En Iyi Alerji Maması

Süt Alerjisi Olan Bebeklerde Hangi Mama Kullanılmalı

Süt alerjisi, sıklıkla bebeklik döneminde görülen ve çok sayıda bebeği etkileyen bir alerjidir. Anne sütü ile beslenen bebeklerde de yoğun olarak görülen bir alerjidir. Süt alerjisi olan bebeklerin ebeveynleri ise alternatif besinler ve mamalar kullanmaktadır. Bu yazımızda, süt alerjisi olan bebeklerin kullanabileceği mamalar ve alternatif besinler hakkındaki detayları sizler için yazdık. 

Emzirme Bebeğiniz İçin En İyi Yöntemdir

Anne sütü, bebeğin gelişimi ve sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Bebeğinizi hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı korur. Anne sütü ile besleniyorsa bebeğiniz ve süt alerjisi varsa, diyetinizden süt ürünlerini çıkarmanız gerekir. Bebeğinizin ihtiyaç duyduğu besinleri alabilmesi ve sizin de dengeli beslenebilmeniz için bir beslenme uzmanı ile çalışmanız yararlı olacaktır. Süt ürünleri pek çok gıdada bulunabilir. Bu sebeple oldukça dikkatli olmanız gerekir. Tatlandırıcılar, çikolatalar, bazı işlenmiş etler ve sosisler, margarinler, paketli gıdaların çoğunda süt ürünü bulunur. Beslenme uzmanınız ile birlikte hazırlayacağınız bir diyet listesiyle hem süt ürünlerinden uzak durmuş olursunuz hem de bebeğinizin ihtiyaç duyduğu besin değerlerini alternatif besinlerle sağlayabilirsiniz. 

Süt Alerjisi Maması Seçenekleri

Bebeğinizde inek sütü alerjisi varsa ve anne sütü ile beslenmiyorsa, süt içermeyen mama kullanmanız gerekir. Süt içermeyen çeşitli formüllerde mamalar vardır. Bu mamalardan hangisini kullanmanız gerektiği konusunda alerji uzmanınız sizi bilgilendirecektir. 

Süt alerjisi olan bebeklerde beslenme çok önemlidir. Yeterli besin değerlerini alamayan bebeklerde gelişim açısında birtakım sorunlar olabilir. Bu sebeple bebeğinizin dengeli beslenmesini sağlamanız gerekir. Bir alerji diyetisyeni yapacağınız program bebeğinizin alması gereken besin değerlerini almasına yardımcı olacaktır. 

Bebeğinizin tüketebileceği çeşitli mamalar bulunur. Örneğin kapsamlı hidrolize formüller, alerjik reaksiyon olasılığını azaltmak için inek sütü proteinini küçük parçacıklara böler. Hidrolize formülü tolere edemeyen bebekler, amino asit bazlı bir formül üzerinde başarılı olabilirler. Bu formül türü, en basit haliyle amino asitlerden veya proteinden yapılır. Unutmayın ki bir formül ne kadar hidrolize edilirse, bazı bebekler için o kadar az lezzetli olabilir. Ancak bebeğiniz için en iyi seçeneği, alerji uzmanınız ve beslenme uzmanınız belirleyecektir. 

Sağlık Uzmanınızla Birlikte Hareket Edin

Bebeğinizin alerjisi varsa, bir çocuk alerji uzmanından destek almanız gerekir. Alerji uzmanınız, bebeğinizin alerjisini detaylı bir şekilde inceleyecektir ve bu konuda sizi bilgilendirecektir. Bebeğinizin alerjisini iyi bir şekilde yönetmenize yardımcı olarak daha alerjinin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaya çalışacaktır. Bununla birlikte bir beslenme uzmanından destek almanız, sizin ve çocuğunuzun doğru bir diyet yapmasını sağlayacaktır. 

Süt Alerjisi İçin Bazı İpuçları

• Bebeğinizin yeme alışkanlıklarının ve belirtilerinin kaydını tutun. Bir besin listesi tutmak, çok yardımcı olacaktır. 
• Emziriyorsanız, yediğiniz yiyeceklerin ve bunların bebeğinizi nasıl etkilediğinin kaydını tutun.
• Ailenizin tıbbi geçmişi, özellikle ailenizde bulunan alerjiler hakkında bilgi edinin. 
• Bebeğinizin mama ile beslenmesi gerekiyorsa, doktorunuz mama önerdiyse, bu mamayı mutlaka kullanın.
• Bebeğinizde herhangi bir gelişim geriliği olmaması için, bir uzman kontrolünde ilerleyin.
• Bebeğinizin rutin kontrollerini aksatmayın. 

Ailede bir bebeğin ortaya çıkmasıyla birlikte, ebeveynler çok fazla sorun yaşar.

Genç ebeveynlerin temel sorunlarından biri çocuğun beslenmesini iyileştirmektir.

Annenin yeterince anne sütü varsa ve bebek bunu zevkle yerse iyidir, peki ya çocuğun süte alerjisi varsa?

Bu tür birçok vaka var ve bunlar oldukça sık oluyor. Modern üreticiler bugün çeşitli engelli çocuklar için geniş bir ürün yelpazesi sunmaktadır.

Bebek inek sütü proteinini iyi emmezse, doktor laktoz içermeyen bir karışım reçete eder. Laktoz içermeyen formülasyonların temsilcilerinden biri soya proteini karışımları.

Çocuk için önemli besinler, eser elementler, vitaminler ile zenginleştirilmiş soya fasulyesinden yapılırlar.

Pratikte görüldüğü gibi, karışımların tamamlayıcı gıdalara dahil edilmesi, süt proteinine alerjisi olan bebeklerin küresel sorununun çözülmesini sağlar.

Soya fasulyesi karışımları arasındaki temel fark, süt proteininin olmaması, yerini bitkisel protein alması ve laktoz olmamasıdır.

Karışım terapötiktir, bu nedenle sadece bir çocuk doktoru tarafından reçete edilmelidir.

Yeni bir ürün tanıtırken bebeğin vücudunun nasıl davrandığını izlemek ve sorun olması durumunda başka çözümler aramak önemlidir.

Soya karışımları için talimatlar:

1. En geç aydan önce tamamlayıcı gıdalar olarak sunulabilirler.
2. Karışım, tamamlayıcı gıdalara kademeli olarak verilir. İlk beslemede 30 ml ile başlayın,
3. İkinci gün, her beslemede 30 ml verin,
4. Üçüncü gün, dozaj 60 ml'ye çıkarılır,
5. Dördüncü ml'ye kadar,
6. Beşinci gün soya karışımına tam olarak geçebilirsiniz. Çocuğun yeni bir ürünün tanıtımına tepkisini dikkatlice izlemek gerekir, çünkü alerjik reaksiyon riski her zaman kalır.

Çocuklar için soya formülleri Humana, Similak, Tuttelli, Nainz, Nan, Enfamilk, Bebelak, Friso gibi tanınmış firmalar tarafından üretilmektedir. Her çocuğun özelliklerine göre ayrı ayrı seçilirler.

Soya ürünlerinin en önemli özelliklerinden biri tahıllarda alerjiye neden olan bir protein olan glüten içermemesidir.

1. Karbonhidratlar, yavaş yavaş emilen ve uzun süre tokluk hissi bırakan dekstrin-maltoz ile temsil edilir.
2. Yağlar hindistancevizi, mısır, soya fasulyesi yağlarıdır. Emilimleri için üreticiler soya lesitini, karnitin, mono ve digliseritler ekler.

Yüksek vitamin, eser element ve mineral içeriği nedeniyle, soya sütü bazlı karışımlar, inek sütü proteini bazlı benzer ürünlerden daha düşük değildir. Avantajları, diğer laktozsuz karışımlara kıyasla daha uygun bir maliyeti içerir.

Genel olarak, kalite ve bileşim açısından soya sütü karışımları, geleneksel olanlara değerli bir alternatiftir ve çocuğun büyüme ve gelişme için gerekli olan her şeyi almasına izin verir.

Bir çocuğun atopik dermatiti varsa, doktorlar proteinin tamamen amino asitlere ayrıldığı yiyecekleri reçete eder. Birçok bebek için yeni bir karışıma bu geçiş kolay değildir, ancak sonuç çabucak fark edilir.

Alerji belirtileri ortadan kalktıktan sonra, yavaş yavaş sağlıklı çocuklara yönelik terapötik ve uyarlanmış formülasyonlara geçebilirsiniz.

İlaç olarak kullanılamaz, vücudun tepkisini azaltmanın ve çocuğun durumunu iyileştirmenin bir yoludur.

Hiçbir durumda ebeveynler bunu veya bu ürünü bağımsız olarak reçete etmemelidir. Doğru teşhisi koymak ve tedaviyi reçete etmek için doktor sizden testler yapmanızı isteyecek ve ancak o zaman kompozisyon açısından en uygun seçeneği seçecektir.

Nutrilon soya karışımı - ebeveyn yorumları

Nutrilon'dan gramlık bir teneke içinde satışa sunulmaktadır. Soya proteini izolatı, glüten, inek sütü bileşenleri ve sakaroz içerir.

Bir çocuk doktoru tarafından anne sütüne toleranssızlık ve hayvansal kaynaklı protein ve yağlarla karışımlar için reçete edilir. Bu, laktoz içermeyen formülasyonlar arasında en iyi karışımlardan biridir, bu nedenle tüm dünyada bebekleri beslemek için aktif olarak kullanılmaktadır.

Bileşime dahil edilen L-metionin, gerekli amino asit dengesini sağlar ve mısır şurubu, mide-bağırsak hastalıkları olan çocuklar tarafından bile kolayca sindirilir.

Üretici, çocuğun tam gelişimi için gerekli olan fosfor ve kalsiyum miktarı açısından bileşimi optimize etmiştir. İyot içeriği de yüksektir, bu da bebeklerde iyot eksikliği durumlarının gelişmesini önlemeye yardımcı olur.

Ürün, süt içermeyen bir diyetle beslenen bir yaşından küçük çocuklar için ana besin kaynağı olarak kullanılabileceği gibi, süt proteini alerjisi olan bebekler için tamamlayıcı gıdalar olarak da kullanılabilir.

Ebeveynler, karışımın hızlı asimilasyonunu, alerjik reaksiyonların şiddetinde bir azalmayı, üreme kolaylığını not eder. Eksikliklerden oldukça yüksek maliyete dikkat çekiyor, bazıları hoş olmayan bir koku fark ediyor.

Emzirme yenidoğan için en iyi seçenektir. Ancak anne sütü her zaman yeterli değildir. Bu gibi durumlarda, uyarlanmış bir süt karışımı (örneğin, "Nan") kurtarmaya gelir. Tamamlayıcı gıdaların tanıtımına karar verirken, ebeveynler çocukların sıklıkla muzdarip olduğu gıda alerjilerini unutmamalıdır.

Tamamlayıcı gıdaların tanıtılması sırasındaki alerjik belirtiler, dışkı renginde ve kıvamında belirgin değişiklikler, yüzde ve vücutta kızarıklıklar, ciltte kızarıklık ve soyulma, nefes almada zorluk, rinit ve hatta horlama görünümüdür.

Bazen bu sorun kalıtsaldır. Yakın akrabalar bu hastalıktan muzdaripse, bebekte kendini gösterme şansı vardır. Ancak çoğu alerji vakası hala diyetteki ihlallerle ilişkilidir. Bu durumda, menü düzeltmesi, hoş olmayan semptomların tezahürünü durdurmaya yardımcı olacaktır.

Uygun bir hipoalerjenik karışım seçerken, her şeyden önce, çocuğun gerekli tüm besinleri yiyeceklerden alması gerektiği unutulmamalıdır. Bu nedenle, bebeğin vücudunun hangi maddeleri iyi tolere etmediğini doğru bir şekilde belirlemek önemlidir.

Hazır yem seçiminde tekrarlanan bir hata, alerjilerin daha akut belirtilerine veya hastalığın kronik bir aşamaya geçişine yol açabilir. Bunu önlemek için, hastalığın ilk belirtilerinde, tedaviyi reçete edecek ve en uygun beslenme seçeneğini önerecek bir çocuk doktoruna başvurmak acildir.

Yenidoğanlarda sindirim sistemi, yaşamın ilk aylarında tam olarak oluşturulamayan özel bakım gerektirir. Henüz ciddi denemeler için hazır değil, bu nedenle anne bebeği için en tasarruflu yiyeceği seçmelidir.

Çocuk mamaları, çocukların bağışıklığını destekleyebilecek gerekli vitamin ve mineralleri içerir.

Ana şey, hazır kuru gıda içeren kavanoz seçimini dikkatlice düşünmektir. Risk almamak ve hipoalerjenik karışımları tercih etmemek daha iyidir. Ayrıca hipoantijenik olarak da adlandırılırlar.

Bunlar, minimum alerjen içeriği ile karakterize edilen ürünlerdir. İlk kez, bu tür üst pansuman yüzyılın ikinci yarısında kullanılmaya başlandı. Bu tür beslenmenin temeli, ön işleme tabi tutulmuş bir proteindir - bu sırada değerli amino asitlerin ve peptitlerin salındığı hidroliz.

Karışımların bileşimi farklıdır ve bu anlaşılmaya değer.

Anahtar parametreler

1. Yaş. Günümüzde bebek maması seçimi o kadar büyük ki, ilk kez bir ürün satın alırken, hangi yaş için tasarlandığına bakmalısınız. Bu bilgiler ambalaj üzerinde belirtilmelidir. Yaş skalasına göre bebeğe uygun bir diyet seçmek önemlidir, çünkü çocuk büyüdükçe besin ihtiyacı da dönüşür. Buna göre, farklı dönemler için karışımların içeriği farklı olacaktır.
2. Birleştirmek. Ardından, kompozisyona bakıyoruz. Bebekte alerjik reaksiyona neden olabilecek ürünler içermemelidir.
3. Fiyat. Seçim, benzer içeriğe sahip ucuz ve pahalı bir kavanoz arasındaysa, pahalı bir ürünün daha kaliteli olacağına inanarak fazla ödeme yapmamalısınız. Çocuğun vücudunun pahalı karışımları kabul etmediği, ancak ucuz olanlara olumlu tepki verdiği birçok durum vardır. Bu nedenle, yüksek bir fiyat, en iyi kalitenin bir göstergesi değildir.
4. Üretim tarihi da önemli bir seçimdir. Kutu üzerinde belirtilmelidir. Bebek mamasının son kullanma tarihi sona eriyorsa, satın almamalısınız, çünkü paketin açılmasından karışımın tamamen tükendiği ana kadar birkaç hafta sürebilir. Bu süre zarfında ürünün kullanım süresi dolacak. Ayrıca gelecek için bebek maması almamalısınız. Aksine, en küçük ambalajı satın almak daha iyidir. Yenidoğanın seçtiğiniz ürünlere aniden aşırı kusma, çok sık dışkı veya kabızlık, deri döküntüleri, gaz veya kolik şeklinde tepki vermesi durumunda, diyetin değiştirilmesi gerekme olasılığı her zaman vardır.

Yeni bir besine girdikten sonra, küçük olan kendini iyi hissediyorsa ve olumsuz bir değişiklik olmazsa, aramayı güvenle durdurabilirsiniz.

Alerji neredeyse tahmin edilemez bir fenomendir. Örneğin, süt proteininde oluşabilir. Daha sonra süt içermeyen soya karışımları beslenmeye uygundur. Tatlımsı hoş bir tada sahiptirler. Bu durumda, seçim harika:

• bebeğin inek sütüne karşı toleranssızlığa yatkınlığı varsa, onun için profilaktik süt içermeyen seçenekler amaçlanır;
• ılımlı bir alerji tezahürü ile - terapötik ve profilaktik;
• ciddi durumlarda - tedavi.

Son iki tür karışım bebeğe sürekli beslenmez, sadece alerji semptomları ortadan kalkana kadar verilir.

Menzil

soya ile

İnek sütü intoleransı olan yenidoğanlar için soya bazlı karışımlar oluşturulmuştur. Ebeveynlerin incelemelerine göre bu gruptaki en iyiler:

• "Similak Isomil" - Danimarka;
• "Nan soya" - İsviçre;
• Friso-soy (FrieslandCampina) ve Nutrilon Soya (Nutricia) - Hollanda;
• "Humana SL" (Humana) - Almanya;
• Enfamil Soya (Mead Johnson Nutritionals) - ABD;
• "Bellakt Soya" - Beyaz Rusya;
• Detolact Soya bir Ukrayna markasıdır.

Bazıları süte, bazıları ise soyaya karşı toleranssızdır. Yenidoğanların yaklaşık üçte biri soya proteinlerine alerjidir. Bu nedenle, her türlü bebek maması ile ilgili olarak önceden bir uzmana danışmak daha iyidir. Bebeğinizi soya karışımları ile beslemeyi düşünüyorsanız, doktor mutlaka yakın akrabalarınızın baklagillere alerjisi olup olmadığını soracaktır.

Ancak soya karışımı bebeğe uygun olsa bile 5 aydan önce verebilirsiniz. Bu yeni mama yavaş yavaş, normal anne sütü ile dönüşümlü olarak verilmeli ve hafta boyunca miktarı artırılmalıdır. Aynı zamanda, bebeğin menüsü fermente süt ürünlerinin yanı sıra peynir veya tereyağı içermemelidir.

Tabii ki, soya proteinine alerji vakaları var - o zaman diğer seçenekler dikkate alınmalıdır.

Protein hidrolizatları ile

Soya gıdalarını tolere edemeyen çocuklar için protein hidrolizatları olan gıdalar uygun olabilir. Bu, hipoalerjenik özelliklere sahip yeni nesil karışımlardır. Çocuğun bozulmuş bir gastrointestinal sistemi varsa seçilirler, örneğin bağırsaklarda besinlerin emilimiyle ilgili sorunlar vardır.

• Nutramigen ve Pregestimil (Mead Johnson Nutritionals) - ABD;
• Friso PEP AC (FrieslandCampina) ve Nutrilon Pepti Allergia (Nutricia) - Hollanda;
• "Alfare" (Nestle) - İsviçre,
• "Humana" (H.A.1, H.A.2 ve H.A.3);
• Similac Hipoalerjenik ve Similac Alimentum;
• "HiPP Kombiyotik" (HA1 ve HA2, HiPP) - Avusturya;
• "Nutrilak PEPTID MCT" ve "Tema 1 veya 2 H.A." (Unimilk) - Rusya.

Bebeğin alerjiye doğuştan yatkınlığı varsa, protein hidrolizatları kullanılarak yapılan karışımlar hastanede bile verilebilir.

Ancak, onları yenidoğanın diyetine sokmanın kolay olmadığını unutmayın: anneler, ebeveyn forumlarındaki incelemelerde, bu tür karışımların, çocukların yavaş yavaş alıştığı belirli bir acı tada sahip olduğunu yazarlar.

keçi sütü

Keçi sütünün yağları ve proteinleri bebekler tarafından inek sütünden daha iyi emilir. Ayrıca, alerjiden muzdarip olup olmadıklarına bakılmaksızın kesinlikle tüm kırıntılar için yararlıdır.

Şimdi bu tür bebek maması güvenle lider bir pozisyon alıyor. Serideki en popüler ürünler piyasaya sürüldü: "Cabrita" ve "Dadı".

Odaktaki markalar

"Nan hipoalerjenik", amino asitlere bölünmüş peynir altı suyu proteini içerir. Bu alerji olasılığını ortadan kaldırır. Ayrıca ürün bebeğin karnında kabızlık ve kolik gibi rahatsızlıklara neden olmaz. Bu gerçeğin doğruluğu, anne ve babaların sayısız incelemesi ile doğrulanır.

6 aylıktan itibaren çocuklar için "Nan-2", bifidobakterilerin eklenmesiyle tasarlanmıştır. Ayrıca, karışım yeni doğanlara da verilebilir: Anne sütü hala yeterli olmadığında doğum hastanesinde bile "1" ile işaretlenmiş bir kavanozdan yiyecek kırıntılara verilir. Bariz bir artı: Nan'in bileşiminde alerjiye neden olan hiçbir bileşen yoktur.

"Nutrilon", bileşimde anne sütüne mümkün olduğunca yakın, lezzetli bir karışımdır. Sağlıklı çocuklar için tasarlanmıştır, küçük bir organizmanın olumsuz reaksiyonuna neden olan maddeler içermez. Ek olarak, beslenme markası "Nutrilon", bağırsak mikroflorasının dengesini korur.

Bebek mamalarına anne sütüne mümkün olduğunca yakın olması için bitkisel yağlar dahildir. ve soya fasulyesi yağları birçok yönden kırıntılar için faydalıdır, küçük bir organizma tarafından mükemmel bir şekilde emilir ve zihinsel aktivite ve görme gelişimine katkıda bulunur. Bu tür yağlar Nutrilon içerir.

Bazı anneler, günümüzde pek çok artısı ve eksisi hakkında konuşulan ve yine de alerjen görevi görebilen hurma yağı içermeyen formüller satın almayı tercih ediyor.

"Similak Hipoalerjenik" - akrabaları alerjisi olan çocuklar için yiyecek. Bu karışım serisi, süt proteini hidrolizatı temelinde oluşturulmuştur. Bu seçenek, doğumdan bir yıla kadar olan bebekler için uygundur.

Üreticiler, Similak markalı ürünlerle beslenirse çocuğun buna sahip olmayacağını iddia ediyor. Kompozisyon, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için gerekli tüm gereksinimleri karşılar. Hurma yağı içermez, bunun yerine karışımda Rus halkının aşina olduğu bitkisel yağ bulunur.

Beslenmenin incelikleri

Hipoalerjenik bir karışımın kullanımı kendine has özelliklere sahiptir. Bebeğinize vermeden önce, birkaç noktayı anlamanız gerekir. Özellikle aniden yeni bir ürüne geçilmesi önerilmez. Bu kademeli olarak yapılmalıdır.

Hipoalerjenik bebek formülüne geçişin sonuçları hemen fark edilmeyecek, ancak hafta sonra fark edilecektir. Bu süre zarfında, daha önce alerjisi varsa bebeğin cildi belirgin şekilde temizlenecektir.

Soya beslenmesi özellikle dikkatli kullanılmalıdır: doktorlar onu altı aylıktan itibaren ve ideal olarak sadece bir yıl sonra kalıcı bir diyete sokmanızı önerir.

Yenidoğana hipoantijenik bebek maması vermeden önce bir çocuk doktoruna danışılmalıdır. Sadece bir uzman, ebeveynlerin farkında bile olmayabileceği bir dizi ek faktörü hesaba katabilir.

Anne sütü, yaşamın ilk günlerinden itibaren bir bebek için ideal besindir. Yokluğunda veya yetersizliğinde, inek sütüne dayalı bebek formülleri, bileşimi ve beslenme özellikleri açısından anne sütünün en fizyolojik ikamesi olan beslenme için kullanılır. Anne ve inek sütü, tam gelişme ve büyüme için gerekli olan süt proteinleri ve laktoz içerir.

Ancak bu kadar yadsınamaz derecede faydalı ürünler bile çeşitli nedenlerle çocuğun vücudu tarafından reddedilmesine neden olabilir. Bu gibi durumlarda, asıl olan, her şeyden önce soyadır. Bebek formülümüz, büyüyen bir vücut için gerekli amino asitlerin eklenmesiyle yüksek oranda saflaştırılmış soya proteini izolatı kullanır.

Bir bebeği soya formüllerine aktarmanın nedenleri şunlar olabilir:

1. Süt proteini alerjisi. Alerjik reaksiyon, vücudun bu durumda rolü süt proteini tarafından oynanan bir alerjen-tahriş edici maddenin yutulmasına verdiği tepkidir. DSÖ istatistiklerine göre, dünya çapında yeni doğan bebeklerin %5 ila %8'i bundan muzdariptir. Tedavi etmenin tek yolu, süt proteini içeren ürünleri tüketmeyi tamamen reddetmektir.

2. Laktoz intoleransı (veya laktaz eksikliği). Laktoz (süt şekeri), sütte bulunan β-D-galaktoz ve β-D-glikozun bir disakkaritidir. Uygun sindirimi için (vücut yeterli miktarda laktaz - laktozu gezegendeki tüm canlı organizmalar için ana enerji kaynağı olan glikoza parçalayan bir enzim ve birçok biyokimyasal süreçte yer alan galaktaz içeriğine sahip olmalıdır, merkezi sinir sistemi ve retina gözlerin oluşumu dahil. Laktaz enziminin yokluğunda veya yetersizliğinde bebek laktoz intoleransı geliştirir. Laktaz eksikliği hem doğuştan (birincil) hem de edinsel (ikincil) olabilir. Birincil laktaz eksikliği riski en yüksek prematüre ve zamanında, ancak gelişimsel olarak geciken bebeklerde, çünkü fetüste laktaz enziminin aktivitesi, gebeliğin yaklaşık haftasından itibaren büyümeye başlar ve haftada maksimum seviyeye ulaşır. Enfeksiyonun neden olduğu bağırsak hastalıkları veya alerjik inflamasyon ikincil laktaz eksikliğinin gelişmesine katkıda bulunur.

3. Galaktozemi- galaktozfosfat üridiltransferaz enziminin sentezinden sorumlu genin mutasyonuyla ilişkili ciddi bir doğuştan kalıtsal hastalık. Laktozda bulunan galaktozun glikoza dönüşmesini önleyerek metabolik bir bozukluğa neden olur. Kan ve dokularda biriken galaktoz ve türevi merkezi sinir sistemi, karaciğer, görme ve diğer önemli organlar üzerinde toksik etkiye sahiptir. Yaşamın ilk günlerinde ve haftalarında bebekte sarılık, karaciğer büyümesi, kasılmalar, nistagmus ve kas hipotonisi gelişir. Gelecekte, zamanında tedavi olmadığında, zihinsel ve fiziksel gelişimde bir gecikme olur, zeka geriliği ve katarakt gelişir. Galaktozemi için terapötik tedavinin kilit önlemlerinden biri, süt ürünlerinin bebeğin diyetinden çıkarılması ve bunların yerine soya proteini bazlı olanlar da dahil olmak üzere süt içermeyen ürünlerle değiştirilmesidir.

4. Çeşitli etiyolojilerin bağırsak enfeksiyonları (viral, bakteriyel ishal). Sık dışkılama dehidrasyona, su-tuz dengesine ve metabolizma bozukluklarına yol açar. Bu arka plana karşı, düşük laktoz ve soya karışımlarının diyete dahil edilmesi, bağırsak mikroflorasının yenilenmesine ve dışkıların normalleşmesine yardımcı olur. Soya proteini bazlı karışımların belirgin bir sabitleme etkisi vardır ve çocuğun ishale yatkın olması durumunda kullanılması önerilir. Bileşimde bulunan izoflavonlar (fitoöstrojenler) birçok metabolik süreçte aktif olarak yer alır ve bir miktar antiviral etkiye sahiptir.

5. Gastrointestinal sistemin fonksiyonel bozuklukları (kolik, şişkinlik, reflü, bağırsak mukozasının iltihabı vb.) Gastrointestinal disfonksiyon, iç organların olgunlaşmamışlığı ve dış dünyaya kademeli olarak adaptasyonu ile ilişkili yenidoğanlarda oldukça yaygın bir olgudur. . Bebeğin vücudu henüz yeterli enzim üretmez ve zayıf bir kas aparatı her zaman mide ve bağırsakların yeterli peristaltizmini sağlayamaz. Bu durumlarda, özel terapötik karışımlar, sindirim problemleriyle başa çıkmaya yardımcı olur. Semptomlara ve bunlara neden olan nedenlere bağlı olarak, süt proteini içeriği azaltılmış (gıdaların sindirimini hızlandıran), prebiyotikler ve probiyotikler içeren karışımlar ve ayrıca süt içermeyen formüller (eğer varsa) içeren bebek formülleri diyete dahil edilir. sindirim sorunları, süt proteini ve laktozun zayıf toleransı ile ilişkilidir).

6. Çölyak hastalığı- bu, glüten peptitini parçalayan enzimlerin eksikliği ile ilişkili ve sonuç olarak sindirim bozukluklarına neden olan ince bağırsağın genetik olarak belirlenmiş nadir bir işlev bozukluğudur, çünkü ince bağırsağın villusları, içinde bulunan glüten tarafından zarar görür. tahıl ürünleri ve buna bağlı olarak inek sütü. Her yenidoğandan 1'inde görülür. Bu hastalığı teşhis ederken, diğer şeylerin yanı sıra Humana SL'yi içeren beslenme için glütensiz formüller kullanılır.

Süt içermeyen formüllerde soya neden kullanılır?

Soya, anne sütü, inek ve keçi sütünde bulunan süt proteinlerine alternatif olarak bebek mamasında kullanılan bitkisel proteinlerin ana kaynaklarından biridir.

Soya karışımları, yenidoğanın tam gelişimi ve büyümesi için gerekli amino asitlerin eklenmesiyle yüksek oranda saflaştırılmış soya proteini izolatı kullanır.

Soya Protein Karışımlarının Temel Faydaları:

• inek sütü proteinine yakın göstergeleri açısından yüksek besin değeri;
• daha az doymuş yağ, kolesterol yok
• laktaz eksikliği ve inek (keçi) ve anne sütü proteinlerine alerjisi olan çocukları beslemek için formüllerde kullanma yeteneği;
• bileşimde fitoöstrojenlerin (izoflavonlar) varlığı - viral ishalli çocuklarda dışkıyı geri kazanmaya yardımcı olur ve hafif bir antiviral etkiye sahiptir;
• azaltılmış ozmolarite - böbrekler üzerindeki yükü azaltır.

Soya karışımlarının dezavantajları şunları içerir:

• gerekli amino asit kompleksinin eksikliği - bebeğin tam gelişimi için gerekli miktarda (triptofan, taurin, metionin, vb.) Eksik bileşenlerin karışımının bileşimine ilave olarak dahil edilerek çözülür;
• yüksek manganez içeriği - uzun süreli beslenme ile bir çocukta hiperaktivite gelişimini etkileyebilir. Bu nedenle soya karışımlarının kullanım süreleri bir çocuk doktoru gözetiminde belirlenmeli;
• soya proteini gastrointestinal sistemde daha az sindirilebilir, bu nedenle üreticiler soya formüllerinde süt formüllerine göre ortalama 1,5 kat daha fazla protein içerir;
• soya fitatlar - demir, magnezyum, bakır, kalsiyum, fosfor ve çinko emilimini yavaşlatan maddeler içerir, bu nedenle soya bazlı bebek mamaları, normal mamalara göre bu minerallerden ve eser elementlerden yaklaşık %20 daha fazlasını içerir.

Soya bazlı bebek maması hakkında yaygın "mitler": uzmanlardan cevaplar

Pediatristler arasında soya karışımlarının kullanımının artıları, eksileri ve endikasyonları bilimsel veri analizi ve tıbbi uygulama temelinde açıkça tanımlanmışsa, bazı ebeveynler için nesnel bilgi eksikliği sayısız efsane, yanlış anlama ve korkuya neden olur. Bunlardan en yaygın olanı düşünün:

• Soya formülünde GDO var mı? Kim kontrol ediyor? Bildiğiniz gibi, soya fasulyesinin dünyadaki ana üretici ve tüketicilerinden biri Amerika Birleşik Devletleri'dir. Nitekim bu ülkede yetiştirilen genetiği değiştirilmiş soya fasulyesinin payı %90'a ulaşmaktadır. Ancak Humana bebek maması üretiminde kullanılmaz. Humana SL soya harmanının üretimi için, GDO ve pestisit kullanılmadan yetiştirilen organik soya fasulyelerinden elde edilen, yalnızca yüksek oranda saflaştırılmış değerli soya proteini izolatı kullanılır. Tüm Humana ürünleri şirketin Almanya'daki kendi fabrikasında üretilir ve ISO sertifikalıdır. Bu, Gümrük Birliği ülkelerinin topraklarına ithal edilen bebek maması üretiminde genetiği değiştirilmiş hammaddelerin kullanımını yasaklayan "Gıda güvenliğine ilişkin" TR TS / Gümrük Birliği Teknik Yönetmeliğinin gerekliliklerine tam olarak uygundur.
• Soya, bir bebeğin, özellikle erkek çocukların hormonal arka planını nasıl etkiler? Soya - bitki hormonlarındaki (fitoöstrojenler) izoflavon içeriği nedeniyle benzer sorular ortaya çıkar. Kadın cinsiyet hormonları östrojenin bir bitki analogu olduklarından, çoğu zaman erkeklerin vücudu üzerindeki olumsuz etkileri hakkında endişeler vardır. Erektil disfonksiyonların ortaya çıkması, spermatozoa sayısında azalma, zihinsel gerilik ve vücudun aktif büyümesi ve oluşumu döneminde aşırı kadın hormonlarıyla ilişkili diğer olumsuz fenomenlerle suçlanırlar. Aslında, çok sayıda bilimsel çalışma, soya fitoöstrojenlerinin ana kısmının gastrointestinal sistemdeki enzimler tarafından yok edildiğini kanıtlamıştır, bu nedenle soya karışımları ile beslenen bebeklerin kanındaki içerikleri minimumdur ve esas olarak aktif olmayan bir formdadır (ve sadece Gastrointestinal sistemden kana girenlerin %3'ü - aktif). Bu miktarda fitoöstrojenlerin vücut üzerinde herhangi bir sistemik etkisi yoktur ve kümülatif (kümülatif) bir etkisi yoktur. Soya karışımları ve standart süt karışımları ile beslenen çocukların fiziksel, cinsel ve nöropsişik gelişimlerinin gelişimi ile ilgili çok sayıda karşılaştırma herhangi bir farklılık ortaya koymamıştır.
• Soya karışımlarının çok miktarda alüminyum içerdiği doğru mu, bu nedenle çocuğun gelişimini olumsuz etkiliyor - sindirim bozukluklarına neden oluyor ve kemik mineralizasyonuna yol açıyor mu? Aslında, bebek formülünde yalnızca yüksek oranda saflaştırılmış soya proteini izolatı kullanılır. Alüminyum tuzları da dahil olmak üzere safsızlıkları gidermek için özel derin temizleme teknolojileri kullanılır. Bu nedenle soya proteini izolatındaki alüminyum tuzlarının içeriği sıfıra düşürülür.

humana SL soya bazlı bebek formülünün özellikleri

Humana SL bebek formülü, yüksek kaliteli organik soya proteinine ek olarak, yaşamın ilk günlerinden itibaren gerekli olan tüm besinleri, vitaminleri ve mikro elementleri içerir: bitkisel yağlar, potasyum, kalsiyum, iyot, magnezyum, sodyum, taurin, bakır sülfat, L-triptofan , L-karnitin, L-sistin, lesitin, çinko oksit, B vitaminleri (B1, B2, B6, B12), A, D3, E, K1, C vitaminleri, folik asit ve diğer elementler.

Karışım laktoz, sakaroz, fruktoz ve glüten içermez. Hem bebekleri beslemek için hem de daha büyük çocuklar için ek gıda olarak uygundur.

Bununla birlikte, soya bazlı formüllerin tamamen tıbbi nedenlerle kullanılan özel bebek formülleri olduğunun farkında olmalısınız. Soya karışımını yenidoğanın diyetine sadece tavsiye üzerine ve doktor gözetiminde sokmak mümkündür.

Soya, besin değeri ve besin değeri açısından hayvansal kaynaklı proteinlerden neredeyse daha düşük olmayan benzersiz yüksek dereceli proteinler içerir. Ancak soyanın yararlılığı konusundaki tartışmalar hala devam ettiğinden, birçok ebeveyn merak ediyor: Bu ürünü bebek mamasında kullanmak mümkün mü?

Soya neden faydalıdır?

Beslenmede, bir kişi soya fasulyesi tohumlarını kullanır - yüksek bir bitkisel protein içeriği ile karakterize edilen soya fasulyesi, tohum kütlesinin ortalama% 40'ı. Biyolojik değeri soya proteinleri, hayvansal kaynaklı proteinlere çok yakındır, yani gerekli tüm amino asitleri optimal oranda içerirler (vücudun kendi başına üretemediği, ancak gıda proteinleri ile gelebilen amino asitler) ). Soya proteini, g başına kcal gibi nispeten düşük bir enerji değerine sahiptir (örneğin, g yağsız domuz eti kcal içerir ve g sığır eti kcal içerir).

Soya fasulyesinin karakteristik bir özelliği, çözünür şekerler - glikoz, fruktoz, sakaroz ve ayrıca çözünür polisakaritler (nişasta) ve çözünmeyen yapısal polisakaritler (hemiselüloz, pektinler, mukus, vb.) ile temsil edilen düşük karbonhidrat içeriğidir. Bu karbonhidratlar, gastrointestinal sistemin çalışmasında aktif olarak yer alır, bağırsak hareketlerini kolaylaştırır, ayrıca ağır metallerin ve radyonüklidlerin vücuttan emilmesi ve uzaklaştırılmasında da görev alır.

Soya fasulyesinin mineral bileşimi potasyum, fosfor, magnezyum, sodyum ile temsil edilir. Soya tanesi bir dizi vitamin içerir: b-karoten, E vitamini, B 1 , B 2 , B 6 , kolin, biotin, folik asit.

Soya fasulyesi, soya proteini ile birlikte sindirim sistemi, kardiyovasküler sistem ve kanser kronik hastalıkları geliştirme riskini azaltmaya yardımcı olan biyolojik olarak aktif maddeler olan izoflavonoidlerin en zengin doğal kaynağıdır. İzoflavonlar ısıl işleme dayanıklıdır ve pişirmek onların miktarını ve gücünü azaltmaz.

"zararlı" bileşenler

Yararlı maddelerin yanı sıra soya, beslenmeye karşı olduğu düşünülen maddeler de içerir. Bunlar şunları içerir: proteinleri, lektinleri, üreazı, lipoksijenazı vb. parçalayan enzim inhibitörleri.

Proteolitik enzimlerin inhibitörleri (proteinleri parçalayan enzimler) bu enzimlerin çalışmasını bloke ederek, diyetteki protein maddelerinin emiliminde bir azalma ile sonuçlanan stabil kompleksler oluşturur. Soya ürünleri diyette uzun süre baskınsa veya diyet sadece bunlardan oluşuyorsa, pankreas enzimlerinin blokajı, daha yoğun bir şekilde "aşınma için" çalışmaya zorlanmasına ve ek bir miktar üretmesine neden olur. sonuçta işlevinin ihlaline yol açan enzimler.

lektinler bakteriyel toksinlere ve çürüme ürünlerine karşı geçirgenliğini arttırırken, bağırsak mukozasının emilim işlevini bozar.

lipoksijenaz- lipidleri (yağları) oksitleyen bir enzim, sonuç olarak soya fasulyesinin tadı azalır. Zararlı maddelerin inaktivasyonu (neredeyse %95), soya fasulyesinin termal ve endüstriyel işlenmesi sırasında meydana gelir, bu da soya ürünlerindeki konsantrasyonlarının neredeyse sıfır olduğu anlamına gelir.

Soyanın istisnai bileşimi, yani: içinde kolesterol ve laktoz bulunmaması, amino asit bileşimi hayvansal kaynaklı proteinlerin bileşimi ile hemen hemen aynı olan benzersiz proteinlerin varlığı, soya ve işlenmiş ürünlerinin soya ve işlenmiş ürünlerinde kullanılmasına izin verir. sadece yetişkinlerin değil, çocukların da diyeti.

Soya bazlı bebek maması

Saflaştırılmış soya proteini (izolat) bazlı özel bebek formülleri, genetiği değiştirilmemiş ham maddelerden yapılır, sadece bitkisel yağlar ve karbonhidratlar içerir, dengeli bir vitamin ve mineral bileşimi içerir ve bu nedenle çocuğun vücudu tarafından kolayca emilir ve tolere edilir ve bir besindir. çocukların tıbbi beslenmesi için iyi bir temel.

Soya karışımlarına geçiş endikasyonları şu şekilde hizmet edebilir:

• İnek sütü protein intoleransı- bu, bebek maması da dahil olmak üzere inek sütü bazlı ürünlerin kullanımının deriden () ve gastrointestinal sistemden (şişkinlik, ishal veya kabızlık, kolik) alerjik reaksiyonların gelişmesine yol açtığı özel bir tiptir.
• Galaktozemi- bu kalıtsal hastalığa karbonhidrat metabolizmasının ihlali neden olur ve fiziksel ve zihinsel gelişimde bir gecikme, genişlemiş bir karaciğer, sarılık, katarakt (göz merceğinin bulutlanması) ile karakterizedir.
• Çölyak hastalığı- bu, glüten (aka gliadin) tarafından ince bağırsağın villuslarının zarar görmesinden kaynaklanan bir sindirim bozukluğudur, bu protein tahıl ürünlerinde (buğday, çavdar, malt, arpa ve yulaf) bulunur. Bu hastalığın karışık bir otoimmün, alerjik, kalıtsal oluşumu vardır, sıklıkta ortaya çıkar.
• laktaz eksikliği- Bu, laktaz enziminin eksikliği veya tamamen yokluğu nedeniyle vücudun süt şekeri - laktozu parçalayamadığı doğuştan veya edinilmiş bir durumdur. Hastalık sık, sıvı, köpüklü, ekşi kokulu dışkı, karın ağrısı, şişkinlik, bağırsak ile karakterizedir, küçük çocuklarda dehidrasyon mümkündür, vücut ağırlığında yetersiz bir artış vardır.

Soya karışımları (NAN-soy, Nutri-soy, Nutrilon-soy, Peptidi soya, Frisosoy, Humana SL, vb.) tıbbi olduğundan, yani. patolojik durumların düzeltilmesi ve önlenmesi için tasarlanmıştır, daha sonra bunlara geçiş sadece bir doktorun tavsiyesi üzerine mümkündür ve tanıtıldıklarında aşağıdaki kurallara uyulmalıdır:

• yavaş yavaş yeni bir karışım tanıtın - en az bir hafta içinde tüm hacmin değiştirilmesi;
• yeni bir karışımın tanıtılması sırasında yeni ürünlerin kullanılması kabul edilemez;
• soya formülleri az miktarda doğal protein (yani doğal halde bulunan saflaştırılmamış protein) içerdiğinden ve bu nedenle potansiyel olarak alerjik olduklarından alerji semptomlarını dikkatle izleyin. Alerjik reaksiyon geliştirme riskinin yüksek olması nedeniyle, bebeklerin soya gıdalarına aktarılması önerilmez. aydan küçük.

Ancak en önemli şey, bireysel özelliklerini ve sağlık durumunu dikkate alarak bebek için doğru alternatif beslenme seçimidir, bu nedenle bir karışım seçerken bir doktora danışmalısınız.

Küçük çocukların beslenmesinde, yalnızca uygun etikete sahip özel ürünlerin kullanılması önerilir, yani. etiket, ürünün bebek maması için önerildiğini belirtmelidir. Bu, tıbbi soya karışımlarının ve diğer soya bazlı ürünlerin Rusya Federasyonu'nda kabul edilen sıhhi ve epidemiyolojik kural ve düzenlemelere uymasını ve üretimlerinde genetiği değiştirilmiş soya kullanımını hariç tutmasını sağlar.

soya ürünleri

Özel soya karışımlarına ek olarak, soya sütü, kefir, süzme peynir, lor peyniri gibi soya bazlı bebek maması ürünleri piyasada bulunmaktadır. Çocuklar bunları kullanabilir 2 yaşından büyük, ürünün iyi tolere edilmesi şartıyla inek sütü bazlı ürünlerin yanı sıra. Ancak, ilkokul öncesi çağındaki çocuklar için süt ve süt ürünlerinin, çocuğun büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan kalsiyum ve D vitamini içerdikleri için diyetin temeli olduğunu hatırlamalıyız. Ve soya süt ürünleri (bitkisel kökenleri nedeniyle) bu niteliklerden yoksundur. Bu nedenle, inek sütünün tamamen değiştirilmesi istenmez.

Soya ürünlerinin üretimi şartlı olarak iki ana hat ile temsil edilebilir: süt ve et.

Günlük hangilerine izin verilir yaş üstü çocuklar, soya fasulyesi ineği adı verilen özel bir ünite kullanılarak elde edilir, - içine yüksek basınç altında sıvının elde edildiği ön işlemden geçirilmiş soya fasulyesi yerleştirilir soya sütü raf ömrünü artırmak için daha fazla pastörize edilir. Tadı tatlı olan soya sütü, besin değeri açısından ondan daha düşük olmadığı, ancak laktoz içermediği için inek sütü ile aynı şekilde beslenmede kullanılabilir. Süt üretimi sürecinde, okara da elde edilir - büyük miktarda kaba lif kaynağı olan soya fasulyesinin hamurundan yulaf ezmesi. Bu nedenle çocukların beslenmesinde kullanılması önerilmez. Kıyma ve hamurlara Okara eklenir, bu da ürünleri lezzetini kaybetmeden daha ucuz hale getirir.

genetiği değiştirilmiş soya

Genetiği değiştirilmiş ürünler, sözde transgenik bitkilerden üretilir ve ucuz bir bitkisel protein olarak transgenik soya, hem soya ürünlerinin üretimi için hem de sosis ve et ürünleri için bir "protein takviyesi" olarak yaygın olarak kullanılmaktadır. Transgenik bitkiler, bitkiye bazı yararlı özellikler kazandırmak için bir dizi genin değiştirildiği melezlerdir: zararlılara karşı direnç, don direnci, verim, kalori içeriği, vb. Bir bitkiye yeni bir kalite "eklendiğinde", bunun bitkiyi bir bütün olarak nasıl etkileyeceği tam olarak bilinmemektedir ve bu nedenle genetiği değiştirilmiş bitkilerden düzenli olarak yemek yiyen bir kişinin sağlığını nasıl etkileyeceği bilinmemektedir. Bağımsız bilim adamları, genetiği değiştirilmiş gıdaların aktif tüketiminin önemli sağlık riskleri ile ilişkili olduğu sonucuna varmışlardır. Bu, belirli bir DNA zincirine “faydalı” genler eklerken, vücut üzerinde zararlı etkisi olan yeni patojenik bakterilerin yayılmasına yol açabilir, örneğin antibiyotiklere direnç için bir gen gibi çeşitli teknolojik “çöp” de alabilir. orada. Yabancı (mutasyona uğramış) proteinler potansiyel alerjenler olduğundan, genetiği değiştirilmiş yiyecekler yemek ciddi alerjilere neden olabilir. Bütün bunlar, bebek mamasında transgenik ürünlerin kullanımını kabul edilemez kılmaktadır.

Soya sütü kaynatıldığında, yüzeyinde köpük oluşur - sözde yuba, tadı oldukça spesifiktir. Yuba, oluklu bir kaşıkla toplanır, kurutulur, sarılır ve tamamen kuruduktan sonra kuşkonmaz veya bambu yerine salatalara ve diğer yemeklere eklenir. Yuba'nın bebek mamasında kullanılması da önerilmez.

soya kefiri ekşi maya eklenerek elde edilir. Geleneksel kefirden daha sağlıklı değildir, tam tersine kalsiyum ve vitamin yönünden fakirdir ancak vejeteryan çocukların beslenmesinde kullanılabilir.

Curdling soya sütü üretir soya peyniri tofu veya soya peyniri. Tofu ev yapımı peynir gibidir. Tofu'nun avantajlarından biri olan nötr bir tada sahiptir (yani neredeyse hiç kendi tadı yoktur), çünkü deniz yosunu (endüstriyel üretimde), taze meyveler, kuruyemişler veya kuru meyveler gibi her türlü katkı maddesini aynı anda eklemek mümkündür. ürünün tadı ve beslenme özelliklerini iyileştiren ev.

soya peyniri kütlesi Soya sütünden tofu ile aynı şekilde, sadece şeker ilavesiyle hazırlanır.

Et ürün hattı(çocuklar için izin verilir) 5 yaşından büyük) çok sayıda farklı yemek pişirebileceğiniz etin yerini alan soya konsantresinden hazırlanır - bunlar pirzola, pirzola vb. Olabilir. Soya eti nötr bir tada ve kokuya sahiptir, bu nedenle ona belirli kokular vermek için Küçük çocukların diyetine dahil olmayan soslar ve soslar eklemek gereklidir.

soya unu, soya proteini izolatı et ürünlerine (sosis, sosis, sosis) eklenir, çocukların diyetinde kullanılmaması tavsiye edilir. 3 yaşından küçük.

Çocuk menüsünde kullanılması tavsiye edilmez. Miso- soya fasulyesi ezmesi, fermente edilmiş, natto, bütün pişmiş soya fasulyesinden yapılır, sıcaklık- Fermente soya fasulyesi ürünü, çünkü hepsi büyük miktarda kaba lif kaynağıdır ve kullanımı çocukta sindirim sorunlarına yol açacaktır. Ayrıca çocukların diyetinden de çıkarılır. soya sosu yüksek tuz içeriği nedeniyle. Ek olarak, "ekşi maya" özel mikroorganizmaların eklenmesini gerektirdiğinden sıklıkla alerjik reaksiyonlara neden olur. Soya unu sadece diyete dahil edilebilir 5 yıl sonra, çünkü bu ürün duodenumda proteini sindiren enzimlerden birinin aktivitesini engelleyen bir madde içerir. Isıl işlem sırasında bu madde yok edilir, ancak yine de bu tür unlara dayalı tahıllar bebeklere verilmemelidir. Un, karbonhidrat sindirilemeyen bileşenler içerir - şişkinliğe, ishale vb. neden olabilen rafinoz ve stachyose.

Bebek mamasında sağlıklı, hipoalerjenik kullanmak mümkündür. soya yağı, normal bitkisel ve zeytinyağı ile aynı hacimlerde.

Modern soya fasulyesi ön filizleme işleme teknolojisi sayesinde, formda ekstrüzyon ürünleri içeren iyi tat ve besin özelliklerine sahip yeni bebek maması ürünleri üretilir. kahvaltılık gevrekler ve şekerlemeörneğin kurabiyeler, kekler.

Çocuklukta, soya ve ondan elde edilen ürünler, belirli koşullar için öncelikle sağlıklı bir gıda olarak kullanılır. Ayrıca hayvansal ürünlere alternatif olarak yüksek değerli protein kaynağıdırlar. Ayrıca soya ve soya ürünleri, sağlıklı çocukların diyetini çeşitlendirmeye yardımcı olacaktır.

"Soya ürünleri. Bir bebek ne yapabilir?" makalesine yorum yapın.

Emziren bir anne için beslenme: Hangi yiyecekler koliklere neden olur? Bir bebeğin doğumundan sonraki ilk aylarda emziren bir annenin basit bir diyet izlemesi gerekir. Şişkinliğe neden olan gıdaların kullanımını sınırlamak gerekir: baklagiller, tatlılar, lahana. Taze sebze ve meyveleri henüz yememek daha iyidir, ayrıca şişkinlik ve koliklere neden olabilirler. Pişmiş halde tüketilmelidir - haşlanmış, pişmiş. Çok yağlı, fazla pişmiş, baharatlı ve tütsülenmiş yemekler yemek istenmez. İTİBAREN

Tartışma

Sıkı bir diyete uymadım ve her şey yolundaydı. Her şeyi yedim ama makul sınırlar içinde. Oğul yaz mevsiminde doğdu, bir anne nasıl taze sebze ve meyve olmadan yapabilir? Anne sütünün bileşimini zenginleştirir. Ve tüm bebeklerde kolik vardır. Chicco masaj yağı ile saat yönünde yapılan bir karın masajı bize iyi geldi.

Asla diyet izlemedim. Her şeyi yedi ama bebeğin tepkisini izledi. Herhangi bir ürünün refahını etkilediğini fark etmedim.

"İlk Seçim" adı kendisi için konuşur. FrutoNyanya First Choice ürünleri, her bir tamamlayıcı gıda kategorisi (süt içermeyen tahıllar, sebze, meyve, et püreleri, meyve suları ve hatta bebek suyu) ile ilk tanışma için hipoalerjenik ürünlerdir. Tıp Bilimleri Doktoru, Rusya Ulusal Araştırma Tıp Üniversitesi Hastane Pediatri Anabilim Dalı Profesörü I.I. N.I. Pirogov Sergey Viktorovich Belmer. 1. Tamamlayıcı gıdalar nedir? Besleme altında

ELEMENTAREE gıda yapıcısı, burada ve burada test ettiğimiz öğle ve akşam yemekleri hazırlamak için diğer gıda dağıtım hizmetlerinden, uygun ve sağlıklı beslenme taraftarları için tasarlanmış olması bakımından farklıdır. Site, uygun ve ev yapımı yiyecekler sunar. Şirket orijinal bir çözüm sunuyor: bir kompleksin gıda paketleri (kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğinin yanı sıra sağlıklı atıştırmalıklar (meyve, fındık)) ve tüm gün için dengeli bir menü. Haftada iki kez evinize veya ofisinize teslim edilir

Bu ürün "ekşi krema" ekşi krema veya anaokulunda beslenenler değildir. Kulchitskaya Anna, RVS Yaklaşık 5 yıl önce, anaokullarında yemek organizasyonunda bir sonraki reformlar planlandığında, ebeveynlere “Potemkin tadımı” verildi. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde okul öncesi çağındaki aktif anne babalar bir araya gelerek, "çocuklarınızın beslenmesi için özel olarak tasarlanmış ve özel şartnamelere göre hazırlanmış" lezzetli ürünlerle karşılandı. Köfte, yoğurt, ekşi krema ve kefir vardı ve

Aşağıdaki ürünlerin kullanılması gereklidir: Balık yağlı değildir; yağsız et, derisiz tavuk, ciğer, pişirilmesi gereken soya kuru gıdalar, deniz ürünleri. Kızartın (kebaplar dahil), kaynatın, tütsüleyin, pişirin. Süzme peynir %0 yağ (haftada en fazla 2 defa) Sebzeler: Taze, şekersiz konserve, haşlanmış, kızartılmış, haşlanmış. Sadece pişmiş halde: soğan (şalgam, yeşil, pırasa), sarımsak. Sadece taze: havuç, pancar. Meyveler (taze ve dondurulmuş - hepsi). Meyveler (taze ve

Miso çorbalarının ve deniz yosunu yemeklerinin büyük bir hayranı değilim. Ama çocuklarım Naruto çizgi filmine bayılıyor ve Naruto her zaman ramen yiyor. Bu yemeğin hazırlanmasında ustalaşmak zorunda kaldım, biraz damak zevkime göre uyarladım: gerçek ramen benden çok daha fazla baharat koydu. Hazır erişte satın alıyorum. Talimatlara göre pişiriyorum. Tüm malzemeleri "buzdolabında ne vardı" ilkesine göre ekliyorum. "Örtüşmek" arzu edilir: 1) Kemikli et (domuz eti, sığır eti

Yaşamın ilk yılındaki çocukların beslenmesi çeşitli işlevleri yerine getirir. Birincisi, çocuğa büyüme ve gelişme için gerekli maddeleri vermektir. İkincisi, daha az alakalı olmayan, alerjik hastalıkların önlenmesini sağlamak veya bir alerji zaten kendini göstermişse, düşük alerjik ürünler seçerek tezahürlerini en aza indirmektir. Üçüncüsü, yutma, çiğneme, yemek programı oluşturma becerilerini teşvik etmektir. Alerjisi varsa, yaşamın ilk yılında bir çocuğu nasıl beslemeli? Emzirme. İçin

Ayrıca süte alerjimiz vardı, sadece keçi sütü normal geçti. Üzerine yulaf lapası pişirip, süzme peynir yaptılar, gerçekten içtiler.
Elma ve muzlara ek olarak, oğul hala çok az yer.
Bütün kavanozlara alerjimiz vardı, bu yüzden hindi (alerjik reaksiyon vermeyen tek et), pişmiş sebzeleri, her şeyi bir blender ile haşladım ve bir hafta boyunca porsiyonları dondurdum. Sebzeler ağırlıklı olarak karnabahar ve kabaktır. Havuç, soğan, patates, yeşillik - hepsi alerjik reaksiyonlar verdi. öğle ve akşam yemeğiydi.
Balıklardan normalde sadece somon ve somon geçerdi .. ama bu zaten bir yıl sonra.
Yani kahvaltı keçi sütü püresi, 3 saat sonra bir şişe karışım veya keçi sütü, öğle yemeği - sebzeli hindi, 3 saat sonra bir şişe karışım, ikindi çayı - keçi sütü lor ve bir muz veya pişmiş elmaydı. Keçi sütlü akşam yemeği püresi veya etli sebzeler - ruh halinize göre. Ve geceleri karışım veya keçi sütü.
Bir yıl sonra, farklı et türlerine karşı alerjiler ortadan kalktı, meyve suları içmeye başladım (sadece Don bahçeleri, gerisi keskin bir alerjik reaksiyon gösterdi).
Oğul asla zayıf ve yetersiz beslenmedi. Çocuklar, oğlunun yanaklarında ve kalçalarında çok güzel bir kızarıklık yaptığı vitamin içmek için aktif tavsiye aşamasında bahçeye gönderildi.
Şimdi TTT - alerji sadece kimyasal vitamin preparatlarında.
Öyleyse büyü, her şey harika olmalı!

Neden domuz eti vermiyorsun? Tabii ki, diyet eti değil, hipoalerjenik. Ve genel olarak kalori ve güzellik. Hindi eti çok kuru, kalorisi yok, tadı yok.

Yine de tereyağını hariç tutar ve yerine bitkisel yağ koyardım. Süte gerçekten alerjiniz varsa. Bir öğündeki az miktarda süt bile, yiyeceklerin sindirilmemesine neden olur.

Bir tabak tahıl veya sebzeye et ekleyin.

Pediatörü ormana gönderin, gıda alerjileri kolay bir şey değil.

En küçük çocuğum korkunç bir alerji uzmanıydı. Korku ve dehşetti. Artık tek tabular süt, ekmek ve domates. Ve senin yaşındayken sadece 7 ürüne izin veriliyordu.

Genel olarak, bu kadar gergin olmayın. İnce bir çocuğunuz var, bu yüzden fena değil. En küçük mucizem üç yaşında 11 kiloydu ve sonra kilolu olarak 3 ayda kilo aldı :)

Soya ürünlerini diyetime dahil etmeye karar verdim. Soya fasulyesi ve un aldım. Ama soyadan yemek pişirmek için tarifleri gerçekten bilmiyorum. Soyadan bir bebek için ne pişirilebileceğini deneyimlerinden biri tavsiye edebilir mi? Çok minnettar olacağım.

Tartışma

Geçen gün Happy Parents 6/ aldım. oradan bir alıntı
"Soya ve soya ürünlerine çok düşkün olan vejetaryen anneler, doğmamış çocuklarına kötü hizmet edebilirler. Bu gerçeğin 'den beri vejetaryen annelerin çocuklarını gözlemleyen İngiliz bilim adamları tarafından tespit edilmesi gerekiyordu. tüm protein ürünlerini soya ve türevleriyle değiştiren bir anne, süt ve yumurta tüketen bir anneden beş kat daha fazla risk taşıyor ". Dolayısıyla bu soya fasulyesini çok yiyoruz, "bitkisel protein" olarak etiketlenen birçok ürüne ekleniyor. Soyanın çocuklarımızı nasıl etkilediğini göreceğiz.

Böyle bir şirket "DISO" var, çok havalı soya ürünleri. Arkadaşımda soya kıyması, kokteyl, şnitzel, gulaş vb. denedim. Çok lezzetli! Küçük çocuklar da yemek yer, kontrol edilir.

Soya bebek formülü normal bebek formülünden farklıdır, çünkü yüksek oranda saflaştırılmış bitkisel soya proteininden yapılırken, anne sütü ikamelerinin çoğu hayvan sütü proteinine, özellikle de inek sütüne dayanır.

Soya bazlı formüller ayrıca inek ve anne sütündeki sözde süt şekeri - laktozdan yoksundur. Bu nedenle, çocuklar için soya formülü arasındaki bir sonraki önemli fark, bir glikoz türevi (dekstrinmaltoz) ve glikoz şurubundan oluşan karbonhidrat bileşenleridir.

Bunlar, bebek maması için bu formül grubunun ana farklılıklarıdır, çünkü kalan bileşenler - yağlar, bir vitamin ve mineral kompleksi, diğer karışımlarla aynıdır ve ilk çocuğun büyüyen vücudunun ihtiyaçlarını tam olarak karşılar. yaşam yılı. Bu, soya bazlı formülün özellikle özel beslenme ihtiyaçları olan bebekleri beslemek için başarıyla kullanılabileceği anlamına gelir.

Soya üzerinde bir karışım kullanmak ne zaman önemlidir?

Bir bebeği soya bazlı formüllerle beslemek, aşağıdaki durumlarda kullanım için önerilebilir:

1. Laktaz eksikliği ile.

   Laktaz eksikliği, süt şekeri laktozunu sütten parçalayan gastrointestinal sistem laktaz enziminin ihlalidir. Bu, örneğin ishalin eşlik ettiği bir bağırsak enfeksiyonunun arka planına karşı doğuştan veya edinilmiş bir durum olabilir. Bu gibi durumlarda çocuğu soya karışımı ile beslemek ek stresi önler ve sindirim sürecini kolaylaştırır, artan gaz oluşumunu ve bebeğin kaygısını önler veya azaltır.

2. Galaktozemi ile.

   Galaktozemi, karbonhidrat laktozun daha fazla sindirilmesinden sorumlu enzimlerin çalışması bozulduğunda, karbonhidrat metabolizmasının nadir görülen, kalıtsal bir bozukluğudur. Galaktozemiyi tedavi etmenin ana yöntemlerinden biri, her türlü süt ve süt ürünlerinin yanı sıra bunları içeren yiyecekler ve yemekler çocuğun diyetinden çıkarıldığında uygun şekilde organize edilmiş bir diyet tedavisidir. Bebek soya formülünün kullanılması, kırık enzimlerin blokajını atlamanıza ve büyüyen vücuda gerekli tüm besinleri sağlamanıza izin verecektir.

3. İnek sütü proteinine alerjiniz varsa

   Gıda alerjileri, çocuklarda yaşamın ilk yılında en sık inek sütü proteini üzerinde gelişir. Çocuğun ciltte gıda alerjisi (döküntü, kızarıklık vb.) belirtileri varsa ve bebek en az 6 aylıksa, beslenme için bir soya proteini karışımı da önerilebilir. Özellikle, yaşamın ikinci yarısındaki bir çocuğun, özel, acı tadı nedeniyle derinden bölünmüş inek sütü proteinine (hidrolizat) dayalı karışımları tanıtmanın zor olduğu durumlarda.
   

   Soya karışımları, laktaz eksikliği ile birlikte süt proteinine alerji durumunda da etkili olacaktır.

Nutrilak neler sunuyor?

Bebek soya formülü, ilave L-metionin ve taurin amino asitlerinin eklenmesi nedeniyle biyolojik değeri arttırılmış, yüksek oranda saflaştırılmış, genetiği değiştirilmemiş soya proteini izolatı temelinde yapılır. İçeriğindeki tüm vitamin ve minerallerin yanı sıra Nutrilak Premium Soya yüksek oranda kalsiyum, demir, çinko ve fosfor içerir ve beynin yapısal bileşenleri olan omega-3 ve omega-6 yağ asitleri zekanın gelişimi ve görme keskinliğinin korunması için vazgeçilmezdir.

Kategoride popüler:

Danil Koretsky: Dövmeli cilt

okuman

Aile hakkında dövme yazı

okuman

Skyrim'de taş ocağı taşı nerede bulunur Taş ocağı taşı nereden alınır

okuman

İzografları tahmin ettikten sonra nesnelerin isimlerini öğreneceksiniz.

okuman

İnek sütü protein alerjisi tedavisinde diyetten çıkarılan besinlerin yerine ihtiyacı karşılamak amacıyla kullanılacak formüla; ekonomik, güvenli, inek sütü ile çapraz reaksiyon vermeyen bir alerjik formüla olmalıdır. Tercih edilebilecek formülalar  İleri derece hidrolize, Aminoasit bazlı ve soya bazlı olarak 3 farklı gruba ayrılır.

Bunlardan ilki İleri derece hidrolize formülalardır. İnek sütünün hidrolize edilmesi sonucu elde seafoodplus.info sütü protein alerjili çocukların %90’ı tarafından iyi tolere edilirler ve hipoalerjendirler. Bu formülalar genellikle tip 2 dediğimiz gizli alerjisi olan bebeklerde tercih edilir.

Aminoasit bazlı formülaların Protein yapıları  ileri derece hidrolize formülalardan daha küçüktür. Alerjik şok geçirmiş olan bebeklerde, alerjik eozinofilik özafajit, inek sütü proteini ile ilişkili enterokolit, çoklu besin alerjisi gibi hastalıklarda kullanılması önerilir. Araştırmalara göre aminoasit bazlı formülalar ile ileri derece hidrolize formülalar arasında besin değeri açısından önemli bir fark yoktur.

Soya bazlı formülalar ise soyadan elde edilirler. İnek sütü protein alerjili bebeklerde soya alerjisi bulunma olasılığı ise %’dur. Soya bazlı formülalar; çocuğunuzun alerji uzmanı tarafından değerlendirildikten sonra doktor önerisiyle başlanmalıdır. Diğer formülalara göre daha ekonomik ve güzel tatlıdırlar. Ancak, içerdikleri fitoproteinlerin östrojen etkisi göstermesi nedeniyle özellikle 6 aydan küçük bebeklerde kullanılmaları önerilmez. Genellikle tip 2 dediğimiz yani gizli alerjilerde tercih edilmez.

Malzemeler

• Hipoalerjenik formüla
• Kaynamış ılımış su
• Biberon

Yapılışı

• Öncelikle her ölçek formüla için 30 ml su kullanılır. 3 ölçek formüla hazırlamak için 90 ml su biberona aktarılır. 
• Üzerine 3 ölçek hipoalerjenik formüla ilave edilir.
• Homojen bir kıvam elde edene kadar çalkalanır.
• İşte hipoalerjenik formüla bebeğinizin tüketimine hazır.

Afiyet olsun 🙂

Ljubljanali .!.:

Peki bebeğinizin gelişimi nasıl kilo alımı nasıl? Bizim özel bir durumumuz var; ayrıca kızımin kalbinde geniş bir VSD yani delik var ameliyat olması gerekiyor, alerjiyle birlikte kalp hastalığı kilo almasını çok zorlaştırdı tabi ameliyata girerken mümkün mertebe iyi bir kiloda olması gerektiği için riske atmayalım siz süt ürünleri diyetine girmelisiniz dedi doktorumuz. Çok nadir diyet öneriyorum siz bugüne gelen ve diyet onerdigim 3. Kişisiniz falan dedi; normalde diyetle değil de kontrollü bir şekilde alistirarak tedavi etmeye çalışıyorlarmış. Yani bebeğinizin kilo alımı falan iyiyse başka bir doktordan da fikir alabilirsiniz diye düşünüyorum.

Genişletmek için tıkla