Öğretmen Öğrenciye Bağırabilir Mi

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? yasal mı? Birçok ebeveyn bu soruların cevaplarıyla ilgileniyor. Elbette öğretmenin öğrenciye sesini yükseltmeye hakkı yoktur, bu yasa dışıdır. Ayrıca, her öğrencinin onuruna saygı gösterilmesi ve kişisel istismardan korunma hakkı vardır. Makalede tüm bunlar hakkında daha fazla bilgi edineceksiniz.

Ana şey hakkında biraz

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? Bu durumda cevap olumsuz olacaktır. Üstelik bir çocuk için bir öğretmenin böyle bir tutum ve davranışı gerçek bir psikolojik travmaya dönüşebilir ve çocuğu bu öğretmenin derslerine katılmaktan caydırabilir. İyi mi? Tabii ki hayır, ama bununla nasıl başa çıkılır?

Bir çocuk, anne babasına öğretmeninin kendisine kötü davrandığından şikayet ediyorsa ve sesini sürekli yükseltiyorsa, yasal temsilcilerin çocuğu korumak için önlem alması gerekir. Bunun için öğrencinin velisinin öğretmenle görüşmesi ve konuşması gerekir. Öğretmenle görüştükten sonra durumun çözülmemesi durumunda okul müdürü ile iletişime geçmeniz gerekmektedir. İkincisi, bir lider olarak bu sorunu çözmelidir. Bu hatırlanmalıdır.

Çatışmanın nedeni

Bazen çocuklar o kadar yönetilemez hale gelirler ki, öğretmen onlara sesini yükseltmek zorunda kalır. Ancak, ikincisi, bir kişi olarak Yüksek öğretim, hiç boyamıyor.

Öğretmenin öğrenciye bağırmaya hakkı var mı sorusuna bir kez daha dönmek istiyorum. Kanunen hayır. Ancak çocuk sakin tonu anlamıyorsa, sınıf arkadaşlarının bilgi edinmesini engelliyorsa, bazen öğretmen kendini tutmaz ve bağırmaya başlar. Çocuklar daha sonra öğretmenlerini ailelerine şikayet ediyor ve okula gitmek istemiyorlar.

Ebeveynler, öğretmenle olan çatışmanın nedenini anlamaya başlamadan önce, çocuklarıyla konuşmalı ve her şeyin gerçekte nasıl olduğunu öğrenmelidirler. Belki öğrencinin kendisi öğretmene hakaret etti ve ona yüksek bir ses tonuyla cevap verdi, bunun öğrencinin kötü davranışı nedeniyle olması muhtemel ve öğretmen kendini tutamadı. Ve ancak çocuğunuzla konuştuktan sonra öğretmenle konuşmak için okula gitmelisiniz. İkincisi, öğrencinin annesine ve babasına bunun neden olduğunu açıklamak zorundadır. Bunu öğrenmenin tek yolu bu gerçek sebep eğitim sürecinin iki tarafı arasındaki çatışma.

Bilgi için

Burada yine birçok vatandaşın öğretmenin öğrenciye bağırmaya hakkı var mı sorusuna cevap vermek istiyorum. Cevap hayır olacaktır.

Genel olarak, psikologlar tonda bir artışın iki nedenden dolayı meydana geldiğini söylüyor:

Yine de öğretmenlik mesleğini seçmiş bir kişi, bu tür iç çatışmalarla kişiselleşmeden ve bağırmadan başa çıkmayı öğrenmelidir. Bu hatırlanmalıdır.

Ayrıca öğretmen, eğitim sürecinin ana katılımcısıdır. Takım içinde iletişim biçimini seçen, derste olan ikincisidir.

İyi bir öğretmen, bir çocuk için gerçek bir akıl hocası olabilir ve bir öğretmenin tonunu yükseltmek, tam tersine, çocukların kendi konularında yeni bilgiler edinme arzusunu öldürür.

Bu nedenle, öğrencilerine kendi güçsüzlüğünden ve duygularla baş edemediğinden bağıran bir yetişkinin, onların eşit olduğu otoriter bir kişi olması pek olası değildir. Bu dikkate alınmalıdır.

Yani daha önceydi ve şimdi

Şu anki yetişkin kuşağı, öğretmenin tahtaya, masasına bir işaretçiyle vurduğu ve ders sırasında öğrenciye sakince bağırdığı ve ders sırasında kötü davranış için onu sınıftan attığı zamanları hala hatırlıyor. Evet, önceden böyleydi. Birçok modern öğretmen hala bu şekilde davranıyor. Ama yasal mı?

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? Öğretmenin bu tür eylemleri yasa dışıdır. Bu durumda çocuğun ebeveynleri ne yapmalıdır? Sadece şikayet et. İlk olarak, yönetmenle iletişime geçmeniz ve öğretmenden profesyonel uygunluğu ve çocuklarla çalışma becerisini kontrol etmesini istemeniz gerekir.

Ayrıca, bir öğretmen bir öğrenciye hakaret ederse, İdare Kanunu'nun Maddesine göre yargılanabilir. Bu hatırlanmalıdır.

Yasal düzenlemeler

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? Tabii ki değil. Anayasa, her kişiye yalnızca eğitim alma hakkını değil, aynı zamanda bireyin onur ve onurunun korunmasını da garanti eder. Öğretmen bunu anlamıyorsa, bunu hassas bir şekilde açıklamalıdır. Veya daha yüksek bir makamla iletişime geçerek.

Federal "Eğitim Üzerine" Yasası ayrıca öğretmenlerin duygularını göstermelerine ve çocuklarla bağırmalarına izin vermez. Kendiyle bile baş edemiyorsa, öğrencisiyle ortak bir dil bulamıyorsa bu nasıl bir öğretmendir?

Ayrıca, daha önce de belirtildiği gibi, bir öğretmen bir öğrenciyi küçük düşürürse, edepsiz sözlerle hakaret ederse, İdari Suçlar Kanunu'na göre sorumlu tutulmalıdır. Ve sonra öğrenci gerçek ahlaki acıya maruz kalırsa, öğretmenden manevi zarar için tazminat talep edin. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuğun bu öğretmene derse gitmek istemediği gerçeğine gözlerini kapatmaları değil, aktif olarak hareket etmeleri ve masumiyetlerini savunmaları gerekir.

Genel özellikleri

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? Kanun bunu yapmayı yasaklıyor. Sonuçta, bir öğrenci öğretmenin ne hakkında konuştuğunu anlamıyorsa, öğretmenin anlaması için ona açıklama yapması gerekir.

Her öğretmen, psikolojik baskı yoluyla bir çocuktan bilgi alamayacağını anlamalıdır. Tam tersine öğrenci, kendisine korku ve kızgınlık veren kişinin derslerine girmemek için her şeyi yapacaktır. Ek olarak, öğretmenin bu tür davranış ve tutumu, en zeki ve üstün yetenekli çocukta bile bilgi arzusunu caydırabilir. Ebeveynler bunun farkında olmalıdır.

ortaya çıkan sorular

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? "Eğitim Üzerine" RF Yasası, bir öğrencinin onuruna ve onuruna saygı gösterilmesi, hakaret ve şiddetten korunma garantilerini gözlemleme hakkına sahip olduğunu söylüyor. Bu nedenle öğretmenin çocuğa sesini yükseltme yetkisinin olmadığını bir kez daha söylemek gerekir. Çocukları okullarda, liselerde, kolejlerde okuyan tüm ebeveynler bunu bilmelidir.

Öğretmenin 1. sınıf öğrencisine bağırma hakkı var mı? Tabii ki değil. Bu durumda, çocuğun hangi yaşta ve hangi sınıfta okuduğu önemli değildir. Öğretmen çocuklara bilgi vermelidir. Bunun için tüm okul çocukları bu eğitim kurumuna devam ediyor. Ve eğitim materyallerini çocuklara doğru dürüst aktaramayan öğretmenlerin çığlıklarına kulak asmamak. Bütün mesele bu.

Yukarıdakilere

Ebeveynler çocuklarını korumalı ve yardım etmeli ve ikincisinin okumak ve okula gitmek istemediği için azarlamamalıdır. Bunun her zaman bir nedeni vardır.

Sonuçta, okuldaki bir çocuk sürekli bir öğretmenin çığlıklarını duyarsa, oraya tekrar gitmek istemesi pek olası değildir. Bu dikkate alınmalıdır.

Bir öğretmenin okulda bir öğrenciye bağırma hakkı var mı? Tabii ki değil. Ayrıca öğretmen bu durumda çocuğun kanunla kendisine verilen haklarını ihlal etmiş olur. Öğretmenin bu tür davranışları cezalandırılmalıdır.

Bizim ülkemizde

Öğretmenin öğrenciye bağırma hakkı var mı? Rusya'da bir öğretmenin bu tür davranışları yasa dışıdır ve kabul edilemez.

Ayrıca, içinde Son zamanlarda savcılık, öğretmenlerin resmi yetkilerini aştığından ve sadece çocuklara bağırmakla kalmayıp bazen fiziksel güç kullandıklarından şikayet eden okul çocuklarının ailelerinden şikayetler almaya başladı. yasal mı? Tabii ki değil.

Bu tür eylemler için öğretmenler sadece idari olarak değil, hatta cezai olarak da adalete teslim edilir. Hiçbir şey cezasız kalmaz.

Sonuç

Bir öğretmenin kanunen bir öğrenciye bağırma hakkı var mı? Böyle bir sorunun cevabı olumsuzdur. Ayrıca, bu durumda okul çocuklarının ebeveynleri okul müdüründen yardım almalı ve benzer bir sorunu çözmelidir.

Sonuçta, bir öğretmen çocuklar için bir akıl hocası olmalı ve onlarda korku ve tahrişe neden olmamalıdır. Aksi takdirde, en yetenekli çocuk bile çalışmak ve dersler için böyle bir öğretmene gitmek istemeyecektir.

Ya öğretmen, örneğin dış verilerine atıfta bulunarak, sistematik olarak "şaka yaparak" çocuğa isim verirse? Belli bir öğrenciye açıkça ve kasıtlı olarak haksızsa? Bir öğretmenin alenen eleştirme, öğrencileriyle alay etme hakkı var mı? Etik olmayan öğretmen davranışlarıyla nasıl başa çıkılır?

Şu anda mevzuat, genel eğitim öğretmenlerinin mesleki davranışları için özel gereksinimleri tanımlamamaktadır. Kural olarak, eğitim kurumları öğretmenler için mesleki etik kurallarını kendi yerel düzenlemeleriyle onaylar.

Okulda İnsan Onuruna Saygı Hakkı

Öğrencinin insan onuruna saygı gösterilmesi, her türlü fiziksel ve ruhsal şiddetten korunma, kişisel hakaret, can ve sağlığın korunması hakkı vardır ().

öğretmen zorunlu yasal, ahlaki ve etik standartlara uymak, mesleki etik gereklerine uymak; eğitim ilişkilerinde öğrencilerin ve diğer katılımcıların onur ve onuruna saygı gösterin ().

Öğretmenin hakkı yoktur:çocuklara bağırmak, el kaldırmak, onurunu aşağılamak, sınıf arkadaşlarının önünde onu küçük düşürmek, bir çocuğu insanlık dışı bir şekilde cezalandırmak. Öğrencinin disiplin ihlali yapması durumunda, öğretmen okul tüzüğüne göre hareket etmeli ve konuyu veli ve okul yönetimi ile birlikte çözmelidir.

Öğretmen öğrenciyi rahatsız etmesine izin verirse veliler ne yapmalıdır?

Adım bir.Öğretmen diyaloğa hazırsa, yardımcı olabilir kişisel konuşma.Çocuğunuzun çığlık atmaya alışık olmadığını ve bu tür etki önlemlerinin kabul edilemez olduğunu düşündüğünüzü öğretmene açıklayabilirsiniz.

İkinci adım.Okul müdürünün adına bir itiraz yazın(hem bireysel hem de toplu olabilir), öğrencilerin haklarını ihlal eden gerçekleri ve durumları listeleyin. onur ve haysiyete saygı ve öğretmene karşı işlem yapılmasını veya disiplin sorumluluğu getirilmesini talep edin.

Şikayetinizin bir iftira olarak algılanmaması ve çocuğunuzun suçlu olmaması için diğer ebeveynleri dahil etmeye çalışın. Muhtemelen benzer sorunları vardır. Sınıfın velileri tarafından müdüre imzalatılan şikayet çok etkili yöntem Müdür böyle bir itirazı görmezden gelmez - resmi bir soruşturma yürütmekle yükümlüdür ve öğretmeni disiplin sorumluluğuna getirme hakkına sahiptir.

Adım üç.Uyuşmazlık Çözüm Komisyonuna bir başvuru gönderin. Böyle bir komisyon her okulda toplanmalı ve gelen başvuruları değerlendirmelidir. İtiraz hem öğrenciler adına hem de veliler adına gönderilebilir. Komisyonun bileşimi ebeveynleri içermelidir.

Adım dört.Mahkemeye, savcılığa, polise gitmek, eğitim denetimi denetimi hem disiplin kovuşturmasından sonra gelebilir hem de disiplin kovuşturmasının yapılmadığı durumlarda veya bu kovuşturma sırasında, tanımladığınız öğretmenin davranışının tespit edilmediği durumlarda.

Durumu düzeltmek mümkün değilse veli çocuğu başka bir sınıfa veya başka bir öğretmene nakletmek konusunu gündeme getirebilir. Okulun faaliyetleriyle ilgili transfer prosedürü ve diğer organizasyonel konular, genel Tüzüğe yansıtılmalıdır. Eğitim kurumu Ebeveynler, okulun faaliyetlerini düzenleyen ve haklarını etkileyen tüm belgeleri tanıma hakkına sahiptir.

Etkileri

Öğretmenin profesyonel olmayan ve etik olmayan davranışlarına ilişkin gerçekleri belirledikten sonra, aşağıdakileri talep etme hakkınız vardır:

1) işten çıkarma dahil olmak üzere disiplin sorumluluğuna sokmak (okul yönetimi veya uyuşmazlık çözüm komisyonu ile iletişime geçtiğinizde);

2) idari veya cezai sorumluluk getirmek (polis, savcılık, eğitim kontrolü için teftiş ile temasa geçerken);

• İdari sorumluluk. Hakaret, yani uygunsuz bir biçimde ifade edilen başka bir kişinin onur ve haysiyetinin aşağılanması - vatandaşlara bin ila üç bin ruble arasında idari para cezası verilmesini gerektirir; memurlar hakkında - ila ruble; üzerinde tüzel kişiler- ila ruble. (Madde İdari Suçlar Kanunu)

3) manevi zararın tazmini (öğretmen ve okuldan tazminat talebiyle mahkemeye başvururken).

Her halükarda, hakaret konusunu gündeme getirmeye değer, çünkü öğretmen cezalandırılmayacağından, davranışının hala şikayetler olması veya müdürle yüz yüze bir konuşma olması gerçeğinden etkilenmesi mümkündür.

Kanundan alıntılar:

Bireyin onuru devlet tarafından korunur. Hiçbir şey onu küçümsemenin temeli olamaz.

Anayasa'nın maddesinin 1. fıkrası Rusya Federasyonu

Öğrenci, insan onuruna saygı gösterilmesi, her türlü fiziksel ve ruhsal şiddetten, kişisel hakaretten, yaşam ve sağlığın korunmasından korunma hakkına sahiptir.

Öğretmen, yasal, ahlaki ve etik standartlara uymak, meslek etiğinin gereklerine uymakla yükümlüdür; eğitim ilişkilerinde öğrencilerin ve diğer katılımcıların onur ve haysiyetine saygı gösterin.

maddi olmayan mallar

1. Yaşam ve sağlık, kişisel haysiyet, kişisel bütünlük, onur ve iyi isim, ticari itibar, mahremiyet, ev dokunulmazlığı, kişisel ve aile sırları, hareket özgürlüğü, kalış ve ikamet yeri seçme özgürlüğü, vatandaşın adı, yazarlık, diğer Bir vatandaşa doğuştan veya kanuna göre sahip olunan maddi olmayan menfaatler devredilemez ve başka hiçbir şekilde devredilemez.

2. Maddi olmayan menfaatler, bu Kanuna ve diğer kanunlara uygun olarak, bunların öngördüğü hallerde ve şekillerde ve ayrıca medeni hakları koruma yöntemlerinin (Madde 12) kullanılmasının aşağıdaki durumlarda ve sınırlarda korunur: ihlal edilen maddi olmayan menfaatin özü veya kişisel olmayan mülkiyet hakları ve niteliği bu ihlalin sonuçlarıdır.

Vatandaşın çıkarlarının gerektirdiği durumlarda, özellikle kişisel mülkiyet hakkının mahkeme tarafından ihlal edildiğinin tanınması, işlenen ihlale ilişkin mahkeme kararının yayınlanması, ayrıca kişisel mülkiyet dışı hakları ihlal eden veya ihlal tehdidi oluşturan veya maddi olmayan bir menfaate tecavüz eden veya tecavüz tehdidi oluşturan eylemleri bastırarak veya yasaklayarak.

Rusya Federasyonu Medeni Kanununun Maddesi

Hakaret, yani uygunsuz bir biçimde ifade edilen başka bir kişinin onur ve haysiyetinin aşağılanması - vatandaşlara bin ila üç bin ruble arasında idari para cezası verilmesini gerektirir; yetkililer için - on bin ila otuz bin ruble; tüzel kişiler için - elli bin ila yüz bin ruble.

Artan ton, iki olası duygusal bozukluğun bir işaretidir: kendinden şüphe veya korku. Ancak öğretmenliği yaşam mesleği olarak seçen bir insan, bu tür içsel çatışmalarla kişiselleşmeden, çığlık atmadan baş etmelidir. Öğretmen, öğrenme sürecinin ana katılımcısıdır, ekip içindeki etkileşim biçimini belirleyen kişidir. Çocuğa bir model ve akıl hocası olabilir veya genel olarak konuya ve çalışmaya olan tüm ilgiyi öldürebilir. Duygularla baş edemeyen ve güçsüzlükten çocuklara bağıran bir yetişkinin, bir grup genç için otorite olması pek olası değildir.

kelimeler acıtıyor

Çocuk Psikologları ve Psikiyatristleri Derneği Başkanı Alexander Kuznetsov, öğretmenden hoşlanmamanın okula devamsızlığın yaygın bir nedeni olduğuna inanıyor. Öğrencilik günlerinizi düşünün, sıkıcı veya kibirli bir üniversite öğretmeni yüzünden kaç tane çift kaçırıldı. Küçük çocuklarda aynı mantık çalışır: herkesin uyaranla etkileşime girmesinden kaçının. olası yollar Bu, özellikle öğrenciyle yalnızca ortak bir dil bulmayan, aynı zamanda sözlü olarak onu rahatsız eden öğretmenler için geçerlidir. Ve bu bir çocuğun ruhunun başına gelebilecek en kötü şey değil. Öğretmenlerin mantıksız bağırışları ve sınıf önünde bir öğrenciyi küçük düşürmeye yönelik girişimler, kişinin hayatı boyunca taşıyacağı ciddi rahatsızlıklara yol açabilir.

Çatışmadan nasıl çıkılır

Her ebeveyn çocuğunu tanır ve sesin yükseltilmesinin haklı olup olmadığını anlayabilir. Elbette öğretmenin öğrenciyi küçük düşürmeye hakkı olduğu bir durum yoktur. Ancak bazen gençler bir yetişkini ağlamaya teşvik etmek için her şeyi yaparlar. Bir çatışma durumundan çıkmak için birkaç seçenek vardır:

Durumu okul idaresi temsilcileri (müdür, başöğretmen, psikolog) ile birlikte analiz etmek ve iş ve etik kurallara uygun olarak çözmek;

Çatışmanın kaynağını belirlemek ve durumu barışçıl bir şekilde çözmek için okul yönetimine başvurun (başka bir deyişle, öğrencilerle görüşün ve eğer çocuk hatalıysa onunla eğitici bir konuşma yapın);

Öğretmen ve öğrenci ile uzlaştırıcı bir konuşma yapmaya çalışın, çünkü genellikle bir durumda, her iki rakip de yanılıyor.

Bu gibi durumlarda kimin haklı kimin haksız olduğunu söylemek zor. Özel eğitim gereksinimleri nedeniyle öğretmenler üzerinde genellikle çok fazla baskı vardır ve her ebeveyn, çocuklarının savunucusu olmayı seçer. Çocuğunuza çığlık atan bir yetişkinle asla pazarlık yapmamasını ve okulda herhangi bir yanlış anlaşılmayı anne veya babasıyla tartışmasını öğretin - onlar çatışmayı çözmeye yardımcı olacaklardır.

Arkadaşımın oğlu son zamanlarda her yerden eve geliyor. Ergenlik dönemi zaten zor, ama burada öğretmen devreye girdi, sürekli yıkılıyor ve çığlık atıyor. Adam da sessiz değil, sonunda müdürün ofisine geliyor ve ebeveynleri okula çağırıyor.

Herkes uzun süren çatışmadan muzdariptir ve her şeyden önce konuyu terk eden ve temelde onu öğretmeyen çocuk. Soru ortaya çıkıyor: öğretmen nasıl davranmalı ve her koşulda öğrenciye sesini yükseltme hakkına sahip mi? Bu konuda daha fazlası.

Soruyu doğrudan koymak için, cevap kesindir - hayır. Öğretmen, öğrenciyle yüksek sesle konuşamaz bile. Bu eğitimsiz ve kabul edilemez. Peki o zaman bu neden oluyor?

Öğretmenin sesini yükseltme nedenleri

Çoğu zaman çocuklar o kadar kontrol edilemez hale gelirler ki, onlarla başa çıkmak sorunludur ve bir ders vermek imkansızdır. Öğretmen disiplini nasıl koruyacağını bilmiyor ve çığlık atmak için yıkılıyor. Doğal olarak kimse onu dinlemez ve bazı öğrenciler de onunla dalga geçmeye başlar.

Öğretmene ve işine saygı, bugün çocuklara pratik olarak aşılanmamaktadır. Bu bir ebeveyn kusurudur.

• Öğretmen sürekli agresif davranırsa, yavaş yavaş konusunu sevme ve ona öğretme arzusunu caydırır. Bu davranışıyla çocuğa psikolojik travma yaşatmaktadır.
• Ancak bazen çocuğun kendisi, öğretmeni bir skandala metodik olarak kışkırtır ve cezasızlığını hissederek dersi kasıtlı olarak bozar. Bu çeşitli nedenlerle olabilir ve yetiştirilme tarzına, aileye ve diğer şeylere bağlıdır.
• Kariyerlerine ilk yıllarında başladıkları için sınıfta yüksek sesle iletişimi normal bulan öğretmenler var. Sovyet zamanları, bir işaretçi ile sınıfta dolaşmak ve bağırmak, hatta çocuğu bağırarak kapıdan atmak mümkün oldu. yüzyılda bu tür yöntemler artık işe yaramıyor - çocuklar, dünya ve öğretim yöntemleri değişti.

Öğretmenin çocuklara bağırmasından kaynaklanan bir çatışma varsa, o zaman velilerin okula gitmesi ve bunun nedenlerini anlaması gerekir. Ancak evde mutlaka çocukla konuşun.

Suçluysa, iğrenç davranıyorsa, kabaysa, dersleri bozuyorsa, o zaman okuldan değil, yavrulardan başlamak gerekir. Bu davranışın nedenleri vardır: dikkat eksikliği, sevgi, ergenlik vb.

Öğretmene anlaşılmaz bir şey olduğunu anlarsanız, onunla konuşmanız gerekir. Görüşmeler yardımcı olmazsa, sonuç çıkmazsa, her velinin okul müdürüne gidip şikayet etme hakkı vardır.

Sorunun psikolojik yönü

Genç bir öğretmenin sınıfta kendini tamamen savunmasız hissetmesi nadir değildir. Çocuklar bu güvensizliği ve deneyimsizliği çok ince bir şekilde "kavrarlar" ve onu kullanmaya başlarlar - alay etmek, dersleri bozmak, sadece korkunç davranmak, bazen açıkça öğretmene hakaret etmek.

Psikolojide, bir kişinin çeşitli nedenlerle bağırmaya ve hatta sesini yükseltmeye başladığına inanılır:

1. Kontrol edilemeyen korku hissi.
2. Yeteneklerinde belirsizlik, durumu kontrol edememe.

Ancak öğretmenlik, maksimum konsantrasyon ve duyguları yönetme becerisi gerektiren bir meslektir. Her insanın sahip olduğu iç çatışmalar, bu durumda başkalarına ve hatta öğrencilere dökülmemelidir.

Ayrıca öğretmen örnek olmalı, nasıl konuşulacağını ve bakılacağını göstermelidir. Ne tür ahlak normları vardır, kadınlarla nasıl iletişim kurulur, bir kıza ne söylenebilir ve kimseye ne söylenemez. Öğretmen çocuğa toplumdaki iletişim normlarını aşılar. Sadece okula gidiyor - ve zaten işte.

Öğretmen derste haklı olarak asıl şeydir, öğretim stilini seçer. Sınıftaki iletişim formatı da onun kontrolünde olmalıdır. Bu işe yaramazsa, önce kendiniz üzerinde çalışmalı, sebepleri aramalı ve ancak o zaman öğretime gitmelisiniz.

Bir yetişkinin ergenlerle veya farklı yaştaki öğrencilerle başa çıkamaması durumunda otoritenin sonsuza kadar kaybolabileceğini anlamalısınız. Sadece çocuklara öğretmekle kalmayacak, aynı zamanda konusu için avlanmalarını da engelleyemeyecek.

Açıkça, çığlık atmak kabul edilemez Eğitim kurumuöğretim kadrosundan. Eğer vakalar tekrarlanırsa okul yönetimine gidip bu sorunu çözmeniz, bir şikayet yazmanız ve yeniden belgelendirmenizi ve öğretmenin mesleki uygunluğunu kontrol etmeniz gerekir.

Kanunlar var mı?

1. Anayasaya göre, herkesin sadece eğitim alma hakkı değil, aynı zamanda onurunu ve onurunu da koruma hakkı vardır. Her şeyden önce çocuk bir insandır ve devlet onu özellikle devlet eğitim kurumunda iken korumak ve kollamakla yükümlüdür.
2. Bu, öğretmene ilk veya sonraki konuşmalarda söylenmelidir. Bu tür gerçeklerin onu duygularını dizginlemeye ve dengeli davranmaya ikna etmesi mümkündür.
3. Ayrıca, eğitimcilerin çocuklara tüm sınıfın önünde bağırmak, hakaret etmek ve aşağılamak şöyle dursun, uygunsuz bir şekilde davranmasını yasaklayan Eğitim Yasası da vardır. Bu anti-pedagojiktir.
4. Öğretmenin öğrenciye hakaret ettiği reddedilemez ve kanıtlanmış gerçekler varsa, Sanat altına alınabilir. 5. İdari Kanunun 65'i.
5. Öğretmenin söylediği şey çocuğa ciddi acılar ve psikolojik travmalar getirdiyse manevi tazminat da talep edebilirsiniz.
6. Ek olarak, Rusya'da son yıllarda, öğretmenler sadece seslerini yükseltmekle kalmayıp aynı zamanda fiziksel güç kullandıklarından, ebeveynlerin savcılığa şikayet ve iddialarda bulunduğu durumlarda vakalar daha sık hale geldi. Ve bu idari değil, cezai sorumluluktur.

Ebeveynler, çocukları okula gitmek istemiyorsa duruma göz yummamalıdır. Oğul veya kız şikayet ederken, onları korumak için harekete geçilmelidir.

Bu yapılmazsa, çocuk atlamaya ve olumsuz tavrı kendi çocukça yöntemleriyle protesto etmeye başlar. 10 ya da 16 yaşında olması önemli değil. Anne ve baba, öğretmenlerle birlikte, çocuk için mutlu bir çocukluk ve iyi bir eğitim süreci sağlamakla yükümlüdür.

Sonuç

• Öğretmenin hiçbir koşulda sesi yükseltme ve öğrencilere bağırma hakkı yoktur. Derste disiplinle başa çıkamıyorsa veya konuyu net bir şekilde anlatamıyorsa mesleği değiştirme zamanı gelmiştir.
• Bir konuşma için okula gitmeden önce, ebeveynler ilk olarak çatışma durumunu çocukla tartışmalıdır. Sonuç çıkarmak için her iki tarafı da dinlemeniz gerekir.
• Suçlu öğretmense velilerin okul yönetimine şikayet etme ve önlem alma hakkı vardır. Aksi takdirde, büyüklerin kayıtsızlığının bedeli çocuğun bozuk psikolojisi olacaktır.

1. Öğretmenin, yerine getirmediği için öğrenciye bağırma hakkı var mı? ödev?

Merhaba! Değil. Ancak görevlerin tamamlanabilmesi için anne-babanın çocuğu eğitmesi gerekir. Savcılığa şikayet hazırlayabilir, web sitesi üzerinden iletebilirsiniz. Kanunun belirli maddelerinin belirtilmesi isteğe bağlıdır. Temyiz serbest biçimde düzenlenir. İlgili belgeleri (varsa) ve kanıtları şikayete ekleyin. Savcılık kontrol edecek ve haklarınızın ihlal edildiği teyit edilirse işlem yapacaktır.

İyi akşamlar! Bu olası "en hafif" suçtur. Bu durumda veliler hem öğretmen hem de okul yönetimi ile doğrudan iletişime geçebilir. Ancak, olağan iletişimin bir etkisi olmayabilir ve böyle bir itirazın devam etmesi durumunda velilerin belediyenin eğitim yetkililerine haber vermesi gerekir. Bu durumda, bu tür makamlar araştıracak ve ceza verecektir. Böyle bir suistimal için öğretmen, iş kanununa göre disiplin cezası ile tehdit edilir. Bunlara - kınama, disiplin cezası dahildir.

İyi günler! Öğretmenin öğrenciyle yüksek sesle konuşmaya hakkı yoktur! Bir eğitim kurumunun müdürüne veya Eğitim Bakanlığı'na başvurabilirsiniz, ancak önce öğretmenle konuşun, neyin ne olduğunu öğrenin.

Öğrencilerin de yüksek sesle konuşmasına teşvik eder. Öğretmenler öğrenciler için en büyük rol modellerden biridir. Öğretmenler öğrencilere nasıl davranıyorsa, öğretmenlerin olmadığı yerde öğrenciler de aynı şekilde davranmaya başlar. Öğrenciler için işler istediği gibi gitmediği zaman karşı tarafa duygularını ve düşüncelerini ifade etmek yerine şikâyet etmeye, olumlu davranmamak için ayak diremeye başlarlar. Öğrenciler birbirlerine karşı daha bencil ve daha sabırsız olurlar. Öğretmene karşı da saygılarını yitirirler. Huzurlu bir öğrenme ortamı ortadan kalkar. Bu öyle bir hal alır ki, öğrenci ailesinde de aynı şekilde davranmaya başlar ve bir bakmışsınız öğrenci toplumda böyle bir birey olarak kendini var eder. Konuşmaktan aciz, sürekli gergin, sabırsız, bağımlı ve bencil bireyler…

Öğrenci ile kurduğu korku temelli ilişki, öğretmenin dönem sonunda içten içe pişman olduğu durumlardan biridir. Öğretmen yavaş yavaş kendisine öz saygısını yitirir. Öğretmen sürekli bağırarak öğrencilerle iletişim kurduğu için öğrencileri tarafından sevilmeyen bir öğretmen olmanın yanında saygı duyulmayan bir öğretmen de olmuştur. Öğretmen bağırarak bu işi çözemediğini anladığında ise yardımına rehberlik servisi, müdür ya da müdür yardımcıları koşmaktadır. Bu durum yaptığı işi sorgulamasına ve kendisine karşı da olumsuz tutum sergilemesine sebep olur.

Peki sınıfta hiç mi sesimizi yükseltmeyeceğiz? Tabi ki de hayır! Eğer zor bir konu anlatıyor, öğrencilerinizin de o sırada dikkatini toplamak istiyorsanız, öğrencileri hareketlendirecek bir konuşma yapıyorsanız, komik bir hikâye anlatıyorsanız ya da bir role girip öğrencilerinizle drama yapıyorsanız gevşeyin ve istediğiniz kadar gürültülü, eğlenceli ve daha gösteri amaçlı ders işleyin. Ayrıca açık havada, öğrencilerinizin güvenliğini sağlamanız gerekiyorsa sesinizi elbette yüksek tutmanız gerekir. Ancak öğrencilerin dikkatini çekmek istediğinizde, uyarırken, yönerge verirken, olumsuz bir davranışın sonucu hakkında konuşurken ya da bütün sınıfı ilgilendiren bir konuyu gündeme getirirken yüksek ses ile konuşmak ya da bağırmak yerine, anlaşılır ve net bir konuşma dilini seçiniz. Tek bir yerden, sınıfın tümüne hâkim olacak şekilde duru ve sakin bir şekilde konuşmanız, tüm öğrencilerinizin daha çok dikkatini çekecektir. Öğrencilerinizi uyarırken onlarla göz teması kurmak, konuşmaktan daha iyi olabilir. Öğrencilerinizin anlattığı komik bir durumu, sınıf yönetiminizin bozulacağını düşünerek kayıtsız kalmak yerine onlarla kahkaha atamayı deneyin. Onlarla sohbet etmekten keyif aldığınızı gösterin. Onlara birey olduklarını hissettirin. Eminim size olan sevgisi, size saygı duymasına da katkı sağlayacak. Siz bir şey söylemek için ağzınızı açtığınız an, onlar da sizi can kulağıyla dinlemek için sürekli takipte olacaklardır. Söyledikleriniz öğrencilerinizin bir kulağından girip diğerinden çıkmayacaktır. Gözleri, kalpleri ve zihinleri ile sizi takip etmeye başlayacaklardır.

Kaynak: funduszeue.info

Şansınıza kötü birine denk gelmişsin üzgünüm ki. Oğlum Besin alerjisi olduğu halde 2 sene devlet anaokuluna gitti. Tabi bu okula yazılmadan önce çevremdeki bütün anaokulu öğretmencikleri oğlumu alerjisinden dolayı istemedi. Sebepte " böyle bir sorumluluk alamayacakları ve kendileri bile çocuklara hediye olarak çikolata dağıttıkları, tek bir çocuk için doğum günlerini iptal edemeyecekleri " !!! Sonra mezun olduğumuz anaokuluna gittim tabi alacağım cevabı yine hayır olarak düşündüğüm için yüzüm 5 karış hiç detaya girmeden gördüğüm ilk anasınıfı öğretmenine sadece " oğlumun inek sütü proteini ve yumurta proteini alerjisi var. Onu bu okula kabul edebilir misiniz?" oldu. Öğretmenimiz de şaşırarak tabi ki alırım neden almayayım ki dedi. Ben o cevabı beklemediğim için şok oldum tabi. Detaya girdim anlattım ve öğretmenimiz dedi ki" bütün çocuklar özeldir bizim için. Sizin çocuğunuz da özel. Hepsine dikkat ediyoruz sizinkine biraz daha fazla dikkat ederiz. Çocuğunuzu kabul etmemek gibi bir lüksümüz olamaz burası bütün çocuklar için var" kadının boynuna sarılıp hüngür hüngür ağlamıştım 🙈 Iyi ki o gün o okula gidip canımız ciğerimiz öğretmenimizle karşılaşmışım. O kadar iyi baktılar ki çocuğuma. Bakicisindan yemekcisine stajyerinden temizlikcisine hepsi kendi çocuğu gibi kolladı gözetti çocuğumu. Alerjisi ile bilmeleri gereken her şeyi yazıp vermemi istediler. Biri sınıfta biri yemekhane de biri de öğretmenimizin çantasında durdu hep. Takıldıkları yerde beni aradılar, ben merak ettiğin yerde onları aradım.
Öğretmen işi biraz şans işi sanırım. Oğlum bu konuda gerçekten çok çok şanslı. Dilerim ki bütün çocuklara hep şans güler, hep vicdanlı, empati kurabilen, merhametli insanlarla karşılaşırlar 🙏🙏