kolay bilet pilot thy com / Ahmet Bolat'ın ajandası THY pilot sorunu yaşar mı?

Kolay Bilet Pilot Thy Com

kolay bilet pilot thy com

THY grevini anlama kılavuzu

Türk Hava Yolları çalışanları iş bırakıyor. Hava-İş’in öncülüğündeki grevle pilotlar, kabin görevlileri, teknik personel çalışmayacak. THY kendisine güveniyor. Lokavt kararı almayacağını, buna rağmen seferlerin aksamayacağını söylüyor. Turizm sezonunun başlamasıyla beraber kalkmayan uçakların şirkete büyük zarar vereceği de bir gerçek. Türkiye, grev kararıyla havaalanlarında sıcak günlere hazırlanıyor.

Aslında iki taraf da uzun süredir masada. Hava-İş 14 bin çalışan adına THY yönetimini sıkıştırıyor. Toplu İş Sözleşmesi için sendika yönetimiyle THY arasında süren pazarlıklarda herhangi bir sonuca varılamadı. Bunun üzerine 18 Mart’ta uyuşmazlık zabtı tutuldu. 10 Nisan’a kadar THY’den bir adım atılmayınca Hava-İş bu tarihte greve karar verdi. Sendika yönetimi 3 Mayıs’ta toplanarak grevin 15 Mayıs’ta fiilen başlaması kararını aldı.

Bu grev, bir rövanş da olacak. Geçtiğimiz Mayıs ayında Meclis’te görüşülen “havacılık sektöründe grev yasağı” yasasına karşı THY çalışanları grev başlatmış, THY bu greve çalışanı işten çıkararak yanıt vermişti. İşten çıkarılanlar mahkemelere gitti. Mahkemeler bir yıl sonra da olsa işe iade kararları vermeye başladı. Son olarak Yargıtay 9 kişinin daha işe iade kararını onayladı. Bu nedenle yeni grev Hava-İş ile THY arasında süren kavganın 2. raundu sayılabilir. Zira grevin en önemli taleplerinden biri kişinin göreve dönmesi.

Peki Hava-İş neden grev yapıyor?

HÜKÜMET SENDİKA İSTEMİYOR

THY ile çalışanlar arasında maddelik toplu iş sözleşmesi var. Hava-İş bu sözleşmenin 23 maddesinde çalışanlar lehine değişiklik önerdi. THY ise diğer maddeleri de kendi lehine değiştirmek için uyuşmazlığa götürdü. Sendika bu adımın çalışanların kazanılmış hakkının gaspı olduğunu söylüyor. THY’nin bu konuda geri adım atmasını istiyor.

Hava-İş THY’nin çalışma saatlerini 9 saate çıkaracak düzenlemelerine karşı çıkıyor. Vardiyaların saat gibi insanın biyolojik saatiyle uygun olmayan zamanlarda başlamasını eleştiriyor. Şirketin bu uygulamalardan vazgeçmesini istiyor.

Çalışma saatleri üzerine bir tartışma da uzun süreli uçuşların ardından personele verilen dinlenme süresine ilişkin yaşanıyor. Bu süre bugün 36 saat. Ancak THY bu süreyi 24 saate düşürmek istiyor. Hava-İş ise 36 saatte ısrarlı.

Sendikanın şikayetçi olduğu konulardan biri de son dönemde basına yansıyan ruj vakası. THY yönetiminin personelin saçından makyajına, giyiminden duruşuna kadar her şeye karıştığını söyleyen sendika, bunun mobbing olduğunu söylüyor.

Elbette meselenin bir yönü de THY’nin çalışanlarına önerdiği yüzde 3’lük zam. Sendika bu öneriyi beklentinin altında buluyor.

Liste uzayıp gitse de asıl mesele günden güne İslamcılaşan THY’nin sendikal düzeni, çalışma haklarını, toplu sözleşmeyi, özlük haklarını hiçe sayması. Bu tavır kimi zaman emeklilik hakkında, kimi zaman ödenecek ikramiyede kimi zaman da son dakikada verilen bir uçuş görevinde ortaya çıkıyor. THY, sistematik olarak sendikalı eski çalışanlardan kurtularak yerine “şükür” sitemiyle çalışan yeni personel getiriyor. İşte Hava-İş aslında THY’yle böyle bir ayrılık yaşıyor. Hava-İş grev kararıyla işçilerin kul değil hak sahibi olduğu bir çalışma düzenini savunuyor.

GREV ÖNCE YOLCULAR İÇİN

Hava-İş’in grev kararının ardından havaalanlarında öfkeli kalabalıkların birikeceği bir gerçek. Belki de uçuş yapamayan yolcular grev yapan çalışanlara kızacaklar. Ancak Hava-İş bu konuda yolcuları da ikna etmeye çalışıyor. Elbette bunun en önemli yolu da uçuş güvenliğine ilişkin sorunları hatırlatmak. Zira her yolcu uçak kalkmadan önce kendisine gösterilen acil durum paketini uygulamaktan korkuyor.

Konu üzerine konuşan Havacılık Tıbbı Derneği Başkanı Doç. Dr. Muzaffer Çetingüç, yorgunluğun kazalardaki payının yüzde civarında olduğunu söylüyor. Kazaların yüzde 58’inin uçuş personelinin en yorgun olduğu ve yolculuğun sona yaklaştığı dönemde süreçte olduğunu hatırlatıyor. Uykusuz bir pilotun kendisinin bile fark edemediği saniyelik mikro uykulara daldığını söyleyen Çetingüç, 30 saat boyunca uçan Ukraynalı pilotların yılında Trabzon’da nasıl dağa çarptığını hatırlatıyor. Hava-İş de bu örneklerle yolculara “THY’nin koşullarıyla uçarsanız her an kaza kurbanı olabilirsiniz” diyor.

THY’de personelin yüküne dair rakamlar da söz konusu endişeyi doğruluyor. yılında personel başına 2,9 milyon uçuş hizmeti verilirken ’de bu rakam 3,7 milyon kilometreye çıkmış. Bu da personelin üzerindeki yükün nasıl arttığını ortaya koyuyor. Yorucu bir çalışma olan havacılıkta bu yoğunluğun personeli kazaya zorlaması kaçınılmaz.

KAVGA THY İLE DEĞİL HÜKÜMETLE

Aslında 15 Mayıs’ta havaalanlarına taşınacak kavga sendikayla THY arasında yaşanmayacak. Masanın öbür yanında tartışmasız hükümet var. Nitekim grev kararına THY’den önce hükümet tepki gösterdi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek “Buradaki çalışmaları sekteye uğratacak her türlü girişimin karşısında biz gerekeni yaparız. Açık ve net olarak söylüyorum, THY yalnız değildir” derken Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım “Sendikayı daha sorumlu davranmaya çağırıyorum. Aksi halde THY bizim milli markamız. Bugünlere kolay gelmedi. Sorumsuz davranışlarla kolay elden çıkabilir. Milyonlarca insan mağdur olur. Bugün karar verip bilet almıyorsunuz ki… Aylar önceden alıyorsunuz. Bu mağduriyete müsaade etmememiz lazım. Bence hala anlaşmak için imkan vardır. Böyle bir imkan kalmasa da, biz de kayıtsız kalmayız” sözleriyle tepki gösterdi. Kısacası AKP tarafından belirlenen THY yönetimi hükümetin tavrına göre grev kararını karşılayacak.

GREVİN SONU NE OLUR

THY’de son grev yılında yaşanmıştı. O günden bu yana 22 yıl geçti. İnsanlar artık otobüs yerine uçağı tercih ediyor. Doğal olarak grevin yaratacağı etki henüz test edilmiş değil.

THY, greve çıkacak personelin sayısının az olacağına inanıyor. Bunu da “çalışanlarımızın, grev uygulamasına izin vermeyeceklerine, ülkemizin Dünyadaki gururu haline getirdikleri şirketlerine ve geleceklerine sahip çıkacaklarına, greve katılmayarak çalışma haklarını kullanacaklarına inanıyoruz.” açıklamasıyla ortaya koydu. Nitekim THY yönetimi lokavt kararı almayacağını, uçuşlarına aynen devam edeceğini açıkladı. Grev yaptığı için işten çıkardığı kişinin işe dönüşüne ise karşı çıktı. THY, grev kararının konuşulduğu günlerde Boeing’den değeri 10 milyar doları bulan 95 uçak almaya karar verdi. Kısacası THY grev yokmuş gibi davranmaya devam ediyor.

Hava-İş ise grev kararını uygulamakta kararlı. Sendika Başkanı Atilay Ayçin, Bakan Şimşek’e “Hangi demokratik ülkede bir bakan bir özel havayolu patronunun yanında işçilerin haklarını tehdit eder pozisyonda tavır alabilir. Alırsa da bir gün sonra istifa etmek zorunda kalır" sözleriyle yanıt verirken, grevin THY’yi sıkıştıracağı ve şartlarını kabul ettireceği inancında. Ayçin’e göre grev nedeniyle turizm sezonunun başladığı günlerde birçok THY uçuşu iptal olacak, seferler aksayacak.

THY, AKP’NİN LABORATUVARI

Türk Hava Yolları, son yıllarda AKP’nin laboratuvarı gibi. AKP’nin dış politika açılımlarının adeta takipçisi. Afrika’ya yapılan cemaat açılımını THY’nin Afrika uçuşu izledi. Arap baharının ardından THY’nin uçuşlarının nasıl değiştiğini Genel Müdür Temel Kotil şöyle anlatıyor: “Uçuşlarımız Tunus'a 2 kat arttı. Mısır'a sefer sayısı artarken, iki şehrine ilave sefer koyma kararı alındı. Daha önceden Irak'ta sadece Bağdat'a uçuş yapılıyorken şimdi ise Irak'ın 6 şehrine uçuş gerçekleştiriliyor. Devrim öncesinde günde 3 seferin yapıldığı Libya'ya sefer sayısı 3 katına çıktı.” Süreçte rejim muhalifleri, yeni rejimin lojistiği THY aracılığıyla taşındı.

Yalnız bu kadar değil. THY, AKP’nin küresel aktör olarak ortaya çıkışının imajını sağlayan şirketlerden. Barcelona, Borussia Dortmund, Manchester United gibi Avrupa’nın dev kulüplerine ödenen büyük paralarla yapılan sponsorluk anlaşmaları bu stratejinin bir parçası. Bir başka örneği Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Armağan Öztürk şöyle anlatıyor: “Kevin Costner, Kobe Bryant ve Lionel Messi gibi pek çok ünlü bize THY’nin küresel kapitalist sistem içerisinde oyunun kurallarını hakkıyla yerine getiren başarılı bir oyuncuya dönüştüğü mesajını iletiyor.”

Kısacası genç Cumhuriyet için demiryolları kendini ispatlamanın nasıl aracı haline dönüştüyse AKP döneminde de THY bu işlevi üstlendi. Şirketin yılında olan toplam uçak sayısı ’da ′e, ’de ′e çıktı. ’da olan dış hat uçuşları ’de ′a yükseldi.

MUHAFAZAKARLIK LABORATUVARI

THY aynı zamanda AKP’nin toplum müdahalelerini ilk uyguladığı alanlardan biri. Milyonluk yolcu taşıma kapasitesine sahip şirketin valisi, kaymakamı yok. Genel müdürlüğün kararıyla içki yasakları, kıyafet sınırlamaları uygulanıyor. Yolculara sunulan gazeteler dahi kısıtlanıyor. Kısacası AKP yasakları kendini ilk olarak THY’de gösteriyor. Daha sonra topluma yayılıyor. Bu nedenle son yıllarda THY’de yapılan her reform bir skandal olarak basına yansıyor, tartışma konusu oluyor.

Son olarak THY, AKP’nin örgütlenme alanı.

Kadrolar öyle hızlı değişiyor ki yıllara göre değişim şu şekilde:

YIL  İŞE ALINAN  İŞTEN AYRILAN

   2              61

   44           

            

             

            

            

            

            

            

            

Gazeteci Uğur Dündar kadrolaşmanın geldiği boyutu şu çarpıcı sözlerle anlatıyor: “AKP İstan­bul İl Baş­ka­nı Aziz Ba­buş­çu­’nun ye­ğe­ni Ka­dir Ba­buş­çu, yak­la­şık 2 yıl ön­ce, Türk Ha­va Yol­la­rı­’na yer hiz­me­ti su­nan TGS’ye (Tur­kish Gro­und Ser­vi­ce) mu­ha­se­be me­mu­ru ola­rak alını­yor. İşe baş­la­dık­tan son­ra­ki bir­kaç ay için­de, ken­di­sin­de­ki ye­te­nek­ler keş­fe­di­li­yor ve jet uçak­la­rın­dan bi­le hız­lı şe­kil­de, Mu­ha­se­be Şef­li­ği­’ne ata­nı­yor! Bu müt­hiş ye­te­ne­ği kut­lu­yo­ruz!

Ham­di Top­çu, TGS‘­ye ken­di so­ya­dı­nı ta­şı­yan ak­ra­ba­la­rı­nı dol­du­rur da, TGS Ge­nel Mü­dü­rü, Ri­ze­li hem­şe­ri­si Bay­ram Öz­çe­lik du­rur mu? O da ken­di tor­pil kon­ten­ja­nı­nı Öz­çe­lik so­yadı­lı­lar için kul­la­nı­yor.

İş­te TGS’­de­ki Öz­çe­li­k’­ler: Tu­ran Öz­çe­lik, Can Öz­çe­lik, Ah­met Ke­mal Öz­çe­lik, Ali Hay­dar Öz­çe­lik, Ay­han Öz­çe­lik, Ay­şe Öz­çe­lik, Hü­se­yin Em­re Öz­çe­lik ve Re­cep Öz­çe­lik. (Di­le­rim bun­la­rın tü­mü, isim ben­zer­li­ğin­den iba­ret ol­sun, bir ak­ra­ba­lık ba­ğı bu­lun­ma­sın!)

TGS Ge­nel Mü­dü­rü Bay­ram Öz­çe­li­k’­in, ka­yın­bi­ra­de­ri ol­du­ğu öne sü­rü­len Meh­met Şiş­man ad­lı ki­şi, yı­lı Şu­bat ayın­da İda­ri İş­ler Me­mu­ru ola­rak gö­re­ve baş­lı­yor. Şans Meh­met Şiş­ma­n’­a da ‘yü­rü ya Şiş­ma­n’ di­yor ve bir­kaç ay için­de Ge­nel Mü­dür­lük Özel Ka­lem Mü­dür­lü­ğü­’ne ter­fi edi­yor! He­lal ol­sun!

Bir baş­ka şans­lı Şiş­man ise Tu­gay Şiş­man… Bu Şiş­man ise ha­len Sa­bi­ha Gök­çen Ha­va­li­ma­nı­’n­da TGS‘­nin Atöl­ye Şef­li­ği­‘ni ya­pı­yor. Ona da he­lal ol­sun!

Bi­li­şim Tek­no­lo­ji­le­ri Mü­dü­rü, Ri­ze­li Ka­mil Kar­tal, Ge­nel Mü­dür Bay­ram Öz­çe­li­k’­in ya­kın ak­ra­ba­sı. Ka­mil Kar­ta­l’ın kı­zı Hay­ri­ye Kar­tal da, Yö­ne­tim Sis­tem­le­ri Mü­dür­lü­ğü­’n­de me­mur! Oğ­lu Fa­tih Fur­kan Kar­tal ise bir müd­det ça­lı­şıp, ken­di is­te­ğiy­le ay­rıl­mış.

Hem­şe­ri­lik kon­ten­ja­nın­dan şir­ke­te gi­ren­ler ara­sın­da Eği­tim Mü­dü­rü Ba­rış Öz­türk, 23 yaşındaki Hu­kuk Mü­şa­vi­ri Öz­lem Mut­lu ve İn­san Kay­nak­la­rı Mü­dü­rü Me­tin Ma­ran­goz hemen ak­la ge­len isim­ler.”

Hava-İş iktidar için bu denli önemli bir şirkette greve başlıyor.

Bu grevin hükümeti öfkelendireceği aşikar.

1 Mayıs’ın devamını havaalanlarında görebiliriz.

HAVA-İŞ NE İSTİYOR

Hava-İş’in greve son vermek için talepleri karşılanamaz değil. Atılan işçilerin geri dönmesi kararını zaten mahkemeler verdi. THY’ye yalnızca yargı kararını uygulamak kaldı. Bunun dışında Hava-İş’in dört önemli talebi var.

Hava-İş’in bütün talepleri şöyle:

-Grev yaptığı için işten çıkarılan işçinin işe iade edilmesi. 

-Uçuş ekiplerinin çalışma koşulları ile ilgili kural ihlallerine son verilmesi. 

-Seyyanen TLve buna ek olarak yüzde 10 zam. 

-THY Yönetiminin yarı zamanlı personel istihdamından vazgeçmesi. 

-Kıdem kayıplarının önlenmesi.

SABAH AKŞAM THY

Türkiye son yıllarda hiçbir şirketi konuşmadığı kadar Türk Hava Yollarını konuşur oldu. THY kendinden başarılarıyla değil çoğu zaman aldığı garip kararlarla söz ettiriyor. Aklımızda kalanlar alt alta yazılınca uzun bir liste çıkıyor.

YOK DEVE

Türk Hava Yolları, çok arıza çıkardığı iddia edilen RJ tipi uçakların sonuncusunu kiraladığı İngiliz şirkete teslim edince İstanbul Atatürk Havalimanı'nda deve kesti. yılında gerçekleşen apronda deve kesilmesi olayının fikir babası THY Teknik A.Ş. Uçak Bakım Başkanı Şükrü Can "11 uçak için ayrı ayrı kurban kesmek yerine gerekli izinleri alarak deve kestirdik" dedi.

TERLİK HAVA YOLLARI

Aralık ’de Hac görevini yerine getirmek üzere Suudi Arabistan’a giden THY Genel Müdürü Temel Kotil, THY’ye ait uçakla İstanbul’a döndü. Temel Kotil Atatürk Havalimanı VIP Salonu’nda gri pantolon altına giydiği siyah çorapları ve bej rengi terlikleriyle çok tartışıldı. 

PROTEZE ENGEL

THY’nin İstanbul-Amsterdam uçuşunda Birleşmiş Milletler’de görev yapan Kersen de Yong’un (60) protez bacaklarının çıkarttırılarak başüstü dolabına konulduğu ortaya çıktı. Mayıs’ında gerçekleşen olayda, Hollandalı engelli yolcu Yong kalkış öncesi protez bacaklarını çıkarttı. Kabin ekibi Yong'u, protez bacaklarını başüstü dolabına koyması konusunda uyardı. Bunun üzerine kabin ekibi ile Yong arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Kabin ekibinin ısrarı üzerine Yong, protez bacaklarını kabin ekibine teslim etti. Ekip, protez bacakları uçuş sonuna kadar başüstü dolabına koydu. Yaşanan skandal Hollanda’da da yankı buldu ve devreye büyükelçilikler girdi. 

MUHALİF GAZETELERE AMBARGO

THY uçaklarında yapılan gazete ikramında; Yurt, Sözcü, Aydınlık, BirGün ve Yeniçağ gibi muhalif yayın organlarının yasak olduğu geçtiğimiz yıl ortaya çıktı. Yandaş gazetelerin THY tarafından toplu alımı artarken, muhalif basına yapılan ambargo çok tartışıldı. THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu yapılan eleştirilere “Gazete olarak kabul ettiğimiz her gazeteyi uçağa alıyoruz, gazete kabul etmediklerimi almıyoruz, bu takdir şirket yönetimine aittir” diye yanıt verdi. 

FESLİ HOSTES

Modacı Dilek Hanif’in THY hostesleri için hazırladığı yeni kıyafet tasarımları da geçtiğimiz aylarda çok konuşuldu. Kaftanlı ve fesli hostes kostümlerinin altında imzası olan modacı Hanif, THY için 50 farklı tasarım yaptığını belirtti. THY’nin alternatiflerin arasında tartışma yaratan kostümleri de görmek istediğini söyleyen Dilek Hanif, bu için 75 bin euro ücret aldığını açıkladı.

UÇARKEN İÇMEK MAZİ OLDU

THY’nin alkollü içkiyle imtihanı da çok sık gündeme gelen konulardan biri. Yapılan son resmi açıklamada; yurtiçi uçuşlarda sadece business sınıfında içki servisi yapıldığı; bazı iç sefer hatlarında ise talep azlığı ve lojistik zorluklar nedeniyle alkol servisinin yapılamadığı belirtildi. Dış Hatlar'daki seferlerde de 8 ülkeye uçuşta içki servisinin bitirildiği yine THY tarafından kısa bir söre önce kamuoyuna duyuruldu. Alkol yasağı tartışmalarına THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’nun yanıtı ise “Uçuş güvenliği aksıyor. Zaten iç hatlardaki en uzun uçuş süresi 1,5 saat. İlla uçakta içeceğim ısrarı nedir?” oldu.

HUKUK SANSÜRÜ YENDİ

THY’nin uçaklarda dağıttığı dergisi Skylife’a ‘Anadolu Yakasında Bir İstanbul Klasiği: Moda’ başlıklı bir yazı hazırlayan yazar Buket Uzuner sansüre uğradı. Buna göre; Uzuner’in Moda semtini anlatan yazısındaki İBB’nin Moda iskelesindeki kafeye alkol yasağı koymasını eleştirdiği bölüm yayımlanmamıştı. Bunun üzerine yazar Buket Uzuner THY’e dava açtı ve 4 yıl süren hukuk mücadelesini kazandı. Mahkeme, sansürlü yazının bulunduğu ilgili sayının toplatılarak imhasına, THY internet sitesinden çıkartılmasına ve yazının tamamının Skylife’ta yayımlanmasına karar verdi. 

SARI SAÇ KIRMIZI RUJ YASAK

THY son olarak sayıları 4 bini bulan hosteslerin kırmızı ve pembe ruj kullanmalarını yasakladı. Kabin Memuru Üniforma Yönetmeliği’nde değişikliklere giden THY yönetimi, daha pastel renklerde rujlar kullanılması ve saçların üstten değil arkadan toplanıp topuz yapılması kuralını getirdi. Çok tepki çeken değişikliklere gerekçe olarak ise “daha duru ve sade bir görünüm” sağlanması gösterildi. THY’nin geçtiğimiz yıl düzenlediği yönetmelikle de; hosteslerde kızıl kırmızı ve platin sarısı renkli saçlar yasaklanmıştı.

Barış Terkoğlu/Barış Pehlivan (Bağımsız)

funduszeue.info

 

Ahmet Bolat'ın ajandası THY pilot sorunu yaşar mı?

Türk Hava Yolları’nda Ahmet Bolat’ın yönetim kurulu başkanlığına getirilmesinden  sonra, tam da beklendiği gibi,  İlker Aycı döneminde şişirilen kadrolara neşter vuruldu. Atamalar ve görev değişikliklerinden çok, kişiye göre oluşturulan kadroların bir kısmının tamamen kapatılması, bir kısmının pozisyonlarının düşürülmesi ve bazı pozisyonların birleştirilmesi, Ahmet Bolat’ın; maliyet, liyakat ve iş odaklı yönetme şeklini benimsediğine yönelik yorumlarımızın karşılık bulduğunu gösterir.

Ahmet Bolat, kendisinden önceki yönetim kurulu başkanlığı tercihlerinden farklı bir geçmiş öyküsüyle o koltuğa oturdu. Kendisinden önceki yönetim kurulu başkanları, dışarıdan yönetim kurulu üyesi olarak atandıktan birkaç yıl sonra yönetim kurulu başkanlığı görevlerine getirilirken Ahmet Bolat’ın, farklı ve önemli kademelerde görev yaptıktan sonra yönetim kurulu başkanlığına atanması, belki de onun en önemli farkı ve avantajı olarak değerlendirilebilir. Göreve gelir gelmez, birilerinin yönlendirmesi ile değil de, şirket içi tecrübe ve gözlemlerinden yola çıkması ve kendi ajandasını referans alarak kadro yapısını şekillendirmesi çok önemli bir detay…

Ahmet Bolat’ın, kısa süre içerisinde iki farklı atama listesi ve sonrasında yaptığı “liyakat” vurgusu, Türk Hava Yolları’nın özellikle son yedi yılda en çok özlem duyduğu kriterlerin başında geliyordu.  Atamaların yeniden şeffaflık gereği şirket içi duyurularla tüm çalışanlara açıklanması da İlker Aycı döneminin gizli kapaklı atama metodunun, dolayısıyla bir yanlışın düzeltilmesi açısından değerliydi…
Her iki atama kararları şunu gösterdi ki, Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, THY için iyi şeyler hayal ediyor, liyakati arzuluyor, THY’nin her bir kuruşunun boşa gitmesine vicdanı elvermiyor.

Eğer rahat çalışma ortamı sunulursa Ahmet Bolat ile THY farklı bir kimliğe kavuşabilir.
O ışığı dışarıdan çok net şekilde görebiliyoruz. Yeter ki, kişisel istikbal kaygıları, hırs ve hesaplar THY’nin başarı hedefinin önüne geçmesin…

THY'DE PİLOT SAYISI YETERLİ Mİ?

Türk Hava Yolları’nın, önümüzdeki yaz sezonundan itibaren yılı rakamlarını yakalayacağını ve hatta onun üzerine çıkacağını öngörmek mümkün…

Mevcut kış performansına bakınca dahi, ciddi bir toparlanma sürecine girildiği, özellikle Asya başta olmak üzere seyahat kurallarının gevşetilmesinden sonra, iyi bir çıkış yakalayacağı ortada…

Burada soru şu… THY bu performansa hazır mı?

Yaz sezonu öncesinde THY, öngörülen uçuş performansına paralel olarak ekip planlama konusunda ne durumda?

En önemli konu başlıklarından biri bu aslında…

Geçmişte planlama hatalarından dolayı ‘kara Cuma’lar yaşayan THY’nin bu yaz sezonunda benzer bir  sorunla karşılaşması olasılığını yok saymak mümkün  mü?

Kış sezonunda olmamıza rağmen, uçuş saatlerinin pilotlar açısından yükselen bir grafik ortaya koyması, yaz ayları için bir tehlikenin de habercisi gibi…

Ocak ve Şubat aylarında dahi, bazı filolarda kış izinlerinin geri alınması, yaz sezonunda ortaya çıkabilecek uçuş yoğunluğu ile nasıl baş edilebileceği hakkında bir fikir veriyor aslında. Ama bu riskin ortadan kaldırılmasına yönelik  bir adım atılıyor mu?

İşte burada  soru işaretleri var. Ocak, Şubat ve yüksek olasılıkla Mart ayında yıllık izinlere tırpan atan planlamanın Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarındaki planlamayı nasıl çıkaracağı konusunda haklı endişeler var…

yılında, henüz pandemi ortada yokken Boeing MAX krizi dolayısıyla 24 adet uçağını filoya dahil edemeyen THY’nin, hem  o uçakların filoya dahil olması ve hem de geçen süreçte planlı uçak teslimlerini gerçekleştirmesi ve hatta filodan çıkması planlanan geniş gövde bazı uçakların filoda tutulması kararları, yaz sezonu öncesinde ekip planlamanın elini zorlaştıran detaylar…

Şu anda bile birçok filo yaz sezonuna yakın saatlerde ve izinleri geri alınarak  görevlendirilirken yaz sezonuna bu planlama ile girmek oldukça riskli olacak gibi… THY’nin buradaki bir dezavantajı da yabancı pilotlar konusundaki belirsizlik… Şu anda ayrılmamış olsalar da döviz kurundan dolayı, yabancı pilotların cazip teklifleri değerlendirebileceği konusu göz ardı edilmemeli…

THY’nin, “giden gider kalan sağlar bizimdir” deme lüksünün şu aşamada olduğunu da düşünmüyorum. Çünkü THY hali hazırda, eğitim aşamasında civarında ikinci pilot adayının sisteme girme planı üzerinden ilerliyor ve ilk etapta buradan ikinci pilotun sisteme dahil edilmesi (bir kısmı edildi) öngörülüyor. Ancak sadece bu yeterli olur mu? Sayı olarak yeterli olsa da tecrübe olarak riskler barındırıyor mu? Bunu da hesaba katmak gerek

Çünkü

Tecrübesiz pilotların sisteme dahil edilmesi ile dar gövdedeki kaptan ve tecrübeli ikinci pilotlar geniş gövdeye geçeceği için dar gövdede bir tecrübe eksiği ortaya çıkabilir.

Bu tecrübe eksiğinin önüne geçmek için piyasadan tecrübeli kaptan ve ikinci pilot takviyesi alternatifinin şu ana kadar değerlendirilmemiş olmasını anlamak güç… Atlasglobal ve Onur Air gibi şirketlerden boşa çıkan pilotların hali hazırda THY için iyi bir alternatif olduğu ortada… Kaldı ki, THY’nin şu anki eğitim planlamasında saatli pilotların bile sisteme dahil olması minimum üç ayı bulurken hazır pilotların sisteme dahil edilmesi konusunda şimdiden aksiyon alınması, yaz sezonu için iyi bir hamle olabilir.

Türk Hava Yollarının (THY) kadın pilotları, uğruna eski mesleklerinden vazgeçtikleri pilotluğu zorluklarına rağmen severek yapıyor. THY&#;de görev yapan iki kadın pilot Belgin Ayhan ve Pınar Çetin, mesleğin zor ve güzel taraflarını anlattı.

Hem dünyada hem de Türkiye&#;de kadınların havacılık sektörüne olan ilgisi gün geçtikçe artmaya devam ederken kadınlar kabin memurluğunun yanı sıra pilotluğa da yoğun ilgi gösteriyor. Diğer havayolu şirketlerinde olduğu gibi THY&#;de çalışan kadın pilot sayısı da gün geçtikçe artıyor.

Bayrak taşıyıcı şirkette yer alan kadın pilottan biri müzisyenlik yaparken pilot olmayı seçen 38 yaşındaki Belgin Ayhan.

Ayhan, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü mezunu olmasına rağmen ilk önce müzisyen olmaya karar verdi. Çeşitli orkestralarda yan flüt çalan Ayhan, müzikten para kazanırken yılında sosyal medyada THY&#;nin &#;yetiştirmek üzere 2&#;nci pilot aday adayı&#; ilanını gördü.

Yüksek lisans yaptığı sırada bu ilana başvuran, aldığı eğitimin ardından pilot olan Ayhan, &#;den beri geniş gövdeli ve uzun menzilli uçuşlarda görev yapıyor.

Belgin Ayhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pilotluk ilanına sektörü bilen hava trafik kontrolörü bir arkadaşıyla yaptığı uzun istişareler sonucunda başvurduğu söyledi.

O dönemde profesyonel olarak müzikle uğraştığını belirten Ayhan, &#;Beni hem sanattan uzak koymayacak hem de yapabileceğim bir iş mi?&#; diye yaptığımız istişareler sonucu ilana başvurdum. Başvurduktan sonra bu işin bana göre olduğunu ve bu meslekte çok rahat ettiğimi fark ettim. yılında THY&#;nin akademisine kabul edildim, 2 yıllık pilotaj eğitiminin sonrasında Airbus filolarında uçmaya devam ediyorum&#; dedi.

&#;Pilotluk da sanat gibi&#;

Ailesinin pilot olma kararını ilk başta şaşkınlıkla karşıladığını aktaran Ayhan, şöyle devam etti:

&#;&#;Belgin isterse bu işe de yapar.&#; diye düşündüler. Çünkü müzikle uğraşmaya ve bu işten para kazanmaya da başlamıştım. Daha sonra bu işe başvuracağımı duyduklarında çok mutlu oldular. Şu anda meslekten artan günlerimi flüt çalarak değerlendiriyorum. Güzel sanatlar lisesinin kişilik orkestrasında halen çalmaya devam ediyorum. Pilotluğa alışma dönemim çok keyifli bir süreç oldu. Pilotluk da sanat gibi. tonluk uçağı siz kaldırıyorsunuz, götürüyorsunuz ve emniyetle indirmeye çalışıyorsunuz. Çok heyecanlı bir süreç.&#;

Ayhan, yurt içi ve dışına uçuşlar yaptığını, geniş gövdeli uçaklar kullandığı için daha çok yurt dışındaki seferlere gittiğini anlattı.

&#;Bazen uyku çok zorluyor&#;

Mesleğin zorluklarından bahseden Ayhan, &#;Bazen uyku çok zorluyor. Çünkü çok uzun saatler uçuş yapabiliyoruz. Özellikle filosu 13 saate kadar süren uçuşlar yapabiliyor. Batıya gidişlerde değil ama dönüşlerde gün çabucak bitmiş oluyor. Çünkü güneş bize doğru geliyor ve biz de ona doğru gittiğimiz için sanki 24 saati uçakta geçirmiş gibi oluyoruz. Dinlenmemizi sağlamış olsak bile bu bize yorgunluk sağlıyor&#; diye konuştu.

Ayhan, işin sevilmesi halinde dezavantajlarının çok fazla göze batmadığını dile getirerek, yatı ve dinlenme süresi çok kısıtlı olduğunda sonraki uçuşu tehlikeye atmayacak şekilde dinlendiklerini kaydetti.

&#;Eğer orada vaktimiz varsa gittiğimiz yerin özeliklerine bağlı olarak dışarı çıkıyoruz. Bazen çıkmamız güvenli olmayabiliyor.&#; diyen Ayhan, bazen de gittikleri ülkelerde gezmenin çok rahat olabildiğini söyledi.

Ayhan, &#;Dışarı çıkabiliyoruz, gezebiliyoruz. Ekiple yemek yiyebiliyoruz. Özellikle takip ettiğim gittiğim yerlerde farklı bir etkinlik, konser var mı, bunları takip etmeye çalışıyorum. New York&#;u çok beğeniyorum çünkü her zaman müzik dinleyecek açık bir yerler bulunabiliyor&#; diye konuştu.

Hostesken pilot oldu

THY&#;nin diğer kadın pilotu 35 yaşındaki Pınar Çetin ise kabin memurluğundan pilotluğa geçti.

Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu Çetin, Galatasaray Üniversitesinde Pazarlama İletişimi Yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. THY&#;de 22 yaşındayken kabine adım atan Çetin, havacılık mesleğinde bir adım daha ileriye gitmek için açılan pilotluk eğitimi ilanına başvurdu.

Sınavlar sonucu eğitim hakkı elde etmeyi başaran Çetin, zorlu sürecin ardından bu kez kokpitte görev almaya başladı.

Çetin, babasının havalimanında teknisyen olması dolayısıyla havacılığa küçük yaşlardan itibaren ilgi duyduğunu söyledi.

Babasının yönlendirmesiyle THY&#;nin kabin memurluğu ilanına başvurduğunu dile getiren Çetin, &#;Kabinde olmak da çok güzel bir duyguydu. Ben işimi hep severek yaptım. İletişim kurmayı çok seviyorum. Uçağın her yerinde olmayı çok seviyorum. Yedi sene boyunca bayrak taşıyıcı firmamız THY&#;yi dünya üzerinde her yerde temsil etmek benim için çok keyifli bir görevdi&#; ifadelerini kullandı.

Zamanla pilotluğa ilgi duymaya başladığını anlatan Çetin, içinde mesleğini bir adım daha öne taşıma fikrinin hep var olduğunu belirtti.

Havacılığa ilgisinin sonradan geliştiğini, bu nedenle havacılığı bir türlü bırakmak istemediğini fark ettiğini dile getiren Çetin, şunları söyledi:

&#;Araç kullanmayı, motor kullanmayı çok seviyorum. Uçak da keza öyle bir mekanik. Dolasıyla bana inanılmaz keyif vereceğini düşündüm. Sonra sürekli kaptanlarımızla konuştum. Ne yapmam gerektiğini sordum. Onlar yönlendirdi. Akabinde THY’nin Pilot Akademisi ilanına başvurdum. Ona başvurduktan mülakatlar biraz uzun sürüyor. Sonra eğitimler başlıyor. Başlangıç eğitimi 2 seneye sürüyor. Bizimkisi pandemiden dolayı biraz uzadı. Ardından (uçak) tip eğitimi aldık.&#;

Çetin, pilotluğun zor bir meslek olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

&#;Sürekli uçuşta olmak demek basınca maruz kalmak demek. Düzensiz bir hayat sitiliniz var. Gece uçuyorsunuz, gündüz uçuyorsunuz. Her gün saat &#;da işe gitmiyorsunuz ama avantajları da var. Boş günlerinizi hafta içi kullanıyorsunuz. Özel günlerinizi belki ailenize, akrabalarınıza ayıramıyorsunuz ama blok boşlar yapabiliyorsunuz. Mesela sadece cumartesi ve pazar izin kullanmıyorsunuz 4 boş, 5 boş kullanıyorsunuz. Her uçuş için beraber çalıştığınız arkadaşınızın değişmesi bir yenilik.&#;

&#;Babam her zaman gurur duyduğunu söylüyor&#;

Ailesinin mesleği konusunda kendisine çok destek verdiğini aktaran Çetin, &#;Ailem alışıktı ama annem hep endişeliydi. Ama babam seviyor. Her zaman gurur duyduğunu söylüyor. Ben de onu mutlu ettiğim için mutluyum&#; ifadelerini kullandı.

Çetin, pilot olmak isteyenlerin yeteri kadar azim ve sabır gösterdikleri taktirde kesinlik başarıya ulaşacaklarını belirterek, &#;Özellikle hem cinslerime bunu söylüyorum. Bir kadın olarak bu görevi yapmak bana çok büyük onur ve gurur veriyor. Kolay bir meslek değil ama kendinde bu azmi gören herkesin eğitimini alarak kokpitte yerini almasını temenni ediyorum&#; dedi.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası