abdullah tüze / Sobiad Atıf Dizini - Anasayfa

Abdullah Tüze

abdullah tüze

Yerli Hollywood bile tohum serası olmuşken Ankara nereden &#;ıktı

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Son günlerin Başkent gündemine Ankara’da film platoları kurulacağı açıklamaları girdi ki, birçok medya organında bu konuya yönelik haberleri sıkça görüyorum.

Bu haberlerde de Melih Gökçek, Ankara’nın sinema üssü olacağı konusunda iddialı konuşuyor, tartışmalar ise Hollywood mu yoksa Bollywood mu olacağı üzerine yoğunlaşıyor. Bense yaratılan bu suni gündeme uzaktan bakıp, gülüyorum. Nasıl gülmeyeyim ki, aynı tip açıklama ve tartışmalar yıllar önce de yapılmıştı. Dahası trajikomik bir hikâyeyle sonlanan icraat bile gerçekleşmişti.
Yıl Büyük vaatlerle stardı verilen ve yerli Hollywood olarak lanse edilen Çandırwood, Antalya’nın Serik İlçesi Çandır Beldesi’nde kurulmuştu. Maliyeti yaklaşık 20 milyon dolar tutan yatırım için o kadar iddialı laflar söylenmişti ki, hepimiz sanki tüm Hollywood yağmur gibi Antalya’ya akacak zannetmiştik. Eh, ne de olsa ikliminden ve doğal güzelliklerden dolayı yılın 12 ayı sinema filmi çekilebilirdi.
Neyse, toplam dönüm arazi üzerine kurulu Antalya Film Stüdyoları yılında hizmete açıldı ve ilk olarak ABD’li yapımcı Hallmark tarafından 35 milyon dolar bütçeli Arabian Nights filmi çekildi. Sinema meraklıları ve hafızası kuvvetli olanlar hatırlayacaktır, Avrupa’da birçok ülkede gösterilen bu filmde Çandırlılar da rol almıştı. Sonra bir baktık ki, stüdyolara Hollywood’dan ne gelen var, ne de yerini soran. Yıllar süren bu ilgisizlikten, sanıyorum aradan beş yıl geçtikten sonra Çandırwood’u hatırlayan bir isim çıktı ve stüdyolar tekrar gündeme geldi. Yönetmenliğini ve başrolünü Cem Yılmaz’ın üstlendiği GORA filminin çekimleri için bu stüdyolar tercih edildi.

13 YILDA SADECE İKİ FİLM ÇEKİLDİ

Ve geliyoruz bu günlere; Aradan tam 13 yıl geçti ve Antalya Film Stüdyoları, yasal mevzuatlar yüzünden yalnızca iki filme ev sahipliği yapabildi. Onlar da az önce belirttiğim filmler. 30’a yakın uluslararası film projesi ise yasal mevzuatlar yüzünden bürokrasiye takılıp, iptal edildi.
Bu tatlı hayalin sonuç bölümüne gelirsek; Tekfen Holding kendi öz sermayesi ile kurduğu dev platodaki açık alanların bir bölümünü tohum denemelerinin yapıldığı seralara dönüştürdü. Kapalı alanın çok ufak bir bölümü ise reklam ve fotoğraf çekimleri için kapısına kilit vurularak beklemeye alındı. Arzu edenler Çandırwood’a gidip, Tekfen Holding bünyesindeki Toros Gübre tarafından “Tarımsal Araştırma İstasyonu” olarak kullanılan tesisleri gezebilir.

ANKARA’DA DOĞDULAR MARKA OLDULAR

Ankara’nın Batı’yı örnek alan kültürel gelişmesi, başta Fransız ve İtalyan restoranları olmak üzere, dünya mutfağında da kendini gösteriyor. Dolayısıyla da yemek ve eğlence mekânlarını meşhur kılan girişimci insanlar ve yarattıkları markalar çoğalıyor. Üstelik kiminin etki alanı Başkent’le sınırlı kalmayıp, tüm ülkeye, hatta dünyaya yayılıyor. Ve bugünlerde kendi markalarını yaratan birçok işletme adından sıkça söz ettiriyor.
Bu işletmelerden biri Big Chefs Sahibi ise Gamze Cizreli Yarattığı marka öylesine tuttu ki, tüm Türkiye’deki işletme sayısı kısa zamanda 11 rakamını buldu. Ankara’daki üç şubenin ardından, Gaziantep, İstanbul’da Etilerde; Tünel, Ataköy, Marmara Forum, Ataşehir ve Suadiye’de şubeleri var. Yeni açılan Mersin Marina ve Antalya’dan sonraki hedefleri ise İzmir, Bursa, Adana ve Bodrum yılının sonlarına doğru ise yurtdışına açılıyorlar ki, Azerbaycan, Rusya ve Körfez ülkeleri basta olmak üzere New York ve Londra yer almayı düşündükleri pazarlar.

ZİNCİRE HER GÜN YENİSİ EKLENİYOR

Markanın yaratıcısı Gamze Cizreli’yi şahsen ya da medyada yer alan haberlerinden tanıyorsunuz. Bu yüzden onu değil, başarıda pay sahibi olan ekip arkadaşlarını mercek altına aldım ve geçenlerde uzun uzadıya sohbet ettim. Belirtmeliyim ki, başta zincirin Genel Müdürü Tolga Terzi ile Mutfak Şefi Celal Bayramoğlu’nun bu başarıda önemli payı var. Üstelik başarılarını Gamze Hanım’ın liderliğinde yarattıkları yeni bir markada da sürdürüyorlar. Bir kafe-restoran zinciri olan Big Chefs’den sonra üst seğmende yöneliş için yaratılan Rafine Restoran’da kısa zamanda Ankara’nın sosyal hayatına damgasını vurmayı bildi. Ve bu yeni marka da tüm Türkiye’de yayılmak için yola çıktı.
Tolga Terzi, ’de açılan ilk Big Chefs’den beri mutfak şefi Celal Bayramoğlu ile markanın büyümesine omuz veren kişiler. Bu günlerde Tolga, herkese bir çırpı da yaptıklarını ve yapacaklarını anlatırken sözü dönüp dolaştırıp yeni bebekleri Rafine Restoran’a getiriyor. Bu markanın Ankara’dan sonra tüm Türkiye’ye yayılacağı konusunda çok iddialı laflar ediyor. Bense her seferinde biran önce mutfak şefi Celal’e yönelmek istiyorum.

YENİ LEZZETLERE YELKEN AÇIYORUZ

Zira yaptığı yemekleri bana denetmekten büyük keyif alan Celal ustayı bu yaz yöre yöre dolaşırken gördüğüm için yeni lezzetlere yelken açmak istiyorum. Hakikaten de doğu- batı melezi diye tanımlanabilecek mutfağına yeni mönüler hazırlamış. Öncelikle vurgulamalıyım ki mönüsünde her damak tadına uygun yemekler var.
Başlangıçlar da soğan, vişneli yaprak sarma, kuru patlıcan dolma, limonlu levrek, kavurmalı mini pideler, avokadolu somon, köz patlıcan, fener kavurma, çok çeşitli salatalar var. Çerkez tavuklu ravyoli, ev yapımı makarnalar, dinlendirilmiş ızgara Antrkot, bonfileler, Hünkârbeğendi, kuzu Kebabı, Faroz usulü Lagos buğulama ana yemeklerinden bazıları. Tatlılar ise muhteşem: Balkabaklı baklavadan sufleye, şekerpareden dondurmalı portakallı leblebi helvasına kadar birçok çeşit var. Anlaşılan o ki, bu kış da yemekler mideye gittikçe, paralarım da Gamze’ye gidecek.

ESAS LAKABI SİNEMA KRALI

Bahsetmek istediğim bir başka marka da Balıkçıköy. Sahibi Abdullah Tüze ile Fahri Çer Çok eski dostum olan Abdullah Tüze, “Sinemalar Kralı” olarak bilinse de yeme içme sektörüne hiç yabancı biri değil. Onu ’lerin sonlarına doğru ilk tanıdığım da Yeşilçam ile birlikte çöken sinema sektörüne can vermeye çalışan bir idealistti. Tüm sinema salonlarının kapandığı bir dönemde rahmetli ağabeysiyle beraber bu sektöre enerjisini ve sermayesini yatıran bir Donkişot’tu. O günlerin şartlarıyla dev bir bina yapıp, Ankara’da Metropol Sineması’nı açmıştı. Sonraki yıllar ise çoğu Ankara’da olmak üzere ülkemizin dört bir tarafında ’e yakın sinema salonun sahibi olmuştu.
’lerin başında ise Ankara için yenilik olan Yunan Tavernası açıp, yemekle eğlenceyi bir arada sunan işletmenin sahibi olmuştu. Müjde Ar, Uğur Yücel, Şener Şen gibi Yeşilçam ünlülerinin kabare şovlarını sergilemeleri için de ön ayak olup, sırf bu şovlar için gazino açmıştı. Aylarca süren bu kabare şovlar bitince de çok tutan gazinosunu kapatıp, “Ben bu işi para kazanmak için değil Ankaralı sanatla buluşsun diye yapıyorum” demişti. Bugün bile televizyonlarda izlediğiniz bazı dizilerin yapımcısı olarak sanata tutkusunu sürdürüyor.

ONU ŞIMARTAN TEK UNSUR!

Abdullah Tüze şimdilerde balık tutkusu yüzünden yeni bir yatırımın içine daha girdi. Şimdilerde mekan sayısı dörde ulaşan Balıkçıköy’lerin ortağı oldu. Kavaklıdere’de küçük bir dükkanda yaşama başlayan Balıkçıköy’ün dahada büyümesi için büyük paralar harcadı ve Filistin Caddesi, Park Caddesi ve New York derken zincir sayısını dörde çıkardı. Tabii Balıkçıköy’ün fikir babası ve yaratıcı olan diğer ortak Fahri’yi de unutmamak lazım.
Fahri’yi de çok eskiden tanırım. Komilikten başlayıp, patronluğa yükselen hayat öyküsünü hep hayranlıkla izlemişimdir. Bugün bile elinde tabak, müşteriye servisten gocunmaz, mutfağa girip yemek yapmaktan kaçınmaz. Karakteri ise dün neyse bugün aynıdır. Ne patronluk, ne para onu şımartmayı beceremedi. Dün olduğu gibi bu gün de onu şımartan tek şey “Servis çok güzel, lezzetler mükemmel” gibisinden müşterilerin dudağından dökülen sözcüklerdir.
İşte bu iki dostum Balıkçıköy’ün son şubesini Çayyolu’na açtılar. Gerçekleştirdikleri açılış davetine katılmakla yetinmeyip, rotası bana ters gelmesine rağmen üst üste birkaç gece daha gittim. Doğrusunu söylemek gerekirse zincirin yarattığı iş yükü nedeniyle daha düşük seviyede hizmet anlayışı ve lezzet beklerken her seferinde gördüklerim karşısında şaşırdım, kaldım. İşletme balıkçı filosuna katılan son köyle başarıyı bir adım daha öteye götürmeyi becermiş.
Sizlere öncelikli tavsiyem mezeleri damak tadına göre seçin. Zira benim gibi onlarca meze arasında kararsız kalıp, hepsine saldırmayın. Sonra balığa yer kalmıyor. Hele tatlıları yiyemediğiniz için pişman olursunuz.

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları
Mendeley
Özet:

Türk düşünce sistemi içinde en çok tartşılan konulardan biri “Batlılaşma” sorunudur. Batlılaşma, genel olarak Bat dışı toplumlarda, özel olarak da Osmanlı İmparatorluğu ile Türkiye Cumhuriyet’nde Bat’nın gelişmişlik düzeyine ulaşabilmek için gerçekleştrilen siyasi, sosyal ve kültürel faaliyetler için kullanılmaktadır. Diğer yandan, “kimi az gelişmiş ülkelerde, Bat toplumlarında olu- şan tüze, siyasal, sosyal, kültürel ve eğitm, uygulayım kurumlarının alınarak o toplumlardakine benzer bir toplum yaşamı oluşturulması, o toplumlara bu yolla yetşilebileceğine inanılması”1 şeklinde ifade edilmektedir. Batlılaşma kavramının zaman zaman garplılaşma, çağdaşlaşma, modernleşme, yenileşme, asrileşme vb. kavramlarla da ifade edildiğini görmek mümkündür.2 Türk toplumunun Bat ile temasları daha çok Anadolu’ya yerleşmeleri ile başlamış olup, özellikle Osmanlı Devlet döneminde yoğunlaşarak devam etği bilinmektedir.3 Kuruluşundan Bat ile siyasi ve askeri çekişmeler içerisinde olan Osmanlılar, elde etkleri siyasi ve askeri başarılara paralel olarak kendilerini her bakımdan Avrupalılardan üstün görmüş ve onları küçümser bir anlayışın içine girmiştr.4 Uzunca bir dönem süren bu anlayışın oluşmasında mensubu oldukları İslam Dini’nin en son ve en doğru din olduğuna inanmalarının önemli bir etkisi vardır. Ancak Bat; Rönesans, Reform ve Aydınlanma sürecine paralel yeni tcaret yollarının ve kıtaların keşf ve buralardan elde edilen gelirlerle iktsadi alanda önlenemez bir gelişme içine girmiştr. Süreç ve gelişmeler, Osmanlı- nın bir tcaret kavşağı olmaktan çıkarak gitgide fakirleşmesine ve içe kapanık bir politka izlemesine yol açmış, bir zamanlar zengin ilim, teknik, sanat ve felsefe faaliyetlerinin yerini artk tekrarcılıktan ve kopyacılıktan ileri gidemeyen dar bir skolastk düşünce sistemine bırakmasına sebep olmuştur.5 Osmanlı Bat’da ortaya çıkan bilim ve teknikteki gelişmeleri takipten uzak kaldığını, ciddi manada Bat karşısında yenik düştüğü ve toprak kaybetği Karlofça Antlaşması ile fark etmiştr. Devletn ekonomik, idari ve askeri sıkıntlarla karşılaşması, yönetcileri ıslahat tedbirleri almaya sevk etmiştr. Bu dönemde özellikle Avrupa ülkelerine gönderilen elçilerden oralardaki bilim, teknik, eğitm- öğretm ve askeri sahadaki yenilikleri öğrenmeleri istenmeye başlamıştr. Artk Osmanlı, önceden küçümseyerek baktğı Bat’ya bir hayranlık beslemeye başlamıştr. İlk olarak askeri alanda kendini gösteren yeniliklerin zamanla eğitm-öğretm, başta olmak üzere bütün kurumları kapsamaya başladığı görülmektedir. Daha sonraki sü- reçte toplumsal alana yansıyan serüven, Tanzimat Fermanı, Islahat Fermanı, I. Meşrutyet, II. Meşrutyet ve Cumhuriyetn ilanıyla birlikte günümüze kadar gelmektedir. AB sürecini de bunun dışında görmemek gerektği kanaatndeyiz. XVIII. yüzyılın başından itbaren Türk düşünürünün gündemine giren “Batlı- laşma” fkri öncelikle Osmanlı Devletnin daha sonra da Türkiye Cumhuriyet’nin yapısında siyasi, sosyal, kültürel alanlarda birçok değişikliğin yaşanmasına sebep olmuştur. Buna bağlı olarak “Batlılaşma” düşüncesinin lehinde ve aleyhinde birçok aydın söylem geliştrmiştr. Bazıları Batlılaşmayı “yurdumuzu kurtuluşa, ileri ve gelişmiş Türkiye hedefne yürüten tek yol”6 “muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için başvurulan bir kurtuluş hamlesi”7 olarak görürken, bazıları da “bat kulluğu” “yabancılaşma”9 “düzenin yabancılaşması”10 “kendi mukaddeslerini inkar etmek ve peşin peşin köleliğe razı olmak”11 olarak görmüşlerdir. Batlılaşmanın lüzumu noktasında birleşenler de onun keyfyet noktasında farklı görüşler ortaya koymuşlardır. Batlılaşmanın ve buna bağlı olarak ilerlemenin bilim ve teknoloji transferiyle mümkün olabileceğini düşünenlerin yanında, sadece bilim ve teknolojinin yetersiz kalacağını, sanat, felsefe ve düşünce sistemlerinin, hata bunun yanında ahlak, örf ve adetlerinin de alınması gerektğini ileri sürenler olmuştur. Örneğin; kısmi “Batlılaşma” tarafarı olarak bilinen Celal Nuri, “…Gitgide milli ahlakımızı şiddetle muhafaza şartyla Avrupa’nın ameli usullerini almak mecburiyetndeyiz. Dikkat edelim ki iktbas esnasında bu usullerin yalnız güzel olan kısımları alınsın, fena yönleri değil.”12 demektedir. Tamamen Batlılaşma tarafarı olan Abdullah Cevdet ise, tezini tü- müyle mevcut geleneksel yapının ve anlayışın terk edilmesine dayandırmıştr O, bu düşüncesini; “Bizim karşımızda muazzam bir medeniyet var. Bu medeniyet zalim olsun, rahim olsun, iyi olsun, fena olsun biz bu medeniyetn karşısında mustahkem bir mevki almaya aynı silahlarla, aynı netcelere varan usullerle müsellah ve mücehhez olmaya mecburuz.”14 şeklinde ifade etmiştr. İşte biz bu çalışmada Abdullah Cevdet’in Bat ve Batlılaşma ile ilgili düşüncelerini ortaya koymaya çalışacağız.

Anahtar Kelimeler:

'Ballı takas'a ne dedi?

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, damadı Mustafa Çubuk’un Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bina verip üç kat değerli arsa almasına yönelik iddiaları eleştirdi.

ANKARA - Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, damadı Mustafa Çubuk ile ortağı Bülent Sungur’un Ankara Büyükşehir Belediyesi ile karşılıklı emlak değiştirdiklerine ilişkin haberlerle ilgili açıklama yaptı.

“Söz konusu kişilerin varsa bir yanlışlıkları yetkili yerlere bunun hesabını verecek erdeme sahip olduklarına inanıyorum” diyen Kılıç, açıklamasında şöyle dedi: “Takdir edersiniz ki ayrıntılarını bilmediğim, haberimin olmadığı bir konuda bilgi vermem mümkün değildir. Damadım dahil kimsenin ticari faaliyetlerini denetlemek, takip etmek benim görevim olamaz. Söz konusu kişilerin varsa bir yanlışlıkları yetkili yerlere bunun hesabını verecek erdeme sahip olduklarına inanıyorum. Konunun beni ilgilendiren boyutuna gelince, söz konusu haberde ismim açıkça belirtilerek bir siyasi partinin kapatılma davası ile bağlantı kurulmaya çalışılması, çirkinliğin, seviyesizliğin hangi noktaya geldiğini açıkça göstermektedir. Anayasa Mahkemesinde 18 yıldır sürdürdüğüm görev sırasında, siyasi parti kapatma davalarında istikrarlı bir şekilde savunduğumu düşüncelerim kamuoyunca bilinmektedir. Bu vicdani kanaatime çeşitli imalarda bulunularak gölge düşürmek isteyenleri şerefli, namuslu ve sorumlu olmaya davet ediyorum. Seviyesizce yapılan bu saldırılan hangi amaçlarla yapıldığı aziz milletimizce çok iyi bilinmektedir.”

‘Suç duyurusunda bulunsunlar’

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın damadı müteahhit Mustafa Çubuk iddialarla ilgili VATAN’a şöyle konuştu: “Ortada bir şey yok. Eğer bir suç var diyorlarsa bu ülkede Cumhuriyet Savcıları var. Gitsin Cumhuriyet savcısına suç duyurusunda bulunsunlar”

’ milyon TL’ye sattım’

Bugünkü değerinin 2 milyon lira olduğu iddia edilen binanın eski sahibi Abdullah Tüze, Çubuk ve arkadaşı Bülent Sungur’a iki yıl önce milyon liraya sattığını söyledi. Birlik Mahallesi’deki Moviepol Sineması’nın bulunduğu binayı satan Tüze, “O dönem maddi bir sıkışıklık yaşıyordum. milyon TL’ye binayı onlara sattım. Parayı hiç geciktirmediler ve peşin ödediler” dedi.

Ankara Belediyesi: Yıpratma amaçlı

Ankara Büyükşehir Belediyesi de Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın damadı ve ortağının belediye ile takas yaptığına ilişkin haberlerle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, “Alış-verişin, AKP ile ilgili kapatma davası kararından 12 gün önce yapıldığı” iddiasına yönelik yanıtta, “Konuyla ilgili Belediye Meclis kararının 26 Kasım ’de alındığı, takas işleminin ise 14 Şubat ’de encümen kararıyla gerçekleştiği” ifade edilerek, şöyle denildi: “Büyükşehir Belediyesinin taşınmazları üzerinde Çankaya Belediyesi’nin hacizleri bulunması nedeniyle tapu devri ise 18 Temmuz ’de gerçekleşebilmiştir. İşlemin AKP kapatma davası ile özdeşleştirilme çabası, dayanaktan yoksun olup, tamamen siyasi yıpratma amacına yöneliktir. Bu takas işleminde Belediye Meclisi’nin tümünün ve encümenin tümünün haberi varken, bugüne kadar konunun gündeme getirilmemesi, bugün abartılarak verilmesi, tesadüf değildir.”




Galatasarayımızın, Spor Toto S&#;per Lig’in hafta ma&#;ında, 8 Mayıs Pazartesi g&#;n&#; saat ’de Medipol Başakşehir takımı ile Ali Sami Yen Spor Kompleksi Nef Stadyumu’nda karşı karşıya geleceği m&#;cadelede yer almaya hak kazanan gazi ve engelli taraftarlarımızın listesi belli oldu.

ABDULLAH AĞIRMAN

ABDULLAH ÇAKIR

ABDULLAH ÖZTOP

ABDULSAMET AKBAY

ABDURRAHİM ARSLAN

ADEM AKSOY

ADEM KÖSEOĞLU

ADEM ÖZTAŞ

ADEM SELBİ

ADNAN COŞKUN

AHMET ÇAPAR

AHMET METİN BAKAN

ALAADDİN AKBAŞ

ALİ BURAK CEYLAN

ALİ ÇAKMAK

ALİ FUAT SARIÇAM

ALİ ÖZEL

ALİYE TÜREN

ALPER SAĞLAM

ALTAN YILMAZ

ASUMAN TÜZE

AYBÜKE KOCAGÜL

AYDIN YAMAN

AYHAN ÇAĞLAR

AYŞE NEHİR ÇOLAK

AYTAÇ SARIYER

BAHAR CEYLAN

BAHTİYAR İŞÇİMEN

BARIŞ CAN GEÇİMLİ

BARIŞ YAZKAN

BATUHAN ŞABUL

BESTE ÖZ

BORA BEKTAŞ

BUĞRA BAŞEĞMEZ

BURAK ÇAKMAK

BURHAN KARAARSLAN

BÜLENT USANMAZ

BÜNYAMİN BAYAR

CAN BAŞEĞMEZ

CANER SÖKEN

CEMİL ÖZTAN

CEYHUN ÖZGÜL

ÇAĞRI KORKUT

DERVİŞ DEDE

DİCLE TAŞLI

DOĞAN KESKİN

EBUBEKİR ONUR SİVRİ

EBUBEKİR ÖZEN

EMİN ŞAHİN

EMİR VURGAN

EMİRHAN KILIÇ DEMİRAY

EMRAH ALTIN

EMRAH KORKUT

EMRE AKGÜL

EMRE ATASAYAR

EMRE CAN ÖZPINAR

EMRE KARAOĞLU

EMRE KEREM KETENCİ

ENES BAYAZIT

ERAY EMİN DEMİRAY

ERCAN ERCİYES

ERDALCAN AKAN

ERDEM AYGÜN

ERDEM DURAN

ERGİN ÜLKER

ERHAN HÜSEYİN SORGUÇ

ERSİN KALAYCI

ESMA ÖZLEM GÖKMEN

ESRA COŞKUNOĞLU

EYÜP ÖZTÜRK

FATİH BİLİK

FATİH MEHMET MERT

FATİH YILDIRIM

FAZLI ERZURUMLUOĞLU

FERHAT HATİPOĞLU

FERUDUN DÜLGER

FİKRET DEMİRTAŞ

FİLİZ AKÇAOĞLU

FUAT SUSAMAZ

FURKAN DİLSİZOĞLU

GAMZE KANTEMÜR

GAMZEGÜL AYIK

GÖKNUR KALA

GÖZDE ÜLKER

GÜRKAN GÜRBÜZ

GÜVEN TAŞKIN

HACI KEMAL BOSTANOĞLU

HAKAN AKKIR

HAKAN GÜL

HALİL İBRAHİM SEÇGİN

HALİL İBRAHİM TOPÇUOĞLU

HALİT ŞANLI

HAMDULLAH ÇİFTÇİ

HARUN İNCİRCİ

HARUN KAYNAK

HASAN CİRİT

HASAN KARADAĞ

HASAN ÖZTÜRK

HASAN TÜRKYILMAZ

HASAN YİĞİT

HASİNE ÇELEBİ

HÜSEYİN AKGÜL

HÜSEYİN AKTAŞ

HÜSEYİN BALCI

HÜSEYİN ENGİN KAYA

HÜSEYİN KALAYCI

HÜSEYİN NANE

İBRAHİM AKTAŞ

İBRAHİM DEMİREL

İBRAHİM SARIDAĞ

İLHAN DURAK

İRFAN KANDİL

İSMAİL BARŞKAN

İSMAİL EREN TAŞKIN

KADİR ARSLAN

KADİR DEDE

KADİR KILAVUZ

KADİR OSMAN UZUN

KAZIM ERGENÇ

KEMAL BİLGE

KENAN DORUK ERÇAĞ

KUBİLAY KEMENDİ

KÜBRA AYDIN

MAHİR İSTEKLİ

MEHMET ALİ DURSUN

MEHMET EŞREF

MEHMET FURKAN ÇAMURLU

MEHMET ŞİRİN ORAL

MEHMET UYSAL

MEHMET YILMAZ

MERİÇ KALINSAZLIOĞLU

MERT ALTAN

MESUT AYDIN

MESUT ÇAVDAR

MESUT KIYMA

MESUT TANIŞ

METİN BAYLAN

METİN DEZER

METİN GÜLDEN

METİN ORDU

MEVLÜT GÜL

MİRAÇ BAYRAMOĞLU

MUAMMER GÜN

MUAMMER UĞUR

MUHAMMED BAYAZIT

MUHAMMED ENES ÖZTOP

MUHAMMED ENSAR OTU

MUHAMMED ERSOY

MUHAMMED İŞLEK

MUHAMMED YASİN KÖSEOĞLU

MUHAMMET ALİ DENİSHAN

MUHAMMET ÖMÜR

MUHAMMET ÖREN

MUHARREM SOYLU

MUHTEREM ÇAKIR

MURAT BOZACI

MURAT ÇALIŞMAZ

MURAT ÇOLAK

MURAT DEMİRAY

MURAT DEZER

MURAT KELEŞ

MURAT SERTKAYA

MUSTAFA COŞKUNOĞLU

MUSTAFA ÇAVDAR

MUSTAFA İNAN

MUSTAFA KILIÇ

MUSTAFA NALBANT

MUSTAFA NAZMİ AYDIN

MÜCAHİT DEMİRCİ

NAHİT ÖLMEZ

NECMETTİN USANMAZ

NEJDET KANTEMÜR

NESİH YILDIRIM

NİYAZİ TÜRK

NUH SÜLEYMAN OKUR

NURULLAH SARI

OĞUZ KAĞAN AYDIN

OĞUZ TUÇTÜRE

OĞUZHAN KARAKUŞ

OKAN EREN

OKAN EROL

OKAY YENDİ

OKTAY KIZILKAYA

ONAT SARIYER

ONUR ATASAYAR

ONUR HACIFETTAHOĞLU

ONUR PALPAS

ORHAN ÖZSEZER

ORHAN ŞAM

ORHAN TAŞKESEN

OSMAN BOZACI

OSMAN ÇAVUŞOĞLU

OSMAN KARAKAHYA

ÖMER ERDOĞMUŞ

ÖMER FARUK ELMACI

ÖMER YANNİ

ÖZGÜR KAYATURAN

ÖZKAN GEÇEN

RAMAZAN İÇYER

RAMİS İNCİRCİ

RAŞAN BAĞLI

RECEP ÖZEL

RECEP UĞUR

REMZİ KORKMAZ

RIFAT DALLI

SAMET ERÇETİN

SAMET VANLIOĞLU

SARE SEVÜK

SEDAT AKSU

SERHAN GÜL

SERHAT KONUK

SERKAN KAYA

SERKAN YAZKAN

SITKI UYSAL

SİNAN ÇOLAK

SİNEM AKTEMUR

SÜLEYMAN DEMİR

ŞABAN HATUNOĞLU

ŞEREF DOYUKER

TAHA EMELİ

TAMER TAMYÜREK

TEMİR ORUÇ

TOLGA AVŞAR

TUBA AKÇAOĞLU

TUNCAY BUKSU

TUNCAY KAYIKCI

TUNÇER ÇARPAR

TURAN EROL

TUTKU TUTUM

TÜRKER ŞAHİN

UFUK DURSUN

UGUR ÖZKAN

UĞUR GÜL

UĞUR KARAGÖZ

UĞUR KÖK

UMUT AKSU

ÜMİT GÖLÇEK

ÜMİT PALPAS

ÜMİT TOSUN

ÜMİT ZEYDAL

ÜMMÜ GÜLSÜM BAYRAM

VAROL ATAMAN

YAKUP ÇİMEN

YAKUP KARABULUT

YASİN ATBAKICI

YASİN ÇİMEN

YASİN EMRAH HOŞBAŞ

YASİN KIZILKAYA

YASİN ÖZBEY

YASİN ŞAHİN

YAŞAR DOĞRUL

YILDIRAY TEN

YILMAZ SEZGİN

YUSUF EFE ÇAĞLAR

YUSUF GÖKAY

YUSUF TALHA BALCI

ZAFER ASLANHAN

ZEKİ ÇEVİK

ZEKİ KARAKAHYA

ZEYDULLAH MUTLU

ÖNCEKİ HABERSONRAKİ HABER

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası