oruç tutamayan kişi ne yapmalı / Oruç fidyesini vermeye gücü yetmeyen ne yapmalıdır? - Diyanet Haber

Oruç Tutamayan Kişi Ne Yapmalı

oruç tutamayan kişi ne yapmalı

Kimler oruç tutmayabilir? Oruç tutamayan kişiler ne yapmalı?

Din İşleri Yüksek Kurulunun sitesinde yer alan bilgilere göre, uzman bir doktorun, oruç tutmasının sağlık açısından zararlı olacağı teşhisini koyduğu bir hasta Ramazan’da oruç tutmayabilir. Kişinin hastalığı geçici ise tutmadığı oruçlarını iyileşince kaza eder. Hastalığı kalıcı ise tutamadığı oruçlar için fidye verir. Konuyla ilgili ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır:

“Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse), o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara, 2/).

Fidye verecek gücü olmayanlar ise bu imkanı buluncaya kadar dinen sorumlu olmazlar.

Kimler oruç tutmayabilir?

Yolculuk:Ramazan’da sefer mesafesi (en az 90 kilometre) bir yere gitmek için yola çıkacak olan kimse, geceden oruca niyet etmeyebilir. Fakat niyet ettikten sonra gündüzün yolculuğa çıksa bu yolculuk esnasında meşru başka bir mazereti bulunmazsa orucunu bozmamalıdır. Başlanan bir ibadetin mazeret yoksa tamamlanması gerekir. Sefer bir mazeret olduğu için, eğer orucunu seferliği başladıktan sonra bozarsa kendisine kefaret gerekmez, sadece kaza gerekir.

Hastalık:Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişiler için, iyileştikten sonra kaza etmek üzere Ramazan ayında oruç tutmamalarına ruhsat tanınmıştır. Oruç tutması hâlinde hasta olacağı doktor tarafından bildirilen kimse de hasta hükmündedir.

Yaşlılık:Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara suresinin ayetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.

İleri derecede açlık, susuzluk:Açlık veya susuzluk sebebi ile beden ve ruh sağlığının ciddi derecede zarar görmesi söz konusu olan kimse orucunu bozabilir. Sağlık şartları düzelmesi hâlinde bozulan oruç Ramazan’dan sonra kaza edilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması yani oruca devam etmesi haram olur.

Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak:Esas itibarıyla bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirebilmektedir. Böyle durumda bulunan bir kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuyorsa, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izin günlerinde veya müsait zamanlarda tutamadıkları oruçlarını kaza etmelidirler.

Gebe olmak:Oruç tuttuğu takdirde kendisinin veya çocuğunun zarar görmesi muhtemel olan gebe veya emzikli kadınlar da sağlık durumu oruç tutmak için elverişli olmayanlar arasında değerlendirilmiştir. Bu durumda olanlar da oruç tutmayabilirler. Hatta zarar görme ihtimali kuvvetli ise tutmamaları gerekir. Durumları normale döndüğünde tutamadıkları oruçları kaza ederler.

yılı oruç fidyesi ne kadar? Oruç tutamayanlar ne kadar para vermeli?

Oruç bedeli olarak bilinen fidyenin kaç lira olduğu, elinde olmayan bir hastalık veya özür nedeniyle oruç tutamayanlar tarafından merak ediliyor. Fidye, hastalık gibi durumlardan dolayı oruç ibadetinin yerine getirilememesi halinde oruç kefareti olarak ödenen dini-mali bir yükümlülüktür. Fidye, oruç tutmaya engel hastalığı olan veya yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanların tutamadığı oruçlara karşılık verdiği paradır. Peki bu sene oruç tutamayanlar ne kadar para vermeli? oruç fidyesi ne kadar? İşte detaylar

Fidye, oruç tutmaya engel hastalığı olan veya yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanların tutamadığı oruçlara karşılık verdiği paradır. Bu senenin fitre bedeli ise Fidye miktarı ile aynıdır. İşte Ramazan ayında oruç ibadetini yerine getiremeyenlerin ödeyeceği oruç kefareti

ORUÇ FİDYESİ NEDİR?

Fidye kelime olarak bir kimsenin içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak için ödenen bedel anlamına gelmektedir. Dinen ise karşılığı ise bazı şartlar nedeniyle oruç tutamayanların vermesi gereken miktardır.

Din İşleri Yüksek Kurulu, fıtır sadakasının, Müslüman toplumların neredeyse tamamına yakın bir kesimi tarafından veriliyor olması dikkate alınarak, mevcut sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük asgari gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak yılı Fidye miktarı, Ramazan ayının başlangıcından bayrama kadar olan sürede günlük 40 TL olarak hesaplanıp ihtiyaç sahibine verilir.

Bir fidye miktarı, bir sadaka-i fıtır miktarıdır ve ayette belirtildiği üzere bir fakiri tam bir gün doyurmaktan ibarettir. Bir gün ise 2 öğün olarak hesaplanır. Fidye (oruç bedeli) vermek durumunda olan kişi, fidyenin karşılığını para olarak da verebilir. Oruç fidyeleri Ramazan ayı içerisinde düzenli verilebileceği gibi, Ramazan sonunda toptan olarak da verilebilir.

"O size farz kılınan oruç, sayılı günlerdir. O günlerde sizden kim hasta, yahut seferde olur da oruç tutmazsa, tutamadığı günler sayısınca, sıhhat bulduğu veya yolcu olmadığı başka günlerde oruç tutar. Fazla ihtiyarlık veya ağır hastalık gibi sebeblerle oruç tutmaya gücü yetmeyenler üzerine, bir yoksul doyuracak kadar fidye vermek lâzımdır" (Bakara, 2/).

ORUÇ FİDYESİ NE KADAR?

Din İşleri Yüksek Kurulu, yılı Ramazan ayının başlangıcından yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için fitre miktarının 70 TL olarak belirlendiğini açıkladı. Belirlenen bu miktar aynı zamanda, günlük fidye miktarıdır.

Belirtilen meblağ, nakdi olarak verilebileceği gibi gıda vb. maddelerden ayni olarak da verilebilir.

Bununla birlikte her bir mükellef (fitre veren kişi) bir günlük kendi gıda harcamasına denk düşecek meblağı ya da daha fazlasını fitre/fidye olarak da verebilir."

FİDYE NASIL HESAPLANIR?

senesi için Diyanet İşleri tarafından belirlenen Fidye miktarı Asgari 70 TL olarak açıklandı. Buna göre oruç tutulmayan her gün sayısı 70 ile çarpılarak ne kadar fidye miktarı belirlenir. Oruç bedelinin kaç lira olduğu, elinde olmayan bir hastalık veya özür nedeniyle oruç tutamayanlar tarafından merak ediliyor.

Fidye miktarı hesaplama: 70 x (Oruç tutulamayan gün sayısı)

Oruç tutamayan bir Müslümanın için ödeyeceği günlük fidye miktarı 70 liradır. Kişi 30 gün oruç tutamamışsa ödenecek fidye miktarı 70 TL x TL'dir.

Ramazan ayında hastalık nedeniyle oruç tutamayanlar için Fidye miktarı hesaplaması sonucu 1 aylık oruç Fidyesi TL'dir.

FİDYE NE ZAMAN VERİLİR?

Fidyeler, yalnız bir fakire verilebileceği gibi, birden fazla fakirlere de verilebilir. Ramazan içinde verilebileceği gibi, evvelinde veya sonunda da verilebilir.

ORUÇ FİDYESİ KİMLERE VERİLİR, KİMLERE VERİLMEZ?

Oruç fidyesi, fıtır sadakasında olduğu gibi onları verecek kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul Müslümanlara verilir. Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl (üst soy) ve fürûuna (alt soy) veremez. Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürû ise, çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.

Yine, bir kimse hanımına zekât, fitre ve fidyesini veremeyeceği gibi, hanımı da kocasına bunları veremez.

Bunların dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, I, ).

Diyanet bilgisi! Kaza orucu nedir, nasıl niyet edilir ve ne zaman tutulur?

Kaza orucu tutacak kişilerle ilgili bilgilendirmeler yapan Diyanet İşleri Başkanlığı bu orucun tutulamayacağı günleri de açıklamıştı. Hastalık, seferilik vb. gibi durumlar nedeniyle yükümlü olduğu gün oruç tutamayan kişiler bu oruçlarını Ramazan sonrasında da kaza edebiliyor. İşte Diyanet’in konuyla ilgili yaptığı değerlendirme…

KAZA ORUCUNA NASIL NİYET EDİLİR?

Ramazan orucunu tutmakla yükümlü olduğu hâlde tutmamış veya bir mazeretten dolayı tutamamış kimseler; öncelikle tutmadıkları bu oruçların sayısını belirlerler ve bu oruçlarını, oruç tutmanın yasak olduğu bayram günlerinin dışındaki günlerde kaza ederler.
Tutulacak her kaza orucuna, “Üzerimde borç olan ilk orucun kazasına…” diye niyet edilmesi uygun olur. 

ÇOK FAZLA KAZA ORUCU OLANLAR NE YAPMALI?

Kazaya kalan oruçların hesaplanması konusunda iki durum söz konusu olabilir:
a. Kişi mükellef olduğundan beri hiç oruç tutmamış olabilir. Bu durumda ergenlikten itibaren geçen her yıl itibarı ile bir kameri ay hesabı ile “ki, bu yirmi dokuz veya otuz gündür; ihtiyaten otuz gün tercih edilmesi uygundur” oruçlarını tutar.
b. Kişi mükellef olduktan sonra bazı oruçları kazaya bırakmış olabilir. Bu durumda mümkün mertebe tutulmayan oruçların sayısı hesaplanıp gününe gün kaza edilir.
Orucunu mazeretsiz olarak terk eden kimselerin kaza yanında tevbe ve istiğfar etmesi de gerekir.

KAZA ORUCU NE ZAMAN TUTULUR, NE ZAMAN TUTULMAZ?

Kur’an-ı Kerim’de, “İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günlerin sayısınca diğer günlerde tutar.” (Bakara, 2/) buyurulmaktadır. Kaza oruçlarının peşpeşe tutulması hakkında herhangi bir delil bulunmamaktadır. Bu oruçların, geciktirilmeksizin bir an önce tutulması uygun olur. Çünkü bu bir Allah hakkıdır. Kişi ne zaman öleceğini bilemez.

Ramazan orucunun kazası, oruç tutmanın haram olduğu günler dışında her zaman yapılabilir. Hz. Peygamber (s.a.s.), iki vakitte oruç tutulmayacağını bildirmiştir ki birisi Ramazan bayramının birinci günü, diğeri kurban bayramı günleridir (Buhârî, Savm, ).

Hanefîlere göre Ramazan oruçlarının kazası için bir zaman sınırlaması yoksa da mümkün olan ilk fırsatta bu oruçlar tutulmaya çalışılmalıdır (Kâsânî, Bedâî’,II, ). Şâfiîlere göre ise bir Ramazan’da kazaya kalmış orucun, gelecek Ramazan’a kadar kaza edilmesi gerekir. Bir Ramazan’ın kaza borcu herhangi bir mazeret olmaksızın yerine getirilmeden, öteki Ramazan gelecek olursa, kaza borcuna ilaveten bir de fidye ödeme yükümlülüğü ortaya çıkar (Nevevî, el-Mecmû’, VI, ; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, ).

Tutulamayan ramazan orucunun fidyesi, ne zaman ve kimlere verilir?

Değerli kardeşimiz,

Fidyeler, yalnız bir fakire verilebileceği gibi, birden fazla fakirlere de verilebilir. Ramazan içinde verilebileceği gibi, evvelinde veya sonunda da verilebilir.

Fidye, zekât verilen kişilere verilir. Bu bakımdan kişi çocuğuna veya torununa fidye veremez.

Oruç tutma gücünde olmayan kimse, fidye verebilecek kadar zengin de değilse, yapacağı iş, Allah`tan af ve mağfiret dilemektir. Fidye vermek mecburiyeti, onun üzerinden kalkmıştır.

Bir kimse fidyesini verse, sonrada oruç tutabilecek duruma kavuşsa, evvelâ verdiği fidyelerle yetinemez, tutamadığı oruçları kaza gerekir. Bu durumda; kaza etmeden ölürse, oruç borcunun ödenmesi için varislerine vasiyette bulunması gerekir. Sıhhatine kavuşmadan vefât edecek olsa verdiği fidyeler kâfi gelir, vasiyette bulunması gerekmez.

İbâdetlerden oruç hakkındaki fidye, ayetle sabittir:

"O size farz kılınan oruç, sayılı günlerdir. O günlerde sizden kim hasta, yahut seferde olur da oruç tutmazsa, tutamadığı günler sayısınca, sıhhat bulduğu veya yolcu olmadığı başka günlerde oruç tutar. Fazla ihtiyarlık veya ağır hastalık gibi sebeblerle oruç tutmaya gücü yetmeyenler üzerine, bir yoksul doyuracak kadar fidye vermek lâzımdır" (Bakara, 2/).

Ayetten de anlaşılacağı gibi; hastalar ve yolcular, oruçlarını daha sonra kaza edebilirler. İhtiyarlık ve devamlı hastalık gibi sebeplerle daha sonra kaza etme imkanı bulamayanlar ise fidye verirler.

Fidye, bir fakiri bir gün doyurmak demektir. Bir Müslümanın böyle mazeretlerden dolayı hayattayken tutamadığı ve fidyesini de ödemediği oruç borcu varsa; öldüğünde, malından, tutamadığı oruçlar kadar fidye verilmek suretiyle borcundan kurtarılır. İşte bu ameliyeye ıskât-ı savm denir.

İki üç yıl önce tutamadığınız oruçların fidyesini şimdi de verebilirsiniz.

İlave bilgi için tıklayınız:

- Kendilerine Zekât Düşüp Düşmeyen Kimseler (Zekât Kimlere Verilir?)

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası