sayılı Damga Vergisi Kanunu hükümlerine göre, damga vergisinin mükellefi kağıtları imza edenler olduğu ve yine Damga Vergisi Kanunun 5. maddesinde bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshalarının ayrı ayrı aynı miktar veya nispette damga vergisine tabi olacağı belirtilmiştir.[1]
Diğer yandan, bir yıldan fazla süreli kira kontratlarında damga vergisinin hesabında sürenin tümü üzerinden hesaplanıp hesaplanmayacağı konusu irdelenecektir.
Öte yandan, sözleşmelerin bir nüshadan fazla düzenlenmesi veya kefil olması durumunda sözleşmenin tabi olduğu damga vergisi tutarı artarak değişebilmektedir. Aynı şekilde bir nüshadan fazla düzenlenen sözleşmelerde damga vergisi yine farklılık arz etmektedir.
Taraflarca tanzim edilerek, imza altına alınan kira kontratlarının hükümlerinin bir gereği olarak iş bu kontratta yer alan koşullara uyulmaması halin de, kiralayan mülk sahibi, bu kontratı icraya vererek borçlu aleyhinde takip açtıra bilir. İşte bu aşamada Damga Vergisi konusu gündeme gelmektedir. İcra Daireleri özellikle kontratların damga vergisinin ödenip/ödenmediğinin araştırılmasını vergi dairelerinden sormaktadır.
Genel olarak iş yeri kira sözleşmelerinde, gerçek kişi veya iktisadi işletmenin taraf olması damga vergisinin doğması bakımından herhangi bir farklılık arz etmemektedir. Nitekim bir iş yerinin kiraya verilmesi ve kiralamanın bir sözleşmeye bağlanması her şekilde damga vergisine tabidir. Fakat sözleşmenin kaç nüsha düzenlendiğinin ya da sözleşmede kefil olup olmadığı durumlarına göre belirlenecek damga vergisi farklılık göstermektedir.[2]
Bilindiği gibi, sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 6. maddesinde; “Bir kağıtta biribirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların her birinden ayrı ayrı vergi alınır.
Bir kağıtta toplanan akit ve işlemler birbirine bağlı ve bir asıldan doğma oldukları takdirde Damga Vergisi, en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden alınır.” hükmüne yer verilmiştir. Kira sözleşmelerinde kefalet adi kefalet şeklinde olabileceği gibi müteselsil kefalet şeklinde de olabilmektedir. Sözleşmelerde damga vergisi, kefaletin şekline göre farklılık arz etmektedir. Şöyle ki;
Kira akitlerine konulan kefalet şerhinin “adi kefalet” olması durumunda, kefalet şerhi asil akitten ayrı müstakil bir işlem, bir hukuki muamele niteliğindedir.[3] Bu sebeple sayılı Damga Vergisi Kanunun 6. maddesinin 1. fıkrası gereğince sözleşmelerde adi kefalet olması durumunda sözleşme için binde 1,5 ve kefalet için binde 7,5 olmak üzere toplam binde 9 damga vergisi kesintisi yapılacaktır. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının vermiş olduğu bir özelgede de; “sözleşmenin kiracı ile kiralayan yanı sıra adi kefil tarafından da imzalanması halinde, söz konusu kira sözleşmesine ait damga vergisi, mukavele süresine göre bulunacak toplam kira tutarının, kira sözleşmesi için binde 1,5, kefalet için binde 7,5 olmak üzere binde 9 damga vergisine tabi olacağı” belirtilmiştir.[4]
Müteselsil kefalet ise; alacaklının asıl borçluya müracaat etmeden doğrudan kefile başvurma hakkına sahip olduğu bir kefalet türüdür. Kira mukavelesine konan kefalet şerhinin “müteselsil kefil” veya “müteselsil kefil ve müşterek borçlu” sıfatıyla konulması halinde, kefalet şerhi asıl akitle birbirine bağlı ve bir asıldan doğma akit işlemler mütalaa edildiğinden, kağıtta yer alan akit ve işlemler içersinde en yüksek vergi alınmasını gerektiren tutarın dikkate alınması suretiyle yapılacaktır. sayılı Damga Vergisi Kanunun 6. maddesinin 2. fıkrasında bir kağıtta toplanan akit ve işlemler birbirine bağlı ve bir asıldan doğma oldukları takdirde Damga Vergisi en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden alınır hükmüne istinaden sözleşmenin müteselsil kefil veya müşterek borçlu tarafından imzalanmış olması halinde, söz konusu kira sözleşmesine ait damga vergisi, kanuna ekli (I) sayılı tablonun I/A-3 fıkrası gereğince binde 7,5 oranında hesaplanacaktır. (53 Seri Nolu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğine göre tarihinden itibaren damga vergisi binde 8,25 olmuştur. Bkz. RG 31/12/ gün ve sayı.)
Öte yandan, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilmiş olan aynı özelgede de; “Sözleşmenin kiracı ile kiralayan yanı sıra müteselsil kefil veya müşterek borçlu tarafından da imzalanmış olması halinde, söz konusu kira sözleşmesine ait damga vergisinin, mukavele süresine göre bulunacak toplam kira tutarının binde 7,5 damga vergisi oranı ile çarpılmak suretiyle hesaplanacak tutar olacağı” belirtilmiştir.
sayılı Damga Vergisi Kanununda yapılan düzenlemeye göre, sözleşmeler, taahhütnameler ve temliknameler belli bir parayı itibar edenler dahil olmak üzere yılından itibaren binde 8,25 şeklinde damga vergisine tabidir. Öte yandan, kira sözleşmeleri sözleşme süresine göre kira bedeli üzerinden binde 1,65 şeklinde damga vergisine tabidirler.[5]
Bir yıldan fazla süreli ancak kira bedelinin belli bir oranda arttırılması planlanan kira kontratlarında damga vergisinin hesabı şöyle hesaplanacaktır.[6] Kira bedelinin her yıl belli nispette arttırılması öngörülen kira kontratlarında damga vergisinin hesaplanmasında; artış nispeti de dikkate alınarak damga vergisinin hesaplanması zorunludur. Aşağıda 3 yılı kapsayan ve birinci yıl TL, ikinci yıl TL ve üçüncü yıl TL olması planlanan ve buna göre düzenlenen kira kontratının damga vergisi aşağıdaki hesaplanmalıdır. Hesaplamalarda kefilin bulunmadığı ve kontratın bir nüsha olarak düzenlendiği varsayılmıştır.
Örneğin, 1 yıllık kira tutarı TL ise: x 12= TL, ikinci yıla at kira tutarı ise aylık TL olduğunu kabul edelim. Bu durumda, x 12 = TL yıllık kiradır. Üçüncü yılda ise, kiranın TL aylık üzerinden devam ettiği varsayılırsa bu durumda x 12 = TL’dir. Damga vergisi matrahı ise bütün yılların toplam kira bedeli olarak hesaplanacaktır. Çünkü, kontrat 3 yıl için yapılmıştır. Bu durumda 3 yılın kirası toplamı TL’dir. Bu tutar üzerinden damga vergisinin hesaplanması gerektiği bilinmelidir. Bu tutar üzerinden x 0, = ,30 TL damga vergisi olarak ödenecektir.
Sırası gelmişken belirtelim ki burada önemli olan kira kontratlarının asıl ve nüshalarına dikkat etmek gerekmektedir. Ayrıca, kira kontratı üzerinde kefilin de bulunması halinde damga vergisi önemli ölçüde artacaktır.[7] Uygulamada piyasada kırtasiyecilerden temin edilen ve matbu kira kontratları kullanılmaktadır. Bu kontratlarda, kontratın üçüncü sayfasında matbu ibareler yer almaktadır. Hatta kontratın üçüncü sayfasının en son kısmında bu kontratın taraflara ve ayrı ayrı taraf sayısına göre düzenlendiğine ilişkin ibareler yer almaktadır. Dolayısıyla vergi daireleri işyeri kira kontratlarında damga vergisini en az iki tarafa göre (kiralayan-kiracı) belirlemektedir. Vergi dairesine daha ilk işe başlama dilekçesi ve ekleri olarak sunulan kira kontratlarında damga vergisi kontratın iki nüsha olarak düzenlendiği varsayılarak buna göre gerek damga vergisi hesaplanabilmektedir. Kontratta kefilin bulunması halinde ödenecek damga vergisi bir kat daha artmaktadır. Burada yeri gelmişken üzerinde durulması gereken bir başka konu: kira kontratlarında yer alan döviz olarak kiranın saplanmasıdır. Dövizin kontratın tanzim tarihine göre, Maliye Bakanlığı tarafından tayin ve ilan edilecek fiyat üzerinden Türk parasına dönüştürülerek buna göre damga vergisi hesaplanacaktır. Burada net kiradan yola çıkılarak brüt kiranın bulunarak buna göre damga vergisinin hesaplanması gerekmektedir. Başka bir ifade ile kira kontratındaki net rakamın brüte iblağ edilerek brüt tutar üzerinden damga vergisinin hesaplanması gerekecektir.[8]
Öte yandan, düzenlenmiş bir işyeri kira kontratının işe başlama dilekçesi ekinde vergi dairesine sunulmasından sonra damga vergisi ödenip, bilahare bu kontratın iptal edilerek yeni bir kontrata bağlanması halinde ilk kontratın ödenmiş olan damga vergisi vergi dairesinden geri istenemez. Daha sonra düzenlenen ikinci kontratın da damga vergisinin ayrıca ödenmesi gerektiği bilinmelidir.
Genel olarak, fotokopiler ve yurt dışında tanzim edilen kağıtlar damga vergisine tabi değildir. Ancak, fotokopilerin bir şekilde hükmünden istifade edilmesi veya resmi bir daireye ibraz edilmesi durumunda damga vergisi gündeme gelebilecektir. Yabancı ülkelerde düzenlenen kağıtların hükmünden Türkiye’de istifade edilmediği sürece damga vergisi söz konusu değildir.[9]
[1] Damga Vergisi Kanunu md. 7. Bkz. Topluca Türk Vergi Kanunları, Yaklaşım Yayınları, , Güncelleşmiş son şekli ile, Ankara, s
[2] Damga Vergisi Genel Tebliği Seri No 1,2 ve
[3] DEĞER Nuri; En Son Şekliyle Damga Vergisi Uygulaması;
[4] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı BGİB// sayılı özelgesi.
[5] Bkz. DVK GT Seri No: 53
[6] Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Özelgesi, gün ve /79 sayılı özelge.
[7] sayılı DVK md.6
[8] ALPASLAN Mustafa, “İcraya Verilen Kira Kontratlarından Kaynaklanan Damga Vergisi”, Legal Hukuk Dergisi, Nisan , Yıl:8, Sayı, s
[9] Dnş. 7. D. 20/12/ gün ve E/K/ sayılı kararlarında , “davacı banka ile İngiltere’de yerleşik bir kurum arasında İngiltere’de akdedilip, Türkiye’ye getirilen teminatlı tevdiat sözleşmesinin damga vergisine tabi olduğu” şeklinde karara bağlanmıştır.
Kaynak: funduszeue.info
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemizekayıt olun.
>> Vergi Affı Rehberi ( Soru - Cevap) Ücretsiz E-Kitap:hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
GÜNDEM
Damga vergisi, Merkezi Yönetim Bütçesi içerisinde önemli gelir kalemlerinden biri. Geçen yıl gerçek kişi ve tüzel kişi olarak toplamda yaklaşık 12 milyar liralık damga vergisi ödedik. Bir diğer ifadeyle bütçe gelirlerinin %2,6’sı, vergi gelirlerinin %2,96’sını hep birlikte ödemiş durumdayız.
Ne şekilde ödedik?
Geçmişte damga pulu şeklinde de ödenen damga vergisi yabancı literatürde stamp duty olarak da adlandırılıyor. Artık damga pulu vasıtasıyla ödemesek de parasal tutarlar içeren ya da haricen içerdiği parasal tutar hesaplanabilen sözleşmelerde damga vergisi ödüyoruz. Bununla birlikte ücretlilerin maaşları hesaplanırken düzenlenen makbuzlar ile bankadan hesaba aktarılmasını temin ve ödemeyi temin eden kağıtlar üzerinden, taahhütnameler, temliknameler, fesihnameler, kefalet ve rehin senetleri, sulhnameler, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca kayıt ve tescil edilmiş ikinci el araçların satış ve devrine ilişkin sözleşmeler, emtia senetleri, bilançolar, gelir tabloları, gümrük idarelerine verilen özet beyan formları ve beyannameler, damga vergisi beyannameleri hariç vergi dairelerine verilen beyannameler, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemelerde düzenlenen kağıtlar üzerinden, belediyelere ve sosyal güvenlik kurumlarına verilen beyannameler ve bildirgeler vb. üzerinden de damga vergisi ödemekteyiz.
Kayıtdışılığa etkisi
Damga vergisinin elektronik imza ile imzalananlar dâhil olmak üzere ıslak imzalı parasal tutar içeren/haricen hesaplanabilen sözleşmeler üzerinden alınması ticari hayatta bir kısım sözleşmelerin hiç düzenlenmemesi veya gerçek tutarları üzerinden düzenlenmemesi gibi sonuç doğurduğu iş dünyasında sıklıkla dile getirilen bir konudur. Bu nedenle de bu vergiye getirilen en önemli eleştiri “kayıt dışılığa neden olan bir vergi” olduğudur. Bizim de katıldığımız bu tespit çerçevesinde ülkemizin kayıt dışılığın azaltılmasında atması gereken adımlardan biri sözleşme vb. üzerinden alınan damga vergisinin kaldırılmasının uygun olacağı kanısındayız.
Damga vergisinin mükellefi ve matrahı
Damga vergisinin mükellefi Kanun’da liste halinde belirtilen kağıtları imzalayanlardır (e-imza dahil). Resmi dairelerle gerçek ve tüzel kişiler arasında bir kağıt düzenlenirse bunun mükellefi ise resmi daire dışında kalan diğer taraftır.
Damga vergisi, kağıdın türüne göre ya belirlenmiş kesin ve bir tutar üzerinden (maktu olarak) ya da içerdikleri paranın belirli bir oranı şeklinde (nispi) ödeniyor. Örneğin yılında katma değer vergisi beyannamesi için 29,90 lira SGK bildirgesi için 22,30 lira ödenirken kira sözleşmelerinde binde 1,89, diğer sözleşme ve taahhütnamelerde binde 9,48 oranında damga vergisi hesaplanması gerekiyor.
Damga vergisinin konusunda giren kağıtlar kaç nüsha düzenlenmişse vergi her bir nüsha için ayrı ayrı hesaplanıyor. Yani iki nüsha kağıt için vergi iki kez, beş nüsha kağıttan vergi beş kez ödeniyor.
Damga vergisinin konusuna giren kağıtlar Damga Vergisi Kanununun ekinde (1) sayılı Tablo olarak yer alıyor. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nca yeniden değerleme oranı ile güncellenen damga vergisi tutarları her yılın son günlerinde takip eden yıl uygulanmak üzere Resmi Gazete’de yayınlanıyor.
Listede yer alan kağıtlardan nispi yönteme tabi olanların içerdikleri parasal tutarlar veya kağıtlarda yer alan rakamlardan hareketle haricen hesaplanacak parasal tutarlar üzerinden damga vergisi hesaplanıyor.
Sözleşmede geçen vergiler belli para tabirine dahil mi?
Kanunda damga vergisinin matrahı tabiri yerine, nispi vergilemede “kağıtlarda yazılı belli para” kavramı yer almaktadır. Belli para terimi ise kağıtların içerdiği veya bunlarda yazılı rakamların hâsıl edeceği para olarak tanımlanmıştır. Anca Kanundaki “belli para” tabiri günlük uygulamalarda zaman zaman tereddüte neden olabilmektedir. Örneğin sözleşmede parasal bir tutar yer alırken vergilerin de taraflardan biri tarafından ödeneceği ifadesi yer alıyorsa veya vergilere atıfta bulunulmuşsa vergiler üzerinden de damga vergisi hesaplamak gerekip gerekmediği hem sözleşmeyi imzalayan taraflar arasında hem de idare ile mükellef arasında uyuşmazlıkların doğmasına neden olmaktadır.
Damga vergisine tabi olan kağıtlarda yer alabilen vergiler 2 tür olabilmektedir. Biri toplam bedel üzerinden hesaplanan dolaylı vergiler (Katma Değer Vergisi (KDV), Özel İletişim Vergisi (ÖİV), Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi, Şans Oyunları Vergisi, Gümrük Vergisi ve belediye vergileri…) Diğeri ise ödenen bedel üzerinden yapılan gelir (kurumlar) vergisi kesintisi (stopajı, tevkifatı), Veraset ve İntikal Vergisi…
Damga Vergisi Kanununda vergilerin matraha dâhil olup olmadığı konusunda açık bir belirleme bulunmuyor. Yukarıda da belirttiğimiz üzere Kanunda matrah (üzerinden vergi hesaplanan tutar) tabiri yerine “belirli para” deyimi yer almaktadır.
Bu sorun ilk başlarda KDV’nin matraha dâhil olup olmadığı yönünden tartışılmış vergi idaresi ana bedel artı KDV’nin üzerinden damga vergisi hesaplanması gerektiğini ifade etmiş, mükellefler ise KDV üzerinden damga vergisi hesaplamaya gerek olmadığını ileri sürmüşlerdir. Çok sayıda uyuşmazlık yargıya taşınmış ve sonuçta Danıştay mükellef lehinde kararlar vermiştir.
“Katma değer vergisi, damga vergisi matrahına dahil edildiği takdirde, verginin vergilendirilmesi gibi, sisteme aykırı bir uygulama gündeme gelir… Damga Vergisi Kanununun ….hükümleri uyarınca hesaplanacak damga vergisi matrahını sözleşmede belirtilen bedel (hizmet bedeli) oluşturduğundan ve bu bedele katma değer vergisinin de ilave edilmesi gerektiği yolunda adı geçen kanunda herhangi bir hükme yer verilmemiş bulunması ve katma değer vergisinin iş bedelini artırıcı bir nitelik taşımaması karşısında, bu bedele katma değer vergisinin de ilave edilmesi suretiyle yapılan tahakkukta isabet görülmemiştir. (Danıştay 7. Dairesi, tarih ve K: / sayılı kararı) |
Öte yandan ’de yayınlanan 30 Seri funduszeue.info Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğiyle İdare, damga vergisinin katma değer vergisi hariç olmak üzere sadece işin bedeli üzerinden hesaplanması, katma değer vergisi dâhil edilerek düzenlenen kağıtlardan alınması icap eden damga vergisinin ise katma değer vergisi tutarı düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden hesaplanması gerektiğini belirtmiştir.
KDV matraha dâhil değil ya diğer vergiler?
Bu konuda vergi idaresinin genel yaklaşımı vermiş olduğu özelgelerde şu şekildedir: “Gerek 30 seri nolu Damga Vergisi Genel Tebliğinde gerekse ilgili diğer mevzuatta katma değer vergisi dışındaki vergilerin damga vergisi matrahına dâhil edilmeyeceğine ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığından tüm vergilerin damga vergisi matrahına eklenmesi gereklidir.”
Özel Tüketim Vergisi yönünden İdarenin bu görüşü çerçevesinde yapılan damga vergisi tarhiyatları mükelleflerce yargıya götürülmüş ve vergi yargısı tıpkı KDV’de olduğu gibi “Damga Vergisi Kanununda, herhangi bir verginin damga vergisinin matrahına dâhil olacağı hakkında açık bir hüküm olmadığından, ÖTV üzerinden damga vergisi alınmasının verginin vergilendirilmesi sonucu doğurduğundan” ÖTV üzerinden damga vergisi hesaplanmayacağı görüşündedir. Zamanla yargının bu yöndeki kararlarının istikrar kazanması durumunda tıpkı KDV’de olduğu gibi ÖTV’de de bir idari düzenleme beklemek olası gözüküyor.
VERGİ İDARESİ | VERGİ YARGISI |
Vergilerin damga vergisi matrahına dahil edilmeyeceğine ilişkin mevzuatta bir hüküm olmadığı için KDV hariç diğer vergiler damga vergisi matrahına dahil edilmelidir. | Vergilerin damga vergisi matrahına dahil edileceğine ilişkin mevzuatta bir hüküm olmadığı için tüm vergiler damga vergisi matrahına dahil edilmemelidir. |
Stopajlar damga vergisi matrahına dâhil edilmeli mi?
Sözleşmelerde dolaylı vergilerin dışında stopaj varsa bunun kimin tarafından Devlete ödeneceğine ilişkin hükümler de yer alabilmektedir. Örneğin bir kira sözleşmesinde stopajın kiralayan tarafından karşılanacağı ya da gerçek kişilere hukuk danışmanlığı, telif hakkı ücreti ödemesinde gündeme gelen stopajların ne şekilde ödeneceği gibi…
Tıpkı yukarıda diğer vergilerde gibi bu konuda da mevzuatta bir düzenleme yer almamaktadır. İdare mükelleflere vermiş olduğu bazı özelgelerde; sözleşmede stopajdan söz edilmişse ve taraflardan birinin ödeyeceği belirtilmişse stopaj dâhil tutar üzerinden bir başka ifadeyle brüt tutar üzerinden damga vergisinin hesaplanması gerektiğini ifade etmektedir (GİB’in tarih ve BGİB/ sayılı özelgesi, kaynak:funduszeue.info).
Bize göre;
Kanunda açıkça damga vergisi matrahına dâhil edilmeyen vergilerin matraha dâhil edilmemesi uygun olacaktır. Vergiler sözleşmenin tarafları arasındaki ticari ilişki nedeniyle ortaya çıkan bir unsur olmayıp vergi yasaları kapsamında ortaya çıkan yükümlülüklerdir. Sözleşme ile sadece vergiyi Devlete kimin ödeyeceği netleştirilmekte, taraflar arasında sözleşmenin bedelini oluşturan bir unsur durumunda değildir. Kaldı ki sözleşmeye yazılmasa dahi vergisel bir yükümlülük doğuyorsa tarafların mükellef, vergi sorumlusu ya da müteselsil sorumlu olarak bu vergileri Devlete ödeme yükümlülükleri bulunmaktadır.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere KDV konusunda yargı kararlarının istikrar kazanması üzerine Gelir İdaresi KDV’nin damga vergisi matrahına dahil edilmeyeceğine ilişkin Genel Tebliğ ile yargı kararları paralelinde bir uygulamayı kural haline getirmişti.
Bugün için hem ÖİV hem de ÖTV konusunda benzer içerikte yargı kararları mevcuttur. Yargının konuya yaklaşımının vergi türü bazında değişiklik göstereceğini beklemenin sözkonusu olamayacağını gözönünde bulundurduğumuzda, her bir vergi türü için yargı kararının ayrı ayrı istikrar kazanmasını beklemek de gerekmediğinden, İdarenin tüm vergiler için KDV benzeri düzenlemeyi hayata geçirmesinin uygun olacağını düşünmekteyiz.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası