Sedef Kabaş Neden Yargılanıyor

DUVAR - Tele 1'de kat&#;ld&#;&#;&#; canl&#; yay&#;n&#;nda kulland&#;&#;&#; ifadeler gerekçe gösterilerek 'Cumhurba&#;kan&#;'na hakaret' suçlamas&#;yla hakk&#;nda soru&#;turma ba&#;lat&#;lan gazeteci Sedef Kaba&#;'&#;n gözalt&#;na al&#;nmas&#;n&#;n ard&#;ndan, Twitter'da "Sedef Kaba&#; yaln&#;z de&#;ildir" etiketi alt&#;nda gazeteciye destek verildi.

CHP &#;stanbul &#;l Ba&#;kan&#; Canan Kaftanc&#;o&#;lu, Twitter payla&#;&#;m&#;nda, "Davet edilse gidece&#;i bilinmesine ra&#;men gece yar&#;s&#; avukat&#;na bile ula&#;amad&#;&#;&#; bir saatte gözalt&#;na al&#;nmas&#;n&#;n tek bir sebebi var. Korkutmak ve korku toplumu yaratmak" ifadelerini kulland&#;. CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, “Sabah saatlerinde ifadeye ça&#;&#;r&#;lsa avukat&#;yla birlikte gidecek Sedef Kaba&#;’&#; gece 2’de gözalt&#;na ald&#;rd&#;lar. &#;ktidar bask&#;yla, zorbal&#;kla, hedef göstermeyle tüm toplumu y&#;ld&#;rmaya çal&#;&#;&#;yor ama nafile! Türkiye 1’den büyüktür” dedi. 

'NED&#;R BU &#;NT&#;KAM HALLER&#;?'

CHP &#;nsan Haklar&#;ndan Sorumlu Genel Ba&#;kan Yard&#;mc&#;s&#; Gülizar Biçer Karaca ise gazeteci Kaba&#;’&#;n gözalt&#;na al&#;nmas&#;na, “Nedir bu intikam halleri, nedir bu korku, panik halleri. Bir telefonla bile emniyete gidecek olan Sedef Kaba&#; neden apar topar gözalt&#;na al&#;n&#;yor?" sözleriyle tepki gösterdi. 

'YARGI S&#;LAH OLARAK KULLANILIYOR'

“Cumhurba&#;kan&#;’n&#;n bir siyasi parti genel ba&#;kan&#; da oldu&#;u tek adam sisteminde atasözlerinden, &#;ark&#; sözlerinden suçlar üretiliyor. Cumhurba&#;kan&#;’na hakaret diyerek ifade özgürlü&#;ü yok ediliyor. Sedef Kaba&#; gece yar&#;s&#; göz alt&#;na al&#;n&#;yor, yarg&#; silah olarak kullan&#;l&#;yor. Bu ucube sistemin ad&#;, fa&#;izmdir" diyen CHP Genel Ba&#;kan Yard&#;mc&#;s&#; Muharrem Erkek, “Cumhurba&#;kan&#;’na hakaret suçu” ile ilgili &#;u bilgileri verdi:

“Recep Tayyip Erdo&#;an döneminde y&#;llar&#; aras&#;nda Cumhurba&#;kan&#;’na hakaret suçundan savc&#;l&#;klarda görülen toplam soru&#;turma say&#;s&#; bin ’a ula&#;t&#;. Ayn&#; süreçte aç&#;lan kamu davas&#; say&#;s&#; 35 bin oldu. Daha vahimi bu süreçte çocuk yarg&#;land&#;!

Erdo&#;an ABD’de bir kanala verdi&#;i röportajda gazetecinin; ‘&#;nsan haklar&#; örgütleri, sadece size hakaret etmekten dolay&#; bin vatanda&#;&#;n soru&#;turuldu&#;unu söylüyor’ sözlerine, “Siz bunlara inan&#;yorsunuz yani. Sizin o uluslararas&#; kurumlar dediklerinize ben güvenmiyorum. Benim hakk&#;mda aç&#;lm&#;&#; böyle davalar falan yok. Bak&#;n sizi de aldat&#;yorlar, siz de bunlara inan&#;yorsunuz. Bunlar&#; kayna&#;&#;nda ara&#;t&#;r&#;yor musunuz?’ &#;eklinde yan&#;t vererek bu davalar&#;n olmad&#;&#;&#;n&#; ileri sürdü.

Oysa Adalet Bakanl&#;&#;&#; rakamlar&#; yarg&#;lamalar&#; do&#;rulamakta, gerçekler ise Erdo&#;an’&#; yalanlamakta. y&#;l&#;nda Cumhurba&#;kan&#;na hakaret suçuna ili&#;kin ba&#;ka bir geli&#;me daha ya&#;and&#;. A&#;HM, Vedat &#;orli adl&#; ki&#;inin ba&#;vurusu üzerine sosyal medya payla&#;&#;mlar&#; nedeniyle Cumhurba&#;kan&#;na hakaret suçundan 11 ay 20 gün hapis cezas&#;na çarpt&#;r&#;lmas&#;n&#;n ‘ifade özgürlü&#;ü ihlali’ oldu&#;una hükmetmi&#; ve karar&#; k&#;nam&#;&#;t&#;.

'TCK , PART&#;L&#; CUMHURBA&#;KANI’NIN OLDU&#;U YERDE ANLAMINI Y&#;T&#;RM&#;&#;T&#;R'

Daha önemlisi mahkeme ayr&#;ca, Cumhurba&#;kan&#;na hakaret suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 'ncu maddesinin ‘ifade özgürlü&#;ü’ ile uyumlu olmad&#;&#;&#;na karar vererek maddenin A&#;HM içtihatlar&#;yla uyumlu hale getirilmesini istedi.

Anayasa Mahkemesi de / say&#;l&#; ve 26/05/ tarihli &#;aban Sevinç karar&#;nda söyledi&#;i sözler nedeniyle ba&#;vurucunun Cumhurba&#;kan&#;na hakaretten cezaland&#;r&#;lmas&#;n&#;, siyasilerin ele&#;tiriye katlanma yükümlülü&#;ü bulundu&#;u ve bu ifadelerin cezaland&#;r&#;lmas&#;n&#;n di&#;erleri için so&#;utucu etki yarataca&#;&#; gerekçesiyle ifade özgürlü&#;ünün ihlali olarak gördü. Özetle TCK partili Cumhurba&#;kan&#;n&#;n oldu&#;u yerde anlam&#;n&#; ve geçerlili&#;ini yitirmi&#;tir!” (HABER MERKEZ&#;)

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmada savunma yapan Kabaş, gazetecilik mesleği dışında bir eğitmen olduğunu, konferanslar verdiğini ve danışmanlık yaptığını söyledi.

Geçmişteki bir başka konuşmasının montajlanarak yayıldığını ve içeriğinin kasıtlı şekilde çarptırıldığını savunan Kabaş, "Cumhurbaşkanına hakaret etmedim, etmem, edilmesini de onaylamam. İktidarı gerekirse en ağır şekilde eleştiririm ve takdir edersiniz ki bunlar ifade özgürlüğü kapsamındadır ve bir gazetecinin görevidir." dedi.

Dava konusu sözlerine değinen Kabaş, malum atasözünü kendince yumuşatarak örnek verdiğini ifade etti.

"Hakaret kastım olsa sözün orijinalini kullanırdım." diyen Kabaş, "Uğur Dündar da tereddütsüz müdahale ederdi. İzleyicilerden de bu yorumuma ikaz, uyarı ya da eleştiri yapan olmadı. Hatta 6 gün boyunca RTÜK'den de ses çıkmadı. Nasıl bir suç işlemiş olabilirim ki 13 yıla yakın hapis yatmamı talep ediyorlar? Sözlerimde Erdoğan'ın ismini bile kullanmadım ama üzerine alındı. Bunların hepsi eleştiridir, hakaret olarak kabul edilemez. İddia edilen suçları kesinlikle kabul etmiyorum, beraatimi ve tahliyemi istiyorum." ifadelerini kullandı.

Söz alan müdahil Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları Ferah Yıldız ve Ömer Faruk Karagüzel ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun avukatı Uğur Kızılca, Kabaş'tan şikayetçi olduklarını ve davaya "katılan" sıfatıyla kabul edilmelerini istedi.

Mahkeme, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Soylu'nun davaya "katılan" sıfatıyla kabullerine karar verdi.

Mahkeme hakimi, müşteki Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu adına Bakanlığa elektronik tebligat gönderildiğini bildirdi.

Esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın "zincirleme şekilde Cumhurbaşkanına alenen hakaret" ve Süleyman Soylu'ya yönelik sözleri nedeniyle de "kamu görevlisine karşı sesli, yazılı ve görüntülü bir ileti ile hakaret" suçlarından 2 yıl 7 ay 15 günden 10 yıl 6 aya kadar hapsini istedi. Savcı ayrıca Kabaş'ın tutukluluğunun devamını talep etti.

Bakan Soylu'nun avukatı Kızılca, sanığın, eylemi nedeniyle müvekkiline hakaret ettiğini söyledi.

"Müvekkilimin kamuoyuna mal olmuş bir kişi olması, şeref ve itibarlarına saldırıya açık hale gelme sonucunu doğuramaz. Biz de müvekkilimin mağduriyetlerine ilişkin haklarımızı kullanacağız." şeklinde konuşan Kızılca, sanığın ilgili maddeler uyarınca cezalandırılmasını istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı da sanığın üst sınırdan cezalandırılması talebinde bulundu.

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Kabaş'ın "Cumhurbaşkanı'na alenen hakaret" suçundan 2 yıl 4 ay hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

Kabaş'ın tutuklulukta geçirdiği süre ve aldığı ceza miktarını göz önünde bulunduran heyet, sanığın tahliyesine hükmetti.

Verilen ceza ve tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak Kabaş'ın tahliyesine karar veren mahkeme, herhangi bir adli kontrol şartı koymadı.

Mahkeme ayrıca sanığın bakanlar Soylu ve Karaismailoğlu'na yönelik sözlerinin "kamu görevlisine karşı hakaret" suçunun unsurlarını oluşturmadığı gerekçesiyle bu suçtan beraatini kararlaştırdı.