mustafa kemal atatürk sesi ne mutlu türküm diyene / Atatürkün Ne Mutlu Türk üm Di̇yene Sesi̇ mp4 3gp flv mp3 video indir

Mustafa Kemal Atatürk Sesi Ne Mutlu Türküm Diyene

mustafa kemal atatürk sesi ne mutlu türküm diyene

ATATÜRK VE TÜRKÇE

ATATÜRK VE TÜRKÇE

"Türk demek, Türkçe demektir. Ne Mutlu Türküm Diyene!"

Mustafa Kemal ATATÜRK

Toplumları millet haline getiren en önemli unsur dildir. Dil, duygu ve düşünceyi insana aktaran bir vasıta olduğu gibi, insan topluluklarının bir yığın ve kitle olmaktan kurtaran, aralarında "duygu ve düşünce birliği" olan bir cemiyet yani "millet" haline getiren en önemli kültürel değerdir. Ayrıca dil, kültürün temeli olduğu gibi taşıyıcısıdır da Dili yok ettiğiniz takdirde milli ruh ve kültür diye bir şey kalmaz. Bu sebeple dili korumak, koruyucu tedbirler almak önemlidir.

Bizler Türk´üz ve dilimiz Türkçe´dir. Türkçe; dünyanın en eski, köklü ve en zengin iki dilinden biridir. Dil bilimcilere göre; kelime türetme yeteneği bakımından da dünyanın en güçlü dilidir. Her konuya ve duruma göre karşılık vermeye en müsait dil yine Türkçe´dir. Ayrıca Türkçe, yazıldığı gibi okunması özelliğiyle de gıpta edilen bir dildir. Türk dilinin bu güzelliğini ve gücünü bilen, Türk dili konusunda önemli çalışmalara imza atan en önemli kişi, hiç şüphe yoktur ki, Türkiye Cumhuriyeti´nin kurucusu Büyük Önder Atatürk´tür. Atatürk, Türk dili konusunda; "Türk milletinin dili Türkçe´dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yüceltmek için çalışır. Bir de Türk dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakının, an´anelerinin, hatıralarının, menfaatlerinin, kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muhafaza olunduğunu görüyor. Türk dili Türk milletinin kalbidir, zihnidir." diyerek hem Türk diline verdiği önemi, duyduğu sevgiyi belirtmekle beraber, Türk dilinin büyüklüğünü ve Türk milleti için önemini ortaya koymuştur.

Atatürk, bir dil bilimci değildi. Ancak, dile sadece bir devlet adamı ya da siyasetçi gözüyle de bakmıyordu. O, dilin bir milleti meydana getiren unsurları bir arada tutan en önemli etken olduğunu biliyordu. yılında söylediği sözle bunu açıkça beyan etmişti. "Milletin çok açık niteliklerinden biri de dildir. Türk milletindenim diyen insan her şeyden önce ve kesinlikle Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, Türk toplumuna bağlı olduğunu iddia ederse buna inanmak doğru değildir." Ayrıca Atatürk´ün, dil konusundaki hassasiyeti eski tarihlere dayanmaktaydı. yılında okuduğu şiir kitaplarına dil konusunda notlar düşmesi bunun açık delilidir.

ATATÜRK

Atatürk, Türk kimliğini Türkçe ile tanımlıyordu. "TÜRK demek, TÜRKÇE demektir. NE MUTLU TÜRK´ÜM DİYENE!" diyordu. Atatürk´ün Kurtuluş Savaşı´ndan sonraki temel davası Türkçe´yi, dolayısıyla Türk kültür ve kimliğini yabancı boyunduruklardan kurtarma-koruma, bunun için de eğitimi her düzeyde Türkçe ile yapmak, halkın yabancı dille eğitime özenmesini önleyecek tedbirler almak olmuştur. Bu konuda da şunu söyleyecektir: "Kat´i olarak bilinmelidir ki, Türk milletinin dili ve milli benliği bütün hayatında hakim ve esas olacaktır." Atatürk ayrıca, Türk dilini geliştirerek ve yayarak, bütün Türk dünyasının lehçe farklılıkları giderilerek müşterek bir dil bağı ile birleşmesini, kısaca bütün Türk dünyasında bir kültür birliği meydana getirmek istiyordu. Bu sebeple; "Türkiye dışında kalmış Türkler için, ilkin kültür meseleleriyle ilgilenilmelidir. Nitekim biz Türklük davasını böyle müspet ölçüde ele almış bulunuyoruz. Büyük Türk tarihinde, Türk dilinin kaynaklarına, zengin lehçelerine, eski Türk eserlerine önem veriyoruz. Baykal Gölü ötesindeki Yakut Türkleri´nin dil ve kültürlerini bile ihmal etmiyoruz" diyerek Türk dünyasındaki dil ve tarih birliği çalışmalarına ne kadar önem verdiğini gösterir. Ayrıca yılında, Sovyetler idaresinde kardeşlerimiz olduğunu, bir dağılmanın olacağını, buna hazırlanmamız gerektiğini, bunun için köprüleri sağlam tutmamız gerektiğini söylemiş, kültürün, dilin, tarihin birer köprü olduğunu işaret etmiştir.

Gazi Mustafa Kemal, Şeyh Sait ayaklanmasının yarattığı bunalımı atlatır atlatmaz, önce ´Türk Dili Encümeni´ kurdu. (Dil ve tarih üzerindeki çalışmalar, önceleri ´encümen´ biçiminde başladı. Daha sonra bunlar ´Dil Kurumu´ ve ´Tarih Kurumu´ haline geldiler) Atatürk bir sözünde, "Milli his ile dil arasında bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil, şuurla işlensin. Ülkesini ve yüksek istiklâlini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır" demişti. Bu sözünden yola çıkarak Türk Dili Encümeni´nin kuruluş gayesini anlamak mümkün.. Encümenin kuruluşu ile Atatürk, dildeki Arap kökenli sözcükler yerine, halkın içinde yaşayan Türkçe sözcüklerin yerleştirilmesi için bir ön çalışma yaptırıyordu. Her ilde, "Kelime Kolları" kurulmuştu. Öğretmenlerin öncülük ettiği bu kollar, evlerdeki yaşlı insanlarla ilişki kuruyorlar; onların kullandıkları sözcükleri, arapça karşılıkları varsa onları da ekleyerek, Ankara´ya "Dil Encümeni"ne gönderiyorlardı. Gazi Paşa, dili özüne çekmeye, elverdiğince yabancı sözcüklerden arındırmaya kararlı idi. Eğer bir Türk Dünyası yeniden kurulacaksa, onun dili Arap ve Fars dilinin egemenliğinden kurtulmalıydı.

Tarama kolları, önceleri çok başarılı çalışmalar yaptı. Fakat sonraları, bu kollarda çalışanların devlette itibar kazandığına dikkat edenler, halkın arasına girip sözcük derleyeceklerine ´uydurmayı´ daha kolay buldular ve çalışmayı yıprattılar. "Dil Taramaları" göze girmenin, yükselmenin ilk basamağı gibi kullanılmaya başlandı.

TÜRKÇEMİZE SAHİP ÇIKALIM

O dönemde bilimadamlarınca "Güneş Dil Teorisi" ortaya atılmıştı. Teori; bütün dillerin kökünün-aslının aynı olduğu iddiası üzerine kurulu idi. Kök ise; Türkçe idi. Teori, içeride ve dışarıda büyük heyecan uyandırdı. Meksikalılar, Atatürk´e Astekler´e ait bir kitap gönderdiler ve genç, idealist, çalışkan ilim adamlarınca çalışmalar derinleştirildi. Prof. Adile Ayda Etrüsklerin dili-tarihi üzerinde dururken, Hamit Koşay Baskların dilini inceledi. Lakin, Güneş Dil Teorisi´ni beğenenlerde oldu, aşırı bulanlar, yadırgayanlar da.. Atatürk´ün ölümünden sonra bu teori rafa kaldırılacaktır.

Mustafa Kemal Paşa´nın çevresinde okumuşlardan oluşmuş heyecanlı bir ortam vardı, lakin sayıca sınırlı ve bilgi açısından tam anlamıyla yeterli değildi. Ayrıca inanmış ve sağlam bilgi birikimi olanların sayısı çok azdı; onlar da devlet hizmetindeydiler. Ayrıca ATA, hedeflerini en yakınında olan insanlara bile açıkca ifade etmiyordu. Atatürk´ün bu denli dil ve tarih çalışmalarına gömülmesini anlayamayanlar, yadırgayanlar vardı. Lakin Gazi Paşa için, bazı şeylerin azlığı ya da yokluğu, o işin yapılması çalışmalarını durdurmadı, sonuçta durduramamıştır da..

Sovyetler Birliği, Mustafa Kemal Paşa´nın yoğun bir Türkolog trafiği yaratmasını, Orta Asya Tarihi üzerinde çalışmasını ve Türkçe´yi , Asya Türkleri´nin kullanabileceği biçime sokmasını dikkatle ve tedirginlikle izliyorlardı. Bu sebeble Sovyetler Birliği, bu ilişki ayaklarından birini yok etmek için yani Türkiye Cumhuriyeti ile yazışmaları engellemek için, kullanılan Arap harflerini yasaklamış, fakat Sovyetler Birliği yönetiminin milliyetçi davrandığını gizlemek, göstermemek için Kirl harfleri ile değil, Latin harfleri ile okuyup yazmayı kanunlaştırmıştı.

Oysa Mustafa Kemal Paşa, "Türkiyat Enstitüsü" nü kurmuş, Sovyetler Birliği´ni Türk ve yabancı Türkologların yağmuruna tutmuş, öte yandan da Türkiye´de basılan kitap ve gazeteleri bu giden, gelenlerin aracılığı ve posta ile göndererek ortak kültür hazırlığına girişmişti. Ama Sovyetler Birliği´nin, Latin harfleri ile okuyup- yazmayı zorunlu hale koyması, bu köprüleri yıkıyordu. Oysa dilde birlik kurulmadıkça, birliktelikten nasıl bahsedilebilirdi.

ATATÜRK

İki yıl beklendi.. Durumda herhangi bir değişiklik olmayınca Atatürk, Türkiye´nin Latin harfleri ile okuyup yazması fikrini ortaya attı. Orta Asya Türkleri ile bağların kopmaması gerekiyordu. Büyük bir hızla Harf İnkılabı gerçekleştirildi. Böylece Türkiye, Latin harflerini benimsedi. Bu yeni gelişme, Sovyetler Birliği´nin gözünden kaçmamıştı. Aslında bekledikleri bir durumdu. Atatürk Türkiyesi, Azerbaycan ve Türkistan Türkleri ile dirsek temasını yitirmek niyetinde değildi. Ama Sovyetler Birliği de bu dirsek temasından kuşkulanıyordu.

Sovyetler Birliği´nde büyük bir gizlilik içinde, yılında "Bütün Sovyetler Birliği vatandaşları arasında yalnız Kiril harflerinin kullanılacağı" yasası çıkarıldı ve yeniden Türkiye´nin kurduğu köprüleri dinamitlediler. Artık Türkiye´nin "bu konuda" yapacak bir şeyi yoktu. Sovyetler Birliği´nin bu tür uygulamaları II. Dünya Savaşı yıllarında bile sürdü.

Atatürk, Türk dilinin yabancı kelimelerden arınmasını bilimsel kararlara bağlayacak "Türk Dili Kurultayı" çalışmalarını her şeyin üstünde tutuyordu. Dünyayı şaşkına çevirecek, ´Büyük Türk Devletleri Birliği´ nin temel taşları, işte bu kurultay çalışmaları idi. Bilimsel terimlere bile Türkçe karşılıklar bulunmuştur. Atatürk bu konuda şöyle diyor: "Batı dillerinden hiçbirinden aşağı olmamak üzere, onlardaki kavramları anlatacak keskinliği, açıklığı haiz Türk bilim dili terimleri tespit edilecektir." Öyle de olmuştur; Atatürk bizzat kendisi bu dava uğruna çalışmış, bugün askerlikte olsun, matematikte olsun kullandığımız bir çok terimleri Türkçe´nin derinliklerinden çıkarıp bize armağan etmiştir. ´de vefatından az bir zaman önce, "Türlü bilimlere ait Türkçe terimler tespit edilmiş, bu surette dilimiz yabancı dillerin tesirinden kurtulma yolunda esaslı adımını atmıştır. Bu yıl okullarımızda tedrisatın Türkçe terimlerle yazılmış kitaplarla başlamış olmasını kültür hayatımız için mühim bir hadise olarak kaydetmek isterim." diyerek, bu konuda büyük bir ilerleme kaydedildiğini belirtmiştir.

26 Eylül ´de Atatürk´ün isteği ile bütün yurt sathında "Dil Bayramı" kutlanmıştır. Yalnız, Türk dilinin temizlenmesini değil, eş anlam sözcüklerle dilin zenginleştirilmesi de gözleniyordu. Atatürk´e göre, dilin kaynağı millet idi, araştırmalar da milletten beslenmeliydi.

Atatürk, hem dilin zenginleşmesine, eş anlam sözcüklerle sanat ve bilim dili olacak köklere kavuşmasına önem veriyor; hem bunları işleyip bilimsel yapıyı oluşturacak kuruluşları kazandırmaya çalışıyordu. İstanbul Üniversitesi´ne bağlı bir "Dil Okulu" açılması, halkevlerinde "Edebiyat ve Türk Dili Kolları" kurularak köylere kadar uzanan araştırma ve soruşturmalarla yeni sözcüklerin taranması, hep bu hedef doğrultusunda alınmış kararlar sonucu yapılmış çalışmalardır.

Atatürk, bu çalışmaları büyük bir ilgiyle takip ediyordu. Her sabah, Türkiyat Enstitüsü´nün günlük çalışma raporlarına gözatıyor, Sovyetler Birliği´nin Türk Dünyası ile ilgili haberlerini (varsa) inceleyip değerlendiriyordu. TBMM kararı ile yapılmasına başlanılan Dil ve Tarih-Coğrafya fakültesinin inşaat aşamalarını izliyordu.

Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Böyle bir kuruluş, öğretim dünyasında yoktu. Tarih ve coğrafya fakültesi vardı. Dil fakülteleri de vardı. Fakat, hem dil, hem tarih-coğrafyanın bir fakültede birleşmesinin tek örneği Ankara´da idi. Çünkü Atatürk, Asya´daki Türklerin hem tarihini, hem coğrafyasını, hem dilini çok iyi öğrenmiş bir neslin yetişmesini istemekteydi.

Bayar´ın başbakanlığı döneminde dil ve tarih çalışmaları aksamadan sürdü. Özellikle Atatürk, yoğun bir biçimde dil ve tarih üzerindeki bütün çalışmaları izliyordu. Kendisi bu tür çalışmalardan dolayı yorgun düşse de, çevresine bu yorgunluğunu belli etmemeye çalışıyordu.

2 Ağustos tarihinde üçüncü Dil Kurultayı´nı açtı. Yaptığı konuşmada: "Konuk dil bilginlerinin, Türk dil bilginleri ile birlikte çalışmalarından, dil bilimin şimdiye dek çözemediği bir çok güçlükleri aşacağına, bu çalışmaların bir çok gerçeklerin günışığına çıkmasını sağlayacağına güvenim tamdır" diyordu. Günlerce süren kurultayın en sağlam izleyicisi, Atatürk´tü.. Genel Kurul çalışmalarını izliyor, komisyonlardaki çalışmalara katılıyor, fikirlerini söylüyor. Hedefin yalnız Anadolu Türkleri´nin değil, bütün Türklerin ortak dilini yaratmak olduğunu durmadan tekrarlıyordu.

yılının 19 Ekiminde Türk Dil Kurumu´na gitti ve uzmanlarla 6 saat süren bir çalışma yaptı. Bu, o kadar uzun ve sürekli çalışma idi ki, uzmanların takatı tükendi. Bunu görünce Atatürk: "Yorulduğunuz anlaşılıyor. Benim bazı işlerim olmasa, sizinle kalıp çalışmaları birlikte sürdürmek isterdim. Başka bir fırsatta, bu çalışmaları yine birlikte yaparız, demişti.

Hayatı elvermedi, bir daha buluşup, "Türk dilindeki yabancı sözcüklerin yerine Türkçelerinin konması çalışmalarına katılamadı.. Vefatından önce de Ankara´da iken son ziyaret ettiği yer ise, inşaat bitene kadar çalışmalarına ´Evkaf Apartımanı´nda başlayan Dil-Tarih-Coğrafya Fakültesi olmuştu. Çalışmalar hakkında bilgi almış, inşaat halinde olan fakülte binasını görmüş, yetkililerle görüşmüştü.

Atatürk; son nefesine kadar bilfiil milleti için, milletin geleceği için çalışmış, eşi benzeri olmayan büyük bir lider.

ATATÜRK

Herkes Atatürk olamıyor!

Atatürk, Türk dil ve tarih konusundaki çalışmalarına hastalığına rağmen, ölüme meydan okurcasına, çevresini hayrete düşüren bir güçle devam etmişti. Yorgundu ama, çevresine hiç bir şekilde yorgunluğunu belli etmiyordu. Bir millet sevilirse eğer, işte böyle sevilmeli. Atatürk, bu milleti çok seviyordu. Milletinin sevgisi gönlünde hayata gözlerini yumdu. Sevgisi karşılıksız değildi; milleti de bu şerefli evladını bağrına basmıştı. Gözyaşları sel oldu o gidince ebediyete, ama eceldi işte..

Atatürk´ün dil üzerine bazı söylemleri:

  • Türk milletinin dili Türkçe´dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir funduszeue.info için her Türk, dilini çok sever ve onu yüceltmek için çalışır. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği sayısız felaketler içinde ahlakının, geleneklerinin, hatıralarının, çıkarlarının, kısaca bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk dili Türk milletinin, kalbidir, zihnidir.
  • Türk dili zengin, geniş bir dildir. Her kavramı ifade kabiliyeti vardır. Yalnız onun bütün varlıklarını aramak, bulmak, toplamak, onlar üzerinde çalışmak lazımdır.
  • Milli duygu ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli duygusunun gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil bilinçle işlensin. Ülkesini yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.
  • Türk dilinin kendi benliğine, aslında güzellik ve zenginliğe kavuşması için, bütün devlet teşkilatımızın dikkatli, ilgili olmasını isteriz.
  • Türk dilinin sadeleştirilmesi, zenginleştirilmesi ve kamuoyuna bunların benimsetilmesi içn her yayın vasıtasından faydalanmalıyız. Her aydın hangi konuda olursa olsun yazarken buna dikkat edebilmeli, konuşma dilimizi ise ahenkli, güzel bir hale getirmeliyiz.
  • Milliyetin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.
  • Milli bilincin ayakta kalabilmesi ve uyanık bulunması için dil ve tarih uğrunda çalışmaya mecburuz. Türk milletinin milli dili ve milli benliği bütün hayatında egemen ve esas kalacaktır.

ATATÜRK

Türk Dili Tetkik Cemiyeti Genel Merkez Kurulu Atatürk başkanlığında yaptığı bir toplantıda. (4 Ocak )
Besim Atalay, Hasan Âli Yücel, Celal Sahir Erozan, Ahmet Cevat Emre, Reşit Galip, Mustafa Kemal Atatürk,
Afet İnan, Ruşen Eşref Ünaydın, İbrahim Necmi Dilmen, Hamit Zübeyr Koşay, Ragıp Hulusi Özden.

Hellove Ne Mutlu Türk'üm Diyene Mustafa Kemal Atatürk Onuncu Yıl Atatürk Sözü Hellove

Hellove Ne Mutlu Türk'üm Diyene Mustafa Kemal Atatürk Onuncu Yıl Atatürk Sözü

Kurumsal Fatura

Satıcı : AVMmarketim

Koleksiyona Ekle

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

  • 15 gün içinde ücretsiz iade. Detaylı bilgi için tıklayın.
  • Bu ürün AVMmarketim tarafından gönderilecektir.
  • Nu mutlu türküm diyene ürünün ölçüleri son görselde belirtlildiği gibidir. Ürünler beraberinde çift taraflı bant ile gönderilmektedir. çift taraflı bantın jelatinini söküp kolayca duvarınıza monte edebilirsiniz. Dikkat : yapışkanlı bantların yapışkanlık kuvveti çok güçlü olduğu için , duvara yapıştırmadan önce, duvara ufak işaretlemeler yaptıktan sonra duvara yapıştırınız. Yapıştırdıktan sonra sökmek duvar boyası için sağlıklı değildir, duvardaki boya yapışkanlı bant ile temas ettiği için kötü görüntü oluşturacaktır. montaj için çivi,vida,matkap,çekiçe gerek yoktur.
  • Bu üründen en fazla 50 adet sipariş verilebilir. 50 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere 50 adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bu ürün indirim kampanyasına dahil değildir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürün Değerlendirmeleri

Henüz Yorum Yazılmamış.

Ürün Bilgileri

Hellove Ne Mutlu Türk'üm Diyene Mustafa Kemal Atatürk Onuncu Yıl Atatürk Sözü

  • Nu mutlu türküm diyene ürünün ölçüleri son görselde belirtlildiği gibidir. Ürünler beraberinde çift taraflı bant ile gönderilmektedir. çift taraflı bantın jelatinini söküp kolayca duvarınıza monte edebilirsiniz. Dikkat : yapışkanlı bantların yapışkanlık kuvveti çok güçlü olduğu için , duvara yapıştırmadan önce, duvara ufak işaretlemeler yaptıktan sonra duvara yapıştırınız. Yapıştırdıktan sonra sökmek duvar boyası için sağlıklı değildir, duvardaki boya yapışkanlı bant ile temas ettiği için kötü görüntü oluşturacaktır. montaj için çivi,vida,matkap,çekiçe gerek yoktur.
  • Bu üründen en fazla 50 adet sipariş verilebilir. 50 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere 50 adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bu ürün indirim kampanyasına dahil değildir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

Ürün Özellikleri

  • Boyut/Ebat60 x 40
  • RenkSiyah

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası