kut anlayışı ne demek / The Journal of Academic Social Science

Kut Anlayışı Ne Demek

kut anlayışı ne demek

Kut Nedir? Eski T&#;rklerde Kut Ne Anlama Gelir?

Haberin Devamı

Kut, sözlükte farklı anlamaları barındırmakta olan bir kelimedir. Köken olarak Eski Türklerden gelmektedir. İlk ve bilinen anlamı Eski Türklerde ülkeyi yönetme yetkisinin hükümdar ve ailesine bağlı olması geleneği olarak kabul edilmektedir. Ayrıca kelime anlamı olarak mut ve mutluluk anlamlarına gelmektedir.

Kut, bir diğer anlamıyla ülke yönetiminde sahip olunan güç, liderlik, yaratıcılık ve yetenek anlamlarına gelmektedir. Saadet baht ve mutluluk anlamlarına gelmektedir. Yetkilerin Tanrı tarafından verilmiş olması hem adaleti sağlama noktasında itici bir mekanizma oluşturmakta hem de hükümdarı kutsallaştırmaktadır.

Eski Türklerde Kut Ne Anlama Gelir?

Kut anlayışı Eski Türklerde, Moğollarda ve Altay boylarında ikili yönetim anlayışının en bilinen adıdır. Şamanizm dinini temel dayanağıdır. İlk Türk devletleri devlet yönetimini inanç ve töreler ölçüsünde gerçekleştirmektedir. Bu sebeple kut anlayışı kutsallığı, mutluluğu, gücü temsil etmiştir. Eski Türklerde yönetimde bulunan Kağan, gücünü Tanrı'dan almıştır. Ancak Kağan'ın yetkileri sınırsız değildi. Bu yetkiler, Şamanizm inancı çerçevesinde şekillendirilmiştir.

Devlet yönetimiyle ilgili kararlar toy meclislerinde tartışılarak Kağan'ın başkanlığında sonuca bağlanmaktadır. Demokrasinin etkin olduğu bu toplantılar da Kut anlayışının özellikleri çerçevesindedir. Boyun kadınları ise hükümdarın eşi olan hatuna itaat etmektedir. Bu da hükümdar ailesinde kadınların da söz hakkına sahip olduğunu göstermektedir.

Eski Türklerde Kut İnanışının Özellikleri

Kut inanışının özelliklerinden birisi ülke yönetiminde söz hakkına sahip olan liderler savaşlar da ölümden dönmektedir. Tanrı tarafından korunmaktadır. Savaşlarda başarıya ulaşan, ülkesini onurlandıran liderlere tanrı tarafından kut verildiğine inanılmaktadır. Savaşlarda yenilen liderlere Tanrının kut vermediğine inanılmaktadır.

Kut anlayışına göre hükümdar ve ailesinin kanı akıtılamaz. Çünkü bu kan kutsaldır. Bu sebeple idama mahkum edilen yöneticilerin kanı akıtılmaz. Bunun yerine boğularak öldürülmüşlerdir. Kutlu bir aile olan hükümdar ailesinin kanı kutsaldır. Akması ülke yönetiminde uğursuzluklara sebep olmaktadır.
Liderlerin kutu kendisi daha doğmadan evvel gökyüzünden gönderilmektedir.

Hükümdar çocuklarının aldıkları eğitim çerçevesinde göstermiş oldukları ilk başarıda kut sahibi olduklarına inanılır. Ayrıca verilmiş olan bu kutun Tanrı tarafından alınması felakettir. Ülkenin başına gelen felaketler ve yenilgiler buna bağlanmıştır.

Türklerde Kut Anlayışı

Kut kelime anlamı olarak “Devlet yönetiminde güç, sahip olunan üstün güç, yaratıcılık, İlahi bir bereket, İlahi bir rahmet, Mutluluk” anlamlarına gelmektedir.

İslamiyet öncesi Türk devletlerinde ülkeyi yönetme yetkisinin Gök Tanrı tarafından Kağanlara verildiğine inanılmaktaydı. Bu anlayışa ise Kut anlayışı denmekteydi. Bu anlayışa göre Devlet hükümdar ve tüm aile fertlerinin ortak malı sayılmaktaydı. Kut, kan yoluyla babadan oğula geçmektedir. Kut anlayışına göre Hakanlar yeryüzünde adaleti sağlamak için Gök Tanrı tarafından görevlendirilmişti. Kısaca Hakanlar Tanrının yeryüzündeki temsilcisiydi. Bunlardan anlaşılacağı üzere Kut, Kağana Tanrı tarafından verilmiş siyasi yetkidir.

Kut inancında Devletin hükümdar ve tüm ailesinin ortak malı sayılması tahta kimin geçeceği düzensiz bir hale getirmiştir. Yani Veraset sisteminin düzensiz olmasını sağlamıştır. Tahta kimin geçeceği belirsiz düzensiz olması da taht kavgalarının olmasına neden olmuştur. Taht kavgaları yüzün den birçok Türk devleti zayıflayıp kısa sürede parçalanıp yıkılmıştır.

İlk Türk devletlerinde kuta olan hanedan fertleri arasından hükümdarı seçmek amacıyla Kurultay (Kengeşi Toy) toplanıp karar verirdi. Kağanın kimin olacağına Kurultayın karar vermesi taht kavgalarını kimi zaman engellemiştir.

Kut anlayışının Tek olumlu tarafı Hükümdara (Kağana) Tanrı tarafından verildiği için Hükümdarın (Kağanın) ülkeyi yönetme gücünün kaynağı ilahidir. Kağanın gücünün kaynağı ilahi olduğu için halkın Kağana taparcasına bağlı kalmalarına, yönetimi sorgulamamalarına neden olmuş, merkeziyetçiliği güçlendirmiştir. Buda iç isyanların çok fazla çıkmamasını sağlamıştır.

İlk Türklerdeki kut anlayışı Türk – İslam Devletlerinde de varlığını koruyarak devam ettirmiştir. Türkler Müslüman olduktan sonra Kut anlayışı İslam anlayışı ile birleşerek yeni bir anlayış doğmuş “Kağan Allah’ın yeryüzündeki temsilcisidir” şeklinde görülmeye başlamıştır. Bu düşün Büyük Selçuklu devleti, Osmanlı devleti olmak üzere nerdeyse tüm Müslüman Türk devletlerinde devam etmiştir.

Soru: 

I.   Veraset siteminin düzensiz hala getirmiştir

II.  Taht kavgalarına neden olmuştur

III. Kağana bağlılık artmıştır

Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri Kut Anlayışının olumlu sonuçlarındandır?

A) Yalnız I

B) Yalnız III

C) I ve II

D) I ve III

E) I, II ve III

Cevap: Kut anlayışı; Veraset siteminin düzensiz hala getirmiş buda taht kavgalarına neden olmuştur. Bunlar Kut anlayışının olumsuz sonuçlarıdır. Kut anlayışı, Kağana bağlılık artması ise olumlu sonucudur. Cevap: B

Soru: Aşağıdakilerden hangisi "Kut" un kelime anlamı değildir?

A) Savaş

B) Devlet yönetiminde güç

C) İlahi bereket

D) Sahip olunan üstün güç

E) Mutluluk

Cevap: "Kut" un kelime anlamları arasında savaş yoktur. Cevap: A

KPSS - TYT TARİH KONULARI TIKLA

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir