Hamilelikte çeşitli faktörlere bağlı olarak gelişebilen ancak çoğu zaman genetik yatkınlıktan kaynaklanan çatlak lekeleri daha çok göbek, göğüs ve kalça bölgesinde görülür. Peki çatlak kremleri işe yarıyor mu? Hamilelikte çatlak oluşmaması için ne yapılmalı? Hamilelik çatlaklarına ne iyi gelir? Hamilelik çatlaklarına hangi yağ iyi gelir? Hamilelik çatlaklarına bitkisel formüller:
Hamilelik döneminde anne adaylarında görülen fiziksel ve ruhsal değişiklikler genelde 9 ay boyunca devam eder. Ruhsal anlamda oldukça hassas, kırılgan ve narin olan anne adaylarında fiziksel olarak, belirli bölgelerinde büyüme, hormonlardan dolayı çatlaklar ve saç dökülmesi gibi sorunlar karşımıza çıkar. Anne adaylarında bu döneme özel görülen her değişim tatlıdır, ancak bazen alınan kilolardan dolayı vücut yapısı zorlanabilir. Hormonların etkisiyle değişime uğrayan vücut yapısında en yaygın görülen değişim çatlaklardır. Hamilelik döneminde bu tarz durumların yaşanacağını duyan anne adayları çeşitli kaynaklardan araştırarak çatlak oluşumunun önüne geçmeye çalışabilir. Önlem almayan bazı anne adayları çatlak sorunuyla karşılaşmaz. Peki, hamilelikte çatlaklar neden olur? Çatlak oluşmaması için ne yapmalı? Hamilelik ve doğum çatlakları için bilinen en iyi çatlak kremleri neler? İşte yanıtı
HAMİLELİK ÇATLAKLARI NEDEN OLUŞUR?
hamilelik çatlakları kalıcı mı?
Özellikle de hamileliğin son dönemlerine doğru derinin gerilerek yırtılmasıyla oluşan çatlaklar, vücut üzerinde ilk pembe renkte karşımıza çıkar. Başlangıçta pembe olan bu renk ilerleyen zamanlarda mora ve beyaza döner. Hızlı değişen kilo durumu, doğum kontrol hapı, ergenlikteki hormon değişimleri, kortizonlu kremler çatlak yapabilir. Açık tenli kişiler, esmer tenlilere nazaran bu anlamda daha şanssızdır ve çatlağa eğiimlidir.
Hızlı bir şekilde ağırlığı değişen anne adayının elastik yapısı genişler ya da büzülür. Bu durumda çatlakların oluşumuna zemin hazırlar. Yapılan çalışmalardan kesin bir veri elde edilmese de çatlakta ana faktörün genetik yapıyla ilgisinin olduğu düşünülüyor. Sigara, aşırı şeker tüketimi ve güneş ışığı kolajen yapısını zedelediği bilinmektedir.
ÇATLAK KREMLERİ İŞE YARAR MI?
çatlak kremleri işe yarıyor mu?
Çatlakları bitiren bir krem mevcut olmasa da derinin yağını ve elastikiyetini koruyarak çoğunlukla lokal kullanılan bazı ürünler çatlakların hafiflemesine yardımcı olmaktadır. Yetersiz miktarda sıvı tüketimi ciltte kuruluğu ve bunun sonucunda çatlaklığı arttıracağı için su tüketimine önem verilmelidir.
HAMİLELİKTE ÇATLAK ÖNLEYİCİ KREMLERİN EVDE YAPILIŞI
hamilelik çatlakları nasıl geçer?
Malzemeler:
1 fincan soğuk zeytinyağı, yarım fincan Aloe vera jeli, lavanta
Yapılışı: Yukarıda belirtilen miktarda malzemelerden aloe vera jeliyle zeytinyağını karıştırın. Daha sonra içine 1 tatlı kaşığı lavanta ekleyin. Brenderdan geçirdikten sonra çatlak bölgelere sürün.(Güzellik uzmanı Suna Dumankaya'nın tarifinden)
Malzemeler:
Tatlı badem yağı ve limon suyu
Yapılışı:
Eşit miktardaki limon suyu ile tatlı badem yağını karıştırıp çatlak problemli bölgelere nazikçe sürün. (Güzellik uzmanı Suna Dumankaya'nın tarifinden)
VÜCUTTAKİ LEKELER NASIL GEÇER? DOĞUM LEKELERİNE BİTKİSEL ÇÖZÜMLER
Hamilelik sürecinde görülen lekeler sadece yüz ve ellerde oluşmuyor. Vücudun çeşitli kısımlarında fark edilmeyen lekelerle cilt tonuna göre daha da belirginleşebiliyor. Hızlı kilo artış sebebiyle oluşan çatlaklar doğum sonrası zayıflamaya başlayınca daha çok göze geliyor. Hamilelik sürecinde düzenli bir şekilde doğal bakımlar uygulayarak cilt lekelerin daha seyrek görülmesine ve daha az şiddetli olmasını sağlamak sizin elinizde.
Özellikle 6. aydan sonra kilo artışları başlayacaktır ve bu süreçte karın etrafında, kol ve bacaklarda çatlaklar görülebilir. 15 kilodan daha fazla kilo alanlar ya da normal kilo artışların daha çok üzerinde kilo alan anne adaylarında 2. ya da 3. aylarda bile çatlaklar oluşabilir. Peki doğum lekelerine iyi gelen bitkisel yağlar neler?
vücuttaki lekeler nasıl geçer
1. DOĞAL ZEYTİNYAĞI
Hamilelik sürecinde en çok işinize yarayacak olan yağların başında gelir. Cildin nemlenmesini sağlarken yağın içerisindeki E vitamini ile cildin yenilenmesini sağlar.
2. BUĞDAY YAĞI
Hem doğum lekeleri hem de cilt yenileyici özelliklere sahiptir. Cildinizi, saçlarınızı ve zayıflayan tırnaklarınızı güçlendirir.
3. İNCİR ÇEKİRDEK YAĞI
Özellikle doğum esnasında oluşan çatlakları gidermekte oldukça etkilidir. Gençleştirici özelliği olan incir cilt maskelerinde direkt etkisini gösterir. Ayrıca gözaltı morlukları ve siyah noktaların temizlenmesinde oldukça işe yarar.
4. BADEM YAĞI
Çatlakların oluşmaması ve cildin esnekliğini kaybetmemesi açısından kullanılan yağlardandır.
Hamilelik hem fiziksel hem de ruhsal değişimlerin görüldüğü bir dönemdir. Bu dönemde hormonal değişimlerin yanı sıra anne adayları bedeniyle ilgili pek çok fiziksel değişimle karşılaşır. Bunlardan biri de estetik kaygıyla kadınları en çok rahatsız eden çatlaklar ve cilt lekeleridir.
Hamilelikte çatlakların oluşmasının en önemli nedeni kilo alımıdır. Hızlı kilo alımı ile deri aniden genişler. Deri altı bağ dokusunun bu duruma uyum sağlayamaması ve bağ dokusunda kopmalar oluşması sonucu da çatlaklar meydana gelir. Kilo alımının en fazla olduğu karın, göğüs, kalça, bacak ve kolların üst kısmında belirgin çatlak oluşumları gelişebilir. Önce pembemsi-mor renkte çizgiler şeklinde görülür. Zaman içerisinde ise bu renk beyaza döner. Uzun, ince düzensiz çizgiler şeklinde olabildiği gibi genişliği parmak kalınlığında olan çatlaklar da görülebilir. Bu bölgede deri gevşer ve esnekliği bozulur. Görüntü olarak kişiyi rahatsız etse de sağlık açısından herhangi bir soruna neden olmaz. Genellikle hamileliğin son aylarında oluşmaya başlar. Ancak sadece hamilelikte değil hızlı kilo alınan her dönemde vücutta çatlak ortaya çıkabilir. Ayrıca çatlakların oluşmasında genetik faktörler yani ailesel eğilim de büyük önem taşır.
Çatlaklarına, hamileyken herhangi bir tedavi uygulanamaz. Hamilelik bittikten sonra ise erken dönemde müdahale etmek, tedavideki başarı şansını artırır. Son yıllarda bazı lazer yöntemleri tedavide kullanılmaya başlandı. Fraksiyonel karbondioksit lazer tedavisi ile düzelme sağlanabilir. Lazerin etkinliği doğum sonrası erken dönemde uygulandığında daha fazla sonuç alınabilir. Bunun yanı sıra bazı özel kremlerin uzun süre kullanılması da daha iyi bir görünüm verebilir. Doğumdan sonra da çatlakların oluşmaması için kilo alımına dikkat etmek gerekir. Spor yapmak, ani kilo alıp vermekten kaçınmak ve kilo dengesini sağlamak gerekir. Bazen hamileyken çatlak oluşmaz, ancak doğumdan sonra kilo verme ile deri gevşer. Bu nedenle de bu bölgelere sıkılaştırıcı krem sürmek faydalıdır. Kremlerin özellikle karına ve gevşeyen diğer bölgelere masaj yaparak her gün sürülmesi önerilir.
Çatlak oluşumunu tümüyle önlemek her zaman mümkün olmayabilir. Ancak oluşma ihtimali ve miktarı azaltılabilir. Bunun için öneriler şöyle sıralanabilir:
Gebelik dönemi boyunca annenin memeleri, doğacak bebek için dünyadaki en uygun sütü üretecek hale gelir. Meme başının etrafındaki deriden yağlı bir madde salgılanmaya başlar. Bu doğal madde, emziren annenin meme ucunu çatlaklardan korur. Bu nedenle meme başını korumak ya da temizlemek için meme başına karbonatlı su, sabunlu su, krem sürmeye gerek yoktur. Hatta bunları sürerken yağlı madde de silinecek ve meme başında çatlaklar daha kolay oluşacaktır. Memelerde büyüme olacağı için daha büyük beden sütyen kullanmak yararlı olacaktır.
Cilt lekeleri hemen hemen tüm gebelerin yakındığı ortak noktalardan biridir. Bu lekelerin oluşmasında ve yoğunluğunda kişinin genetik yapısı, beslenmesi, ne kadar sıklıkta güneşlendiği etkili olur. Daha önce uzun dönem doğum kontrol hapı alınması, güneşte çok kalınması sonucu gebelik döneminde yoğun lekelenmeler oluşabilir. İlk aylarda bile olsa güneşin zararlı ışınlarından korunmak gerektiği gibi, yeteri kadar da faydalanmak gerekir. Bu da günde 20 dakika ile 30 dakikayı geçmemelidir. Vücudun D vitaminini sentezleyebilmesi için güneş ışınlarına ihtiyacı vardır, ancak aşırıya kaçılmamalıdır.
Bebeğin rahme yerleşmesiyle birlikte salgılanan hormonlar, anne adayının cilt yapısını değiştirir. Ciltte koltuk altı, kasık ve karın orta bölgesinde renk değişimleri görülebilir. Bu gebelik lekeleri (melazma) daha çok alın bölgesi, dudak üstü ve yanaklarda ortaya çıkar. Bunun nedeni de cilde rengini veren renk hücrelerinin daha fazla çalışmasıdır. Bu lekeler sıklıkla buğday tenli kişilerde görülse de, açık tenli kişilerde de ortaya çıkabilir. Gebelik esnasında salgılanan büyüme hormonu, östrojen ve progesteron, bu lekelerin ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Gebe kadınların çok fazla güneşlenmesi de bu lekelenmelerin iyice artmasına yol açar. Güneş koruyucu kullanılması da bu lekeleri ortadan kaldıramayabilir. Güneş koruyucuyu krem kullanılacaksa mutlaka doktora danışılmalıdır.
Gebelikte cilt sağlığını korumak için önlem alırken, hormonların artışı nedeniyle cilt salgılarının da arttığını unutmamak gerekir. Bu dönemde aşırı terlemeye karşı her gün düzenli olarak ılık bir duş almak terlemenin azalmasında faydalıdır. Terlemenin sonucunda vücutta isilik, pişik artabilir. Kilo artışı ve hormonlar da bunu tetikler. Kimyasal içerikli bir ilaç kullanmak yerine, duş aldıktan sonra bir miktar pudra sürmek rahatlatıcı olabilir. Gebelik döneminde, banyo sonrası losyonlar kullanılırken de dikkatli olunmalıdır. Cilt bakımında doktorların önerdiği doğal ürünler tercih edilmelidir. Bunlar arasında badem yağı, ayçiçek yağı, zeytinyağı sayılabilir. Makyaj ürünleri, özellikle de tüm yüzü kapatan, yoğun kimyasal içerikli ürünleri kullanmamaya dikkat etmek gerekir.
Saç sorunları da kadınların gebelik döneminde en çok yakındıkları konular arasında yer alır. Bu dönemde vücutta kan akımı arttığından, saç köklerinden girecek kimyasal maddeler bebeğe zarar verebilir. Bu nedenle doktora danışmadan saç bakım ürünlerini kullanmayın. Saçlarda doğal bakım için bademyağı, susam yağı, ceviz yağı gibi doğal yağlar kullanılabilir. Tüm bakımlara rağmen saçlarda cansızlık, matlaşma, dökülme devam ederse doktora danışılmalıdır.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Hamilelik sırasında, vücudunuzda birçok değişiklik göreceksiniz. Diyetinizde ve günlük rutininizde bazı değişiklikler yapmanız gerekecek. Bu değişikliklere uyum sağlamak fetüs açısından çok önemlidir. Birçok hamile kadının korktuğu değişikliklerden biri de cilt çatlaklarıdır. Ne yazık ki,hamilelik sırasında kadınların% 75 ila% 90'ı ciltte gerilme belirtileri görülmektedir. Çatlaklar genellikle cilt üzerinde normal cilt dokusundan farklı bir renkte ve yapıda paralel çizgiler halinde görülür. Bu çatlakların rengi mordan beyaza ve hatta griye kadar değişken olabilir. Bazen bu çatlaklara kaşıntı da eşlik edebilir.
Çatlaklar hamilelik sırasında veya doğumdan sonra yaygın olarak görülür. Ciltte fetüsün büyümesinden kaynaklanan ağırlık ve hassasiyet dengelerinde değişiklik nedeniyle ortaya çıkarlar. Bunların gelişimine katkıda bulunan faktörler esasen, hamilelik sırasında görülen hormonal değişikliklerdir.Özellikle de hamileliğin ikinci ve üçüncü çeyreğinde; karın, göğüsler, uyluk ve kalçalarda bu semptomlar ortaya çıkmaktadır. Eğer gebeliğin ikinci ve üçüncü çeyreğindeyseniz, bu çatlakların oluşmasını azaltabilir hatta önleyebilirsiniz.
Tek yapmanız gereken, hamilelik sırasında cildinizin maksimum eğilme gücünü korumasını sağlamaktır. Bu şekilde cildin gerginlik gücünü kontrol edebilirsiniz.
Hamilelik sırasında, karnı ve çatlama semptomlarının görüldüğü diğer alanları güçlendirmek için bir nemlendirici kullanmalısınız. Hamilelikte cildi nemlendirmek ve cilt çatlaklarını önlemek için aşağıdaki bitkisel yağları kullanabilirsiniz:
Bu yağlar hamilelik sırasında cildi nemli tutmak için popüler ve etkili seçeneklerdir.Bu yağlar, anti-inflamatuar ve anti-oksidan özelliklere sahiptir ve yeni dokuların-sağlıklı cilt hücrelerinin yenilenmesini destekler.
Gebelikte cilt hasarını önlemenin bir başka yolu da, çatlak izlerine duyarlı alanlarda taze aloe vera jeli kullanmaktır. Aloe vera bitkisi faydaları nedeniyle antik Mısır’da ölümsüzlük bitkisi olarak adlandırılmıştır. Kızılderililer ise cennetin sihirli değneği dediği aloe vera gerek tıbbi gerek güzellik sektöründe sıkça kullanılan son derece faydalı bir bitkidir. Ayrıca, piyasada çok sık tüketilen, bazı bilinen markaların krem veya losyonları satılmaktadır. Bunlar için ayrıca doktorunuza danışabilirsiniz.
Hamilelik sırasında cilt çatlaklarını önlemenin bir başka yolu da, bebek için kilo alırken, sağlıklı kilonuzu korumaktır. Hamilelik sırasında, nispeten kısa bir süre içerisinde çok fazla kilo alırsınız. Hamilelik sırasında yaklaşık 10 ila 12 kilo almanız doğaldır. Hızlı ve sağlıksız kilo alımından kaçınmalısınız. Bu cildinizi hasarlayabilir ve çatlakları daha belirgin hale getirebilir. Hamilelik sırasında daha fazla kalori tüketmelisiniz. Ayrıca kiloyu yavaş yavaş arttırmak için alınan kaloriler yağlardan değil besleyici gıdalardan kaynaklanmalıdır. Fazla kilo almamak için sağlıklı beslenme ve sağlıklı egzersiz rejimini doktorunuzun önerileri ile takip etmelisiniz.
Hamilelik sırasında düzenli egzersiz çok önemlidir.Dolaşımı artırarak cildin elastikiyetini korumaya yardımcı olur. Egzersiz ve germe, terleme aracılığıyla toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı da olur. Ek olarak, egzersiz kilo alımını önler. Ani kilo alımı cilt semptomlarını daha da kötüleştirebilir. Doktorunuzla, egzersiz tarzlarını, yoga veya hamile kadınlar için uygun egzersizler hakkında konuşun. Hamileyseniz veya risk altındaysanız, size uygun egzersiz türünü kararlaştırmak için önce doktorunuzla konuşmalısınız.
Bebeğin doğumundan sonra, cildi daha güçlü hale getirmek için güç gerektiren egzersizler ve kardiyo egzersizleri yapabilirsiniz.
Hamile olup olmamanızdan bağımsız olarak, gün boyunca bol su tüketmek cilt sağlığı için önemlidir. Su cildinizin toksinlerden arınmasına yardımcı olur ve cildi nemli tutar. Bu süreç cildin elastikiyetini korumaya yardımcı olur. Bir araştırmay göre, kadınlara günlük 2 litre sıvı alımı önerilmektedir. Yani, günde en az 8 ila 10 bardak su tüketilmelidir.
Aynı zamanda, vücudunuzun nemlendirilmesine yardımcı olmak için bol bol meyve ve sebze tüketin. Örneğin salatalık, biber ve kereviz içeren salata yiyebilirsiniz. Taze meyve ve sebzeler bebek için de sağlıklıdır.
Hamilelik sırasında vücudun sıvı ihtiyacında artış görülür. Kan hacmindeki artış sebebi ile vücut büyük bir yük ile karşı karşıya kalır. Kafeinin idrar söktürücü etkisi vardır, bu nedenle kahve, çay ve alkolsüz içecekler gibi kafein içeren yiyecek ve içecekleri tüketmekten kaçınmalısınız.
Eğer vücudunuz tamamı ile nemlenmezse, cildiniz elastikiyetini kaybedecek ve cilt çatlaklarına eğilimli olacaktır. Bu eksiklik vücuttaki serbest radikalleri de artırabilir. Hamilelikte kafeini azaltmak fetüsün sağlığı açısından da iyidir. Kahve, çay ve benzeri içecekleri ne kadar severseniz sevin, çok fazla tüketmekten kaçınmalısınız. Bunun yerine, bitkisel çaylar, meyve suları ve diğer kafeinsiz sıvıları tüketebilirsiniz.
Düzenli beslenmek, cilt elastikiyetini korumada önemli bir rol oynar ve hamilelikte cilt hasarlarının önlenmesinde yararlıdır. Uzmanlar, cildinizi besleyen dengeli bir diyet uygulamanızı tavsiye eder.
Aynı zamanda, bebeğinizin doğumundan hemen sonra diyetinizde değişikliğe gitmeyin. Kilo kaybı da yavaş yavaş olmalıdır.
Peeling teknikleri, hamilelikte fırça kullanılarak, cilt çatlaklarını önlemenin iyi bir yoludur. Cildi kuru bir fırça ile fırçalamak dolaşımı arttırır ve cildi sağlıklı tutar. Ayrıca cildin nemlendirici yağları, kremleri ve losyonları emmesine yardımcı olur.