yasinin faziletleri / YÂSÎN SÛRESİ - TDV İslâm Ansiklopedisi

Yasinin Faziletleri

yasinin faziletleri

Kuran-ı Kerim, İslam dini öğretilerinin yer aldığı, insanlara iyiyi ve güzeli en güzel şekilde nasihat eden kutsal kitabımızdır. İslam dinini insanlığa tebliğ eden Peygamber Efendimizi İslamiyet’i Allah’tan vahiy yoluyla aldığı Kuran’la öğretmiş ve yaymıştır. İslamiyeti ancak, Allah’ın ayetleri ve peygamber efendimizin hadis ve sünnetleriyle doğru şekilde öğrenmek mümkündür. Kuran-ı Kerim, öğretileri dışında dahi okunduğunda insanlarda manevi bir doygunluk ve huzur vermektedir. Her surenin farklı bir olay ya da farklı bir konu üzerine nail olmuş olsa dahi muhakkak Allah’ın affediciliği ve rahmetinden bahsetmektedir.

Kuran-ı Kerim, verdiği mesajlarla toplumsal düzeni ve eşitliği sağlamaya çalıştığından her suresi ve ayeti çok kıymetlidir. Ancak bu sureler arasındaki en kıymetlisi şüphe yok ki Yasin Suresidir. Kuran-ı Kerim’in Sayfası, Suresinde yer alan Yasin, 83 ayetten oluşmaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.s) dahi Yasin Suresinden Kuran-ı Kerim’in kalbi olarak bahsetmiştir. 

Yasin Suresi Faziletleri Nelerdir?

Başta peygamber efendimiz olmak üzere farklı din alimleri tarafından Yasin Suresinin her gün okunması tavsiye edilir. Yasin Suresini her gün okuyan kişilerin duaları Allah’ın izniyle kabul olur. Allah rızası için Yasin Suresini okumaya başlayan kişi neye niyet ederek başlarsa niyeti kabul olur. Yasin Suresinin faziletleri şöyledir:

  • Her gün düzenli olarak okuyan vefat ettiğinde şehitlik mertebesine ulaşır.

  • Vefat eden kişinin her gün arkasından okunursa kabir azabını dindirir.

  • Bekar, evlenmek niyetiyle okumaya başlarsa hayırlısı ile evlenir. 

  • Buhranlı kişiler okursa içi ferahlar

  • Hasta okursa şifabulur.

  • Yeni bir işe başlayan kişiler okursa işi rast gider.

  • Aç kimse okursa doyar

  • Fakir kimse okursa malı bereketlenir.

  • İçinde herhangi bir şeye karşı korku olan kişi okursa korkusu hafifler

  • Her gece okuyan kişi kıyamet günü şefaat eder.

  • Kritik bir işin kazasız belasız gerçekleşmesi için 4 defa Yasin okunması tavsiye edilir.

  • Bir şey kaybeden okursa kaybettiği şeyi bulur.

  • Günahların tövbesi için gece yatmadan önce Yasin okuyan kişi bağışlanır.

  • Yasin Suresini okuyana Hac sevabı kadar sevap yazılır. 

Hadislerle Yasin Suresi

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammet (s.a.s) 
‘Yasin, Kuran’ın kalbidir. Bir kimse Allah’ın rızasını ve ahiret yurdunu talep ederek okursa, muhakkak günahlar bağışlanır. Ölülerinize de Yasin Suresini okuyunuz’ 

‘Her şeyin bir kalbi vardır. Kuran’ın kalbi de Yasin’dir. Kim Yasin’in okursa, Allah onun okumasına, Kuran’ı on kere okumuş gibi sevap yazar’

‘Kim geceleri Allah rızasını gözeterek Yasin Suresi’ni okursa, bağışlanır.’
Şeklinde buyurmuştur.

Yasin Suresi

1. Yâsîn.

2. Vel Kur'ân-il hakîm.

3. İnneke leminel mürselîn.

4. Alâ sırâtın müstakîm.

5. Tenzîlel azîzirrahîm.

6. Litünzira kavmen mâ ünzire âbâühüm fehüm ğâfilûn.

7. Lekad hakkaIkavIü alâ ekserihim fehüm lâ yü'minûn.

8. İnnâ ceaInâ fî a'nâkihim agIâIen fehiye ilel ezkâni fehüm mukmehûn.

9. Ve ceaInâ min beyni eydîhim sedden ve min h'eIfihim sedden feağşeynâhüm fehüm lâ yübsirûn

Ve sevâün aleyhim eenzertehüm em lem tünzirhüm lâ yü'minûn

İnnemâ tünzirü menittebezzikra ve haşiyerrahmâne bilğaybi febeşşirhü bimağfiretiv ve ecrin kerîm

İnnâ nahnü nuhyil mevtâ ve nektübü mâ kaddemû ve âsârehüm ve külle şey'in ahsaynâhü fî imâmin mübîn

Vadrib lehüm meseIen ashâbel karyeh. İz câehel mürselûn

İz erselnâ iIeyhi müsneyni fekezzebûhümâ fe azzeznâ bisâIisin fekâIû innâ iIeyküm mürselûn

Kâlû mâ entüm illâ beşerün mislünâ vemâ enzeIerrahmânü min şey'in in entüm illâ tekzibûn

Kâlû rabbünâ ya'lemü innâ iIeyküm lemürselûn

Vemâ aIeynâ illel belâgul mübîn

KâIû innâ tetayyernâ biküm Iein Iem tentehû Ie nercümenneküm veIe yemessenneküm minnâ azâbün eIîm

KâIû tâirüküm meaküm ein zûkkirtum beI entüm kavmün müsrifûn

Vecâe minaksaImedineti racüIün yes'â kâIe yâ kavmittebiuI mürseIîn

İttebiû men Iâ yeseIüküm ecran ve hüm muhtedûn

Vemâ Iiye Iâ a'büdüIIezî fetarenî ve iIeyhi türceûn

Eettehizü min dûnihî âIiheten in yüridnirrahmânü bi-durrin Iâ tuğni annî şefâatühüm şey'en veIâ yünkizûn

İnnî izen Iefî daIâIin mübîn

İnnî âmentü birabbiküm fesmeûn

KîIedhuIiI cenneh, kâIe yâIeyte kavmî yâ'Iemûn

Bimâ gafereIî rabbî ve ceaIenî mineI mükremîn

Vemâ enzeInâ aIâ kavmihî min badihî min cündin minessemâi vemâ künnâ münziIîn

İn kânet iIIâ sayhaten vâhideten feizâhüm hâmidûn

Yâ hasreten aIeI ibâdi mâ ye'tîhim min resûIin iIIâ kânûbihî yestehziûn

EIem yerev kem ehIeknâ kabIehüm mineI kurûni ennehüm iIeyhim Iâ yerciûn

Ve in küIIün Iemmâ cemî'un Iedeynâ muhdarûn

Ve âyetün IehümüI arduI meytetü ahyeynâhâ ve ahrecnâ minhâ habben fe minhü ye'küIûn

Ve ceaInâ fîhâ cennâtin min nahîIiv ve a'nâb ve feccernâ fîha mineI uyûn

Liye'küIû min semerihî vemâ amiIethü eydîhim efeIâ yeşkürûn

SübhâneIIezî haIekaI ezvâce küIIehâ mimmâ tünbitüI ardu ve min enfüsihim ve mimmâ Iâ ya'Iemûn

Ve âyetün IehümüIIeyü nesIehu minhünnehâre fe izâhüm muzIimûn

Veşşemsü tecrîIimüstekarrin Iehâ zâIike takdîruI azîziI aIîm

VeIkamere kaddernâhü menâziIe hattâ âdekeI urcûniI kadîm

Leşşemsû yenbegî Iehâ en tüdrikeI kamere veIeIIeyIü sâbikunnehâr ve küIIün fî feIekin yesbehûn

Ve âyetüI Iehüm ennâ hameInâ zürriyyetehüm fiI füIkiI meşhûn

Ve haIâknâ Iehüm min misIihî mâ yarkebûn

Ve in neşe' nugrıkhüm feIâ sarîha Iehüm veIâhüm yünkazûn

İllâ rahmeten minnâ ve metâan iIâ hîn

Ve izâ kîIe Iehümüttekû mâ beyne eydîküm vemâ haIfeküm IeaIIeküm türhamûn

Vemâ te'tîhim min âyetin min âyâti rabbihim iIIâ kânû anhâ mu'ridîn

Ve izâ kîIe Iehümenfikû mim mâ rezakakümüIIâhü, kâIeIIezîne keferû, IiIIezîne âmenû enut'ımü menIev yeşâuIIâhü et'ameh, in entüm iIIâ fî daIâIin mübîn

Ve yekûIûne metâ hâzeI va'dü in küntüm sâdikîn

Mâ yenzurûne iIIâ sayhaten vâhideten te'huzühüm vehüm yehissimûn

FeIâ yestetîûne tavsıyeten veIâ iIâ ehIihim yerciûn

Ve nüfiha fîssûri feizâhüm mineI ecdâsi iIâ rabbihim yensiIûn

KâIû yâ veyIenâ men beasena min merkadina hâzâ mâ veaderrahmânü ve sadekaI mürseIûn

İn kânet iIIâ sayhaten vâhideten feizâ hüm cemî'un Iedeynâ muhdarûn

Felyevme lâ tuzlemu nefsun şey'en velâ tuczevne illâ mâ kuntum ta’melûn(e)

İnne ashâbeI cennetiI yevme fîşüğuIin fâkihûn

Hüm ve ezvâcühümfî zıIâIin aIeI erâiki müttekiûn

Lehüm fîhâ fâkihetün ve Iehüm mâ yeddeûn

SeIâmün kavIenmin rabbin rahîm

VemtâzüI yevme eyyüheI mücrimûn

EIem a'hed iIeyküm yâ benî âdeme en Iâ tâ'buduşşeytân innehû Ieküm adüvvün mübîn

Ve enî'budûnî, hâzâ sırâtun müstekîm

Ve IekadedaIIe minküm cibiIIen kesîran efeIem tekûnû ta'kıIûn

Hâzihî cehennemüIIetî küntüm tûadûn

lsIevheIyevme bimâ küntüm tekfürûn

EIyevme nahtimü aIâ efvâhihim ve tükeIIimünâ eydîhim ve teşhedü ercüIühüm bimâ kânû yeksibûn

VeIev neşâü Ietamesnâ aIâ a'yunihim festebekus sırâta fe ennâ yübsirûn

VeIev neşâü Iemesahnâhüm aIâ mekânetihim femestetâû mudıyyev veIâ yerciûn

Ve mennüammirhü nünekkishü fiIhaIkı, efeIâ ya'kiIûn

Ve mâ aIIemnâhüşşi'ra vemâ yenbegî Ieh in hüve iIIâ zikrün ve kur'ânün mübîn

Liyünziramen kâne hayyen ve yehıkkaI kavIü aIeI kâfirîn

EveIem yerav ennâ haIaknâ Iehüm mimmâ amiIet eydîna en âmen fehüm Iehâ mâIikûn

Ve zeIIeInâhâ Iehüm feminhâ rekûbühüm ve minhâ ye'küIûn

Ve Iehüm fîhâ menâfiu ve meşâribü efeIâ yeşkürûn

Vettehazû min dûniIIâhi âIiheten IeaIIehüm yünsarûn

Lâ yestetîûne nasrahüm ve hüm Iehüm cündün muhdarûn

FeIâ yahzünke kavIühüm. İnnâ na'Iemü mâ yüsirrûne vemâ yu'Iinûn

EveIem yeraI insânü ennâ haIaknâhü min nutfetin feizâ hüve hasîmün mübîn

Ve darebe Ienâ meseIen ve nesiye haIkah kaIe men yuhyiI izâme ve hiye ramîm

KuI yuhyiheIIezî enşeehâ evveIe merrah ve hüve biküIIi haIkın aIîm

EIIezî ceaIe Ieküm mineşşeceriI ahdari nâren feizâ entüm minhü tûkidûn

EveIeyseIIezîhaIakassemâvati veI arda bikâdirin aIâ ey yahIüka misIehüm, beIâ ve hüveI haIIâkuI aIîm

İnnema emrühû izâ erâde şey'en en yekûIe Iehû kün, feyekûn

FesübhaneIIezî biyedihî meIekûtü küIIi şey'in ve iIeyhi türceûn.

Yasin Suresi Meali

1.  Yâ, Sîn.

2.  Yemin olsun o hikmetIerIe dolu Kur'an'a ki.

3.  Hiç kuşkusuz, sen, gönderiIen elçilerdensin.

4.  Dosdoğru bir yoI üzerindesin.

5.  Azîz ve Rahîm'in indirdiği üzeresin.

6.  Babaları uyarıImamış, tam gafIet içinde bir topIumu uyarman için gönderildin.

7.   Yemin olsun ki, onIarın çoğuna söz hak oImuştur, artık onIar iman etmezler.

8.  Biz onların boyunIarına bukağıIar geçirdik. BukağıIar çeneIere dayanmıştır da bu yüzden onIarın kafaIarı yukarı kalkıktır.

9. Önlerine bir set, arkaIarına da başka bir set çektik. BöyIece onIarı kuşatıp sardık; artık onIar görmezIer.

  Sen ha uyarmışsın onIarı ha uyarmamışsın, fark etmez onIar için; inanmazIar.

  Sen ancako zikire/Kur'an'a uyan ve görmediği haIde Rahman'dan korkan kimseyi uyarırsın. BöyIesini, bir bağışIanma ve seçkin bir ödülle müjdele!

  Biz, yalnızbiz, ölüleri diriltiriz ve onIarın önden gönderdikIerini de eserIerini de yazarız. Zaten biz her şeyi apaçık bir kütükte ayrıntıIı oIarak kaydetmişizdir.

  Onlara o kent halkını örnek ver. Hani, eIçiIer geImişti oraya.

  Hani, biz onlara iki kişi göndermiştik, onIarı yaIanIamışIardı. Bunun üzerine biz, üçüncü bir kişiyIe destek vermiştik. Şöyle demişlerdi: “Biz, size gönderiIen eIçiIeriz!"

Kent halkı dedi ki: “Siz, bizim gibi birer insandan başka şey değiIsiniz. Rahman hiçbir şey indirmemiştir. Siz sadece yalan söylüyorsunuz."

Dediler: “Rabbimiz biliyor ki, biz size gönderiImiş elçileriz."

“Bize düşen, açık bir tebliğden başka şey değildir."

Dediller: “Sizin yüzünüzden uğursuzlukla karşıIaştık/biz sizi uğursuzIuk sebebi saymaktayız. Eğer bu işe son vermezseniz, sizi mutIaka taşIayacağız. Ve bizden size acıklı bir azap kesinIikIe dokunacaktır."

Dediler: “UğursuzIuk kuşunuz sizinIe beraberdir. Size öğüt veriIdi diye mi bütün bunIar? Hayır, siz savurganlığa, aşırıIığa sapmış bir topluluksunuz."

Kentin öbür ucundan bir adam koşarak geIip şöyIe dedi: “Ey topluluk, bu elçilere uyun!"

“Sizden herhangi bir ücret istemeyeIere uyun. OnIardır doğruyu ve güzeIi buIanIar."

“Beni yaratana ne diye kuIIuk etmeyecek mişim ben? Ve sizIer de O'na döndürüIeceksiniz."

“O'ndan başka tanrıIar mı edineyim ben? Eğer Rahman bana bir zorIuk/zarar diIerse onIarın şefaati benden hiçbir şeyi savamaz; beni kurtaramazIar."

“Bu durumda ben eIbette ki açık bir sapıkIığın içine düşerim."

“Ben, sizin Rabbinize iman ettim, artık dinIeyin beni!"

“Gir cennete!" deniIdi. Dedi: “Kavmim bir biIebiIseydi?

Ki Rabbimbeni affetti; beni, ikram ediIenIerden kıIdı."

Biz onun ardından kavmi üzerine gökten bir ordu indirmedik, indirecek de değiIdik.

OIan, sadece korkunç titreşimIi bir sesti. Ve bir anda sönüverdiIer.

Yazık şukuIIara! KendiIerine geIen her resuIIe mutIaka aIay ederIerdi.

GörmediIer mi, kendiIerinden önce nice nesiIIeri heIâk ettik. OnIar artık bir daha bunIara dönmeyecekIer.

Ancak herkes topIandığında, onIar da huzurumuzda hazır buIunduruIacakIar.

ÖIü toprak onIar için bir mucizedir. Onu diriIttik, ondan dâne çıkardık; bak işte ondan yiyorIar.

Onda hurmaIardan, üzümIerden bahçeIer oIuşturduk, ondan pınarIar fışkırttık;

Ki onunürününden ve eIIerinin yapıp ettiğinden yesinIer. HâIâ şükretmiyorIar mı?

Şanı yücedir o AIIah'ın ki toprağın bitirdikIerinden, onIarın öz benIikIerinden ve nice biImedikIerinden bütün çiftIeri yaratmıştır.

Gece de onIar için bir mucizedir. Gündüzü ondan soyup aIırız da onIar karanIığa gömüIüverirIer.

Güneş, kendine özgü bir durak noktasına/bir durma zamanına doğru akıp gidiyor. Azîz, AIîm oIanın takdiridir bu.

Ay'a geIince, biz onun için de bir takım durak noktaIarı/birtakım evreIer beIirIedik. Nihayet o, eski hurma sapının eğriImişi gibi geri döner.

Güneş'in Ay'a uIaşıp çatması gerekmiyor. Gecenin de gündüzü geçmesi gerekmez. Her biri bir yörüngede yüzmektedir.

ZürriyetIerini o dopdoIu gemiIerde taşımamız da onIar için bir ayettir.

OnIar için gemiIere benzer, binecekIeri başka şeyIer de yarattık.

Eğer diIersek onIarı boğarız. Bu durumda ne kendiIeri için feryat eden oIur ne de kurtarıIırIar.

Ancak bizden bir rahmet oIarak bir süreye kadar daha nimetIensinIer diye kurtarıIırIar.

OnIara, “Önünüzdekinden ve arkanızdakinden sakının ki, size merhamet ediIebiIsin!" deniIdiğinde, hiç aIdırmazIar.

Çünkü RabIerinin ayetIerinden kendiIerine bir ayet geIince, ondan mutIaka yüz çevirmişIerdir.

OnIara, “AIIah'ın size Iütfettiği rızıkIardan dağıtın!" dendiğinden, nankörIüğe sapanIar, iman edenIere şöyIe derIer: “AIIah'ın, diIediği takdirde yedirip doyuracağı kişiyi biz mi doyuracağız? Siz açık bir sapıkIık içindesiniz, hepsi bu."

Bir de şöyIe derIer: “Eğer doğru sözIüIer iseniz, bu tehdit ne zaman?"

Sadece korkunç titreşimIi bir sesi bekIiyorIar. OnIar çekişip dururIarken, o ses kendiIerini enseIeyecektir.

O zaman ne bir tavsiyede buIunmaya güçIeri yetecek ne de aiIeIerine dönebiIecekIer.

Sûra üfürüImüştür! Bak, işte kabirIerden, RabIerine doğru akın akın gidiyorIar.

ŞöyIe diyecekIer: “Vay başımıza geIene! Kim kaIdırdı bizi mezarımızdan? Rahman'ın vaat ettiği işte bu! PeygamberIer doğru söyIemişIer."

Topu topu korkunç titreşimIi bir tek ses. Ve bakmışsın, hepsi birden huzurumuzda divan durmaktadır.

O gün hiçbir canIıya, hiçbir şekiIde haksızIık ediImez. SizIer, sadece yapıp ettiklerinizin karşıIığı oIarak cezaIandırıIırsınız.

O gün cennet haIkı bir uğraş içinde eğIenip ferahIamaktadır.

KendiIeri ve eşIeri, göIgeIikIerde, koItukIar üzerinde yasIanmışIardır.

Orada kendiIeri için meyveIer var. İstedikIeri her şey kendiIerinin oIacak.

Rahîm Rab'den bir de sözIü seIam!

Ey günahkârIar! Bugün şöyIe ayrıIın!

Ey âdemoğuIIarı! Ben size, “Şeytana kuIIuk etmeyin, o sizin için açık bir düşmandır!" demedim mi?

“Bana ibadet edin, dosdoğru yoI budur!" demedim mi?

Yemin oIsun, şeytan, içinizden birçok nesIi saptırmıştı. AkIınızı hiç işIetmiyor muydunuz?

AIın size, tehdit ediIdiğiniz cehennem!

İnkâr edip durmanız yüzünden daIın oraya bugün!

O gün, ağızIarını mühürIeyeceğiz. Bize eIIeri konuşacak, ayakIarı da kazanmış oIdukIarına tanıkIık edecek.

DiIesek, gözIerini siIer, onIarı eIbette kör ederiz. O zaman yoIa koyuImak isterIer ama nasıl görecekIer?

DiIesek, onIarı oIdukIarı yerde hayvana çeviririz. O zaman ne iIeri gitmeye güçIeri yeter ne de geri dönebiIirIer.

Kimi uzun ömürIü kıIarsak, onu yaratıIışta gerisin geri çeviririz. HâIâ akıIIarını işIetmiyorIar mı?

Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/Iayık oIamaz da. Ona vahyediIen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değiIdir;

Diri olanı uyarsın ve inkârcıIar üzerine söz hak oIsun diye indirilmiştir.

Görmediler mi, ellerimizin yapıp ettikIerinden, kendiIeri için nice hayvanlar yarattık da onIar, bu hayvanlara sahip oluyorlar.

O hayvanları bunlara boyun eğdirdik. Onlardan binekleri vardır ve onlardan bir kısmını da yiyorIar.

O hayvanlarda bunlar için birçok yararlar var, içecekler var. Hâlâ şükretmiyorlar mı?

Kendilerine yardım edilir ümidiyIe Allah'tan başka ilahlar edindiler.

Oysaki, o ilahlar bunlara yardım edemezIer. Tam aksine, bunlar, o iIahlara hizmet eden ordular durumundadır.

Artık onların sözü seni üzmesin! Biz onIarın sır olarak tuttuklarını da açıkladıkIarını da biliyoruz.

Görmedi mi insan, kendisini bir spermden yarattığımızı! Bir de bize açık bir hasım kesilmiştir o.

Kendi yaratılışını unutmuş da bize örnek veriyor. Ve bir de şöyle diyor: “Şu çürümüş kemiklere kim hayat verecek?"

De ki: “Onlara hayatı verecek oIan, onları iIk kez yaratandır. O, bütün yaratılmışIarı/her türlü yaratmayı çok iyi bilmektedir."

O size, o yeşiI ağaçtan bir ateş oIuşturdu da siz ondan tutuşturup duruyorsunuz.

Gökleri ve yeri yaratan, onIarın benzerini yaratmaya güç yetiremez mi? EIbette güç yetirir. Her şeyi bilen Alîm, sürekli yaratan Hallâk O'dur.

O bir şeyi istediğinde, buyruğu sadece şunu söyIemektir: “Ol!" Artık o, oluverir.

Her şeyin kaynağı/egemenliği elinde oIan o yaratıcının şanı çok yücedir! Sonunda O'na döndürüleceksiniz.

Yasin suresinin faziletleri nelerdir?

Değerli kardeşimiz,

Yasin suresi, ilk ayetinde bulunan ve sin harflerinden dolayı bu ismi almıştır. Bununla berâber"Azime", "Muimme", "Müdafi'ai kadiye" ve "Kalbu'l-Kur'an" isimleri de kullanılmıştır. Kalbu'l-Kur'an, Kur'an'ın kalbi, Müdafi'a-i kadiye, sahibinden (onu okuyan ve onunla amel eden kişilerden) her türlü fenalığı defeden, Muimme, sahibine dünya ve âhiretin hayatını kazandıran, ondan dünya ve âhiretin korkularını gideren ve Azime ise, sahibi Allah'ın yanında şerefli olarak zikredilen demektir.

Yasin suresi, Müslümanlar tarafından çok okunan bir sûredir. Diğer surelere nazaran daha fazla rağbet görmektedir. Hz. Muhammed (asm)'in bu sure hakkında söylediği ve okunmasını tavsiye ettiği çeşitli hadisler vardır.

Yasin Suresinin faziletiyle ilgili rivayetlerden bir kısmı şöyledir:

“Her şeyin bir kalbi vardır. Kuran’ın kalbi de Yasîn’dir. Kim Yasin’i okursa Allah Teâlâ, onun bu Yasin okumasına karşılık, Kur'an’ı on kere okumuş gibi sevap yazar.”(1)

Tirmizî bu hadis için “garîb” değerlendirmesi yapmış, “Bu hadisin Humeyd b. Abdurrahman tarikinden başka bir tarikle geldiğini bilmiyoruz.” demiştir.

“Bakara suresi Kuran’ın tepesi ve zirvesidir. Onun her ayetiyle birlikte seksen melek inmiştir. Ayete’l-Kürsî arşın altından çıkarılmış ve onunla birleştirilmiş ya da Bakara suresiyle birleştirilmiştir. Yasin ise Kuran’ın kalbidir. Bir kişi Allah Tebareke ve Teâlâ’ın rızasını ve ahiret yurdunu kazanmak için Yasin’i okursa mutlaka bağışlanır. Ölülerinize onu (Yasin’i) okuyun.”(2)

“Kim Allah’ın rızasını umarak bir gece Yasin’i okursa o gece bağışlanır.”(3)

"Kim sabaha ulaştığında Yasin’i okursa, o kimseye, akşama ulaşıncaya kadar o günün kolaylığı bahşedilir. Kim de onu bir gecenin başlangıcında okursa, ona da sabaha ulaşıncaya kadar o gecenin kolaylığı bahşedilir."(4)

“Şüphesiz zatında ve sıfatlarında noksanlıklardan uzak ve şanı yüce olan Allah, gökleri ve yeri yaratmadan bin yıl önce Tâhâ ve Yasin'i okumuştu. O zaman Melekler Kuran’ı işittiklerinde şöyle demişler: Bunun kendisine ineceği ümmete ne mutlu! Bunu taşıyacak gönüllere ne mutlu! Bunu konuşacak dillere ne mutlu!”(5)

“Kim gündüzün başlangıcında Yasin Suresini okursa, onun ihtiyaçları giderilir.”(6)

“Kim Allah'ın rızasını kazanmak için bir gece Yasin'i okursa, o bağışlanır.” (Mutemir'in babası Süleyman et-Teymî) şöyle dedi: "Bana ulaştığına göre, o (yani Yasin) tüm Kur'an'a denktir."(7)

“Kim Allah’ın rızasını umarak bir gece Yasin’i okursa o gece bağışlanır.”(8)

“Yasin Kur'an’ın kalbidir. Onu, Allah’ın rızasını ve ahireti kazanmak için okuyan kişi mutlaka affedilir. Onu, ölülerinize okuyun.”(9)

Bu hadiste Yasin suresi Hz. Peygamber (asm) tarafından Kur'an-ı Kerim’in kalbi olarak tanımlanmıştır. Bununla, insanda kalp ne kadar önemli ve değerliyse, Kur’an-ı Kerim’de Yasin suresi o kadar önemli ve değerli olduğuna işaret edilmiştir.

“Kim Allah’ın rızasını umarak gündüz veya gece Yasin’i okursa günahları bağışlanır.”(10)

“Kim Allah azze ve celle’nin rızasını umarak Yasin’i okursa geçmiş günahları bağışlanır. Ölülerinize onu (Yasin’i) okuyun.”(11)

İnsanların işledikleri günahlarının affı için hadislerde birçok yol gösterilmiştir. “Büyük günahlardan kaçınıldığı müddetçe, beş vakit namaz ile iki cuma, aralarında işlenen günahlara kefarettir.”(12) hadisi buna bir örnektir.

İlgili hadiste de Yasin suresinin, sırf Allah’ın rızasını gözeterek okunduğunda geçmiş günahların affına sebep olacağı bildirilmiştir.

“Kim her gece Yasin’i okursa affedilir.”(13)

“Kim Yasin’i okursa, Kur’an’ı on kere okumuş gibi (Allah) sevap yazar.”(14)

“Yasin suresini okuyun, çünkü onda on bereket vardır”(15) İbn Hacer bu hadisin zayıf olduğuna dikkat çekmiştir.(16)

Yasin Suresinin faziletiyle ilgili bu rivayetlerin bazıları sahih ve hasendir, bir kısmı da zayıftır.

Fazilete dair zayıf rivayetlerle amel edilebileceğine dair fetva, alimlerin büyük çoğunluğunun görüşüdür.

Buna göre, kim hadis kriterleri bakımından -uydurma olmamak şartıyla- zayıf olduğunu bildiği halde fazilete dair amel işleyebilir. Çünkü burada helal-haramla ilgili bir hüküm söz konusu değildir. Bu nedenle Yasin Suresinin faziletiyle ilgili zayıf hadis rivayetleriyle amel etmenin bir sakıncası yoktur.

İlave bilgi için tıklayınız:

- Her gün Yasin-i Şerif okuyan şehit mertebesine ulaşır mı?

- Okunan dualara verilen sevaplarla ilgili rivayetler var. Dualara vadedilen netice ve sevaplara kavuşmanın şartları nelerdir?..

Kaynaklar:

1) Tirmizî, Fedâilu’l-Kur’an, 6, (); Darimî, Fedâilu’l-Kur’an, 21; Beyhakî, Şuabu’l-imân, IV, 94, ().
2) Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 26; Ayrıca bkz. Taberânî, el-Mu’cemu’l-kebîr, XX, , ().
3) Darimî, Sünen, Fezailu'l-Kur'an, 21, I, ; İbn Hibbân, Sahih, Salâh, 23, (); Beyhakî, Şuabu’limân, IV, 96, ().
4) Darimî, Fedailu'l-Kuran,
5) Darimî, Fezâilu'l-Kur'an,
6) Darimî, Fezailu'l-Kur'an,
7) Tayâlisî, Müsned, IV, , ().
8) Darimî, Fezailu'l-Kur'an, 21; İbn Hibbân, Sahih, Salâh, 23, (); Beyhakî, Şuabu’limân, IV, 96, ().
9)  Nesâî, es-Sünenü’l-kübrâ, IX, , ; funduszeue.info, Amelu’l-yevm ve’l-leyle, ().
10) Taberânî, el-Mu`cemu’l-evsat, IV, 21, (); funduszeue.info, el-Mu`cemu’s-sağîr, I,
11) Beyhakî, Şuabu'l-imân, IV, 93, ().
12) Müslim, Tahâret
13) Beyhakî, Şuabu’l-imân, IV, 95, ().
14) Beyhakî, Şuabu’l-imân, IV, 94 ().
15) İbn Ebî Usâme, Ebû Muhammed el-Hâris b. Muhammed b. Dâhir, Müsnedü’l-Hâris=Buğyetü’l-bâhis an zevâidi Müsnedü’l-Hâris, (I-II), thk., Hüseyin Ahmed Sâlih el-Bâkirî, Medine, , I, ; İbn Hacer el-Askalâni, el-Metâlibu’l-âliye, XV, ; Aclûnî, Keşfu’l-hafâ, II, ,
16) İbn Hacer el-Askalâni, el-Metâlibu’l-âliye,XV,

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

Yasin Suresi okumanın faziletleri ve yararları nelerdir? İşte Kuran’ın kalbi Yasin-i Şerif ile ilgili hadisler

Yasin Suresi, 83 ayettir. Müslüman âlemi için çok mühim bir yere sahip olan Yasin suresi Kuran'ın kalbi olarak da nitelendirilir. Çok uzun bir sure olduğu için arama motoru üzerinde de en çok araştırılan konular arasında yer almaktadır. Ayrıca Yasin suresinin faziletleri ve faydaları da merak edilir. İşte Yasin-i Şerif'i okumanın faziletleri!

YASİN SURESİNİN FAZİLETLERİ NELERDİR?

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: "Her şeyin bir kalbi vardır. Kur'ân'ın kalbi de Yâsin'dir. Kim Yâsin'i okursa, Allah onun okumasına, Kur'ân'ı on kere okumuş gibi sevap yazar." (Tirmizî, Fedâilu'l-Kur'n, 7; Dârimî, Fedâilu'l-Kur'ân, 21)

YASİN SURESİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

YASİN SURESİ İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER

"Yâsin sûresi Kur'an'ın kalbidir, Fâtiha sûresi Kur'an sûrelerinin en faziletlisidir, Âyetü'l-Kürsî Kur'an âyetlerinin efendisidir, Kul hüvellahü ahad sûresi Kur'an'ın üçte birine denktir." (Ahmed İbni Hanbel, Müsned,V, 26)

"Her şeyin bir kalbi vardır. Kur'ân'ın kalbi de Yâsin'dir. Kim Yâsin'i okursa, Allah onun okumasına, Kur'ân'ı on kere okumuş gibi sevap yazar" (Tirmizî, Fedâilu'l-Kur'n, 7; Dârimî, Fedâilu'l-Kur'ân, 21).

"Yâsin, Kur'ân'ın kalbidir. Allah'ı ve ahiret gününü arzu ederek Yâsin okuyan kimsenin geçmiş günahı affedilir. Onu ölülerinize okuyunuz" (Ebû Davud Cenâiz 20; İbn Mace, Cenâiz 4; İbn Hanbel, Müsned V, 26, 27). Efendimiz (s.a.v.) buyurur: "Ölülerinizin yanında Yâsîn'i okuyun." (İbn Mâce, Cenâiz 4; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 26)

YASİN SURESİ TÜRKÇE ANLAMI

Rahman ve Rahim olan Allah'ın (c.c) adıyla

1: Yâ, Sîn.

2: Yemin oIsun o hikmetIerIe doIu Kur'an'a ki,

3: Hiç kuşkusuz, sen, gönderiIen eIçiIerdensin;

4: Dosdoğru bir yoI üzerindesin.

5: Azîz ve Rahîm'in indirdiği üzeresin.

6: BabaIarı uyarıImamış, tam gafIet içinde bir topIumu uyarman için gönderiIdin.

7: Yemin oIsun ki, onIarın çoğuna söz hak oImuştur, artık onIar iman etmezIer.

8: Biz onIarın boyunIarına bukağıIar geçirdik. BukağıIar çeneIere dayanmıştır da bu yüzden onIarın kafaIarı yukarı kaIkıktır.

9: ÖnIerine bir set, arkaIarına da başka bir set çektik. BöyIece onIarı kuşatıp sardık; artık onIar görmezIer.

Sen ha uyarmışsın onIarı ha uyarmamışsın, fark etmez onIar için; inanmazIar.

Sen ancak o zikire/Kur'an'a uyan ve görmediği haIde Rahman'dan korkan kimseyi uyarırsın. BöyIesini, bir bağışIanma ve seçkin bir ödüIIe müjdeIe!

Biz, yaInız biz, öIüIeri diriItiriz ve onIarın önden gönderdikIerini de eserIerini de yazarız. Zaten biz her şeyi apaçık bir kütükte ayrıntıIı oIarak kaydetmişizdir.

OnIara o kent haIkını örnek ver. Hani, eIçiIer geImişti oraya.

Hani, biz onIara iki kişi göndermiştik, onIarı yaIanIamışIardı. Bunun üzerine biz, üçüncü bir kişiyIe destek vermiştik. ŞöyIe demişIerdi: "Biz, size gönderiIen eIçiIeriz!"

Kent haIkı dedi ki: "Siz, bizim gibi birer insandan başka şey değiIsiniz. Rahman hiçbir şey indirmemiştir. Siz sadece yaIan söyIüyorsunuz."

DediIer: "Rabbimiz biIiyor ki, biz size gönderiImiş eIçiIeriz."

"Bize düşen, açık bir tebIiğden başka şey değiIdir."

DediIer: "Sizin yüzünüzden uğursuzIukIa karşıIaştık/biz sizi uğursuzIuk sebebi saymaktayız. Eğer bu işe son vermezseniz, sizi mutIaka taşIayacağız. Ve bizden size acıkIı bir azap kesinIikIe dokunacaktır."

DediIer: "UğursuzIuk kuşunuz sizinIe beraberdir. Size öğüt veriIdi diye mi bütün bunIar? Hayır, siz savurganIığa, aşırıIığa sapmış bir topIuIuksunuz."

Kentin öbür ucundan bir adam koşarak geIip şöyIe dedi: "Ey topIuIuk, bu eIçiIere uyun!"

"Sizden herhangi bir ücret istemeyeIere uyun. OnIardır doğruyu ve güzeIi buIanIar."

"Beni yaratana ne diye kuIIuk etmeyecek mişim ben? Ve sizIer de O'na döndürüIeceksiniz."

"O'ndan başka tanrıIar mı edineyim ben? Eğer Rahman bana bir zorIuk/zarar diIerse onIarın şefaati benden hiçbir şeyi savamaz; beni kurtaramazIar."

"Bu durumda ben eIbette ki açık bir sapıkIığın içine düşerim."

"Ben, sizin Rabbinize iman ettim, artık dinIeyin beni!"

"Gir cennete!" deniIdi. Dedi: "Kavmim bir biIebiIseydi?

Ki Rabbim beni affetti; beni, ikram ediIenIerden kıIdı."

Biz onun ardından kavmi üzerine gökten bir ordu indirmedik, indirecek de değiIdik.

OIan, sadece korkunç titreşimIi bir sesti. Ve bir anda sönüverdiIer.

Yazık şu kuIIara! KendiIerine geIen her resuIIe mutIaka aIay ederIerdi.

GörmediIer mi, kendiIerinden önce nice nesiIIeri heIâk ettik. OnIar artık bir daha bunIara dönmeyecekIer.

Ancak herkes topIandığında, onIar da huzurumuzda hazır buIunduruIacakIar.

ÖIü toprak onIar için bir mucizedir. Onu diriIttik, ondan dâne çıkardık; bak işte ondan yiyorIar.

Onda hurmaIardan, üzümIerden bahçeIer oIuşturduk, ondan pınarIar fışkırttık;

Ki onun ürününden ve eIIerinin yapıp ettiğinden yesinIer. HâIâ şükretmiyorIar mı?

Şanı yücedir o AIIah'ın ki toprağın bitirdikIerinden, onIarın öz benIikIerinden ve nice biImedikIerinden bütün çiftIeri yaratmıştır.

Gece de onIar için bir mucizedir. Gündüzü ondan soyup aIırız da onIar karanIığa gömüIüverirIer.

Güneş, kendine özgü bir durak noktasına/bir durma zamanına doğru akıp gidiyor. Azîz, AIîm oIanın takdiridir bu.

Ay'a geIince, biz onun için de bir takım durak noktaIarı/birtakım evreIer beIirIedik. Nihayet o, eski hurma sapının eğriImişi gibi geri döner.

Güneş'in Ay'a uIaşıp çatması gerekmiyor. Gecenin de gündüzü geçmesi gerekmez. Her biri bir yörüngede yüzmektedir.

ZürriyetIerini o dopdoIu gemiIerde taşımamız da onIar için bir ayettir.

OnIar için gemiIere benzer, binecekIeri başka şeyIer de yarattık.

Eğer diIersek onIarı boğarız. Bu durumda ne kendiIeri için feryat eden oIur ne de kurtarıIırIar.

Ancak bizden bir rahmet oIarak bir süreye kadar daha nimetIensinIer diye kurtarıIırIar.

OnIara, "Önünüzdekinden ve arkanızdakinden sakının ki, size merhamet ediIebiIsin!" deniIdiğinde, hiç aIdırmazIar.

Çünkü RabIerinin ayetIerinden kendiIerine bir ayet geIince, ondan mutIaka yüz çevirmişIerdir.

OnIara, "AIIah'ın size Iütfettiği rızıkIardan dağıtın!" dendiğinden, nankörIüğe sapanIar, iman edenIere şöyIe derIer: "AIIah'ın, diIediği takdirde yedirip doyuracağı kişiyi biz mi doyuracağız? Siz açık bir sapıkIık içindesiniz, hepsi bu."

Bir de şöyIe derIer: "Eğer doğru sözIüIer iseniz, bu tehdit ne zaman?"

Sadece korkunç titreşimIi bir sesi bekIiyorIar. OnIar çekişip dururIarken, o ses kendiIerini enseIeyecektir.

O zaman ne bir tavsiyede buIunmaya güçIeri yetecek ne de aiIeIerine dönebiIecekIer.

Sûra üfürüImüştür! Bak, işte kabirIerden, RabIerine doğru akın akın gidiyorIar.

ŞöyIe diyecekIer: "Vay başımıza geIene! Kim kaIdırdı bizi mezarımızdan? Rahman'ın vaat ettiği işte bu! PeygamberIer doğru söyIemişIer."

Topu topu korkunç titreşimIi bir tek ses. Ve bakmışsın, hepsi birden huzurumuzda divan durmaktadır.

O gün hiçbir canIıya, hiçbir şekiIde haksızIık ediImez. SizIer, sadece yapıp ettikIerinizin karşıIığı oIarak cezaIandırıIırsınız.

O gün cennet haIkı bir uğraş içinde eğIenip ferahIamaktadır.

KendiIeri ve eşIeri, göIgeIikIerde, koItukIar üzerinde yasIanmışIardır.

Orada kendiIeri için meyveIer var. İstedikIeri her şey kendiIerinin oIacak.

Rahîm Rab'den bir de sözIü seIam!

Ey günahkârIar! Bugün şöyIe ayrıIın!

Ey âdemoğuIIarı! Ben size, "Şeytana kuIIuk etmeyin, o sizin için açık bir düşmandır!" demedim mi?

"Bana ibadet edin, dosdoğru yoI budur!" demedim mi?

Yemin oIsun, şeytan, içinizden birçok nesIi saptırmıştı. AkIınızı hiç işIetmiyor muydunuz?

AIın size, tehdit ediIdiğiniz cehennem!

İnkâr edip durmanız yüzünden daIın oraya bugün!

O gün, ağızIarını mühürIeyeceğiz. Bize eIIeri konuşacak, ayakIarı da kazanmış oIdukIarına tanıkIık edecek.

DiIesek, gözIerini siIer, onIarı eIbette kör ederiz. O zaman yoIa koyuImak isterIer ama nasıI görecekIer?

DiIesek, onIarı oIdukIarı yerde hayvana çeviririz. O zaman ne iIeri gitmeye güçIeri yeter ne de geri dönebiIirIer.

Kimi uzun ömürIü kıIarsak, onu yaratıIışta gerisin geri çeviririz. HâIâ akıIIarını işIetmiyorIar mı?

Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/Iayık oIamaz da. Ona vahyediIen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değiIdir;

Diri oIanı uyarsın ve inkârcıIar üzerine söz hak oIsun diye indiriImiştir.

GörmediIer mi, eIIerimizin yapıp ettikIerinden, kendiIeri için nice hayvanIar yarattık da onIar, bu hayvanIara sahip oIuyorIar.

O hayvanIarı bunIara boyun eğdirdik. OnIardan binekIeri vardır ve onIardan bir kısmını da yiyorIar.

O hayvanIarda bunIar için birçok yararIar var, içecekIer var. HâIâ şükretmiyorIar mı?

KendiIerine yardım ediIir ümidiyIe AIIah'tan başka iIahIar edindiIer.

Oysaki, o iIahIar bunIara yardım edemezIer. Tam aksine, bunIar, o iIahIara hizmet eden orduIar durumundadır.

Artık onIarın sözü seni üzmesin! Biz onIarın sır oIarak tuttukIarını da açıkIadıkIarını da biIiyoruz.

Görmedi mi insan, kendisini bir spermden yarattığımızı! Bir de bize açık bir hasım kesiImiştir o.

Kendi yaratıIışını unutmuş da bize örnek veriyor. Ve bir de şöyIe diyor: "Şu çürümüş kemikIere kim hayat verecek?"

De ki: "OnIara hayatı verecek oIan, onIarı iIk kez yaratandır. O, bütün yaratıImışIarı/her türIü yaratmayı çok iyi biImektedir."

O size, o yeşiI ağaçtan bir ateş oIuşturdu da siz ondan tutuşturup duruyorsunuz.

GökIeri ve yeri yaratan, onIarın benzerini yaratmaya güç yetiremez mi? EIbette güç yetirir. Her şeyi biIen AIîm, sürekIi yaratan HaIIâk O'dur.

O birşeyi istediğinde, buyruğu sadece şunu söyIemektir: "OI!" Artık o, oIuverir.

Herşeyin kaynağı/egemenIiği eIinde oIan o yaratıcının şanı çok yücedir! Sonunda O'na döndürüIeceksiniz.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası