Kağanın görevlerini yazarak bu görevleri günümüzdeki sosyal devlet anlayışıyla ilişkilendiriniz. ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
1. Kağanın görevlerini yazarak bu görevleri günümüzdeki sosyal devlet anlayışıyla ilişkilendiriniz.
9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 153 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Eski Orta-Asya Türk devletlerinde çok önemli bir kamu kurumu vardır: “Kurultaylar”. Kağandan sonra iki numaralı yönetim birimi sayılan kurultaylar hukuk kuralı konmasından sürek avlarına, savaş veya barışa karar verilmesine, yahut yeni kağan seçilmesine ya da kağanın egemenliğine sınır getirilmesine kadar pek çok konuda görev yapmışlardır. Kağanın başkanlık ettiği kurultaylara Hatun, beyler ve yabancı zümre temsilcileri katılır, herkes düşüncesini serbestçe ifade edebilir, ancak son söz hakkı kağanın sayılırdı. Kurultaylar, devletin merkez yönetiminde istişareye büyük önem verilen örnek bir çalışma ve karar alma yeri olarak kabul edilmiştir. En küçüğünden en büyüğüne kadar her türlü devlet sorununun görüşülebildiği kurultaylarda halkın yakınmaları da dinlenmekteydi. Kurultay toplantılarını “toy” adı verilen şenlik ve ziyafetler takip eder, bu etkinliklerde halktan her kesimin gelip tanışması, kaynaşması sağlanır, bu sayede budun ile devlet arasında büyük bir yakınlaşma gerçekleşirdi. Tarihte pek çok devlet yapısında rastlanmayan bu kurum, o günkü koşullara göre oldukça demokratik sayılabilecek bir uygulamanın da ip uçlarını bizlere vermektedir. Şüphesiz kurultaylar, bugün için en ideal yönetim biçimi olarak kabul edilen çağdaş demokrasilerin vazgeçilmez bir unsuru sayılan meclislerin de temelini oluşturmaktadırlar.
Kurultay, Kağan, Hatun, Orta-Asya, Hunlar, Göktürkler, Uygurlar, Moğollar.
There was a very important public institution in the ancient Middle – Asian Turkish States: “General Assembly”. It was the second administrating element after Kagan which made law, decided drive – hungtings or war and peace, chose the new kagan and limited the kagan’s sovereignty. General Assembly was leaded by kagan and Khatun, chief administrators of state and foreign society representatives joined the meetings. Everybody in the meetings could express his own opinion freely, but the ultimate decision belonged to the Kagan. General Assembly was considered as a great working and a making decision place where consultation was appreciated so much. In these meetings, all state problems (from the smallest to the biggest ones) were heard and ordinary people could express their complaints in front of the Assembly members. The meetings were followed by “toy” which means festival and feast. In these activities, people from different sections of the society came and joined together. Thus, a great closeness between the state and the nation was achieved. The institution of general assembly which wasn’t seen in many countries in history can be considered quite democratic according to the conditions of ancient ages. It also forms the basis of the assemblies today that are unrenouncible parts of contemporary democracies which are the most ideal administration form of today.
General Assembly, Kagan, Khatun, Middle – Asia, Huns, Gokturks, Uighurs, Mongols.
Hukuk Tarihi, incelenmeye muhtaç çok sayıda konusu olan bir Kamu Hukuku dalıdır. Özellikle eski Orta – Asya Türk devletlerinin hukuk sistemleri ile ilgili çok fazla bakir alan dikkat çekmektedir. Ancak, bu alandaki kaynakların azlığı ve mevcut kaynakların da değerlendirilmesinde yaşanan güçlükler çalışmaları zorlaştırmaktadır. Çalışmamızda, bu gibi güçlüklerin ziyadesiyle yaşandığı çok önemli bir Kamu Hukuku müessesesi olan “Kurultaylar” inceleme konusu yapılmıştır. Devlet yönetiminde hükümdardan sonra iki numaralı yönetim birimi sayılan kurultaylar, ünlü Büyük Hun İmparatoru ve Türklerin atası kabul edilen Mete Han (Oğuz Han)’dan başlayarak Orta Asya’da kurulmuş tüm Türk devletlerinde ve bu arada Türklerle çok yakın akraba oldukları bilinen Moğollar’da da uygulanmışlardır.
Çoğunlukla kağanların başkanlık ettiği kurultaylara devletin tüm önemli görevlilerinin katılması gerekmekteydi. Davetli olduğu halde kurultaya gelmemek kağana itaatsizlik ile aynı anlamdaydı. Hukuk kuralı konulmasından sürek avlarına, savaş ve barışa karar verilmesinden hükümdar seçilmesi veya hükümdarlığın onanmasına kadar pek çok konunun ele alındığı kurultaylarda tüm katılımcılar görüşlerini serbestçe ortaya koyabilirler, hatta yeri geldiğinde hükümdarın egemenlik yetkisine sınır bile getirebilirlerdi. Bu durum, bize karar alınırken Türk kağanlarının asla mutlak yetkili hükümdarlar gibi davranmadıklarını, aksine, görüş alış-verişine büyük değer verdiklerini kanıtlar. Çağdaşı pek çok devlet ve uygarlıkta rastlanmayan bu durum, aynı zamanda Orta – Asya Türk devletlerinin, bilhassa güçlü oldukları dönemlerde kağan ve beyleri arasındaki bağın ne derece güçlü bir biçimde kurulduğunu da gösterir. Öte yandan, kurultaylara halkın da çeşitli şenlikler ve ziyafetler vesilesiyle katılıyor oluşu, devletin halkıyla yakınlaşması ve kaynaşmasını kolaylaştırmıştır.
Bu anlatılanlar, Orta – Asya’da göçebe olarak yaşayan Türk kabilelerinin, bu tarz yaşamdan kaynaklanan çeşitli güçlükler karşısında güçlü bir devlet yapısı içerisinde bulunma ihtiyaçlarının bir sonucu olarak değerlendirilebilir. Gerçekten, içinde yaşanılan çok güç coğrafi koşullar, Türkler arasında sıkı bir disiplin, birlik ve dayanışma duygusunu oluşturmuştur. Bu koşullar altında ortaya çıkan müesseselerden biri olan kurultaylar da, büyük kararların alınmasında tek başına hareket etme cesaretini gösteremeyen kağanlar için bir danışma mekanizması rolünü üstlenmiştir.
KPSS - TYT TARİH KONULARI TIKLA
Halkını adaletli ve hoşgörülü bir şekilde yönetmek
Devleti töreye uygun şekilde yönetmek
En yüksek mahkemeye başkanlık yaparak Ağır Suçluları cezalandırmak
Gerektiği vakit Kurultaya törenin değiştirilmesini teklif etmek
Kurultay (Kengeş, Toy, meclisi) düzenlemek
Kurultayın Başkanlığını yapmak
Halkın can güvenliğini sağlamak, Devleti korumak
Halkın ihtiyaçlarını gidererek halkın huzur ve refahını sağlamak (Orhun kitabelerinde "Kağan Çıplağı giydirir, fakirleri zengin eder" şeklinde yer almaktadır )
Not: Hükümdarın Halkın ihtiyaçlarını gidermesi Türklerde sosyal devlet anlayışının olduğunun kanıtıdır.
Halkının yaşayabileceği yeni topraklar fethetmek
Halkı iskân etmek
Halktan gerektiği kadar Vergi ve Asker toplamak
Devlet Ordusunu kurmak ve güçlendirmek
Orduyu Başkomutan olarak komuta etmek
Cihan hâkimiyetini (Dünyayı, güneşin doğduğu yerden, battığı yere kadar her toprağı fethedip yönetme) sağlamak
Devletin iç ve dış siyasetini düzenlemek
Üst kademe devlet adamlarını (aygucı, buyruk vb.) atamak ve görevden almak
Barışa ve savaşa karar vermek
Elçileri kabul eder ve elçi gönderir
Cihat (İslam uğruna savaşma) ve Gaza (Müslümanlığı yaymak ve ya korumak gayesi ile müslüman olmayan insanlara karşı yapılan savaş) anlayışını insanlara yaymak.
İslam İnancını İnsanlığa yaymak
İslam’a aykırı şeyleri yasaklar
Camiler ve mescitler yapmak
Müslüman devletlerle barış halinde olmayı muhafaza etmek
Not: İslamiyet öncesi Türk devlerinde Cihan hâkimiyeti anlayışı vardır, Türk - İslam devletlerinde de Gaza ve Cihat anlayışı vardır.
Güç (Küç): Gök Tanrı inancına göre Tanrının Kağana ve tüm aile fertlerine vermiş olduğu askeri yetenek Küç’tür. Yani bir Kağanın doğuştan donanımlı bir asker olarak dünyaya gelmesi diyebiliriz. Kağanların savaşlarda ki büyük başarılarının temel nedeninin sahip oldukları bu yetenek olduğuna inanılmıştır.
Kut: Kağanın siyasi yetkisidir (yönetme yetkisi). İslamiyet öncesi Türk devletlerinde hükümdarlık hakkının Gök Tanrı tarafından Kağan ve ailesine verildiğine inanılmaktaydı. Bu anlayışa ise Kut anlayışı denmiştir. Bu anlayışa göre Devlet Kağan ve tüm ailesinin ortak malıdır. Kut, babadan oğullarına kan yoluyla geçmektedir. Yani kağanın erkek çocukları da kutu taşır. Kut anlayışı veraset sistemini düzensiz bir hale getirmiştir bu da taht kavgalarına neden olmuştur
Ülüş (Pay): Gök Tanrı inancına göre Tanrının kağan ve tüm ailesine verdiği büyük Ekonomik güçtür. Bir hükümdarın dünyaya geldiğinde ve ileri zamanlarda ülkeye bereket bolluk getirmesidir.
Kağana (Hükümdara) itaat etmek
Törelere (kanunlara) uymak
Kazancı ölçüsünde Vergi vermek
Savaş zamanı Savaşa Katılmak
Soru: Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet öncesi Türk devletlerinde hükümdarın görevlerinden biri değildir?
A) Ağır suçluları cezalandırmak
B) Vergi koyup vergilerin toplanmasını sağlamak
C) Halkın güvenliğini sağlamak
D) Cihat anlayışını uygulamak ve yaymak
E) Orduyu komuta etmek
Cevap: "Cihat anlayışı" İslam uğruna savaşmak demektir, İslamiyet öncesi Türk devletlerinde yoktur. İslamiyet öncesi Türk devletlerinde "Cihan hâkimiyeti" anlayışı vardır. Cevap: D
Soru: Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet öncesi Türk devletlerinde hükümdarın görevlerinden biri değildir?
A) Barışa ve savaşa karar verir
B) Yazılı kanunların uygulanmasını sağlamak
C) Toy düzenlemek
D) Halkı iskân etmek
E) Devletin iç ve dış siyasetini düzenler
Cevap: İslamiyet öncesi Türk devletlerinde yazılı kanunlar yoktur, devlet Töre adı verilen yazısız kurallara görele yönetilirdi. Hükümdarda törelerin uygulanmasını sağlardı. Cevap: B
KPSS - TYT TARİH KONULARI TIKLA
Dünya siyasî tarihinin gelmiş geçmiş en önemli hükümdarlarından biri olan Bilge Kağan küçük yaşlardan itibaren devlet hizmetindeki başarılarıyla sivrilmiş ve Göktürk Devleti’ne en parlak dönemini yaşatmıştır. Orhun Yazıtları’nda Bilge Kağan’ın milleti için büyük fedakârlıklarda bulunduğu yazılıdır. Kağan, kazandığı başarılarda kardeşi Kültegin ve veziri Tonyukuk’un büyük desteğini görmüş, ancak kendisinden sonra güçlü hükümdarların gelmemesi nedeniyle Göktürk Devleti kısa sürede parçalanmıştır.
Bilge Kağan, Göktürk Devleti, Kültegin, Tonyukuk, Orhun Yazıtları.
Bilge Khan who was one of the most important sovereigns of the World’s Political History became sharply pointed for the functions of state by his early ages and brought the most powerful term to the Kok-turk State. In Orhun Monuments, it was written that Bilge Khan showed great self-sacrifice to his nation. The Khan got grand support of Kultegin (his brother) and Tonyukuk (his primeminister) in his success, but because of not coming strong sovereigns after him, Kok-turk State ended in a short time.
Bilge Khan, Kok-turk State, Kultegin, Tonyuquq, Orhun Monuments.
Tarih boyunca çok sayıda devlet kurmuş ve yaşatmış olan Türkler, dünya tarihine damga vurmuş çok sayıda hükümdara da sahip olmuşlardır. Bu hükümdarlar içinde özel bir yeri olan Bilge Kağan’ın ismi hemen hemen herkes tarafından bilinmektedir. Bu ünlü hükümdar, II. Göktürk Devleti’nin kurucusu Kutluk (İlteriş) Kağan’ın oğludur ve tahtı amcası Kapgan Kağan’ın ölümünden sonra almıştır.
Eski Orta-Asya Türk devletleri, başlarında bulunan hükümdarlar eğer güçlü kişilik gösterebiliyorlarsa ayakta kalabiliyor, aksi halde kolayca çözülüyorlardı. Bu açıdan, Orta-Asya’da kurulan Türk devletlerinin hükümdarlarından saygın kişiliği ve otoritesiyle sivrilebilen çok fazla sayıda hükümdarın adını verebilmek mümkün olamamaktadır. Bilge Kağan, bu sayılan nitelikleri kişiliğinde birleştirebilen ender sayıdaki hükümdarlardan biri olmuştur. Üstün kişisel özellikleri daha çocuk denilebilecek yaşta fark edilen Bilge, Kapgan Kağan döneminde Şadlık konumuna getirilmiş, kağanlığına kadarki devrede kardeşi Kültegin ve ünlü vezir Tonyukuk’un yardımlarıyla savaş alanlarında büyük başarılar kazanmıştır. Kapgan Kağan’ın ölümünden sonra elde ettiği kağanlığı sırasında da devlet yönetimindeki üstün katkıları devam eden Bilge Kağan, performansıyla Çinliler üzerinde bile olumlu tesir bırakmıştır.
Makalemizde, Bilge Kağan’ın yaşamı Kapgan Kağan dönemindeki görevinden başlayarak, kağan olduğu dönemi de kapsayacak şekilde gayet ayrıntılı bir biçimde ele alınmış, anılan dönemlerde giriştiği savaşlar ve Orta-Asya kavimlerini Göktürk egemenliği altında birleştirmesi konuları dönemin başlıca kaynakları sayılan Çin kaynakları ve Orhun Yazıtları’ndaki ifadelerin ışığı altında açıklanmaya çalışılmıştır. Ancak, Çin kaynakları incelenirken, bu kaynakların kimi zaman tarafsız olamadıkları gerçeği göz önünde bulundurulmuş, bu kaynaklar ve Orhun Yazıtları’ndaki ifadeler arasında bir karşılaştırma yapabilme olanağı sunulmuştur.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası