Kantaron Yağının Göze Faydaları

Şifalı bitki olan kantaron yağı yaz aylarında hasat edilir. Kantaron, küçük pembe çiçekleri olan, cm boyunda bir bitkidir. Pek çok hastalığı iyi gelir.

Bitkisel tıpta bu bitki geleneksel olarak iştahı artırmak, sindirimi kolaylaştırmak ve yorgunlukla mücadele etmek için kullanılır. Klinik çalışmaların yokluğunda, kantaron yağı kullanımı geleneğe dayanmaktadır.

Kantaron Yağı Bitkisi Nedir?

Kantaron, küçük pembe çiçekleri olan, cm boyunda bir bitkidir. Yaz aylarında hasat edilen ve kurutulan çiçekli üst kısımları Antik Çağ'dan beri kullanılmaktadır. Bitkisel tıpta küçük kantaron, iştahı artırmak ve sindirime yardımcı olmak için kullanılır.

Dünyanın neredeyse tüm yüzeyine yayılmış bir bitkidir. Gentianaceae familyasına aittir ve genellikle ateş otu, acı ot veya küçük yılan otu olarak adlandırılır. Bilimsel adı Centaurium erythraea'dır. Tıbbi özelliklerinden dolayı büyülü bir bitki olarak kabul edilirdi. Esas olarak flavonoidler, acı bileşenler, fenol asitler, terpen türevleri, steroller ve gentianinden oluşur.

Yaprakları, kandaki parazitleri yok etme etkisine sahip bir molekül olan artemisinin içerir. İyileştirici olarak etkilidir, ancak önleyici bir önlem olarak değildir. Yağı da yapraklarının verdiği etkiyi bir kaç daha güçlendirir.

Kantaron Yağı Faydaları Nelerdir?

Küçük knapweed sindirim sistemi üzerindeki etkisi ile ünlüdür. Aslında, sindirim rahatlığını iyileştirirken iştahı uyarma yeteneğine sahiptir. Örneğin hazımsızlık, ishal, kabızlık, mide krampları ve dispepsi vakalarını tedavi etmeye yardımcı olur. İyileşme dönemlerinde ve anoreksiyalı kişilerde, iştahsızlıkla mücadeleye yardımcı olur ve kilo alımını teşvik eder.

Kantaron yağı koleretik özelliğiyle, aynı zamanda karaciğer konforunu artırır. Safra atılımını teşvik eder ve safra salgılanmasını uyarır. Ayrıca bu bitki vücutta genel bir tonik görevi görür. Özellikle geçici yorgunluk durumunda endikedir.

Hayvanlarda gözlenen ateşe karşı etkisinin kökeninde olabilecek flavonoidler, fenol asitler ve ksantonlar içerir.

Diğer yararları ise şöyle sıralanabilir:

Yaralar ve egzamayı tedavi eder,

Saç problemlerini tedavi eder,

Ateş düşürücü etkisi vardır,

Migrenle savaşır,

Bağırsak parazitlerine karşı savaşır,

Safra kesesi taşlarını önler.

Kantaron yağı, ağız yoluyla tüketildiğinde kan şekerini düşürücü bir etki oluşturuyor, kan şekeri yüksek seviyelerde olanlara yardımcı oluyor.. Ancak dikkat, bu çok büyük bir etki olduğundan mutlaka bir uzmanın gözetiminde ve bilgisi dahilinde kullanmak, aksi halde asla uygulamamak gerekiyor.

Küçük kantaron, duodenal veya mide ülseri gibi sindirim sistemi iltihaplarından muzdarip kişiler için tavsiye edilmez. Uzun süreli ve yüksek doz kullanımının gastrointestinal mukoza zarlarının tahriş olmasına neden olabileceğini unutmayın. Ayrıca hamile ve emziren kadınlar ile 18 yaşın altındaki çocuklar için kontrendikedir.

Kantaron Yağı İçilir Mi?

Eğer dahili olarak, yani ağız yoluyla tüketerek kullanmak istiyorsanız öncesinde mutlaka doktorunuza danışmalı, onun onaylamadığı hiçbir adımı atmamalısınız. Kantaron yağını ağız yoluyla tüketmeye karar verenlerin günde 1 çay kaşığını asla geçmemesi gerektiğini unutmamalısınız.

Bu 1 çay kaşığı kantaron yağı nasıl kullanılacak derseniz, doğrudan içebileceğiniz gibi ılık suyun içine ilave ederek de içebilirsiniz. Eğer tadını farklılaştırmak, yoğunluğunu azaltmak isterseniz yine doğal zeytinyağı ile karıştırarak da tüketebilirsiniz.

Kantaron Yağı Saça Nasıl Uygulanır?

Banyo yapmadan 1 saat önce saçınıza yeterli miktarda kantaron yağı sürün ve parmak uçlarınızla saç diplerinize bu yağı yedirin. 1 saat sonra şampuan ile iyice durulayın.

Kantaron Yağı Cilde Nasıl Uygulanır?

Kantaron yağını ilk kez kullanacaksanız bileğinizin iç kısmına bir damla damlatıp en az bir kaç saat, en çok 24 saat bekleyin. Eğer bileğinizde kaşıntı, kızarıklık gibi herhangi bir rahatsızlık söz konusu olmazsa gönül rahatlığıyla harici olarak kullanabilirsiniz.

Cildinizde sürmek istediğiniz alanın büyüklüğüne bağlı olarak değişse de kantaron yağını bir ya da birkaç damla kullanmanız yeterli olacaktır. Çok etkili ve kıvamlı bir yağ olduğu için dilerseniz zeytinyağı, badem yağı gibi farklı yağlarla karıştırarak da kullanabilirsiniz.

Sarı ve Kırmızı Kantaron Yağının Cilde Faydaları Nelerdir?

Egzama, dermatoloğa danışmanın ilk nedenidir ve kızarıklık, pullanma ve kaşıntı ile karakterizedir. Cildin bu iltihaplanmasına genellikle ev ürünleri, toz, kedi kılı gibi alerjen maddeler ve ayrıca deri, ayakkabı veya giysi tedavisinde kullanılan çeşitli toksik maddeler neden olur. Farklı cilt problemleri ile ilgili semptomları tedavi etmek için öncelikle uygulayıcıya bağlı olarak vücudun genel drenajı ile başlamakta yarar var. Sarı ve kırmızı kantaron yağı kullanarak egzama gibi sedef hastalığının zorlayıcı etkisini azaltabilirsiniz.

Çirkin sivilcelerin daha hızlı kaybolması için, her sivilceye bir çay kaşığı ile seyreltilmiş 2 veya 3 damla sarı ya da kırmızı kantaron yağı damlatarak cildinize tonik hazırlayabilirsiniz. Sivilceleriniz leke bırakmadan tedavi olur.

Kantaron yağı kan dolaşımını harekete geçirmede oldukça etkilidir. Bu nedenle koyu halkaları azaltmak ve egzama veya sedef hastalığını tedavi etmek için çok uygundur.

Aynı zamanda, anti-enflamatuar ve anti-spazmodik için kabul görmektedir. Hemen hemen tüm cilt tiplerine uygun olması ve çok hoş bir kokuya sahip olması nedeniyle kozmetikte en çok kullanılan uçucu yağlardan biridir. Masajda, bitkisel yağda seyrelterek kullanabilirsiniz.

Çoklu doymamış esansiyel yağ asitleri ve karotenoidler açısından zengin olan bu yağ, güçlü yenileyici ve yaşlanmayı geciktirici etkileri ile bilinir. Kuru, hasarlı ve lekeli cildi beslemek, kırışıklıklarla savaşmak, çatlakları ve yara izlerini azaltmak için idealdir. Cilt üzerindeki güçlü yenileyici ve canlandırıcı etkisiyle bilinen gül ağacı yağı nesli tükenmekte olan gül ağacı yağı ile birleştirilebilir. Ayrıca tatlı kokusu sinirleri ve kaygıyı yatıştırır.

Kantaron yağı faydaları, kantaron yağı cilde nasıl uygulanır?

Bilinen en eski tedavi materyali olan bitkiler, günümüzde bilimin de bir konusu olarak hem modern hem de geleneksel tıptaki önemli yerini koruyor. Bugün bilimsel olarak laboratuvar ortamında geliştirilen ve kullanıma sunulan ilaçların neredeyse tamamında, doğadan ilham alındığını biliyoruz. Binlerce ilacın etken maddesi, bitkilerden elde ediliyor. Peki Kantaron yağının faydaları nelerdir ve cilde nasıl uygulanır?

Kantaron otu, çağlar boyu geleneksel tıpta en sık faydalanılan bitkilerin ilk sıralarında yer alıyor. Sıcak ve ılıman iklimlerde yetişen kantaron otunun dünya üzerinde bilinen tür sayısı ʼden fazla. Türkiye topraklarında 43 tanesi endemik olmak üzere, mayasıl otu, püren, binbirdelik otu, kepir otu, kılıç otu, kuzu kıran, sarı kantaron, kanat otu, yara otu gibi isimlerle bilinen 89 türü yetişir. Kantaron bitkisinden değişik yöntemlerle elde edilen ve çeşitli formlarda hazırlanan ürünler, başta sinirleri yatıştırmak için olmak üzere çok geniş bir kullanım alanına sahiptir. Biz de gerek kantaron yağı hakkında bilgi sahibi olmak gerekse de cildine bakım yapmak isteyenler için kantaron yağı ile ilgili faydaları nelerdir, nasıl kullanılır, ne işe yarar gibi bilgileri derledik.

KANTARON YAĞI FAYDALARI?

Kantaron yağı, bitkinin çiçekli dallarının uç kısımlarına yakın yerlerinden toplanan çiçeklerin, taze olarak ya da kurutulduktan sonra, zeytinyağı dolu cam kavanozlarda ve güneş gören bir yerde dinlendirilmesiyle elde edilir. Bitkinin bileşiminde bulunan naftodiantronlar kantaron yağına kırmızı rengini verir. Bu yağ Anadoluʼda yaygın olarak, yaraların iz bırakmadan iyileşmesi için sürülerek ve mide yaralarını iyileştirmek için içilerek tüketilir. Bitkinin etken maddelerini cilde taşıma görevini yerine getirecek olan yağ tercihi, karışımın etkisini belirleyen önemli bir faktördür. Ciltle ilgili kullanımlarda zeytinyağı yerine cildi besleyici özelliği olan lavanta, papatya, biberiye gibi başka uçucu yağlar da kullanılabilir.

Kantaron Yağı ile Cilt Beyazlatma

Kantaron yağının düzenli kullanımla ciltteki renk farklılıklarını dengelediği bilinir. Cildin rengini açmaz ama deri hücrelerinin onarımını yaparak, kırışıklıkları azaltarak, cildin daha sağlıklı ve ışıltılı bir görünüm almasını sağlayarak bu izlenimi yaratır. Öte yandan ışıkla tepkimeye giren etken maddeler, kantaron yağının aşırı kullanımına ya da aşırı güneş ışığına maruz kalındığı hallerde ciltte koyu lekelere sebep olabilir.

Kantaron Yağı Göz Altına Sürülür mü?

Göz altlarındaki deri, yüzün diğer yerlerine nazaran daha ince bir yapıya sahiptir. Çukur bir yapısı olduğundan ışık gölge oyunlarından da daha fazla etkilenir. Yorgun ya da uykusuz olduğumuz, hastalandığımız, kilo verdiğimiz, önce göz altlarımızdan fark edilir. Göz altlarının daha canlı bir görünüme kavuşması için kantaron yağından faydalanmanın cilt açısından bir sakıncası yoktur ama göz sağlığı açısından dikkat etmek gerekir. Bileşimindeki maddeler deri yoluyla emilerek göze ulaşabilir.

KANTARON YAĞI CİLDE NASIL UYGULANIR?

Kantaron yağının cilt üzerindeki etkileri hakkında farklı görüşler vardır. Bu görüş farklılıkları aslında kantaronun bileşimindeki naftodiantronlardan biri olan hiperisin maddesiyle güneş ışınlarının etkileşiminden kaynaklanır. Kantaron yağının güneşin zararlı ışınlarından koruduğu yönünde görüş bildirenler olduğu gibi, güneşin cilt üzerindeki olumsuz etkilerini artırdığını savunanlar da var. Nitekim doğada sarı kantaron bitkisinden yiyen büyükbaş hayvanların derisinde, kızarıklık ve ödem gibi belirtilere rastlanır. Bazı antidepresan ilaçları kullanan insanların ciltlerinin güneş gören yerlerinde benzer şikayetlere rastlanabilir. Ancak bu oldukça nadir görülen bir durumdur. Öte yandan bu yan etkinin, hiperisin maddesinin haricen uygulanmasıyla değil, ağız yoluyla alındığında ortaya çıktığına dair çalışmalar ve bulgular da vardır. Bu durum, etken maddenin kullanılan doza da bağlı olarak, ışıkla reaksiyona girerek serbest radikaller ortaya çıkarmasına bağlı olduğu sanılmaktadır. Her halükarda, kantaron yağını güneşten korunmak amacıyla kullanıyorsanız, uzun saatler direkt olarak güneş ışığına maruz kalmamaya dikkat etmeniz yerinde olur.

Kantaron yağının yüze faydaları büyük oranda, bileşimindeki hücre yenileme etkisi gösteren maddelerden kaynaklanır. Yaraların kısa zamanda ve iz bırakmadan iyileşmesi de bu yüzdendir. Kantaron yağı cilde direkt olarak sürülerek uygulanır. Bunun için pamuk, makyaj pamuğu ya da yumuşak bir havlu kullanabileceğiniz gibi ellerinizle de sürebilirsiniz. Uygulama sırasında cildiniz temiz olmalıdır. Yağın düzenli kullanımı, daha iyi ve daha çabuk sonuç almanızı sağlar.

Kantaron Yağı Sivilce İçin Nasıl Kullanılır?

Sabah ve akşam olmak üzere günde 2 defa uygulayabilirsiniz. Direkt olarak güneşe çıkmayacağınız zamanları tercih edin. Bir parça pamuk üzerine damlattığınız damla kantaron yağını, yumuşak ve dairesel hareketlerle yüzünüze dağıtın. Bu şekilde yarım saat kadar bekledikten sonra yüzünüzü ılık suyla yıkayabilir ya da cilt yapınıza uygun bir tonikle yağdan arındırabilirsiniz.

Kantaron Yağının Yan Etkileri

Günümüzde doğal ve bitkisel tedavi yöntemlerinin faydaları, gelişen teknolojinin de yardımıyla, artık bilimsel olarak da ortaya konabilir hale gelmiştir. Öte yandan yine bilimin ışığında görüyoruz ki, bu yöntemler sırf doğal oldukları için zararsız kabul edilemezler. Doğada eskiye nazaran çok daha fazla toksik madde bulunduğunu, çevre kirliliği ve yüksek miktarlarda kullanılan tarım ilaçları sebebiyle bitkilerin faydalı içeriklerinin de bozulduğunu biliyoruz. Uygun miktarlarda ve gerekli sıklıkta kullanılmayan bitkisel ürünlerin yarardan çok zarar getirebileceği unutulmamalıdır. Cildinizle ilgili her türlü şikayetinizde danışmanız gereken ilk ve en yetkili kişi mutlaka dermatoloji uzmanı bir doktor olmalıdır.

Kantaron Yağı Yüzde Tüylenme Yapar mı?

Kantaron yağı cildin gözeneklerinden girerek alt tabakalara da nüfuz eder. Fakat kılların beslendiği kıl foliküllerine ulaşması o kadar kolay değildir. Dolayısıyla kantaron yağı, yüz ya da vücudun başka bir yerinde tüy üretimine sebep olmaz. Olsa olsa mevcut tüylerin renginin koyulaşmasına, belki kalınlaşmasına ve böylece daha görünür olmasına sebep olabilir.

KANTARON YAĞI NE İŞE YARAR?

Kantaron, clusiaceae familyasına ait, yoğun olarak Asya ve Avrupaʼda yetişen fakat dünyanın her yerinde rastlanabilen, çiçekli bir bitkidir. Haziran ve eylül ayları arasında çiçek açar. Sarı renk çiçeklerinin ve küçük yapraklarının üzerinde, ışığa tutulduğunda bariz şekilde görülebilen minik yağ bezeleri vardır. Kantaron otunun bileşiminde hiperisin ve psödohiperisin gibi antrasen türleri, flavonoidler, fenolik bileşikler, prosiyanidinler, C vitamini, karoten, protein, resin ve uçucu yağlar bulunur. Tedavi etkisi olan bu değerli bileşenlerin yoğunluğu bitkinin çiçekli dallarının uç kısımlarında daha fazladır. Bu yüzden bitkinin bu kısımları toplanır ve değer kaybına uğramaması için, güneş görmeyen yerlerde kurutulur.

Sarı kantaron çiçekleri halk arasında taze ya da kurutulmuş olarak, değişik formlarda idrar söktürücü, balgam söktürücü, iştah artırıcı, ağrı kesici olarak olarak değerlendirilir. Kanser, diyabet, romatizma, mide ülseri, üst solunum yolları enfeksiyonu gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların bileşiminde de etken madde olarak yer alır. Antiseptik etkisiyle, yaraların ve yanıkların mikrop kapmasını önler, iyileşmelerini hızlandırır.