kul hakkı konusunda araştırma yapınız / 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa Cevapları ATA Yayınları

Kul Hakkı Konusunda Araştırma Yapınız

kul hakkı konusunda araştırma yapınız

Kul Hakkı Nedir? Kul Hakkı ile İlgili Ayetler ve Hadisler&#;

Haberin Devamı

Nisâ Suresi;

"Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar. De ki, onlara ait hükmü size Allah açıklıyor: Kitap'ta, kendileri için yazılmışı (mirası) vermeyip nikâhlamak istediğiniz yetim kadınlar, çaresiz çocuklar ve yetimlere karşı âdil davranmanız hakkında size okunan âyetler (Allah'ın hükmünü apaçık ortaya koymaktadır). Hayırdan ne yaparsanız şüphesiz Allah onu bilmektedir." 

En'âm Suresi;

"Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun. (Başka) yollara uymayın. Zira o yollar sizi Allah'ın yolundan ayırır. İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti." 

İsrâ Suresi; 34

"Yetimin malına, rüşdüne erinceye kadar, ancak en güzel bir niyetle yaklaşın. Verdiğiniz sözü de yerine getirin. Çünkü verilen söz, sorumluluğu gerektirir." 

Kehf Suresi; 82

«Duvara gelince, şehirde iki yetim çocuğun idi; altında da onlara ait bir hazine vardı; babaları ise iyi bir kimse idi. Rabbin istedi ki, o iki çocuk güçlü çağlarına erişsinler ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar. Ben bunu da kendiliğimden yapmadım. İşte, hakkında sabredemediğin şeylerin iç yüzü budur.» 

Fecr Suresi; 17

"Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye birbirinizi teşvik etmiyorsunuz. Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz. Malı aşırı biçimde seviyorsunuz." 

Beled Suresi; 14

"Fakat o, sarp yokuşu aşamadı. O sarp yokuş nedir bilir misin? Köle azat etmek veya açlık gününde yakını olan bir yetimi, yahut aç-açık bir yoksulu doyurmaktır." 

Duhâ Suresi; 9

"Öyleyse yetimi sakın ezme." 

Kul Hakkı ile İlgili Hadisler

  • “Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, namusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyamet günü gelmeden evvel o kimseyle helalleşsin!” (Buhârî, Mezâlim, 10; Rikâk, 48) 
  • “–Şüphesiz ki ümmetimin müflisi şu kimsedir: Kıyamet günü namaz, oruç ve zekât sevabıyla gelir. Fakat şuna sövdüğü, buna zina isnâd ve iftirasında bulunduğu, şunun malını yediği, bunun kanını döktüğü ve şunu dövdüğü için iyiliklerinin sevabı şuna buna verilir. Üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yükletilir ve netîcede Cehenneme atılır.” (Müslim, Birr 59; Tirmizî, Kıyâmet 2; Ahmed, II, , , ) 
  • “Ben her mü’mine, mutlaka, dünya ve Ahirette insanların en yakınıyımdır. Dilerseniz şu âyeti okuyun: «O Peygamber, mü’minlere öz nefislerinden daha evlâdır/yakındır» (Ahzâb, 6.) Hangi mü’min vefat eder de geride bir mal bırakırsa vârisleri onu alsınlar. Borç veya bakıma muhtaç birini bırakmışsa o da bana gelsin, ben onun mevlâsıyım (himâye ve yardım edicisiyim).” (Buhârî, Tefsir, 33/1, Kefâlet 5, Ferâiz 4, 15, 25; Müslim, Ferâiz, 14) 
  • “Ben sadece bir beşerim. Sizler bana muhâkeme olmak üzere geliyorsunuz. Belki biriniz, delilini getirmekte diğerinden daha becerikli olabilir ve merâmını daha iyi anlatabilir. Ben de dinlediğime göre o kimsenin lehinde hüküm veririm. Kardeşinin hakkını alıp da birinin lehine hüküm verirsem, ona cehennemden bir pay ayırmış olurum.” (Buhârî, Şehâdât, 27; Müslim, Akdiye, 4) 
  • “–O kadına iddia ettiği iki dinarı ver. Çünkü kadın hakîkati söylemektedir” buyurdu.” (İbn-i Mâce, Sadakât, 20) 
  • “–Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, bir kişi Allah yolunda öldürülse, sonra diriltilip tekrar öldürülse, sonra diriltilip tekrar öldürülse, üzerinde bir borç varsa, borcu ödeninceye kadar Cennete giremez.” (Nesâî, Büyû, 98/) 
  • Hz. Ömer şöyle anlatır: 

Hayber Gazvesi günü idi. O sırada Allah Resûlü’nün ashâbından bir grup geldi ve: 

“–Falanca şehit, falanca da şehit” dediler. Sonra bir adamın yanından geçerken: 

“–Falanca kimse de şehit olmuş” dediler. Bu sefer Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-: 

“–Hayır, ben onu, ganîmet mallarından haksız yere aldığı bir hırka içinde Cehennemde gördüm” buyurdu. Sonra da: 

“–Ey İbn-i Hattâb, git ve insanlara «Cennete ancak mü’minler girebilecektir» diye nidâ et!” buyurdu. 

Ben de çıktım ve: “Cennete ancak mü’minler girebilecektir” diye nidâ ettim. (Müslim, Îmân, ) 

  • Üseyd bin Hudayr -radıyallahu anh- çok şakacı bir zât idi. Bir topluluk içinde konuşuyor ve onları güldürüyordu. Şakanın dozu kaçıp biraz aşırıya gidince, Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir çubukla sadrına hafifçe dokunarak onu îkâz etti. Bunun üzerine Üseyd -radıyallahu anh-: 

“–Ey Allah’ın Rasulü, kısas istiyorum!” dedi. Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- de: 

“–Haydi, öyleyse kısas yap!” buyurdu. Bu sefer Hz. Üseyd: 

“–Fakat senin üzerinde gömlek var, be­nim üzerimde gömlek yoktu” dedi. Resûlullah gömleğini kaldırdı. Bunun üzerine Üseyd hemen Allah Rasûlü’ne sarılıp sadrından öpmeye başladı ve: 

“–Yâ Rasûlallah, ben bunu istemiştim!” dedi. (Ebû Dâvûd, Edeb, /) 

  • Bedir’de çarpışma başlamadan evvel Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- elindeki ok ile mücahidleri; “Beri gel, geri git!” gibi tâlimatlarla hizâya getirdi ve saydırdı. Bu esnâda saftan ileri çıkmış bulunan Sevâd bin Gaziyye’nin karnına dokunup: 

“–Ey Sevâd! Hizâya gel!” buyurdu. Sevâd -radıyallahu anh-: 

“–Yâ Resûlallah, canımı acıttın! Allah seni hak ile gönderdi. Kısas isterim!” dedi. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz gömleğini açtı ve: 

“–Haydi, kısas yap” buyurdu. Ensâr, endişelenerek: 

“–Ey Sevâd! O Allah’ın Rasûlü’dür!” diye onu kendine getirmeye çalıştılar. Sevâd -radıyallahu anh-: 

“–Adâlette hiçbir beşerin diğerine karşı üstünlüğü yoktur!” dedi. Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- tekrar: 

“–Haydi, kısas yap!” buyurdu. Sevâd, Peygamber Efendimiz’in mübarek bedenini öptü. Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-: 

“–Ey Sevâd! Niçin böyle yaptın?” diye sordu. Sevâd -radıyallahu anh-: 

“–Görüyorsunuz ki savaşa hazırlanmış bulunuyoruz. İstedim ki, benim en son ânım, sana dokunduğum ân olsun!” dedi. Bunun üzerine Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ona hayır duada bulundu. (İbn-i Hişâm, II, ; Vâkıdî, I, 57; İbn-i Sa‘d, III, ) 

  • Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- vefâtlarından önce mü’minlere son defa hitâb ederek: 

“Nihayet ben de bir insanım! Aranızdan bazı kimselerin hakları bana geçmiş olabilir. Kimin malından bilmeyerek bir şey almışsam, işte malım gelsin alsın! İyi biliniz ki, benim katımda en sevimli olanınız, varsa hakkını benden alan veya hakkını bana helâl eden kişidir. Zira Rabbime, helâlleşmiş olarak ve gönül rahatlığıyla kavuşmam ancak bu sâyede mümkün olacaktır. Hiç kimse «Rasûlullah’ın kin ve düşmanlık beslemesinden korkarım!» diyemez. İyi biliniz ki, kin ve düşmanlık beslemek asla benim ahlâkım değildir. Ben aranızda durup bu sözümü tekrarlamaktan kendimi müstağni görmüyorum” buyurdu. Öğle namazını kıldıktan sonra dönüp minbere oturdu ve bu sözlerini tekrar etti. (İbn-i Sa‘d, II, ; Taberi, Tarih, III, ) 

Sonra şöyle buyurdu: 

“Allah’ım! Ben hangi mü’mine ağır bir söz söylemişsem, o sözümü kıyâmet gününde kendisi için, sana yakınlık vesilesi kıl!” (Buhârî, Deavât, 34) 

  • “Müslüman, dilinden ve elinden müslümanların zarar görmediği kimsedir” (Buhârî, Îmân, ) 
  •  “Ey insanlar! Kimin üzerine geçmiş bir hak varsa onu hemen ödesin, dünyada rezil rüsvâ olurum diye düşünmesin! İyi biliniz ki; dünya rüsvâlığı âhirettekinin yanında pek hafiftir.” buyurdu. (İbn-i Esîr, el-Kâmil, II, ; İbn-i Sa’d, II, ) 
  •  Yine Resûl-i Ekrem Efendimiz vefâtından önce ashabına yaptığı son nasihatlerinin bir yerinde şöyle demiştir: 

“Nihâyet ben de bir insanım! Aranızdan bazı kimselerin hakları bana geçmiş olabilir! Kimin malından sehven (bilmeyerek) bir şey almışsam, işte malım gelsin alsın! 

İyi biliniz ki; benim katımda sizin en önde geleniniz, en sevgili olanınız, varsa hakkını benden alan veya hakkını bana helâl eden kişidir ki, Rabb’ime onun sayesinde helâlleşmiş olarak, gönül hoşluğu ve rahatlığı ile kavuşacağım! 

Hiç kimse; «Rasûlullâh’ın kin ve düşmanlık beslemesinden korkarım!» diyemez! İyi biliniz ki; kin ve düşmanlık beslemek, asla benim huyum ve hâlim değildir! Ben aranızda durup bu sözümü tekrarlamaktan kendimi müstağni görmüyorum!” buyurdu. 

Öğle namazını kıldıktan sonra dönüp minbere oturdu ve bu sözlerini tekrar etti. Bunun üzerine, bir adam ayağa kalktı: 

“–Sizden biri istekte bulununca ona üç dirhem vermemi emretmiştiniz, ben de vermiştim.” dedi. 

Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz: 

“–Doğru söylüyorsundur! Ey Fadl bin Abbas! Buna üç dirhem ver!” buyurdu. (İbn-i Sa’d, II, ; Taberi, Tarih, III, ) 

Daha sonra şu niyazda bulundu: 

“Ey Allâh’ım! Ben ancak bir insanım! Müslümanlardan hangi kişiye ağır bir söz söylemiş veya bir kamçı vurmuş veya lânet etmişsem, Sen bunu onun hakkında temizliğe, ecre ve rahmete vesîle kıl!” (Ahmed, III, ) 

“Allâh’ım! Ben hangi mü’mine ağır bir söz söylemişsem, o sözümü kıyâmet gününde kendisi için, Sana yakınlık vesîlesi kıl!” (Buhârî, Deavât, 34) 

  • Hz. Enes de şöyle anlatır: 

“Vefâtı esnâsında Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in yanındaydık. Bize üç defâ: 

«–Namaz husûsunda Allah’tan korkun!» dedi. Sonra da şöyle buyurdu: 

«–Emriniz altındaki insanlar hakkında Allah’tan korkun, iki zayıf hakkında Allah’tan korkun: Dul kadın ve yetim çocuk. Namaz husûsunda Allah’tan korkun!» 

Sonra; «Namaz, namaz.» diye tekrar etmeye başladı. (Mübârek lisanları söylemez olunca bile) rûh-i mübârekleri çıkıncaya kadar, bunu içten içe tekrar edip durdular.” (Beyhakî, Şuab, VII, ) 

  • Fahr-i Kâinât Efendimiz bir hadîs-i şerîflerinde de şöyle buyurmuşlardır: 

“Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, nâmusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa, altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyâmet günü gelmeden evvel o kimseyle helâlleşsin. Yoksa kendisinin sâlih amelleri varsa, yaptığı zulüm miktarınca sevaplarından alınır, (hak sahibine verilir.) Şayet iyilikleri yoksa, zulüm yaptığı kardeşinin günahlarından alınarak onun üzerine yükletilir.” (Buhârî, Mezâlim 10, Rikâk 48) 

Kul Hakkı Nedir, Neler Kul Hakkına Girer? Kul Hakkı Nasıl &#;denir?

Kul Hakkı Nedir?

 Kul hakkı tanım itibari ile bir kulun diğer bir kul üstünde olduğu haktır. Kul hakkının vebali yüce Allah'ın katında bir hayli fazladır. Allah, kul hakkı konusunda "Benim yanıma her şeyle gelin affederim. Ancak kul hakkıyla gelmeyin, onu ben değil, ancak kulum affeder. " şeklinde demiştir.

 Kul Hakkına Giren Davranışlar Nelerdir?

 Kul hakkı birçok sebebe bağlı şekilde işlenebilir. Bundan dolayı kul hakkına girebilen davranışları şu şekilde sıralamak mümkündür:

Bir kimsenin istenmeyen bir şey yapması

Kişiler ile alay etmek

Küçük düşürmek

Başkalarının yanında kişiyi aşağılamak

Rencide etmek

İmkânı bulunduğu halde vakti gelmiş olan bir borcu ödemeyenler

Şeklinde sıralamak mümkündür. Tüm bu bahsedilen davranışlar kul hakkıdır. Bu durumların helalliği ise hakkı mağlup eden ve hak yiyen kişilerin arasında gerçekleşecektir. Bir başkası bu günahı bağışlayamaya yetkili değildir. Helallik alma koşulu aranmaktadır.

 Diyanet İşleri Başkanlığı’na Göre Kul Hakkı Nasıl Ödenir?

 Diyanet İşleri Başkanlığı'na göre Hz. Peygamber (s.a.v) üstünde kul hakkı mevcut olan kişilerin, hak sahibi olan kişilerden helallik almalarını öğütlemiştir. Bu hareketin yapılmaması durumunda ise hesap gününde haksızlık yapan insanın salih amellerinin, haksızlığı miktarında alınarak hak sahibi olan kişiye verileceğini, şayet verilecek salih amel bulunamaz ise o vakit de mazlum olan kişinin günahlarının zâlim olan kişiye yükleneceğini belirtir.

Kul hakkı konusunda araştırma yapınız

Bir kimse bir kimsenin hakkını yer, malını çalar, hırsızlık yapar ise büyük vebali olan kul hakkını işlemiş olur. Kul hakkı pek çok sebebe bağlı olarak işlenebilir. Dolayısıyla bir kişinin istenmediği bir şey yapması, onu alay etmek, küçük düşürmek, başkasının yanında aşağılamak, rencide etmekte bir kul hakkıdır.

Hz. Peygamber (s.a.s.), üzerinde kul hakkı bulunan kişilerin, hak sahibi olan mazlumlardan helallik almalarını öğütlemiştir. Bunun yapılmaması durumunda hesap gününde haksızlık yapan kişinin salih amellerinin, haksızlığı ölçüsünde alınarak hak sahibine verileceğini, eğer verilecek salih amel bulunamazsa o zaman da mazlumun günahlarının zâlime yükleneceğini belirtir (Buhârî, Mezâlim, 10). Yine Peygamberimiz (s.a.s.), imkânı olduğu halde zamanı gelmiş bir borcu ödemeyenlerin kul hakkını ihlal ettiğini şöyle ifade eder: “Ödeme gücü olan zengin kişinin, ödemeyi ertelemesi zulümdür.” (Buhârî, Havâle, 1)

Kul Hakkı İle İlgili Ayetler ve Hadisler

Duha Suresi 9. Ayet; Öyleyse yetimin hakkını sakın yeme.
Fecr Suresi Ayet; Hayır, hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.
Nisa Suresi Ayet; Yetimlerin mallarını haksız olarak yiyenler şüphesiz karınlarına ancak ateş dolduruyorlar. Zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir.

Peygamber efendimiz Hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur; " Kim ki yetimin hakkını yer ise ahirette o kişi iflas eder."

Bir diğer hadis- şerifte de kul hakkı yemenin vebali için şu şekilde bahsedilmiştir; " Kim birinin hakkını yediyse ahirette zor duruma düşmemek için o kişinin gönlünü alın, helalleşin. Borcu olan bir kişi cennete giremez. "

“Kul hakkı konusunda araştırma yapınız ve edindiğiniz bilgileri defterinize not alınız.” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

Kul hakkı konusunda araştırma yapınız ve edindiğiniz bilgileri defterinize not alınız.

Soru: Kul hakkı konusunda araştırma yapınız ve edindiğiniz bilgileri defterinize not alınız.

Bir kimse bir kimsenin hakkını yer, malını çalar, hırsızlık yapar ise büyük vebali olan kul hakkını işlemiş olur. Kul hakkı pek çok sebebe bağlı olarak işlenebilir. Dolayısıyla bir kişinin istenmediği bir şey yapması, onu alay etmek, küçük düşürmek, başkasının yanında aşağılamak, rencide etmekte bir kul hakkıdır.

“6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Ata Yayıncılık Sayfa 44 Cevapları” ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Ders Kitabı Cevapları

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası