecedeki tahkikattan farklı olarak, bölge adliye mahkemesince, hem denetim çerçevesinde hem de gerekirse yeniden dava konusu hakkında inceleme yapılacaktır.

Bölge adliye mahkemesi, incelemesini istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplere bağlı olarak yapacaktır. Bunun için istinaf dilekçesinde, istinaf sebepleri tek tek gösterilmelidir. Kamu düzenini ilgilendiren hususlarda, bölge adliye mahkemesi istemle bağlı olmaksızın re’sen inceleme yapar. Mesela; kamu düzenini ilgilendiren görev kuralına aykırılık bölge adliye mahkemesince re’sen incelenir. Yine dava şartlarının var olup olmadığı, bölge adliye mahkemesince re’sen araştırılır. Bunun gibi, re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu davalarda, bölge adliye mahkemesi tarafların istemiyle bağlı olmaksızın ilk derece mahkemesinin kararını inceler.

HMK’nın 352. maddesine göre: Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda;

  • İncelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği,
  • Kararın kesin olduğu,
  • Başvurunun süresi içinde yapılmadığı,
  • Başvuru şartlarının yerine getirilmediği,
  • Başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.

İstinaf Aşamasında Yapılamayacak İşlemler Nelerdir?

Bölge adliye mahkemesinde gerektiğinde tahkikat (soruşturma) yapılabilse de, ilk derece mahkemelerinden farklı olarak, karşı dava açılamaz, davaya müdahale talebinde bulunulamaz, davanın ıslahı ve HMK 170’inci maddenin birinci fıkrası hükmü saklı kalmak üzere davaların birleştirilmesi istenemez. Bölge adliye mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delillere dayanılamaz.

Bölge adliye mahkemesinin yetkisi kesin yetki olup kamu düzenindendir. Bölge adliye mahkemesi için yetki sözleşmesi yapılamaz (HMK m.357). Fakat taraflar ilk derece mahkemesi için kural olarak yetki sözleşmesi yapabileceklerinden (kesin yetkinin söz konusu olmadığı hallerde) dolaylı olarak bölge adliye mahkemesi için yetki sözleşmesi yapmış olacaklardır.

Bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi olarak davaya baktığı sınırlı haller dışında, bu mahkemeye doğrudan dava açılamayacağından karşı dava da açılamaz. Davaya müdahale, hakkı veya borcu bir davanın sonucuna bağlı olan üçüncü kişinin taraflardan birisine katılması ve ona yardım etmesi olduğundan, müessese niteliği itibarıyla ancak, ilk derece mahkemesinde yarar sağlayacağı öngörülerek bölge adliye mahkemesinde davaya katılma olanağı yoktur.

Bölge adliye mahkemesi ancak, ilk derece mahkemesince karara bağlanan davalara bakabileceğinden, başka ilk derece mahkemesinde henüz karara bağlanmamış dava ile birleştirme söz konusu olamayacaktır, bölge adliye mahkemesinde davaların birleştirilmesi istenemez. Bölge adliye mahkemelerinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan, bu konuda yetki sözleşmesi yapılamaz. Islah ilk derece mahkemesinde hüküm ifade edeceğinden, bölge adliye mahkemesinde ıslah kabul edilmemiştir.

Bölge adliye mahkemesi iddia ve savunmanın değiştirilmesi ve genişletilmesi yasağına aykırılığı kendiliğinden gözetir. Tarafların, ilk derece mahkemesinde usulüne uygun olarak ileri sürmediği deliller de bölge adliye mahkemesinde incelenemez. Ancak; ilk derece mahkemesinde usulüne uygun olarak ileri sürüldüğü halde, haksız olarak reddedilip incelenmeyen veya ilk derece mahkemesinde mücbir bir sebeple gösterilebilme olanağı bulunmayan ya da tarafın geç ileri sürmesinde bir kusurun bulunmadığı deliller, bölge adliye mahkemesinde incelenebilir. Bunun gibi, bölge adiye mahkemesince kendiliğinden incelenecek hususlar, şüphesiz taraflarca da ileri sürülebilir.

İstinaf Aşaması Duruşma ve Karar Süreci Nasıl Olur?

Kural olarak istinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılır. Bu durumda duruşma günü taraflara tebliğ edilir (HMK m.356). HMK’nın 353. maddesinde sayılan hallerde duruşma yapılmasına gerek yoktur. Duruşma yapılması gereken hallerde duruşma yapılmaması temyiz sebebi oluşacaktır. Bölge adliye mahkemesinde yapılacak duruşma için taraflara gönderilecek davetiyelerde nerede ve ne zaman hazır bulunmaları gerektiği, duruşmada hazır bulunmadıkları takdirde tahkikatın yolluklarında yapılarak karar verileceği bildirilir.

Bölge adliye mahkemesine başvuran tarafa gönderilecek davetiyede, yapılacak tahkikatla ilgili olarak belirlenen gideri duruşma gününe kadar yatırması istenir. Bu giderler, daha sonra yapılacak tebligatlar da düşünülerek yeteri kadar avans olarak alınmalıdır. Başvuranın kabul edilebilir bir mazereti varsa, bunu süresi içinde bölge adliye mahkemesine bildirdiği takdirde, bu mazereti kabul edilirse, giderlerini yatırmak şartıyla, yeni bir duruşma günü belirlenerek taraflara tebliğ edilir.

Başvuran, kendisine usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı halde duruşmaya gelmezse ve kabul edilebilir bir mazeret de bildirmezse ya da gerekli avansı süresi içinde yatırmazsa, inceleme dosya üzerinden yapılarak mevcut durumuna göre karar verilir. Ancak, öngörülen tahkikat yapılmaksızın karar verilemiyorsa, başvuru reddedilir. İlk derece mahkemesinden farklı olarak usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına kararı verilmez.

Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilir.

İstinaf Dilekçesi Örneği

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ (…) HUKUK DAİRESİ’NE

                                                            Sunulmak üzere

                                   ANKARA … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE

Dosya No                        : …./…..E. ……/…….K.

İstinaf Yoluna

Başvuran Davacı : Adı ve Soyadı, (T.C. Kimlik No) Adres

Vekili       :Av. Umur Yıldırım Adres

Davalı      : Adı ve Soyadı, (T.C. Kimlik No) Adres

Vekili       : Avukat Adı ve Soyadı Adres

Tebliğ Tarihi :../…/2023

Talep Konusu : Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …/…./….tarih ve E … K.. Sayılı kararının bozulması istemi ile istinaf nedenlerimizin sunulmasıdır.

İstinaf Nedenleri :

Müvekkilim adına açmış olduğumuz dava bir alacak davasıdır. Açmış olduğumuz davada sunmuş olduğumuz deliller ve dinletmiş olduğumuz tanıkların tamamı bizim iddiamızı ispat etmektedir. Oysa Ankara … Hukuk Asliye Mahkemesinin…../…./… Tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile davamız reddedildiğinden istinaf yoluna müracaat etme zarureti hasıl olmuştur.

Hukuki Sebepler:6100 Sayılı HMK m.341-360 ve ilgili mevzuat.

Talep Sonucu      : Yukarıda kısaca açıklanan ve re’sen dikkate alacağınız nedenlerle, Ankara ..  Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının bozulmasına karar verilmesini, saygılarımla arz ve talep ederim……/…./……..

   İstinaf Yoluna Başvuran Davacı Vekili

              Av. Umur Yıldırım

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır