meb 5580 sayılı özel öğretim kurumları kanunu / Özel Öğretim Kurumları Kanunu Nedir? - funduszeue.info

Meb 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu

meb 5580 sayılı özel öğretim kurumları kanunu

Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu

 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu

Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu son halini sizler için derledik. Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu şöyledir;

Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu

(Ocak yılı değişiklikleri dahil edilmiştir. En güncel halidir!)

Bu Kanunun amacı, Türkiye Cumhuriyeti uyruklu gerçek kişiler, özel hukuk tüzel kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişiler tarafından açılacak özel öğretim kurumlarına kurum açma izni verilmesi, kurumun nakli, devri, personel çalıştırılması, kurumlara yapılacak malî destek ve bu kurumların eğitim-öğretim, yönetim, denetim ve gözetimi ile yabancılar tarafından açılmış bulunan özel öğretim kurumlarının; eğitim-öğretim, yönetim, denetim, gözetim ve personel çalıştırılmasına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir.

Bu Kanun, Türkiye Cumhuriyeti uyruklu gerçek kişiler, özel hukuk tüzel kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişilerce açılan özel öğretim kurumları ile yabancılar tarafından açılmış bulunan özel öğretim kurumlarını kapsar.

Kurum açma izni

Bir kurumda öğretime başlayabilmek için kurum açma izni alınması zorunludur. İzin başvuruları ilgili millî eğitim müdürlüğüne yapılır. Valilikçe yapılan inceleme sonucunda açılması uygun görülen okullar dışındaki kurumlara kurum açma izni verilir. Valilikçe açılması uygun görülen okullara ilişkin başvurular ise kurum açma izni verilmek üzere Bakanlığa gönderilir.

Kurum açma izni talebinin valilikçe reddedilmesi hâlinde, kurucu veya kurucu temsilcisi tarafından taleplerinin reddine ilişkin işlemin tebliğinden itibaren onbeş iş günü içinde Bakanlığa itirazda bulunulabilir. İtiraz, Bakanlıkça onbeş iş günü içinde karara bağlanır.

Kurum açma izni alınmadıkça, kuruma öğrenci kaydı yapılamaz.

Kurum açma izni verilmesi, binanın kullanılış amaçlarına ve Bakanlıkça belirlenen standartlara uygun ve yeterli bulunmasıyla birlikte aşağıdaki şartların yerine getirilmesine bağlıdır:

✦ Ders araç-gerecinin kurumun amaç ve ihtiyaçları için yeterli olduğunun bir rapor ile tespit edilmesi.

✦ Kurumun; yönetici, öğretmen ve diğer personelinin sayı ve nitelikleri yönünden uygun bulunması ve bu kurumda çalışacaklarının belgelendirilmesi.

✦ Kurumun yönetmelikleriyle öğretim programının Bakanlıkça incelenip onanmış olması, Milletlerarası özel öğretim kurumları hariç bu Kanun kapsamındaki ilkokul, ortaokul, lise ve özel eğitim okulları için 1 Eylül tarihinden sonra verilen kurum açma izinleri, ertesi eğitim-öğretim yılından itibaren geçerlidir.

Kurumlara ad verilmesine ilişkin esaslar yönetmelikle belirlenir.

Gerçek ve tüzel kişiler tarafından; hizmet içi eğitim kapsamına giren faaliyetler dışında Kanun kapsamında belirtilen faaliyetler, bu Kanuna göre yetkili makamlardan kurum açma izni alınmadan yapılamaz.
Askerî okullar, emniyet teşkilâtına bağlı okullar ve din eğitimi-öğretimi yapan kurumların aynı veya benzeri özel öğretim kurumları açılamaz.

Özel öğretim kurumları mevzuatına uygun olmak kaydıyla işyeri açma ve çalışma ruhsatı Bakanlıkça verilir. Bakanlık bu yetkisini valiliklere devredebilir.

✦ Her ne ad altında olursa olsun, eğitim ve öğretim sunmak amacıyla yürütülen faaliyetler Bakanlığın izin ve denetimine tabidir. Bu faaliyetleri yürütenler, özel öğretim kurumları için bu Kanunda öngörülen kurallara uymakla yükümlüdür.

✦ Bu Kanun kapsamındaki eğitim-öğretim faaliyetlerini yapan ancak bu Kanuna uygun olarak kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenmeyen yerleri kuran veya işletenlere brüt asgari ücretin 20 katı idari para cezası uygulanır ve bu yerler valiliklerce kapatılır. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.

✦ Bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen şartları taşıyıp özel hukuk tüzel kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişiler tarafından açılan özel öğretim kurumlarının kurucularında yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişilerin ortaklığının tespit edilmesi hâlinde söz konusu kurumlara brüt asgari ücretin 20 katı idari para cezası uygulanır ve bu kurumlara yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişilerin ortaklığının sona erdirilmesine ilişkin 30 iş günü süre verilir. Söz konusu süreye rağmen yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişilerin ortaklığının sona erdirilmemesi veya aynı kurumda ikinci kez yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişilerin ortaklığının tespiti hâlinde söz konusu kurumun kurum açma izni ile işyeri açma ve çalışma ruhsatı iptal edilir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.

Milletlerarası özel öğretim kurumları, yabancı okullar ve azınlık okulları

Milletlerarası özel öğretim kurumları, yabancı okullar ve azınlık okullarına ilişkin esaslar aşağıda belirtilmiştir.

a) Milletlerarası özel öğretim kurumları:

✦ Yalnız yabancı uyruklu öğrencilerin devam edebilecekleri yüksek öğretim dışındaki milletlerarası özel öğretim kurumu; yabancı uyruklu gerçek ve tüzel kişiler tarafından veya Türk vatandaşlarıyla ortaklık yolu ile sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu çerçevesinde Cumhurbaşkanının izniyle açılabilir. Türkiye Cumhuriyeti uyruklu gerçek kişiler, özel hukuk tüzel kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişiler de kendi adlarına aynı amaçla milletlerarası mahiyette özel öğretim kurumu açabilir.

✦ Bu öğretim kurumlarında; Türk Devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, güvenliğine ve menfaatlerine aykırı, Türk Milletinin millî, ahlâkî, insanî, manevî ve kültürel değerleri aleyhinde eğitim-öğretim yapılamaz.

✦ Bu kurumlarda öğretim programları, eğitim-öğretim faaliyetleri ve diğer hususlarla ilgili işlemler, kurum yönetimince hazırlanan ve Bakanlıkça onaylanan esaslara göre yürütülür. Bu kurumlara devam ederken Türk vatandaşlığını kazananlar, bulunduğu öğretim kademesinin sonuna kadar aynı kurumda veya aynı programı uygulayan başka bir milletlerarası özel öğretim kurumunda öğrenimlerine devam edebilirler.

✦ Bu konularda Bakanlığın denetim hakkı saklıdır.

b) Yabancı okullar:

✦ Cumhurbaşkanının izni ile yeni arazi edinebilir ve kapasitelerini en fazla beş misline kadar artırabilir.

✦ Üzerinde kuruldukları araziler genişletilmemek şartı ve Bakanlığın izni ile mevcut arazi üzerindeki bina, öğrenci ve donanım kapasitelerini en çok bir mislini geçmemek üzere artırabilir veya yenileyebilir.

✦ Mevcut binalarında ihtiyaç halinde valiliğin izni ile tadilat yapabilir.

✦ Bu bentte belirtilenler dışında, yabancı okulların; binaları genişletilemez, şubeleri açılamaz, mevcut binalarının yerine kaim olmak üzere yeniden binalar inşa edilemez. Bu amaçla herhangi bir mülk edinilemez veya kiralanamaz.

✦ Yabancı okulların taşınmaz malları, kurucularının veya yetkililerinin önerisi ile Bakanlığa ya da kuruluş amaçları eğitim vermek olan sayılı Türk Medenî Kanununa göre kurulan vakıflara Cumhurbaşkanının izni ile devredilebilir. Devredilen bu kurumların yönetim, eğitim-öğretim özellikleri dikkate alınarak korunması yararlı görülenler Bakanlıkça tespit edilir.(1)

c) Azınlık okulları:

✦ Bu yönetmelik, ilgili ülkelerin bu konulardaki mütekabil mevzuat ve uygulamaları dikkate alınmak suretiyle hazırlanır. Yönetmelikte belirtilmeyen hususlarda resmî okullar mevzuatı uygulanır. Bu okullarda yalnız kendi azınlığına mensup Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının çocukları okuyabilir.

Kurumlarda çalıştırılacak personel

✦ Kurumların eğitim-öğretim ve yönetim hizmetlerinin, asıl görevi bu kurumlarda olan yönetici ve eğitim-öğretim elemanları ile yürütülmesi esastır.

✦ Bir kurumun öğretime başladığı tarihten itibaren mevcut ders saati sayısının, kuruluş sırasında üçte birinin, kuruluşundan üç yıl sonra da en az üçte ikisinin asıl görevi bu kurumlarda olan öğretmen, uzman öğretici veya usta öğreticiler tarafından okutulması zorunludur.

✦ Kurumların yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmetlerinde, en az dengi resmî öğretim kurumlarına atanabilmek için gerekli nitelik ve şartları taşıyanlar, resmî dengi bulunmayan kurumların yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmetlerinde ise yönetmelikle belirtilen nitelik ve şartları taşıyanlar görevlendirilir.

✦ İhtiyaç halinde, resmî okullarda görevli öğretmenlere asıl görevlerini aksatmamak ve aylık karşılığı okutmakla yükümlü bulunduğu haftalık ders saati sayısını doldurmaları kaydı ve çalıştıkları kurumların izni ile sadece okullarda, aylık karşılığı okutmakla yükümlü bulunduğu haftalık ders saati sayısının yarısı kadar ücretli ders verilebilir. 

✦ Uzman öğretici, usta öğretici ve öğretmenlik yapma nitelik ve şartlarını taşıyan diğer Devlet memurlarına, ilgili birimlerin izniyle haftada on saati geçmemek üzere ücretli ders görevi verilebilir.

✦ Ders saati ücretli olarak görevlendirileceklerle ilgili diğer hususlar yönetmelikle belirlenir.

✦ Kurumların müdürleri, kurucu/kurucu temsilcisi tarafından; diğer yönetici ve öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticileri ise müdürlerince seçilir ve çalışma izinleri valiliğin iznine sunulur. Valiliğin izni alınmadan müdür ile diğer yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler işe başlatılamaz.

✦ Gerekli şartları taşıyan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler için valilikçe çalışma izni düzenlenir. Çalışma izninin iptali yine valilikçe yapılır.

✦ Bu Kanun kapsamında çalışacak yabancılar, sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun hükümleri doğrultusunda görevlendirilir.

✦ Türkçe'den başka dille öğretim yapan ve yabancılar tarafından açılmış bulunan okulların kurucuları ile müdürleri, Türkiye Cumhuriyeti uyruklu, Türkçe veya Türkçe kültür dersleri öğretmenliği yapma niteliğini taşıyan ve öğretim dilini bilenlerden birini, Türk müdür başyardımcısı olarak çalışma izni düzenlenmek üzere valiliğe önerir.

✦ Öğretim dilini bilen Türkçe veya Türkçe kültür dersleri öğretmeni bulunmaması hâlinde, okulun öğretim dilinde özel alan eğitimi görmüş, Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğretmenlere de bu görev verilebilir. Bu öneriyi, uyarıya rağmen bir ay içinde yapmayan okulların Türk müdür başyardımcılarını, yukarıdaki şartları taşıyan öğretmenler arasından valilik seçer ve işe başlatır.

Çalışma izninin iptali ve geçici görevlendirme

İki defa teftiş raporuyla başarısızlığı tespit edilen yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticilerin çalışma izni, izni veren makam tarafından iptal edilir.

Bu durum, ilgiliye tebliğ edilmek üzere kuruma bildirilir. Tebliğ, sözleşmenin feshine ve ilgilinin kurumla ilişiğinin kesilmesine yeter sebep teşkil eder. Kurumların teftiş ve denetlenmesi sırasında valilik, lüzum görülen durumlarda kurumun yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticilerini görevden uzaklaştırabilir. Bu takdirde valilikçe, geçici görevlendirme yapılarak gerekli tedbirler alınır.

Denetim, reklâm ve ilânlar

Kurumlar ve bu kurumlarda görevli personel, Bakanlığın denetimi ve gözetimi altındadır.

Eğitim-öğretim ve yönetim bakımından yapılan denetimlerde, kurumun özel yönetmeliği de dikkate alınır.

Kurumlar, ancak amaçlarına uygun tanıtıcı mahiyette reklâm ve ilân verebilirler. Bu kurumlar reklâm ve ilânlarında gerçeğe aykırı beyanlarda bulunamazlar ve televizyonda reklâm ve ilân yapamazlar.

Mali hükümler

✦ Kurumlar, faaliyetlerini sadece kazanç sağlamak için düzenleyemezler. Ancak, Türk Millî Eğitiminin amaçları doğrultusunda eğitimin kalitesini yükseltmek, gelişmelerine fırsat ve imkân verecek yatırımlar ve hizmetler yapmak üzere gelir sağlayabilirler.

✦ Okulların su, doğal gaz ve elektrik ücretlendirilmesi, resmî okullara uygulanan tarife üzerinden uygulanır.

✦ Cumhurbaşkanı kararıyla, bu Kanun kapsamında organize sanayi bölgeleri dışında açılan mesleki ve teknik eğitim okullarında öğrenim gören Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı öğrenciler için de altıncı fıkradaki usul ve esaslar çerçevesinde eğitim ve öğretim desteği yapılabilir.

✦ Söz konusu eğitim öğretim hizmetini sunan veya yararlananların, gerçek dışı beyanda bulunmak suretiyle fazladan ödemeye sebebiyet vermeleri durumunda bu tutarların, ödemenin yapıldığı tarihten itibaren 21/7/ tarihli ve sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmesi, yapılacak tebligatla sebebiyet verenlerden istenir. Bu süre içinde ödenmemesi hâlinde bu tutarlar, anılan Kanun hükümlerine göre Maliye Bakanlığına bağlı vergi daireleri tarafından takip ve tahsil edilir. Bu fiillerin tekrarı hâlinde, ayrıca kurum açma izinleri iptal edilir.

✦ Bu konu ile ilgili öğrenci başarı durumu da dahil olmak üzere destek verilme kriterleri, hangi eğitim ve öğretim alanlarına destek verileceğine dair kurallar ile diğer usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve Bakanlıkça müştereken hazırlanan yönetmelikle belirlenir.

✦ Bu Kanun kapsamında açılan mesleki ve teknik anadolu liselerinde verilen mesleki eğitimin kalitesini, öğretmen ve öğrencilerin mesleki bilgi ve becerilerini geliştirmek amacıyla alan ve dalların özelliklerine göre Bakanlıkça belirlenen standartlara ve donanıma sahip atölye ve laboratuvarlarda üretim yapılabilir ve üretilen malların satışından elde edilen gelir okulun eğitim, öğretim ve yönetim hizmetlerinde kullanılır. Üretimde görev alan öğrenci ve personele ödenen pay ile üretim şartlarına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.

✦ Bu Kanun kapsamında faaliyet gösteren çeşitli kurslar, kurumlarında öğretim faaliyetlerinin yanında, programlarının içeriğine uygun, eğitim personeli ve kursiyerlerin katılımıyla bedeli karşılığı mal ve hizmet üretiminde bulunabilir. Mal ve hizmet üretiminin yapılacağı programlar, üretim faaliyetine katılanlara ödenecek ücretlerin belirlenmesi ile bu fıkranın uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.

Öğrenim ücreti ve diğer ücretler, ücretsiz öğrenim ve yabancı uyruklu öğrenciler

✦ Öğrenim ücreti ve diğer ücretler, kurumlarca her yıl tespit edilerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayında ilân edilir.

✦ Ücretlerin hangi esaslara göre tespit, tayin, ilân ve tahsil edileceği yönetmelikle belirlenir.

✦ Kurumlar, öğrenim gören öğrenci sayısının yüzde üçünden az olmamak üzere ücretsiz öğrenci okutmakla yükümlüdür. Bakanlıkça bu oran yüzde ona kadar artırılabilir. Ücretsiz okutmada; harp veya vazife malulü sayılanların ilk ve orta öğretim çağındaki çocukları ile haklarında korunma, bakım veya barınma kararı verilen çocuklara öncelik verilir.

✦ Ücretsiz okutulacak öğrencilerin yüzdesi, seçimi ve kurumlara kabul şartlarına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.

✦ Kurumlar ayrıca, öğrenim bursu verebilirler. Öğrenim bursu verilmesine ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.

✦ Bir okula alınabilecek yabancı uyruklu öğrenci sayısı, o okulda okuyan Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrenci sayısının yüzde otuzunu aşamaz.


Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu son halini indirmek için tıklayınız.


Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu Online Sorular

Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu Test

Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu Test 2


COVİD UN ÖZEL EĞİTİM KURUM SÖZLEŞMELERİNE ETKİSİ

  • ÖZEL EĞİTİM KURUMLARINA YAPILAN ÜCRET ÖDEMELERİNİN  İADESİNİN MÜMKÜN OLUP OLMADIĞI

MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü tarih ve Esas sayılı yazısı ile sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyette bulunan “özel anaokulları, ilkokullar, ortaokullar, ortaöğretim okulları, çeşitli kurslar, özel öğretim kursları,  sosyal etkinlik merkezleri, özel ulaştırma hizmetleri mesleki eğitim ve geliştirme kursları, uzaktan öğretim yapan kuruluşlar, motorlu taşıt sürücüleri kursları,  iş makineleri sürücü eğitim kursları, hizmet içi eğitim merkezleri,  özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri, mesleki eğitim merkezleri ile benzeri özel öğretim kurumları” 16 Mart Pazartesi gününden 30 Mart Pazartesi gününe kadar tatil edilmiştir. Akabinde bu tarih 31 Mayıs tarihine kadar uzatılmış olup Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada okulların eğitim ve öğretim döneminin sona erdirildiği yeni öğretim yılının da eylül ayında başlatılacağı açıklanmıştır.

Bu süreçte Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim döneminin son günü olan tarihine kadar uzaktan eğitim süreci devam edecektir.

  • Peki özel okullar açısından aradan geçen bu süreçte özel eğitim kurumlarına ücret ödenmesi ya da daha önce ödeme yapılmışsa bu ücretlerin iadesinin talep edilmesi söz konusu olabilecek midir?

Özel Eğitim Kurumları hakkında,   Sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu ve sayılı MEB Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği mevzuat olarak uygulanmaktadır. Bu kanunlarda hüküm bulunmayan hallerde Borçlar Hukuku ve Tüketici hukuku hükümleri uygulama alanı bulmaktadır.

Ücret iadelerine ilişkin olarak öncelikle özel kanun niteliğinde olan yukarıda belirttiğimiz Özel Eğitim Kurumları Kanunu ve Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nin mevzuat hükümlerinin incelenmesi gerekecektir. Eğer somut olayda bu mevzuatın uygulanması mümkün değilse genel hükümler çerçevesinde bir değerlendirmeye gidilmesi gerekir.

Genel hükümler açısından da somut olaya Tüketici Hukuku ve Borçlar Hukuku çerçevesinden bakıldığında özel okullarda eğitim ve öğretim hizmeti alabilmek için veliler ile özel eğitim kurumu arasında kayıt sözleşmeleri imzalanmakta olup bu sözleşmeler üçüncü kişi yararına sözleşme niteliği taşıdığı için böyle bir durumda öncelikle Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un, bu kanunda hüküm bulunmayan durumlarda da genel hüküm niteliğinde olan Borçlar Kanunu’nun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.

  1. Konunun Özel Eğitim Kurumları Mevzuatı Çerçevesinde Değerlendirilmesi

Özel okullarda ücretlerin hangi durumlarda iade edilebileceği hususu Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nin maddesinde düzenlenmiştir. Ücretlerin iadesine ilişkin hükümleri düzenleyen ve daha önceki tarihlerde yürürlükte olan yönetmeliğin maddesinin 1. ve 2. fıkrasında  “sağlık raporu alarak öğrenci ve kursiyerin sağlık sebebiyle kurumdan ayrılması,  kurumun kapanması,  dönemin açılamaması,  kurumun eğitim ve öğretim ortamının olumsuz yönde değiştiğinin maarif müfettişleri tarafından tespit edilmesi, kursiyer veya öğrenci velisinin, öğrenci veya kursiyeri kurumda okutamayacak duruma düştüğünün resmî kurumlarca belgelendirilmesi” hallerinde ücretin iade edileceği belirtilmiş, ancak tarih ve sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile bu maddeler mülga edilmiştir. Uygulamada MEB tarafından hazırlanan ve velilerle yapılan tip sözleşmelere mülga edilen bu maddelerin koyulduğu görülmektedir ve sözleşmede bu maddelerin bulunması halinde ücret iadesi sebebi teşkil edecektir.

Yönetmeliğin aynı maddesinin halen yürürlükte olan 3. ve 4. fıkrası ise şu şekildedir;

(3) (Mülga ibare:RG/1/) (…)(Değişik ibare:RG/1/ )Kurumlara (Mülga ibare:RG/4/) () kaydolan öğrenci ve kursiyerlerden;

a) (Değişik:RG/7/) Öğrenim ücretini yıllık olarak belirleyen okul öncesi eğitim kurumu,ilkokul,ortaokul, özel eğitim okulu, ortaöğretim okullarında (Mülga ibare:RG/6/ ) (…) öğretim yılı başlamadan (Ek ibare:RG/2/) sınavla öğrenci alan resmî okulların 9 uncu sınıflarına kayıt yaptırdığını belgelendirenler hariç, okuldan ayrılanlara yıllık ücretin yüzde onu dışındaki kısmı iade edilir. Öğretim yılı başladıktan sonra ayrılanlara yıllık ücretin yüzde onu ile öğrenim gördüğü günlere göre hesaplanan miktarın dışındaki kısmı iade edilir.

 b) Öğrenim ücretini ders saati ücreti olarak belirleyen kurumlarda dönem başlamadan ayrılanlara öğrenim ücretinin yüzde onu dışındaki kısmı iade edilir. Dönem başladıktan sonra ayrılanlara öğrenim ücretinin yüzde onu ile öğrenim gördüğü ders saati sayısına göre hesaplanan miktarın dışındaki kısmı iade edilir.

 c) Öğretime başladıktan sonra ayrılan öğrenci veya kursiyerlerden alınacak ücret kurumun öğrenim ücretinden fazla olamaz.

(4) (Ek:RG/2/) Kurumlardan ayrılan öğrenci/kursiyerlerin ücret iadeleri ayrılış tarihinden itibaren en geç bir ay içerisinde yapılır.”

Ücret iadesi konusunda öncelikli olarak incelenmesi ve mümkün olduğu takdirde olaya uygulanması gereken madde budur. Bu madde kapsamında kayıt sildirme durumunda öğrenim yılı başlamadan okuldan ayrılanlara yıllık ücretin %10 u dışındaki kısmı, öğrenim yılı başladıktan sonra ayrılanlara ise yıllık ücretin %10 u ile öğrenim gördüğü günlere göre hesaplanan miktarın dışındaki kısmı iade edilmektedir.

 

 

 

  • Kayıt sildirme işlemi yapmak isteyen kişiler açısında durumun değerlendirilmesi

Özel eğitim kurumlarında eğitim gören kişiler açısından kayıt sözleşmesinde mücbir sebebe ilişkin herhangi bir hüküm yoksa ve okuldan kayıt sildirme işlemi yapıldıysa yukarıdaki sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu ve Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliğinin maddesi çerçevesinde eğitim ücretinin iadesi söz konusu olacaktır. Öte yandan eğitim ücreti dışındaki kullanılmayan yemek hizmeti ve servis ücretlerinin de sözleşmede aksine hüküm olsa dahi her halükarda iadesi gerekmektedir. Zira aksine bir durum bir tarafın sebepsiz zenginleşmesi anlamına gelecektir. Kayıt sildirme işlemi yapılırken mücbir sebebe ilişkin sözleşmede hüküm bulunması durumunda ise kanunun emredici hükümlerine aykırı olmadığı sürece ilgili sözleşme hükümlerine göre hareket edilecektir.

  • Kayıt sildirme işlemi yapmak istemeyen ve ilgili kayıt sözleşmesinde mücbir sebebe ilişkin herhangi bir hükmün de bulunmadığı durumlarda ücret ödenmesi ve iadesi konusunda genel hükümlere göre hak aranacaktır

Ne sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu ne de sayılı MEB Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde mücbir sebep kavramına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamaktadır. Bu nedenle sözleşmede mücbir sebep kavramına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmaması halinde diğer Kanunların incelenmesi gerekecektir. Ancak salgın hastalıkların mücbir sebep sayılacağı yönünde Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun veya Borçlar Kanunu’nda da herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.

  1. Konunun Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Çerçevesinde Değerlendirilmesi

Taraflar arasında akdedilen kayıt sözleşmesinde mücbir sebebe ilişkin bir hüküm olmaması durumunda genel hükümlere başvurulması gerekir. Bu durumda sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “ayıplı hizmet” başlıklı maddesi uygulama alanı bulabilir.

  sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un maddesine göre ayıplı hizmet, “sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmet”tir. Şu anki şartlarda özel okullar sözleşme kapsamında taahhüt edilen hizmeti tam anlamıyla sağlayamamaktadır çünkü sözleşmenin esaslı unsurlarından biri olan örgün eğitim hizmeti verilememektedir.  Özel eğitim kurumları tarafından sözleşme kapsamında uzaktan eğitim hizmeti verilse dahi, verilen hizmetin objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması söz konusu olabilir. Zira uzaktan eğitimde örgün eğitimde sağlanan bazı imkanlara ulaşılamamakta olup öğrencilerin okulun fiziksel imkanlarından yararlanma olanakları kalmamaktadır. (laboratuvar, okul kütüphaneleri, okulun teknolojik imkanları vs.)  Böyle bir durumda ayıptan doğan sorumluluk kapsamında ücretin fazladan ödenen kısmında indirim sağlanarak iadesi sağlanacaktır.

Bunun için tüketicilerin taleplerini ihtarname yolu ile özel eğitim kurumuna bildirmeleri ve için belirlenen tüketici hakem heyeti başvuru sınırları da göz önüne alınarak tüketici hakem heyetlerine başvurmaları gerekmektedir.

  1. Konunun Borçlar Kanunu Çerçevesinde Değerlendirilmesi

Covid 19 nedeniyle alınan tedbirler çerçevesinde sözleşme kapsamında sağlanması gereken hizmetlerde yaşanan kesintiler ve aksaklıklar nedeniyle taraflar açısından mücbir sebep  kurumunun uygulanması söz konusu olabilecektir.

Mücbir sebep kavramı Türk Borçlar Kanunu’nda açıkça yer almamakla birlikte doktrinde mücbir sebebin esasları ve sınırları belirlenmektedir. Öğretide mücbir sebep “sorumlu veya borçlunun faaliyet ve işletmesi dışında meydana gelen genel bir davranış normunun veya borcun ihlaline mutlak ve kaçınılmaz bir şekilde yol açan, öngörülmesi ve karşı konulması mümkün olmayan olağanüstü bir olay”dır. Deprem, sel, yangın, salgın hastalık gibi doğal afetler mücbir sebep sayılır.[1]

Mücbir sebep kavramının ne şekilde uygulanabileceği konusunda önce taraflar arasında imzalanan sözleşme içeriğinin de iyi incelenmesi gerekir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede mücbir sebep veya olağanüstü durumlara ilişkin olarak herhangi bir düzenleme var ise öncelikli olarak uygulanması gereken hüküm odur. Bazı özel eğitim kurumu sözleşmelerinde “yangın, doğal afet, salgın hastalık, iklime dayalı olağanüstü durumlarda 15 gün veya daha fazla süre ile okulların kapatılması durumunda ücret iadelerinin yapılacağı”na dair düzenlemeler bulunmaktadır. Bu durumda ilgili sözleşme maddesinin uygulanması gerekecektir. Ancak taraflar arasında akdedilen kayıt sözleşmesinde mücbir sebebe ilişkin bir hüküm olmaması durumunda genel hükümlere başvurulması gerekir. Bu noktada da özellikle Borçlar Kanunu gündeme gelecektir. Bu durumda da Türk Borçlar Kanunu’nun ifa imkansızlığı başlıklı maddesi, kısmi ifa imkansızlığı başlıklı maddesi, ifa güçlüğü başlıklı maddesi uygulama alanı bulacaktır.

Özel okullar tarafından covid 19 salgını nedeniyle hizmet verilememesi durumu sözleşmenin ifasını imkansız hale getirmektedir.  Türk Borçlar Kanunu’nun maddesine göre;“Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır. Borçlu ifanın imkânsızlaştığını alacaklıya gecikmeksizin bildirmez ve zararın artmaması için gerekli önlemleri almazsa, bundan doğan zararları gidermekle yükümlüdür.”denilmektedir. TBK md. ’ye göre ise, “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle kısmen imkânsızlaşırsa borçlu, borcunun sadece imkânsızlaşan kısmından kurtulur. Ancak, bu kısmi ifa imkânsızlığı önceden öngörülseydi taraflarca böyle bir sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, borcun tamamı sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, bir tarafın borcu kısmen imkânsızlaşır ve alacaklı kısmi ifaya razı olursa, karşı edim de o oranda ifa edilir. Alacaklının böyle bir ifaya razı olmaması veya karşı edimin bölünemeyen nitelikte olması durumunda, tam imkânsızlık hükümleri uygulanır.” funduszeue.info durumda Türk Borçlar Kanunu’nun maddesindeki kısmi ifa imkansızlığı hükümleri uygulanabilecek ve borç ilişkisinde mücbir sebep dolayısıyla ifa edilemeyen ve imkansızlaşan kısımdan kurtulunacaktır. Kurumlar tarafından eğitim ücreti ödenmesi de ancak bu oranda talep edilebilecek, eğitim kurumuna fazladan ödenen ücretler de sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri iade edilecektir.

Diğer bir ihtimal de Türk Borçlar Kanunu maddede belirtilen aşırı ifa güçlüğü kavramının somut olaya uygulanmasıdır. Türk Borçlar Kanunu’nun borçlunun “aşırı ifa güçlüğü” olarak adlandırılan maddesine göre ““Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.” denilmektedir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmedeki şartların mücbir sebep nedeniyle bir taraf aleyhine aşırı ölçüde değiştiği durumlarda borçlu olan taraf, hakimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını talep edebilecektir. Ancak sürekli edimli sözleşmelerde uyarlama da sonuçsuz kalacaksa sözleşmenin feshi söz konusu olacaktır. Bir noktaya dikkat edilmelidir ki  Türk Borçlar Kanunu maddenin uygulanabilmesi için eğitim ücretinin henüz ifa edilmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan hakların saklı tutularak ifa edilmiş olması gerekir. Aksi halde uyarlama davası açılamayacaktır.

Eğitim ücreti dışında alınan servis, yemek vs ücretleri açısından ise hizmetin sağlanamaması nedeniyle her halükarda iade edilmesi zorunluluğunun bulunduğu unutulmamaldıır.

Öte yandan ilgili döneme ait özel eğitim kurumu ücretini ödemeyen veliler açısından Türk Borçlar Kanunu madde 97'ye dayanan, alacaklının karşı edimi gereği gibi ifa edene veya ifasını teklif edene kadar borçluya edimin ifasından kaçınabilme imkanı veren bir savunma çeşidi olan “ödemezlik defi”  gündeme getirilebilir. TBK maddeye göre “Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir.” denilmektedir. Bu madde kapsamında veliler kendilerinden ödeme talep edildiğinde ödemezlik defini ileri sürebileceklerdir. Zira karşı taraf açısından borç ifa edilmemiş, sözleşmeden kaynaklanan örgün eğitim hizmeti yerine getirilemediği gibi örgün eğitime ek olarak yemek ve servis gibi hizmetler de yerine getirilememiştir.

tarihinde Türkiye Özel Okullar Derneği tarafından konuya ilişkin bir açıklama yapılmış, özel okulların veliler ile yaptıkları sözleşmelerin gereği olan yüz yüze eğitimin okullar açıldıktan sonra tamamlanacağı ve bir nevi ücret iadesinin de gündemlerinde olmadığı belirtilmiştir. Ancak özel eğitim kurumlarıyla yapılan sözleşmelerin esaslı amacı örgün eğitimdir ve örgün eğitim de yüz yüze yapılması gereken bir eğitim türüdür. Bazı özel okullar öğrencilerine uzun saatler boyunca  uzaktan eğitimler düzenlemekte olup, ayrıca eğitim sonrasında ödevler verilmeye devam edilmektedir. Özel okullar tarafından belki de ücret iadesinden kaçınılmak amacıyla bu yola başvurulsa da uzaktan eğitim, bir örgün eğitim çeşidi değildir. Dolayısıyla özel eğitim kurumları yukarıda bahsettiğimiz kanun hükümleri çerçevesinde bu şekilde ücret iadesinden kaçınamayacaktır. 

 

 


[1] EREN, Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara ,s.

 

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası