arnavutköy şamlar paintball / İstanbul’da Bulunan Piknik Yerleri | Miniyol

Arnavutköy Şamlar Paintball

arnavutköy şamlar paintball

Bir İstanbul Dergisi Haziran Sayısı

Bir İstanbul Bir Nefes Yaşam Dergisi’nin ekidir

Haziran

Yıl: 4 Sayı: 25

Dergisi



İSTANBUL 29 Mayıs yaklaşık 2 ay süren kuşatmadan sonra bir çağı sona erdiren ve yeni bir çağ açan kişi Osmanlı Padişahı II. Mehmet daha önce defalarca kuşatılan Emeviler ve Abbasiler tarafından başarısızlıklarla biten kuşatmalardan sonra Osmanlı ilk olarak yılında I. Beyazid komutasında kuşatmış ve Bizans İmparatoru’nun ateşkes talebi üzerine sonlandırılmıştır. Takip eden yıllarda yapılan kuşatmalarda sonuç vermemiş ta ki yaşındaki genç Osmanlı Padişahı II. Mehmet komutasındaki Osmanlı ordusunun kuşatmasına kadar. Dünya tarihinde bir ilki yapan genç kumandan askeri zekası ile İstanbul’u fethedip dünyamızda bir çağı sonlandırıp yeni bir çağın başlamasını sağlamıştır. Uğruna binlerce yılda yüzbinlerce insanın hayatını verdiği İstanbul günümüzde de önemini her geçengün arttırmaktadır. Bulunduğu benzersiz coğrafi konumu ile bunun en büyük göstergesidir. Lakin günümüzde biz İstanbul’da yaşayanlar bunun kıymetini biliyor muyuz? diye bir soru geliyor aklıma hemen, yıllardır yapılan çarpık kentleşme bunun en önemli göstergesi, yaklaşık 20 milyon insanın yaşadığı bir dünya kenti olan İstanbul ülkemizin de yükünü çekmektedir. depreminde gördük ki İstanbul’da hayat sekteye uğradığı zaman Türkiye duruyor. Her geçen gün yaklaşan İstanbul derpremi olasılığının dikkate alınarak nüfus yogunluğunun azalması ve depreme dayanıklı yapıların bir an önce yapılması önceliğimiz olmalıdır. Bu güzel şehrimizin en önemli sorunlarında bir diğeri de ulaşım sorunudur. Bu büyüklükte bir metropol de trafik sorununun olması normal karşılanabilir ama son yıllarda gelişen teknolojiye ayak uyduran bir yapılaşma sergilenerek metro ağı ile örülen bir İstanbul trafigi bir nebzede olsa nefes almış gibi gözüküyor. İki yarımadadan oluşan İstanbul’u bağlayan şu an için iki olana ama yakın zamanda bunlara bir yenisi daha eklenecek olması bu soruna kalıcı bir çözüm üretmekte yeterli midir? Bunu zaman gösterecek. İstanbul’da trafik sorununu çözmekte en çok fayda sağlayacağına bir kesim tarafından inanılan buna rağmen en az kullanılan ulaşım yolu olan deniz ulaşımına önem verilmesi durumunda İstanbul biraz daha yaşanılacak bir şehir olacaktır trafik ve ulaşım açısından. Deniz ulaşımı konusunda çok büyük avantajlara sahip olan İstanbul’un nüfus yoğunluğuna bakıldığında da kıyı şeridinde ki yoğunluk buna müsait görünüyor. Dünyanın gelişmiş yada gelişmemiş tüm ilkelerinde artık toplu taşıma bir yaşam biçimi olmuş hem zaman hemde ekonomik olarak toplumların refahı için vazgeçilmez bir ulaşım şekli olmuştur. Ülkemizde de gelişen teknolojilere uygun olarak toplu taşıma araçlarının kullanımı her geçen gün artmakta ve artmaya da devam edecektir. Bireysel olarak bizler de toplu taşıma araçlarını kullanmayı alışkanlık haline getirmemiz durumunda bizimde sürece bir nebzede olsa yararımız olacağına inanıyorum. Sağlıkla Kalın

Yıl: 4 Sayı: 25 Aylık Süreli Yayın

Bir Nefes Yaşam Dergisinin Ekidir

İmtiyaz Sahibi Murat ÖZÇAMUR Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Murat ÖZÇAMUR Editör Nehir AKHAN Görsel Yönetmen Nehir AKHAN İletişim - Reklam Vedat YILDIRIM [email protected] Yönetim Yeri: Ankara Cad. No/2 Kartal - İstanbul Tel: 93 09 funduszeue.info Basım Yeri Matsaş Matbaacılık ve Ambalaj San. Tic. A.Ş. Atalar Mh. Kartopu Sk. NoA Kartal / İSTANBUL Tel: 26 26 funduszeue.info



İÇİNDEKİLER 4

Sebahat & Melahat

14

Torbacı’dan Anne Babaya Mektup Var

22

Paintball

31

Sahurda Ne Yemeli?

38

İmsakiye

54

Autoshow

56

Tirilye (Zeytinbağı)

61

Belediye Haberleri


Kartal’da yerinde dönüşüm, deprem dönüşüm ve kentsel dönüşüm kavramlarını ilçede uygulamaya sokan Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, Kartal Bölge Platformu’nun düzenlediği basın toplantısına katıldı.

K

artal’da projesi olan beş gayrimenkul firmasının oluşturduğu Kartal Bölge Platformu çalışmalarına başladı.

Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’ün de katıldığı basın toplantısına DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya, EgeYapı Group Yönetim Kurulu Başkanı funduszeue.infoç Kabadayı, Metsan Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Satoğlu ve İş GYO Genel Müdürü Turgay Tanes hazır bulundu. Türkiye’nin önde gelen 5 gayrimenkul şirketinin bir araya gelerek oluşturduğu Kartal Bölge Platformu, çalışmalarını düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz ve Belediye Başkan Yardımcıları Av. Hüsnü Yeşilyurt,

6

funduszeue.info

Ömer Fethi Gürer, Ali Apaydın, Feyyaz Kaynak, Dr. Turgut Mermertaş, Deprem Dönüşüm ve Yapı Kontrol Müdürü Nuran Keriş, Özel Kalem Müdürü Mustafa Fehmi Okay, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Nur Gülmez Bel’in de hazır bulunduğu basın toplantısında Kartal’ın ulaşım imkânlarıyla, doğal güzellikleriyle ve sınırları içinde yer alan projeleriyle Türkiye’nin yaşam kalitesi en yüksek ilçelerinden biri olmaya aday olduğu vurgulandı. Platform ilçede gerçekleştireceği etkinliklerle ve iletişim çalışmalarıyla Kartal’ı dünyaya tanıtacak.

Kartal Bölge Platformu, ilçeyi dünyaya tanıtacak, Anadolu Yakası’nın merkezi Kartal olacak Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, basın toplantısında Kartal’ın kültürel tarihini, yapılan projeleri ve dönüşümün ancak kenti içine alarak olabileceğinin altını çizdi ve vatan-


BİR DÜNYA SEMTİ: KARTAL daşlarla el ele ilerleyerek ilçede dönüşümü birlikte planladıklarını vurguladı.

Kartal’da değişim ve dönüşüm süreci yılındaki seçim bildirgemizle başladı

Türkiye’de arkelojik kazı yapan ilk belediyeyiz

Başkan Altınok Öz, “Kartal’ın geçmişinden bahsetmemiz gerekirse yüzyıl önce bir balıkçı köyüydü. Ama bunun daha uzun bir geçmişi var. Türkiye’de ilk defa arkeolojik kazı yapan bir belediye olarak Dragosun doğu yamacında geç Roma erken Bizans dönemine ait bir kilise, bir hamam ve bazı müştemilatlar bulduk. Tahmin ediyoruz ki, önümüzde bu kayıp olan Briyas Sarayı orada çıkacak. Kartal’ın tarihi böyle bir geçmişi var. Bir geçmişi daha var. yılında Çalık Ahmet Paşa Kartal’da Soğanlık yerleşim yerini kuruyor. O sıralarda Haseki Sultan bir hastalık nedeniyle Soğanlık’a geliyor. Tedavisi yapılırken orada hamam, çeşme, cami ve kendine ev yaptırıyor, şuanda ev Soğanlık oluyor. O lale saraya gidiyor bir Hollandalı profesör laleyi Hollanda’ya götürüyor ve o lale dünyaya Hollanda lalesi olarak tanıtılıyor. İşte Kartal’ın böyle bir geçmişi var. Daha sonra ’lı yılların sonuna doğru sanayi kenti ilan ediliyor ve bundan sonra büyük yatırımcılar bu bölgeye geliyor. İşte ondan sonra da sorunlar başlıyor. O orada çalışan işçilerin, emekçilerin konut sorunu ortaya çıktığı için genellikle de devlete ait, belediyeye ait arazilerde yerleşim yerleri yapıyorlar. Nerede? Kartal’ın kuzeyi E 5’in kuzeyinde ve gecekondulaşma başlıyor. 80’li yıllardan sonra kooperatifleşme kanalıyla ikinci bir yapılaşma dalgası başlıyor. İşte böyle bir Kartal. Yani gecekondusu olan kooperatifler kanalıyla siteleri olan ama depreme uygun olmayan yapı stoğu olan bir Kartal. yılında sanayi fonksiyonu kalkıyor ve ticaret turizm fonksiyonu veriliyor. 92 yılından sonra da buradaki sanayinin transfer işlemleri başlıyor, taşınma işlemleri başlıyor ve günümüzde bu tamamen bitmiş vaziyette ortaya çıkıyor.

Kartal’da değişim ve dönüşüm gerçek anlamıyla yılında başladı. Çünkü biz seçim bildirgesine -eğer deprem nedeniyle evini terk edecek olan olursa imar ve ruhsat harcı alınmayacaktır- diye madde koyduk. yılının yılbaşında da Ocak ayının ilk toplantısında -deprem nedeniyle evini terk edeceklere lira kira yardımı yapılacaktır- diye Kartal Belediye Meclisi’nden karar çıkarttık. Sayıştay her ne kadar siz bunu yapamazsınız dese de araya giren Van depremi ve ardından çıkan sayılı yasa hem o vergileri kaldırdı, hem kira yardımı-

funduszeue.info

nı getirdi, hem dönüşümün önü açıldı. Biz ilk iki yıl o gecekondulaşma nedeniyle mülkiyet sorunu olanların ’e yakın tapusunu verdik yani orada sloganımız “önce tapu sonra yapı” oldu. Ve orada dönüşüm başladı. Ve Türkiye de ilk defa Deprem Dönüşüm Müdürlüğünü kurduk ve alt yapımız çok kuvvetli oldu. Kartal’daki tüm sitelerin durumunu inceledik. Kartal’da tane site var. sitenin tanesi ’e tabi ve Uğur Mumcu Mahallesinde. Kalan sitenin 83 tanesi deprem yönetmeliğine uygun yapıldığı için onu bir tarafa koyduk. Kalan site nasıl dönüşür onun çalışmasını yaptık ve üç guruba ayırdık. Dönüşemeyenler, biraz uğraşınca dönüşebilenler ve kendiliğinden dönüşebilenler. Burada arasında Kartal’da güney imar planları, kuzey planları, dereler, Kordonboyu planları, Dragos planları bunların hepsi çıktı. Bu planların çıkmasında katkısı olan ve bizlere destek veren Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş’a huzurunuzda teşekkür ediyorum. Hiçbir şekilde dönüşemeyen sitelerin sayılı yasa ile dönüşebilmesine olanak sağlayan Sayın Çevre Bakanımız Erdoğan Bayraktar’a da

7


teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Ama bizim en büyük şansımız Kartallı olarak Türkiye’de kentsel dönüşümü ilk defa uygulayan bir il başkanına sahip oluşumuz. Yani Ankara’daki kentsel dönüşümü başlatan Sayın Murat Karayalçın. Bu dönüşümde her türlü desteği bizlere vermektedir. Ona da buradan bir teşekkür iletmek istiyorum.

Vizyon sahibi olmamız lazım

Şimdi dönüşüyoruz dönüşeceğiz ama yöneticilerin vizyonu iyi olmalı, güzel olmalı, ileriyi bilmeli. Burada Sayın Ziya beye huzurunuzda teşekkür ediyorum. Niye teşekkür ediyorum. Burada bir anımı da anlatmak istiyorum. Norveç’te Bergen Parkını geziyorum, genç bir hanım taşların arasındaki otları yakıyor. Halbuki biz Türkler o taşların arasından çıkan yeşile iyi gözle bakmışızdır. Dedim ki, niye bunları yakıyorsun. O da dedi ki; -eğer bu kökler büyürse taşları yerinden oynatır ve yerel yönetim olarak bu taşları yeniden yapmak zorunda kalırız.- dedi. İstanbul un değişik semtlerinde kalmış biri olarak Samatya Sigorta Hastanesi’nde ihtisas yapıyorum. Karşımda yedi kule surları var. O surların üstünde de incir ağaçları var. İhtisasım boyunca o ağaçlara hep yeşillik olarak baktım. 8

Ama Bergen’deki o parktaki genç kızın onları söyledikten sonra o yeşile tarihi yok eden yeşil olarak bakmaya başladım. İşte bizim vizyon sahibi olmamız lazım. Kartal Belediyesi’nin imarından sorunlu veya yönetiminden sorumlu kişiler yurt dışına çıkmadıysa eğer, küçük- büyük binanın ne olduğunu görmüyorsa, bilmiyorsa biz hangi vizyonla bu kenti vizyoner hale getireceğiz. Arkadaşlar yardım ettiler, desteklediler. Bizim ekip Dubai ye gitti. Dubai’ye gittikten sonra ekibimizin kente bakışı dünyaya bakışı değişti. Geçen ayda arkadaşlarımız Orta Avrupa’yı gezdiler.

Büyükada Sosyal Tesisi ve Kapadokya Kartal Hotel’i hizmete açtık

Bir kent nasıl kurulur, eski kent nasıl korunur, bir meydan nedir? Bizim seçim bildirgemizde var. Kentler meydanlarıyla anılır. Meydanlar nasıl korunur ve nasıl oluşur, o meydanların fonksiyonu nedir? Aslında bizim kültürümüzde meydan var, yani köy meydanı var, çeşme başı var. Kadınların ve erkeklerin iletişim kurduğu alanlar. Bu şekilde yola çıkarak bu kenti nasıl planlarız dedik, baktık ki Kartal’da zamanında beş tane plaj var ama sahil yolu yapıfunduszeue.info

dıktan sonra hiç plaj yok. Göreve gelir gelmez Kartal Belediyesi olarak belki gezeceksiniz. Büyükada da Orman Bakanlığı’na ait olan kampı hem Kartallı hemşerilerimiz için hem de Kartal’a gelecek misafirlerimiz için denizle buluşturmak amacıyla kiraladık. Bununla da yetinmedik madem Kartal değişiyor ve büyüyor buraya çok sayıda yerli ve yabancı gelecek. O zaman Türkiye’nin en büyük turizm merkezlerinden dünyada eşi benzeri olmayan bir coğrafya yani Kapadokya’da da bir otel satın alarak boş vakitlerin değerlendirileceği aynı zamanda kültür gezilerinin yapılabileceği bir alan oluşturduk. “Deprem ve kentsel dönüşüme arkanızı dönmeyin” isimli kitabı yazdık

Dönüşümü en iyi uygulayan yönetim Kartal Belediyesi’dir

Biz bu dönüşümü yılının ekim ayında Robert Kolej’de halkla toplantılar yapmaya başladık, dönüşüm nedir diye. arasında yaptığımız toplantıları kayıt altına aldık. Biz ne diyoruz, halk ne diyor. Daha sonraki toplantılarda halktaki değişim nedir, hangi noktaya gelmişiz. Hemen yanımızda kentsel dönüşüm mağdurları derneği vardı. İşte bu toplantılardan sonra Yunus Mahalle-


si kentsel dönüşüm platformuna bu halk nasıl geldi. İşte ondan ne çıktı, yaptığımız toplantılardan sonra kayda aldıklarımızı deşifre edip bir kitap haline getirdik. Kartal’daki dönüşüm projesinin ne olduğunu bu kitaba kaydettik. Kartal’da dönüşüm artık bizim müdahalemize gerek kalmadan yürüyor. Bu konuda Türkiye de iddia ediyorum en iyisi biziz. Müdürlük olarak da, yönetim olarak da, halk olarak da bir zaman 5 natın altına inmez işte Dragos’tan Kartal’a doğru olan sahil kesimi İstanbul’un su sporları yapılacağı tek alandır. Dolayısıyla Kartal’ın değişiminde ve dönüşümünde büyük katkıları olan yatırımcı arkadaşlara biz yerel yönetim olarak size nasıl yardım edebiliriz anlayışı içindeyiz. Yerel yönetim olarak değişen ve dönüşen Kartal’da yılsonu itibariyle tam otomasyon sağlamış bir belediyeye ulaştırmaktır.” dedi.

Kartal’ın geleceği parlak

biziz. Bugün itibariyle 18 bin kişiye yıkım ruhsatı verip, tahliye edip evini yıktığımız insan sayısı. Yaklaşık on daireli apartman olarak düşünürsek apartman demek. Çok yakında bu rakam artarak devam edecek. Dönem sonu itibariyle yani ’a girerken hedefimiz bin insanın dönüşümünü sağlayabilmektir.

Dönüşüm kenti içine alarak uygulanmalı

Kartal Bölge Platformu üyelerinden DAP Yapı, ilçenin geleceğine inanıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, konuyla ilgili şunları söyledi: “İstanbul’un şu anda yatırım değeri en yüksek bölgesi kuşkusuz Kartal. Kartal’ı ve çevresini bu denli değerli kılan etkenler var. Her şeyden önce bölgenin yanı başında Sabiha Gökçen Havalimanı var. Bu sayede dünyaya erişim çok kolay. Türkiye’nin büyük şirketlerinin yönetim yerleri Kartal ve çevresinde. İş dünyasının yanında, markalı konut projelerinin merkezi de Kartal oldu. İnsanlar Kartal’dan sadece yatırım yapmak için değil, ailesiyle birlikte yaşamak için

de ev satın alıyorlar. Bugüne kadar yapılan ve planlanan yatırımlarla beraber Kartal’da fiyatlar katlanarak artıyor. Kartal ve bu bölgede gayrimenkul alımı, rekor prim oranıyla kazançlı yatırıma dönüşüyor. Bölgedeki gelişmelere baktığımızda Kartal’ın ve çevresinin hem bugününün, hem de yakın geleceğinin parlak olduğunu söyleyebiliriz.”

Kartal, toplu ulaşımın aktarma merkezi

Platformun bir diğer üyesi DKY İnşaat ise, Kartal’daki ulaşım alt yapısının bölgenin değerine değer kattığı düşüncesinde. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya, “ Kartal’a ve çevresine son 10 yılda toplu ulaşım ve alt yapı konusunda büyük yatırımlar yapıldı. Bu yatırımların da etkisiyle bölge kısa zamanda İstanbul’un gözde iş ve yaşam merkezi haline geldi. Kadıköy-Kartal arası metroyla 25 dakika. İnsanlar konuta yatırım yaparken ilk olarak toplu taşıma imkânlarına bakıyor. İstanbul’un her hangi bir merkezinden Kartal’a deniz yoluyla, kara yoluyla ve yer altından metro vasıtasıyla kısa zamanda ulaşmak mümkün” şeklinde konuştu.

İşte burada yatırımcılara büyük görev düşüyor. Boş alanlara güzellik katarak ve kenti içine katarak dönüşmesi, hem de yapı stoğunun yenilenmesi, hem de yeşil alanların artabilmesi. ’a kadar bin metre kare olan yeşil alanı ’te bin metrekareye çıkardık. Kartal’da yaşayan insanlarımızı düşünerek bir olan kreş sayımızı on bire çıkardık. Aydos’u planladık ama endemik bitki türünü saymamız uzun sürdüğü için şuan oradaki projemizi tamamlayamadık. Burada bir şeyi daha belirtmek istiyorum. Aydos’la Kayışdağı arasında bir çukur var o çukur Dragosun doğusundan, Heybeli adanın doğusundan rüzgâr getirir. O rüzgar hiç-

funduszeue.info

9


Kartal, yabancı yatırımcının ilgi odağı oldu

Platform üyelerinden EgeYapı Group’un Yönetim Kurulu Başkanı H. İnanç Kabadayı, bölgeye olan yabancı yatırımcı ilgisinin her geçen gün arttığını ifade ederek, şunları söyledi: “Hem endüstriye açık alanı hem modern yapılaşmaya müsait meskûn mahalleri ve hem de denize kıyısı olması sebebiyle Kartal, Anadolu Yakası’nın yaşam merkezi olmaya adaydır. Türkiye’nin dünyaya açılan kapılarından biri Sabiha Gökçen Havalimanı’na olan yakınlığı ile Kartal, büyüyüp gelişerek hem ikamet eden halkına hem de ekonomiye olan katma değerini her geçen gün artırarak yabancı yatırımcıların dikkatini çekmektedir. Kartal, gayrimenkul sektörünün yerli ve yabancı temsilcilerinin gözünde bölgenin yatırım yapılabilir modern bir merkezi olma yolunda

ilerliyor. Bölgede, yabancı firmalarla gerçekleştirilen iş birlikleri ülke eko-

nomimize katkıda bulunarak her geçen gün yabancı sermaye gruplarının ilgisini artırmaktadır.’’

Kartal’a inşa edilecek her yapının özel olması gerekiyor

Kartal Bölge Platformu üyelerinden Metsan’ın Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Satoğlu da, bölgenin mimari dokusuna vurgu yaptı. Satoğlu, “ Binlerce yıl farklı medeniyetlere merkez olmuş İstanbul’a ne yapılırsa yapılsın özel olması gerekiyor. Artık ülkeler değil şehirler yarışıyor. Biz de hem mimari-tasarım anlamında hem de bilinirlik anlamında Kartal’ın tüm dünyaya tanıtılmasına projelerimizle destek oluyoruz. Her geçen gün değişen ve gelişen Kartal’da önemli olan bugün güzel görünen projeler yapmak değil, burada yaşayacak insanların ihtiyaçlarını gözeterek proje tasarlamak ve bundan 50 yıl sonra

bile bölgeye kalıcı eserler bırakmak gerekiyor” dedi.

Kartal, ‘Altın Çember’in başkenti olacak

Bölge platformunun bir diğer üyesi İş GYO ise, Kartal’ın “Golden Ring” olarak tabir edilen “Altın Çember”in başkenti olacağı düşüncesinde. İş GYO Genel Müdürü Turgay Tanes, “Altın Çember” ve Kartal ilişkisini şu sözlerle değerlendirdi: ”Marmara Bölgesi’ni ve yapılan büyük devlet yatırımlarını ‘Golden Ring’ yani ‘Altın Çember’ olarak niteliyoruz. MIPIM’de detaylarıyla aktardığımız ‘Altın Çember’de Güney Marmara’yı ve Kuzey Ege’yi de kapsayan, büyük bir alandan bahsediyoruz. Bu alanda Kuzey Marmara Otoyolu, 3. Havalimanı, 3. Köprü, Çanakkale ile İzmit Körfez Geçiş Köprüleri ve İstanbul – Ankara Yüksek Hızlı Tren hattı yer alıyor. Bu doğrultuda bölgede gayrimenkul sektörü için altın bir çember oluşuyor. Kartal ise bu yatırımların tam

merkezinde olması nedeniyle Golden Ring’in başkenti konumunda. Kartal’a da dokunan tüm bu büyük yatırımlar sadece ulaşım kolaylığı olmaktan çıkıp önemli bir yatırım fırsatına dönüşüyor. Kartal’ın, İstanbul’un parlayan yıldızı olmasında büyük yatırımların etkisi var.”

Cityscape’de tanıtımı yapılacak

Kartal’ın tanıtımı, dünyanın en önemli gayrimenkul etkinliklerinden Dubai Cityscape Fuarı’nda da yapılacak. Platform üyeleri, Kartal’ın bu yıl, küresel emlak sektörünün buluşma noktası olarak görülen fuara damga vuracağını düşünüyor.

10

funduszeue.info


funduszeue.info


Manzaranın bir tık fazlası. Zeminden en üst kata her daireden görülen Adalar ve Marmara manzarası…

Ulaşımın bir tık fazlası. D ve Çevreyolu bağlantısının kesiştiği noktada, Metro’ya komşu, Sahil Yolu, İDO ve Sabiha Gökçen’in çok yakınında…

Yeşil alanın bir tık fazlası. m2 yaşam parkı, su kanalları, çocuk kulübü, kapanabilen yüzme havuzu, spor, hobi alanları, yazlık sinema… Projenin bir tık fazlası. Kartal’ın ayrıcalıklı AVM, İş, Yaşam ve Kültür Merkezi kompleksine entegre, içinde Metro Gross Market’in de yer aldığı Anadolu Yakası’nın görkemli projesi…

Peşinde %10 İndirim

60 ay %0,60 Vade

Evin bir tık fazlası. Ailelerin ihtiyaçlarına göre kullanışlı, ferah, gün ışığı alan evler… Camla kapanabilen, size fazladan yaşam alanı kazandıran balkonlar… 2+1,5’tan 5+1,5’a uzanan geniş daire seçenekleri…

Peşinatı Teslimde Ödeyin

%5 Peşinat ile Esnek Ödeme İmkanları

funduszeue.info’a tıklayın, formu doldurun, ekstra %1 indirim kazanın!

9 Kartal M1 Alışveriş Merkezi Karşısı - İstanbul


funduszeue.info


funduszeue.info


funduszeue.info


Son yıllarda gelişmekte olan Türk Sinemasının en son filmlerinde “Sebahat ve Melahat”in setine konuk olduk ve başrol oyuncuları ile sohbet etme imkanı bulduk, sizinde birazdan okuyacağınız gibi Zeki ve Metin’den sonra Türk Sinemasınında yeni bir ikili doğuyor. Öncelikle merhaba, biz sizi tanıyoruz ama okuyucularımızın da sizi tanımasını istiyoruz bize kendinizden ve filimden kısaca söz edebilir misiniz? Merhabalar, ben Adem Yılmaz Hollanda doğumluyum. Beykent Üniversitesi Oyunculuk Bölümü mezunuyum. ‘da okuldan mezun oldum. Beş senedir oyunculukla uğraşıyorum.

Şimdi ise Sebahat ile Melahat filmi ile sinema severlerin karşısına çıkmayı bekliyoruz. Bundan önce sinema filminde oynadınız mı? Var bundan önce en son bizim hoca filminde oynamıştım. Sebahat Melahat filmi de Trabzon Karadeniz tarafıyla mı ilgiliydi?

Evet, yine Karadeniz’le alakalıydı ‘’bir gece’’ diye bir filmde oynamıştım ocak ayında vizyona girmişti. 22 Mayıs’da yine içersinde yer aldığım bir proje olan ‘’OHA’’ isimli sinema filmi vizyona girecek. Seymen bey biraz da sizi tanıyalım? Seymen Aydın, Adem gibi bende doğumluyum. Biz Adem’le çocukluk arkadaşıyız zaten, liseyi beraber okuduk aynı tiyatro kulübündeydik, aynı zamanda ikimizde Trabzonlu’yuz. Trabzon’un neresindensiniz? Merkez köyümüzde Maçka, dediğim gibi aynı lisede okuduk sonra Trabzon Devlet Tiyatrosunda çalıştım. İstanbul maceramda Türkiye’nin yıldızları 2 ile başladı. Onbir yıldır sektörün içindeyim. Çeşitli diziler,sinema filmleri, reklamlarda oynadım. Peki sizde yeni projeler var mı? Yaz ayında yine projeler var. Fakat şuan daha net değil. Tabii ama bundan öncesinde de çok filmim oldu.

16

funduszeue.info


‘’Sümela’nın şifresi’’,‘’Laz Vampir’’, ‘’Sultanın Sırrı’’,’’Aşk ve Devrim’’ sinema filmlerinde rol aldım. Bazen bu karakterler özellikle yöre insanı olduğunuz için sizinle özdeşleştiriliyor mu? Aslında şöyle samimi olmak gerekirse pek seçme gibi bir lüksüm olmuyor. Sonuçta yapımcılar oyuncuyu o rolde beğendiyse, o roller geliyor. Bu sorular çok geliyor. Ama biz bir şeyin üzerimize yapışacağından korkmuyoruz Adem‘de bende farklı roller oynayabileceğimizi bildiğimiz için bir şeyin üzerimize yapışacağından korkmuyoruz. Bu gibi filmler de, şive kullanıldığından ve siz de bunun hakkını verdiğiniz için mi, tercih ediliyor sunuz? Kesinlikle öyle, zaten yöre ile alakalı projelerde, oyuncuların kendi yörelerinden çıkmış oyuncuların olması, yapımcılar ve yönetmenler tarafından tercih edilmesi gerekmekte. Çünkü şive çok ciddi bir iş, bende bazı projelerde ‘’şive’’ danışmanlığı da yaptım. Yıllardır Karadeniz şivesi üç kelimeymiş gibi gösteriliyor ‘’uy, haçan, daa’’ gibi milleti de buna inandırmışlar, oysa ki böyle bir şive yok. Şive ciddi bir iş, köyden köye, dereden dereye bile değişebiliyor. Karadeniz’in bir melodisi var o melodiyi şiveyi sadece orda yaşayarak büyüyerek kulağınıza dilinize takılabilir bizim orda büyüyüp yaşamış olmamız en büyük şansımız. Peki film teklifini ne zaman aldınız? Film ne zaman çekildi? Sebahat ile Melahat bundan yıl önce bölgesel kanalda şov programı olarak yapıyorduk ’Haylaz Şov‘ olarak. Orda çeşitli tiplemelerimiz vardı. Sebahat ve Melahat ise en çok sevilen tiplememizdi bütün yöre halkının izlediği sevdiği bir tipleme okullarda düğünlerde festivallerde oynanacak kadar ilgi görüyor taklitleri yapılıyordu. Yarışmayada bu tipleme ile mi katılmıştınız “Sebahat Melahat“ olarak? Evet aynı şekildi ikili olarak katılmış-

tık. Son anda İstanbul elemesinde elenmiştik ama elenirken bize şöyle bir şey söylemişlerdi biz sizi zaten ilerde göreceğiz. Ve dedikleri de oldu. Aradan yıl geçmiş olmasına rağmen bölge halkı bizi hiç unutmadı. Hala bize repliklerine kadar söyleyen insanlar var. Neden yapmıyorsunuz diye soruyorlardı. Bizde aynen bir gün evde otururken, neden bunun sinema filmi olmasın dedik ve senaryoyu yazdık. Adem de bende 90’lar dizisinde oynadığımız için ilk sunduğumuz kişi Birol Güven oldu. Sağ olsun Birol Güven’de

projeyi kabul etti ve filmi çekmeye başladık. Kadın karakteri canlandırmak zor olmadı mı? Kesinlikle, zor tabii ki, her yönden ama şöyle bir şey var. ’’Sebahat Melahat’’ın çok sevilmesinin ve sevilecek olma sebebi de, bu bence doğalla çok yakın olması. Biz Karadeniz yöresinin özünü, tavırlarını ve esprilerini çok iyi bildiğimiz için bunları seyirciye yansıtıyoruz zaten. Sosyal medyada da geri dönüşler, hep bu yönde işte aynı annem, aynı halam, aynı anneannem tarzında yaklaşımlarda bulunuyor fragmanı izleyenler. Ama dediğiniz gibi ne olursa olsun her yönden bir kadın canlandırmak çok zor. Filmin başından sonuna kadar hep kadın oynadık. Bunu bir erkeğin oynadığını unutturdunuz bunu nasıl başardınız peki? Çünkü bizde oynarken Adem ve Seymen olduğumuzu unuttuk, kişiliklerin gerçekten var olduğunu hissettik. funduszeue.info

İzlerken bile hala gülüyoruz. Sanki oynayanlar biz değilmişiz gibi, bizce halk izlerse en çok beğeneceği olayda bu zaten. Doğal olmamız. Aslında bir cinsiyeti yok bu karakterin bence erkek olarak oynadık, diye değil biz iki gözlemci olarak oynadık aslında. O iki karakterin 12 yıl öncede Trabzon’da da sevilmesinin nedeni bu. Sizce bu film bir klasik haline dönüşebilir mi? İnşallah, bizimde umudumuz bu yönde tabi ki. Çünkü Türkiye’de bir ilk bu baştan sona kadın rolünde oynamak belli bir sebebten dolayı kadına dönüşme hakkında film tabi ki çok var. Ama baştan sona kadınmış gibi oynayan bir filme rast gelmemiştim. Trabzon’da başlayıp İstanbul’da bitmiş çekimler doğru mu? Evet. Trabzon Şalpazarı köyünde başladı, çekimler. Özellikle orayı tercih ettik, çünkü bizim kullandığımız kıyafetleri bile hala orda kullanan insanlar var. Bölgeye de katkısının olacağının düşünüyoruz. Şalpazar’ınıda o yüzden tercih ettik. Trabzon’da başlıyor İstanbul’da devam ediyor ve tekrar Trabzon’da finali yapıyor. Artık köyler küçük kasaba şehir olduğu için, Şalpazarı bu konuda o köy dokunuşunu çok iyi korumuş tabii ki. Kısaca filmin konusunu anlatabilir misiniz? Sebahat ile Melahat beraber yaşayan kader arkadaşı diyelim çok samimi iki arkadaş. Yedikleri içtikleri ayrı gitmez, tabirine en uygun ikili, kocaları da aynı şirkette aynı işte çalışıyor. Tabii Sebahat ile Melahat‘ta aynı mahallede kardeş gibi olmuşlar. Kocalarının kendilerini aldattığını duyan, Sebahat ile Melahat ilk başta inanmıyorlar. ‘Guduk Emine’ diye bir köyün dedikoducusu var. Kocalarının aldattığını söylüyor Sebahat ile Melahat’a. İnanmasalar da bir araştırmaya giriyorlar. Tabii sonra doğru olduğunu öğreniyorlar. Facebook sayfasına giriyorlar ve görüyorlar aldatıldıklarını. Ve İstanbul’a gitmeye karar veriyorlar. Onları bulup gereken dersi vereceklerini söylüyorlar. Gereken dersi de sonunda veriyorlar. 17


mamızın da bu konuda avantaj olacağını düşünüyorum. Bazıları konuşmadan sadece bakarak anlaşabilir derler ya bizde onlardanız Sebahat ile Melahat‘da bu çok ortada zaten. Siz bir tiyatrocusunuz sahne de filmi çekerken doğaçlama kullandınız mı? Tabi ki bu filmin bir matematiği senaryosu vardı ama kattığımız diyologlar doğaçlamalar çok oldu mesela fragmanda izlediyseniz o “harçlık harçlık” olayı bir doğaçlamadır ve harika tepkiler aldı. Peki bu filmin funduszeue.info yapmayı düşünüyor musunuz? Aslında güzel bir gişe gelirse tabi ki ikincisi neden olmasın, bizde zaten funduszeue.info için çalışmalara başladık. Birol Güvende bizi bu yönde çok cesaretlendiriyor tabi umarız istediğimiz yönde ilerler. Yönetmeniniz hakkında neler söyleyebilirsiniz? Her yerde söylüyoruz aslında bunu. Hasan çok yenilikçi farklı bir iş çıkardı. Çünkü biz Sebahat ile Melahat‘te gerçekçi bir dünya içinde masalsı bir dünyayı da yansıttık. Bu konuda da Hasan çok iyi iş çıkardı izleyenlerde anlayacaktır. Görüntülerimiz çok kaliteli ve rengarenk Hasan’ın matematiği çok iyi olduğu için kurguda çok başarılı ve bu filme de yansımıştır tabii ki. Seyircilerimize bir Birol Güven klasiği diyebilir miyiz bu film için? Şu anlamda tabii ki bir Birol Güven klasiği, ailenin fertlerinin izleyebileceği, yani ailenin en küçüğünden en büyüğüne kadar izleyip eğleneceği güleceği bir film oldu. Film de küfür yok akıcı komik bir film oldu. Filmde küfürsüzde gülebilir miyiz? Kesinlikle yani bir eylem durum tavır komedisi var yani insanlar tavırlara mimiklere olayın akışına daha çok 18

güleceği bir film yani bu filmi 10 sene önce yazdığımızda da hiç küfür yoktu hatta Birol Güven’e sunduğumuzda, Tebrikler! Harika bir yol tercih etmişsiniz dedi. Bizde bunu bilinçli sergiledik çünkü çocuklar bizi çok seviyor

bunu bildiğimiz için iki kere dikkat ettik. Sosyal medyayı çok iyi kullanıyorsunuz bunun bir sebebi var mı? Evet çünkü Sebahat ile Melahat‘ın malzemesi çok bizde bunu sosyal medyada değerlendiriyoruz tabi ki. Peki Karadeniz’in Fenomeni Türkiye’nin Fenomeni olur mu? Bizde bu yönde ilerlemek istiyoruz tabi ki, Zeki ile Metin’den sonra böyle bir ikili yok aslında neden olmasın. Çokda iyi olur diye düşünüyoruz bizim Adem’le çok iyi eski iki dost funduszeue.info

İzleyicinin sıkılmadan izleyebileceği bir film diyebiliriz yani? Kesinlikle zaten yılın en komik filmi olarak konuşuyor, 90 dk. boyunca çok eğleneceklerini söyleyebilirim. Konumuz basit gelebilir ilk başta fakat zaten çok akıcı bir film acaba şimdi başlarına ne gelecek dedirtecek kadar sürükleyici çok eğlenecekleri bir film olduğuna inanıyoruz Gişeden beklentileriniz nedir? Onu hiç kestiremiyoruz ki, yani Karadeniz’in sahip çıkacağından eminiz fakat Türkiye yani kulaktan kulağa olayı olduğu için memnun kalanların çocuğu birbirlerine aktara aktara iyi bir şeyler çıkmasını temenni ederiz. Tabi emin olamıyorsunuz hava şartları bile etken bu konuda. Bizi sokakta çevirip çocukluğumuzun komedisi diyebiliyorlar biz bunu çok önemsedik ve böyle şeyler duymakta bizi çok memnun ediyor. SON OLARAK SÖYLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİŞEYLER VAR MI ? Aynı şeyleri söyledik ama şöyle tekrarlıyım tüm ailenin izleyebileceği, bir aile komedisi bunu çok önemsedik ve elimizden geleni yaptık. Farklı yenilikler katmaya çalıştık. Yeni bir şeyler görmek istiyorlarsa filmimizi bir denesinler. Teşekkür ederiz.


DİRENİŞİN ADI “Bizim savaşımız yalnız kendi nam ve hesabımıza olsaydı daha az kanlı olur daha çabuk biterdi. Ama, bizim savaşımız bütün esir milletler adınadır”

İ

şte böyle diyordu Mustafa Kemal Paşa, Kurtuluş Savaşı devam ederken. Ve bilinen bütün savaş kurallarını altüst edip emperyalist işgalcileri, işgale destek veren isyancıları ve onlarla birlik olan İstanbul Hükümeti’ni kısacası ‘’Yedi Düvel’’i bozguna uğratıp ‘’Tam Bağımsız’’ bir ülke kuruyordu. Avrupa’nın gerçekleştirdiği sanayi devrimi sonrası sömürge olan Asya ve Afrika halkları Anadolu’da kazanılan bu zafer sonrası birer birer ‘’Ulusal Bağımsızlık Savaşı’’ başlatıyor ve emperyalizme diz çöktürüp başarıya ulaşıyordu. Peki, neydi bu başarının sırrı. Düşünün, karşınızda teknolojinin son üretimi olan silahlarla donatılmış, sayıca sizden çok üstün olan bir ordu ve onlarla işbirliği yapan kendi yöneticileriniz. İşte bu başarının sırrı, Mustafa Kemal Atatürk’ün Sivas Kongresi’nde tıp öğrencilerini temsilen gelen Tıbbiyeli

19 MAYIS

Cemil’in manda karşıtı yaptığı konuşmaya cevapta vurguladığı; ‘’Evlat müsterih ol. Gençlikle iftihar ediyorum ve gençliğe güveniyorum. Biz azınlıkta kalsak dahi, mandayı kabul etmeyeceğiz. Parolamız tektir ve değişmez: Ya istiklal ya ölüm!’’. Sözlerindedir. Bizim kazandığımız Ulusal Bağımsızlık Savaşı’ndan sonra ’lere kadar devam eden süreçte Üçüncü Dünya olarak adlandırılan mazlum milletler birer birer bağımsızlığına kavuşurken kendilerine rehber aldıkları örnek Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Kurtuluş Savaşıdır. Onun içindir ki 19 Mayıs sadece Türk Milleti’nin direnişinin başlangıç tarihi değil aynı zamanda bütün ezilen ve sömürülen milletlerin direnişinin başlangıcı olan bir gündür. Tarihi misyonunun bilincinde olan çağlar üstü büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs’ı gençliğe armağan ederek ilerde oluşabilecek tehlikelere karşı gençliğin ne kadar önemli olduğunun şifresini bize vermiştir. ‘’Gençliğe Hitabe’’ ve ‘’Bursa Nutku’’ iyi incelenirse 19 Mayıs daha net anlaşılır. Son olarak bir öneri sunmak isterim. Nasıl ki 23 Nisan Dünya çocukları funduszeue.info

Küba-Havana’da bulunan Atatürk Anıtı

tarafından kutlanıyorsa, 19 Mayıs’ta Dünya gençleri tarafından kutlanan bir bayram olmalı ve dünya gençline 19 Mayıs ruhu anlatılmalı. ‘’Tam Bağımsız’’ yarınlar dileğiyle. YILMAZ ÖZDEMİR 19


Âşık Mahzunî Şerif 1

(Dünya Ozanı)

'ın başlarında, ileride 'Pir Sultanların' ölümsüzlüğünün en büyük kanıtlarından biri olacak Mahzuni Şerif, Afşin' in Berçenek Köyünde doğar.

yılında Berçeneğe gelen ilk okuldan mezun olur. Berçeneğin okulsuz yıllarında, Elbistan'ın Alembey Köyü'nde, Lütfü Efendi Medresesinde Kur'an eğtimi almış. Eski Türkçe okumuş ve yazmıştır. yılında Mersin Astsubay Okulu' na gider. 17 yaşındayken babasının zoruyla dayısının kızı Emine ile evlenir. Bu evlilikten bir kızı olsa da Mahzuni bu evliliği bir mektupla bitirir. yılında Ankara Ordu Donatım Teknik Okulu'nu başarıyla bitirir. Başarısının gereği Kuleli Askeri Lisesi' ni aynı yıllarda hak etmesine karşılık, toplumculuğa ve halk edebiyatına gönül verdiği için ordudan ihraç edilir. Ankara'da İtalyan asıllı Sovina (Suna) isimli bir kızla tanışır. Bu evlilikten Züleyha, Emrah, Ferhat adlı üç çocuğu olur. Bu yıldan itibaren, sevip gönül verdiği yoldan giderek, yüzlerce plak ve kaset yapar. Hakkında yazılan ve yazdığı kitaplar uluslararası edebi tartışmalara konu olur. Mahzuni üçüncü eşi Fatma Hanım’ı görür beğenir sever ve evlenir. Bu evliliklerinden Derya, Ali, Şeyda 20

ve Yetiş adlı dört çocukları oldu. Aynı yıl olan askeri darbeden sonra kurulan Nihat Erim Hükümeti’nin Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına kıymasına dayanamayıp 'Erim Erim Eriyesin' türküsünü patlatmasından dolayı hemen tutuklanıp dört ay cezaya çarptırılır. Tahliye olur ve yeniden tutuklanır. ’de Gaziantep'deki evi kundaklandı. Ozanmız'ın tüm ödülleri ve arşivinin yandığı söyleniyor. yılında halkı suça teşvik etmekten tutuklanır. Ankara'da Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargılanır. sürecinde defalarca saldırıya uğrar, evi yakılır, mahkemelik olur, tutuklanır, hapse atılır, dövülür, dişleri sökülür yılları arasında 'Halk Ozanları Derneği' genel başkanlığını yapmıştır. yılının Haziran ayında Almanya'da beyin kanaması geçirip, Almanya'nın Ulm Şehrinde tedavi görür. yılında, 58 kaset sahibi olan Ozanımız, dünyanın yaşayan üç büyük ozanı arasında birinci sırayı aldı. Bir çok yabancı ülkede deyişleri değişik dillerde okunmuştur. Tüm türkülerinin yer aldıığı 8 kitabı bulunan Ozanımız'ın, Bektaşı Kültürünün ve Anadolu Ezgilerinin dünyaya tanıtıfunduszeue.info

masında önemli bir yeri vardır. ’in başlarında rahatsızlanarak, kalp ve solunum yetmezliği nedeniyle, JFK Hospital’da yoğun bakım altına alındı. Mayıs ayında, günümüzün Pir Sultan’ı Aşık Mahzuni Şerif, bir kez daha ölümü yenmeyi başardı. Mayıs ayının 17’si Mahzuni Severler için kara bir gün: Evli, sekiz çocuk, dört torun sahibi olan Değerli Ozanımız 62 yaşında Almanya’nın Köln Şehrinde hayata gözlerini yumdu. Şu an son ikamatkahı olan Hacı Bektaş Veli Külliyesi’nin yakınındaki Çilehane adı verilen bölgede huzur içinde yatıyor. Türk halk müziği sanatçılarının başvuru kaynağı, söz ve beste deposu olan Aşık Mahzuni birçok dinleyecisi açısından günümüzün çağdaş Karacaoğlan’ıydı. Dom Dom Kurşunu (Araştırmacı Yazar Battal Pehlivan Aşık Mahzuni Şerif’i yaşamı ve sanatı üzerine yaptığı incelemenin adı da Dom Dom Kurşunu idi), Yuh Yuh, Fadimem, Gül yüzlüm, Ciğerparem ve Ekmek kölesi gibi eserleriyle tanınan Aşık Mahzuni’nin türkülerini İbrahim Tatlıses’ten Mahsun Kırmızıgül’e kadar birçok türkücü ile bazı pop müzik sanatçıları da okudu. Halk şiirine gönül veren ve konuşma dilini şiirleştiren Aşık Mahzuni’nin ’e yakın plağı, 50 kasedi ve yayınlanmış 9 adet kitabı bulunuyor.


İŞTE GİDİYORUM İşte gidiyorum çeşmi siyahım Önümüze dağlar sıralansa da Sermayem derdimdir servetim ahım Karardıkça bahtım karalansa da Haydi dolaşalım yüce dağlarda Dost beni bıraktı ah ile zarda Ötmek istiyorum viran bağlarda Ayağıma cennet kiralansa da Bağladım canımı zülfün teline Sen beni bıraktın elin dilinde Güldün Mahzuni'nin berbat haline Mervan'ın elinde parelense de

MİRASI BAYRAM GÜNÜ Bahar kış ile barışır Güller biter bayram günü Küskünler hak'ka varışır Kinler biter bayram günü İnsanın kökü derinde Hak'kı vardır bir yerinde Baykuşun bozgun dilinde Bülbül öter bayram günü Şu bizim köyler bucaklar Bayramda dostu kucaklar Hak'ka bakan kör ocaklar Yanar tüter bayram günü Der Mahzuni ahu zarım Ahu zarım benim kârım Hey bana küsen dostlarım Artık yeter bayram günü

BULDUĞU ZAMAN Gökte yıldız yerde ışık görülmez Güneş doğup gündüz olduğu zaman İnsanoğlu ara yerde sürünmez Baş koyacak yastık bulduğu zaman Çalışmadan yetim hakkını yeme O kül kafan ile bilirim deme Dağılır ordular, kalkar mahkeme İnsanlık kavgasız kaldığı zaman Bak ne hale koydun garip başımı Zehir ettin ekmek ile aşımı Boşa süslemeyin mezar taşımı Mahzuni Şerif' im öldüğü zaman

SAVULSUN GİTSİN

ZALİMİN ZULMÜ VARSA Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu Ben artık seyredemem devrilesi boyunu Zalımın zulmü varsa mazlumun allahı var Ahım seni kül eder vallahi billahi yar At ölür meydan kalır yiğit ölür şan kalır Kör olası dünyada can gider zaman kalır Mahzuni bu rıhtıma yanaşıyor son gemi Düşenin dostu olmaz bunu unutma emi

Ambargo mambargo dinleme gardaş Gelin Amerika kovulsun gitsin Üsleri müsleri çıksın burdan Kendi toprağına savulsun gitsin Bu herifler senden alır haşhaşı Morfin eder sana açar savaşı Boşuna vurmadan gardaş gardaşı Bir bayram davulu çalınsın gitsin Elin gavurunu boşa çagırma Evdeki dövüşü ele duyurma Seni senden, beni benden ayırma Böyle bir memleket öğünsün gitsin Bu topraklar bizimdir bizim olacak Amerika bela buldu bulacak Mahzuni bağımsız şehit kalacak Yeter ki Türkiye'm dev olsun gitsin.

funduszeue.info

YORGUNUM BUGÜN Ey doktor çekil başımdan Gönlümden yorgunum bugün O yar bana inanmıyor Dargınım bugün, dargınım bugün Geçen günüm aylar gibi Eğilmişim yaylar gibi Coşup giden çaylar gibi Durgunum bugün, durgunum bugün Bu yol gider vara vara Etrafını yara yara Eski sevdigim dostlara Kırgınım bugün, kırgınım bugün Der Mahzuni bile bile Taşa tutu beni hile Aşık oldum azraile Vurgunum bugün, vugunum bugün 21


K

artal Belediyesi Kartal Ada Tesisleri yaz sezonuna hazırlıklarını tamamladı ve siz Kartal’lı yurttaşlarımız için 01 Haziran’da Yaz sezonuna merhaba diyor. Yaz tatilini rahat ve huzur içinde geçirmeniz için Kartal’lıların hizmetinde olacak. Açıldığı ilk günden itibaren Kartal’lı yurttaşlarımızın tatil ihtiyaçlarını gidermek için her türlü imkanı sunan tesis yaz sezonu için de tüm hazırlıklarını tamamladı ve sezonun açılmasını bekliyor. Her yıl ortalama ’in üzerinde vatandaşımızın sağlıklı ve güzenli bir ortamda denize girmesini sağlayan

22

Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok ÖZ, her yıl olduğu gibi bu yılda tatil için Kartal’lıların rahatı için Kartal Ada Tesisleri olarak hazır olduklarını, konaklama bölümünde 12 ay boyunca hizmet verildiğini, plaj tarafında ise sezonun açılması ile birlikte hizmete gireceğini belirten yetkililer, ulaşımı için Kartal iskelesinden direkt tesise gidecek motorların seferler düzenleyecek. Kartal Belediyesi “Kartal Ada Tesisleri”nde ayrıca konaklama tarafında düğün, toplantı vb. etkinliklerinde yapılabileceği imkanları siz yurttaşlarımızın hizmetine sunulmuştur.

funduszeue.info


ADA KARTAL HOTEL SEZONA HAZIR REZERVASYON 35 55 funduszeue.info

funduszeue.info

23


TÜRKÇE’NİN USTA ŞAİRİ NAZIM HİKMET ‘’Ben bir insan, ben bir Türk şairi Nazım Hikmet ben tepeden tırnağa insan tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret..’’ Büyük usta bir şiirinde kendisini böyle tanımlıyor. O, dili en ustaca kullanan ve sadece ülkemizde değil dünya edebiyatında haklı bir yer edinen bu toprakların yetiştirdiği önemli bir değerdir. Nazım Hikmet sadece Türk Halkı’na değil bütün dünya halklarına dair yazdığı için evrensel bir şair olmayı başarmıştır. Kuvayi Milliye Destanı’nda ‘’En bilgin aynalara en renkli şekilleri aksettiren onlardır. Asırda onlar yendi, onlar yenildi. Çok sözler edildi onlara dair ve onlar için : zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri yoktur, denildi.’’ Dizeleriyle Kurtuluş Savaşı kahramanlarını anlatırken, Angina Pektoris isimli şiirinde, ‘’Yarısı burdaysa kalbimin yarısı Çin'dedir, doktor. Sarınehre doğru akan ordunun içindedir. Sonra, her şafak vakti, doktor, her şafak vakti kalbim Yunanistan'da kurşuna diziliyor. Sonra, bizim burda mahkûmlar uykuya varıp revirden el ayak çekilince kalbim Çamlıca'da bir harap konaktadır her gece, doktor Sonra, şu on yıldan bu yana benim, fakir milletime ikrâm edebildiğim bir tek elmam var elimde, doktor, bir kırmızı elma : kalbim’’

Her sınıflı toplumda olduğu gibi ülkemizde de muhalif olanlar hep tehlike görülmüş susturulmaya ve yok edilmeye çalışılmıştır. Öyle ki bu durumu ifade eden ‘’Yılanın başını küçükken ezeceksin’’ benzeri deyimler bile söylenmiştir. Canını kurtarmak için ülkeyi terk etmek zorunda kalan Nazım Hikmet, bu ülkeye ve bu ülke insanına olan sevdasından asla vazgeçmediği gibi ‘’Türkçe’’nin dünyadaki bayraktarlarından biri olmuştur. Sınıflı toplumlarda var olan insanları ayrıştırarak yönetme taktiği Nazım Hikmet’e ‘’Komünist’’ damgası vurup dışlayarak onu yok etme yolunu seçmiştir. Nazım’a komünist diye burun kıvıran sözde milliyetçilerden acaba hangisi ‘’Türk Milleti’’ni ve ‘’Türk Dili’’ni O’nun kadar temsil edebilmiştir. Nazım Hikmet gibi herkes tarafından tanınan ve yaşamına dair her şeyi bilinen bir ustayı anlatmak ve O’na dair yazmak hiçte kolay değil. Fakat biz Nazım Hikmet’i hep ideolojik yanıyla tartıştık ve O’nun sevdalarıyla, korkularıyla, ümitleriyle, kavgalarıyla kısacası insan ve insana dair yönleriyle bir bütün olduğunu hep yok saydık. Oysa Nazım Hikmet şiiriyle ulusaldan evrensele taşıdığımız ve en çok bizim sahip çıkmamız gereken ‘’Türk Şairi’’dir. Yazımı yine Türk Şiiri’nin büyük ustalarında Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun Nazım Hikmet için yazdığı ‘’Yiğidim Aslanım’’ şiirinden bir bölümle bitirmek istiyorum. ’’Sana kökü dışarda diyenlerin kökleri kurusun Kurusun murdar ilikleri dilleri çürüsün Şiirin gökyüzü gibi herkesin. Sen Kızılırmak kadar bizimsin En büyük ustası dilimizin Canımız ciğerimizsin.’’ Sevgiyle ve şiirle kalın.

Dizelerinde, dünyadaki mazlum milletlerin sömürülmesine ve onlara dair duygularına yer verir.

Yılmaz ÖZDEMİR 24

funduszeue.info


funduszeue.info

25


TORBACIDAN ANNE-BABAYA MEKTUP VAR! Sevgili Anneler, Sevgili Babalar ve de hazırladığım tuzaklara gözü kapalı, sorgusuz, sualsiz düşmek için sabırsızlıkla sırasını bekleyen Sevgili Gençler Merhaba…

B

üyüklerimin ellerinden şapır-şupur öperim. O kadar da kötü çocuk değilim ben, büyüklerime her zaman hürmet ederim. Aslında bildiğiniz gibi değil, ben aileye büyük önem veririm. Hele hele birbirleriyle kavga eden anne-babalara bayılırım, dırdırcı anneleri severim, işini bahane edip, işi bitse de evine gelmeyen babaları tek geçerim. İşte böyle bir ailenin çocuğu ile karşılaştığım da onu sımsıkı sarar, bir daha da bırakmamak için elimden geleni yaparım. Nasıl mı? Acele etmeyin canım, mektuba daha yeni başladık… Ben bir torbacıyım, benim işim bu. Sahte cennetlerin tüm anahtarları bende, ne ararsan var, nöbetçi eczane gibiyim, eczanede yok, ben de var. Uyuşturucu, uyarıcı, hayal gösterici, bilumum haplar… İster bir çizik burundan, istersen bir tane ağızdan hap al, yaşadığın dünyayı d e -

26

ğiştireceğimin garantisini, dünyanın altını, üstüne getireceğime dair söz veririm. Yeter ki çocuklarınız yani siz sevgili gençler torbamdan bir tane anahtar alsınlar, işte o zaman sahte cennetin kapılarını ardına kadar açarım. Öncelikle beni pek tanımayanlar için anlaşılır bir tanım yapayım, torbacı, ne demek diye; “Uyuşturucuyu önce en yakın arkadaşlarına bedava verip, ardından da bağımlı olan arkadaşlarına uyuşturucuyu para karşılığında satanlara torbacı denir”. Anlaşılır değil mi, tanımı kolay bir meslek bizimkisi. Alan memnun, veren memnun, hem siz hiç duydunuz mu, birinin bir başkasına zorla uyuşturucu verdiğini? Kendimden biliyorum ki ben hiç duymadım, bu iş nasıl oluyor gelin size kendi hayatımdan anlatayım. Bir zamanlar Zafer Ercan diye biri vardı, benim gibilerin kurduğu uyuşturucu tuzaklarına gençler düşmesin diye deli gibi okulları dolaşarak bildiği her şeyi anlatırdı. Ne yalan söyleyeyim biz torbacıların çalışmaları kadar karşı tarafta olup da çalışan kim var derseniz onu tek geçerim. Bizim okula da gelmişti, ağzı iyi laf yapıyordu, neredeyse beni bile ikna edecekti ama ben ikna olmadım çünkü Zafer Ercan bizim okulumuza geldiğin de beni kurtarmak için çok geç kalmıştı… Hatta funduszeue.info

ti zamanında tüm bunları ona haber vereyim diye bir mektup yazmıştım, işte bu mektup, o mektup sevgili anne-babalar, ben derim ki devamını daha da dikkatli okuyun! Hani var ya ben yandım, siz yanmayın diye bir söz, her ne kadar bu mektubu yazsam da ben bir torbacı olarak, bir bağımlı olarak, çok yalan söyledim ama şimdi doğruyu söylüyorum, evet ben yandım, eğer siz akıllı olmazsanız varsın sizin çocuklarınız da yansın, kimseye zorla mal vermedim ya… O zamanlar ben 18 yaşında bir gencim. Uyuşturucuya 15 yaşında başladım. Nasıl başladığımı anlatayım: İlk zamanlar, arkadaşımın ağabeyleri vardı, onlar yanımızda kullanıyordu ve biz de doğal olarak çok merak ediyorduk, merakımız çok fazla sürmedi, bana uyuşturucuyu ilk kez deneten kişi öz ağabeyimdi. Bu arada benim ailem de zaten herkes kullanıyor. Neyse bir gün arkadaşlarımdan birinin ağabeyleri 1 kilo bir yerlerden ot (esrar) getirtiyorlar. Bunlar getirdiği esrarı bir yere sakladılar, biz de sakladıkları yeri gizlice görüp oradan malı çaldık ve arkadaşımla birlikte içmeye başladık. Bir kilo bedavaya bulunmuş bir mal, bizim en büyük tuzağımız oldu ve aralıksız o bir kiloyu içe içe bağımlı olduk. Bu arada ben bizimle takılan diğer arkadaşlarıma da içirmeye başladım, bedava verdiğim için davet ettiğim hiçbir arkadaşım da “yok ben istemem” demedi. Yani bedava sirke baldan tatlı geldi herkese… Tabii bedavaya alışan arkadaşlarım, ben çağırmadan da yanımıza uyuş-


turucu içmeye gelir oldular. Ben en başta kendimi, daha sonra arkadaşlarımı bağımlılığa çektim ama yaptığım şey çok kötü bir davranıştı, bunun farkındaydım. Ben içtiğim de, o ilk zamanlarda bundan zevk aldım, zevk aldığım, eğlenceli sandığım bu laneti o günlerde arkadaşlarım da içsin istedim. Amacım paylaşmaktı sadece ama kafama giren bu uyuşturucunun etkileri, artık beni bir türlü rahat bırakmıyordu. O bir kiloyu içtiğim sene köyümüze gittiğimde dayımın kullandığı haplar vardı poşette, dayımın oğlu gösterdi nerede sakladığını ve bizde onunla birlikte içinden 50 kadarını aldık. O haplarla birlikte hap içmeye başladım, dediğim gibi benim çevrem kullananlarla çevrili, her an yeni bir uyuşturucu ile karşılaşmam hiç de zor olmuyordu. Dayımdan aşırdığım hapların hepsini bitirdim ve son kalan iki taneyi yanıma alıp İstanbul’a geldiğim de, birini ben yuttum, birini de esrara birlikte başladığım, otu çaldığımız arkadaşıma verdim. Sonra bir süre hap ya da diğer uyuşturucuları kullanacak ortamım olmadı ama bir türlü aklımdan çıkmıyordu, canım istiyordu. Hiç unutmuyorum bayram arifesiydi, arkadaşlarla toplandık, 10 kişi kadar vardık. Ben herkese “haydi hap alalım” dedim. İlk önce “yok” dediler. Bizim okula geldiğinde Zafer Ercan’ın anlattığı gibi; 2 kişi sinemaya gidelim, 1 kişi tiyatroya gidelim gibi bir durum oluştu o anda, ikna kabiliyeti kimin yüksek ise bu farklılığı kendi lehine çevirir demişti o zaman Zafer Ercan. Benim de iyidir ikna kabiliyetim. Öyle olur, böyle olur derken “haydi gidelim hap alalım” telifimi kabul ettiler. Neyse sonuçta, benim hap sattığını bildiğim torbacıya gittik, hapları, topladığımız paralarla ben satın aldım, fazla kalan hapları da cebime zula edip herkese birer hap verdim. O gün herkes verdiğim hapları yuttu, ilk kez deneyenlerin çoğu fenalaştı, kötü oldular. Ertesi günlerde çoğu gelip benimle birlikte hap ya da ne bulursak içmeye başladık. Genelde kimse uyuşturucu aşısı yaptığını itiraf etmez ama ben sizlere itiraf ediyorum, girdiğim günahların farkındayım, kim bilir rahatlamak istedim belki de.

Aslında en yakın arkadaşlarıma torbacılık yaptığımı ilk kez sizlere bu mektupta yazarken itiraf ettim. Evet, ben bir “torbacıyım!”. Arkadaşlarımı uyuşturucuya başlattığım için bazen üzüldüğüm oluyor ama sonra her şeyi boş verdiğim gibi bu düşüncemi de boş veriyorum. Bana ne, içmeselerdi, zorla mı verdim ben onlara, silah mı dayadım kafalarına, bıçak mı çektim karşılarına geçip, “haydi gelin” dedim geldiler, bu kadar… Pişman değilim ben, uyuşturucu bana nasıl acı veriyorsa, başkalarına da versin, benim işim bu; ben bir torbacıyım, torbama uzanan eller çoğaldıkça ben daha çok kazanırım. Onları uyuşturucuya başlattığım için arkadaşlarım benden hem mal alıp, hem de “Azrail” diyorlar. Sonra hep birlikte gülüyoruz, uyuşturucunun labirentlerinde son-sürat koşmaya devam ederken. Sevgili Anneler, Sevgili babalar, pişman değilim diye isyan etsem de, pişman ama geri dönüş yoluna girme cesareti gösteremeyen bir torbacıyım ben. Çünkü torba tutmayı bırakma cesaretim yok! Çünkü benim işim bu, aman ya zorla mı veriyorum millete, bana ne… Aslında bu mektup çok uzar da, ben daha fazla detay verip canınızı daha fazla sıkmayayım. Hem üç günlük ölümlü dünya için canınızı sıkmaya değer mi hiç? Ama madem bu kadar yazdım size faydam tam olsun; size en büyük sırrımı vererek satırlarıma son vereyim. Siz güzel anneler, babalar uyuşturucu sorunuyla karşılaştığınız da benim gibi torbacılar karşısında birer zır-cahilsiniz bunu unutmayın! Bağımlılık yapıcı maddelerden zerre haberiniz yok, bağımlılık nedir bihabersiniz. Uyuşturucu kullanmış çocuğunuz olursa, onu azarlayarak, aşağılayarak, “tüh seni gidi rezil, seni gibi iradesiz” diyerek onları yola getireceğinizi sanıyorsunuz. Bunların hepsi boşa vakit kaybıdır ve bunları yaparsanız çocuklarınızın tapusunu funduszeue.info

ebediyen alırım elinizden haberiniz olsun. Sır mı? Verdim ya sırrı anlamadınız mı hala? Benim gibi Şeytan ortaklarını alt etmenin bir tek yolu vardır, bağımlılığı, uyuşturucu maddeleri en az benim bildiğim kadar bilmek. Şimdi çaktınız mı? Madem mektupla başladı uyanışınız haydi şimdi ara vermeden kitapla devam edin, sonra nankörlük edip bu kıyağımı da görmezden gelmeyin, aklınızda tutun beni… Ve bu arada sakın unutmayın; ben her yerde bulunur, her kılığa girerim. Vatansızlaşırım, şerefsizliğin sonu gelmez kitabını yazarım. Zenginlerin içtiğini satarsam bir gece kulübünde en yakışıklısından bir delikanlı ya da güzel bir kız, fakirlerin içtiğinden satarsam onlar kadar acınacak bir varoş çocuğu olurum. Zenginin parasını alırım, fakirin ise bizzat kendisini. Uyuşturucuyu içip de parası olmayanın geleceği son nokta torbacı olmaktır. İşte ben tam da bu son noktadayım, sıfır noktasından yazdım bu satırları size, dibe vurduğum yerde gözlerim kumlarla dolu, bakışlarım bulanık, beynim kiralık, aklım satılık. Dün şeytanla karşılaştım kafam güzelken, bana; “yok artık bu kadarını da ben sana söylemedim, bu işe beni karıştırma” dedi. Onun da selamı var size… Mektubuma burada son verirken, büyüklerimin ellerinden öperim, küçükler de kendilerine dikkat etsinler yakalarsam fena öperim… Zafer ERCAN funduszeue.info

27


BURÇLAR VE ESMALAR-3 Ya Samed; Arzu ve isteklerin gerçekleşmesi, tüm sıkıntıların giderilmesi için başvurulan tek merci anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yay-Balık *Maddi ve manevi tüm arzuların kabulü ve maddi manevi tüm sıkıntıların giderilmesi amacıyla okunur. Ya Selam; Güven ve huzur içersinde yaşatan, olumsuz durumlarda selamete çıkaran, koruyan ve destekleyen anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Aslan *Sürekli okuyan yaşam boyu maddi ve manevi bolluk içersinde yaşar. Ya Semi; İster gizli ister açık söylensin, her şeyi duyan ve işiten ve her şeyden haberdar olan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yay-Balık *Duaların kabul olması için okunur. Ya Şehid; Her şeyi gözetleyip gören, her zamanda ve her mekanda hazır ve nazır olan, her anın, her saniyenin, her nefesin şahidi olan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yay-Balık *Karşısındaki kişiler isteklerini kabul eder. Yüksek mertebeye ulaşır. Ya Şekür; Ödüllendirilen, iyi düşünce ve davranışlara kat kat fazlasıyla karşılık veren, kendisine teşekkür edene daha çok nimetler sunan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Aslan *Arzu ettiği hayırlı tüm istekler çok güzel bir biçimde gerçekleşir. Yaradan tarafından korunur ve daima desteklenir. 28

Ya Tevvab; Tövbeleri kabul eden, tövbe etmeyi nasip eden, kendisine yönelenleri affedip ödüllendiren anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yay-Balık *Doğru yolu bulmak, doğru seçimler yapmak içinde okunur. Okuyan kişinin içine huzur ve rahatlama dolar. Kendisini arınmış ve yeni doğmuş gibi hisseder. Ya Vacid; İstediğini istediği zaman bulan, her şeye sahip olan, kadir ve şanı çok yüce, kerem ve cömertliği sonsuz olan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Oğlak-Kova *Elinde olan maddi ve manevi her şeye sahip olamaya devam eder. Kaybolan eşyaların bulunmasında, elinden gidenlerin geri gelmesi için okunur. Ya Vahid'ül Ehad; Hiç bir şekilde parçalara ayrılmayan, tam ve bütün, tek anlamındadır. Sıfatlarında, özelliklerinde tek ve biricik olan, kendisine eş ve aracı tutulmamasını isteyen, asla ortağı, benzeri veya dengi bulunmaya anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Koç-Akrep *Okuyanın şuuru ve kalbi uyanır. İçsel huzuru yakalar, güven içersinde yaşar. İdrak gücü artar. Maddi ve manevi rızkı bollaşır. Ya Vali; Tüm kainatın, var olan her şeyin sahibi, olup biten her şeyi idare eden anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu : Aslan *Okuyan ilerler ve daima yükselir. Ya Varis; Her şeyin gerçek ve tek sahibi, bütün mülk ve saltanatın funduszeue.info

Vedat YILDIRIM

nunda kendisine teslim edildiği tek kudret, dilediğini, dilediğine mirasçı kılan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Terazi-Boğa *Okuyan için mal, mülk, şan, şeref, maddi ve manevi bolluk ve bereketin enerji oluşumu açığa çıkar. Ya Vasi; İlmi, gücü ve merhameti ile her şeyi kuşatan, maddi manevi bolluk ve bereket sağlayan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yengeç *Ticaretle uğraşıyorsa işi büyür, darlıktan varlığa geçer, ruhu sıkıntıdaysa huzur bulur. İlmi ve sanatçı yönü artar. Ya Vedüd; Çok seven ve çok sevilen, sevdklerinin arzularını yerine getiren, en çok sevilmeye layık olan anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Yengeç *Düşmanlıkları ve dargınlıkları gidermek, sevgi bağlarını onarmak için okunur. Ya Vehhab; Her çeşit nimeti isteyene karşılıksız bol bol veren ve ödüllendiren, daima maddi ve manevi sınırsız bolluk ve bereket veren anlamındadır. Günlük okuma sayısı : 14 Burcu : Terazi-Boğa * Okuyan kişi ömür boyu kalp huzuru, güven, maddi ve manevi bolluk ve bereket içersinde yaşar. Sağlıklı, varlıklı iç huzurlu uzun bir ömür sürer. Ya Vekil; İşleri kendisine bırakanların işini düzeltip en hayırlı ve en ala şekilde yola sokan , çözümleyen anlamındadır.


Günlük okuma sayısı: 66 Burcu: Terazi-Boğa *Okuyan kişi maddi ve manevi bolluk ve bereket içersinde yaşar. Ya Veliyy; Tüm yarattıklarına dost, son derece şefkatli, sevgi dolu ve iyilik gösteren, her türlü oluş ve durumu yönlendiren anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Terazi-Boğa *Okuyan kişiyi karanlıklardan aydınlıklara çıkarır. Daima korunur ve kollanır doğruya yönlendirilir. Ya Zahir; Tüm yaradılışta kendini

gösteren, tüm yarattıklarında kendinden görünebilir izler ve işaretler bulunduran, her şeye tecelli eden anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Oğlak-Kova *Okuyan kişi daima zafer kazanır, düşmanlarına üstün gelir. Ya Zü'l-Celal-i Ve'l İkram; En büyük, en yüce, en muhteşem, en güzel ve kerem sahibi anlamındadır. Günlük okuma sayısı: Burcu: Aslan

funduszeue.info

*Okuyan kişi maddi manevi bolluk ve bereket içersinde huzur, sağlık ve güven içersinde yaşar. Burçlar ve Esma'lar konulu yazımızın sonuna geldik. Unutulmamalıdırki Allah (c.c) ın güzel isim ve sıfatlarını isteyerek ve kalben zikrettiğimiz zaman, istek ve dileklerimiz yerine gelir. Allah (c.c) tüm insanların yolunu açık etsin, aydınlık, huzurlu ve uzun , maddi ve manevi değerlerin en üst seviyesinde olan, mutlu bir yaşam nasip etsin. Bir sonraki sayımızda yeni konu başlıklarımızla görüşmek üfunduszeue.info kalın.

29


Türkiye'nin Einstein'ı OKTAY SİNANOĞLU! “Türkçe Giderse Türkiye Gider” “O içimizden biri bizim gibi. Adam her an sen, ben veya başkası olabilir. Genç mi orta yaşlı mı, kadın mı erkek mi? Farketmez. İnsan temel hak ve özgürlüklerine inanan biri. Gerçekten özgürlükçü, demokrasi hayranı, cesur biri. Dünyanın gidebileceği kötü durumu önceden görüp kendince dur diyebilecek kadar yürekli biri. Adam küreselcilerle daha iyi bir gelecek için mücadele eden biri. Kafayı çalıştırmak lâzım, adamın yaptığı gibi ve cesur olmak gerektiğinde.” Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, Adam isimli hikâyesinde gündemdeki küreselcilerin oyunlarını adam kahramanı vasıtasıyla okuyucularına aktarıyordu.

O

sörü ünvanı verildi. 'da Japonya'ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini atmıştır. Amerikan Bilim ve Sanat Akademisinin ilk ve tek Türk üyesidir. Meksika hükümeti tarafından yüksek Bilim Ödülü "Elena Moshinsky" ile ödüllendirildi.

ktay Sinanoğlu babasının Türkiye Başkonsolosluğunda görev yapmakta olduğu Bari'de doğdu. Oktay Sinanoğlu ve ailesi yılında İtalya'da II. Dünya Savaşı'nın başlamasının ardından ailesiyle Türkiye'ye döndü. Oktay Sinanoğlu, sonradan TED Koleji olan Ankara Yenişehir Lisesi'ne burslu öğrenci olarak girdi ve yılında bu okulu birincilikle bitirdi. Okulun bursuyla Kimya Mühendisliği okumak üzere ABD'ye gitti. 'da ABD Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kimya Mühendisliği'ni birincilikle bitirdi.

'de Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nü sekiz ayda bitirerek yüksek kimya mühendisi oldu. "Alfred Sloan" ödülünü aldı. 'da Kaliforniya Üniversitesi Berkeley'de kuramsal kimya doktorasını tamamladı. 'ta Yale Üniversitesi'nde öğretim üyesi (asistan profesör) oldu. 30

yıllarında atom ve moleküllerin çok-elektronlu kuramı ile "Doçent" oldu. 'te 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını bilim dünyasına kazandırarak 28 yaşında "tam profesör" unvanını aldı. yüzyılda Yale Üniversitesi'nde bu sanı kazanan en genç öğretim üyesidir. yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi mütevelli heyeti yalnız Oktay Sinanoğlu'na mahsus olmak üzere kendisine Danışman Profesör ünvanını verdi. Yale Üniversitesi'nde ikinci bir kürsüye daha profesör olarak atandı. 'de Almanya'nın en yüksek "Aleksander von Humboldt Bilim Ödülü"nü ilk kazanan kişi oldu. 'de Japonya'nın "Uluslararası Seçkin Bilimci Ödülü"nü kazandı; yine yılında özel kanunla Oktay Sinanoğlu'na ilk ve tek Türkiye Cumhuriyeti funduszeue.info

Dünyada yeni kurulmaya başlayan moleküler biyoloji dalının ilk profesörlerinden biri oldu. DNA sarmalının çözelti içinde o biçimde nasıl durduğuna açıklama getirdi. Dünyanın pek çok yerinde buluşları ve kuramları ile ilgili konferanslar verdi. 'li yıllarda çalışmalarını kimya biliminin basit bir şekilde öğretilmesine yönelik bir kuramsal çerçeve üzerinde yoğunlaştırdı. Ancak 'de yayımlanan çalışmaları akademik dünyada ilgi görmedi. 'te Yale Üniversitesi'ndeki profesörlük görev-


lerinden erken sayılabilecek bir yaşta emekliye ayrıldı. Aynı yıl Türkiye'ye dönerek Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü'nde profesörlüğe atandı. yılında bu görevden de emekliye ayrıldı. Türkiye'de bulunduğu dönem, çalışmalarını daha çok Türk millî kimliği ve Türk diliyle ilgili görüşlerini anlatarak geçiriyordu.. Eğitim dilinin resmî dilimiz, yani ana dilimiz Türkçe olması gerektiğini ve yabancı dillerin öğretilmesini, ancak zihnin çalışması ana dilde mümkün olduğu, yabancı dille eğitim yapılması halinde hem benliğin silinmek suretiyle sömürgecilerin istediği kıvamda bir zombi haline gelindiğini, hem de asla zihni iyi çalışan bir bilim insanı olunamadığını sürekli

anlatıp durdu. Sinanoğlu, Matematiksel yapısından dolayı Türkçe'nin en iyi bilim dili olduğunu söylüyordu. “Menderes'ten beri yabancı sermaye gelecek, diyorlar. Ne olacak? İşte, yıllardır, 'yabancı yatırım ve teknoloji gelecek, kalkınacağız' dediler. Gele gele hamburger, bir de kola geldi. Onun da etini kendileri dışarıdan getiriyor. O zaman dedik ki: 'Bunlara kanarsanız sonunda Türkiye kalkınmaz, Türkiye'de yabancılar kalkınır'. Dışarıda örnekleri var. Önce kafanızı köleleştirirler. Nasıl mı? Tarzanca (İngilizce'nin kelimelik sulandırılmışı) ile küreselleşme edebiyatıyla eğitimini yok ederek. Kimliğini, tarihle bağını koparırlar; aşağılık duygusunu artırırlar. Kendine güveni yok ederler. Ondan sonra sanayini, fabrikalarını elinden alırlar. Sonunda toprakları-

Tüm akademik çalışmaları içinde en önemli 5 kuramı şöyledir: Many Electron Theory of Atoms and Molecules () – Atom ve moleküllerin çok elektronlu kuramı Solvophobic Theory () – Çözgeniter kuramı Network Theory () – Kimyasal tepkime mekanizmaları kuramı Microthermodynamics () – Mikrotermodinamik Valency Interaction Formula Theory () – Değerlik kabuğu etkileşim kuramı.

Kitapları Göçmen Hamamı 'ye 5 Kala Dünyanın Yıllık Tarihi İlerisi için (ISBN , Türkçe Giderse Türkiye Gider

nı da alırlar. Şimdi onu yapıyorlar, toprakları alıyorlar. Niğde'de, Kırşehir'de, GAP'ta, Trakya'da Bunlar daha önce Porto Riko'da ve Havai'de oldu” Yaşamı boyunca Kuantum mekaniği'ne birçok katkıda bulunmuş bir bilim adamıdır. P.A.M. Dirac'in de üzerinde uğraştığı ancak çözümleyemediği bir problemi, "Kuantum mekaniği"nde, Hilbert uzayının topolojisi ve içerdiği yüksek simetrileri çözdü.Böylece Kimya bilimini bu topolojik inceleme ile sağlam bir temele oturttu. 19 Nisan tarihinde hayatını kaybetti. Ünlü sanatçı Esin Afşar'ın ağabeyidir.

Bye Bye Türkçe / Bir Nev-York Rüyası Büyük Uyanış Hedef Türkiye Ne Yapmalı / Yeniden Diriliş ve Kurtuluş İçin Yeni Bilim Ufukları I Yeni Bilim Ufuklari 2 Yeni bir matematik kuramı ve onunla bazı fizik kimya ilkelerinin bulunması Yeni Bilim Ufukları 3 Hayatın Örgüsü Elli Yıllık Biyolojinin Temellerini Sarsan Sorular Açıklamalı Fizik, Kimya, Matematik Ana Terimleri Sözlüğü Akademik kitapları Modern Quantum Chemistry : Istanbul Lectures (Academic Press,) Sigma Molecular Orbital Theory (Yale Press,) Three Approaches to Electron Correlation in Atoms and Molecules (with funduszeue.infoner,Yale Press,) New Directions in Atomic Physics (with funduszeue.info,Yale Press,)

funduszeue.info

31


DİLLER ATASINI KAYBEDİYOR.

D

illerin atası olarak kabul edilen Türkçemiz maalesef son zamanlarda sosyal medyanın gazabına uğramış durumda. Kimi zaman harfleri eksilterek yazıyoruz, kimi zaman sesli harfleri linç ederek kullanıyoruz kimi zamansa gereksiz harfleri araya ekleyerek anlatıma biçim kazandırdığımızı düşünüyoruz. ''SLM, NBR, NSLSN, YPMA, NASHIL OLHACAK BÖHYLE'' bunlardan yalnızca bir kaçı. Yazmayı bir kenara koyalım okurken bile güçlükle algıladığımız bu sözcükler ne yazık ki dilimizin içinde ve her gün kullandığımız sözcüklere yapışmış durumda. Kimi zaman bir baba ve oğlunun mesajlaşması beş-altı harfi geçmiyor. İnsanlar konuşmak yerine birbirine mesaj atmayı tercih ediyor. Bunu kimi zaman uygulayan biri olarak diyecek bir şey bulamasamda kelimelerin darp edilmesi konusunda kesinlikle şikayetçiyim. Her konuda ayaklanan bu halk harf konusunda da bir harp çıkarmalı. Harf devrimi değilde harf harbi olmalı mesela. Yanlış kullananlar Harf-i Harbiye'de yargılanmalı. Müebbet yemeli, Türkçe'ye dair ne varsa kullanamamaya. Harflerin kör kuyusuna atılmalı, ataların dediği gibi:''Nush ile uslanmayanın hakkı tekrir, tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir.'' Neredeyse tüm dillerin atası olarak kabul edilen bir dil, şuanda tanınmayacak bir halde. Kesme işaretini yolda görsek tanımayacağız, virgül deseniz yıllardır görüşülmemiş akrabamız gibi Varlığından haberdar olsak da görmeyeli uzun zaman olmuş.Noktalı virgülü görsek;''Aman sen ne kadar da büyümüşsün'' diyecek duruma gelmişiz. Tıpkı uzun süredir görülmeyen ve büyüyen akraba çocuğu gibi Güzel paragrafları köyden gelmiş peynir gibi tüketiyoruz. Aşkla,

32

şevkle ve özlemle. Oysa sözcükler köyden gelen peynirler kadar uzaktan gelmezler. Onlar daima zihnimizin içinde kullanılmayı beklerler. Sıraları hiç gelmese de bir köşede otururlar çoğu zaman. Tıpkı günümüzde elektirikler gittiğinde tozlu raflardan çıkarttığımız, yanmayı bekleyen mumlar gibi. Ne kadar ampul olursa olsun günün birinde o eski dostlarımıza daima ihtiyacımız olacaktır. Sözcüklerde böyledir. Hazıra ne kadar alışmış olsak da öyle bir zaman gelir ki; kendi sözcüklerimizi zihnimizde kandillerle gezerek ararız. Ne kadar güzel atasözlerimiz vardır bizim. ''Lafı tam gediğine oturtmak'' için kullanırız onları. İşte böylesine de ilginçtir onlar. Bazen nerede nasıl kullanılacaklarını açıklarken bile onlara başvururuz. Bir çok durum için paraşütteki kırmızı düğme gibidirler. Ne zaman başımız sıkışsa mutlaka ''ne demiş atalarımız..'' diye başlayan sözler yankılanır kulaklarımızda. ''Dilimiz de tüy bitti.'' derdik eskiden. Artık bu sözcükleri kuracak harflerimiz bitti diyeceğiz galiba. Sokakta yürürken kendimi ülkemden uzaklarda görüyorum bazen. ''Green Cafe, London Export, Güçlü GYM, Tikky Jeans'' kültürlü görünmeye çalışırken adına dahi dilimizin dönmediği isimleri tabelalarımıza yazmışız. Kafamı kaldırdığımda ya Londra'da bir caddede oluyorum ya da Paris'te bir sokakta Aynı dili konuşup farklı kelimleri yazan insanlarız. Ne yazık ki bazen dükkanına yabancı isim veren esnaf anlamını bile bilmiyor. Yalnızca kulağa nasıl geldiğne ve ya göze nasıl çarptığına bakıyor. Anlam bilinci sıfırın altında seyrediyor. Bu durumda Türkçemizin buz tutması kaçınılamaz son olarak görülüyor. Telefonlarımızdaki müzik listerine bile ''playlist'' diyoruz. Türkçe kaf dağının eteklerinde kurtarılmayı funduszeue.info

SALİH ZEKİ ÇETİN beklerken biz zümrüdü anka kuşunun kanadında bambaşka sözcük öbeklerine misafir oluyoruz. Bazense tatlılık adını verdiğimiz ağız bükmelerimize gidiyor aklım. Liseli aşıkların birbirlerine yaptığı şirinlikler de özellikle kızlar yerle yeksan ediyor dili. Ölüm fermanını yazıyor ağzınından çıkan oklarla. 29 harfe doğru tutuyor ağzındaki silahı ve bir anda hepsini birbirine geçirerek, kimini es geçerek tüm mermilerini boşaltıyor. Bir maganda gibi, sağa sola rastgele konuşuyor ve Türkçe faili meçhul bir cinayete kurban gidiyor. TDK bile farklı bir kimliğe bürünmüş son günlerde. Ne dediklerden onların bile habersiz olduklarını düşünmeye başlıyorum. Mars'ta bir ülke kursak ve orada TDK açsak ancak dünya dillerine ve Türkçe'ye bu kadar uzak kalınabilinirdi. ''Aslımız başka başına başkalaşmış..'' diyor şair. Yıllar sonra ortaya dillerin evrim teorisi atılsa öyle zannediyorum ki bizim dilimiz maymun ve insan kadar benzer ve bir onlar kadar alakasız iki dil olacak. Belki de yıllar sonra insanların konuştuğu birden fazla Türkçe olacak. Maalesef ki kendimizi yılan gibi görmekten geri kalamıyorum. Siz değerli insanlar; rica ediyorum, yazı yazarken elimize, okurken dilimize ve konuşurken zihnimize dikkat edelim(!) Aksi taktirde iki dilli bir hayvan olan yılanı da sollayıp bir çok farklı dile sahip olacağız. Dil konusu en az ormanlarımız kadar önemli bir problemdir. Ağaçlanan ormanlar gibi, dilimize gerekli bakımı yapalım. Devletin en yüksek dil kurumu olan TDK'yı da haşerattan uzak tutalım. Yoksa değil biz yüksek tahsilli insanların bile anlamakta güçlük çekeceği bir dil ailesi daha aramıza katılacak


Karamanoğlu Mehmed Bey

K

aramanoğlu Mehmed Bey Karamanoğulları'nın ikinci beyi Kerimüddin Karaman'ın oğludur. Doğum tarihi belli olmayıp ölümü 'dir. Mehmet Bey askerî ve idarî yönden bilgili bir devlet adamı idi. Bilim adamlarını etrafına toplayıp onlara büyük önem vermiştir. XIII. yüzyıl ortalarında Selçuklular, genellikle edebi dil olarak Farsçayı, devlet işlerinde Arapçayı kullanırlardı. Halk ise öz dilleri olan Türkçeyi kullanıyordu. Mehmet Bey millet olarak birlikte yaşamanın ilk şartı olan dil birliğinin sağlanmasının gerekliliğine inanıyordu. Bu birliği gerçekleştirmek için Toroslar üzerinde yaşayan bütün Türkmen boylarını çevresinde toplayarak bir ordu oluşturdu. Şimden gerü hiç gimesine divanda, dergahda, bergahda ve dahi her yerde Türk dilinden özge söz söylemeye. (13 Mayıs ) Üzerine gönderilen Selçuklu ve Moğol kuvvetlerini büyük bir yenilgiye

uğratarak Konya’ya girdi. Burada yaşayan Selçuklu Türkleri, Karamanoğulları ile birlik oldular. Kısa zamanda Konya vilayeti ve bazı çevre iller Karamanoğullarının hâkimiyeti altına girdi. Daha sonra Selçuklu Sultanı İzzettin Keykavus’un oğlu Gıyaseddin Siyavuş’u başa geçiren Mehmet Bey’in kendisi de vezir oldu. İlk önceleri Moğol baskısına başarı ile karşı koymasına birçok kere galip gelmesine rağmen, daha sonraki çarpışmaların birinde iki kardeşi ile beraber öldürülmüştür. İdareciliği sırasında Türkçeyi resmi dil olarak ilan eden fermanını vermiştir. Bu fermanda "Bugünden sonra divanda, dergâhta ve bargâhta, mecliste ve meydanda Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır." diyerek sadece siyasî ve askerî bir zafer değil aynı zamanda kültürel bir zafer kazanmıştır. funduszeue.info

33


Paintball P

aintball, kişilerin bireysel olarak ya da takımlar halinde rakiplerini yenmek için yarıştıkları bir spordur. Daha genel tanımıyla karşılıklı 2 takımın çeşitli senaryolarla birbirlerine karşı oynadıkları bir grup oyunudur. ‘’Paint’’ ve ‘’Ball’’ kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelen bu İngilizce kökenli kelime ‘’Boya topu’’ anlamına gelmektedir. Oyuncular paintball tabancaları tarafından fırlatılan içi suda çözünür boya dolu jelatin kapsüller ile rakiplerini vurarak oyunda ilerler. Paintballlar zehirsiz, çevre dostu, suda çözünür polimerden yapılmıştır. Oyun genelde düzenli gerçekleştirilen yarışma organizasyonları, turnuvalar, profesyonel takımlar ve oyuncular seviyesinde profesyonel bir spor olarak oynanmaktadır. Paintball teknolojisi silahlı kuvvetler, polis güçleri ve paramiliter güvenlik kurumları tarafından da eğitim amaçlı ve bazı toplumsal olaylarda ya da bazı şüpheli kişiler üzerinde ölümcül olmayan bir müdahale aracı olarak kullanılmaktadır. Paintball oyununun yasallığı ülkelere ve bölgelere göre değişmektedir. Pek çok bölgede oyunlar yasalarla düzenlenmiştir ve oyuncuların koruyucu maskeler giymesi ve belirli kurallara uyması zorunludur.

Ekipmanlar Paintball silahı: Paintball silahı

rakibinizi boya topları ile vurmaya yarayan temel oyun ekipmanıdır. Paintball silahının bir besleme gözü olmalıdır, buradan boya yüklenir. Yükleme mekanizması yaylı, kütleçekimli (boya topları yükleme odacığına düşer) ya da elektronik cebri besleme sistemli olabilir.

34

Boya Topları: Paintball silahlarında cephane olarak kullanılan boya topları küre şeklinde jelatin kapsüllerdir ve polietilen glikol, diğer zehirsiz suda çözünür maddeler ve boya içerirler.

Maske ve Gözlükler: Maskeler

oyuncuların yüzlerini boya toplarından korumak için giydikleri güvenlik araçlarıdır.

Oynanış Şekli: Paintball çok çeşitli kurallar ve varyasyonlar dahilinde oynanabilmektedir. Özellikle Türkiye’de Paintball sahalarında her firmada değişik kurallar dahilinde oynanmaktadır. Fakat daha global bir bakış açısında değerlendirdiğimizde kurallar ve konsept oyun öncesinde belirlenir. En temel oyun kuralı oyuncuların oyunu hiç vurulmadan tamamlamak üzere birbirleri ile rekabet etmesidir. Bir dizi kural oyundaki vuruşların geçerliliğini belirler, bazı oyunlarda istisnasız, koşulsuz her vuruş geçerli sayılmaktadır. En yaygın varyasyon, vuruşun geçerli sayılması için boya topunun patlamış olması ve vurulan oyuncuda belli büyüklükte bir iz bırakmasıdır. Elenen oyuncular oyun sahasını terk funduszeue.info

melidir. Bir oyuncunun elenmesi karşı takıma puan kazandırır. Belirlenen oyun kurallarına göre elenen oyuncu daha sonra oyuna tekrar katılabilir ya da oyundan tamamen çıkartılabilir. Her oyunun spesifik hedefi oyun öncesinde belirlenir. Bu bir bayrak kapma yarışı ya da oyuncuların elenmesine bağlı bir oyun olabilir. Paintball sporundan zaman içerisinde popüler başka bazı varyasyonlar da çıkmıştır. Bunlardan birisi woodsball oyunlarıdır. Woodsball geniş ormanlık arazide oynanır. Speedball varyasyonu ise daha küçük sahalarda ve hızlı tempoda oynanır. Speedball oyunları 15 saniye gibi çok kısa sürelerle oynanır. Genelde en fazla 20 dakikaya kadar çıkar. Bir başka varyasyon ise senaryo paintball oyunlarıdır. Bu oyunlarda kurgusal ya da tarihi olaylar ve karakterler canlandırılır. Bugüne kadarki en büyük senaryo paintball oyunu Oklahoma D-Day’in 2. Dünya Savaşını yeniden canlandırması olmuştur.


PAİNTBALL Amerika Birleşik Devletleri’nde kesilecek ağaçların işaretlenmesi için kullanılan paintball tabancaları yılında üretmeye başlamıştı. APG Magazine’e göre; bildiğimiz anlamdaki paintball’un ilk uygulamaları, 70’lerin sonunda Hayes Noel ve Charles Gaines’ın birbirleri ve arkadaşları arasındaki eğlence maksatlı kullanımlarıyla ilk olarak hayat buldu. ’li yılların başında ise ticari kimliği ile , National Survival Games şirketinin sahibi, Bob Gurnsey; oyun için özel olarak tasarlanmış “Splatmaster” silahını piyasaya sürdü. O yıllarda oyuncuların vahşi doğada hayatta kalma becerilerine insanlara kimliklerini değiştirme yetisi sağlayan sert bir oyundu. Oyunun temel malzemeleri ise pusula ve haritalardı. Kurallar ise oldukça basitti; “her oyuncu kendi başının çaresine bakar ve yalnız bir takım hayatta kalır!”. Ülkemize sadece 4 yıl önce girmiş olan “Paintball”;, boyadolu kapsüller atan havalı silahlarla donanmış iki takımın, sınırları belirlenmiş bir alanda gerçekleştirdikleri stratejik bir takım oyunudur.

funduszeue.info

35


MÜZELERİN EN TATLISI H

Çikolata Müzesi

afta sonu hem eğlenebileceğiniz hemde hayran olacağınız bir müzeye gitmek ister misiniz. Sizin için Çikolata Müzesini araştırdık. Birçoğumuz çocukluğumuzdan beri çikolatayı gördüğümüz zaman dayanamıyoruz. Peki bu hafta çikolata müzesine gitseniz sanat eserlerinden oluşan çikolataları yememek için dayanabilirmisiniz? Çikolata müzesine giden misafirlere, ilk olarak çikolata çeşmesinden çikolata ikram ediliyor. Müzede herşey çikolatadan yapılmış durumda. Çikolatadan eserler, Nuh’un Gemisi, Atatürk, Einstein, Aşık Veysel ve Zeki Müren büstü, Sultanahmet Camii, Yerebatan Sarnıcı, Kız kulesi ve daha bir çok tasarlanmış eserden oluşuyor. Kukladan yapılmış pasta ustaları şarkı söylerek doğum günü kutluyor.

çok bölümde fotoğraf çektirebiliyorsunuz. Tesisisin dışında ise küçük bir hayvanat bahçesi yer alıyor. Hafta içi ve hafta sonu Çikolata Müzesi ve pasta fabrikasını Esenyurt’da ziyaret edebilirsiniz. Kişi başı ücret 20 TL olup, yaş grubundan ücret alınmamaktadır. Müzemizde fotoğraf çekimleri mevcuttur. Satış mağazamızdan sizlere özel %10 indirimden yararlanabilirsiniz. Aynı şekilde restoranımıza gruplar halinde geldiğinizde %10 iskonto yapılacaktır. Haftanın altı günü müze ziyaret edilebilmektedir (Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma ve Cumartesi). Müze saatleri: – Her gün arası gezi mevcut değildir.

Çocuklarınız için hatıra olsun diye bir-

36

funduszeue.info

Pazar günü müze ziyareti sadece brunch müşterileri tarafından yapılabilmektedir. arası. Satış mağaza saatleri: – Restaurant saatlerimiz: – funduszeue.info


funduszeue.info

37


38

funduszeue.info


BABA, çınar gibidir.

Meyvesi olmasa da gölgesi yeter.

Bir Amerikan İç Savaşı gazisinin kızı olan Sonora Smart Dodd, Anneler Günü gibi babaların da bir günü olması gerektiğini düşünmekteydi. Dodd'un babası annelerinin yokluğunda altı çocuğunu tek başına büyütmüştü. Babasının doğum günü olan 5 Haziran'ın Babalar Günü ilan edilmesi için çalışmalara başlamış ama bu çalışmalar o tarihe yetişemeyerek kutlamalar haziran ayının üçüncü pazar gününe ertelenmiştir. Babalar Günü ilk kez 19 Haziran 'da Washington'un Spokane şehrinde kutlanmıştır. yılında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Calvin Coolidge kutlamaları desteklemiş; ama resmi olarak Babalar Günü ilan etmemiştir. yılında ise o dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının üçüncü pazarının Babalar Günü olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayımlamıştır. yılındaysa başkan Richard Nixon'ın imzasıyla Babalar Günü yasal olarak ABD'de resmi tatil ilan edilmiştir. Katolikler ise Babalar Günü olarak farklı bir tarihi kutlarlar. Onlar bu kutlamayı dini açıdan ele alıp Hıristiyanlık peygamberi İsa'nın babası anısına, Mart ayının gününü St. Joseph Günü adı altında babalarına armağan etmektedirler. Bazı ülkelerde bu kutlamalar dini özelliklerinin dışına çıkmıştır

funduszeue.info

39


BASİT EGZERSİZLER FORMDA KALIN

Yaza sayılı günler kala evde kolaylıkla kendi başınıza yapabileceğiniz bu hareketler sırt, karın, bel, kalça ve bacak bölgenizi çalıştıracak.

1-BEL EGZERSİZİ Yere yüzükoyun uzanın. Dirseklerinizi omzunuzun hemen altına koyarak vücudunuzu, yukarı doğru kaldırın ve bacaklarınızı kalçanıza doğru kıvırın. Belinizi esnetirken başınızı sağa veya sola doğru çevirerek sırtınızı da çalıştırabilirsiniz.

5-YAN KASLAR

İç bacaklarınızın gerginliğini sağlayarak belinizin çukur, kalçanızın dışarıda olduğu bir pozisyon alın. Sırtınızın esnediğini göreceksiniz.

6-SIRTINIZI ESNETİN Kollarınızın gerginliğini sağlayarak bacaklarınızı kıvırın ve topuklarınızın üzerine oturun. Omuzlarınızın, sırtınızın ve bel bölgenizin gerildiğini ve esnediğini hissedeceksiniz.

2-KALÇA VE BACAK

7-GÖĞÜS EGZERSİZİ

Ayakta tek bacağınızı göğsünüze çekerek kalça ve arka bacağınızın esnemesini sağlayın. Bedeninizle birlikte dengenizi de kontrol ettiğinizi göreceksiniz.

Yüzükoyun yere uzanın. Bacaklarınızı gergin tutun. Ellerinizin üzerinde bütün vücudunuzu kaldırmaya çalışın. Bu hareketi diz kapaklarınızı yere koyarak da tekrarlayın.

3-KARIN EGZERSİZİ

8-KALÇA İÇİN

Parmak uçlarınızın gerginliğini sağlayacak şekilde bacaklarınızı düz bir şekilde uzatın. Yerden cm. yukarıda bacaklarınızı birkaç saniye tutun ve bırakın.

Dizleriniz bükülü eller kalçanın her iki yanında olsun. Kalçanızı yukarı doğru kaldırın. Dizinizin ve kalçanızın aynı hizada olmasına dikkat edin.

4-ARKA BACAK EGZERSİZİ Bacaklarınızı yukarı doğru kaldırarak belinizin yerle temas etmesini sağlayın. Bacaklarınızı sırasıyla 90 dereceye indirip tekrar düz bir pozisyona getirin.

40

NOT: Bu hareketleri yapmadan önce bir sağlık uzmanına danışmanız uygun olacaktır.

funduszeue.info


funduszeue.info

41


NEDEN KAN BAĞIŞI? Her yıl binlerce insan, bir kaza ya da hastalık sonucunda kan bulamadığı için hayatını kaybediyor. Buna karşılık yapılan araştırmalar, yaklaşık 72 milyon insanın yaşadığı Türkiye’de yıllık kan bağış oranının, nüfusun %1’i kadar olduğunu gösteriyor. Oysa kan bağışı, kan bekleyen binlerce insanın hayatını kurtarmanın yanı sıra, bağış yapan kişinin sağlığını da olumlu yönde etkiliyor. Kan bağışı, kanı veren için de, alan için de kimi hayati unsurlar içeriyor ve dolayısıyla dikkat edilmesi gereken birçok önemli ayrıntıyı içinde barındırıyor.

Kan vermenin vücudumuz için faydaları nelerdir? Kan bağışı yaptığınızda sadece ihtiyacı olan insanın sağlığına kavuşmasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kendi sağlığınız için de olumlu bir şey yapmış olursunuz. İşte kan bağışı sonrasında sağlığınızdaki olumlu değişiklerden en önemlileri şunlardır:

- Kanınızdaki yüksek yağ oranı düşebilir. - Kalp krizi ihtimalini %90 oranında azalttığı ifade edilmektedir. - Her kan bağışladığınızda, kan sayımı ve kanla bulaşan hastalıklarla ilgili tarama testine tabi olursunuz.

Kimler kan bağışı yapabilir?

- Yaşı arasında olanlar. - Ağırlığı 50 kg üzerinde olanlar. - Önemli bir sağlık sorunu olmayan, hemoglobin düzeyi normal olanlar. - Kan merkezine kan vermek için geldiğinde yapılan muayenede sağlığı uygun olduğu tespit edilen herkes kan bağışında bulunabilir.

Kimler kan bağışında bulunmamalı?Bazı nedenler de sizin kan

vermenize engel olabilir. Eğer aşağıda sıralanan durumlardan herhangi

- Kan hücreleriniz yenilenir. - Kan yapan organlarınız daha sık çalışır hale gelir. - Sosyal sorumluluk ve ait olma hissini geliştirerek ruhsal olarak da rahatlarsınız. - Genç hücreler dolaşıma katıldığı için, bağışıklık sistemi aktivitesi değişir.

42

funduszeue.info

biri sizde varsa, kan vermek için biraz beklemeniz gerekiyor. - Muayenede 37,5 dereceden fazla vücut ısısı olanlar. - Nabız atış sayısı dakikada 50’den az, ’den fazla olanlar. - Damardan uyuşturucu bağımlılığı olanlar. - Pıhtılaşma faktör konsantresi ile tedavi olanlar. - Son 24 saatte aşırı miktarda alkol alanlar. - Cinsel yolla bulaşmış bir hastalık geçirenler ve geçirme riski yüksek cinsel tercihlerde bulunanlar. - Soğuk algınlığı geçirenler şikayetleri nin kesilmesinden 3 gün sonra kan bağışı yapabilirler. - Son 12 ay içinde; bulaşıcı sarılığı olan biri ile yakın teması olanlar. - Organ veya doku nakli yapılanlar. - Akupunktur, dövme, cildinizin herhangi bir yerini deldirme (kulak deldirme gibi) işlemi yaptıranlar. - Son 3 yıl içinde sıtma hastalığı geçirenler kan veremezler. - Sıtma hastalığının salgın olarak bulunduğu coğrafi bölgelerde 6 aydan fazla kalanlar, 2 yıl süre ile 6 aydan az kalanlar ise 12 ay kan bağışında bulunamazlar - Kullandığınız ilaçlar varsa mutlaka kan verdiğiniz merkezdeki doktora iletin. - Ayrıca kalp krizi geçiren bir kişi kan veremez.


Sahurda ne yemeli? Sahurda sıkı kahvaltı yapın! Sahurda yenilen yemeğin de fazla ağır olmaması gerekiyor. Uzmanlar sahuru erken kahvaltı gibi düşünerek gün boyunca tok tutacak, kan şekerinizin düzenli seyretmesini sağlayacak protein içeriği yüksek besinlerden oluşan bir kahvaltı hazırlanmanız tavsiyesinde bulunuyor. Sahurun kahvaltı öğünü gibi düşünülüp kahvaltıda yenilen tarzda yiyeceklerin tercih edilmesi ve bol miktarda sıvı tüketilmesi öneriliyor.

Sahur kahvaltasında hangi ürünler tüketilmeli?

bir besin olması nedeniyle tokluk hissedilmesine yardımcı olur, hem de sıvı ihtiyacının karşılanmasına destek sağlar. 1 bardak sütün mide boşluğunu hissettirmeden insanı 5 saat boyunca tok tuttuğu belirtiliyor. Sütte bulunan şeker laktozdur. Laktoz açlıkta kullanılan glikojen depolarına destek olarak vücudun enerji ihtiyacının karşılanmasına da yardımcı olur. Sütün bileşimindeki yağ da mideden uzun sürede uzaklaşması nedeniyle tokluk duygusunun uzun sürmesinde etkili olur, kalsiyum başta olmak üzere Ramazanda da mineral ve vitamin gereksinimini karşılar.

Özetle; • Et grubu, süt grubu, sebze-meyve grubu ve tahıl grubu yiyeceklerden en az bir çeşit sofranızda bulundurun. • Gece yiyip yatmayın, imsak vaktine yakın saatlerde kalkıp sahurunuzu yapın. • Sahura kalkmadan kesinlikle oruç tutmayın. • Sahuru abur-cuburlar la geçiştirmeyin. • Yağlı yemekler, ağır tatlılar yerine kahvaltı türü yiyecekleri tercih edin.

Afiyet olsun

Sahur önemlidir, çünkü tüm gün boyunca sahurda yenen yemekler kullanılır. Protein içeriği fazla gıdalar, midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktirdikleri için tercih edilmelidir. Aynı zamanda tokluk hissi de sağlayan besinler, sahurda unutulmamalıdır. Yumurta, Yoğurt, Süt, Peynir gibi gıdalar; sahur için ideal seçimler arasındadır.

1 bardak süt içmek 5 saat boyunca tok tutuyor! Süt hem protein içeriği yüksek olan funduszeue.info

43


DOLMABAHÇE

E

vliya Çelebi; Dolmabahçe Sarayı’nın bugünkü yerinde Yavuz Sultan Selim’in bir köşk yaptırdığını yazar. I Ahmet zamanında, mekân taşla doldurulur ve köşk büyütülür. Sarayın ve yerleşimin adı buradan gelir. 19 funduszeue.info II. Mahmut aynı yerde yeni bir saray bina eder. Bugünkü yapı ise; yılında I. Abdülmecit tarafından, Karabet Balyan’a inşa ettirilir. Yapımı senesine kadar devam eden Saray; Abdülmecit’in İkamet ettiği yer olmasının yanı sıra, resmi işleri de gördüğü mekândır. Abdülmecit’ten sonra kardeşi Abdülaziz’de bu Saray’da yaşamıştır. Cumhuriyet’in ilanından sonra Atatürk’ün İstanbul’daki Cumhurbaşkanlığı Konutu olan Dolmabahçe Sarayı, 10 Kasım tarihinde Atatürk’ün öldüğü yer olması münasebetiyle, Cumhuriyet tarihinde ayrı bir öneme

44

sahiptir. Dolmabahçe Sarayı’nın ana yapıları; Harem, Mabeyn, Saat Kulesi ve Dolmabahçe Camiidir. Saray’da oda ve 46 adet salon, 6 hamam ve 68 tuvalet vardır. Saray bin metrekare alana kurulmuş ve ’larda elektrik ve kalorifer sistemine geçmiştir. Mabeyn merdivenlerinin korkulukları, kristallerle süslenmiş harikulade bir görünümde olup; Mabeyndeki Taht Salonu’nda bulunan 36 metrelik kubbeden sarkan dört tonluk ve yedi yüz elli ampullü kristal avize, salona Avrupai bir hava katmaktadır. Bu avize Kraliçe Victoria’nın hediyesidir. Bu Taht Salonu 19 Mart tarihinde, II Abdülhamit’in Osmanlı meclisini açılışına ev sahipliği de yapmıştır. Ayrıca; Haremde, Taht Salonu’nun izlenebileceği bir koridor vardır. funduszeue.info

Harem, törenlerin yapıldığı Mavi Salon, kadınların eğlendiği Pembe Salon, Atatürk’ün kaldığı odalar, Valide Sultan odaları gibi farkı mekânları barındırır. Saray’ın girişinde yer alan 30 metre yüksekliğindeki saat kulesininse yılında tamamlandığı söylenir. Saray’ın yanındaki Dolmabahçe Camii, Osmanlı mimarisine damgasını vuran; Balyanlardan, Nikoğos Balyan tarafından yılında tamamlanmıştır. Dolmabahçe Sarayı’nın arka kısmında Sultan’ın kuşları için 19 funduszeue.info inşa edilmiş ufak bir köşk yer alır. Yapıda o dönem farklı türden, birçok kuş barındırılmıştır. Günümüzde müzeye dönüştürülen Dolmabahçe Sarayı, Milli Saraylar Daire Başkanlığına bağlıdır ve bazı bölümleri ziyarete açıktır.


SARAYI

Dolmabahçe Sarayı'nda Muayede Salonundan sonra geçilen ve bu gün (Hususi Daire) adıyla tanınan bölümün denize bakan yönündeki dördüncü oda, Atatürk'ün hayata gözlerin kapadığı tarihi bir oda olarak, bütün eşyasıyla bir müze halindedir. Bu oda, Abdülmecid ve daha sonraki Osmanlı padişahlarının kışlık yatak odasıydı. Hususi Dairenin iki büyük salonunu birbirine bağlıyan koridor üzerindeki bu oda, iki kapılı ve dört pencerelidir. Oda'da Atatürk'ün yattığı bronz işleme bir ceviz karyola, gardrop ve komodin vardır. Oda, halılar, kanepe ve koltuklarla döşenmiştir. Duvarları, açık yeşil üzerine yıldızlar ve çiçeklerle süslü bir kağıtla kaplıdır. Ceviz karyola üzerende keten işlememe beyaz bir örtü, mavi bir yorgan vardır. Pencereleri atlas perdelidir. Atatürk, Savorana yatında geçen rahatsızlık günlerinden sonra, 25/26 Temmuz günü saat dokuzu beş geçe, bu odada gözlerini yummuştu. Atatürk'ün ölümünden sonra, Dolmabahçe Sarayı'nın bu tarihi odası, Atatürk'ün yatak Odası olarak, olduğu gibi muhafaza edildi. Türk Milleti ile birlikte, sonsuz bir yas tutarak. funduszeue.info

45


Ü

lkemizde ise balon turizminin en yaygın olduğu bölge Kapadokya Bölgesidir. Kapadokya bölgesi ülkemizin turizminin %12’sini oluşturmakla birlikte, yılından itibaren ülkemizde de yaygınlaşmaya başlayan balon turizminin başkenti olmuştur. Eşsiz doğa harikası olan Kapadokya bölgesinin havadan görünüşü için sabahın erken saatlerinden itibaren dünyanın dört bir yanından gelen turistleri taşıyan balonlar gökyüzündeki görüntüsü adeta hareketli bir gökkuşağını andırır. Bu anlamıyla Kartal halkı çok şanslı çünkü o bölgede bulunan Kapadokya Kartal Otel siz Kartal’lıların bu muhteşem doğayı izlemek ve yaşamanız için yılın her günü ve saati hizmetinizdedir. Kartal Belediye Başkanı funduszeue.infoınok ÖZ’ün yılında göreve gelmesinden sonra yapmış olduğu Sosyal Belediyecilik hamlelerinin başında gelen bu proje yıllardır başarı ile Kartal’lıların hizmetindedir. İlk balon uçuşu 05 haziran yılında Jacques Charles, tarafından feet yüksekliğinde 15 mil seyahat eden “The Globe” adlı hidrojen balonudur. ’den günümüze kadar balon uçu-

46

şu kronolojisini şöyle sıralayabiliriz; 21 Kasım Kayda geçen ve insan tarafından kullanılan ilk sıcak hava balon uçuşu Paris’te gerçekleşir. Montgolfier kardeşler tarafından kağıt ve ipekten yapılan bu balon 22 dakikalık uçuş boyunca François Pilâtre de Rozier ve Marquis François-Laurent d’Arlandes tarafından yönetilir. Paris’in göbeğinden feet yukarı çatı tepelerinin üstünden giden balon 6 mil uzaktaki üzüm bağlarına iniş yapar. Yörenin çiftçileri gökyüzünden inen bu ateş saçan ejderhadan çok rahatsız olurlar. Pilotlar onları yatıştırmak ve uçuşu kutlamak için şampanya sunarlar. Bu gelenek balon kullanıcıları tarafından günümüze taşınmıştır. 1 Aralık Insan tarafından kullanılan ilk gaz balonu Jacques Alexander Charles ve Nicholas Louis tarafından yapılmıştır. Paris’ten başlayan uçuş 2 ½ saat sürmüştür ve 25 millik bir mesafeyi kapsamaktadır. Iniş yapılır yapılmaz, Robert sepetten atlar ki bu da balonun tekrar yükselmesine neden olur. Balon bu sefer feete yükselir. Charles daha sonra güvenli bri şekilde iniş yapar. Günümüzde Fransa’da gaz

balonları Charlier, sıcak hava balonları Montgolfier olarak bilinir. 19 Ocak Fransa Lyon’da Joseph Montgolfier tarafından gerçekleştirilen tek kayıtlı uçuş fut küp üzerinde kapasitesi olan bir balonla gerçekleştirilmiştir. Bu da yaklaşık 30 kişilik yolcu kapasitesi anlamına gelir. Yapılan en büyük balonlardan biridir. Kumaştaki yırtık yüzünden uçuş sadece 20 dakika sürmüştür. 15 Haziran Balonla uçuşta ilk kaza, hybrid gaz ile çalışan sıcak hava balonunun Jean François Pilatre de Rozier ve yolcusu tarafından yönetildiği uçuşta oldu. M. Romaine ateş alır ve İngiltere Kanalını geçmeye çalışırken patlar. Günümüzde hybrid balonlar (gaz ve sıcak hava kambinasyonunu kullanmaktadırlar) Rozier olarak bilinirler. 19 Ocak Amerika’da ilk balon uçuşu Philadelphia’da Walnut Street PrisonYard’da Jean Pierre Blanchard tarafından gerçekleştirilmiştir. Blanchard ayrıca Almanya, Hollanda, Belçika ve İsviçre’de ilk balonla yükselen kişidir. Amerikan iç savaşı sırasında

Balon Turizmi funduszeue.info


ipli gaz balonları her iki tarafça taburların hareketlerini izlemek için kullanılır. Balonlar bu amaçla ’ün başlarında Fransa’da kullanılmıştır. Balonlar Prusya –Alman kuvvetleri tarafından şehrin kuşatılması sırasında kaçan mültecileri ve postaları taşımak için kullanılır. 2 milyonun üzerinde mektupla birlikte kişi kaçar. Newyork’lu bir gazete sahibi James Gordon Bennet, bir uzun mesafe uluslararası balon yarışı için sponsor olur. İlk yarış Paris’te başlar ve 22 saat sonra İngiltere-Yorkshire’a inen Amerikalı Frank Lahm tarafından kazanılır. Yarışın kurallarına gore, kazanan balonun ülkesi bir sonraki yıl gerçekleşecek yarışa ev sahipliği yapacaktır. Bir sonraki yarış ’de St. Louis’de gerçekleşir. ile yılları arasında 6 farklı ülkede 26 yarış gerçekleştirilir ’da yarış tekrar hayata geçirilir ve bugün dünyada en önemli gaz balonu yarışması olarak devam ettirilmektedir. 11 Kasım A. W. Stephens ve O. A. Anderson Explorer II adlı milyon fut küplük büyük bir helyum balonuyla feetin üzerine çıkar. Güney Dakota’da “stratobowl”-

dan havalanırlar. Bu yer daha sonra ilk başarılı modern sıcak hava balonun uçuşuna sahne olur. Tarihte ilk kez, insanların basınçlı bir odada oldukça yüksek irtifalarda seyahat edebilecekleri ve basınçlı bir odada yaşam sürdürebilecekleri kanıtlanmış olur. Bu uçuş havacılık açısından bir dönüm noktası oluşturur ve gelecekte uzayda seyahatin ve uzayda insanın seyahat edebilmesinin yolunu açar. Oldukça reklamı yapılmış seyahat, balondan canlı radio yayını yapabilme de özelliği taşır.

sek mesafe rekoru: Per Lindstrand bir sıcak hava balonu ile erişilen en yüksek mesafe olan feet ile tek başına dünya rekorunu kırar. Pasifiği geçen ilk Sıcak Hava Balonu: Per Lindstrand ve Richard Branson sıcak hava balonu ile Pasifiği geçen ilk insan oldular. Otsuka Flyer adlı balonlarında mph’lik hızlara ulaşarak mili 46 saat içerisinde dolaşırlar. Japonya’dan Kanada’ya uçarlar ve dünya rekoru kırarlar. Süre rekoru: Richard Abruz Ben Abruzzo, Maxie Ander- zo, (Bir önceki rekorun sahibi Ben son ve Larry Newman’ı taşıyan Abruzzo’nun oğlu) ve Troy Bradley “Double eagle II” adlı balon Atlan- (“Odyssey” projesi ile artık kendi tiği geçen ilk balon olur. sa- dünya çevresindeki rekorunu oluşatlik uçuş rakamı ile birlikte yeni turmaktadır) saat, 16 dakika bir zamanlama kayıtlara geçer. boyunca bir De Rozier balonu içeri sinde Bangor Maine’den Fas’a uçar. Pasifiği geçen ilk balon: Ben Abruzzo, Larry Newman, Ron Clark İlk tek kişilik Transpasifik ve Japonya’dan Rocky Aoki tara- Balon uçuşu: Şubat Kenfından yönetilen, Nagashami- Ja- di “Solo Challenger” projesi ile diponya’dan 10 Kasım’da kalkan 84 ğer bir dünya çapında yarışmasaat 31 dakika sonra Kaliforniya’da cı Steve Fossett, Seul- Kore’den Mendocino Ulusal Ormanına inen yola çıkar ve Mendham-Saskatc13 bölmeli Double Eagle IV. Yeni hawam-Kanada’ya 4 günde uçar. bir mesafe rekoru kırılır: mil. Sıcak hava balonuyla en yük-

ve Kapadokya funduszeue.info

47


Neden Rüzgar Enerjisi

T

oprak ve su yaşamak için gerekliyse enerjide kalkınmak için gereklidir. Türkiye yoğun bir biçimde ekonomik ve sosyal kalkınmasını tamamlamaya çalışıyor. Bu gayretleri hedefe ulaştıracak tek etken enerjidir. Ancak enerji sektörüne yakından baktığımızda hem birincil enerji kaynaklarına hem de elektrik enerjisine çok hızlı talep artışımız var. Birincil enerji kaynaklarının sağlanması bakımından %70’leri aşan bir oranda dışa bağımlı bir ülkeyiz. İkincil enerji olarak elektrik enerjisi üretiminde de dışa bağımlı olan kaynaklarımız yaklaşık %58 oranındadır. Dışa bağımlılık, hızlı talep artışı, yüksek yatırım

48

gereksinimi enerji sektörümüzün önemli özellikleri olarak kendini gösteriyor. Rüzgar gücünden elektrik üretimi, yaşanan teknolojik gelişmelere bağlı olarak ekonomik değer kazanması sadece enerji sektörüne değil aynı zamanda ekolojik dengenin de bozulmadan korunmasına da olumlu katkı sağlamaktadır. Çevre ve iklim değişikliği konusunda , dünya genel ısısının 2 derece daha artmaması için neler yapılması gerekir ve benzeri gibi teknik kriterler söz konusudur. Dolayısıyla, enerjide üretim kadar tasarrufta önemlidir. Enerjide % 70 dışa bağımlı olan funduszeue.info

ülkemizde, artan enerji arz talebini karşılamak üzere bir yandan enerji alanlarında yatırımlar yapılırken diğer yandan da enerji yoğunluğunu azaltmaya yönelik çözümlere yönelim artıyor. Yıllık ortalama değerler esas alındığında, Türkiye’nin en iyi rüzgar kaynağı alanları kıyı şeritleri, yüksek bayırlar ve dağların tepesinde ya da açık alanların yakınında bulunmaktadır. Açık alan yakınlarındaki en şiddetli yıllık ortalama rüzgar hızları Türkiye’nin batı kıyıları boyunca, Marmara Denizi çevresinde ve Antakya yakınında küçük bir bölgede meydana gelmektedir. Orta şid-


Rüzgar enerjisinin üstünlükleri nelerdir?

RÜZGAR ENERJİSİ KULLANIM ALANLARI Evler Kamu ve Özel İşletmeler Park, bahçe ve cadde aydınlatmaları. Sinyalizasyon Sulama sistemleri. Karavan, tekne ve mobil istasyonlar. Elektrik enerjisi ihtiyacı olabilecek her yer

detteki rüzgar hızına sahip geniş bölgeler ve rüzgar gücü yoğunluğu Türkiye’nin orta kesimleri boyunca mevcuttur. Türkiye Rüzgar Santralleri Atlasına göre Marmara Bölgesinde; Balıkesir, İstanbul, Çanakkale, Ege Bölgesinde; İzmir, Manisa Doğu Akdeniz çevresinde Hatay Rüzgar Santrallerinin yoğun olarak yer aldığı funduszeue.info seviyesinden 50 m yükseklikteki rüzgar potansiyelleri incelendiğinde Ege, Marmara ve Doğu Akdeniz bölgelerinin yüksek potansiyele sahip olduğu görülmektedir. 7 m/s’den büyük rüzgar hızları göz önüne alınarak Türkiye rüzgar enerjisi potansiyeli MW olarak belir-

Atmosferi kirletici etkiye sahip gazların salınmaması, Temiz bir enerji kaynağı olması, Kaynağının tükenmemesi (güneş, dünya ve atmosfer olduğu sürece), Rüzgâr tesislerinin kurulumu ve işletilmesinin diğer tesislere göre daha kolay olması, Enerji üretim maliyetlerinin düşük olması, Güvenilirliğinin artması, Bölgesel olması ve dolayısıyla kişilerin kendi elektriğini üretebilmesi.

lenmiştir. Ciddi anlamda rüzgar potansiyeli olan ülkemizde sadece rüzgar yatırımlarının değil rüzgar sanayisinin de gelişimine katkıda bulunmamız gerekir. Şuanda Türkiye, 11 GW mevcut proje stoku ve ulusal hedefi yıllında 20 GW olan rüzgar enerjisi kapasitesi ile Avrupa’daki en önemli rüzgar pazarıdır. Türkiye’nin kendi bölgesinde bir enerji üssü haline gelmiş olması, Türkiye’deki yatırım fırsatlarının şekillenmesinde önemli rol oynayacaktır. Rüzgar gücünden elektrik üretimi, yaşanan teknolojik gelişmelere bağlı olarak ekonomik funduszeue.info

ğer kazanması sadece enerji sektörüne değil aynı zamanda ekolojik dengenin de bozulmadan korunmasına olumlu katkı sağlamaktadır. Rüzgar enerjisi santralleri ham madde sıkıntısı ve dışa bağımlı olmayan, doğaya ve insan sağlığına olumsuz etkisi olmayan ve kurulumunda arazi bakımından az yer gerektiren tesislerdir. Rüzgar enerjisi ile üretilen elektrik enerjisi, yenilenebilir enerji grubu içerisinde yer alarak Kyoto Protokolü uyarınca elektrik enerjisi ihracına ortam yaratmıştır. 49


imsakiye Tarih 18 Haziran 19 Haziran 20 Haziran 21 Haziran 22 Haziran 23 Haziran 24 Haziran 25 Haziran 26 Haziran 27 Haziran 28 Haziran 29 Haziran 30 Haziran 1 Temmuz 2 Temmuz 3 Temmuz 4 Temmuz 5 Temmuz 6 Temmuz 7 Temmuz 8 Temmuz 9 Temmuz 10 Temmuz 11 Temmuz 12 Temmuz 13 Temmuz 14 Temmuz 15 Temmuz 16 Temmuz

Hicri 1 Ramazan 2 Ramazan 3 Ramazan 4 Ramazan 5 Ramazan 6 Ramazan 7 Ramazan 8 Ramazan 9 Ramazan 10 Ramazan 11 Ramazan 12 Ramazan 13 Ramazan 14 Ramazan 15 Ramazan 16 Ramazan 17 Ramazan 18 Ramazan 19 Ramazan 20 Ramazan 21 Ramazan 22 Ramazan 23 Ramazan 24 Ramazan 25 Ramazan 26 Ramazan 27 Ramazan 28 Ramazan 29 Ramazan

İmsak Güneş

Öğle

İkindi

Akşam

Yatsı

13 Temmuz günü mübarek Kadir Gecesi dir. 16 Temmuz günü Ramazan bayramı arefesi olup 17 Temmuz günü Ramazan bayramı ilk günüdür.

50

funduszeue.info


Önemli Gün ve Haftalar HAZİRAN 01 Haziran Türk Hava Kuvvetleri’nin Kuruluşu 02 Haziran Şair Ahmet Arif’in Ölüm Yıldönümü 02 Haziran Yazar Orhan Kemal(Mehmet Raşit Öğütçü)’nün Ölüm Yıldönümü 03 Haziran Nazım Hikmet’in Ölüm Yıldönümü 05 Haziran - Çevre Koruma Haftası 05 Haziran İlk defa balonla uçuş gerçekleştirildi 05 Haziran - Açlıkla Mücadele Haftası 06 Haziran - Dünya Diyetisyenler Günü 07 Haziran Dolmabahçe Sarayı kullanıma açıldı. funduszeue.info

51


4. FASHION TV MODA ÖDÜLLERi 1. YILIN EN İYİ HAUTE COUTURE TASARIMCISI / Hakan AKKAYA 2. YILIN EN İYİ MODA TASARIMCISI / Özlem SÜER 3. YILIN EN İYİ GİYİNEN SİNEMA OYUNCUSU ( Erkek ) Özcan DENİZ 4. YILIN EN İYİ GİYİNEN SİNEMA OYUNCUSU ( Bayan ) Yasemin ALLEN 5. YILIN EN İYİ GİYİNEN DİZİ OYUNCUSU ( Erkek ) Tolgahan SAYIŞMAN 6. YILIN EN İYİ GİYİNEN DİZİ OYUNCUSU ( Bayan ) Wilma ELLES 7. YILIN EN İYİ GİYİNEN HABER SUNUCUSU ( Bayan ) Buket Aydın BAYKAL 8. YILIN EN İYİ GİYİNEN HABER SUNUCUSU ( Erkek ) Cüneyt ÖZDEMİR 9. YILIN EN İYİ GİYİNEN POP MÜZİK BAYAN SANATÇISI / Hande YENER YILIN EN İYİ GİYİNEN POP MÜZİK ERKEK SANATÇISI / Serdar ORTAÇ YILIN EN İYİ MODA FOTOGRAFÇISI / Nihat ODABAŞI YILIN EN BAŞARILI STYLIST / Hakan ÖZTÜRK YILIN EN MODA MAGAZİN PROGRAMI / PAZAR SÜRPRİZİ – SHOW TV YILIN EN İYİ MODA PROGRAMI / İŞTE BENİM STİLİM YILIN MODA İKONU / Burcu ESMERSOY YILIN EN İYİ GİYİNEN TV YILDIZI ( Bayan ) / Iwana SERT YILIN EN İYİ GİYİNEN TV YILDIZI ( Erkek ) / Murat BAŞOĞLU YILIN EN İYİ BAYAN MANKENİ / Chloe LOUGHNAN YILIN EN İYİ ERKEK MANKENİ / Mert Berk BORA YILIN EN İYİ DİZİ KOSTÜM TASARIMI / DİRİLİŞ / TRT 1 YILIN EN İYİ YERLİ BLOGGER’İ / Meriç KÜÇÜK YILIN EN İYİ YABANCI BLOGGER’I / Nastassia COŞKUNSEVEN YILIN EN MODA SABAH PROGRAMI / Her Şey Dahil / Çağla ve Alişan YILIN EN İYİ GİYİNEN SPOR ADAMI / Slaven BILIÇ 25 YILIN EN İYİ GİYİNEN SPORCUSU / Raul MEIRELES

52

funduszeue.info


HARBİYE AÇIK HAVA KONSERLERİ

- Ajda Pekkan - MFÖ il-Birsen Tezer - Bülent Ortaçg o Vista Social Club - Orquesto Buen h - Şebnem Fera - Teoman u - Kenan Doğul funduszeue.info

53


funduszeue.info 54

funduszeue.info


funduszeue.info

55


15

AUTOSHOW funduszeue.infoulautoshowcom

Jaguar XE Mercedes Benz GLE Coupe

Passat

Alfa Romeo 4C Spider

Polo R WRC

Porshe Hybrid

Volkswagen-T-Roc Toyota Auris

Kia Ceed GT Line 56

funduszeue.info



Tiriyle

(Zeytinbağı)

Tirilye, Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı bir beldedir. !deki mübadeleden önce çoğunlukla Rumların yaşadığı bir yermiş. Tirilye sokaklarında dolaşmak başlı başına bir keyif. Her köşenin arkasında bir sürpriz sizi bekliyor. Bir bakıyorsunuz eski bir ahşap ev, pencerelerinde çiçekler. Bir bakıyorsunuz, nefis deniz manzarası. yılında sit alanı ilan edilen Tirilye’de birçok eski ev bulunmakta. Bazıları tamamen restore edilmiş. Tirilye zeytini dünyaca bilinen bir zeytin çeşididir. Paskalya çöreği ve cevizli lokum bayramlarda taş fırınlarda hazırlanır. Tirilye ev baklavası da bayramlarda hazırlanan özel bir baklava çeşididir. Özelliği hamurunun kalın olmasıdır. Ayrıca iç malzeme (özellikle ceviz) iç 58

kısmına bol miktarda konulur. Tirilye kebabı bilinen yemekleri arasındadır. Bu kebap Bursa’da ve Türkiye’nin bir çok bölgesinde Tirilye kebabı olarak satılmaktadır. Deniz ürünleri bol miktarda tüketilir. Midye tava, balık kızartma ve buğlaması yine tüketilen gıdalar arasındadır. Tirilye’ye göçle gelen halklar kendi yemek kültürlerini de getirmiştir. Balkan ve Karadeniz mutfağının etkileri yemeklerde görülür. Tatar mutfağına ait cantık lokantalarda satılmaktadır. Tirilye’de fırınlarda kuluri (bir çeşit simit) yapılmakta ve satılmaktadır. Tirilye Marmara Denizi kıyılarında yer alan en güzel yerleşim yerlerinden biri. Görmenizi tavisye ederiz. funduszeue.info


r

an Tarihi Yapıla

Tirilye’de Bulun

Kemerli Kilise Dündar Evi Taş Mektep Fatih Cami tırı Medikion Manas Yani Manastırı ya A eologos Th s ne an Lo s io ı Hag Soteros Manastır Batheos Rhyakos ı Osmanlı Hamam ı an m Kapanca Li Rum Mezarlığı Tarihi Çeşmeler lığı Eski Türk Mezar

funduszeue.info

59


MEDiKAL ESTETiK Lazer Epilasyon Leke Tedavisi Botox Dolgu Akne Tedavisi Cilt Bakım Zayıflama Mezoterapi Prp Dermaroller Kalıcı Makyaj

Uzmanımız Sibel Hanım Anlatıyor; Lazer Epilasyon: Ergenlik çağına ulaşmış herkese alexandrite uygulanabilir bu sistem, istenmeyen kılların lazer ışınlarıyla kıl köküne etki ederek kıl üretimini engeller. Hava soğutma sistemi ile her cilt ve kıl yapısına uygun olan cilde zarar vermeden acı hissini ortadan kaldırarak uygulama yapar cihazın başlığı tene temas etmediğinden hijyen açısından oldukça güvenlidir.

yüz dolgusu estetiği derideki ince ve derin kırışıklıkları gidermek yara izlerini tedavi etmek ciltteki çukurları yok etmek ince dudak kalınlaştırmak yanaklara dolgunluk vermek amaçla kullanılır. PRP: Cilt kırışıklıkları güneş lekeleri ve çeşitli cilt problemlerinde uygulanan tedavi kişinin az miktarda kanını özel işlemlerden geçirerek elde edilen trmbositlerin zenginleştirerek

Güzellik uygulamaları profesyonel cilt bakım: Cilt bakım hem estetik açıdan hem de sağlık açısından çok önemlidir. Stres,sigara,makyaj,uv ışınları,dengesiz beslenme cildimizin canlılığını diriliğini önemlisi sağlıklı görünmesi için derinlemesine yardımcı olur. Botox ve Dolgu: Göz çevresi, alın çizgileri kaş arası mimik çizgileri kaş aldrma ve aynı zamanda terlemede de uygulanır. Dolgu ise maddeleri deri altınaenjekte ederek yapılan 60

funduszeue.info

plazmanın tekrar enjeksiyonla cilde geri verilir içerisindeki büyüme faktörleri cildin yenilenmesini sağlar. Mezoterapi: Vitamin ve amino asitlerin enjekte yolu ile cilde verilerek kısa zamanda cilt dolgunlaştırma ve ayn zamanda selülittede kullanılan uygulama kısa vadede etkisini gösterir. Metobolik Balans: Hollywood yıldızlarının da rağbet gördüğü bu ‘za-


yıflama’ yönteminde diyet yaparak zayıflama değil daha ziyade kilo düzenleyici bir metabolizma programı kişi besinlerinin kişisel özellik ve kan değerlerine göre ideal biçimde aldığı ve sağlıklı kurallara göre hazırlandığı için kilosu kısa zamanda kontrol altına alınır. Kişi kısa sürede yağ kaybeder, su kaybı ise minimum seviyede kalır bu yüzden hızlı kilo kaybı olsa da sıkıntı yaşanmaz. Kalıcı Makyaj: Kişinin kaş ölçümüne göre ölçüm analizi yaparak seyrek ve dökülmüş kaşlar doldurularak dizaynı hazırlanır. 3D kıl tekniği uygulanarak kaş çizimi yapılır kalıcı makyaj, bilirsiz dudak çevresi çizilerek daha

iyi netlik kazanır. Eyeliner çizimi kişinin göz yapısına uygun olarak kalıcı makyaj uygulanır. Kalıcı makyaj mikro iğneler yardımıyla bitkisel boyalar kullanılarak uygulanan bölgeye epidermis tabakasına çok hassas bir şekilde uygulanır. Dermaroller: Dermastamp yenilenen başlığı ile göz kenarları ve burun kenarlarına da işlem yapıfunduszeue.info mikro iğnelerle küçük delikler açılıp cilt altındaki doku iyileşme sürecinde iken cildin yenilenmesini sağlar dermoreller akne skarları lekeler kırışıklıklar elastikiye cilt çatlaklarında oldukça başarılıdır.

DR. ŞENGÜL KOCAAĞAÇ funduszeue.info

Kayışdağı Cd. Karademir İş Merkezi No: 69 Küçükbakkalköy ATAŞEHİR – İSTANBUL (HSBC BANKIN 4. KATI) Telefon: 43 33

funduszeue.info

61


62

funduszeue.info


BELEDİYELERİMİZDEN HABERLER 62 64

Adalar Belediyesi

65

İstanbul Büyükşehir Belediyesi

Arnavutköy Belediyesi

83 84

Gaziosmanpaşa Belediyesi

66

Ataşehir Belediyesi

85

Güngören Belediyesi

67

Avcılar Belediyesi

68

Bağcılar Belediyesi

69

Bahçelievler Belediyesi

70

Bakırköy Belediyesi

71

Başakşehir Belediyesi

72

Bayrampaşa Belediyesi

73

Beşiktaş Belediyesi

74

Beylikdüzü Belediyesi

75

Beykoz Belediyesi

76

Beyoğlu Belediyesi

77

Büyükçekmece Belediyesi

78

Çatalca Belediyesi

79

Çekmeköy Belediyesi

80

Esenler Belediyesi

Ümraniye Belediyesi

81

Esenyurt Belediyesi

Üsküdar Belediyesi

82

Eyüp Belediyesi

Zeytinburnu Belediyesi

Fatih Belediyesi

86 87

Kağıthane Belediyesi

88

Kartal Belediyesi

Kadıköy Belediyesi

90 91

Maltepe Belediyesi

92

Pendik Belediyesi

Küçükçekmece Belediyesi

93 94

Sarıyer Belediyesi

95

Silivri Belediyesi

96

Sultanbeyli Belediyesi

97

Sultangazi Belediyesi

98

Şile Belediyesi

Sancaktepe Belediyesi

99 Şişli Belediyesi Tuzla Belediyesi

funduszeue.info

63


Taşı Toprağı Altın İstanbul’un Çöpü Bile Değerli İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından çöpten elde edilen elektrik enerjisi atık ısısı ile çalışan mevsimlik çiçek serası Başkan Topbaş’ın katıldığı törenle hizmete alındı. Törende konuşan Başkan Kadir Topbaş, "'ten beri tesisimizde çöplerden elde edilen atıkların geri dönüşümünü gerçekleştiriyoruz. Bu çalışmamız neticesinde burada 1,5 milyon çiçek ürettik" diye konuştu. Başkan Topbaş tesiste bin aracın emisyonuna değer metan gazından elektirik enerjisi elde edildiğini ifade eden Başkan Topbaş şöyle devam etti: "İnsanlık adına övünç kaynağı olan işletmeyi hizmete alıyoruz. Özellikle İSTAÇ çalışanlarına teşekkür ediyorum. İSTAÇ çalışanları olarak sizler ve Büyükşehir’de çalışan tüm mesai arkadaşlarımın gayretleriyle İstanbul’da çok şeyler değişti.

64

Başarıya birlikte imza atmaktayız. Sizin gayretiniz bu sonuçları vermekte. Savaşları askerler kazanır fakat kahramanlar komutanlardır. Sizin gayretiniz, azminiz ve bizimle olan beraberliğiniz olmasaydı bu başarıdan bahsedemezdik.” Yaptıkları işlerin bazıları tarafından eleştirildiğini hatırlatan Başkan Topbaş, “Milyonlarca ağaç diktik. Milyonlarca lale diktik. Bizi eleştirdiler. Anlatamadık. Bunun ekonomik hareket olduğunu söyledik. Çumra’da 10 bin kişi çalıştığını söyledi üretici. Birileri görmedi. Görmeleri mümkün değil. Onların gözleri kulakları başka yerlerde” diye konuştu. İstanbul’un ülkeden nüfus olarak büyük olduğunu ifade eden Başkan Topbaş, “Dünyanın gıpta ettiği gelişmelere imza atmaktayız” dedi. ‘Kötü aletle güzel iş çıkmaz’ diyen Başkan Topbaş konuşmasını şöyle sürdürdü:

funduszeue.info

“Tesisimizde çevreyi kirleten metan gazını kontrol altına alıyoruz. insanın ihtiyacı olan elektrik enerjisi kontrol altına alarak, doğada oluşacak çevre kirliliğini önlüyoruz. Yönetimler olarak kentimiz için insanlık için ne yapsak onun peşindeyiz. Rutin bir iş yapmıyoruz. Dünyaya model olmuş bir ülkeyiz. Tekrar bir numara olup ülkemizi hakkettiği yere ulaştırmak zorundayız. Gelecek kuşaklar bu ülkede yaşamaktan gurur duysunlar. Başka ülkelere özenmesinler. Büyük düşünmek zorundayız. Başkalarının gözleri kulakları başka yerlerde. Bizim davamız var. Eksiklikleri gidermek istiyoruz. 15 milyon nüfusa rağmen su problemimiz yok. Birileri konuşur biz yaparız.” Başkan Topbaş hizmete aldıkları tesisin İstanbul’daki çiçeklerin yüzde 5’ini ürettiğine dikkat çekerek, “Üretim budur iste. milyon çiçeğin yanı sıra köylere fideler buradan üretiliyor. Alım garantili çiçek üretiyoruz köylülere. Seracılıkta ve çiçekçilikte oldukça iyiyiz. Biz hedeflerimizi hep doğru koyduk. Büyük düşünmek zorundayız. Necip Fazıl'ın dediği gibi, "Dev eserler ortaya koymak için karıncalar gibi çalışmak lazım’. Çanakkale destanini birlikte yazdık. Omuz omuza verince başaramayacağız iş yok. Büyük bir milletiz. Ayrımcılık yapmaya çalışanlar önümüzü kesmeye çalışıyorlar. Dünyada etkin olmak için ileri teknolojileri getirerek uygulamaya çalışıyoruz. Yaptığımız işler burada kalmıyor. Pakistan’da bile temizlik çalışmalarını bizim ekibimiz yapıyor” diye konuştu. Konuşmaların ardından Başkan Topbaş, serayı gezerek basın mensuplarına bilgi verdi.


Sultnahmet’de “Doğu’dan İstanbul’a Kadın Eli Sergisi” İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen “Doğu’dan İstanbul’a Kadın Eli Sergisi” Sultanahmet Meydanı’nda açıldı. 9 yıldır aralıksız düzenlenen ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi’nin katkıları, T.C. Kalkınma Bakanlığı GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı'na bağlı ÇATOM (Çok Amaçlı Toplum Merkezleri) tarafından gerçekleştirilen serginin açılışına İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi Başkanı Özleyiş Topbaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kalkınma Bakanlığı GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, ÇATOM üyeleriyle beraber çok sayıda vatandaş katıldı. Sultan Ahmet Meydanı’nda gerçekleştirilen serginin açılışında konuşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi Başkanı Özleyiş Topbaş, 9 yıldır düzenledikleri serginin her geçen yıl daha da büyüyerek değer kazandığını söyledi. Serginin ilk olarak açılışına yıllar önce Mardin – Dargeçit’ten gelen bir mektubun sebep olduğunu hatırlatan Topbaş, “Mektuptaki teklife kayıtsız kalamazdık. Mektupta el emeğiyle ürettikleri ürünleri sergilemek ve satmak için bizden yardım istiyorlardı. Buna kayıtsız kalamazdık. Biz bu

çalışmaları ilk olarak Mardin’de başladık. İki yıllık Mardin’de yaptığımız çalışma sonrası dedik ki neden olmasın. Orada yaptığımız çalışmalar sonrasında bütün ÇATOM’ları davet edelim ve onlara satış imkanı sağlayalım. Onlara bir kapı açmak imkan olmak hakikaten çok çok önem arz ediyor. Burada hem kendi şehirlerini tanıtıyorlar, hem de satış yapma imkanı buluyorlar ve inanın yurtdışıyla bile bağlantı kurma imkanları oluyor” diye konuştu. Kadın Koordinasyon Merkezi olarak kadınların ve ailelerin yanlarında her zaman yer aldıklarına vurgu yapan Topbaş şöyle devam etti: “Bu sergide yer alan el emeği göz nuru eserler birbirinden kıymetli. İnsanımıza yararlı oluyorsak ne mutlu bize. Bizler İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon olarak onlara kadınlarımıza destek veriyoruz ve elimizden gelen desteği her zaman sunacağız.” funduszeue.info

Törende konuşan Sare Davutoğlu’da Özleyiş Topbaş’a yıllardır bu organizasyona verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, “Bizim çalışan, üreten ya da çalışmayan evde oturan kadın diye bir ayrım yok. Bizim kültürümüzde, yerimizde kadınlarımız çocuklarımızı yetiştirerek, ev bütçesini denkleştirerek, ailesi dışındaki toplum içerisinde yaşayan birçok insanın ihtiyacını karşılayarak ve sorunlarına çözüm üreterek her daim çalışıyorlar. O yüzden bizler kadınımızı çalışan veya ev kadını olarak adlandırmıyoruz. Kadınlar hayat gayesinin emekçileridir ve bunun ispatı da bazen bir kilim, bazen tarladaki bir ürün, bazen ise mutlu ve huzurlu bir ailedir” diye konuştu. Konuşmaların ardından “Doğu’dan İstanbul’a Kadın Eli Sergisi” Sultan Ahmet Meydanı’nda vatandaşların ziyaretine açıldı. Topbaş ve Davutoğlu stantları gezerek alış veriş yaparak katılımcılara sohbet etti. 65


TMMOB PEYZAJ MİMARLARI ODASI İLE PROTOKOL İMZALANDI

A

dalar Belediyesi Başkanlığı ile TMMOB Peyzaj Mimarları Odası arasında "Sağlıklı Kentleşme ve Nitelikli yapılaşma için Ortak Mesleki Denetim ve Teknik İşbirliği Protokolü" imzalandı Protokolün amacı, sağlıklı kentleşme ve nitelikli bir yapılaşma faaliyeti için gerekli olan mimarlık ve mühendislik hizmetlerinin ilgili yasalara, bilimsel esaslara ve mesleki kurallara uygun yerine getirebilmesi yönünde, yapı üretim sürecindeki meslek odalarıyla yerel yönetim arasında teknik işbirliğini sağlamaktır. Mimarlığı hizmetlerini kamusal fayda yönünde oluşturmak ve Peyzaj Mimarları Odası İstanbul İl Temsilciliği ve Adalar Belediyesi arasında işbirliği sağlamak amaçlanmıştır"

66

funduszeue.info


Okul Bahçeleri Yeşeriyor

Arnavutköy 5 Ayrı Metro Hattı ile Ulaşımın Merkezi Olacak

A

rnavutköy Belediyesi çocuklara ağaç sevgisini, doğa sevgisini, toprak sevgisini aşılamak ve bu anlamda bilinç oluşturabilmek için fidan dikme töreni gerçekleştirdi. Arnavutköy Belediyesi “Fidanlar Topraklar Buluşuyor, Okul Bahçesi Yeşeriyor” sloganıyla yola çıkarak, ilçedeki okulları ağaçlandırıyor. Bu kapsamda ilk fidan dikim programı Türk Tekstil Vakfı Bolluca Ortaokulu’nda düzenlendi. Fidan Dikim töreninde konuşma yapan Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı: “Şuan Arnavutköy’de 30 ayrı okulun bahçesinde fidan dikim çalışması gerçekleştiriyoruz. Hükümetimizin de bu yönde çok ciddi çalışmaları var. Sadece Bolluca Bölgesine yakın olan eski maden ocaklarının bulunduğu alanlarda, geçtiğimiz yıllar çok ciddi fidan dikimi yapıldı. milyon fidan dikimi yapılarak, maden ocaklarının olduğu yataklar ıslah edildi” dedi. Ağacın yeşilin ne anlamda olduğunu, hangi güzelliği bizlere aktardığını bilmek zorundayız diyen Başkan Başkan Baltacı: “Fidanların dikimi kadar muhafaza edilmesinin de ne kadar önemli olduğunu, sevgili öğretmenlerimiz derslerde sizlere anlatıyorlar. Protokol konuşmasından sonra; Garnizon Komutanı Hava Savunma Albay Mehmet Yorgancı, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, Ak Parti Arnavutköy İlçe Başkanı Ercan Üner, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Dağ ve İlçe Müftüsü Bahri Şamat öğrenciler ile birlikte fidan diktiler.

A

rnavutköy ilçesindeki tamamlanan yatırımlar; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın katılımı ile hizmete alındı. Açılış töreni öncesi İBB Başkanı Kadir Topbaş ve Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı; Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’ni gezdi. Arnavutköy ilçesinde yapımı tamamlanan yatırımların toplu açılış töreni ile Eski Edirne Asfaltı Yolu’nun temel atma töreni İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu ve vatandaşların katılımıyla gerçekleştirildi. Sultançiftliği Tramvayı metroya dönüşüyor İstanbul’un 15 milyon nüfusuyla dünyanın ülkesinden, ekonomisiyle de ülkesinden daha büyük bir şehir olduğunun altını çizen Kadir Topbaş, Arnavutköy’e yılında doğalgaz getirdiklerini, ilçeye ulaşmak için dünya standartlarında yeni yollar yaptıklarını hatırlattı. Habipler-Topkapı Tramvayı’nın Arnavutköy’e kadar uzatılmasının istendiğini ifade eden Topbaş, “Ancak dedik ki nüfus artıyor, Arnavutköy’e metro gerekiyor. Metro yapalım ki gelecekte ulaşım sorunu bir daha konuşulmasın. Bize güvendiniz, Kadir Abi dediniz. Kadir Abi olarak size hizmetin gururunu yaşamaktayız. Biz sözümüzü tutarız, sözümüzü asla yerde bırakmayız.” diye konuştu. Arnavutköy’e 5 ayrı metro hattı Otobüslerde yaşanan sıkıntıyı bildiğini, alınması için talimat verdiği tane yeni otobüsten Arnavutköy’e de göndererek sefer sayılarını arttıracaklarını anlatan Topbaş, yeni planladıkları 4 metro hattının da Arnavuktöy’den geçeceğini müjdeleyerek, şöyle konuştu; “Ayrıca sıkıntılı olan o tramvayı da kaldırarak metroya çevireceğiz. 17 kilometrelik Vezneciler - Sultangazi Metro Hattı ile 33 kilometrelik Halkalı - Arnavutköy - 3. Havalimanı Raylı Sistem Hattı, 32 kilometrelik Gayrettepe - Kemerburgaz 3. Havalimanı Raylı Sistem Hattı, 33 kilometrelik Halkalı - Bahçeşehir - Çatalca Raylı Sistem Hattı ve15 kilometrelik Sultangazi - Habibler - Arnavutköy Raylı Sistem Hattı tamamlandığında isterseniz Beyazıt’a, Taksim’e, Marmaray ile karşıya hızlı ve konforlu gidebileceksiniz.”

funduszeue.info

67


Düştepe Oyun Müzesi açıldı

A

taşehir Belediyesi, Türkiye’nin ilk oyun müzesini 19 Mayıs’ta Mimar Sinan Parkı’nda açtı.

Ataşehir Belediyesi tarafından yapılan, Küratörü Sunay Akın olan ve Sahne Tasarımcısı Ayhan Doğan tarafından tasarlanan Düştepe Oyun Müzesi, 60 bin metrekarelik park içinde bulunan tek katlı ahşap bir bina içinde kuruldu. 20’yi aşkın ülkeden ve yaklaşık koleksiyonerden toplanan çocuk oyunlarının yer aldığı Düştepe Oyun Müzesi’nde; yıllık satranç takımı, Viktorya Dönemi’nin küp oyunları, yıllık ilk taş ev inşa oyunu, ilk uzay oyunlarına varıncaya kadar yüzlerce oyun bulunuyor. Oyun kültürünü geliştiren çizgi roman, edebiyat, sinema ve televizyon dünyasının kahramanlarının da yer aldığı müzede bulunan oyun ve oyuncakların tarihi ’lerin başına kadar uzanıyor. Her yıl yüzbinlerce çocuğa ev sahipliği yapması beklenen Düştepe Oyun Müzesi ve Oyun Bahçesi’nin açılışına gelen çocuklara ve ailelerine dondurma, popcorn, pamuk şeker ikram edildi. Düştepe Oyun Müzesi ve Oyun Bahçesi’nin açılışında konuşan Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, “Biz bütün ülke, oyun bahçesine dönüşsün diye bir düş kurduk. Bu düşü gerçekleştirmeye Ataşehir’den başladık. Ataşehir denilince akıllara hemen alışveriş merkezleri geliyor ama biz bu kaderi değiştirmeye çalışıyoruz. Bu müze Türkiye'de ve dünya da bir ilk. Ataşehir'e ve çocuklarımıza hayırlı olsun" dedi.

“En Çok Çocukla En Çok Atık Pil Toplama Rekoru” Kırıldı

En Çok Çocukla En Çok Atık Pil Toplama Rekoru” etkinliğinde Ataşehir’deki tüm okullardan gelen çocukların topladıkları ve bir araya getirilen piller tartılıp tescil edildi.

Ünlü isimlerden Ömür Gedik, Tuncay Akça, Fatih Portakal, İsmail Küçükkaya, Şule Zeybek, Cem Coşkun, Gökhan Karakaş, Mansur El Sabah, Berk Ercan ve Prof. Dr Orhan KURAL’a “Çevreye Katkı Ödülü” verilen rekor denemesinde Doğa Koleji öğrencileri “Enerjimiz Bitmesin”, Ataşehir Cemile Besler İlkokulu öğrencileriyse “İzindeyiz Yüce Atam” konulu dans gösterileri yaptı. İçerenköy Carrefour AVM Otopark Alanı’nda gerçekleşen ve öğrencilerin de çeşitli gösteriler yaptığı rekor denemesi, Prof. Dr. Orhan Kural başkanlığındaki Ertan Yıldırım (İstanbul İl Çevre Şube Müdürü), Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Kalender Özdemir, Ataşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Ayten Kartal, Merve Toğçuoğlu (Doğa Kolejleri Ekoloji Bölüm Başkanı), Lidya Sadi (Carrefour İçerenköy AVM Paz. Md.), Mehmet Turhan (TAP Derneği Yönetim Kurulu Başkanı), Ersin Ertan (Esit Elektronik Sistemler), Aydın Türkücü’nden (Dünya Çocuk Rekorları) oluşan Rekor Tescil ve Hakem Heyetince tescil edildi. Doğa Koleji öğrencileri ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullardaki Çocuk “En Çok Çocukla En Çok Atık Pil Toplama Rekoru” kapsamında bir defada topladıkları kg atık pille toplama rekoru kırdılar. Rekor denemesi kapsamında toplanan tonlarca atık pil, konusunda yetkilendirilmiş tek kuruluş olan TAP Derneği yetkililerine teslim edildi.

68

funduszeue.info


Avcılar’da Çalışmalar Devam Ediyor

H

ava sıcaklarının artmasıyla bahar sezonuna hızlı bir giriş yapan Avcılar Belediyesi, yaz aylarının yaklaşması ile birlikte çalışma temposunu yükseltti.

bakım-onarım çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Yapılacak çalışmalarla tüm mahallelerde yolların bakım, onarım ve asfaltlama çalışmaları tamamlanacak.

Yol Bakım Onarım ve Asfaltlama Çalışmaları Aralıksız Sürüyor Havaların ısınmasıyla birlikte yol yapım, bakım, onarım ve asfaltlama çalışmalarına hız veren Avcılar Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, ilçe genelinde bozulan yolların bakım, onarım ve asfalt serimi çalışmalarına devam ediyor. İlçenin her noktasında bozulan yolların bakım ve onarım çalışması yapan ekipler ayrıca yapılan planlama kapsamında cadde ve sokaklarda bordür, kaldırım ile yol

Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak Benli, Cihangir Mahallesi ve Mustafa Kemal Paşa Mahallesinde devam eden yol bakım onarım ve asfaltlama çalışmalarını yerinde inceleyerek, yapılan çalışmalar hakkında ekiplerden bilgi aldı.Başkan Dr. Toprak Benli, “Belediyemiz Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları birçok noktada sürüyor. Yol bakım, onarım ve asfaltlama çalışmalarımız büyük bir titizlikle devam ediyor. Daha kaliteli bir yaşam ve sağlıklı ulaşım şart-

ları için başlattığımız çalışmalar tüm mahallelerimizde sürdürülecektir” dedi. Park ve Bahçeler Elden Geçiyor Çiçeklendirme çalışmalarına ilçenin her noktasında devam eden ekipler Belediye Meydanı’nda Atatürk Parkı revizyon çalışmalarını da tamamladı Sinekle Mücadele Devam Ediyor Avcılar Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü ekipleri, havaların ısınmasıyla birlikte, ilçe genelinde sivrisinek, karasinek, haşere ve larvaya karşı mücadele çalışmalarına hız verdi.

Avcılar’da Uçurtma Şenliği

A

vcılar Belediyesi Avrupa Birliği Günü kutlamaları kapsamında “Uçurtma Şenliği” düzenledi.

Avcılar Belediyesi Gümüşpala Paşaeli Parkı’nda gerçekleştirilen etkinliğin açılışını, Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak Benli ve AB Türkiye Delegasyon Başkan Yardımcısı Béla Szombati yaptı. Tiyatro oyunları, kukla gösterisi, sihirbaz gösterisi, palyaçolar ile oyunlar,

müzik eşliğinde dans ve trapez gibi aktivitelerin sunulduğu ve oyun alanlarının oluşturulduğu etkinlikte çocuklar gönüllerince eğlendiler. Avcılar Belediyesi tarafından çocuklara uçurtma hediye edildiği etkinlikte, Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak Benli ve AB Türkiye Delegasyon Başkan Yardımcısı Béla Szombati çocuklarla birlikte uçurtma uçurarak onların mutluluklarına ortak oldular. funduszeue.info

Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak Benli, Avrupa Günü kutlamaları kapsamında çocukların katılabileceği şenlik havasında bir etkinlik düzenlediklerini belirterek; “Bugün burada geleceğimiz olan çocuklarla Avrupa Günü kutlamalarını gerçekleştiriyoruz. Gerçekleştirilen bu güzel etkinlikte sunulan aktivitelerle gönüllerince eğlenme imkânı bulan çocuklarımız gelecekleri için uçurttukları uçurtmalar ile gökyüzünü süslediler” şeklinde konuştu. 69


M İ L İ B A D ’ N A D Y E M BAĞCILAR ŞENLİĞİ BAŞLADI

B

ağcılar Belediyesi’nin TÜBİTAK’ın desteğiyle hazırladığı Bilim Şenliği Projesi’nin açılışı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık tarafından yapıldı. Bağcılar Meydanı’nda kurulan stantlardaki etkinliklere ilçedeki 26 okulun ilk-orta ve lise öğrencilerinin yanı sıra, Gençlik Merkezi, Enderun Yetenekli Çocuklar Merkezi ile Bilgi Evleri de katılacak.

Bakan Işık, açılışta yaptığı konuşmada 40 bin okulda Bilim Şenliği düzenleyecekleri müjdesini vererek, “Ülkemiz, bugün 1 milyar doları sadece bilim merkezleri kurmak için harcıyor. 30 büyük şehrimizin tamamında Bilim Merkezi yapıyoruz. Dünyanın en büyük bilim merkezlerinden birisini de İstanbul’da yapacağız.” diye konuştu. Programda bir konuşma yapan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Çağımızda güçlü olmanın en önemli yolu bilgi ve bilimdir. Eğer bilim ve teknolojiye sahipseniz güç sizdedir.” Dedi.. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin yeraltı zenginliği veya petrolü olan ülkeler değil, bilim ve teknolojide üstün olan ülkeler olduğunu vurgulayan Işık, şöyle konuş-

tu, “Galile’nin, engizisyonda süründürüldüğü dönemden yıl önce Müslüman coğrafyacılar dünyanın bir küre şeklinde olduğunu ortaya koymuşlardı. Bizim medeniyetimiz Rönesans’a da beşiklik etmiştir.” Günümüzde Avrupa’nın bilim ve teknoloji sayesinde üstün olduğunu ifade eden Işık, “Ülkemizde, son 13 yılda büyük başarılar elde ettik. Her alanda ilerleme kaydettik. Türkiye öz güven kazandı. Ülkemiz, bugün 1 milyar doları sadece bilim merkezleri kurmak için harcıyor. 30 büyük şehrimizin tamamında Bilim Merkezi yapıyoruz. Dünyanın en büyük bilim merkezlerinden birisini İstanbul’da yapacağız. Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş ile birlikte çalışıyoruz. İstiyoruz ki İstanbul, dünyanın yeniden bilim merkezi olsun.” şeklinde konuştu.

I: R A Y U N E D R E L İ C N ÖĞRE

” R İ T T E N A H İ K E M “ÇEVREYİ KİRLET

B

ağcılar Belediyesi’nin katı atıkların geri dönüşümünün sağlanması için metrekarelik alana inşa ettiği Ambalaj Atığı Toplama ve Ayırma Tesisi ile Zemin ve Beton Laboratuarı, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce tarafından hizmete açıldı. Bakan Güllüce ayrıca Bağcılar Güneşli Mahallesi’ndeki 85 daireli 3 bloğun davul ve zurna eşli-

70

ğindeki kentsel dönüşüm yıkım törenine katıldı. Bağcılar İSTOÇ’ta inşaatı tamamlanan Ambalaj Atığı Toplama ve Ayırma Tesisi ile Zemin ve Beton Laboratuarı’nı hizmet açan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, yine Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında gerçekleştirilen Bağcılar Güneşli Mahallesi’ndeki 85 daireli 3 bloğun davullu zurnalı yıkım törenine katıldı.

seferber oluyor, yeni taşınan komşusuna el uzatıyor. Hastane ziyaretlerinden bulunuluyor ve cenaze evinde birlikte yas tutuluyor. Yarabbi, torunlarımıza bu değerlerimizi yaşat, diye dua etmeliyiz. Yabancılara milletimizin özelliklerini anlattığımda, hayranlıkla dinliyorlar. ‘Keşke bizim ülkemizde de böyle olsa’ diyorlar.” şeklinde konuştu.

Programın açılışında bir konuşma yapan Bakan Güllüce, ülkemizde İnsanlık değerlerinin tüketilmediğini ve dünyaya zarar verici faaliyetlerde bulunulmadığını belirtti. Bu gerçeği herkesin göğüslerini gere gere dünyaya anlatması gerektiğini vurgulayan Güllüce, “Ülkemizde herkes komşusu için

“ATIKLAR EKONOMİYE KAZANDIRILACAK”

funduszeue.info

Bağcılar’ın bin nüfusuyla İstanbul’un en kalabalık ilçesi olduğunu hatırlatan Başkan Çağırıcı da çevre bilincini geliştirmek için çalıştıklarını anlattı.


Dev Spor Kompleksinin Yapımına Başlandı

T

esis zengini Bahçelievler, yeni bir spor kompleksine daha kavuşuyor. Bahçelievler Mahallesi Mehtap Sokakta inşa edilecek tesisin temeli Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Kadir Topbaş, Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temürci, Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, AK Parti Bahçelievler İlçe Başkanı Av. Zülküf Türkoğlu ile birlikte çok sayıda öğrenci ve vatandaşın katıldığı törenle atıldı. Bahçelievler mahallesinde, 9 dönümlük arazi üzerinde içerisinde yüzme havuzları da yer alacağı ve çok amaçlı tesis olma özelliğini de içeren dev spor kompleksinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına kadar tamamlanması hedefleniyor. Açılış töreninde konuşan Başkan Kadir Topbaş, zamanında plansız ve programsız gelişen İstanbul’da insanların en genel ihtiyaçlarından biri olan spor tesislerinin yapılmadığını ve bu işleri yapmanın kendilerine düştüğünü söyledi. Şu anda İstanbul’da 95’in üzerinde spor tesisi olduğunu ve göreve geldiklerinde bu sayının 21 olduğunu hatırlatan Başkan Topbaş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu tesislerden 1 milyonun üzerinde insan yararlanıyor. Spor Başkenti unvanı aldık. Yetkililer geldiler ve bu hizmetlerimizi görüp bu payeyi İstanbul’a verdiler. Gönlümüz şunu istiyor. Genç bir ülkeyiz ama olimpiyatlara çok az sayıda sporcu ile katılıyoruz. Bunun için okul bahçelerine spor salonları yapıyoruz. Geçmişte yapılmadığı için biz daha çok çalışıyoruz.” Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu da konuşmasında; “Gençlerimizin geleceğine, eserlerle güç ve desteğimiz kesintisiz sürecek. Ülkemiz de ve İstanbul’umuz da spor ve spor yatırımlarına içtenlikle yatırım yapıyoruz. Gençlerimizin geleceğinin sağlıklı olmasının alt yapısına güç veriyoruz. Büyükşehir Belediyemizin de desteğiyle, Bahçelievler mahalle sakinlerinin de özlemle beklediği spor kompleksi yatırımına başlıyoruz” dedi.

Günlük değil, ömürlük sevinç

B

ahçelievler’de ikamet eden engelli gençler, yapacakları bir günlük sembolik askerlik öncesi Bahçelievler Belediyesi tarafından düzenlenen kınalı uğurlama töreninde bir araya geldi. Belediye Başkanlık binası önünde çalınan davul-zurna eşliğinde karşılanan asker adayları, aileleriyle birlikte oyun havaları eşliğinde halay çektiler. Daha sonra Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezinde devam edilen uğurlama töreninde Bahçelievler’de ikamet eden ve öncesi doğumlu 43 bedensel ve zihinsel engelli asker adayının ellerine kınalar yakılarak asker bohçası armağan edildi. Askere gidecek gençlere ve ailelerine hitap eden Belediye Başkanı Osman Develioğlu; “Askerliğin bizim toplumumuzda önemli bir yeri var. Her genç bu vatani görevi yerine getirmek için vakti zamanı geldiğinde askere gider. Bu özel çocuklarımızın da zamanı geldiği için askere gidecek. Bugün burada engelli canlarımızın askerlik sevinçlerini aileleriyle birlikte paylaştık. Artık, onların yaşamında da askerlik onuru ve sevinci günlük değil, ömürlük oldu” dedi. TSK’da yasa gereği bir günlük sembolik de olsa vatani askerlik görevi yapacak çocuklarını askere uğurlayan anne ve babalar duygulu anlar yaşadı. Geleneksel kına yakma merasimi ve Sanatçı Burak Kibar’ın sahne aldığı eğlencenin ardından asker adayları 11 Mayıs Pazartesi günü vatani görevlerini yapacakları Hasdal kışlasına uğurlandılar.

funduszeue.info

71


funduszeue.infoANSİYON FARKINDALIK YÜRÜYÜŞÜ

H

ipertansiyon ve Ateroskleroz Derneği'nin düzenlediği Kadıköy'de gerçekleşen 5. Hipertansiyon Farkındalık Yürüyüşü" ne Bakırköy Belediyesi Sağlık Müdürlüğü' de destek verdi. Suadiye'de toplanan ve üzerinde " Hipertansiyonun farkındayız" yazılı tişörtler giyen dernek üyelerine İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Kadıköy Belediyesi de eşlik etti. Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu da yaptığı açıklamada şunları söyledi: Hipertansiyon çok ciddiye alınması gereken bir hastalık. Türkiye’de her üç yetişkinden birinde hipertansiyon vardır. Belediye olarak hipertansiyon konusunda farkındalık yaratmak için her zaman yapılan çalışmalara katkı sunacağız.

B

akırköy Cumhuriyet Meydanı’nından başlayan Fener Alayı Terakki Caddesi, Yunus Nadi Sokak’tan devamla Bakırköy Belediyesi Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi önünde son buldu.

19 MAYIS BAKIRKÖY’DE COŞKUYLA KUTLANDI

Fener Alayı’na Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi Bakırköy İlçe Başkanı Celal Sevinç, milletvekili adayları, muhtarlar, sivil toplum örgütleri üyeleri ve binlerce Bakırköylü katıldı. Ellerinde bayrakları ve meşaleleriyle yürüyen kalabalık Yunus Nadi Sokak’a gelince ses bombaları ve renkli meşalelerle karşılanırken ortalık karnaval alanına döndü. Bakırköy Belediyesi Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nin girişinde halaylarla karşılanan kalabalığa hitap eden Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu şunları söyledi: 19 Mayıs’ın Yılında Atatürkçü, yurtsever Bakırköylü yurttaşlarımla bir kez daha gurur duydum. Biz ve bizden sonra gelecek nesilin Atatürk ilke ve inkılaplarını sonuna kadar koruyacağımıza söz veriyoruz. 72

funduszeue.info


Aşılat, Yaşat

B

aşakşehir Belediyesi sokak hayvanlarına sahip çıkarak kayıt altına alıyor. Belirli periyotlarla gerçekleştirilen kısırlaştırma, aşılama çalışmaları ile oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçiyor.

karantina altına alma işlemi, aşılama ve kayıt altına alma gibi işlemler yürütüyor.

yılında hizmete açılan Başakşehir Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Sokak Hayvanları Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi örnek çalışmalara devam ediyor. Merkez, “Aşılat, Yaşat!” sloganıyla ilçe genelinde aşı çalışması başlattı. Yapılan çalışmalar ile belirlenen mahallelerde sahipli ve sahipsiz hayvanlar kuduz hastalığına karşı aşılanıyor. Her sene Nisan ayında başlatılan çalışma Mayıs sonuna kadar devam edecek.

Hayvanları Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezinin “Aşılat, Yaşat!” sloganıyla başlattığı aşılama çalışması devam ediyor. Merkez, çalışmalar kapsamında düşük bir olasılıkta olsa risk arz eden bölgelerde, sahipli köpeklere saha ekibi destekli ücretsiz kuduz aşısı yapıp, kayıt altına alıyor.

Ücretsiz kuduz aşısı yapılıyor Hayvanları Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi ilçe genelinde her yıl sokak hayvanlarını; kısırlaştırma, tedavi etme, besleme, şüpheli temas

“Aşılat, Yaşat!” sloganıyla yürütülen çalışma sırasıyla; Şamlar Mahallesi, Eski Şamlar Bölgesi, Kayabaşı Mahallesi, Şahintepe Mahallesi, Güvercintepe Mahallesi, Ziya Gökalp Mahallesinde gerçekleştirilecek. Saha ekipleri merkezde kayıt altında

olan hanelerdeki hayvanları ziyaret ederek aşılamalar gerçekleştiriyor. Görevliler aynı zamanda bölgede ki sahipsiz hayvanları da hem kayıt altına alıyor hem de aşılama çalışması yürütüyor. Yine yapılan çalışmalarda bölgede ki yaralı ya da hastalık teşhisi konulan sahipsiz hayvanlarda merkezde tedavi altına alıyor. İlçe sınırlarında ikamet eden vatandaşlar aşılama dönemi dışında da dilerler ise Hayvanları Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne hafta içi saatleri arası hayvanlarını götürerek aşı yaptırabiliyor.

Başakşehir dergi fuarından plaketle döndü

F

Türkiye Dergi Editörleri ve Yayın Yönetmenleri Birliği (TÜRDEB) tarafından düzenlenen ‘6. Türkiye Dergi Fuarı’ düzenlenen bir törenle kapandı. Kapanış programında Dergiciliğin En’leri de seçildi.

u a r ı n son gününde düzenlenen ödül töreninde organizasyonun en büyük destekçisi olan Başakşehir Belediyesi’ne de katkılarından dolayı plaket verildi. Sirkeci tren garında düzenlenen 6. Türkiye Dergi Fuarı’nda Dergiciliğin En'leri de belirlendi. Bu sene 26 dalda 28 dergiye ödül verildi. En çok satan dergi, en çok kitap yayıfunduszeue.info

layan dergi, en iyi kapak tasarımı, en genç dergi, siyasette en aktif dergi, en nail dergi vb. kategorilerde yılın en iyileri belirlendi. 12 Mayıs’ta açılan fuarda altı gün boyunca dergi severleri buluşturdu. Kültür, sanat, ilim, aile, çocuk, sağlık, mizah, düşünce ve tasavvuf gibi birçok alanda yayın yapan 20 ülkeden dergi katıldı. Fuar boyunca vagon söyleşi ve paneller, “Dergicilerin Hata Defteri: Ah şu tashihler!”sergisi de yer aldı. 73


Motorize Zabıta Ekibi Göreve Hazır

B

ayrampaşa Belediyesi, ilçede huzur ve güvenliğin sağlanmasına yardımcı olmak amacıyla ‘motorize zabıta ekibi’ kurdu. Toplam 8 kişilik ekip, parklarda görev yapacak, can ve mal güvenliğini tehdit edenlere anında müdahale edecek. Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner’in katılımıyla Atatürk Parkı’nda düzenlenen törenle motorize zabıta ekibi göreve başladı. Toplam 8 kişiden oluşan ekip, ilçe emniyet müdürlüğü ile koordineli hareket ederek, özellikle parklarda huzur ve güvenliği sağlamak için aralıksız görev yapacak. Törende konuşan Başkan Atila Aydıner, “Halkımızın huzur ve güvenliğini sağlamak için motorize zabıta ekibi kurduk. Ekibimiz, kolluk kuvvetlerimizle birlikte ilçemizin cadde, sokak ve özellikle parklarında huzuru bozanlara karşı önlem alacak. Her yönüyle ilçemizin cazibe merkezi olması için çok çalıştık. Çalışmaya da devam ediyoruz. Halkımızın engin desteği ile ileri belediyecilik projelerimizi bir bir hayata geçirmenin gururunu yaşıyoruz. Ancak güvenlik de çok önemli. O nedenle ileri belediyecilik projelerimiz arasında yer alan güven timi projesini hayata geçirdik. Bundan sonra inşallah ilçemiz daha güvenli ve daha huzurlu olacak” dedi.

Eski Cezaevinde Uçurtma Şenliği

B

ayrampaşa Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında, Bayrampaşa Eski Cezaevi Alanı’nda uçurtma şenliği düzenledi. 7’den 70’e binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşen şenlikte Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner, çocuklarla birlikte uçurtma uçurdu. Bayrampaşa Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında, uçurtma şenliği düzenledi. Bayrampaşa Eski Cezaevi Alanı’nda gerçekleşen şenlikte 5 bin uçurtma dağıtıldı. Etkinlikte, uçurtmalar gökyüzünde süzülürken, şenliğe katılan çocuklar ve vatandaşlar gönüllerince eğlenme fırsatı buldu. Etkinlik alanında çocuklarla beraber uçurtma uçuran Başkan Atila Aydıner, uçurtma şenliği ile unutulmaya yüz tutmuş bir geleneği tekrar hatırlatmaya ve yaşatmaya çalıştıklarını belirtti. Başkan Aydıner, “7’den 70’e tüm vatandaşlarımızın katılımıyla kültürümüzde yer alan uçurtma şenliği düzenledik. Şenliğimize katılan her bir vatandaşımıza birer uçurtma hediye ettik. Uçurtmalar gökyüzünü süslerken, aileler de çocuklarıyla birlikte güzel bir gün geçirdiler. Çocuklarımızı mutlu etmek bizleri de çok mutlu etti. Uçurtma şenliğimizi bundan sonra geleneksel hale getirmeyi düşünüyoruz” dedi.

Başkan Aydıner, konuşmasının ardından kaskını takarak motora bindi ve ekiplerin olaylara nasıl müdahale edeceğini detaylarıyla anlattı. Öte yandan Bayrampaşa Zabıta Müdürlüğü’nün araç filosuna yeni araçlar ilave edildi.

74

funduszeue.info


Beşiktaş Sokakları Rengarenk B

eşiktaş Belediyesinin Gençlik Festivali kapsamında düzenlediği “Color Up” koşusu, renkli görüntülere sahne oldu. Bebek Parkı önünden başlayan koşuya Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar da eşlik etti. Kuru Çeşme Arena’ya kadar koşan gençler boyaların içine girerek adeta gökkuşağını andırdı. Arena’da devam eden gösterilerde ise müzikle birlikte “Color” gösterileri gençlere coşkulu anlar yaşattı. Koşunun son bulduğu Kuruçeşme Arena’da gün boyu süren eğlence Solo Türk gösterisi sırasında doruğa çıktı. Kuruçeşme Arena’daki renkli görüntülerin ardından Murat Dalkılıç sahneye çıktı. Sanatçı, Arena’yı dolduran gençleri birbi-

rinden güzel şarkılarıyla coşturdu. Atatürk’ü anarken rengarenk bir etkinlik gerçekleştirdiklerini ifade eden Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, “Atatürk’ü onun gençliği ile anarken özgürlükler ve rengarenk bir Türkiye için bu kadim topraklarda varlığımızın ifadesi olan bu çok renkliliği simgeleyecek büyük coşkuyu Beşiktaş’ta hep beraber kutluyoruz.

Beşiktaş’tan İstanbul’a, İstanbul’dan Türkiye’ye özgürlükçü Türkiye hayalimizi haykırıyoruz. Hiç şüphe yok ki bizi Türkiye yapan değerler çok renklilik ve çok kültürlülüktür” dedi. Öte yandan etkinliğe katılan gençler ise çok eğlendikleri belirterek Beşiktaş Belediyesine ve Başkan Hazinedar’a Gençlik Festivali için teşekkür ettiklerini söylediler.

Beşiktaş Engelsiz Sokaklara Kavuşuyor

D

ünya Engelliler Haftası etkinlikleri kapsamında bir dizi projeye imza atan Beşiktaş Belediyesi, son olarak engellilerin kamuya açık alanlar da zorlanmadan hareket edebilmeleri için engelsiz sokaklardan ilkini, Türkali Mahallesi Yeniyol Sokak’ta hizmete açtı. Proje kapsamında yol ve kaldırımların yükseklik mesafeleri aynı seviyede tutuldu. Bu sayede görme ve diğer bedensel engelli vatandaşlar yoldan geçerken zorluk yaşamayacaklar. Engelsiz sokakların oluşturulmasına ilişkin başlatılan çalışmaları temsil eden ilk kazmayı ise Engelli Koordinasyon Merkezi Başkanı Murat Demirok vurdu. Engelsiz sokaklara ilişkin yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Be-

şiktaş Belediye Başkan Vekili Rifat Örnek, “Belediye olarak ilk göreve geldiğimiz günden itibaren engelli kardeşlerimizle ilgili bütün organizasyonlara katılarak, onlara yönelik her hizmette imzamızın olması için etkin görev üstlenerek ve yaptığımız birçok çalıştaylarla engellilerimizin genelde ve Beşiktaş üzerindeki bütün sorunlarını tespit ederek plan ve program yaptık. Bu bağlamda engelliler için erişilebilir ‘Engelsiz Beşiktaş’ projesiyle cadde ve sokaklarımızda o tekniğe uygun düfunduszeue.info

meler yapıyoruz” şeklinde konuştu. Beşiktaş Belediyesi Engelli Koordinasyon Merkezi Başkanı Murat Demirok ise, “Engellilerin önündeki engellerin kalkması için sivil toplum örgütlerinin yıllardır verdiği bir mücadele var. Biz Beşiktaş Belediyesi olarak bir yıl önce göreve gelirken şu sözü verdik; ‘Engelsiz Beşiktaş’ı yaratacağız. Engelsiz Beşiktaş’ı yaratmak için ilk adıma Yeniyol Sokak’tan başladık” diye konuştu. 75


“PATİLER” ARTIK RAHAT KOŞACAK

B

eylikdüzü Belediyesi “Pati Park”ı hayvanlar için hizmete açtı. Dört yüz metrekare alan içerisine konumlandırılan parkta otomatik suluklar, oyun alanları, atık bidonları patili dostlar için yerleştirildi. Beylikdüzü Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ve Veteriner İşleri Müdürlüğü bu kez hayvanlar ve sahiplerinin güzel ve rahat vakit geçirebilmeleri için çalıştı, Pati Park’ı onlar için hizmete açtı. Cumhuriyet Caddesi üzerindeki Sezen Aksu Parkı içinde dört yüz metrekare alan içine konumlandırılan park Beylikdüzü’nde bir ilk. Oyun Parkurları Kuruldu Minik patilerin enerjilerini rahatça atabilmeleri ve arkadaşlarıyla oynayabilmeleri için atlama ve tırmanma platformları, oyun tüneli, iki adet otomatik suluk parkın uygun yerlerine yerleştirildi. Hayvan sahipleri için de uyarı levhalarının bulunduğu parkın içerisinde hayvan dışkısı atık bidonları da bulunuyor. Vatandaşın Fikirleri Bize Yol Gösterdi Açılışı hayvan severler ile birlikte gerçekleştiren Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Vatandaşımızın bize yol göstermesi, fikir vermesiyle bu park oluştu. Bu tip parkları tespit edip ihtiyaçları belirlersek daha birçok yere Pati Park yapmış olacağız. Hayvanlarımızın burada eğlenceli günler geçirmesini diliyorum” diye konuştu. Park için Başkan İmamoğlu’na teşekkür eden hayvan sahipleri, bu tip parkların hayvanların doğası ve sosyalleşmeleri açısından büyük fayda sağlayacağına da dikkat çekti.

1

9 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda Beylikdüzü, açılan metrelik bayrak ile kaplandı. Başta Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olmak üzere genci yaşlısı binlerce kişi Beylikdüzü Metrobüs meydanından başlayarak Cumhuriyet Caddesi etkinlik alanına kadar dev bayrakla yürüdü. 19 Mayıs coşkusu fener alayının bittiği noktada sevilen sanatçı Bengü’nün sahne alması ile devam etti. Bengü Yıl Marşı’nı Beylikdüzülülerle birlikte büyük bir heyecan içinde söyledi.

Beylikdüzü Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı gündüz yapılan törenlerle kutlamaya başladı. Akşamında ise günün anlamına vurgu yapan metrelik Türk Bayrağı, Beylikdüzü halkının katılımıyla açıldı. Belediye Metrobüs meydanından başlayan bayrak yürüyüşü, binlerce kişi tarafından Cumhuriyet Caddesi etkinlik alanında sona erdi. Bayrağı en başından tutarak Fener Alayı’na eşlik eden Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mayıs gururuna da ortak oldu. Yürüyüş boyunca halka seslenen İmamoğlu; marşlarla, türkülerle tüm Beylikdüzü’nü selamladı. Her kesimden insanın katıldığı yürüyüş, dalgalanan dev bayrak ve yüzlerdeki mutluluk unutulmaz bir tablo oluşturdu. 19 Mayıs gecesinin sürprizi ise sanatçı Bengü oldu. Cumhuriyet Caddesi Etkinlik Alanı’nda sahne alan Bengü, Beylikdüzü halkına eğlenceli dakikalar yaşattı. Göz dolduran performansı ve sevilen şarkıları ile binleri coşturan Bengü, Beylikdüzü’nün 19 Mayıs Bayramı’nı kutladı. Vatandaşlar ellerindeki bayrakları havada sallayarak şarkılara eşlik etti. 76

funduszeue.info

METRELİK DEV BAYRAK BEYLİKDÜZÜ’NDE


Kent Konseyi Yaşlıların Hayır Duasını Aldı Göksu ve Mahmut Şevket Paşa’daki özel bakım evlerini ziyaret ederek yaşlılara sevgi ve hürmetlerini sundu.

B

eykoz Belediyesi Kent Konseyi Kadın Erkek Fırsat Eşitliği ve Aile Çalışma Grubu üyeleri,

Beykoz Belediyesi Meclis Üyesi ve Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Emine Ünlü’nün başkanlığında gerçekleşen ziyarette yaşlılarla tek tek sohbet eden hatır ve ihtiyaçlarını soran üyeler bakım evi hizmet koşulları hakkında da yetkililerden bilgi aldı. İlçedeki bakım evlerine yaptıkları ziyaretle yaşlıların gönüllerini ve ha-

yır dualarını almak istediklerini ifade eden Kent Konseyi Üyeleri, dinimizi ve örfümüzün yaşlılara büyük önem verdiğini, kendilerinin de yaşlılara değer gösterilmesi hususunda yeni nesillere örnek olmak istediklerini söylediler. Bakım evlerinde kalan yaşlıların rahatı ve memnuniyeti için imkanlar dahilinde yardımcı olacaklarını ifade eden Kent Konseyi üyeleri ilçedeki yaşlılara yönelik ziyaretlere devam edeceklerini belirttiler.

Başkan Çelikbilek Boğaziçi İmam Hatip’te Gençlerle Buluştu

B

eykoz Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nin Boğaziçi İmam Hatip Lisesi’nde düzenlediği gençlik buluşmalarında öğrencilerle bir araya gelen Başkan Yücel Çelik-

bilek gençlere samimi öğütler verdi. İmam hatiplilerden her zaman örnek kişiler olmalarını istedi. Boğaziçi İmam Hatip Lisesi’nin konferans salonunda düzenlenen buluşmaya Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’in yanı sıra İlçe Milli Eğitim Müdürü Kazım Bozbay, belediye meclis üyeleri, Kent Konseyi Gençlik Meclisi Başkanı Recep Yaman ve okul müdürü Osman Altan katıldı. Başkan Çelikbilek: “İmam Hatipli Örnek Kişidir” Konuşmasında imam hatip gençliğinin taşıdığı misyona değinen Başkan

Yücel Çelikbilek: “Sizler aldığınız dini ve milli değerlere haiz eğitimden dolayı toplumda her zaman örnek kişiler olmalısınız. İmam Hatiplilerden vatan haini, zulüm yapan, kul hakkı yiyen kişiler çıkmaz. Sizler garibanın ve mazlumun yanında olan gençlersiniz, bu idrake sahipsiniz. Bu gece ihya edilecek olan Miraç Kandilinizi en kalbi duygularımla kutluyorum. Bu mübarek gecede dualarınızda Bosnalı, Suriyeli, Filistinli, Iraklı kardeşlerimizi de unutmayalım. Sizler her yaptıklarınızla her zaman gözbebeği olacaksınız, bende her vesileyle yanınızda olacağım” dedi.

Beykoz’da 6. Geleneksel Halk Koşusu Coşkusu Belediyesi Geleneksel Halk Koşusu” bu yıl 6. kez yapıldı. Koşu öncesi ünlü şarkıcı Demet Akalın’ın katılımıyla Anneler Günü’ne özel pasta kesildi.

B

eykoz Belediyesi’nin düzenlediği, ilçe sakinlerini spora teşvik etmek, birlik, beraberlik ve dayanışma duygularını pekiştirmek amacıyla gerçekleştirilen “Beykoz

Bu yıl 6. kez düzenlenen Geleneksel Halk Koşusu’na Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, AK Parti İstanbul milletvekili adayı Ravza Kavakçı, Belediye Başkan yardımcıları, İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Serkan Öcalmaz, sanatçı Demet Akalın, eski futbolcular Recep Çetin, Ogün Temizkanoğlu, Diriliş Ertuğrul dizisi funduszeue.info

ları, muhtarlar, spor kulüpleri temsilcileri, öğrenciler ve ilçe sakinlerinin yoğun katılımıyla gerçekleşti. Koşunun ardından Anneler Günü’ne özel olarak “Halk Yürüyüşü” de yapıldı. 26 bin TL Para Ödülü Beykozluları spora teşvik etmek ve hayatımızda sporun daha fazla yer almasını sağlamak amacıyla düzenlenen halk koşusunda katılımcılara toplam TL’lik para ödülü dağıtıldı. 1. olan yarışmacılara TL, 2.’lere TL, 3.’lere ise TL para ödülü verildi.

77


BAŞKAN DEMİRCAN: “SİZİN İÇİN BURADAYIM”

Okul Buluşmaları” kapmasında Kadı Mehmet Ortaokulu’na misafir olan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, “tüm okullarımız bizim için çok önemli. Ben tüm okullarımızı ziyaret ediyorum. Eğer sizin isteklerinizi karşılamıyorsam burada bu konumda olmamın anlamı kalmaz. Makamda akşama kadar oturmak bana ve Beyoğlu’na hiçbir şey kazandırmaz,” dedi. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, “Okulda Buluşalım” projesi çerçevesinde Kadı Mehmet Ortaokulu’nda öğrenci ve velilerle bir araya geldi. Okul bahçesinde öğrenciler tarafından sevinç ve coşkuyla karşılanan Başkan Demircan,

onların istekleri doğrultusunda Kefken Kampı, Boğaz Gezisi, sinema ile hamburger sözü verdi. ÖĞRENCİLER MUTLULUKLARINI BAŞKAN DEMİRCAN’A SARILARAK YAŞADI Demircan, okul bahçesinde öğrencilerle kucaklaştıktan sonra velileri funduszeue.infotıda veliler, okul ve çocuklarıyla ilgili isteklerini dile getirip, mahallelerindeki belediye çalışmalarından çok memnun olduklarını söylediler. Okul öğretmenleri gösteri ve etkinliklerde kullanmak için ses sistemi ve beden eğitimi dersleri için spor malzemesi isteğinde bulununca, Başkan Demircan gerekli birimlere bildirerek eksikliklerin tamamlanacağını belirtti.

K A P TA N PA Ş A L I Ö Ğ R E N C İ L E R D E N B A Ş K A N D E M İ R C A N ’A S Ü R P R İ Z

B

eyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, ‘Okulda Buluşalım’ projesi kapsamında Kaptanpaşa İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri ve velileriyle bir araya geldi. Okul bahçesinde öğrenciler tarafından ilgiyle karşılanan Başkan De-

mircan’a bir öğrencinin, “ hani bana bisiklet alacaktınız?” sorusu üzerine çok mutlu olan Başkan Demircan, minik öğrencinin bisikletini kendisine teslim ederken sene sonu okulda dereceye girecek ilk 10 öğrenciye de bisiklet sözü verdi. Okul bahçesinde öğrenciler tarafından sevinç ve coşkuyla karşılanan Başkan Demircan, öğrencilerin talepleri doğrultusunda 25 Mayıs'ta Vialand Tema Parkına gezi, okul etrafındaki yeşillik alanlara dikilmek üzere fidanlar, boğaz turu, Kefken Kampı katılımı ve sinema ile hamburger sözü verdi. Bu durumdan çok mutlu

78

funduszeue.info

olduğunu ifade eden öğrenciler, Ahmet Misbah Demircan'ı sevinçle kucakladılar. DERECEYE GİREN ÖĞRENCİLERE BİSİKLET Kaptanpaşa İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerinden 5. Sınıf öğrencisi Görkem, Başkan Demircan'ın kendisine bisiklet sözü olduğunu hatırlatınca ilgili birimler aracılığıyla öğrenciye bisiklet getirildi. Başkan Demircan, ayrıca okula 10 bisiklet daha alınacağını ve bu bisikletlerin dereceye giren öğrencilere hediye edileceğini dile ifade etti.


Akgün, Yetiştirme Yurdunda Büyüyen Vatandaşlarla Buluştu

B

üyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, yetiştirme yurtlarında yetişen vatandaşlarla kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Kumburgaz Pierre Loti Cafe'de düzenlenen kahvaltıya yetiştirme yurdunda büyüyen vatandaşlar aileleriyle birlikte katıldı. "Sizleri kutluyorum" Geleneksel hale dönüşen buluşmanın her açıdan çok anlamlı olduğunun altını çizen Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün; ''Bu anlamlı günde siz yetiştirme yurdu mezunları ile birlikte olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Yetiştirme yurtlarında yetişen çocuklarımız için 18 yaşını bitirdikten sonra yasa gereği devlet koruması kalkıyor. Okuyorsa mezun olana kadar devlet gençlerimize sahip çıkıyor. Yurttan

çıkınca insan tutunacak bir dal arıyor. Sizler işinizi, yuvanızı kurmuşsunuz. İçinizde işadamı, avukat, mimar ve mühendisler var. Bu açıdan sizleri kutluyorum'' şeklinde konuştu. Başkan Akgün'den destek Düzenlenen kahvaltı sonrasında yetiştirme yurdu mezunları Başkan Akgün'den yetiştirme yurtlarında büyümüş ve hayata atılmış vatandaşlar için dernek kurulmasını istediler. Başkan Akgün, böyle bir dernek kurulmasının yararlı olduğunu belirterek, "Sizlerin birlik, beraberlik dayanışma içinde olabilmeniz adına böyle bir yapılanma olumlu olacaktır. Sosyal ve kültürel anlamda derneğin size önemli katkısı olacaktır. Bu açıdan bu talebinizi bende destekliyorum" dedi. Kahvaltı programı sonrasında yurt mezunları günün hatırası adına toplu fotoğraf çekildi.​

​​​​​​​​Model uçaklarBüyükçekmece’de yarıştı

2

. Ulusal Salon Modelleri Uçak Yarışması Büyükçekmece’de yapıldı.

Büyükçekmece’de düzenlenen, Gençlik ve Spor Bakanlığı Türkiye Hava Sporları Federasyonu “Ulusal Salon Modelleri Uçak Yarışması” renkli görüntülere sahne oldu. Birinciler kupalarını Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’ün elinden aldı. 45 yarışmacı katıldı Türk Hava Kurumu’nun desteğiyle Mimarsinan Koleji spor salonunda gerçekleşen “2. Ulusal Model Uçak Yarışması”na farklı okul ve kulüplerden 45 yarışmacı katıldı. Yoğun izleyici eşliğinde süren yarışmaya gençler, yetişkinler ve ustalar olmak üzere üç farklı kategoride katılım oldu. Yarışmacılar çubuk ve kabin gövdeli, lastik motorlu model uçak funduszeue.info

alanında kıyasıya mücadele verdiler. “Beceri ve zekayı geliştirir” “Havacılık hobilerimin en başında gelir” diyen Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün; “Büyükçekmece Belediyesi olarak, Büyükçekmece Havacılık Kulüp’ü ile etkinlikler düzenliyoruz. İlçemizde havacılığı seven çok sayıda vatandaşımız var. Bende uçmayı ileri derecede çok seviyorum ayrıca model uçaklara da ilgim büyük. Genç kardeşlerimizin bu meraka erken yaşta başlamaları becerilerini ve zekalarını iyi kullanabilmeleri açısından çok yararlıdır. Organizasyonda emeği geçenlere teşekkür ediyor, yarışmada başarı elde eden yarışmacılarımızı da kutluyorum” ifadesini kullandı. Başkan Akgün, dereceye giren yarışmacılara kupalarını verdi. 79


Fen İşleri Çalışmalarına Devam Ediyor

Ç

atalca Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü tarafından ilçedeki çalışmalar devam ediyor. Doktor Çeşme mevkiinde, Çatalca Belediyesi Yüzme Havuzu yolunda, yeni itfaiye binası yolunda asfaltlama çalışmaları yapılırken, Çatalca girişinde bordür boyaması, Erenler Sokak’ta

yağmur suyu kanalı yapımı, Taşköprü mevkiinde büz çalışması Çatalca İlyas Çokay Devlet Hastanesi’nin eski duvarının yıkımı ve Yusuf Hoca Sokak’ta yeni bir imar yolu açılması Çatalca Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü tarafından gerçekleştirildi.

Uzak mahallelerde ise Akalan Mahallesi’nde toprak kaymasına karşı duvar yapımı, Aydınlar Mahallesi’nde çeşitli sokaklara stabilize malzeme serilmesi, Nakkaş Mahallesi’nde kanal çalışması yapıldı. Yazlıkköy Mahallesi’nde de Atatürk büstü yapımı devam ediyor.

Geleneksel Kermes Kapılarını Açtı

Ç

atalca Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği, ilçede 9. kermesini açtı. Yiyecek içecek ve giyim stantlarıyla her yıl ilgi odağı olan kermes, Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde 10 gün boyunca devam edecek. Çatalca Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneğinin Kermesi, Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde Perşembe günü ziyaretçilerine kapılarını açtı. Çeşitli stantlarıyla ilgi çeken kermesin açılış ve selamla konuşmasını dernek yöneticisi Mustafa Pamuk yaptı. Pamuk konuşmasında kermesin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Çatalca Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Güzel ise konuşmasında Çatalca Belediye Başkanı

80

Cem Kara adına açılış programına katılanları selamladı. Emeğin karşılık bulmasını dileyen Güzel, ilçede geleneksel hale gelen kermesin hayırlı ve uğurlu olmasını diledi. Son olarak konuşan Çatalca Kaymakamı Dr. Nevzat Taşdan ise kermesin hazırlanmasın da emeği geçen herkese teşekkür etti. Yapılan konuşmaların ardından açılış kurdelesi kesildi funduszeue.info

ve davetliler stantları gezdi. Açılış sonrasında çeşitli ikramlarda bulunuldu.


ÇEKMEKÖY 5’İNCİ ULTRA MARATON KOŞUSU’NDA KIYASIYA MÜCADELE

MİNİKLERİN BOĞAZ TURU HEYECANI

"7 Renk 7 Bölge" projesi kapsamında İstanbul'da bir araya gelen öğrenciler, ilk defa deniz görmenin heyecanını yaşadı Çekmeköy Belediyesi ve Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen “7 Bölge 7 Renk” projesi kapsamında İstanbul’a gelen öğrenciler, ilk defa gördükleri boğazın keyfini doyasıya yaşadı. Çekmeköy Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen ‘Çekmeköy Uluslararası Ultra Maraton’ yarışlarının bu yıl 5’incisi düzenlendi. Çekmeköy Ormanı’nda düzenlenen yarışta sporcu ter döktü. Çekmeköy Belediyesi tarafından 5’inci Çekmeköy Uluslararası Ultra Maraton Yarışları düzenlendi. Çekmeköy Taşdelen Mesire Alanı’nda yapılan koşuda farklı illerden katılan yarışmacı güneşin altında ter döktü. 8 saat süren yarışmada yarışmacılar 5 kategoride yarıştı. 10 km, 15km, 30km, 45 km ve 60 km olarak belirlenen parkurlarda yarışan yarışmacılar parkuru en kısa sürede bitirebilmek için kıyasıya mücadele etti. Yarış sonrası dereceye girenlere ödülleri verildi. “HER YAŞA HİTAP EDEN PARKURLARIMIZ VAR” Sporun hayatının vazgeçilmezi olduğunu dile getiren Bakiye Duran, “Bu yarışlara 6- 7 yıl önce başladık. 5’inci Ultra Maraton Yarışı’mız ama biz 7 yıl önce evvel başladık. Çekmeköy yönetimi de bizi bu yarışlarda çok destekledi. Böylece bu yarışlara başlamış oldu.

Çekmeköy Belediyesi’nin düzenlediği “7 Bölge 7 Renk” projesinin final programı kapsamında İstanbul’a gelen öğrenciler, boğazda tur atarak gönüllerince bir gün yaşadı. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden İstanbul’a gelen öğrenciler boğaz turunda martılara simit atıp İstanbul Boğazı’nın güzelliğine şahit oldu. Tur esnasında öğrencilerin çalan müzikle dans etmesi de renkli görüntüler oluşturdu. İlk Defa Denizi Gördüler Hayatlarında ilk defa deniz gören Erzurumlu öğrencilerden ise Bahadır Kızıltaş İstanbul’a ilk defa geldiğini ve ilk defa deniz gördüğünü belirterek, “Çok güzel çok hoş bir duygu. Burası bence çok güzel. Arkadaşlarıma da tavsiye edeceğim. Arkadaşlarıma gördüğüm her yeri anlatacağım” dedi. Erzurum Köprüköy ilçesinden programa katılan 13 yaşındaki Haktan Karasu proje sayesinde İstanbul’u ve denizi gördükleri için mutlu olduğunu ifade ederek, “Hiç İstanbul’a gelmemiştim. Denizi gördüğüm için çok mutlu oldum arkadaşlarımda çok mutlu oldu. Onun için bu projeyi hazırlayan herkese çok teşekkür ederiz” diye konuştu.

funduszeue.info

81


TEMİZ PARKLAR SAĞLIKLI NESİLLER ENGELLİLER DOYASIYA EĞLENDİLER 82

E

senler Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü, bahar aylarının gelmesiyle birlikte ilçedeki tüm parklarda hummalı bir temizlik çalışması başlattı. Çalışmalar ile havaların güzelleşmesini fırsat bilen çocukların ve vatandaşların daha temiz, daha hijyenik ortamlarda vakit geçirmesi amaçlanıyor. ÖZEL MALZEMELER KULLANILIYOR Her ay düzenli olarak yapılan temizlik çalışmalarında özel ekipmanlar ve insan sağlığına zararlı olmayan özel temizlik malzemeleri kullanılıyor. Çalışmalar neticesinde çocukların sağlıklı ve güven içinde oyunlarını oynamasına imkân sağ-

Şamlar Paintball

Şamlar Paintball alanlarında spor yapmak ister misiniz? Spor yapmak bazı insanlar için bir hayat standardıdır. Spor yapmak sağlıklı olmanın temelini oluştururken, dış dünyanın stresinden ve sıkıntısından insanları uzaklaştırmaktadır. Paintball da bu sporlardan biridir. Bir oyun olarak yılında Amerika&#;da ortaya çıkmıştır.

yılında Amerikalı iki adam şakalaşırken, tesadüf eseri olarak paintball oyununda kullanılan kapsül atan silahların icadını sağlamış ve tüm dünya ülkelerinin bu oyunu öğrenmelerine sebep olmuşlardır. O yıldan bu yıla kadar yenilenerek ve değişerek gelen bu oyun, son yıllarda bir spor dalı haline geldi. İçi boya ile dolu olan kapsülleri atan silahlar ile oynanılan oyun, oldukça zevkli bir oyundur.

Şamlar Paintball

Şamlar Paintball

Şamlar Paintball &#; funduszeue.info®

Oyun dağ, orman ve kale gibi temalı alanlarda iki eşit takım arasında oynanır. Ülkemizde bir iki senedir yaygın hale gelmişfunduszeue.info oyunu oynamak isteyen tüm kişilere özel olarak Şamlar paintball tesisini sizlerle buluşturuyoruz. Firmamız Türkiye&#;de saha ve  alanlar bakımından tercih edilen ve öncü olan bir kuruluştur. Bu aktiviteyi seven veya bu oyunu öğrenmek isteyen herkese Şamlar paintball tesisimizde hizmet veriyoruz.

Şamlar Paintball Tesisi

Tesisimizde bu oyuna özel olan tüm detaylar oluşturulmuştur. Bu spor bir savaş ve strateji oyunudur. Oyun kaliteli bir düzenek üzerinde oynanılır ve Şamlar paintball tesisimizde bu düzeneği oluşturacak tüm detaylar yer almaktadır. Dağ dekoru, ağaç kovuğu dekoru, pusula, harita, çam ve daha bir çok ayrıntılı dekor ürünleri sahamızda yer almaktadır. Ayrıca belirlediğiniz tüm stratejilere özel dekor malzemelerini sahamızda bulabilirsiniz.

Şamlar Paintball Olanakları

Tesisimizde her türlü olanak bulunmaktadır. Bu etkinlik doğa ile iç içe oynanılan bir oyundur. Bu oyunda yerde sürünme, tırmanma ve koşma gibi özellikler yer almaktadır. Bu sebeple oyuna özgü kıyafetler tasarlanmıştır. Tesisimizde bu oyuna özel kıyafetler soyunma odalarında temiz ve kullanıma hazır olarak bulunur. Bu kıyafetler her bedene yönelik olarak Şamlar paintball sahasında oynamak isteyenler için hazırlanmıştır. Eldiven ve ayakkabı gibi tüm aksesuarlar oyuncular için tasarlanmış ve sorunsuz bir vaziyette sahamızda bulunmaktadır.

Paintball Oyunundaki Amaç Nedir?

Boya topu oyunu, iki takımdan birinin kazanmasına yöneliktir. İki takım gerçek bir alanda birbirlerine karşı savaşırlar ve takımlardan bir tanesi bu savaşı kazanır. Paintball yerleri içinde silah, bu silahtan çıkan boya püskürten mermiler, koruyucu kask ve dekor malzemeleri kullanılır. Tesisimizde bu sporda olan ve kullanılan tüm malzemeler bulunur.

Oyuna yönelik açıklamalaralanımızdaki personellerimiz tarafından oyunculara açıklanmaktadır. Oyun iki takımdan birinin bayrağa sahip olması ile sona ermektedir. Silah ile vurulan oyuncu oyun dışı kalır. Tesisimizde oyun kuralları, güvenlik önlemleri, doğaya zarar vermeme ilkeleri gibi tüm konular hakkında oyunculara bilgi verilmektedir.

Paintball Şamlar

Boya savaşı harika görselleri bulunan çok keyif verici ve eğlenceli bir oyundur. Oynayanlar oyundan büyük keyif alır ve heyecan yaşarlar. Yorucu çalışmalar sonrasında farklı bir konseptte oynanılan bu oyun sonunda rahatlayarak hatıralarla dolu anlar yaşamış olurlar. Tesisimizde bu oyunun yanı sıra sporculara da hizmet verilir. Doğal alanın tadını çıkararak bu sporu yapmak isteyen tüm kişiler tesisimizden hizmet alabilmektedir. Ülkemizde bu oyunu yaygın bir hale getirdiğimiz sahamızda bu spora da katkıda bulunmaktayız.

Paintball Şamlar Alanları Oyun Süresi

Paintball şamlar spor tesisimizde en heyecanlı ve zevkli paintball oyununu oynayabilir ve kaliteli anlar yaşayabilirsiniz. Tesisimiz tam bir doğa dostudur. Oyun veya spor müsabakalarında kullanılan hiç bir oyun materyali doğaya zarar vermemektedir. Doğada çözünen ürünler kullanılmakta ve silahlardan fırlatılan kapsüllerin içinde bulunan boyalar anında çözünme özelliğine sahiptir.

Şamlar&#;dan Marmara Paintball Merkez Ofisine Nasıl Gidilir?

How to get to İstanbul Paintball Arena in Basaksehir by Bus, Cable Car or Metro?

Public Transit to İstanbul Paintball Arena in Basaksehir

Wondering how to get to İstanbul Paintball Arena in Basaksehir, Turkey? Moovit helps you find the best way to get to İstanbul Paintball Arena with step-by-step directions from the nearest public transit station.

Moovit provides free maps and live directions to help you navigate through your city. View schedules, routes, timetables, and find out how long does it take to get to İstanbul Paintball Arena in real time.

Looking for the nearest stop or station to İstanbul Paintball Arena? Check out this list of stops closest to your destination: Şamlar Dörtyol - Cebeci Mah. Yönü; 19 Kasım Caddesi - Cebeci Mah. Yönü.

BusAS36AYMetro:M3Cable Car:MİNİBÜS: A

Want to see if there’s another route that gets you there at an earlier time? Moovit helps you find alternative routes or times. Get directions from and directions to İstanbul Paintball Arena easily from the Moovit App or Website.

We make riding to İstanbul Paintball Arena easy, which is why over million users, including users in Basaksehir, trust Moovit as the best app for public transit. You don’t need to download an individual bus app or train app, Moovit is your all-in-one transit app that helps you find the best bus time or train time available.

For information on prices of Bus, Cable Car and Metro, costs and ride fares to İstanbul Paintball Arena, please check the Moovit app.

Use the app to navigate to popular places including to the airport, hospital, stadium, grocery store, mall, coffee shop, school, college, and university.

İstanbul Paintball Arena Address: Yeni Şam'lar Köyü street in Basaksehir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası