40 haftalık gebelikte bebeğin çok hareketli olması / Anne Karnında Bebeğin Çok Hareketli Olmasının Sebepleri Nelerdir? - Milliyet Çocuk

40 Haftalık Gebelikte Bebeğin Çok Hareketli Olması

40 haftalık gebelikte bebeğin çok hareketli olması

Bahçeci Sağlık Grubu

Adım Adım Gebelik: Hamilelikte Hafta

40 haftalık gebelik, doğumun büyük ihtimalle gerçekleşeceği dönemdir. Ancak doğum, 41 haftalık gebelik döneminde, ya da gebeliğin haftasında da gerçekleşebilir. Doğal yollarda gerçekleşen doğumların yaklaşık olarak %40&#;ı bu haftalarda olur. Hamilelikte 40 hafta içinde doğan bebekler, dış dünyaya tamamen adapte olacak kadar gelişmiştir. Vücutlarındaki yağ dokusu, vücut sıcaklığını koruyabilecek kadar fazladır. Tüm bu zaman içinde tek bir hücreden bir insana dönüşen bebeğin, 70&#;ten fazla refleksi çalışır durumdadır. Ultrasonla yapılan inceleme sırasında gelişimi devam eden bebeğin, uterus içinde sıkıştığı rahatlıkla görülebilir. Bebeğin hareketlerinin kısıtlandığı bu alan içinde bebek hareketleri, önceki haftalara oranla daha azdır. Bebek, doğum pozisyonu olan baş aşağı duruş şeklindedir. Eğer henüz bebek bu pozisyonu almamış ise hekim, bebeği döndürmeye çalışır. Ancak tüm müdahalelere rağmen bebek doğum pozisyonunu almazsa hekim, sezaryenle doğum ihtimalini değerlendirir.

40 haftalık bebek, doğum kilosu ve boyutuna ulaşmış durumdadır. Doğumdan sonra anne memesinden süt gelmese bile bir süre idare edecek kadar donanıma sahiptir. Farklı bir deyişle, bebeğin karaciğerinde biriken nişasta, doğumun hemen ardından glikoza dönüştürülür ve bebek bir süre beslenmeden idare edebilir. Ayrıca vücudunda bir miktar su da bulunur. Bebeğin kendi endokrin sistemi çalışır vaziyettedir. Doğumun hemen öncesinde salgılanmaya başlayan stres hormonları bebeğin, doğum kanalından kolayca çıkmasına ve doğumdan sonra kolaylıkla hayatta kalmasına yardımcı olur. 41 haftalık gebelik ise doğum zamanını geçirmiş bebek olarak kabul edilse de normal yollardan doğum için haftaya kadar beklenebilir. Eğer bu süre içinde de doğum sancı başlamaz ya da doğum gerçekleşmezse hekim, suni sancı yardımıyla doğumu başlatabilir. Doğumun her an başlaması, 41 hafta gebelik riskleri olarak değerlendirilse de bu artık beklenen bir durumdur.

Haftalık Gebelik

40 haftalık gebelik, normal doğum zamanını temsil ederken 41 haftalık gebelik, doğumun 1 hafta geciktiğinin göstergesidir. Ancak bu gecikme herhangi bir sorun oluşturmaz. Hatta normal yollardan doğum için hekim, ultrason ile yapılan değerlendirme sonucunda haftayı bekleyebilir. Bu durumda gereksiz yere stres yapmak yerine gebeliğin son zamanlarının keyfi çıkarılmalıdır. Anne adayı kendini iyi ve enerjik hissediyorsa kısa süreli yürüyüşlere çıkabilir, arkadaşlarıyla buluşarak sosyalleşebilir. Ancak ağır egzersizlerden ve yorucu aktivitelerden kaçınılmalıdır.

Haftalık Bebek Kaç Aylıktır?

Doğumun gerçekleşmesi beklenen haftalardan biri olan haftanın ilk gününde anne adayı, tam günlük gebedir. 40 hafta kaç gün, sorusu bu şekilde yanıtlanabilir ya da farklı bir deyişle anne adayı tam 9 ay 10 günlük hamiledir. &#;40 hafta kaç ay?&#; sorusu bu şekilde yanıtlanırken haftaya gelindiğinde gebelik 9 ay 17 günlük olmuş olur. Normal doğum süresinin aşılmış olması, endişe edilecek bir durum değildir. Doğum sancıları henüz oluşmadıysa hekim, anne adayını muayene ettikten sonra haftanın beklenmesine karar verebilir. 40 haftalık gebelik sancım yok gibi yakınmalar bu açıdan normal kabul edilir. haftada da sancı olmaması durumunda doğum, suni sancı ile gerçekleştirilir.

Haftalık Gebelikte Sancılar

40 haftalık gebelikte doğum belirtileri arasında yer alan doğun sancıları, düzenli ve şiddeti artar niteliktedir. Yalancı kasılmalardan farklı olarak sancı, hareketle azalmaz ya da geçmez. Bazı gebeliklerde anne adayı, hiç sancı hissetmeyebilir. &#;41 haftalık hamileyim sancım yok&#; gibi yakınmalar söz konusu olabilir. Bu gibi durumlarda doğum, suni sancıyla gerçekleştirilir. Suni sancı, gebeliğin haftasına yaklaşıldığında uygulanır. Su kesesinin boşaltılması, amniyotik keseyi patlatmak gibi mekanik yöntemlerin yanı sıra anne adayına damar yolundan oksitosin hormonu verilerek de suni sancı oluşturulabilir.

Haftalık Bebek Görüntüsü

Gebeliğin son haftaları olan ya da haftada bebek, yeni doğmuş bebek görünümüne sahiptir. Bebeğin akciğerleri ilk kez içine çekeceği hava için hazırdır. Emme kasları yeterince geliştiğinden doğar doğmaz anne sütünü emebilir ve bunu sindirebilir. Gelişen yağ dokusu sayesinde dış ortam sıcaklığına adapte olabilir ve vücut ısısının dengesini koruyabilir. Yağ dokusunun yanı sıra cilt katmanlarının gelişmesi ile birlikte bebeğin ten rengi, pembeden beyaza doğru döner. Bebeğin kafatası henüz tam olarak kapanmamış ve tüm kemikler kaynaşmamıştır. Bunun temel sebebi, doğum sırasında bebeğin kafa ve vücudunun, doğum kanalından rahatlıkla geçebilmesidir. 41 haftalık gebelikte bebek, çok hareketli olabileceği gibi yer darlığına bağlı olarak hareketleri azalmış da olabilir. Bebeğin fazla hareketli olması durumunda hekim, bebeğin hareketlerinin not edilmesini isteyebilir. Nadiren hissedilen güçlü hareketler ise normal kabul edilir. Bebeğin hareketleri bir süredir hissedilmediyse bu durum, mutlaka hekime bildirilmelidir.

Haftalık Gebelikte Doğum Belirtileri

Kasık, bel ve karnın alt kısmında oluşan kasılma ve sancılar, doğum belirtisi olarak kabul edilse de bu kasılmaların Braxton Hicks kasılmaları olmadığından emin olmak için anne adayı pozisyonunu değiştirmeli ya da yürümelidir. Eğer sancı ve ağrı hissi hareketle azalmıyorsa, düzenli ve şiddeti artar nitelikteyse bunlar doğum sancısı olarak kabul edilir. Bazı anne adaylarında görülen nişan gelmesi, doğum belirtilerinden bir diğeridir. Mukus benzeri bir yapıda olan nişan, rahim ağzını tıkayan ve bebeği dış dünyadan gelen enfeksiyonlara karşı koruyan bir yapıdır. Suyun gelmesi ise doğum belirtileri arasında en yaygın görülenidir. Amniyon sıvısının içinde bulunduğu kesenin yırtılmasıyla oluşan vajinadan su gelmesi durumu, damlama şeklinde olabileceği gibi birden su boşalması şeklinde de görülebilir. Bu gibi belirtilerin varlığında mutlaka hekime haber verilmelidir. Bu dönemde bebeğin başının idrar torbasına baskı yapmasıyla anne adayları daha sık tuvalete çıkma ihtiyacı hisseder. İdrara çıkma sıklığının azalması da bebeğin, doğum kanalına girdiğinin belirtisi olabilir. Gebeliğin son dönemi olan 40 ve haftalarda anne adayları, 40 haftalık gebelik bebek kilosu hakkında sorular sorar.

Haftalık Bebek Kilosu &#; Boyu

40 haftalık bebek kilosu, yaklaşık olarak gr. ağırlığında ve boyu 48 cm. uzunluğundadır. Sıkça sorulan &#;40 haftalık bebek kaç kilo olur?&#; sorusu bu şekilde yanıtlanabilir. haftada ise bebek yaklaşık gr. ağırlığa ve 52 cm. uzunluğuna ulaşır. Ancak bu değerler ortalama değerlerdir. Bebeğin ayrıntılı gelişim durumu, hekim muayeneleri sırasında kontrol edilir ve bebek, doğum skalasına göre değerlendirilir. Bebeğin, belirtilen boy ve ağırlık değerinden daha az ya da yüksek seviyede olması bebeğin fazla ya da az geliştiğini göstermez.

Haftalık Gebelikte Bebek Hareketleri

Gebeliğin 40 ve haftalarında, bebek hareketleri, önceki haftalara kıyasla daha sınırlıdır. Bunun temel sebebi bebeğin eskisi kadar rahat hareket edebileceği bir alana sahip olmamasıdır. Ancak bir süredir bebeğin hareketleri hissedilmediyse bu durum bir an önce hekime bildirilmelidir.

Haftalık Hamilelikte Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

Gebeliğin son döneminde anne adayı, bol miktarda su tüketmeye, sağlıklı, düşük kalorili ve besleyici nitelikte gıdalar ile beslenmeye devam etmelidir. 40 haftalık hamilelik döneminde anne adayı, mide bulantısı ve ishal gibi şikayetlerden yakınabilir. Bu, doğum yaklaştıkça bağırsakların gevşemesinden kaynaklanan normal bir durumdur.

Haftalık Gebelikte Doğum Belirtileri Nelerdir?

Anne adayı gebelikte 40 ve hafta içinde kasılmalar yaşayabilir. Bu kasılmaların hareketle ya da pozisyon değişimiyle geçmesi, yalancı sancı olarak bilinen Braxton Hicks kasılmaları olarak tanımlanır. Fakat kasılmalar düzenli, sıklığı ve şiddeti artan nitelikteyse bunlar; gerçek doğum sancıları olarak tanımlanır. Nişan gelmesi olarak bilinen mukus benzeri yapıda olan akıntı, damlama ya da akma şeklinde su gelmesi de doğum belirtileri olarak kabul edilir. Bu gibi belirtilerin varlığında hekime haber verilip hastaneye gidilmelidir.

Anne karnında bebek sağlığının değerlendirmesindeki amaç risk altındaki bebeklerin önceden belirlenmesi, herhangi bir sakatlık, hatta bebek ölümü olmadan risklerin saptanması ve gerekli müdahalenin önceden yapılmasıdır. Bebek sağlığının bazı testler ile değerlendirilebileceğini söyleyen hastanemiz Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Engin Palaz, çok riskli gebeliklerde bu testlere haftada başvurulması gerektiğinin önemine değindi.

oğumdan önce bebeğin sağlık durumunu tespit etmek için belli başlı yöntemler uygulanması gerektiğine dikkat çeken Opr. Dr. Engin Palaz, bu testlerde amacın bebek ölümlerinin önüne geçmek olduğunu kaydetti. Bu testlerin gebelikteki risk faktörlerine göre farklılık gösterebileceğini bildiren Opr. Dr. Palaz, şunları söyledi:

“Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları olarak bizler doğumdan önce bebeğin anne karnında ne durumda olduğunu bilmek isteriz. Doğuma yakın anne karnında bebeğin ‘İyilik hali’ diye tanımladığımız bu durumu tespit etmek için birkaç yöntemimiz var. Bu yöntemlerle  amaç bebek ölümünü engellemektir. Çoğu vakada normal test sonucu tatminkardır, çünkü normal testi takiben 1 hafta içinde bebek ölüm olasılığı azdır. Bebek iyilik halini gösteren en iyi test konusunda bir fikir birliği yoktur. NST, CST, biyofizik profil ve dopler ultrasonografinin klinik duruma göre farklı sonuçları olabilir. Bu testlerin ne zaman başlanacağı konusu gebeliğin riskine göre değişir. Yüksek riskli gebeliklerde bu testlere ve haftalarda başlanılması önerilir. Çok daha riskli durumlarda ise testlere ve haftalarda başvurulabilir. Testlerin yapılma sıklığı 7 gün olarak belirlense de daha sık yapılabilir.”

Non Stres Test (NST)

NST testinin bebeğin iyilik halinin değerlendirilmesinde en sık kullanılan yöntem olduğunu belirten Opr. Dr. Engin Palaz, bu testin bir süre sonra tekrar edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Opr. Dr. Palaz, bunun nedenini ise şöyle açıkladı:

“Sağlıklı anne karnında sıkışık olmayan bebeğin hareketleri ile kalp atımının artışı arasındaki ilişki tezine dayanmaktadır. Bebek oynadıkça kalbinde kısa süreli artışlar olmalıdır ki bu test normal kabul edilir. Ortalama 20 dakika içinde en az 2 defa 15’er saniyelik artımlar olmalıdır. Bebek kalp hızında artım için bebek hareketi olması da şart değildir. Bebek uyuyorsa ve anne tok değilse reaktif olmayan NST’ler bir süre sonra tekrar edilmelidir. Bebek uyuma süresi bazen 40 dakikayı geçebilir. Anne tok olduğu zaman bebek daha iyi hareket edeceği aşikardır. 32 haftadan önceki gebelikte artım 10 saniye olsa bile yeterli olacaktır. NST’ler reaktif olsalar bile her zaman bebeğin sıkıntıda olmadığını göstermez. Non-reaktif NST’lerin bile yüzde 90’ında bebek sıkıntıda olmayabilir.”

Kontraksiyon Stres Test  (CST)

NST testinde anne karnına ikinci prob takıldığı takdirde rahmin kasılmalarının da kaydedilebileceğini söyleyen Opr. Dr. Palaz, kasılmalar sırasında bebeğe giden kan akımının ve bebeğin kalp atışlarının azalabileceğini kaydetti.

“Eğer kasılma sırasında azalan kalp atım sayısı kasılma bittikten sonra halen düşük devam ediyorsa test pozitif kabul edilir, ciddi bir sıkıntının habercisidir” diyen Opr. Dr. Palaz şöyle devam etti:

“Bu test uteroplasental fonksiyonu gösterdiği için kıymetlidir. Gebede kontaksiyon stres testin olabilmesi için adı üstünde rahimde kasılmalar olması gerekir.

Kendiliğinden zaten kasılma varsa test direkt değerlendirilir. Kasılma yoksa hastaya serum içinde rahim kasıcı doğumu başlatabilen ilaç (oxitosin) verilerek test yapılabilir. Klasik olarak 10 dakikada ortalama 3 kez 40 saniye süre ile kasılma oluşturulur ve bebek kalp atımları değerlendirilir. Bu test yaklaşık 1– saat sürebilir. Testin negatif olması, kasılmalarla bebek kalp atımlarında değişiklik olmaması anlamına gelir. Testin pozitif olması ağrı sonrası bebek kalp atımlarında düşme olduğu anlamına gelir. Testin şüpheli olması ise bebek kalp atımlarında geçici değişken düşmeler olması demektir. Rahmin aşırı ve uzun süreli, yaklaşık 90 saniyeden fazla kasılması durumunda da bebeğin kalp atımlarında düşmeler olur. CST testi yaparken 10 dakikada 3’ten az kasılma olursa tatminkar olmayan testten söz edilir.”

Biyofizik Profil

‘’Biyofizik Profil’’ in bebeğin anne karnında iyilik halini gösteren 5 ölçütün birlikte değerlendirilmesi olduğunu ifade eden Opr. Dr. Palaz, bunların; NST, bebek solunum hareketleri, bebek hareketleri, bebek duruşu (tonusu), bebek sıvısı (amnios sıvısı) olduğunu kaydetti. Opr. Dr. Palaz, bu testle ilgili şunları söyledi:

“Her bir değişkene 2 puan verilir. Hepsi normalse 10 puan alır. Bu haliyle en iyi durumdadır. Eğer 0 alırsa bebek çok sıkıntıda demektir. Skorlara göre tedavi planlanır. Yanlış, negatif sonuç oldukça azdır. Binde bir oranında yanılma, yüzde 97’den fazla doğruluk payı vardır. Yalnız test ortalama 30–60 dakika süre alır.”

NST

Opr. Dr. Palaz, “20–40 dakika içinde en az 2’den fazla bebek kalp atım hızı 15/dk artmalıdır” dedi.

Bebek Hareketleri

Anne karnındaki bebek hareketlerinin 7. haftadan itibaren başladığını söyleyen Opr. Dr. Palaz, genel vücut hareketlerinin ve haftalar arasında organize olduğunu belirtti. Bu dönemde bebekte uyku- uyanıklık dönemlerinin başladığına dikkat çeken Opr. Dr. Palaz, “Uyku dönemleri 20 ile 75 dakika arasında değişir. Annenin bebek hareketlerini hissetmesi ilk gebelikte ortalama haftada, sonraki gebeliklerde 16 haftadan sonra başlar. Annenin kilolu oluşuna göre değişebilir. Ancak buradaki bebek hareketleri ultrasonografi ile bakıldığından 30 dakikada en az 3 olmalıdır” diye konuştu.

Bebek Solunum Hareketleri

Ciğerleri sıvı ile dolu olduğu için bebeğin anne karnındayken soluyamayacağını ifade eden Opr. Dr. Palaz, akciğerlerin sünger gibi açılıp kapandığını fakat bu hareketlerin sürekli olmadığını kaydetti. Bu solunum hareketlerinin temelinin tam anlaşılamamakla beraber amnios sıvısının değişiminin akciğer gelişimi için gerekli olduğunu anlatan Opr. Dr. Palaz, şunları söyledi:

“Bebek sıkıntıda ise bu solunum hareketleri yapamaz. Ancak başka değişkenler de solunum hareketlerini engelleyebilir. Örneğin doğum sırasında bu hareketleri yapamaz, annedeki dolayısıyla bebekteki kan şekeri düşmelerinde, şiddetli ses uyarısında, annenin sigara kullandığı durumlarda, amniosentezde, erken doğum durumunda ve aşırı bebek kalp atım hızları da bebek solunum hareketlerini engelleyebilir”.

Bebek Sıvısının Miktarı

Bebek sıvı miktarının önemine dikkat çeken Opr. Dr. Palaz, “Bebek ölüm açısından en önemli ölçütlerden biridir. Azalması tehlikedir. Bu durum, fetoplasental perfüzyon bozukluğu ile bebeğin böbrek fonksiyonları bozulursa ortaya çıkar. Ultrasonografide her cepte en az 2 cm amnios sıvısı olmalıdır” dedi.

Bebek Tonusu

Opr. Dr. Palaz, bebeğin el ve kollarının açılıp kapanması veya parmaklarını açıp kapamasını en az bir kez görmek gerektiğini bildirdi.

Biyofizik Profil Değerlendirilmesi

Opr. Dr. Palaz, biyofizik profil değerlendirilmesi hakkında şu bilgiyi verdi:

Skor 10 ise bebek iyidir. Test haftada 1 kez yapılır. Gün aşımında haftada 2 kez tekrarlanır.

Skor 10–8 ise bebek yine iyidir. Test 1 hafta sonra tekrarlanır. Amnion sıvısı normalse.

Skor 10–8, sıvı az ise kronik sıkıntıdan şüphelenilir. Doğum düşünülür.

Skor 8–6 sıvı normalse, doğum düşünülür.

Skor 6–4 ise büyük olasılıkla bebek ciddi sıkıntıdadır, aynı gün tekrarlanır, doğum düşünülür.

Skor 2–0 ise neredeyse kesin sıkıntı vardır, hemen doğum düşünülür.

Modifiye Biyofizik Profil

Biyofizik profil değerlendirmesinin 5 ölçütü birden kapsadığı için yaklaşık 1 saati bulduğunu söyleyen Opr. Dr. Palaz, modifiye biyofizik profilde bu süreyi kısaltmak için sadece NST ile amniotik sıvının değerlendirildiğini belirtti.

Tipik olarak 5 cm altındaki amnios sıvısının anormal olarak kabul edildiğine değinen Opr. Dr. Palaz, “Modifiye biyofizik profil değerlendirilmesi tüm parametrelere uyarak yapılan değerlendirme olduğu kadar doğum öncesi bebeğin iyilik halini gösteren bir yöntem olarak da kabul edilmiştir” dedi.

Azalmış Bebek Hareketleri

Bebeğin iyilik halini tahmin etmek için çeşitli yöntemlerin tanımlandığını belirten Opr. Dr. Palaz, anne tarafından fark edilen bebek hareketleri ile ultrasonografi sırasında tespit edilen bebek hareketleri arasında direkt ilgi olduğuna dikkat çekti.

“Bebek hareketlerinin ideal bir sayısı olmadığı gibi ideal süresi de yoktur” diyen Opr. Dr. Palaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir yöntemde 2 saat süre içinde 10 hareket normal kabul edilmiştir. Annenin bebek hareketlerini ilk hissettiği andan itibaren başlayan anne bebek bağlantısı doğuma kadar devam eder. Özellikle doğuma yakın son üç ayda bebek hareketini anne çok iyi takip etmesi gerekmektedir. Yarım gün veya gün boyu hareket duyulmaması normal değildir. En iyi pozisyon, sol yana yatıp, dinlenerek bebek hareketlerinin takip edilmesidir. Çalışan, hareketli annelerin dikkati dağılabileceğinden bebek hareketlerini hissetmemeleri doğaldır. Yine de günde en az 5 kaba hareketi fark etmeleri istenir. Hareket azalması veya duyulmaması halinde bu durum hemen NST ile değerlendirilir.”

DOPPLER Ultrasonografi

Bebeğin iyilik halini gösteren diğer bir yöntemin de Doppler Ultrasonografi olduğunu söyleyen Opr. Dr. Palaz, bu yöntemin kan akımı ölçümleri, kanlanma ve oksijenlenme durumu hakkında bilgi verdiğinin altını çizdi.

Dopplerin temelinde ses dalgaları yardımıyla kan akımının hızını ölçmenin amaçlandığını anlatan Opr. Dr. Palaz, “Ses dalgası ultrasonun probundan sağlanır. Hareketli obje ise kandaki kırmızı küreler ve hareketidir. Bu şekilde anne ve bebek damarlarında akan kanın miktarı ve hızı ölçülür. Kalbin atımı ve gevşemesi arasındaki (sistol ve diastol) durumu değerlendirerek S/D oranı hesaplanır. Bu şekilde kan akımına karşı direnç belirlenir. Her damarın kendine özgü S/D oranı ve direnci vardır. Direnç arttıkça kanlanmanın azalması beklenir. Yine her damarın özel S/D dalga şekilleri görüntülenir. İnvaziv yani girişimsel, can yakıcı bir işlem olmadığı için kolay ve çabuk sonuç alınılır” şeklinde konuştu.

Hangi damarlara bakılır?

  1. Göbek kordonundan S/D oranı en çok kullanılan indekstir. Diastolik akım yok veya ters akım varsa ciddi direnci gösterir, bebek sıkıntılı olduğunu gösterir. Göbek kordonundaki direnç gebeliğin başlangıcında yüksek iken haftalar ilerledikçe düşer. S/D oranı haftada iken haftada ‘a düşer. haftadan sonra S/D oranı den az olmalıdır.

  2. Rahim damarı (Uterin arter). Rahmi dolayısıyla bebeği besleyen ana damardır. Direnç artımı bebeğin gelişiminde çok önemli rol oynar. Aşırı dirençli durumda bebeğin anne karnında küçük kalıp gelişme geriliğine neden olabileceği düşünülür. Hipertansiyonda diyabette önem kazanır.

  3. Bebeğin beyin damarı (Orta serebral arter). Özellikle son haftalarda bebeğin beyninin oksijenlenmesi ve kanlanması konusunda çok iyi fikir verir. Oldukça düşük dirençlidir, direnç artımında bebeğin ciddi sıkıntıda olduğunu gösterir. Kısa zamanda doğum gerekebilir.

Anadolu AjansıAnadolu Ajansı

İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk Nörolojisi Bölümü’nden Doç. Dr. Yasemin Topçu, gevşek bebek (hipotonik) sendromunun en önemli belirtisinin, nörolojik gelişim basamaklarının olması gereken zamanda olmaması veya yaşıtlarına göre gecikmesi olduğunu belirterek, 'Hamilelik sırasında bebeğinizin hareketlerinin az olduğunu fark ediyorsanız hekiminize başvurun. Gevşek bebek habercisi olabilir.' ifadelerini kullandı.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Topçu, gevşek bebek sendromunun ilk bulgularının gözden kaçabildiğini ya da çok sayıda yapılan amaçsız tetkiklerle hastalığın tanısında geç kalındığını kaydetti.

Günümüzde çocuk nöroloji polikliniklerine başvuruların önemli bir bölümünü gevşek bebeklerin oluşturduğunu aktaran Topçu, 'Kasların yerçekimine karşı belli bir direnç ve güç göstermesi gereklidir. Bu direncin oluşabilmesi için de beyin, omurilik, kas ve sinir sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışması şarttır. İşte bu sistemleri etkileyen herhangi bir hastalık nedeniyle gücün azalması sonucu gevşeklik (hipotoni) karşımıza çıkar. Bebeklik ve erken çocukluk döneminde bu durumun saptanması haline 'gevşek bebek' veya 'hipotonik infant' olarak tanımlanır. Gevşek bebek bir bulgudur ve inceleme gerektirir.' değerlendirmesinde bulundu.

- 'İlk belirtiler, başını tutamama ve desteksiz oturamama'

Doç. Dr. Topçu, gevşek bebeklerin en önemli belirtisinin nörolojik gelişim basamaklarının yaşıtlarına göre olması gereken zamanda olmaması veya gecikmesi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

'Bebek 3 aylık olmasına rağmen baş tutmasını kazanamaması, 8 aya kadar desteksiz oturamaması ilk belirtiler olarak karşımıza çıkar. Vücut, kol ve bacaklarda hareketin beklenenden az olması ya da bebek büyüdükçe azalması, pozisyon değiştirmede zorlanması, denge kuramaması, bez değiştirme sırasında bacak hareketlerinin az olması, bakım veren kişiye az reaksiyon göstermesi, bacaklarını ve kollarını açarak kurbağa pozisyonunda yatması, yutma/beslenme güçlüğü ve solunum sorunları en sık karşımıza çıkan belirtilerdir. Ayrıca gebelik sırasında annenin bebeğinin hareketlerinin az olduğunu fark etmesi de gevşek bebeğin en erken bulgularından biridir.'

- 'Bebeğin genetik öyküsüne bakılmalı'

Beslenme bozuklukları, vitamin eksikliklerinden genetik ve metabolik hastalıklara kadar uzanan birçok durumun bebeklerde gevşekliğe neden olduğunun bilgisini veren Topçu, tanı için ayrıntılı gebelik, doğum, özgeçmiş-soy geçmiş öyküsünün alınması ve iyi bir fizik muayene yapılmasının gerektiğini bildirdi.

Yasemin Topçu, gevşeklik başvurularının önemli bir nedeni olan SMA gibi hastalıkların mümkün olan en kısa sürede tanı ve tedavi alması gerektiğin altını çizerek, sözlerini şöyle tamamladı:

'Her gevşek bebek için, nörolojik bir hastalığı bulunduğu sonucu çıkarılmamalıdır. Fiziksel uyaran eksikliği, beslenme bozuklukları, kilo azlığı yanı sıra B12 vitamin ve folik asit eksikliği, hipotiroidi, kalsiyum yüksekliği gibi düzeltilebilir durum ve hastalıkların da gevşeklik nedeni olabileceği göz önünde bulundurulmalı. Bu nedenle ailelerin çocuklarında gevşeklik gözlemesi halinde mutlaka erken dönemde çocuk hekimlerine ve çocuk nöroloji bölümlerine başvurması gerekmektedir. Fizik muayene sonucunda ‘’gevşek bebek’’ kliniği saptanan çocuklarda, gevşekliğe yol açan esas nedenin saptanması ve fizik tedavi verilmesi öncelikli hedeftir.'


nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası