alcatraz hapishanesinden kaçanlar / Sıra dışı bir kaçış gerçekleştiren üç mahkumun hikayesi | TRT Haber Foto Galeri

Alcatraz Hapishanesinden Kaçanlar

alcatraz hapishanesinden kaçanlar

Alcatraz’dan Kaçan Adamın 50 Yıl Özgür Kaldıktan Sonra FBI’a Gönderdiği Mektup

Dünyanın en ünlü hapishanelerinden biri olan Alcatraz, yılında 3 kişinin kaçmasından sonra kapanmıştı. Kaçması en zor hapishanelerden biri olarak kabul edilen Alcatraz, bu 3 ismin kaçışıyla pek çok Hollywood filminin de ana konusu oldu. John ve Clarence Anglin kardeşler ve Frank Morris isimli 3 adamın bir tünel kazarak kaçmasının ardından, bu isimlere ait hiçbir bilgiye erişilemedi.

FBI’ın yayınladığı bir mektuba göre  yılında hapishaneden kaçanlardan John Anglin’e ulaşıldı. Kanser hastası olduğunu belirten Anglin, FBI’a mektup yazarak kanser hastalığının tedavisi karşılığında hapishanede bir yıl daha yatabileceğini belirtti.

Anglin’in FBI’ya gönderdiği mektupta şu ifadeler yer alıyor:

“Benim adım John Anglin. Haziran ’de Alcatraz’dan kardeşim Clarence ve Frank Morris’le birlikte kaçtım. Şu anda 83 yaşındayım ve kötü durumdayım. Kanserim var. Evet, hepimiz zor da olsa kaçmayı başardık. Frank, Ekim ’te vefat etti. Mezarı İskenderiye’de bir başka isim altında. Abim ise ’de öldü.

Tıbbi yardım alacağımı bildirirseniz, TV’de bir yıldan uzun bir süre hapse gireceğime söz vereceğim. Yapacağınız bilgilendirmeye göre tam olarak nerede olduğumu bildireceğim. Bu şaka değil, gerçek ve dürüstçe söylüyorum.”

Alcatraz, bir mahkumun kaçamaması için tüm önlemleri almış bir hapishaneydi. Anakaradan mil uzaklıkta bir adada yer alan hapishanede kayıtlara göre 36 kişi bu hapishaneden kaçmaya çalıştı, ancak yalnızca bu 3 isim başarılı oldu.

3 ismin hapishaneden kaçışının ardından hapishane kapatılmış ve bu 3 isim asla bulunamamıştır. yılında "Alcatraz’dan Kaçış" isimli filmle bu 3 ismin hikayesi anlatılmıştır.

Alcatraz Hapishanesi ilk olarak yılında açıldı ve Al Capone, Whitey Bulger gibi Amerika tarihinin en ünlü suçlularını bünyesinde barındırdı. Hapishane, 3 kişinin kaçmasının ardından ’te kapatıldı. Günümüzde Alcatraz hapishanesi bir müze olarak hizmet veriyor. Ana hücreler, yemekhane, kütüphane, deniz feneri, gibi pek çok mekan tarihi bir mekan olarak kabul ediliyor.

FBI’ın Anglin’in bu mektubuna nasıl karşılık verdiği bilinmiyor. Anglin, ’te böyle bir haber çıkmadığı göz önüne alındığında muhtemelen yaşından dolayı cevapsız bırakıldı. Bu da bir nevi Anglin’in ölüme mahkum edilmesi anlamına geliyor.

Kaynak : funduszeue.info

Anglin Kardeşler Alcatraz Hapishanesinden Kaçtı

Alcatraz'da çalışan bir grup Ulusal Park Korucusunu bir araya getirseniz ve onlardan kendilerine en sık sorulan soruları yazmalarını isteseniz, muhtemelen beş taneye indirebilirsiniz (aşağı yukarı). Al Capone'un hücresi nerede? Kuş Adam'ın hücresi neredeydi? Tuvalet nerede? Whitey Bulger gerçekten Alcatraz'da mıydı? Ve Büyük olan Sizce gerçekten başardılar mı (Anglin Kardeşler'in kaçışını kastediyor)?

Anglin Kardeşlerin Kaçışı, Amerikan tarihinin en kötü şöhretli kaybolma olaylarından biridir. 'te Alcatraz'dan kaçtıkları iddiası yetkilileri uzun süre şaşırtmıştır. Kardeşler ve amcaları o zamandan beri kayıp. Ancak şimdi, bir film davanın aydınlatılmasına yardımcı oldu. HISTORY özel programı "Alcatraz: Gerçeği Arayış" yılında History Channel'da yayınlandı. Filmde kardeşlerin Clarence Anglin tarafından çekildiği iddia edilen ve kaçışlarından üç yıl sonra ailesine ulaşan bir fotoğrafı gösterildi.

Kaçışın Anglinlerin yüzme becerileri sayesinde mümkün olduğu bildirildi. Tampa Körfezi'nde yaşadıkları için kardeşler çalkantılı sularda yüzmeye alışkındı. Okyanus akıntılarının doğasını ve açık suda karşılaştıkları koşulları biliyorlardı. Başarılarının anahtarı suya girmek için doğru zamanı bilmekti. Erken girselerdi denize sürüklenebilirlerdi ama gece on birde suya girdiklerinde karaya çıkma şansları daha yüksekti.

"Kaya "dan kaçtıktan sonra ortadan kaybolan başka mahkumlar da olsa da, halkın hayal gücünü ele geçiren yılındaki bu kaçıştır. İnsanların onları isimleriyle çağırmasına gerek yok Ne zaman bir soru sorulsa, "onlar "ın Frank Morris ve John & Clarence Anglin kardeşlere ve Alcatraz'dan destansı büyük kaçışlarına zımni bir gönderme olduğu açıktır. Clint Eastwood, yapımı epik filmi Alcatraz'dan Kaçış'ta hikayeye hayat verdiği için bu adamları halk kahramanı haline getirme konusunda büyük övgü alabilir.

Filmde Frank Morris'i canlandıran Eastwood, bir düzine kaçış sanatçısının gecenin karanlığında ortadan kaybolmasından yarım asırdan fazla bir süre sonra hala hepimizin ilgisini çeken sürükleyici (ama Hollywood tarzı) bir hikaye aktardı. Efsanevi figürler haline geldiler ve her yıl bir milyondan fazla ziyaretçinin olay yerini ilk elden görmesine yardımcı olan da onların hikayesi. Ama gerçekte ne oldu? Hayatta kaldılar mı? San Francisco Körfezi'nin soğuk sularında boğuldular mı? Gerçek kanıt nedir? Neden böyle bir tartışma var? Gerçeği öğrenebilecek miyiz? Tartışılan sorular bunlardır.

Frank Morris ve Anglin Kardeşler'in suç geçmişleri gençlik yıllarına kadar uzanıyordu. Küçük suçlar nihayetinde banka soygununa kadar ilerledi ve hepsi de seçkin kaçış sanatçıları olarak kötü şöhretleri nedeniyle Alcatraz'da 5'x9′ boyutlarında bir hücreye girecekti.

Alcatraz, federal bir cezaevi olarak kaldığı süre boyunca o güne kadar inşa edilmiş en güvenli federal cezaevi olarak lanse edilmiş ve hükümetin suçla savaşının güçlü bir sembolü olmuştu. Kaçış aylardır planlanıyordu ve can yelekleri ile elliden fazla yağmurluktan dikilmiş ve yapıştırılmış bir sal yapılmasını içeriyordu. Ayrıca, Willie Sutton'ın 'larda Doğu Eyalet Hapishanesi'nden ünlü kaçışını anımsatırcasına, mahkumlar yataklarında yem olarak kullanmak üzere gerçeğe benzer kukla kafalar imal ettiler. Üçlü sırayla hücre bloğunun tepesinde çalışırken, bir aydan fazla bir süre boyunca hücrelerinin önünden sık sık devriye gezen gardiyanları kandırmak epik bir numaraydı.

Anglin Kardeşler yılında Alcatraz Hapishanesinden kaçan hükümlülerdi. Bir dizi banka soygunu gerçekleştirmiş mahkûmlardı. İşledikleri suçlar sonunda güneyin dört bir yanındaki hapishanelere düşmelerine neden oldu. Bir keresinde, bir banka soygunu gerçekleştirdikten sonra Alcatraz'a nakledildiler. İlk kaçma girişimlerinden biri başarısızlıkla sonuçlandı.

Bu başarısız kaçıştan sonra, hüküm giymiş banka soyguncuları Morris, Clarence ve John Anglin maksimum güvenlikli bir hapishanede tutuldu. Yeni kaçış planları için kardeşler, yerel berberlerden çaldıkları yağmurlukları kullanarak şişirilmiş bir yelek ve bir sal inşa ettiler. Tespit edilmekten kurtulana kadar aylarca güvenlik görevlilerini atlatmak zorunda kaldılar. Bir hafta sonra, kaçışlarının bir sonucu olarak hapishane kilitlendi.

Ceza İnfaz Kurumu Memuru Bill Long, 12 Haziran sabahı güne eşi Jean ile birlikte kahvaltı yaparak başlamıştı ve yıllar sonra ikisinin de o sabahla ilgili tek ortak anısı, Bill'in Jean'in dinlediği AM radyo istasyonunun Tommy Roe'nun hit şarkısı "Sheila "yı tekrar tekrar çalmasından şikayet etmesiydi. Taze kahve dolu çelik termosunu taşıyarak, vardiyalarına başlamak üzere olan diğer memurlarla birlikte dik tepeye doğru yürüyüşe geçti.

Rutin bir brifingden sonra, yeni gelenler diğerleri kadar hızlı bir şekilde masaya gelmedi. Bill, Çavuş'un panik içinde olduğunu hatırlıyor, "Bartlett bana doğru geliyordu ve yaklaşık 20 metre uzaktaydı ve Bill, Bill, Bill diye bağırmaya başladı! Burada sayım için ayağa kalkmayan bir adam var! Ben de John Anglin'in hücresi olan B'ye gittim. Parmaklıklara gittim, diz çöktüm, sol elimle kafasına vurmak için uzandım ve sanki parçalanmış gibi hissettim ve kafası yere düştü. Beni izleyenler bir metre kadar geriye sıçradığımı söylediler. İşte o anda kıyamet koptu ve kaptan zili çalmaya başladı"

Aynı zamanda kaçış girişiminin de müdürü olan Allen West, diğerleriyle birlikte kaçmak için zamanında geçebileceği kadar boşluğu genişletmeyi başaramadığını iddia etti. Bazıları ihtimallerin kendi lehlerine olmadığını düşünerek korktuğunu, bazıları ise ortaklarının onu terk ettiğini ve suçu ona yüklediğini düşünüyordu. FBI ve Cezaevi Bürosu yetkilileri tarafından zahmetli bir şekilde sorgulandı, onlara ayrıntılı bir açıklama yaptı ve tüm komployu kendisinin planladığı iddiasını güçlendirdi.

Kaçış hikayesi ve komplonun işleyişi iyi biliniyor, ancak kanıtların deşifre edilmesi araştırmacıları onlarca yıldır şaşırtıyor. Peki, teoriler nelerdir ve birbirlerine karşı nasıl bir ağırlık taşırlar? Çoğu zaman bir komploda doğru cevap en basit olanıdır. Gizemin büyüsü, her bir kanıt parçasına ya da kaçanların girişimleri sırasında öldüğünü öne süren bir teoriye karşılık, hayatta kalma konusunda ikna edici bir dava oluşturmada eşit ağırlıkta olan başka bir teorinin olmasıdır. Tartışmanın her iki tarafında da davayı kapatmak için kesin bir kanıt ya da yeterli kanıt sağlanamaz. Kanıt eksikliği ne öldüklerini ne de yaşadıklarını kanıtlar. Yaşadıklarına inananlar ile öldüklerine inananlar arasında kesin bir ayrım var. Bunlar arasında ABD Emniyet Teşkilatı'ndan müfettişler, FBI, Park Korucuları ve olay yerini ilk elden görmek için hacca giden ziyaretçilere teoriler arasında bir denge sağlayan Golden Gate Ulusal Parkı Koruma Kurumu'ndan tercümanlar yer alıyor. Banka soygunu suçundan Alcatraz'da hapis yatan ve Atlanta'daki Federal Hapishaneden neredeyse başarılı bir şekilde kaçan ünlü suç kralı Whitey Bulger, kendisi de on altı yıldır FBI'dan kaçtığı ve sonunda Santa Monica, California'da bir sahil kasabasında yaşarken yakalandığı için hayatta kaldıklarına inanıyor. On yıldan fazla bir süre boyunca yakalanmamak için Alcatraz'da tartıştıkları yöntemlerin aynısını kullanmıştır. Daha sonra "üçlü gibi ülkeden kaçmış olsaydı" asla bulunamayacağı yorumunu yapmıştır.

Adadan nasıl kurtulduklarına dair iki ana teori vardır. İlk ve en yaygın teori, su kenarına ulaştıklarında sallarını ve can yeleklerini şişirdikleri ve ardından Angel Adası'na doğru sert bir şekilde kürek çektikleridir. Allen West'in yetkililere anlattığı plan buydu ve kaçıştan elde edilen "fiziksel" kanıtlarla örtüşen tek teori de buydu. Bir mahkum arkadaşı olan Bob Schibline, Clarence Anglin'e gardiyanlar tarafından bırakılan bir çöp sepetinden çıkardığı Chronicle sayfasından yırtılmış gelgit tabloları sağladığını iddia etti. Bu neden bu kadar önemli? Eğer doğruysa, kaçanların gelgit koşullarından en azından bir miktar haberdar oldukları anlamına gelir. Anglin Kardeşler de Tampa Körfezi'nde büyümüştü ve aile, kardeşlerin çalkantılı sularda yüzme konusunda usta olduklarını şiddetle teyit etti. Kış aylarında bile genellikle sıcak sularda yüzmelerine rağmen, akıntıları ve açık sularda yüzmenin genel koşullarını ve hızlı okyanus akıntılarının doğasını anlamışlardı. Başarıları birkaç faktöre bağlıydı ama en önemlisi suya girdikleri zamandı. Çok erken girerlerse denize sürükleneceklerdi, ancak saat ile arasında ayrılırlarsa muhtemelen karaya ulaşıp hayatta kalabilirlerdi. Gelgit haritalarını kullanarak zamanlama yapsalar ve gelgit geçişleri arasındaki o kısa aralıkta suya girselerdi, fazla çaba sarf etmeden hayatta kalabilirlerdi.

West yetkililere Angel Adası'na ulaşmayı ve oradan da küçük boğazı geçerek Marin'e gitmeyi planladıklarını söyledi. En azından bir ifadesinde, kıyafet çalmaktan ve ardından bir araba çalarak doğrudan Meksika'ya gitmekten bahsettiklerini iddia etmiştir. Aslında, bir başka mahkum Darwin Coon, planın bu kısmını titiz ayrıntılarla planladıklarını belirtmiştir. Eğer kıstırılırlarsa ve bir araba çalmak için ilerleyemezlerse, Sears tipi bir mağaza bulacaklar, teker teker girecekler ve mağaza kapanana kadar bir giysi atlıkarıncasında saklanacaklardı. Kıyafetleri çaldıktan sonra bir araba bulup havaalanının uzun süreli otoparkına götürüyorlardı. Çalıntı arabayı bırakıp başka bir araca biniyorlar ve arabanın kaybolduğunun anlaşılması için birkaç gün geçmesini bekliyorlardı. San Francisco'dan Meksika sınırına kadar yaklaşık mil mesafe vardı, dolayısıyla teorik olarak ilk alarmlar çalmadan önce bu yolculuğu yapabilirlerdi ve sınırı geçene kadar kayıp oldukları anlaşılmazdı.

alcatraz deni̇z feneri̇Bu senaryo gerçekleşirken karaya ulaşmış olabileceklerini düşündüren başka kanıtlar da vardı. FBI Ajanı Frank Price, 12 Haziran sabahı Marin County Şerif Ofisi'nden CHP ve yerel polis ofislerine gönderilen bir telgraf bülteninde "KAÇAKLARIN ANGEL ADASI'NDA BULUNDUĞUNA İNANILAN RAFT" diye yazmıştı. Ertesi gün FBI, kaçanların eşkaline uyan üç kişinin Riverbank, California bölgesinde bulunduklarını ve "Marin County bölgesinde çalınan araçla aynı olabilecek" mavi bir Chevrolet kullandıklarını bildiren bir bülten daha gönderdi. Önemli olan, insanların kaçış ve fiziksel eşkalleri hakkında bilgi sahibi olmalarına rağmen, çalınan aracın halktan gizli tutulmuş olmasıdır. Tamamen bir tesadüf mü? Bu kesinlikle mümkün. İkinci teori ilk olarak bir başka mahkum ve komplocu olan Woodrow Wilson Gainey tarafından yetkililere sunulmuş ve otuz yıl sonra çocukluk arkadaşı Fred Brizzi tarafından anlatılmıştır. Bu adamlar, uzun bir endüstriyel elektrik kablosunu ada feribotunun pervane ve dümeninin yanındaki kaporta çerçevesine bağlayarak rıhtım bölgesinden kaçmayı planladıklarını ve daha sonra otostopla anakaraya geçeceklerini öne sürmüşlerdir. Darwin Coon da onların benzer bir planı tartıştıklarını duyduğunu iddia etmişti. Aslında Darwin'in anlattığına göre, kabloyu geçirebilecekleri büyüklükte küçük bir çelik boru parçası kullanmayı planlamışlardı. Amaç, kabloyu suyun yeterince altına indirerek geri vitesteyken pervaneye takılmasını engellemekti. Bu teoriye göre St. Francis Yat Kulübü yakınlarında onları bekleyen bir tekne vardı ve San Francisco'dan güvenli bir şekilde geçmeleri için onları uzak bir limana götürüyordu. Saygın bir San Francisco Polis Memuru olan Robert Checchi, kaçış olayını duyduktan sonra FBI ile temasa geçerek tam da bu bölgede şüpheli bir tekneye tanık olduğunu bildirmiş ve kaçışla bağlantılı faaliyetlere tanık olduğuna ikna olmuştur. Anglinlerin çocukluk arkadaşı Fred Brizzi'nin anlattıkları daha da ilgi çekiciydi. yılında Brizzi (hüküm giymiş bir uyuşturucu kaçakçısı) kardeşlere verdiği bir sözü yerine getirmek için orada olduğunu iddia ederek aileye yaklaştı. İddiasına göre yılında Brezilya'ya uyuşturucu kaçırırken her iki kardeşle de vakit geçirmişti. Kanıt olarak Brizzi aileye kardeşlerin çektiğini iddia ettiği bir fotoğraf verdi ve daha sonraki yıllarda en az üç uzman adli tıp analisti fotoğrafın büyük olasılıkla kaçanlara ait olduğu yönünde görüş bildirdi. Yirmi yılı aşkın bir süre soruşturmayı yürüten Birleşik Devletler Polis Şefi Art Roderick, firarilerin Güney Amerika'da yaşadıklarına dair ipuçları aldıklarını, ancak yerlerinin hiçbir zaman tespit edilemediğini doğruladı. Her ipucu eninde sonunda sonuçsuz kaldığından, bunlar göz ardı edildi. Ama bu mümkündü. Güney Amerika'nın, özellikle de Brezilya'nın, gizlilik arayanlar için güvenli bir sığınak olduğu kanıtlanmıştı. Aslına bakılırsa, Güney Amerika'da

John ve Clarence'ın annelerinin kaçıştan sonra her yıl Noel kartları aldığı ve diğer kardeşlerinden birinin aniden Teksas'a taşındığı ve ölüm döşeğindeyken çocuklarla vakit geçirdiğini ve başardıklarını iddia ettiği bildirildi. ABD Emniyet Teşkilatı, benzerliklerine rağmen fotoğraftaki kişilerin firariler olduğuna inanmadıklarını resmen açıkladı.

Bir başka gizem de aynı banka soygununa karışan üçüncü kardeş Alfred Anglin üzerinde yoğunlaşıyordu. Sicili temiz olduğu için Alcatraz'dan kurtulmuştu. Alfred, 11 Ocak 'te kaçmaya çalıştığında ve bir yüksek güç hattına dolanıp elektrik akımına kapıldığında devlet tarafından verilen cezasını (bir eyalet hapishanesinde) çekiyordu. Bu durum hem ailesini hem de yetkilileri şaşırttı. Dava dosyasında şartlı tahliye için uygun olduğu görülüyordu ve bir komite duruşmasına sadece haftalar kalmıştı. Hücre arkadaşı daha sonra Alfred'in kardeşlerinden bir mesaj aldığını ve nerede saklandıklarını bildiğini iddia edecekti. Cezaevi yetkilileri aileye gönderdikleri mektuplarda Alfred'in örnek bir mahkum olduğunu ve tahliyesine kısa bir süre kalmış gibi görünürken neden özgürlüğü için bu kadar umutsuzca çabaladığını anlayamadıklarını belirttiler. Bu durum onu daha önce ziyaret etmiş olan kardeşi Robert tarafından da doğrulanmıştır. Robert daha sonra Alfred'in kardeşlerinin nerede olduğunu bildiğini ima ettiğini iddia etti ve kaçışının ardındaki motivasyon faktörünün bu olması kuvvetle muhtemeldi. Peki ya tartışmanın diğer tarafı? Öldüklerini öne süren kanıtlar ne olacak?

Büyük kaçış hikâyesinin su kenarının hemen ötesinde sona erdiğine inanan kayda değer bir grup araştırmacı ve incelemeci hâlâ mevcuttur. Morris ve Anglinlerin ölümüne şiddetli gelgit ve dondurucu soğuk termal koşulların neden olduğu konusunda kararlılıklarını sürdürüyorlar. Nasıl oluyor da her yıl yüzlerce insan Alcatraz'dan San Francisco kıyı şeridine kadar yüzüyor? Hayatı boyunca bu yüzüşü kırktan fazla kez gerçekleştirmiş olan ünlü açık su yüzücüsü merhum Lisa Johnson, eğer salları arızalansaydı ve suyun içinde kızgın rip akıntılarıyla mücadele ediyor olsalardı, hayatta kalma şanslarının çok az olacağına inanıyordu. Profesyonel rekabetçi yüzüşlerin tam olarak gelgitin durgunlaştığı ve Pasifik sularının yavaşça Körfez'e akmaya başladığı noktada giriş için zamanlandığına dikkat çekti. Uygun bir dalış kıyafetleri olmasaydı ve 55 derecenin altına düşen düşük sıcaklıklarda açık suda yüzüyor olsalardı, şansın kendilerinden yana olmayacağını düşündü. Ne kadar formda olurlarsa olsunlar ve soğuk suya alışmanın yollarını bulsunlar, Körfez'in derinlikleri onların lehine olacaktı. Zamanlamanın doğru olması gerektiğini vurguladı.

alcatrazHayatta kalma kanıtlarını tartışanlar, Alcatraz mahkumlarının giydiği kıyafetlerle uyumlu kıyafetler giydiği iddia edilen yüzen bir cesedin 17 Temmuz 'de, yani kaçıştan 36 gün sonra bir yük gemisi tarafından görüldüğüne işaret etmektedir. San Francisco Bölgesi Adli Tabibi Henry Turkel, açık denizde bir aydan fazla bir süre yüzen bir cesedin olası olmadığı için bunun firar edenlerden biri olduğunu kabul etmedi ve beş gün önce Golden Gate Köprüsü'nden atlayan 34 yaşındaki işsiz fırıncı Cecil Phillip Herrman'a ait olabileceğini belirtti. Ancak kanıt yoktu ve ceset bulunana kadar kimse emin olamazdı (Herrman'ın cesedinin Kaliforniya Otoyol Devriyesi tarafından bulunduğunu belirten çelişkili bir makale vardı). Turkel'in görüşü çoğunlukta değildi çünkü komşu ilçelerden dört meslektaşı, yüzer halde görülen cesedin kaçanlardan birine ait olmasının tamamen mümkün olduğuna inanıyordu. Ceset hiçbir zaman bulunamadı ve halen bir gizem ve büyük bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. 17 Şubat 'te 30'lu yaşlarında bir erkeğe ait kısmi bir iskelet Golden Gate Köprüsü'nün kuzeyindeki Point Reyes yakınlarında bir sahile vurdu. Daha sonra yapılan DNA testleri kemiklerin firar edenlerden hiçbirine ait olmadığını kanıtladı. Ayrıca körfezde yüzen mahkumlara ait nesneler de bulundu. Arama ekipleri, daha sonra hücre bloğunun tepesinde bulunanla aynı olduğu teyit edilen bir kürek buldu ve üç can yeleğinden ikisi bulundu ilki Golden Gate Köprüsü'nün kuzeyindeki bir plajda, ikincisi ise Alcatraz kıyısının sadece 50 metre açığında. Bu bulgular kaçakların boğulduğu teorilerini güçlendirdi. Alcatraz yakınlarında bulunan can yeleğinin gövdesinde, yeleği şişirmek için kullanılmış olan diş izleri vardı. West daha sonra bunu kapatacak etkili bir şey bulamadıklarını, bu nedenle şişirildikten sonra basıncı tutmak için bağlayıcı kelepçeler ve daha büyük klipsler kullandıklarını belirtti. Yetkililer, bunlar ağırlık taşıdığında kelepçelerin çıkacağına ve diş izlerinin muhtemelen hayatta kalmak için mührü tutma mücadelesini temsil ettiğine inanıyordu. Yine de cesetlerin hiçbiri bulunamamıştır. Hem FBI hem de ABD Polis Teşkilatı kıyıdan kıyıya ve ötesine kadar ipuçlarını araştırdı. Umut vaat eden her ipucu her zaman boş çıktı.

Bu büyük bir gizem, kanıtların karşıtlığı. Eğer karaya çıkmayı başardılarsa, hayatta kaldıklarına dair kesin kanıt nerede? Eğer körfez sularında öldülerse, neden en azından bir ceset kıyıya vurmadı?

Eğer yılında Brezilya'da çekilen fotoğraftakiler Anglin Kardeşler ise, neden Güney Amerika'da yetkililer tarafından herhangi bir kanıt bulunamıyor? Fred Brizzi neden aynı yaşta ve fiziksel özelliklere sahip kişilerin olduğu bir fotoğrafla aileye yaklaşsın? Brizzi neden yalan söylesin? FBI neden yalan söylesin? Hayatta kaldılarsa ve çocukları varsa, neden yerleri tespit edilemiyor? Mülkleri var mıydı? Hayatta kaldılarsa, Frank Morris'e ne oldu? Eğer fotoğraf sahteyse, neden kimse fotoğraftaki adamların kimliklerini açıklamadı? Kaçış izlerini bu kadar iyi gizlemişlerse, yetkililerden birkaç adım önde olmaları makul görünmez mi? Eğer DNA testleri daha sonra Point Reyes yakınlarında bulunan kemiklerin kaçanlara ait olmadığını gösterdiyse, o zaman kemikler kime ait?

Ne düşünüyorsun? Hayatta kaldıklarına inanıyor musunuz? Özgürlüğe kavuştuklarına ama asıl gizemin ne kadar süre hayatta kaldıkları olduğuna? Belki bir gün gerçeği öğreniriz. Michael Esslinger Alcatraz'dan Kaçış kitabının ortak yazarıdır: Amerikan Tarihinin En Büyük Hapishane Firarının Anlatılmamış Öyküsü kitabının ortak yazarıdır. Bu kitap aynı zamanda Uluslararası Kitap Ödülü'nün Gerçek Suç kategorisinde kazanan kitabıdır.

Hepimizin bildiği üzere hapishaneler suçluları içeride tutmak için yapılmaktadır. Ancak buna rağmen bazı suçlular, çok iyi korunan yüksek güvenlikli hapishanelerden kaçmayı başarıyorlar. Bunun en iyi örneği ise Alcatraz&#;dan kaçmayı başaran üç mahkum: Frank Morris, Clarence Anglin, John William Anglin. Bu üç mahkum, sahilden kilometre uzaklıkta olan ve kaçılması imkansız denilen Alcatraz&#;dan firar etmeyi başardı. Tüm dünyayı şaşkına çeviren bu olayın detaylarını anlattık. İşte Alcatraz&#;dan kaçan üç mahkumun hikayesi.

Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: &#;Büyük Bir Kaçış Planı Sonrası Kapatılmak Zorunda Kalan Alcatraz Cezaevi Hakkında 13 Bilgi&#;

Sahile kilometre uzaklıkta olan Alcatraz Adası, yılları arasında hapishane olarak kullanıldı

Alcatraz

San Francisco Körfezi&#;nde sahile 2,4 km uzaklıkta bulunan Alcatraz Adası, ABD&#;nin en ünlü hapishanelerinden birine ev sahipliği yaptı. Burası hapishane olmadan önce askeri amaçlar için kullanılmaktaydı. Ancak yılında yapılan yerli isyancıların liderlerinin tutulduğu hapishane, Alcatraz&#;ın gelecekteki rolünü belirledi. Yapılan ek binalarla büyüyen cezaevi, yılında federal hapishaneye dönüştü. Aynı yılın Haziran ayında çeşitli yerlerden yaklaşık mahkum buraya getirildi. Ayrıca Alcatraz&#;da Al Capone, Doc Barker ve &#;makineli tüfek&#; George Kelly gibi birçok ünlü suçlu hapis yattı.

Alcatraz&#;da temel gereksinimler dışında hiçbir ayrıcalık yoktu

Hapishane

Mahkumlara sayıların verildiği Alcatraz&#;da yeme, içme ve sağlık bakımı dışında hiçbir ayrıcalık yoktu. Hapishanenin kitaplığından kitap almak isteyen bir mahkumun en az 5 yıl boyunca bir sorun çıkarmaması gerekiyordu. Hapishane tıpkı bir esir kampına benziyordu. Mahkumların büyük bir çoğunluğu günün 23 saatini hücresinde geçiriyordu. Ancak sadece temizlikçi olan mahkumlar, bir saatliğine avluya çıkma şansına sahip oluyordu. Hapishanedeki her pencere demir parmaklıklarla kaplıydı. Hapishanenin içinde ve gözetleme kulelerinde silahlı görevliler vardı. Ayrıca adanın etrafındaki körfez suları çok soğuktu ve bu sularda köpekbalıkları yüzüyordu. Bu nedenle Alcatraz&#;dan kaçmak imkansız deniyordu. Fakat üç mahkum imkansız denilen şeyi başardı&#;

Frank Morris, Clarence Anglin ve John William Anglin üçlüsü, her mahkum gibi Alcatraz&#;a gelir gelmez kaçmanın yollarını aradı

Frank Morris

Bu üçlü daha önceden başka bir hapishanede tanışmıştı. Bu nedenle Alcatraz&#;a gelir gelmez birlikte kaçmanın yollarını aradılar. Gardiyanların söylediğine göre Frank Morris çok zeki biriydi ancak ailesindeki karışıklık nedeniyle küçükken kötü işlere bulaşmıştı. Alcatraz, diğer hapishanelerden çok farklıydı. Mahkumlar tek kişilik hücrelerde kalıyordu ve gardiyanlar vardiyalı bir şekilde tüm gün nöbet tutuyorlardı.

Aslında bu üçlünün kaçış planının içinde Allen West de vardı. Ancak Allen West çok yavaş olduğu için diğerlerinin gerisinde kaldı ve kaçamadı.

Kaçış planı Frank Morris&#;e aitti ve o grubun lideri konumundaydı

Frank Morris

Frank Morris, kaçış planı yapmak için uzun süre gözlem yaptı. Yaptığı gözlemler sonucunda Alcatraz&#;ın duvarlarının eskidiğini ve denizinde duvarlara vurmasıyla duvarların aşındığını fark etti. Daha sonra bir alet ile duvarı kazıdı ve böylece kaçış planının ilk adımını attı.

Alcatraz&#;da bulunan her mahkum Morris ve ekibine kaçış için yardım etti. Örneğin hazırladıkları mankenler için berber olan bir mahkumdan yardım aldılar. Ayrıca dergi ve kitap dağıtan bir mahkumdan ise dergi ve kitaplar aldılar.

Hücredeki duvarı delip çatıya çıktılar ve gardiyanlar kaçtıklarını fark etmesinler diye yataklarına yaptıkları mankenleri yerleştirdiler

Manken

Frank Morris oldukça zeki bir adamdı ve hücreden çıkmanın bir yolunu bulmuştu. Kaçmayı kafaya koyan mahkumlar, hücredeki duvarı deldier ve buradan çatıya çıktılar. Sürekli kendilerini kontrol eden gardiyanlar için yataklarına hapishanede topladıkları malzemeler ile yaptıkları mankenleri yerleştirdiler. Morris&#;in kaçış planındaki en önemli nokta çatıya ulaşmaktı. Çünkü çatıya çıktıktan sonra soğuk körfez suları tam karşılarında olacaktı. Morris ve ekibi çatıdan inmek için ısıtma borularını kullandılar. Fakat bundan sonrası çok daha zordu.

Frank Morris ve ekibinin, en yakın kara parçası ile aralarında kilometrelik soğuk ve dalgalı sular vardı

Frank Morris

Üç mahkum çatıdan indikten sonra kayalıklara ulaştı. Kaçış planının en zor ve en tehlikeli kısmı burasıydı. Çünkü hapishaneden kaçmak için sahile giden yolu kullanamazlardı, çünkü o yol çok iyi korunuyordu. Kaçmak için geriye tek bir yol kalmıştı, o da köpekbalıklarının yüzdüğü soğuk ve dalgalı körfez sularıydı. Morris ve ekibi sahile ulaşmak için çok çılgın bir plan yapmıştı. Üç mahkum karşıya geçmek için bir bot yapacaktı, elbette bu oldukça zaman aldı. Yaklaşık 50 tane yağmurluktan bot yaptılar ve bir daha dönmemek üzere Alcatraz&#;dan kaçtılar.

Frank Morris, Clarence Anglin ve John William Anglin üçlüsünün kaçarken boğularak öldükleri düşünülüyor. Ancak bunu destekleyen hiçbir kanıt yok

Frank Morris

Hapishaneden kaçan mahkumlar hiçbir zaman bulunamadı. Bu nedenle de Frank Morris ve ekibinin kaçarken boğularak öldüğü düşünülüyor. Fakat körfez sularında ve sahil kısımlarında cesetleri bulunamadı. Soruşturmayı yürüten ekipler, onların köpekbalıklarına yem olduklarını düşündüler.

Ayrıca yavaş olduğu için kaçmayı başaramayan dördüncü mahkum Allen West, kaçıştan sonraki gün herkes sorguya çekildiğinde bildiği her şeyi itiraf etti ve arkadaşlarının karaya çıktıktan sonra ne yapacaklarını söyledi. Bunun üzerine harekete geçen polisler, firar eden üç mahkumu yakalayacaklarından emindiler. Ancak kaçmayı başaran mahkumları asla bulamadılar. Morris ve ekibinin ölmediğini varsayarsak, Morris gibi zeki bir adamın Allen West&#;in öteceğini bilmesi ve buna göre hareket etmesi çok da şaşırtıcı olmaz değil mi? Belki polislerin dediği gibi köpekbalıklarına yem oldular, belki de karaya ulaşıp hayatlarına devam ettiler. Hangisinin gerçek olduğu bilinmese de, her iki durumda da Alcatraz&#;dan kaçmayı başardıkları inkar edilemez.

Bu kaçış olayı ayrıca sinema sektöründe de yer buldu

Frank Morris

Herkesi şaşırtan kaçış olayının yılında filmi çekildi. İzleyicilerden tam not alan filmde Frank Morris&#;i Clint Eastwood canlandırdı. 8 milyon dolarlık bütçeyle çekilen film, 43 milyon dolar hasılat elde etti.

Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: &#;Kaçış Filmleri Denilince Akla İlk Gelen 9 Yapıt&#;

Kaynak: 12

Kimsenin Ka&#;amadığı Alcatraz'dan Ka&#;an Zeki Mahkum: Frank Lee Morris

iq puanına sahip, zeki bir insan olan frank lee morris, hiç kimsenin kaçmayı başaramadığı alcatraz hapishanesi'nden (rock) yılında anglin kardeşlerle birlikte dahiyane bir fikirle kaçmayı başarmıştır. bu kaçıştan 1 yıl sonra imajı zedelenen bu hapishane yılında kapatılmıştır ve günümüzde müze olarak sergilenmektedir. yakalanamadığı için kaçış tarihleri ölüm tarihleri olarak kabul edilmiştir. yetkililer, boğulduklarını düşünüyorlar ancak bununla ilgili bir kanıt yok. ömür boyu hapse mahkum edilmişlerdir.


frank morris çok zeki biridir, kaçarken suda boğulup öldüğüne kesinlikle inanmıyorum çünkü ortada bir delil yok. alcatraz hapishanesi görevlilerinin 'boğularak hepsi öldü' demesi gururlarına yediremedikleri için uydurduğu bir yalandır. kimse kaçamaz, burası kaya; fakat 3 adam sizleri çok güzel kandırarak kaçmayı başardılar, demek ki o kadar da imkansız değilmiş.

öyle zekice planlamıştır ki her şeyi morris; kaçtıktan sonra kendi yaptıkları botla direkt san francisco'ya değil, akıntının daha az olduğu angel island'a geçmişlerdir, oysa tüm ekipler onları san francisco sahillerinde aramışlar ve hiçbir şey bulamamışlardır. planladıkları bu kaçışın 4. adamı olan ve yavaş olduğu için daha odasındaki tüneli kazıp yetiştiremeyen allen west kaçıştan sonra bu planı açık edene kadar kimse nereye kaçtıklarını bilmiyordu. allen west'in ifadelerinin ardından angel island sahillerinde bir bot, kürekler ve ayak izleri bulunmuştur, daha sonra ise o bölgede çalıntı bir araba ihbarı kaçtıkları gecenin sabahında verilmiştir.

bu kaçışın dosyası hala kapanmamıştır; kanıt, delil, ölüm veya yaşama gibi bir durum hala bulunamamıştır. olayın ilk günlerinde polisler delil karartmış ve diğer adada bir bot veya ayak izi bulunmadığını rapor etmişlerdir. oysa göreve gelen diğer polis memurları bu belgelerin gerçeklerine sonradan ulaşmışlardır.

san francisco körfezi'nde sahile 2,4 km uzaklıkta 9 hektar alana yayılmış olan alcatraz adası, abd'nin en ünlü hapishanelerinden biri olma özelliğini taşıdı. önceleri ispanyol'ların yönetiminde olan ada, "la isla de los alcatraces" (pelikanlar adası) adını taşımaktaydı. yılında abd yönetimine geçen ada, bir süre san francisco'nun savunması için askeri amaçlarla kullanıldı. yılında yapılan, yerli isyancıların önderlerinin tutulduğu hapishane, alcatraz adasının gelecekteki rolünü de belirleyecekti. ek binalarla giderek büyüyen cezaevi, 1 ocak tarihinde federal hapishaneye dönüştürüldü. disiplinin sıkı tutulması amacıyla yeni hükümlü alınmayıp, diğer cezaevlerinden tehlikeli hükümlüler buraya nakledildi. haziran'ında çeşitli yerlerden tutuklu ve hükümlü bu kaçılması çok zor olan adaya taşındı.

alcatraz adası, birçok ünlü suçluyu "ağırlamıştır". bunlardan bazıları; al capone, doc barker, "makineli tüfek" george kelly, "kuş adam" ya da alkatraz kuşçusu olarak bilinen robert franklin stroud, bonnie ve clyde ikilisinin şoförü floyd hamilton ve alvin karpis gibi isimlerdi.

hükümlülerin sayılarla isimlendirildiği alcatraz'da çok basit temel gereksinimler dışında hiçbir ayrıcalık yoktu. cezaevi kitaplığından yararlanmak için bile en az beş yıl sorun çıkarmayan bir mahkum olma şartı aranıyor, aşırı akıntıyla çevrili adadan kaçışın çok zor olduğu hapishane koşulları, esir kamplarına benziyordu. sığınma yeri, yemek, kıyafet ve sağlık yardımının dışında hiçbir şey verilmiyordu. çoğu mahkum, günün 23 saatini hücresinde geçiriyordu. ancak fırsat gelirse, dışarıya -temizlikçi olarak bir saat kadar çıkabiliyorlardı. ana binada kapılar ve pencereler, demir parmaklıklarla kapalıydı. burada ve gözetleme kulesinde silahlı görevliler vardı. adanın etrafı ise soğuk körfez suları ve bolca köpek balığı ile çevriliydi.

frank morris, alcatraz'a geldiği ilk anda her mahkum gibi buradan kurtulmanın yollarını aramaya başladı. gardiyanlar onun çok zeki birisi olduğunu fakat ailesindeki karışık durumdan dolayı daha küçükken kötü işlere bulaştığını belirtirler. frank morris, john anglin, clarence anglin daha önceden başka bir hapiste tanışmışlardı. alcatraz'da güvenlik en üst seviyedeydi, tüm mahkumlar tek kişilik hücrelerde kalıyordu. gardiyanlar değişmeli olarak gün boyunca nöbet tutuyordu.


aslında frank morris, john anglin, clarence anglin'in yanı sıra kaçış planının içinde allen west de vardı. fakat allen west, çok yavaş hareket etmesinden dolayı diğerlerinin arkasında kalınca alcatraz'dan kaçamadı. frank morris grubun lideri konumundaydı, kaçış planı tamamen kendisine aittir. morris, uzunca gözlemler yaptıkdan sonra alcatraz'ın duvarlarının eskidiğini ve denizinde duvarlara vurmasıyla duvarların aşındığını fark etti. bir alet ile duvarı kazıyan morris böylece kaçışın ilk adımını attı.

frank morris ve ekibi hücre duvarını delip, yerine dergilerden yaptıkları maketi yerleştirerek hücreden dışarı çıktılar. böylece gardiyanlar duvarın delik olduğunu asla fark etmedi.


söylenenlere göre morris ve ekibine kaçmaları için alcatraz'da bulunan hemen hemen herkes yardım etti. morris alcatraz'da çeşitli görevlerde bulunan mahkumların yanına giderek onlardan yardım aldı, örneğin hazırladıkları mankenler için berber olarak çalışan bir alcatraz mahkumunda yardım aldıkları bilinir.

öte yandan kitap ve dergi dağıtan mahkumunda manken için morris ve ekibine fazladan kitap ve dergi verdiği bilinir. morris ve ekibi hücreden çıkmanın yolunu bulmuştu, hücrelerindeki duvarı deldikten sonra hücre duvarının içinden yukarıya tırmanıp, çatıya ulaşmaktı. fakat en önemli nokta burasıydı, çünkü çatıya ulaşınca karşılarında soğuk ve sert dalgaları ile san francisco körfezi bulunuyordu.


alcatraz'dan gündüz kaçmak imkansızdı, gardiyanlar sürekli nöbet tutuyor ve belirli aralıklarla sayım yapıyordu. gece kaçmak zorundaydılar. gardiyanlar geceleri sadece nöbet tutuyor, sayım yapmıyordu. kaçtıktan sonra hemen fark edilmemek için bir yol bulmaları gerekliydi, bunun için de kendilerinin yerine birer manken yapma fikrini ürettiler. dergilerden ve kitaplardan yaptıkları mankenleri iyice inandırıcı olması için berberden aldıkları saçlar ile birleştirip kaçacakları gece yataklarına koydular. hücreden çıkmak içinde hücreden bulunan havalandırma kanalını delerek, dergilerden ve kitaplardan yaptıkları duvarın aynısını kanala yerleştirdiler, böylece gardiyanlar hiçbir zaman duvarın delik olduğunu fark etmedi.


morris ve ekibi karşıya geçmek için içinde bulundukları şartlarda çok zor olan bir fikir ürettiler; karşıya geçmek için bir bot yapacaklardı. bunu yapmak biraz zaman aldı, morris ve ekibi yağmurluklardan bir bot yaptılar ve yaklaşık 50 adet yağmurluk kullandılar. morris ve ekibi gecede kendileri yerlerine yerleştirmek için kusursuz birer manken yaptılar, bu mankenleri yataklarına yerleştirdiler ve açtıkları delikten yukarıya tırmadınlar. hücreden dışarıya çıktıktan sonra çatının altında bulunan demirleri söktüler, bu işleri geceleri yaptıkları için oldukça dikkatli ve sessizdiler, gardiyanlar hiçbir zaman fark etmedi. orada bulunan demirlikleri de kestikten sonra çatıya ulaştılar. ardından 11 haziran gecesi alcatraz'a bir daha asla dönmemek üzere kaçtılar.

yılında yayınlanan alcatraz'dan kaçış isimli filmde frank morris'i clint eastwood canlandırdı.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası