Konya Ile Ilgili Hikayeler

Glasgow’da gerçekleşen İklim Zirvesi COP 26 sona yaklaşıyor. Karar alıcılardan, kömürden çıkışın hızlandırılması ve iklim finansmanıyla ilgili vaatleri dinledik. Ancak biliyoruz ki gerçek bir iklim eylemi için lafa değil icraata ihtiyacımız var.

Dünyanın dört bir yanında topluluklar şimdiden iklim krizinin etkileriyle mücadele etmek zorunda kalıyorlar ve dünya liderlerinin harekete geçmediği her an kriz daha da derinleşiyor. 

Geçtiğimiz hafta İç Anadolu’da Konya’daydım. İklim krizinin etkileri kuruyan göllerde, çoraklaşan toprakta kendini gösteriyordu… Ve maalesef “Anadolu’nun tahıl ambarı” bir yandan kuraklıkla mücadele ediyor diğer yandan iklim krizinin faili kömür madenciliği tarım arazilerini yok etmeye devam ediyor.

Konya, kömür sahası

Yolculuğum boyunca Glasgow’da gerçekleşen COP 26 hakkında haberleri de takip ettim. Karar alıcıların süslü sözleri Anadolu’da ve yeryüzünde yaşanmakta olan krizi kavramaktan uzaktı. “Hala umut var mı?” sorusunu tekrar tekrar kendime sordum.

Cevap kendini COP 26’daki dünya liderlerinde değil, başka hikayelerin anlatıcılarında gösterdi.

Konya’dan hikayemizi izle “Dönüşüm”

Facebook’ta izle & paylaş // Instagram’da izle & paylaş // Whatsapp’ta paylaş // Twitter’da paylaş

Umut; Glasgow’da ve ötesinde sokakları, kamusal alanları iklim adaleti için dolduran gençlerin, iklim aktivistlerinin, hayalperestlerin gözlerinde, 

Umut fosil yakıtların olmadığı bir gelecek için ses veren yerel topluluklarda, 

Ve umut adil bir dönüşüm, yaşanabilir bir yeryüzü için mücadele eden yaşam savunucularının ellerinde. 

İnanıyorum ki karanlık ne kadar etrafımızı sararsa sarsın umut sende, bende, bizde…

Umudu paylaş.

Dönüşüm

Performans: Hilal Sibel Pekel

Video: Sıla Ünlü İntepe

Müzik: Ozan Baysal

Ses Efekt: Ozan Baysal & Barış Manisa

Mix & Mastering: Barış Manisa

Video Koordinatörü: Ezgi Öz

Hikayenin tohumlarını atan gönüllülerimize* teşekkürlerimizle.

350 gönüllülerine katılmak için buraya tıkla.

Konya'da eski bazı mahalle ve semt isimleri ilginçliği ile bu isimlerin konulmasına neden olan olaylar bakımından dikkat çekiyor. Birçok Konyalı tarafından bilinmeyen bu isimler, Konya'nın tarihini öğrenmek açısından da büyük önem taşıyor. Bu mahalleler ve isimleri ile ilgili araştırma yapan Gazeteci-Yazar Kazım Öztürk, Osmanlı ve Selçuklu dönemlerinde adlarını almış olan bu mahalle ve semtlerin bilinmeyen hikâyelerini gün yüzüne çıkarmak için bir araştırma yaptı. Konyalı olan her vatandaşın bu isimlerin anlamlarını ve hikâyelerini bilmesi gerektiğini söyleyen Kazım Öztürk, doğru ve güvenilir kaynaklardan isimlerin öğrenilmesi için bu araştırmayı yaptığını belirtti. Konyalılar tarafından en çok merak edilen yer isimleri arasında yer alan Fenni Fırın'ın, Aziziye Caddesi ile Şerafettin Caddesi'nin birleştiği dört yolun ağzında bir fırın olduğuna dikkat çeken Kazım Öztürk, bu fırının Konya'nın en eski taş fırını olduğunu, günümüzde ise o fırının yıkıldığını ve sadece isminin kaldığını ancak bugün bile hemen herkesin yer tarifi için Fenni Fırın'ın yerini baz aldığını ifade etti.

BİÇYEMEZ KONYA'NIN EN GÜZEL SEMTİYDİ

Öztürk, günümüzde belediyelerin çalışmaları ile modern bir görünüme kavuşarak, eski halinden sadece ismi kalan Aslanlı Kışla Mahallesi adının, 1806 yılında Nizam-ı Cedit birliklerinin eğitmek için Kadı Paşa tarafından o bölgeye kurulan kışla önündeki 3 aslan heykelinden aldığını söyledi. İkinci Ordu'nun ise Malatya'ya taşınması ile Aslanlı Kışla'nın işlevini kaybettiğini belirtenden Öztürk, bugün ise kışlanın yerinde Büyükşehir Belediyesi tarafından Mevlana Kültür Merkezi'nin inşa edildiğini ifade etti. Sedirler ve Keçeciler mahalleleri arasında bulunan Biçyemez'in ise eskiden Konya'nın en güzel semtlerinden biri olduğuna işaret eden Kazım Öztürk, "Tarihi kaynaklara göre bu semt, üzüm bağları, yeşil dokusu ve güzel havasıyla Konya'nın nadide semtlerinden bir tanesiymiş. Şehir merkezinden uzakta bağ evleri vardı. Çimeni ve otu bol olan bir yerdi. Buradan hareketle ismi üzerinde şöyle bir akıl yürütülebilinir; biçemez ve belki de biçmekle bitmez gibi bir yorum yapılabilinir" dedi.

HER KONYALININ BUNLARI BİLMESİ GEREKİYOR

Eskiden, günümüzde Karatay Belediyesi Hizmet Binası olarak kullanılan alanın karşına kurulan Amele Pazarı'nın da Konya semtleri arasında önemli bir yeri olduğuna vurgu yapan Öztürk, Konya'nın çeşitli köylerinden ve mahallelerinden gelen işçilerin sabahın erken saatlerinde alanda toplandığını ve erken gelmeyen işçilerin ise o gün orada iş bulamadığını söyledi. Ayrıca Öztürkün araştırmasına göre, Kadınlar Pazarı'nın isminin Birinci Dünya Savaşı sırasında çoğu erkeklerin askere gitmesi nedeniyle bütün işlerin kadınların üzerine kaldığı bir dönemde, kendi ürettiklerini bu pazara getirip satmaya başlamasıyla ortaya çıkmıştır. Araştırmasında bunun gibi bir çok örneğe yer veren Kazım Öztürk, böyle bir araştırmayla bilinmeyenleri açığa çıkarmayı bir görev bildiğini söyleyerek, "Her Konyalının bunları bilmesi gerekiyor, biz de çalışmamızda bu konuyu bir sorumluluk bilinciyle üstlendik. Konya'nın köklü geçmişinden gelen bu kültürel mirası adına, Konyalıya hizmet vermek istedik" diye konuştu.