ön safta namaz kılmanın sevabı / Namazı İlk Safta Kılmanın Sevabı ile İlgili Hadisler | İslam ve İhsan

Ön Safta Namaz Kılmanın Sevabı

ön safta namaz kılmanın sevabı

Namazı İlk Safta Kılmanın Sevabı

Namazı İlk Safta Kılmanın Sevabı

mumsema
NAMAZI İLK SAFTA KILMANIN SEVABI

{NAMAZI İLK SAFTA KILMANIN SEVABI, ÖNDEKİ SAFLARI DOLDURMAYI, SAFLARI DÜZGÜN VE SIK TUTMAYI EMRETME}

Câbir İbni Semüre radıyAllahu anhümâ&#;dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi:
Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem evinden çıkıp yanımıza geldi ve şöyle buyurdu:
– Meleklerin Rableri huzurunda saf bağlayıp durdukları gibi saf bağlasanız ya!
Bunun üzerine biz:
– Yâ ResûlAllah! Melekler Rablerinin huzurunda nasıl saf bağlayıp dururlar? diye sorduk. Şöyle buyurdu:
– Onlar öndeki safları tamamlayıp birbirine perçinlenmiş gibi bitişik dururlar.
Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; Nesâî, İmâmet 28; İbni Mâce, İkâmet 50

Ebû Hüreyre radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
İnsanlar ezan okumanın ve namazda ilk safta bulunmanın sevabını bilselerdi, sonra bunları yapabilmek için kur&#;a çekmek zorunda kalsalardı, mutlaka kur&#;a çekerlerdi.
Buhârî, Ezân 9, 32, Şehâdât 30; Müslim, Salât Ayrıca bk. Tirmizî, Mevâkît 52; Nesâî, Mevâkît 22, Ezân 31
YineEbû Hüreyre radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Erkeklerin en çok sevap kazanacağı saf ilk saf, en az sevap kazanacakları saf son saftır. Kadınların en çok sevap kazanacağı saf son saf, en az sevap kazanacakları saf ise ön saftır.
Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 97; Tirmizî, Mevâkît 52; Nesâî, İmâmet 32; İbni Mâce, İkâmet 52

Ebû Saîd el–Hudrî radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem ashâbının gerilerde saf tutmaya çalıştığını gördü; bunun üzerine onlara:
Öne doğru gelin ve bana uyun! Sizden sonrakiler de size uysunlar. Bir topluluk devamlı surette gerilerse, Allah onları geri bırakır buyurdu.
Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 97; Nesâî, İmâmet 17; İbni Mâce, İkâmet 45

. Ebû Mes`ûd radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre şöyle dedi:
Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem namaza başlayacağımız zaman omuzlarımıza dokunarak şöyle buyururdu:
Safları düz tutunuz. İleri geri durmayınız. Sonra kalpleriniz de birbirinden farklı olur. Aklı başında ve bilgili olanlarınız benim arkamda, onlardan sonra gelenler daha arkada, daha sonra gelenler daha arkada dursunlar.
Müslim Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 95; Tirmizî, Salât 54; Nesâî, İmâmet 23, 25, 26; İbni Mâce, İkâmet 45

Enes radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Saflarınızı düz tutunuz. Zira safların düz olması namazın tamam olmasını sağlayan hususlardan biridir.
Buhârî, Ezân 74; Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; İbni Mâce, İkâmet 50

Buhârî&#;nin bir rivayetine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
Zira safların düz olması, namazın mükemmel olmasını sağlayan hususlardan biridir.

Yine Enes radıyAllahu anh şöyle dedi:
Bir defasında namaz kılmak için kamet getirilmişti. Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem bize yüzünü döndü ve şöyle buyurdu:
Saflarınızı dümdüz tutunuz ve birbirinize sımsıkı yapıştırınız. Zira ben sizi arkamdan da görüyorum.
Buhârî, Ezân 72; Müslim, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 28, 47

Buhârî&#;nin başka bir rivayetinde (Ezan 76) Enes, her birimiz omuzunu arkadaşının omuzuna, ayağını arkadaşının ayağına yapıştırırdı, demiştir.

Nu`mân İbni Beşîr radıyAllahu anhümâ, Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem&#;i şöyle buyururken dinledim dedi:
Saflarınızı düzeltiniz, yoksa Allah Teâlâ&#;nın aranıza düşmanlık sokacağını iyi biliniz.
Buhârî, Ezân 71; Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; Tirmizî, Mevâkît 53; İbni Mâce, İkâmet

Müslim&#;in bir başka rivayeti şöyledir:
Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem okları düzeltir gibi saflarımızı düzeltirdi. Bizim buna alıştığımızı görünceye kadar böyle yapmaya devam etti. Kendisi birgün namaza çıktı ve namaz kıldıracağı yerde durdu. Tam tekbir almak üzere iken göğsü saf hizasından dışarı çıkmış bir adam gördü. Bunun üzerine şöyle buyurdu:
Ey Allah&#;ın kulları! Saflarınızı düzeltiniz; yoksa Allah Teâlâ&#;nın aranıza düşmanlık sokacağını iyi biliniz.
Müslim, Salât
Berâ İbni Âzib radıyAllahu anhümâ şöyle dedi:
Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem göğüslerimize ve omuzlarımıza dokunarak bir baştan diğer başa safın arasında dolaşır ve şöyle buyururdu:
İleri geri durmayınız. Sonra kalpleriniz de birbirinden farklı olur . Ve sözlerine şöyle devam ederdi: İlk saflarda bulunanlara Allah rahmet, melekler de dua eder.
Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 25

İbni Ömer radıyAllahu anhümâ&#;dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Saflarınızı düz tutunuz. Omuzları bir hizaya getiriniz. Aralıkları kapayınız. Saf düzeni için elinizden tutup çeken kardeşlerinize yumuşak davranınız. Şeytanın girebileceği boşluklar bırakmayınız. Allah, safları bitişik tutanların gönlünü hoş eder. Safları bitişik tutmayanlara Allah nimetlerini lutfetmez.
Ebû Dâvûd, Salât 93, 98

Enes radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Saflarınızı sık tutunuz. Safların arasını yanaştırınız. Boyunlarınızı bir hizâya getiriniz. Canımı elinde tutan Allah&#;a yemin ederim ki, saffın boş kalmış aralıklarından şeytanın bodur, kılsız siyah koyun gibi girdiğini görüyorum.
Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 28

Yine Enes radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Önce ilk safı tamamlayınız; sonra arkadaki safları doldurunuz. Şayet eksik kalırsa, son safta kalsın.
Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 30

Âişe radıyAllahu anhâ&#;dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Şüphesiz Allah safların sağ tarafında bulunanlara rahmet eder; melekleri de dua ederler.
Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. İbni Mâce, İkamet 55

Berâ radıyAllahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem&#;in arkasında namaz kıldığımız zaman, yüzünü bize döndüğünde sağına döndüğü için onun sağ tarafında olmayı arzu ederdik. Bir defasında bize dönünce şöyle buyurduğunu işittim:
Rabbim! Kullarını diriltip bir araya topladığın gün, beni azâbından koru!
Müslim, Müsâfirîn Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 71, Edeb 98; Tirmizî, Daavât 18

. Ebû Hüreyre radıyAllahu anh&#;den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
İmamı ortanıza alınız ve saflardaki boşlukları doldurunuz.
Ebû Dâvûd, Salât 98


Cevap: Namazi İlk Safta Kilmanin Sevabi

İnşirah
&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;"&#; &#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;"&#;&#;.&#; &#;"&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; &#;"&#;&#;.&#;
"İnsanlar "ezan&#;ın ve camide ilk safın sevabını bilselerdi, ön safta durabilmek için kura çekmekten başka yol bulamasalardı kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın sevabını bilselerdi bunun için yarışırlardı. Yatsı namazı ile sabah namazının faziletini bilselerdi, emekleyerekte olsa bu namazları cemaatle kılmaya gelirlerdi. "

Allah razı olsun


Yanıt: Namazi İlk Safta Kilmanin Sevabi

BiLaL HaTTaB
(Yanlış hatırlamıyorsam) Süfyan-ı Sevri&#;ye bir zat gelip soruyor:

-Namazı hangi safta kılmamızı tavsşye buyurursunuz?

Cevabı şu oluyor:

-Yediğin helal mi, haram mı ona dikkat et; hangi safta kılarsan kıl&#;

Peygamberimizin(sas) hadisleri elbette herşeyi gayet açık bir şekilde açıklamaktadır. Ancak; yukarıda geçen olay da düşündürücüdür&#;

vesselam&#;


Soru: Namazi İlk Safta Kilmanin Sevabi

Hoca
< (Yanlış hatırlamıyorsam) Süfyan-ı Sevri&#;ye bir zat gelip soruyor:

-Namazı hangi safta kılmamızı tavsşye buyurursunuz?

Cevabı şu oluyor:

-Yediğin helal mi, haram mı ona dikkat et; hangi safta kılarsan kıl&#;

Peygamberimizin(sas) hadisleri elbette herşeyi gayet açık bir şekilde açıklamaktadır. Ancak; yukarıda geçen olay da düşündürücüdür&#;

vesselam&#; >
hem helal ye hemde ilk safta kıl:)


Yusuf
imamın arkasında da en bilgili kişi kılar dimi ?


Sümeyye_
"Erkeklerin en çok sevap kazanacağı saf ilk saf, en az sevap kazanacakları saf son saftır. Kadınların en çok sevap kazanacağı saf son saf, en az sevap kazanacakları saf ise ön saftır. &#;

Allah cc razı olsun&#;


Muhasibi
Namazi İlk Safta Kilmanin Sevabi KONULU PAYLAŞIM İÇİN aLLAH RAZI OLSUN


ön safta namaz kılmanın fazileti, teravih namazında kadınların ön safta durmak, namazda ön safta durmanın fazileti

Bu kategoride yer alan Namazı vaktinde kılmak başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:

Güncelleme:

Değerli kardeşimiz,

Erkekler için en faziletli saf birinci saftır. Ondan sonra sırasıyla birinci safa yakın olan saflar gelir. Kadınlar için de en faziletli saf son saftır. Rasûl-i Ekrem Efendimiz (sav); "Şüphesiz Allah, rahmeti imamın üzerine erdirir. Sonra imamdan, imamın arkasındakine sonra sağ taraftakilere, sonra sol taraftakilere; sonra ikinci safa geçer" buyurmuştur. Bir başka hadislerinde de; "İmamın arkasında namaz kılana yüz namaz sevabı, sağ tarafdakine yetmiş beş namaz sevabı; öteki safdakilere yirmi beş namaz sevabı yazılır." buyurmuştur.

Ancak imamın arkasını âlim kişilere bırakmak efdaldir. (Ahmet ARPA, Şamil İsl. Ans.)

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun

Toplumca cemaatle kılınan namazda en ön safta kılmanın daha faziletli olduğunun bilincindeyiz. Bununla alakalı Peygamber efendimiz (s.a.v.) &#; de şöyle buyurmuştur :
&#;Şüphesiz Allâh, rahmeti imamın üzerine erdirir. Sonra imamdan, imamın arkasındakine sonra sağ taraftakilere sonra sol taraftakilere; sonra ikinci safa geçer.&#;

Bu hadisi şeriftende anlayacağımız üzere erkekler için en faziletli olanı en ön saftır. Daha sonrasında ise birinci safın arkası en faziletli olanıdır. Fakat imamın arkasında namaz kılmak konusunda da &#;Şamil İslam Ansiklopedisinde&#; şöyle denilmektedir.
&#;Ancak imamın arkasını âlim kişilere bırakmak efdaldir. &#;

Kadınlarda ise tam tersi bir durum sözkonusudur. Kadınların en arka safta namaz kılmalarının daha faziletli olduğu Resulullah efendimizin hadislerinde bildirilmiştir. İşte Erkekler için en önde kadınlar için ise en arkada namaz kılmanın daha faziletli olduğunu bildiren o hadisler şöyledir:

En ön safın faziletini anlatan hadisler

Resulullah (sav) buyurdular ki: &#;Erkeklerin teşkil ettiği safların en hayırlısı birinci saftır. En kötüsü de en son saftır. Kadınların teşkil ettikleri safların en hayırlısı en son saftır, en kötüsü de en öndekidir.&#; (Müslim, Salat , (); Ebu Davud, Salat 98, (); Tirmizi, Salat , (); Nesai, İmamet 32, (2, 93) 

Resulullah (sav) buyurdular ki: &#;Eğer birinci safta ne olduğunu bilseydiniz, mutlaka kur&#;a çekilirdi.&#;

(Müslim, Salat , () 

Taberânî&#;nin İbn Abbâs&#;dan rivayet ettiği bir hadiste Peygamber (s.a.) şöyle buyurmuştur:

“Kim birisine eziyet etme korkusuyla ön safa geçmekten vazgeçerse, Allâh ona birinci saffın faziletini kat kat ihsan eder.&#;

(Heytemî, Mecmeüz-Zevâid, II, ) 

Ebu Saîd el-Hudrî&#;den rivayet edildiğine göre, Resülullah (s.a.) ashabında (birinci saftan) geri durma meyli görmüştü de onlara şöyle buyurmuştur:

&#;İlerleyin ve bana uyun! Sizden sonrakiler de size uysunlar. Bir kavim gerileye gerileye nihayet Allâh kendilerini geri bırakır&#; (Buhârî, ezan 68; Müslim, salat ; Nesâî, imame 17; ibn Mâce, ikâme 45; Ahmed b. Hanbd, IV, 19, 34, )


  Erkekler için en faziletli saf birinci saftır. Ondan sonra sırasıyla birinci safa yakın olan saflar gelir. Kadınlar için de en faziletli saf son saftır. Rasûl-i Ekrem Efendimiz; &#;Şüphesiz Allâh, rahmeti imamın üzerine erdirir. Sonra imamdan, imamın arkasındakine sonra sağ taraftakilere sonra sol taraftakilere; sonra ikinci safa geçer&#; buyurmuştur. Bir başka hadislerinde de; &#;İmamın arkasında namaz kılana yüz namaz sevabı, sağ tarafdakine yetmiş beş namaz sevabı; öteki safdakilere yirmi beş namaz sevabı yazılır&#; buyurmuştur.

Âişe (r.a.)&#;dan; demiştir ki:
Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu:

&#;Bir kavim birinci saftan geri durmaya devam ederse Allâh da onları ateşte(n çıkarmayı) geciktirir.&#;

(Beyhakî, es-Sünenu&#;l-kubrâ, III, ) 

Bu hadisi şeriflerden anlayacağımız üzere, en ön safta kılınan namazda fazilet çok yüksektir. Bu sebeple özellikle en ön safta kılmayı tercih etmeliyiz. Allah rızasını kazanan kullarından olabilmeyi nasip etsin. (Amin) Selam ve dua ile&#;

İlave bilgi için Tıklayınız:
Pijamayla yada eşofmanla namaz kılmak günah mıdır?
Namazda İşaret Parmağını Kaldırmak
Kaza namazları olan kişilerin sünnet namazları yada nafile namazlar kılabilir mi?
Cuma namazının önemi nedir? Cuma namazında konuşmak günah mıdır?
Namaz bozulabilir durumlar nelerdir?

Namazı İlk Safta Kılmanın Sevabı ile İlgili Hadisler

Namazı ilk safta kılmanın sevabı, öndeki safları doldurmayı, safları düzgün ve sık tutmayı emretme hakkında hadis-i şerifler.

Cami veya mescitlerde ön safta namaz kılmanın fazileti ile ilgili hadisler.

İLK SAFTA NAMAZ KILMANIN FAZİLETİ HAKKINDA HADİSLER

“Meleklerin Rableri Huzurunda Saf Bağlayıp Durdukları Gibi Saf Bağlasanız Ya!” Hadisi

Câbir İbni Semüre radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem evinden çıkıp yanımıza geldi ve şöyle buyurdu:

- “Meleklerin Rableri huzurunda saf bağlayıp durdukları gibi saf bağlasanız ya!”

Bunun üzerine biz:

- Yâ Resûlallah! Melekler Rablerinin huzurunda nasıl saf bağlayıp dururlar? diye sorduk. Şöyle buyurdu:

- “Onlar öndeki safları tamamlayıp birbirine perçinlenmiş gibi bitişik dururlar.” (Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; Nesâî, İmâmet 28; İbni Mâce, İkâmet 50)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Peygamber Efendimiz ashâb-ı kirâma her güzel edebi öğrettiği gibi, namazı nasıl kılacaklarını anlatmış, nerede nasıl oturup kalkacaklarını ve nasıl davranacaklarını da göstermiştir. Hadisimizin râvisi Câbir İbni Semüre’nin anlattığına göre ilk zamanlar ashâb-ı kirâm namazı bitirip de selâm verecekleri zaman, elleriyle sağa sola işaret ederlermiş. Bunu doğru bulmayan Resûl-i Ekrem Efendimiz onlara:

“Hırçın atların kuyruğu gibi ellerinizi neden kaldırıyorsunuz? Sâkin durun!” diyerek namazdan çıkarken nasıl selâm vermek gerektiğini öğretmişti. (Müslim, Salât )

Yine Câbir İbni Semüre’nin anlattığına göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem birgün Mescid-i Nebevî’de sahâbîlerin yanına geldiğinde onların dağınık halkalar halinde oturduğunu gördü. Onlara:

- “Sizi neden dağınık cemaatler halinde görüyorum?” buyurarak mescidde böyle oturmanın uygun olmadığını hatırlattı. Başka bir gün de hadisimizde geçen olay meydana geldi.

Bütün bunlar bize, müslümanın, bulunduğu yerin şartlarına göre en güzel biçimde davranması gerektiğini göstermektedir. Hepsi de mescidde geçen yukarıdaki olaylar, mescidde durmanın ve oturmanın belli edepleri bulunduğunu, bir müslümanın mescidde otururken de ibadet ederken de bu edeplere uymak zorunda olduğunu ortaya koymaktadır.

Peygamber aleyhisselâm namaz kılarken Allah’ın huzurunda olduğumuzu hatırlatmakta, Allah’ın huzurunda nasıl durmak gerektiği konusunda melekleri kendimize örnek almamızı tavsiye buyurmaktadır. Sâffât sûresinden öğrendiğimize göre meleklerin ilâhî huzurda duruş tarzları ile namaz kılanların saf bağlayıp durmaları birbirine benzemektedir. Nitekim bu sûrenin ilk âyetinde Allah Teâlâ meleklerden bahisle “Saf bağlayıp duranlara yemin ederim ki” buyurmakta, âyetinde de namaz kılanlardan “Biziz o saf saf dizilenler” diye söz edilmektedir.

Resûlullah Efendimiz meleklerin Allah’ın huzurunda veya O’nun arş-ı alâsının etrafında düzgün sıralar yani saflar halinde durduklarını, saflar arasında hiçbir boşluk bırakmadıklarını, bir saffı iyice doldurmadan arkadaki saffa geçmediklerini, üstelik birbirlerine perçinlenmiş gibi sımsıkı kenetlendiklerini belirtmekte, öte yandan namaz kılan müslümanların da Allah’ın huzurunda bulunduğunu hatırlatarak o yüce mevkide meleklere benzemeye çalışmalarını öğütlemektedir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Cemaatle namaz kılarken en ön saftan itibaren saflar arasında hiçbir boşluk bırakmamalı, bir saf tamamlanmadan öteki saffı başlatmamalıdır.

2. Saflar arasında boşluk kalmaması için de namaz kılanlar birbirlerine iyice yaklaşmalı ve omuz omuza durmalıdır.

3. Bu şartlara uyulmadığı zaman cemaatle namazın sevabı yitirilir.

4. Safların düzgün olması, Müslümanların şuurlu ve uyanık olduğunu gösterir.

İlk Safta Namaz Kılmanın Sevabı ile İlgili Hadis

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İnsanlar ezan okumanın ve namazda ilk safta bulunmanın sevabını bilselerdi, sonra bunları yapabilmek için kur’a çekmek zorunda kalsalardı, mutlaka kur’a çekerlerdi.” (Buhârî, Ezân 9, 32, Şehâdât 30; Müslim, Salât Ayrıca bk. Tirmizî, Mevâkît 52; Nesâî, Mevâkît 22, Ezân 31)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Hadisimiz ezan okumanın ve dinlemenin faziletlerinin ele alındığı bahiste numara ile geçmiştir. İlk safta namaz kılmanın sevabı da numaralı hadiste ele alınacaktır.

Orada hadisin tamamı zikredilmiş, insanların camiye erken gitmenin sevabını bilmedikleri, şayet bilselerdi camiye daha erken varabilmek için âdeta yarış edecekleri belirtilmiştir. Hadisin devamında insanların yatsı ve sabah namazını camide cemaatle kılmanın sevabından da haberdar olmadıkları söylenerek, bunu bilselerdi camiye emekleyerek bile olsa gelmeye çalışacakları hatırlatılmıştır.

Burada konumuzla ilgisi sebebiyle hadisin sadece ilk yarısı zikredilmiştir. İlk saf, imamın hemen arkasında bulunan saftır. Namazı ilk safta kılmanın insana pek çok hayır ve bereket kazandırmasının sebebi, imamın sûreleri yüksek sesle (cehrî) okuduğu namazlarda Kur’an’ı dinlemek, Fâtiha’yı okuyup bitirdiği zaman “âmin” demek, tekbirleri aldığı zaman onunla birlikte hemen tekbir almak veya hemen arkasında bulunan kimseyi kendi yerine geçirmek zorunda kalırsa bu görevi yapmak gibi önemli işlerdir. İlk safta namaz kılmanın sağlayacağı en büyük fayda, numaralı hadiste “Şüphesiz ilk safta namaz kılanlara Allah rahmet, melekler de dua eder” ifadesiyle belirtilmektedir.

Aşağıdaki hadisler de ilk saffın fazileti hakkındadır.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. İlk safta namaz kılanlara Allah rahmet, melekler de onların bağışlanması için dua ve istiğfar eder. Bu sebeple ilk safta namaz kılmaya çalışmalıdır.

2. Ayrıca ilk safta namaz kılan kimse, imamın hareketlerini, okumasını, tekbirlerini daha iyi takip eder.

“Erkeklerin En Çok Sevap Kazanacağı Saf İlk Saf, En Az Sevap Kazanacakları Saf Son Saftır” Hadisi

Yine Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Erkeklerin en çok sevap kazanacağı saf ilk saf, en az sevap kazanacakları saf son saftır. Kadınların en çok sevap kazanacağı saf son saf, en az sevap kazanacakları saf ise ön saftır.” (Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 97; Tirmizî, Mevâkît 52; Nesâî, İmâmet 32; İbni Mâce, İkâmet 52)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Peygamber Efendimiz bu hadisin birinci kısmında da, erkekleri cemaatle namaz kılarken ön safta yer almaya teşvik etmekte ve en büyük sevabı ilk safta yer alanların kazanacağını belirtmektedir.

Birinci safta bulunmanın bu kadar sevap olmasının çeşitli sebepleri vardır. Daha önce de belirttiğimiz gibi ilk safta bulunan kimse imamın hareketlerini daha iyi takip eder, onu daha iyi duyar. Öte yandan her yerde olduğu gibi camide de nizam ve intizama büyük değer veren dinimiz, bu nevi hadislerle, herhangi bir ikaza gerek kalmadan safların kendiliğinden düzeltilmesini istemektedir. Camiye Allah’ın rızasını ve O’nun lutfedeceği sevapları kazanmak için gelen her müslüman en ön safta yer almaya gayret eder, orada yer yoksa arkadaki safta bulunmaya çalışırsa, saflar kendiliğinden kurulur; boş yerleri doldurmak için ayrıca gayret sarfetmeye gerek kalmaz. Bugün camilerimizde böyle bir intizam yerine düzensizliğin görülmesi, herkesin keyfine veya işine geldiği şekilde ve aralarda boşluklar bırakarak dağınık tarzda oturması, müslümanların başıboşluğa alışmaları, hadiste anlatılan daha fazla sevabı kazanmaya istekli ve gayretli görünmemeleri sebebiyledir.

Sadece kadınlardan meydana gelen bir cemaatte de durum böyledir. O zaman onların da ilk safta yer almak için gayret etmeleri gerekir.

Yukarıda anlatılan hal, kadınlarla erkeklerin ardarda namaz kıldıkları ve birbirlerini gördükleri durumlarda bahis konusudur. Namaz kılan bir mü’minin en fazla sahip olması gereken şey huşû yani gönlünü Allah’a tam mânasıyla verebilmektir. Erkek ve kadın, Cenâb-ı Hakk’ın kendilerini birbirleriyle imtihan ettiği iki ayrı cins oldukları için, birbirlerine karşı tabii bir meyil hissederler. Fakat bu meylin ve nefsânî duygunun büsbütün unutulması gereken yegâne yer Cenâb-ı Hakk’ın huzurudur. İşte hadisimiz hem erkeklere hem de kadınlara gönül huzuruyla namaz kılacakları bir ortamı hazırlamaya çalışmaktadır. Bu da her iki cinsin namaz kılarken birbirinden olabildiğince uzak durmasıyla mümkündür. Kadınların en fazla sevap kazanacakları saffın son saf, en az sevap kazanacakları saffın da ön saf olmasının gerekçesi budur.

Hadisimizde “safların en şerlisi” ifadesiyle anlatılmak istenen, tercümede belirttiğimiz gibi, sevabı en az olan demektir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Erkeklerin tuttuğu saflar içinde sevabı en çok olanı, imamın arkasındaki ilk saf; sevabı en az olanı da en arkadaki saftır.

2. Kadınların bağladığı saflar içinde sevabı en çok olanı, en arkadaki saf, sevabı en az olanı da erkeklere yakın olan ön saftır.

3. Kadınlar erkeklerin bulunmadığı bir yerde kendi aralarında ibadet ediyorlarsa, onların en fazla sevap kazanacağı saf ön saf, sevabı en az olanı da son saftır.

“Öne Doğru Gelin ve Bana Uyun!” Hadisi

Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ashâbının gerilerde saf tutmaya çalıştığını gördü; bunun üzerine onlara:

“Öne doğru gelin ve bana uyun! Sizden sonrakiler de size uysunlar. Bir topluluk devamlı surette gerilerse, Allah onları geri bırakır” buyurdu. (Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 97; Nesâî, İmâmet 17; İbni Mâce, İkâmet 45)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Peygamber Efendimiz’in ashâb-ı kirâmı öne doğru dâvet etmesi ya namaz kılınacağı sırada olmuş veya bir sohbet esnasında meydana gelmiştir. Eğer bu dâvet namaz kılınacağı sırada olmuşsa, ashâb-ı kirâm, kendilerinden daha üstün gördükleri fazilet sahibi kişilerin öne geçmesi için yavaş hareket etmiş olabilir. O takdirde Efendimiz, daha önceki hadislerde açıklandığı gibi, ashâbını kendine yakın bir yerde saf bağlamaya, kendi hareketlerini yakından görüp aynını yapmaya dâvet etmiş ve böylece herkesin bir ön safta bulunan kimselerin hareketlerini takip etmesini istemiştir.

Resûlullah Efendimiz ashâbını bir sohbet sırasında öne doğru gelmeye dâvet etmişse, bunun anlamı, onları, kendisinden duyup öğrenecekleri ilmi iyice anlamaya ve öğrendiklerini kendilerinden sonra gelecek nesle öğretmeye teşvik etmektir. Zira bir toplumun ileri gitmesi, önceki neslin sonrakilere iyi örnek olmasına ve onlara iyi şeyler bırakmasına bağlıdır. Bu da sonradan gelenlerin önde gidenleri kendilerine örnek almasıyla, hem ilimde hem de ahlâk ve fazilette ileri gitmeyi istemesiyle mümkün olabilir.

Hadisimizdeki “Bir topluluk devamlı surette gerilerse, Allah onları geri bırakır” ifadesini hem genel hem de özel olarak değerlendirmek mümkündür. Bunun genel olarak mânası, şayet nesiller ilim ve fazilet kazanma hususunda ileri gitmeye gayret etmezlerse, Allah Teâlâ da onları rahmetinden ve lutfundan mahrum eder; her bakımdan geri bırakır; ne dünyayı elde edebilirler ne de âhireti kazanabilirler, demektir. Özel olarak ise, namazda ön saflara gitmeyip arkada kalanlar tehdit edilmektedir. Şayet bir cemaat ön saflara koşmaz, ilk saftan itibaren safları doldurmaz, gerilerde kalmak isterse, Allah Teâlâ da onları büyük sevaplardan mahrum bırakır, demektir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Ön safta bulunan cemaat imamdan fazla geride bulunmamalı, onlar imamın hareketlerini, arka safta bulunanlar da öndekilerin hareketlerini takip etmelidir.

2. Her nesil kendinden öncekilerden ilim ve fazilet bakımından daha ileri gitmeye çalışmalıdır. İleri gidip yükselme konusunda Allah’ın yardımını kazanmanın yolu budur.

“Safları Düz Tutunuz” Hadisi

Ebû Mesut radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem namaza başlayacağımız zaman omuzlarımıza dokunarak şöyle buyururdu:

“Safları düz tutunuz. İleri geri durmayınız. Sonra kalpleriniz de birbirinden farklı olur. Aklı başında ve bilgili olanlarınız benim arkamda, onlardan sonra gelenler daha arkada, daha sonra gelenler daha arkada dursunlar.” (Müslim Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 95; Tirmizî, Salât 54; Nesâî, İmâmet 23, 25,26; İbni Mâce, İkâmet 45)

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Saflarınızı düz tutunuz. Zira safların düz olması namazın tamam olmasını sağlayan hususlardan biridir.” (Buhârî, Ezân 74; Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; İbni Mâce, İkâmet 50)

Buhârî’nin bir rivayetine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Zira safların düz olması, namazın mükemmel olmasını sağlayan hususlardan biridir.”

Yine Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir defasında namaz kılmak için kamet getirilmişti. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bize yüzünü döndü ve şöyle buyurdu:

“Saflarınızı dümdüz tutunuz ve birbirinize sımsıkı yapıştırınız. Zira ben sizi arkamdan da görüyorum.” (Buhârî, Ezân 72; Müslim, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 28, 47)

Buhârî’nin başka bir rivayetinde (Ezan 76) Enes, her birimiz omuzunu arkadaşının omuzuna, ayağını arkadaşının ayağına yapıştırırdı, demiştir.

Nu`mân İbni Beşîr radıyallahu anhümâ, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinledim dedi:

“Saflarınızı düzeltiniz, yoksa Allah Teâlâ’nın aranıza düşmanlık sokacağını iyi biliniz.” (Buhârî, Ezân 71; Müslim, Salât Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; Tirmizî, Mevâkît 53; İbni Mâce, İkâmet )

Müslim’in bir başka rivayeti şöyledir:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem okları düzeltir gibi saflarımızı düzeltirdi. Bizim buna alıştığımızı görünceye kadar böyle yapmaya devam etti. Kendisi birgün namaza çıktı ve namaz kıldıracağı yerde durdu. Tam tekbir almak üzere iken göğsü saf hizasından dışarı çıkmış bir adam gördü. Bunun üzerine şöyle buyurdu:

“Ey Allah’ın kulları! Saflarınızı düzeltiniz; yoksa Allah Teâlâ’nın aranıza düşmanlık sokacağını iyi biliniz.” (Müslim, Salât )

“İlk Saflarda Bulunanlara Allah Rahmet, Melekler de Dua Eder” Hadisi

Berâ İbni Âzib radıyallahu anhümâ şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem göğüslerimize ve omuzlarımıza dokunarak bir baştan diğer başa safın arasında dolaşır ve şöyle buyururdu:

“İleri geri durmayınız. Sonra kalpleriniz de birbirinden farklı olur”. Ve sözlerine şöyle devam ederdi: “İlk saflarda bulunanlara Allah rahmet, melekler de dua eder.” (Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 25)

İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Saflarınızı düz tutunuz. Omuzları bir hizaya getiriniz. Aralıkları kapayınız. Saf düzeni için elinizden tutup çeken kardeşlerinize yumuşak davranınız. Şeytanın girebileceği boşluklar bırakmayınız. Allah, safları bitişik tutanların gönlünü hoş eder. Safları bitişik tutmayanlara Allah nimetlerini lutfetmez.” (Ebû Dâvûd, Salât 93, 98)

“Saflarınızı Sık ve Düzgün Tutunuz” Hadisi

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Saflarınızı sık tutunuz. Safların arasını yanaştırınız. Boyunlarınızı bir hizâya getiriniz. Canımı elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, saffın boş kalmış aralıklarından şeytanın bodur, kılsız siyah koyun gibi girdiğini görüyorum.” (Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 28)

Hadisleri Nasıl Anlamalıyız?

Yukarıdaki yedi hadisin ana konusu safları sık ve düzgün tutmak olduğu için onları bir arada açıklamayı uygun gördük. Daha önce geçen üç hadis ile daha sonra gelecek dört hadiste yine safları düzgün tutma konusu değişik ifadelerle ele alınmıştır. Bütün bu hadisler, Peygamber Efendimiz’in safları düz ve sık tutmaya büyük önem verdiğini göstermektedir.

Bu hadiste Resûl-i Ekrem Efendimiz’in safların düz ve bir hizâda tutulmasına çok önem verdiği, cemaatten kiminin ileri kiminin geri durmamasını istediği, hatta bunu sağlamak için safların arasında dolaştığı, cemaatin göğüslerine ve omuzlarına dokunarak onları hizaya sokmaya çalıştığı görülmektedir. Saflar düz tutulmadığı takdirde müslümanlar arasındaki birlik ve beraberlik şuurunun kaybolacağını, kalplerin, gönüllerin birbirinden kopacağını ifade buyurmaktadır. Camide safları düz tutmasını bilmeyecek kadar dağınık, birlik fikrinden uzak, birbiriyle ilgisiz ve beceriksiz kimselerin hiçbir güzelliğe sahip çıkamayacağını, hiçbir kötülüğe engel olamayacağını belirtmektedir. Müslümanları ancak sünnet-i seniyyenin kurtaracağına gönülden inanan kimseler, Peygamber-i Zîşân Efendimiz’in saf düzeni konusuna bu kadar büyük önem vermesinin hikmeti üzerinde düşünmeli ve bu sünneti canlı tutmaya çalışmalıdır. Müslümanları günde beş, ayrıca cuma günleri haftada bir, ramazan ve kurban bayramları dolayısıyla yılda iki defa büyük cemaat halinde bir araya toplayan namaz ile toplum hayatımız arasında sıkı bir ilgi bulunduğu gözden uzak tutulmamalıdır. Şayet müslümanlar namazlarını düzgün ve usûlüne uygun şekilde kılabiliyorlarsa, muntazam bir hayatı benimsemeleri sebebiyle hal ve gidişleri, yani toplum düzenleri de iyi olacaktır.

Bu hadiste “Aklı başında ve bilgili olanlarınız benim arkamda, onlardan sonra gelenler daha arkada, daha sonra gelenler daha arkada dursunlar” buyruğu ile temas edilen ikinci konu, aklı başında ve bilgili kimseleri hep önde tutma ve onlara lâyık oldukları değeri verme gereğidir. Bir toplum bilgili ve aklı başında kimseleri her hususta kendine rehber edinirse, daima ileri gider ve her konuda başarılı olur. Namaz kılarken bilgili kimseler imamın arkasındaki safta yer almak suretiyle, imam yanıldığında onu ikaz ederler; imam onlardan birini kendi yerine geçirme ihtiyacını hissederse, bu göreve hazır durumda beklerler. İlim ve anlayış bakımından önde gelenlerin arkasında, bu hususlarda onlardan sonra gelenler yer alacaklardır. Konuya bir başka açıdan bakılacak olursa, en önde yaşlı başlılar, onların arkasında gençler, en arkada da çocuklar saf tutacaklardır.

numaralı hadiste, namazın tamam olabilmesi için safların düz olmasının gerektiğini belirten Resûl- Ekrem Efendimiz, yine safların dümdüz ve sımsıkı tutulmasını tavsiye ettikten sonra, bu emrine uyulup uyulmadığını Allah Teâlâ’nın ona gösterdiğini, önünde olup bitenleri gördüğü gibi, arka tarafta yapılıp edilenleri de gördüğünü söylemektedir. Cenâb-ı Hakk’ın Resûl-i Ekrem’ini üstün özelliklerle donattığını biliyoruz. Allah Teâlâ’nın ona bizim görmediklerimizi gösterdiğini (Tirmizî, Zühd 9), bu sebeple sadece arka safta olup bitenleri değil, cennet ve cehennem de neler olup bittiğini dahi gösterdiğini (Buhârî, İlim 24) biliyoruz ve buna iman ediyoruz. Resûl-i Kibriyâ’nın ashâbına bu özel durumunu hatırlatarak  onlardan safları düz tutmalarını istemesi, meseleye ne büyük önem verdiğini ortaya koymaktadır.

Namazda ashâbının bağladığı safları, bir okçunun okları elleriyle yontup düzelttiği gibi mübârek elleriyle düzeltmesi, onları buna alıştırıncaya kadar uzun süre saf tanzimi üzerinde durması, hatta bir gün namaza başlamak üzere tekbir alacağı sırada göğsü saf hizasından dışarı çıkmış bir adamı görünce, tekbir almaktan vazgeçip, düzgün saf bağlamanın önemi üzerinde bir konuşma yapması ne kadar anlamlıdır. Onun bazan namaza duracağı sırada, oradaki bir değneği önce mübârek sağ eline alıp sağ tarafına döndüğü ve “doğrulunuz, saflarınızı düzeltiniz” buyurduğu, sonra değneği sol eline alıp sol tarafına döndüğü ve orada bulunanları da aynı şekilde uyardığı bilinmektedir (Ebû Dâvûd, Salât 93). Daha sonraki zamanlarda Hulefâ-yi Râşidîn efendilerimiz bu titizliği aynen devam ettirmişlerdir. Hatta belirtildiğine göre Hz. Ömer bazı kimseleri saf düzenini sağlamakla görevlendirmiş, o kimseler kendisine saflar düzeldi diye haber vermeden namaza başlamamıştır. Hz. Ali safların düzgün olup olmadığını bizzat kontrol etmiş, “Falan, sen ileri geç! Falan sen de geriye çekil!” diyerek cemaatin düzgün saf bağlamasını sağlamaya çalışmıştır. Sahâbîler ise omuzunu yanındakinin omuzuna, dizini yanındakinin dizine, ayağını yanındakinin ayağına yapıştırmak suretiyle safların bitişik ve düzgün tutulmasını sağlamışlardır.

Bütün güzellikleri kendisinde toplayan Efendimiz’in çirkin bir görüntüye göz yummadığı, estetik olmayan bir görüntüyü göz ucuyla bakmak suretiyle bile hemen yakaladığı, dolayısıyla onun güzellik anlayışının son derece ince ve yüksek olduğu görülmektedir. Şunu da belirtelim ki, cemaat düzenli saf bağlamayı öğrenmiş ve aralarda boşluk bırakmayacak kadar sık durmuşsa veya cemaat üç beş kişiden ibaret ise, imamın onları “Safları düzgün tutunuz” diye uyarmasına gerek yoktur.

Hem bu hadiste hem de bir sonraki hadiste Efendimiz, safların düzgün olmasına özen göstermeyenleri bekleyen tehlikeye işaret ederek, “Ey Allah’ın kulları! Saflarınızı düzeltiniz; yoksa Allah Teâlâ’nın aranıza düşmanlık sokacağını iyi biliniz” diye uyarması, üzerinde dikkatle düşünülmesi gereken bir konudur. Safların düzgün olmasına dikkat edenler, iç dünyaları düzgün, huzurlu ve âhenkli, ayrıca doğru, dürüst ve düzgün olmayı arzu eden vasıflı insanlardır. Zira safların düzgün olmasına önem vermeyenler, gönül dünyası dağınık, perişan ve vurdumduymaz kimselerdir. Ruh dünyası dağınık ve perişan, hedefi belirsiz, yüce bir idealden yoksun kişiler şayet kendilerine çeki düzen vermeye, derlenip toparlanmaya ve böylece kendilerine gelmeye gayret etmezlerse birbirlerine olan düşmanlıkları artar, araları iyice açılır, sonuçta yok olup giderler. İç dünyaları düzgün olanların bu güzelliği davranışlarına da yansır. Şu halde müslümanlar hem içlerinin hem de dışlarının muntazam olmasına gayret edeceklerdir.

Şimdi başımızı iki avucumuzun arasına alıp derin derin düşünmeliyiz ve saflarını düzgün tutmayanları tehdit eden bu hadislerin ışığında kendimize “Acaba biz neden birbirinden bu kadar kopuk, dağınık, birbirine küs, dargın ve düşman olduk?” diye sormalıyız. Câmilerimizde saf bağladığımız zaman, sağımıza solumuza bakınarak perişan halimizin fotoğrafını ibretle seyretmeliyiz. Sonra da saflarımızın düzgün olmasının kalplerimizin düzelmesine vesile olacağını, sıkışık durmamızın da aramızda merhamet ve şefkatin yeniden boy atmasını sağlayacağını bilerek gereğini yapmalıyız.

Şu hale göre müslümanlar, namazda “ilk saflarda bulunanlara Allah’ın rahmet ettiğini, gönüllerini hoş tuttuğunu, meleklerin de onlara günahlarının bağışlanması için dua ettiğini, safları bitişik tutmayanlara Allah’ın nimet lutfetmediğini” (bk. hadis ) bilerek namazda ön safta yer almaya gayret edeceklerdir. Bunun yanı sıra saflarını düz ve sık tutacaklar; başlarını ve omuzlarını bir hizaya getirmeye çalışacaklar; saflarda şeytanın girebileceği boşluklar, aralıklar bırakmayacaklar; namaza durmadan önce saf düzenini sağlamak maksadıyla bir müslüman ellerinden tutup çektiği zaman o kardeşlerine gücenmeyecek ve yumuşak davranacaklardır (bk. hadis ).

Sonuncu hadisimizde Resûl-i Ekrem Efendimiz’in yeminle belirttiği husus, bilmediğimiz bir gerçeği aydınlatmaktadır. O da şeytanın, Efendimiz’in ifadesiyle söyleyecek olursak, bir “hazef” gibi boş bırakılan saf aralarına girmesidir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e “Hazef nedir, yâ Resûlallah?” diye sorduklarında, “Yemen toprağında yetişen, kılsız, siyah bir nevi davar” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, ) olduğunu söylemiştir. Demek oluyor ki, şeytan böyle bir fırsat yakaladığında, insanı yanıltma, şaşırtma ve baştan çıkarma görevini, daha iyi sonuç alabileceği bir yerden sürdürmektedir.

Resûlullah Efendimiz’in safların sık ve düz tutulması için gösterdiği bunca gayretin bir tek hedefi vardır. O da namaz kılan müslümanların saflarını meleklerin Allah huzurundaki saflarına benzetmek ve böylece onları Cenâb-ı Hakk’ın rahmetini kazanmaya elverişli hale getirmektir.

Hadislerden Öğrendiklerimiz

1. İmamlar cemaatin saf bağlamasıyla ilgilenmelidir. Nitekim Peygamber Efendimiz safların arasında dolaşır, düzgün saf tutmayanları uyarırdı.

2. Saflar arada boşluk bırakmadan düzgün tutulmalıdır.

3. Önce ilk saf tamamlanmalı, sonra sırasıyla diğer saflar tutulmalıdır. İlk saflarda bulunanlara Allah’ın rahmet, meleklerin de dua edeceği bilinmelidir.

4. En fazla sevap imamın arkasındaki safa durmakla, sonra da sırasıyla diğer saflarda bulunmakla elde edilir.

5. İmamın arkasındaki safa aklı başında, bilgili ve yaşlı başlı olanlar durmalıdır.

6. Öndeki safta boşluk görüldüğü zaman, oraya en yakın olan kimse hemen öne geçmelidir.

7. Safların düzgün tutulması için gayret sarfeden ve böylece her birimizin yapması gereken bir vazifeyi yapan müslümanlara minnet duymalı ve onlara yumuşak davranmalıdır.

8. Saflar arasında boşluk bulunması, safların eğri büğrü tutulması o namazın mükemmel olmadığını gösterir.

9. Safları düzgün tutanlara Allah merhamet eder, düzgün tutmayanlardan nimetini keser ve onları birbirlerine düşman eder.

Şeytan safların arasında boşluk bulunca oraya girer.

“Önce İlk Safı Tamamlayınız” Hadisi

Yine Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Önce ilk safı tamamlayınız; sonra arkadaki safları doldurunuz. Şayet eksik kalırsa, son safta kalsın.” (Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 30)

“Şüphesiz Allah Safların Sağ Tarafında Bulunanlara Rahmet Eder; Melekleri de Dua Ederler” Hadisi

Âişe radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Şüphesiz Allah safların sağ tarafında bulunanlara rahmet eder; melekleri de dua ederler.” (Ebû Dâvûd, Salât Ayrıca bk. İbni Mâce, İkamet 55)

Berâ radıyallahu anh şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in arkasında namaz kıldığımız zaman, yüzünü bize döndüğünde sağına döndüğü için onun sağ tarafında olmayı arzu ederdik. Bir defasında bize dönünce şöyle buyurduğunu işittim:

“Rabbim! Kullarını diriltip bir araya topladığın gün, beni azâbından koru!” (Müslim, Müsâfirîn Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 71, Edeb 98; Tirmizî, Daavât 18)

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İmamı ortanıza alınız ve saflardaki boşlukları doldurunuz.” (Ebû Dâvûd, Salât 98)

Hadisleri Nasıl Anlamalıyız?

Namazda saf düzeniyle ilgili olan yukarıdaki dört hadiste, önce ilk saftan başlayarak sırayla bütün safların doldurulması emredilmekte, şayet eksik kalırsa, bunun son safta olması tavsiye edilmekte, safların sağ tarafında bulunanlara Allah’ın rahmet, meleklerin de dua edeceği belirtilmekte, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in namazı bitirip de mübârek yüzünü ashâbına döndüğü zaman sağ tarafına döndüğü için sahâbîlerin onun sağ tarafında olmayı arzu ettikleri ifade edilmektedir. Son hadiste, bunlara ilâve olarak, saf tutmaya nasıl başlanacağı konusunda ön bilgi verilmektedir.

Konumuzun başından beri gördüğümüz hadislerin hepsi saf düzeniyle ilgili olmakla beraber, bu sonuncu hadiste imamın saftaki yeri belirtilmektedir. Buna göre imam cemaatin tam ortasına gelecek şekilde duracaktır.

İmamın arkasındaki ilk safın nasıl tutulacağına gelince: İmamlık yapabilecek bilgiye sahip bir kişi, imamın tam arkasında yerini alacaktır. İlmi, yaşı başı ve faziletiyle toplumun saygısını kazanan diğer kimseler de bu zâtın sağına ve soluna geçecekler ve onun ayaklarına bakarak düzgün bir saf tutacaklardır. Diğer saflar da aynı şekilde ve arada hiçbir boşluk kalmamak üzere tutulacaktır.

Safların sağında bulunanlara Allah’ın rahmet, meleklerin ise istiğfâr edeceği, yani onların bağışlanması için dua edeceği hususunun, sağdan başlayarak bir an önce saf bağlamaya teşvik ile ilgili olduğu hatıra gelmektedir. İlâhî rahmetin sadece sağ tarafta bulunanları kapsaması, sol tarafta bulunanları kuşatmaması elbette düşünülemez.

Öncelikle safın sağ tarafını doldurmaya çalışanlar, ilâhî rahmete bir an önce kavuşmuş olurlar. Peygamber Efendimiz’e, herkesin daha fazla sevap kazanmak için safların sağına durmak istediği söylendiği zaman, Allah’ın Resûlü, sağ taraftaki saf dolduktan sonra sol tarafdaki safa geçenlere iki kat sevap verileceğini söyledi (İbni Mâce, İkâmet 55). Böylece önemli olan hususun, sağdan başlayarak bir an önce saf tutmak olduğu anlaşıldı. Hadîs-i şerif, cemaate sonradan katılan bir kimsenin, safın sağında ve solunda boşluk gördüğü zaman, öncelikle sağ taraftaki boşluğu doldurmasını da belirtmektedir.

Ashâb-ı kirâmın safların sağ tarafında bulunmayı arzu etmelerinin diğer bir sebebi de, Resûl-i Kibriyâ Efendimiz’in, namaz bittikten sonra cemaate yüzünü döndüğü zaman, ekseriyâ sağ tarafa doğru meyilli oturmasıydı. Bazan mübârek yüzü bütün cemaati aydınlatacak şekilde yüzünü onlara dönerdi. Ashâb-ı kirâm bu parıldayan güneşi seyretmekten büyük bir haz alırdı. Bu sebeple sağına dönebileceği düşüncesiyle safların sağında bulunmayı ve onun güzel yüzünü seyretmeyi arzu ederlerdi. Resûlullah Efendimiz’i görmekten derin zevk aldıkları kadar, bu sırada onun söyleceği sözleri ve tavsiyeleri iyice duyup öğrenmeyi de arzu ederlerdi. Nitekim Efendimiz’in bu hâlini hadiste bize anlatan Berâ İbni Âzib, onun, mübârek yüzünü döndükten sonra “Rabbim! Kullarını bir araya topladığın gün, beni azâbından koru!” diye dua ettiğini duyup öğrenmişti. Efendimiz’in bu duayı, uyumak üzere yatağına yattığı zaman, yanağını sağ avucunun üzerine koyarak okuduğu da bilinmektedir (Ebû Dâvûd, Edeb ; Tirmizî, Da’avât 18).

Hadislerden Öğrendiklerimiz

1. İmam cemaatin tam ortasına durmalıdır.

2. Cemaatle namaz kılınacağı zaman önce ilk saf, sonra da sırayla diğer saflar doldurulmalıdır.

3. Saflarda boşluk bırakılmamalıdır. Şayet bir saf eksik kalacak olursa, bu son saf olmalıdır.

4. Cemaate sonradan katılan kimse, şayet varsa, önce sağ taraftaki, sonra da sol taraftaki boşluğu doldurmalıdır.

5. Allah Teâlâ, öncelikle, safların sağ tarafında bulunanlara rahmet, melekler de dua ederler.

6. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem namazdan sonra mübârek yüzünü ashâbına döndüğü zaman, sağ tarafına doğru meyilli dönerdi. Bu sebeple sahâbîler onun sağ tarafında olmayı arzu ederlerdi.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

Namaz İle İlgili Hadisler

Namazda Saf Düzeni

PAYLAŞ:                

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası