cideli kızın oynaması / Cide düğünü ama ne düğün - Dailymotion Video

Cideli Kızın Oynaması

cideli kızın oynaması

'Kadınlara futbol, 'lere dek yasaktı'

Röportaj: Alper Kaya
funduszeue.info

Amatör futbol liglerindeki tek kadın çalıştırıcı Özgür Gözüaçık Akyıldız ile, Kadın Ligi'nden; kişisel futbol geçmişi ve gelecek planlarına kadar pek çok şeyi söyleştik. Futbola kadınlar niye girer, neler yapabilir, gelecekte daha iyi olabilirler mi; hepsini konunun erbaplarından pek kıymetli teknik direktörümüze sorduk!

- Hocam merhabalar! Öncelikle sizi tanıyalım mı, futbolla ilişkinizin satırbaşlarını dinleyelim mi?
" Kastamonu doğumluyum. İlkokul 4. sınıfa kadar Kastamonu'da okudum. 5. sınıftan lise bitimine kadar da Cide'de. Babam okul müdürüydü, annemin ise kendine ait iş yeri vardı. 4 kardeşiz. Futbolla ilgim ilkokulda başladı. 'de Cide Spor Bayan Futbol Takımı'nda lisanslı olarak oynamaya başladım. Adana Sağlık Spor'a, sonrasında ise Samsungücü Bayan Futbol Takımı'na transfer oldum. Üniversiteyi de Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde okudum"

- Kadınların son dönemde futbola daha çok dahil olduğunu gözlemliyoruz. Siz de halihazırda futbola dahil olan kadınlardansınız. Sizce neden arttı bu girişimler son yıllarda?
"Kadınların futbol oynaması çoğu gelişmiş ülkelerde, Türkiye de dahil, 'lere kadar yasaklıydı. Kadınların ilgisizliği değil de zorunlu uzak kalışı demek daha doğru olur. Türkiye'de MEB mevzuatında geçmiş yıllara kadar kız çocuklarının okullarda futbol oynaması yasaktı. Yeni aşıldı bu durum. Yasaklar da ortadan kalmaya başlayınca futbol oynayan daha fazla kadın görmeye başladık. Bu arada trübünlerdeki sayı da artmaya başladı! Gerçi bunun yasakla alakası yok; izlemek yasak değil sonuçta (Gülüyor)"

- Kadınlar Ligi'ni takip edenler biliyordur, lig bazen iptal edilir, hiç başlatılmaz, bazen alakasız zamanlarda başlatılır Siz Kadınlar Ligi konusunda ne düşünüyorsunuz? Bilhassa Türkiye'de sizce kadınların futbolla alakasını arttırma yolunda lig bazlı nasıl çalışmalar yapılabilir?
"Evet Kadınlar Ligi daha önceki senelerde kapatıldı. Bu durum bizi de mağdur etti çünkü tam futboldan verim alacağımız zamanda oynayamadık. Şimdilerde ise lig araları çok uzun bu da hem takımlarımızı hem de milli takımımızı zor durumda bırakıyor. Yeterince kamp yapamıyor milli takımımız. Bunun sonucunda da istenen başarılar alınamıyor. Eminim bu durumdan hem milli takım hocalarımız hem de oyuncular şikayetçidir. Neticede, istediklerini yapamıyorlar. Ersun Hoca döneminde güzel gelişmeler yaşandı. Tolunay Kafkas Hocamız da eminim kadın futboluyla yakından ilgilenecek ve bahsetmiş olduğum sorunları ortadan kaldıracaktır. Çalışmaları yakından takip ettiğini duyuyorum"


- Lig haricinde neler yapılabilir hocam?
"Aslında federasyon son yıllarda güzel adımlar atmaya başladı. Dediğim gibi Ersun Yanal zamanında 85 noktada kız futbol okulları açıldı. Futbol köylerinde kızlara eğitim verildi ve futbol, okullara yayıldı. Bunlara devam edilmesi ve daha fazla kız çocuğuna ulaşılması gerekir. Ayrıca Süper Lig takımlarının muhakkak kadın takımı kurmaları sağlanmalı. Profesyonel tüm takımlara da zorunluluk getirilmeli Kadın futbolu ile ilgili tanıtımların çok iyi yapılması gerekir!

Türkiye' de yaşayan birçok kişi kadın liginin olduğundan ve milli takımımızdan habersiz. Hatta geçenlerde Sayın Acun Ilıcalı Yetenek Sizsiniz programında Almanya'dan gelen kadın futbolcuya ''Benim çevremde tanıdığım kadın futbolcu yok'' dediği zaman birçok kişi kızdı. Kendisi futbolla çok yakından ilgilenmesine rağmen duymamışsa demek ki tanıtım konusunda çok eksiğimiz var. Kadınlar liginin tanıtılması konusunda reklamların yapılması şart. Bu konu ile ilgili gönüllü proje adı altında ilk adımı Tazefikir reklam ajansı attı. Yapılan çalışmalarla devamı da getirilecek"
 
- Çalıştırdığınız takımlarda kadın olduğunuz için zorluk yaşadığınız hiç oldu mu?
"Tabii ki zorluklar yaşadım ama beni yıldıracak zorluklar değildi bunlar! (Gülüyor)"

- Peki, sorunları nasıl aştınız?
 "Bazılarını görmezden gelerek bazılarının da üstüne giderek diyelim"

- Bir teknik direktör, oyuna nasıl etki etmeli? Sizin yöntemleriniz neler?
"Her zaman oyuncularına güvenmelidir. Zaten maç saatine kadar verebileceğinizi vermişsinizdir; maç sırasında uyarılar yaparak takımı idare ederim. Futbolcum hata yapsa da, ki bunun sonucunda gol bile yesek, asla motivasyonunu olumsuz yönde etkilecek sözler söylemem. Bu da başarıyı beraberinde getirir"

- Türkiye'de iki takımın başkanı kadın (Çankırıspor & Kızılcahamam). Sizin bu konuda hisleriniz ne yönde?
"İki başkanımızla da gurur duyuyorum. Kadınların futbola bu yönde de destek vermesi çok güzel! İleride takımların yönetimlerinde daha fazla kadını görmek istiyorum"

- Kadın hakemlerin Süper Lig'de maç yönetmesinin önünde federasyon bazlı engeller var malumunuz. Sizce erkek hakemlerin -hadi sayıca denk demeyelim ama- çeyreği kadar kadın hakem olsa ligde, bu kadar gerginlik bu kadar hata olur mu?
 "Öncelikle kadın hakemlerimizin futbol bilgisinde kesinlikle eksiklik yada erkeklerden farklılık olacağını düşünmüyorum. Tek gerçek, fizik olarak erkeklerle eşit olmamamız. Hakemlerimiz maç içerisinde oldukça çok efor sarfediyor. Çünkü futbol artık çok tempolu oynanıyor. Bu tempoya ayak uyduracak seviyeye geldikten sonra bence görev verilecektir"

- Futbola dair gelecekteki planlarınız neler?
"Bu seneyi şampiyon bitirmek istiyoruz. Sonraki yıllarda ise UEFA A Lisansımı almak ve profesyonel bir takımda yardımcı antrenörlük yapmak istiyorum. Yolum çok uzun, ben bu yolda emin adımlarla ilerlemek ve ileride çok iyi yerlerde olmak istiyorum"

- Hocam, son olarak, futbol dışında neler yapıyorsunuz? Sanırım gene sporun içindesiniz?
"Evet yine sporun içindeyim. Kadınlara özel bir spor salonum var. Antrenmanların haricinde oradayım. Ayrıca Tazefikir reklam ajansı tarafından kadıfunduszeue.info diye bir site açılıyor, ona destek vermeye çalışıyorum. Bir de "turizmin sesi" internet sitesinde köşe yazarlığı yapıyorum Yine Tazefikir reklam ajansı tarafından kurulan bir facebook sayfası var "kadınlarafutbol" bu sayfadan her türlü bilgiyi alabilir kızlarımız. Sayfa yöneticileri hertürlü bilgilendirmeyi yapıyorlar"

- Çok teşekkür ediyorum, bunca yoğunluğun arasında bana zaman ayırdığınız için!
"Ben teşekkür ederim ilginiz için"

Kastamonulu Hemşehrimiz Olan Sanatçılar Hangileridir (Kimler Var Kimler&#;)

 

Sanatçılar hep göz önünde olduğundan onların kim olduğu kadar nereli oldukları da en çok merak edilenler arasındadır. Doğal olarak bizlerde bu kadar ünlü sanatçı var peki hangileri Kastamonuludur diye merak ettik ve araştırdık. AAA bu sanatçıda mı Kastamonuludiyeceğiniz bir çok sanatçı var bilesiniz&#;

 

37 Haber adına Kastamonu Haber ekibimizin araştırmasına göre en çok merak edilen Kastamonulu Sanatçılar ve Kastamonulu Ünlüler Kimler sorusunun cevabını merak ediyorsanız, bu özel haberimizi okuduğunuzda o merakınızı gidermiş olacağız.

İşte sizin için araştırdığımız Kastamonu ve ilçelerindenolan ünlü sanatçı hemşehrilerimiz&#;

Sanatçıların isimlerinin üzerine tıklayarak özgeçmişlerini ve hayat hikayelerini de okuyabilirsiniz&#;

Buyurun Başlıyoruz..

İşte Kastamonulu Ünlü Sanatçılar

Hemşehrimiz Cihan Ünal Kimdir ve Hangi İlçedendir

Cihan Ünal : Ünlü sinema ve tiyatro sanatçısı hemşehrimiz 22 Ocak tarihinde Kastamonu, Taşköprü Yazıhamit köyünde doğmuştur. yılında TRT’de yayınlanan Yücel Çakmaklı’nın yönettiği ‘IV. Murat’ dizisiyle bir anda milyonların tanıdığı sanatçı olan Cihan Ünal; yılında yine Yücel Çakmaklı’nın yönettiği ‘Osmancık’ (Kuruluş’ dizisinde ‘Osman Gazi’ rolünü oynadı.

Sinema ve dizi oyuncusu Hemşehrimiz Caner Topçu

Caner Topçu:  Kalyonları ile ünlü Kastamonu ilimizin Pınarbaşı ilçesi Uzla köyü Tarakcılar mahallesinden Recep Topçu beyin torunu, Kazım Topçu beyinde oğludur. Genelde Cihan diye tanınsa da esas adı Caner Topçu’dur. İnançtan Zafere, Sarıkamış, Beyaz Cehennem ve Dikkat İnternet Var adlı tiyatro oyunlarında rol almıştır. İlk oynadığı Bilinçsizler filminde Recep rolü olmuştu. İlk dizi oyunculuğunu ise Nöbet isimli dizi ile sergiledi. Caner Topçu TRT 1 ‘de yayınlanan Barbaroslar Akdeniz’in Kılıcı dizisinde Engin Altan Düzyatan’ın canlandırdığı Oruç Reis’in kardeşi İlyas Reis’i oynuyor.

Usta sanatçı Hemşehrimiz Hadi Çaman

Hadi Çaman:  Balkan kökenli Kastamonulu bir ailenin üç çocuğundan biridir. 13 Ocak tarihinde Kastamonu şehir merkezinde doğdu. Babası Devrekânili Niyazi Bey, annesi ise Zatiye Hanımdır. Bir ağabeyi (Abdülkadir) ve bir kız kardeşi (Nilgün) vardır. İlk ve orta öğrenimini Abdurrahman Paşa Lisesinde okul birincisi olarak tamamlamasıyla dikkatleri üzerine çekmiştir. M. Hadi Çaman, aynı zamanda oyuncu, yönetmen, yazar ve tiyatro hocasıdır.

Ünlü sanatçı ve Hemşehrimiz İlyas İlbey

İlyas İlbey; Özellikle eşi Yasemin Yalçın ile birlikte oynadığı Kakılmış ve İtilmiş tiplemeleri ile döneme damgasını vurmayı başarmıştır. Kendisine ait atları olduğu bilinen başarılı oyuncu Kastamonu Araç ilçesi İğdir beldesi Çaybaşı Köyü nüfusuna kayıtlıdır. Asıl adı İlyas Namazcı’dır.

Senarist Gani Müjde ile başladıkları” ince ince Yasemince” programı çok beğenildi. Eşi Yasemin Yalçın’ı Kastamonu’ya götürüp Haydar’ın Şerifecik lakaplı köylü kadınıyla tanıştırdı. Yasemin Yalçın, onun konuşmalarını, kişiliğini inceledi. Kakılmış tipi böylece doğdu. Kendisi de itilmiş tipini topluma sevdirmesini bildi.

Serdar Ortaç, 16 Şubat ’te İstanbul’da Vakıf Gureba Hastanesi’nde doğdu. Aslen Kastamonu Cideilçesindendir. köken olarak Kırım Tatarı’dır. İlk öğrenimini Kocamustafapaşa’da ve orta öğrenimini Suadiye Lisesi’nde tamamladı. Lise öğrenimini ise Haydarpaşa Endüstri Meslek Lisesi, Torna ve Tesviye bölümünde tamamlayan Ortaç,  senesinde torna dükkanı olan babasının yanında çalışmaya başlamıştır. Ayrıca sokakta simit ve su da satarak para elde etmiştir.  Annesinin adı Nesrin, babasının adı Mehmet’tir. Sertaç ve Serkan isimlerinde iki kardeşe sahiptir.

Tuncay Akça: Ünlü Kastamonu Cide&#;li hemşehrimiz Yazar Rıfat Ilgaz&#;ın ölümsüz eserinden sinemaya uyarlanan Hababam Sınıfı serisinde Bacaksız rolünü oynayan ve bu rolüyle akıllara kazınan oyuncu Tuncay Akça hayatı ile zde merak konusu oldu. Usta oyuncu yılının Aralık ayında dünyaya geldi. Aslen Kastamonu Çatalzeytin ilçesindendir. Boyu cm olan oyuncu Selda Akça ile evli olan Tuncay Akça&#;nın Sena ve Mehmet adında iki çocuğu var.

Hüner Coşkuner1 Nisan &#;de İstanbul&#;da doğdu. Tam altı Kardeşi olan Hüner Coşkuner kardeşler içinde en küçüğüdür. Aslen Kastamonuilimize bağlı ve Rıfat Ilgaz ve daha bir çok ünlü insanlarımızın ilçesi olan Cide ilçesindendir.

Hüner Coşkuner, lise yıllarında Emin Ongan yönetimindeki Üsküdar Cemiyeti&#;ne gitti. Çok küçük yaşta sanat hayatına atılan Hüner Coşkuner sahne repertuvarını daha da genişletmek amacıyla yine çok değerli hocalardan feyz aldı. Bunlardan bazıları Melahat Pars, Kamuran Yarkın ve Feriha Tunceli&#;dir.

 

Hasan Yılmaz : ‘de Kastamonu’nun Taşköprü ilçesi Hanönü’nde doğmuştur. Hanönü’n Taşköprü’den ayrılması ve ilçe olması sebebiyle Kastamonu Hanönü Küreçay köyündendir.  Ankara havası şarkıları ile hem kendi memleketi hem de tüm Türkiye’de tanınan ve sevilen bir şarkıcıdır. Aslen Kastamonu Taşköprülü olan şarkıcının iş adamı Bekir Başar’ın manevi babası olarak gördüğü bilinmektedir. 17 yaşına kadar Kastamonu’da ikamet eden Yılmaz, birlikte işsizlik sebebi ile daha rahat yaşayabilmek için yılında ailesi ile İstanbul’a göç etti.

Irmak Ünal, 15 Şubat tarihinde Ankara&#;da doğmuştur. Aslen Kastamonu Taşköprü ilçesindendir. Babası tiyatrocu Cihan Ünal, annesi manken Sabiha Tarhan&#;dır. Babası daha sonra annesinden boşandı yılında sinema oyuncusu Türkan Şoray ile evlendi. O evliliğinden de Yağmur Ünal (d ) adında bir kız kardeşi oldu

Aziz Aslan  yılının Ağustos ayında dünyaya gelmiştir. İstanbul doğumlu olan başarılı oyuncu baba tarafından ise aslen Kastamonu’ludur. Çatalca Lisesini tamamlamıştır. Ardından Ankara Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden başarı ile mezun olmuştur. Ayrıca Başakşehir Üniversitesi İleri Oyunculuk Bölümü’nde Yüksek Lisans yapmıştır.

Aziz Aslan BKM Mutfak ekibi bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir. Özellikle ekran severler tarafından Güldür Güldür Show programında Fikri karakteri evlerin neşeli olmuştur.

Hakkı Ergök: Tiyatro yönetmen, oyuncu, yazarı &#; sinema, dizi film oyuncusu, seslendirme ve dublaj sanatçısı. 18 Ağustos , Kastamonu Daday doğumlu. İlk ve orta eğitimini birçok taşra okulunda tamamladı. Liseye Ankara Yenimahalle Mustafa Kemal Lisesi&#;nde başlayıp Çankaya Lisesi&#;nde devam etti.  Hakkı Ergök, son yıllardaki dizilerinden ’de rol aldığı  “Adı Zehra” dizisinde Genco’nun babası, büyük bir iş adamı “Nadir Yaman” rolündeydi. ’da Tek Yürek dizisinde Ekrem karakterini canlandırdı. Yeni projelerde yer almayı sürdürmektedir.

Tülay Günal, 9 Eylül tarihinde Kastamonu&#;da dünyaya gelmiştir.  Ay Tutulması, Asi, Yuvadan Bir Kuş Uçtu, Umutsuz Ev Kadınları, Kördüğüm, Fi dizilerinde rol alan Tülay Günal , şimdilerde Star TV ekranlarında yayınlanan Kuzgun dizisinde Neşe karakteriyle seyirci karşısına çıkmıştır.

Burak Serdar Şanal, 28 Ağustos yılında İstanbul’da doğmuştur. Aslen Kastamonuludur. Maltepe Üniversitesinde drama kulübünde eğitim almıştır. İlk oyunculuk deneyimini yılında Arka Sokaklar dizisinde canlandırdığı Ceyhun karakteriyle yaşayan Burak Serdar Şanal; Yeşil Deniz, Dinle Sevgili, Avrupa Avrupa, Küçük Kadınlar ve Peri Masalı dizilerinde rol almıştır.

Ceyhun Mengiroğlu: İstanbul doğumlu ancak aslen Kastamonuludur. , ilk, orta ve lise eğitimini İstanbul&#;da yapmış ve Turizm Otelcilik eğitimi almıştır. Babası ülkemize dünya mutfağını getiren şeflerden biri ve Mengiroğlu&#;nun idolü olduğu için, ilk başlarda babasının izinden yürümek istemiş ve bir süre otel işletmeciliği yapmıştı.

AYÇA AYŞİN TURAN : yılının Ekim ayında dünyaya gelen güzel oyuncu Ayşin Turan Sinop doğumludur. Anne tarafından aslen Sinop, baba tarafından ise aslen Kastamonuludur. 7 kardeş olan güzel ismin 5 abisi vardır. Küçükken 5 abisinin olduğunu duyan kişilerin kendisinden kaçtıklarını bu sebeple her zaman kendisini güçlü hissettiğini belirtmiştir. Ailenin en küçüğüdür.

DENİZ CAN AKTAŞ:  yılında İstanbul&#;da dünyaya gelmiş, baba tarafından aslen Kastamonu İneboluludur. Boyu cm, kilosu 74, burcu ise Aslan&#;dır. Piri Reis Üniversitesi Gemi Makineleri ve İşletme Mühendisliği Bölümü&#;nden mezun olmuştur.

Orhan Aydın : Tiyatro ve Sinema oyuncusu hemşehrimiz Orhan Aydın yılında İstanbul Beşiktaş ilçesinde doğmuştur. Aslen Kastamonu Taşköprü ilçesindendir. Ortaokullar arası tiyatro yarışmasında kendi yazıp yönettiği oyunla İstanbul birincisi oldu.

 

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

"Öğretmen Akademisi Vakfı eğitimini aldıktan sonra şunu fark ettim: Benim öğretmenlik hayatım cahiliye ve aydınlanma diye ikiye ayrılmış oldu. Öğretmen Akademisi Vakfı&#;ndan önceki kısım maalesef cahiliye dönemimdi, bunu daha iyi anlıyorum. Ondan sonraki kısımda aydınlanma dönemim oldu." DEVAMINI OKU

Sezer Demir (Fide Okulları, Türkçe Öğretmeni)

"Öğretmen Akademisi Vakfı eğitimini aldıktan sonra şunu fark ettim: Benim öğretmenlik hayatım cahiliye ve aydınlanma diye ikiye ayrılmış oldu. Öğretmen Akademisi Vakfı&#;ndan önceki kısım maalesef cahiliye dönemimdi, bunu daha iyi anlıyorum. Ondan sonraki kısımda aydınlanma dönemim oldu." DEVAMINI OKU

Sezer Demir (Fide Okulları, Türkçe Öğretmeni)

"Yaklaşık üç yıldır Öğretmen Akademisi Vakfı ile çalışıyorum. Çocuklarla eğlenmeyi, oynamayı yeniden öğrendim. Çocuklarla aynı dili kullanmayı öğrendim. Tatillerde yorulup, okul zamanı dinlenmeyi öğrendim." DEVAMINI OKU

Yunus Yıldırım (Kocaeli Gazi İlkokulu, Sınıf Öğretmeni)

"Öğretmen Akademisi Vakfı eğitimini aldıktan sonra şunu fark ettim: Benim öğretmenlik hayatım cahiliye ve aydınlanma diye ikiye ayrılmış oldu. Öğretmen Akademisi Vakfı&#;ndan önceki kısım maalesef cahiliye dönemimdi, bunu daha iyi anlıyorum. Ondan sonraki kısımda aydınlanma dönemim oldu." DEVAMINI OKU

Sezer Demir (Fide Okulları, Türkçe Öğretmeni)

"Yaklaşık üç yıldır Öğretmen Akademisi Vakfı ile çalışıyorum. Çocuklarla eğlenmeyi, oynamayı yeniden öğrendim. Çocuklarla aynı dili kullanmayı öğrendim. Tatillerde yorulup, okul zamanı dinlenmeyi öğrendim." DEVAMINI OKU

Yunus Yıldırım (Kocaeli Gazi İlkokulu, Sınıf Öğretmeni)

"Sosyal yaşamımda da fark yarattı Öğretmen Akademisi Vakfı. Daha önce çocuklarımı, eşimi dinlediğimi daha doğrusu nitelikli dinlediğimi söyleyemiyorum. Ama Öğretmen Akademisi Vakfı&#;nın verdiği bu farkındalık eğitiminden sonra, çocuklarımı daha etkin dinlediğimi biliyorum." DEVAMINI OKU

Hürseyit Öztürk (Balıkesir, Eğitim Denetmeni)

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Siz mükemmel insanlarsınız gerçekten çok güzel bir proje tebrikler çocuklarımızın bir gülümsemesi dünyalara bedel. DEVAMINI OKU

Nezahat G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Siz mükemmel insanlarsınız gerçekten çok güzel bir proje tebrikler çocuklarımızın bir gülümsemesi dünyalara bedel. DEVAMINI OKU

Nezahat G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten. Çocuklar burada hayata daha sıkı sıkı tutunacaklar inşallah. Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Siz mükemmel insanlarsınız gerçekten çok güzel bir proje tebrikler çocuklarımızın bir gülümsemesi dünyalara bedel. DEVAMINI OKU

Nezahat G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten. Çocuklar burada hayata daha sıkı sıkı tutunacaklar inşallah. Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Her şeyin düşünüldüğü, çocuklarımıza umut olacak harika bir proje bu. Günde &#;e yakın tedavi gören çocuğun buraya girip iyileşmesini hayal ediyorum ve inanın çok mutlu oluyorum. Her şeyi devletten beklemenin doğru olmadığını bizlere bir kez daha gösterdiniz. Emeği geçen, bu kadar detayı düşünen sizlere çok teşekkür ediyoruz. Desteğimiz her zaman sizlerle olacak. DEVAMINI OKU

Feriha G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Siz mükemmel insanlarsınız gerçekten çok güzel bir proje tebrikler çocuklarımızın bir gülümsemesi dünyalara bedel. DEVAMINI OKU

Nezahat G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten. Çocuklar burada hayata daha sıkı sıkı tutunacaklar inşallah. Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Her şeyin düşünüldüğü, çocuklarımıza umut olacak harika bir proje bu. Günde &#;e yakın tedavi gören çocuğun buraya girip iyileşmesini hayal ediyorum ve inanın çok mutlu oluyorum. Her şeyi devletten beklemenin doğru olmadığını bizlere bir kez daha gösterdiniz. Emeği geçen, bu kadar detayı düşünen sizlere çok teşekkür ediyoruz. Desteğimiz her zaman sizlerle olacak. DEVAMINI OKU

Feriha G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten 😍 Çocuklar burada hayata daha çok sıkı sıkı tutunacaklar inşallah 😊 Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Siz mükemmel insanlarsınız gerçekten çok güzel bir proje tebrikler çocuklarımızın bir gülümsemesi dünyalara bedel. DEVAMINI OKU

Nezahat G.

Çok iyi bir proje olmuş gerçekten. Çocuklar burada hayata daha sıkı sıkı tutunacaklar inşallah. Allah yolunuzu açık etsin. DEVAMINI OKU

Hicran A.

Her şeyin düşünüldüğü, çocuklarımıza umut olacak harika bir proje bu. Günde &#;e yakın tedavi gören çocuğun buraya girip iyileşmesini hayal ediyorum ve inanın çok mutlu oluyorum. Her şeyi devletten beklemenin doğru olmadığını bizlere bir kez daha gösterdiniz. Emeği geçen, bu kadar detayı düşünen sizlere çok teşekkür ediyoruz. Desteğimiz her zaman sizlerle olacak. DEVAMINI OKU

Feriha G.

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise öğrencimiz Özlem&#;den

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise öğrencimiz Özlem&#;den

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise öğrencimiz Özlem&#;den

Saygıdeğer TOÇEV üyeleri, tarihinde okulumda kitap dağıtımı yapıldı. Bu kitapların sizin vakfınız tarafından gönderildiği söylendi. O günün sabahında annemle kitap konusunu konuşfunduszeue.info okumam için yeni kitaplar alması gerektiğini söylüyordu. Okula gittiğimde kitap dağıtımı yapılınca heyecanlanıp, duygulandımBu yüzden size teşekkür mektubu yazmak istedim. Bu kitaplar aldığım en güzel hediye idi. Kitaplarımı okumaya başladım bile. Atalarımızın dediği gibi kitap ruhun gıdasıdır. Öğretmenimiz de başarımızın artması için düzenli olarak kitap okumamızı tavsiye eder. Güneş dünyayı, kitap insanları aydınlatıfunduszeue.infoin de bu faaliyetlerle bizlerin aydınlanmasına yardım ettiğiniz için teşekkür ediyor, faaliyetlerinizin devamını bekliyoruz DEVAMINI OKU

Mardin ilkokulun&#;dan Gülsüm

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise öğrencimiz Özlem&#;den

Saygıdeğer TOÇEV üyeleri, tarihinde okulumda kitap dağıtımı yapıldı. Bu kitapların sizin vakfınız tarafından gönderildiği söylendi. O günün sabahında annemle kitap konusunu konuşfunduszeue.info okumam için yeni kitaplar alması gerektiğini söylüyordu. Okula gittiğimde kitap dağıtımı yapılınca heyecanlanıp, duygulandımBu yüzden size teşekkür mektubu yazmak istedim. Bu kitaplar aldığım en güzel hediye idi. Kitaplarımı okumaya başladım bile. Atalarımızın dediği gibi kitap ruhun gıdasıdır. Öğretmenimiz de başarımızın artması için düzenli olarak kitap okumamızı tavsiye eder. Güneş dünyayı, kitap insanları aydınlatıfunduszeue.infoin de bu faaliyetlerle bizlerin aydınlanmasına yardım ettiğiniz için teşekkür ediyor, faaliyetlerinizin devamını bekliyoruz DEVAMINI OKU

Mardin İlkokulun&#;dan Öğrencimiz Gülsüm

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise Öğrencimiz Özlem&#;den

Saygıdeğer TOÇEV üyeleri, tarihinde okulumda kitap dağıtımı yapıldı. Bu kitapların sizin vakfınız tarafından gönderildiği söylendi. O günün sabahında annemle kitap konusunu konuşfunduszeue.info okumam için yeni kitaplar alması gerektiğini söylüyordu. Okula gittiğimde kitap dağıtımı yapılınca heyecanlanıp, duygulandımBu yüzden size teşekkür mektubu yazmak istedim. Bu kitaplar aldığım en güzel hediye idi. Kitaplarımı okumaya başladım bile. Atalarımızın dediği gibi kitap ruhun gıdasıdır. Öğretmenimiz de başarımızın artması için düzenli olarak kitap okumamızı tavsiye eder. Güneş dünyayı, kitap insanları aydınlatıfunduszeue.infoin de bu faaliyetlerle bizlerin aydınlanmasına yardım ettiğiniz için teşekkür ediyor, faaliyetlerinizin devamını bekliyoruz DEVAMINI OKU

Mardin İlkokulun&#;dan Öğrencimiz Gülsüm

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise Öğrencimiz Özlem&#;den

Saygıdeğer TOÇEV üyeleri, tarihinde okulumda kitap dağıtımı yapıldı. Bu kitapların sizin vakfınız tarafından gönderildiği söylendi. O günün sabahında annemle kitap konusunu konuşfunduszeue.info okumam için yeni kitaplar alması gerektiğini söylüyordu. Okula gittiğimde kitap dağıtımı yapılınca heyecanlanıp, duygulandımBu yüzden size teşekkür mektubu yazmak istedim. Bu kitaplar aldığım en güzel hediye idi. Kitaplarımı okumaya başladım bile. Atalarımızın dediği gibi kitap ruhun gıdasıdır. Öğretmenimiz de başarımızın artması için düzenli olarak kitap okumamızı tavsiye eder. Güneş dünyayı, kitap insanları aydınlatıfunduszeue.infoin de bu faaliyetlerle bizlerin aydınlanmasına yardım ettiğiniz için teşekkür ediyor, faaliyetlerinizin devamını bekliyoruz DEVAMINI OKU

Mardin İlkokulun&#;dan Öğrencimiz Gülsüm

Sevgili TOÇEV, Öğretmenlerimiz geleceğinizi söylediğinde çok heyecanlandık. Bizi hiç bir zaman yalnız bırakmadığınız, bizleri düşündüğünüz için teşekkür ederiz. Bu yapılan yardımların önemini biliyoruz. İleride inşallah bu vatana hayırlı nesiller olacağız. Atatürk&#;ün kurduğu bu Cumhuriyet için çalışacağız. Yolunuz açık olsun, yardımlarınız daim olsun DEVAMINI OKU

Mardin&#;den Öğrencimiz Ayşe

Sevgili Abilerim ve Ablalarım, Öncelikle her birinize gönülden teşekkür ediyorum. televizyonda koştuğunuzu görünce önceleri benim için normal işini yapan birileri olarak görürdüm ama TOÇEV deki ablalarım sizin daha doğrusu sizlerin bizler için, hiç görmediğimiz başka yerlerde bulunan çocuklar için koştuğunu bilmek bana ayrı bir mutluluk veriyor. Sizlerin böyle gönüllü çalışarak görünce hala yardımsever insanların var olduğunu düşünüyorum ve çok mutlu funduszeue.infoşallah bana da sizler gibi yardıma ihtiyaç çocuklara yardım edebilme şansı düşer. DEVAMINI OKU

Sinop Lise Öğrencimiz Özlem&#;den

Saygıdeğer TOÇEV üyeleri, tarihinde okulumda kitap dağıtımı yapıldı. Bu kitapların sizin vakfınız tarafından gönderildiği söylendi. O günün sabahında annemle kitap konusunu konuşfunduszeue.info okumam için yeni kitaplar alması gerektiğini söylüyordu. Okula gittiğimde kitap dağıtımı yapılınca heyecanlanıp, duygulandımBu yüzden size teşekkür mektubu yazmak istedim. Bu kitaplar aldığım en güzel hediye idi. Kitaplarımı okumaya başladım bile. Atalarımızın dediği gibi kitap ruhun gıdasıdır. Öğretmenimiz de başarımızın artması için düzenli olarak kitap okumamızı tavsiye eder. Güneş dünyayı, kitap insanları aydınlatıfunduszeue.infoin de bu faaliyetlerle bizlerin aydınlanmasına yardım ettiğiniz için teşekkür ediyor, faaliyetlerinizin devamını bekliyoruz DEVAMINI OKU

Mardin İlkokulun&#;dan Öğrencimiz Gülsüm

Sevgili TOÇEV, Öğretmenlerimiz geleceğinizi söylediğinde çok heyecanlandık. Bizi hiç bir zaman yalnız bırakmadığınız, bizleri düşündüğünüz için teşekkür ederiz. Bu yapılan yardımların önemini biliyoruz. İleride inşallah bu vatana hayırlı nesiller olacağız. Atatürk&#;ün kurduğu bu Cumhuriyet için çalışacağız. Yolunuz açık olsun, yardımlarınız daim olsun DEVAMINI OKU

Mardin&#;den Öğrencimiz Ayşe

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Hakan Özkan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Hakan Özkan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Hakan Özkan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Eşcinsellerin “kurtulduğu” bir dünya, bu içinde yaşadığımız sistemin de gerçekten değiştiği bir zaman demek. Dolayısıyla bu, heteroseksüelleri de kurtaracak, onlara özgürlük getirecek. Bu alanda verilen mücadelelerin, tıpkı diğer mücadeleler gibi, hepimizin kurtuluşuna katkısı var. Ben hiçbir mücadelenin, parçalanmış şekilde yürütüldüğünde başarıya erişebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla Kaos GL’nin en başından itibaren yürüttüğü politika da bu anlamda çok önemli. İlk kurulduğu zamanlarda, bir eşcinsellik bilinci oluşturmaya çalıştı, çünkü bu gerekliydi. Ama bunun yanında Kürt hareketiyle, kadın hareketiyle, insan hakları hareketiyle bağlantı kurmak için de daima mücadele etti, işbirliği yapmaya çalıştı. Kaos GL’nin dosya konuları da artık çok çeşitli ve geniş zaten. Aklıma gelenler arasında “direngezi”, “Mültecilik ve Göç” gibi sayılar var. Bunlara baktığımızda, eşcinsellerin mücadelesi diğer mücadelelerle bir ilişkisi olduğu açık. Eşcinsellerin kendi kamusal alanında diğer konulara, insanlara dair yer açmaları söz konusu. DEVAMINI OKU

İdil Engindeniz Şahan

Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği’nin (Kaos GL) amacı, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, eşcinsel varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır. Dernek, kadın eşcinseller ile erkek eşcinsellerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır. Kaos GL Derneği, bu kapsamda SIDA, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Açık Toplum Vakfı gibi kuruluşlarla projeler yürütmektedir ve geçmişinde başarılı projelere imza atmıştır. DEVAMINI OKU

Yasemin Öz

Devletin eşcinsellere yönelik hiçbir şekilde özel politikası yok. Çünkü devlet eşcinselliğe karşı. Tabi açık eşcinsel olarak iş bulmak kolay değil. Devletten herkese eşit yaklaşım isterdim bir şey isteme hakkım olsaydı. Hem yasalarca, hem de toplum tarafından kabul görmek isterdim. Ama heteroseksist ve homofobik toplumlarda öncelik yasalar olmalı. Çünkü sırtımızı dayayacağımız hukuki bir güvencemiz olursa, o yasalar bizi zorda kalınca ve de biz talep edince bizi korur. Ama yasalar olmayınca toplum da haklarımızı suistimal eder, yargı da topluma göre karar verir. Eşcinseller genelde dışlanıyor, ben de zaman zaman ayrımcılığa maruz kalıyorum ama sorun değil bu. Yeter ki şiddet boyutunda olmasın ayrımcılık, öldürülmeyelim. Gerisini hallederiz istedikten sonra. Herkesin eşit yasal haklara sahip olduğu bir dünya isterdim. Resmi olarak herhangi bir derneğe üye değilim ama 20 yıldır Kaos GL bünyesindeyim. Daha önce bir dönem Kadın ve Çevre derneğine üyeydim. Eşcinselliğim gerekçesiyle dernekten çıkarıldım. Eşcinsellerin sesini duyurmak için bir şeyler yapan herkese teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Halil Kandok

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Referans olarak beni yaz lütfen :) DEVAMINI OKU

Itır Erhart

Başka Bir Okul Mümkün Derneği; çocuk haklarını hayata geçiren, çocukların kendilerini gerçekleştirmelerini sağlayan, katılımcı demokrasiyle yönetilen, ekolojik dengeye saygılı ve ticari kar amacı gütmeyen okul öncesi ve ilk okulların kurulması ve bu modelin ülke çapında yaygınlaşması için çalışmalar sürdürmektedir. DEVAMINI OKU

Burak Ülman

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Hayat Sende Derneği koruyucu aile olmamdaki en asli etki eden kurumların başındadır. Hayat Sende ile ben yuvalardaki çocukların pansuman çözümler yerine gerçek bir aile ortamında yetişmesinin mümkün olabileceğini gördüm. Ülkemizde en az çocuğun aile ortamında hayata hazırlanmasını sağlayan bu kuruluşa içten teşekkürlerimi sunarım. DEVAMINI OKU

Emine Akyüz

Gıda Mühendisliği son sınıfta okurken tanıştığım Hayat Sende, eğitim ve kamplara sağladığı aracılık ile benim hayatıma gerçekten dokunan ve bizleri yürekten desteklediğine inandığım bir örgüt. Ayrıca, sağladığı bursla hayatıma çok zor bir dönemimde önemli katkılar sağladı. Hayat Sende yurtlarda yetişen gençlerin neler başarabildiğini diğer kardeşlerine gösterdiği için iyi ki var. DEVAMINI OKU

Nurşide Gerboğa

Koruma altında üniversite yaşamıma devam ederken Hayat Sende ile karşılaştım. Üniversite yaşamım boyunca Hayat Sende&#;nin eğitim ve kamplarıyla önemli bir sosyal çevrem oluştu. Ayrıca, farklı kişilerden burs alabilmemi sağladı. Hayat Sende&#;nin şimdi tam zamanlı bir gönüllüsüyüm. Değişimin öncüleri Hayat Sende&#;de yetişiyor. İyi ki DEVAMINI OKU

Yasin Çetin

Açık Açık platformu sayesinde Türkiye&#;de faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşlarının ne kadar etkin faaliyet gösterdiklerini ölçümleyebiliyor ve şeffaf bir şekilde finansallarını açtıkları için Yuvarla sistemindeki bağışçıların içlerini ferah tutmasını sağlıyoruz. DEVAMINI OKU

Emre Danacı & Erdi Yerebasmaz

Yuvarla Sosyal Girişimi Kurucu Ortakları

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

Ben Rengin İnatçı. Batman, doğumluyum. 7 yaşımdayken bazı siyasal sebeplerden ötürü göç ettirildik Batman’dan İstanbul&#;a. Bazen iyi ki de bu olay olmuş dediğim oluyor. Çünkü İstanbul bambaşka bir şehir benim için. Tarlabaşı&#;nda tanımaya başladım İstanbul&#;u. 9 yıldır yaşıyorum bu şehirde,tarihi evleriyle, kargacık burgacık yolları,bir evden karşıki eve uzanan çamaşırlarıyla, yokuşlarıyla Taksim bizim için geldiğimiz kültürün dışında bir yerdi. 7 yaşında olmama rağmen 2 sene okula yollamadı babam beni, burası tanımadığımız, bilmediğimiz bir yerdi. Biraz alışalım diye bekledi,kardeşim bu yüzden 18 yaşında olmasına rağmen henüz lise 1. sınıfta şu anda. Okula başladığım ilk günüm ağlamakla geçmişti, çünkü korkmuştum, sınıfa girdiğim ilk an beynime kazınan ilk fotoğraf, masaların üzerindeki öğrenciler, havadaki çantalar, bulanık ve siyah-beyaz bir fotoğraftı. Ama çok şanslıydım ki sınıf öğretmenim melek gibiydi. İlkokul 5. sınıfta iken tangoyla tanıştım. Aşık olmuştum resmen bu dansa, mutlaka öğrenmeliydim. Ama böyle bir imkanım yoktu ve olmayacağını da biliyordum,sadece televizyonda ya da cd lerde izleyebilirdim. 8. sınıfa geldiğimde okul değiştirmeme karar vermiştik ailemle. Hatta her şeyi halletmiş okuldan kaydımı almaya bile gelmiştim. Tam o sırada rehber öğretmenimiz okulumuzda bir takım sosyal etkinlikler düzenleneceğini ve çok istediğim tango dersinin de çok yakında başlayacağını söyledi. Bunu duyunca okul değiştirme kararımdan hemen vazgeçtim. Kısa süre sonra iple çektiğim kurs günleri başladı. Zaman su gibi akıp geçti sanki. Ama eğitim-öğretim hayatımın en güzel yılıydı diyebilirim. Hatta öyle ki annem tangoya bu kadar çok önem verdiğim, bu yüzden ders çalışamadığımı düşündüğü için bana kızardı. Bu bir yıldan geriye somut olarak güzel fotoğraf ve bir video kaldı ama soyut olarak çok şey kattı bana bu süreç. Güzel anılar, eğlenceli dakikalar, gerçekleşen bir hayal, öğrenmeyi çok istediğim bir şeyi daha öğrenebilmiş olmanın sevinci, başarmanın gücü ve gururu, hele sahnede aldığımız alkışlar… Kendime olan güvenim ve saygım arttı desem abartmamış olurum, bu karmaşanın içinde var olma savaşını kazanmış gibi hissediyordum kendimi o sahnede selam verirken. Sonuç olarak süper bir seneydi. Eğer böyle bir proje olmasaydıben başka bir okulda bitirmiş olacaktım ortaokulu. Orada nasıl bir eğitim-öğretim yılı geçirirdim bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey Taksim İlköğretim Okulu&#;ndaki kadar güzel, bana bunca şeyi katan, beni içten dışa değiştiren bu süreç olmayacaktı Son olarak Bu proje&#;nin kurucusuna, rehberlik öğretmenim Figen Şahin&#;e, tango öğretmenim Faysal hocama ve bu projede emeği geçen diğer bütün eğitimcilere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum Bu projenin devam etmesini bütün kalbimle diliyorum Rengin İNATÇI Öğrenci DEVAMINI OKU

Rengin İnatçı

Bu projeyi ilk duyduğumda sadece resim yapacağımızı çocuklara belki biraz teknik bilgi, beceri öğretip onlarla hoş vakit geçireceğimizi düşünüyordum. Öğrenciler, okul saatleri dışında kalan zamanlarda eğitmenlerle buluşacak ve bu sürede sokaklarda boş dolaşmak yerine okul arkadaşlarıyla verimli ve özgür saatler geçireceklerdi. Fakat çalışmalara başlayıp çocukları biraz daha yakından tanıdıkça çok heyecanlandım… Anladım ki bu çalışma öğrencilerin duygusal gelişimlerine destek verecek, onların kendilerine olan güvenini arttıracak ve hayata karşı cesaretlendirecek ve onların hem kendileri hem de toplumla barışık bireyler olarak hayata karışmalarına destek verecek bir çalışma olacaktı. Karşımda bunu anlatan ve nasıl yapılacağı konusunda destek vermeye hazır bir uzman ekip vardı. Çalışmalara katılan çocukların profilleri büyük ölçüde aynıydı, neredeyse tamamı İstanbul’a göç yoluyla gelmiş ailelerin çocuklarından oluşuyordu. Çoğu eğitim alamamış, maddi olanakları oldukça sınırlı, sosyal ve kültürel çevreye adapte olmakta güçlük çeken, kent kültürüne uyum sağlamakta zorlanan ailelerin çocuklarıydı ve belki de ilk defa böyle bir destek alıyorlardı. Resim çalışmalarımız sırasında resmi amaç değil de bir araç olarak kullanarak çocukların yaşam içindeki duygu ve davranışlarını baz alacak çalışmalar yaptık. Bu süreç içinde çocukların iç dünyalarını ve sorunlarını sanat aracılığıyla tanımaya ve o küçük yüreklerin yaşadıklarını görmeye, onlara yeni pencereler açmaya, var olan düzen içerisinde, kendi hayatlarının zorluklarına ve kısıtlamalarına rağmen; farklı ve yaratıcı olabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak istedik. Zaman geçtikçe yaptığımızın ciddi bir terapi, çocukların iç dünyalarını dışa vurdukları bir etkileşim alanı, bir şarj deşarj merkezi olduğunu daha iyi gördüm. Onlar çizip ürettikçe, iç dünyalarını kağıtlar üzerinde ifade ettikçe, belki sorsak hiçbir zaman kelimelere döküp anlatamayacakları şeyleri kağıtlar üzerinde ifade ettikçe hem onlar hem bizler değiştik, geliştik ve öğrendik, bu tamamen karşılıklı bir etkileşimdi. Bütün bu çalışmalar sonucunda yüzlerce çocuktan sadece bir iki tanesinin bile yüreğine dokunabildiysek ona farklı bir pencere açabildiysek, bu bile yeterlidir bence; sanıyorum ve hissediyorum ki biz bundan daha fazlasını yaptık. Ben de kendi adıma, bir sanatçı olarak çok şey öğrendim. Elim Sende ile başka yerden asla edinemeyeceğim bilgiyi ve paylaşımı görmüş oldum. Tüm ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederim. DEVAMINI OKU

Bora Özen (Resim Eğitmeni)

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı

TOG&#;da gönüllü olmak bana öncelikle özgüven kattı. Bir genç olarak ben de toplum için elimi taşın altına koydum ve gençlerin imkan verilirse neler yapabileceğini gösterdim. Topluma bir faydam olması beni mutlu ediyor ve artık bir sorunla karşılaştığımda sitem etmek yerine nasıl çözebileceğimi düşünüyorum. Benim gibi sorumlu bir çok gençle tanıştım, sosyalleştim. Mutluyum ve herkesi Toplum Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. DEVAMINI OKU

Sadık Durukan

Hayatımı değiştiren TOG&#;un, bende büyük farkındalık yaratan birçok projesi oldu. Kişisel gelişimimi en fazla sağlayan proje ise mültecilerle ilgili olan &#;&#;Genç Mültecileri Destekleme Projesi&#;&#;dir. Hatay&#;da katıldığımız eğitimde mülteci kardeşlerim ile beraber yaşama, onları tanıma ve onların sorunlarını daha yakından anlama imkanı buldum. Hayatımın en önemli hatıralarını Hatay&#;da bıraktım. Şimdilerde bu projeyi yaygınlaştırmaktan son derece mutluyum. DEVAMINI OKU

Mustafa Yiğit

TOG Anahtar Eğitmen Eğitimi&#;nin her günü birbirinden farklı ve doluydu bizim için. Orada geçen günlerimizi asla kelimelerle anlatamam. 6 günlük eğitim aile edinebildiğiniz bir ortam. Kendimle ilgili bilmediğim özelliklerimi burada keşfettim. Burası çok farklı bir yer, yepyeni insanlarla tanışmak ve kendinizi geliştirmeniz için çok uygun bir ortam. Eğitmenlik yaptığımız süreçler de böyle. Eğitimler için gittiğimiz her şehirde apayrı insanlar tanıyoruz ve hepsinden kendimize bir şeyler katıyoruz. Yol kelimesinin burada anlamı kesinlikle dolu dolu. Bu yüzden yola çıkın, yol açık! DEVAMINI OKU

Kezban Küçükçakıcı - Marmara Üniversitesi

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası