is it still available ne demek / İngilizce - Türkçe Sözlük | İngilizce - Türkçe Çeviri

Is It Still Available Ne Demek

is it still available ne demek

Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. o, onu, ona: cinsiyetsiz adıl, 3'üncü tekil şahıs.
    its: onun.
    they: onlar.
    their:

    onların.
    theirs: onlarınki.
    them: onları/onlara.
    It is raining/snowing: yağmur/kar yağıyor.
    I liked it when she kissed me: Onun beni öpmesi hoşuma gitti.

  2. cinsiyeti bilinmeyen kimse/hayvan için kullanılır:
    Who is it? Kim o?
    It's John.
  3. fikir, eylem, durum vb. için kullanılır:
    I'm opposed to it.
  4. bir tümceye başlarken belirsiz özne olarak kullanılır:
    It's no use worrying: Üzülmenin faydası

    yok.
    It is necessary that evey man do his duty: Herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır.
    It's true that he stole the jewels: Mücevherleri çaldığı doğrudur.
    It's getting late: Vakit ilerliyor/geç oluyor.
    It's said/believed/thought that the war is imminent: Harbin yakın olduğu söyleniyor/zannediliyor.

  5. (kısaltılmış şekli).
    'twas = it was;
    'tis = it is.

Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

eat one's cake and have it

emeksiz yemek, her şeyi havadan beklemek, zahmetini/sıkıntısını çekmeden bir sonuca ulaşmak, her güzellik

bir arada olmak.
You spend all your money on beer and then complain about being poor, but you can't expect to have your cake and eat it (too), you know: Hem bütün paranı içkiye (biraya) harcıyor, hem de fakirlikten yakınıyorsun. Herşeyi havadan bekleyemezsin.

have one's cake and eat it (too)

emeksiz yemek, her şeyi havadan beklemek, zahmetini/sıkıntısını çekmeden bir sonuca ulaşmak, her güzellik

bir arada olmak.
You spend all your money on beer and then complain about being poor, but you can't expect to have your cake and eat it (too), you know: Hem bütün paranı içkiye (biraya) harcıyor, hem de fakirlikten yakınıyorsun. Herşeyi havadan bekleyemezsin.

beat it

tüymek, uzaklaşmak, tabanları yağlamak.
The only witness had beat it by the time the police arrived.


Now then, beat it: Haydi bakalım, çek arabanı! Defol!

buy it

vurulmak, öl(dürül)mek, (savaşta) vurularak ölmek.
He bought it at Gelibolu.
I'll buy it:

Cevabını bilmiyorum, sen (siz) söyle(yiniz).

catch it

azar işitmek, zılgıtı/paparayı yemek.
You'll catch it!Paparayı yiyeceksin!
You better hury

home; you'll catch it from mother if you're late.

catch it

belaya çatmak, başı derde girmek.

cheese it

(a) dikkat et! (b) kaç! tüy! bırak! çekil!

cool it

sükûnet bulmak, sakin olmak, öfkesi geçmek, yatışmak.

cop it

başı dertte olmak, belaya çatmak, başı belaya girmek.
You'll cop it if mother catches you in the kitchen

again.


If you're late you'll cop it: Geç kalırsan görürsün gününü.

dog it

çok az gayret sarfetmek, az çaba ile yapmak.

for it

sorumlu, başı dertte.
to be for it: sorumlu olmak, başı derde girmek.
You'll be for it if your

father finds out you've not been to school for 3 days.

get it

(a) azarlanmak, cezalanmak, cezaya çarp(tırıl)mak.
I'll get it if I'm late. (b) anlamak.

go it

(a) (uygunsuzca/usulsüzce/çılgınca) davranmak, (b) meşgul olmak, (c) idare etmek, (d) atılmak, hızlı

gitmek.
go it alone: kendi kendine (yardıma ihtiyaç kalmadan) yapmak, kendiliğinden harekete geçmek.
If no one can help, I'll go it alone.

have it

(a) talih/şans/kader icabı, talihe bakın ki.
As luck would have it, we missed the train: Talihsizliğe

bakın ki treni kaçırdık. (b) (üstünlük/zafer vb.) kazanmak.
The ayes have it: Lehte oy kullananlar kazandı. (c) cezalandırmak, canına okumak.
If he catches you, he'll let you have it. (d) keşfetmek, (çözümünü/cevabını) bulmak.
Eureka! I have it! (e)
k.d. (söylenen durumda) bulunmak.
He never had it so good!.

hold it

! kımıldama! davranma! öylece dur!

hop it

tüymek, gitmek, uzaklaşmak.
hop it! Çek arabanı! Git! Defol!

kick it

herhangi bir şeyi başlatmak Fiil

kick it

bir alışkanlıktan kurtulmak Fiil

knock it

bir taşıt aracını durdurmak Fiil

make it

(a) başarmak, muvaffak olmak, (gayeye/hedefe) ulaşmak/erişmek/yetişmek, kazanmak.
to make it through

college. to make it to the train.

(b)
make it with …
kaba… ile cinsel ilişkide bulunmak, sikmek.
Bill says he has made it with Sue.

nickel-and-dime it

yavaş yavaş/tedricen (çok az masrafla) istediğini elde etmek, gayesine ulaşmak.

overdo it

çok çalışmak, fazla spor yapmak.
I've been rather overdoing it lately, I need a holiday.

pig it

pigile ayni anlama gelir. sıkışık bir halde pis/izbe /ahır gibi yerde yaşamak. pig together:

aynı odayı paylaşmak, bir odada yatıp kalkmak.

rough it

meşakkate/sıkıntıya katlanmak, rahatını feda etmek.
The boys will have to rough it at camp.

take it

(a) anlamak.
I take it that you're not interested.(b)
argokatlanmak, dayanmak, (c) kabullenmek,

kabul etmek, razı olmak.
I'll take it on your say-so: Dediğini aynen kabul ediyorum.
take it into one's head to do something: bir şey yapmayı aklına koymak.

it has

It's been long time: Uzun zaman geçti. It's rained: Yağmur yağdı.

it is

(o … dur).
It's snowing. It's very interesting.

it'll

=
it will, it shall.
It'll rain: Yağmur yağacak. Sıfat

bugger it!

Tüüü! Allah kahretsin! Allah müstahakını/belasını versin!
bugger it! I missed my train.
bugger

the lot of you! Go away at once!

Topunuzun Allah belasını versin! Derhal defolun!

damn it!

(Hay) Allah belasını/müstahakını versin! Kahrol! lânet olsun!

dash it!

vah vah! tüh! vay canına!
dash it, I've lost again!

hit it

pireyi gözünden vurmak Fiil

with it

(giyinişi/düşünüşü/davranışı) zamana uygun, modern.
be with it: zamana/modaya uymak, şık giyinmek.

Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. hound
  2. tearaway
  3. yellow dog
  4. bastard
  5. dog
  6. pooch

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

 

İngilizce - Türkçe çeviri (v yeni)

İngilizce dilinden Türkçe diline (google translate aracılığıyla) hızlı cümle ya da kelime çeviri yapmanıza yardımcı olan bir sözlük sistemidir. Dünya dilleri arasında yapılacak olan cümle ve kelime çevirilerinizi kolaylaştırır. ÇevirSözlüfunduszeue.info Dünya'da en yaygın olarak kullanılan bir çok dili içinde barındırmaktadır. Bu diller arasında herhangi bir ücret ödemeden ve sınırlama olmaksızın istediğiniz cümle ya da kelime çevirilerinizi hızlı bir şekilde yapmanız mümkündür.

Kullanım ve Gizlilik

funduszeue.info aracılığıyla yapılan tüm çeviri verileri toplanmaktadır. Toplanan veriler herkese açık, anonim olarak paylaşılır. Dolayısıyla Çevir Sözlük kullanarak yapacağınız çevirilerde kişisel bilgi ve verilerinizin yer almaması gerektiğini hatırlatırız.

funduszeue.info kullanıcılarının çevirilerinden oluşturulan içerikte argo, küfür vb. uygun olmayan öğeler bulunabilir. Oluşturulan çeviriler her yaş ve kesimden insanlar için uygun olamayabileceğinden dolayı, rahatsızlık duyulan hallerde siteminizin kullanılmamasını öneriyoruz. Kullanıcılarımızın çevirilerle eklediği içeriklerde telif hakkı ya da kişiliğe hakaret vb. öğeler bulunuyorsa site yönetimiyle iletişime geçilmesi halinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır.

İçindekiler

merhaba

h-e-l-l-o, h,i, h'i, he llo, hello, he'llo, heılo, hell-o, hello m, hello, hello,ho, hello,is, hello,m, hello;'m, hello!m, funduszeue.info, funduszeue.info, hello.m, hello'm, hello)!m, helloho, hellom, hellooo, hellothere, hı, hı.there, hıthere, hi, hi,, hi,there, hi!there, hi¿, hithere, funduszeue.info, hithere, howdy, oh,hello, oh,hi, ஹலோ

mevcut

aktuelles, avaılable, avail, availab le, availabe, availabl e, availabl, available, avalıable, exıstent, exıstıng, exısting, existent, existıng, existing, existing,, exsiting, funduszeue.info, presen't, present, آپ, अवेलेबल

Sitenize ya da blogunuza İngilizce Türkçe çeviri ekleyin:
l

İngilizcede available'ın anlamı

Finally, planning will time the movement such that a sufficient period of time is available for the control system to operate.

Cambridge English Corpus kaynağından

An important part of planning slurry utilization and management system is estimating the amount of nutrients available for land application.

Cambridge English Corpus kaynağından

Little information is available on how much time was spent on labour activities once pupils had left school.

Cambridge English Corpus kaynağından

Both suffer when the time available is reduced, but an appropriate development methodology can in both cases minimize the damage.

Cambridge English Corpus kaynağından

One possibility is that the capacity of focal attention differs for simultaneously available elements arrayed in space, and for representations encountered over time.

Cambridge English Corpus kaynağından

In each iteration, assign every uncoloured edge a random colour from the unreserved colours that are still available for it.

Cambridge English Corpus kaynağından

The paper examines the contribution that gender roles and identities make to the overall configuration of resources available to particular individuals.

Cambridge English Corpus kaynağından

Many doctors who worked in the relevant period must be available for questioning and hospital records have survived.

Cambridge English Corpus kaynağından

For the purification step, a large number of systems that used agarose were commercially available.

Cambridge English Corpus kaynağından

Ratings for positive, negative and depressive symptoms were available for 40 of the patients.

Cambridge English Corpus kaynağından

Frustration remained a predictor of internalizing, externalizing, and total symptoms (data available on request).

Cambridge English Corpus kaynağından

Örneklerdeki görüşler Cambridge Dictionary'nin editörlerinin, Cambridge University Press'in ya da lisans sağlayıcılarıın görüşlerini temsil etmez.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası