Hipertansiyon pek çok sorunu tetikleyebilecek önemli bir sağlık problemi. İhmal edilmesi halinde can kaybına varabilecek sonuçlar yaratan hipertansiyonun neden olduğu hastalıklar arasında kalp krizi, beyin kanaması, böbrek yetmezliği gibi hayati önemde sağlık sorunları bulunuyor. Türkiye’de her üç kişiden birinde görülen hipertansiyon modern yaşamın getirdiği sorunlar nedeniyle yaşlıların yanı sıra 20’li yaşlardaki kişilerde ve çocuklarda bile görülebiliyor. İşte hipertansiyonun erken yaşlarda görülmesine neden olan etkenler
Normalde günde en fazla 6 gram olması gereken tuz tüketimi, ülkemizde günde grama yükseliyor. Tuz tüketiminde yapılan her 1 gramlık artış da kan basıncı değerlerinin mmHg artmasına neden oluyor. Konserve, fast food tarzı gıdalarda ve turşularda yüksek oranda tuz bulunuyor. Ayrıca maden suyunda da çok yüksek oranda tuz var. Bu nedenle kilo vermek veya mide gazını gidermek için günde şişe maden suyu tüketmek çok yanlış. Sadece bu alışkanlık kesildiğinde bile kan basıncı ideal sınırlara gerileyebiliyor.
Hipertansiyon açısından gizli tehlikelerden biri de uyku apnesi. Tedaviye dirençli hipertansiyon hastalarının bir kısmında sorumlu “uyku apnesi” olabiliyor. Uyku apnesi olan kişilerde gece kandaki oksijen oranı düşüyor ve bu durum vücuttaki bazı kalp damar kontrol sistemlerini aktive ederek tansiyonu yükseltiyor. Bunun yanı sıra yapılan bir araştırma, günde 5 saatten az uyuyanların, 7 saat uyuyanlara oranla 2 kat daha yüksek tansiyon riski taşıdığını göstermiş. Buna yol açan etken ise uyku sırasında vücudumuzda salınan ve damarlarımızı genişleten birtakım kimyasal maddelerdir. Eğer daha az saat uyursak, bu maddelerin salınımı bozuluyor ve kan basıncı ile kalp hızında artışa neden olabiliyor.
Hatalı diyetler de hipertansiyonun erken ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Özellikle magnezyum, potasyum ile kalsiyumdan zayıf beslenmek uzun vadede damar sertliğine, bunun sonucunda da hipertansiyona yol açabiliyor. Ayrıca yüksek doymuş yağ içeren veya yüksek karbonhidrat içeren diyetler de uzun dönemde hipertansiyona yol açabiliyor.
Hareketsiz hayatın kan basıncını yükselttiğini gösteren çok sayıda bilimsel çalışma var. Ve bu çalışmalarda hareketsiz yaşam tarzı olanların, hipertansiyona yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğu görülmüş. Tansiyon düşürücü etki için mutlaka spor salonuna gitmeye de gerek yok, günde 30 dakikalık hızlı yürüyüş yeterli oluyor.
Sigara ile alkol gibi alışkanlıklar kısa dönemde damarlarda büzüşmeye yol açarak ve uzun dönemde de damar sertliği yaparak hipertansiyona neden oluyor.
Günümüzün önemli bir sorunu olan ve gençleri, hatta çocukları bile tehdit eden obezite hipertansiyona yol açan önemli bir etken. Öyle ki obezite sorunu olan kişilerde hipertansiyon 3 kat fazla görülüyor. İdeal kilonun yüzde 20 üstüne çıkıldığında ise hipertansiyon riski 8 kat artıyor.
Kahve ve çay da içerdikleri kafein gibi uyarıcı maddeler nedeniyle fazla tüketildiklerinde tansiyonun yükselmesine yol açabiliyorlar. Bu yüzden çayı açık içmek ve günde 3 bardak ile sınırlandırmak önemli. Aynı şekilde kahvede de 1 fincanı geçmemek uygun olacaktır. Ayrıca kafein içeren enerji içeceklerinden de uzak durmaya özen gösterin.
Hem psikolojik, hem fiziksel stres de vücutta stres hormonlarının (noradrenalin, adrenalin, kortizol vb.) salınımı artırıyor. Bu hormonlar da doğrudan veya dolaylı etkileriyle tansiyonu yükseltiyor.
Hipertiroizm ve hipotroizim gibi tiroit bezi hastalıklar, böbreğe giden damarlarda daralma, diyabet, aort darlıkları da hipertansiyona yol açan etkenlerden. Kan basıncının ideal seviyeye düşmesi için bu hastalıkların kontrol altına alınması çok önemli.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Yayınlanma: - 26 Nisan Güncellenme:
Telvesi ile birlikte pişirilmesi şüphesiz ki Türk kahvesinin antioksidan kapasitesini artırıyor. Böylelikle içeriğindeki polifenoller ile antikanserojen özellik kazanıyor. Yapılan çalışmalar günde fincan içilen Türk kahvesinin birçok kanser türünden koruyucu olduğuna işaret ediyor.
Sabah saatlerinde içilen bir fincan şekersiz Türk kahvesi zihinsel fonksiyonları destekleyerek konsantrasyon kabiliyetini ve ezber gücünü artırıyor. Kakao oranı yüksek bir çikolata ile birlikte tüketildiğinde ise bu yeteneği daha çok artırdığına işaret ediliyor.
Atina Üniversite’si Tıp Fakültesi’nde yapılan bir araştırma; hergün düzenli olarak Türk kahvesi içenlerde uzun yaşama oranının daha yüksek olduğuna işaret ediyor.
Yapılan araştırmalar kahvenin, dünyada milyonlarca kişiyi etkileyen Alzheimer hastalığının önüne geçtiğini ortaya koyuyor. Düzenli olarak alınan kafein, bilişsel faliyetlerdeki azalmayı geciktiriyor.
Türk kahvesinin içeriğindeki kafeinin tansiyonu kısa süreli olarak yükselttiğini, uzun vadede düzenli olarak belirli dozda içilen Türk kahvesinin tansiyon üzerine zararlı bir etkisini yok.
Günde 1 fincan kahve kalp dostu. Kahvenin içeriğindeki antioksidan kalp sağlığına iyi geliyor. Araştırmalar düzenli olarak Türk kahvesi içenlerde kalp ve lenf damarlarının iç yüzeylerindeki hücrelerin onarılmasıyla kalp rahatsızlığına yakalanma riskinin daha düşük olduğunu ortaya koyuyor.
Alman bilim insanlarının yaptığı bir araştırmaya göre, düzenli olarak içilen günlük ml ve üzerindeki kahve Tip-2 diyabete yakalanma riskini %23 oranında azaltıyor.
Kafein içeriği ile birlikte spordan yarım saat önce içilen Türk kahvesi spor esnasında yağ yakımını artırıyor. Adrenalin hormonu salgılatarak kalp ve dolaşım sisteminin uyarılmasını ve daha fazla enerji yakımını sağlıyor.
Özellikle kadınlarda oluşma riski yüksek olan safra taşlarının günde 3 fincan kahve içen kadınlarda içmeyenlere göre %25 daha az görüldüğüne işaret ediliyor.
Kafein, karaciğer yağlanmasına çok iyi geliyor ve iltihabı azaltıyor. Günde bir fincan kahve içenlerde karaciğer yağlanması daha az görülüyor.
Fincanda kalan telveyse asla dökmeyin. Fincandaki kahve telvesi yüzünüze sürdüğünüzde cildinizdeki pürüzleri yok etmeye yardımcı olacaktır.
Bilimkahvekakaokanserşekerşeker hastalığı
Kahve, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de en sevilen sıcak içeceklerdendir. Kahvenin bu kadar çok tüketilmesi sağlık üzerindeki etkilerinin de çokça tartışılmasına neden olmaktadır. Özellikle tansiyon ve kalp sağlığı üzerindeki etkileri en çok tartışılan alanlardır.
Bu tartışmalara biz de katılalım ve kahvenin tansiyonu etkileyip etkilemediğine hep birlikte bakalım.
Geçici olarak kan basıncını arttırabilir
Kahve içmenin uyarıcı bir etkisinin olduğu hepimizin malumu fakat bilimsel veriler kahve içildikten kısa bir süre sonra kan basıncının yükselebileceğine de işaret ediyor.
30dan fazla araştırmanın bir arada incelendiği bir çalışmada ya da 2 fincan kahve tüketiminin ( mg kafein içeren) sistolik ve diyastolik kan basıncında sırasıyla 8mmHg ve 6mmHg artışa neden olduğu gösterilmiştir.
Kahvenin bu etkisi tüketimden 3 saat sonra gözlenmiş ve sonuçlar başlangıçta normal kan basıncı olan kişilerde ve önceden yüksek kan basıncı olanlarda benzer çıkmıştır.
Çalışmada düzenli kahve tüketimi ile tansiyon arasında ise ilginç bir şekilde bir ilişki bulunamamıştır. Araştırmacılar bunu sık tüketim ile birlikte gelişen kafein toleransı nedeniyle olabileceğini belirtmişlerdir. Sonuç olarak bir fincan kahve içtikten sonra, özellikle de nadiren içiyorsanız tansiyonunuzda küçük ve orta dereceli bir artış meydana gelebilir.
Kahve içmenin potansiyel uzun vadeli etkileri
Her ne kadar kahve, içtikten hemen sonra kan basıncınızı geçici olarak arttırabilse de bu etki kısa vadenin ötesine geçmiyor gibi görünüyor.
Yüksek tansiyonu olan hastalar üzerine yapılan çalışmalar, kahve tüketiminin tansiyon veya genel kalp hastalığı riski üzerinde önemli bir etkisinin bulunmadığını göstermektedir.
Sanılanın aksine kahve tüketiminin sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğunu gösteren çok sayıda bilimsel araştırma bulunmaktadır.
Örneğin sağlıklı yetişkinler üzerinde yapılan çalışmalar, günde bardak kahve içmenin kalp hastalığı riskinde %15’lik bir azalmayı sağladığını ve erken ölüm riskinde görece bir azalma ile bağlantılı olduğunu göstermektedir.
Kahve, güçlü antioksidan etkileri olan ve vücuttaki oksidatif stresi azaltan fitokimyasal bileşikler içerir. Pek çok araştırmacı, düzenli kahve içenlerde kafeinin olası olumsuz etkilerine kıyasla sağlık üzerindeki faydalarının daha fazla olabileceğini belirtmektedir.
Kahvenin insan sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında hala daha fazla araştırmaya ihtiyaç bulunmaktadır. Fakat mevcut veriler kahve içmenin güvenli ve hatta faydalı bir alışkanlık olduğunu göstermektedir. Kahve içip içmeme konusunda elbette ki seçim sizin.
Diyetisyen Ayşegül Bahar
Bireyin enerjisini arttıran, zihnini açan dinç ve mutlu hissetmesini sağlayan maddeler içermektedir. İnsanların çoğu bu tip etkenler yüzünden güne kahve içerek başlamak istemektedir. Kahve, antioksidan zenginliği açısından meyve ve sebze ailesinden sonra ikinci sırada yer almaktadır. Aynı zamanda kahve tansiyonu da düzenler. Hastanın tansiyonu düşükse, tansiyonu yükseltici; nabzı düşükse halsizliği giderip nabzı düzenleyici faydaları vardır. Peki, Kahve tansiyonu düşürür mü? Türk kahvesinin faydaları nelerdir, nasıl yapılır? İşte detaylar haberimizde
Kahve, dünyada en yaygın olarak kullanılan içeceklerden birisidir. Haliyle herkesin içip içemeyeceği gündeme sık sık gelmektedir. Peki, kahve tansiyonu düşürür mü?
Tansiyon hastaları için ise Türk kahvesi adeta ilaç niteliğindedir. Hastanın tansiyonu düşükse, tansiyonu yükseltici; nabzı düşükse halsizliği giderip nabzı düzenleyici faydaları vardır. Bunların dışında Türk kahvesi, birçok iç organın sağlıklı çalışmasına da yardımcı olmaktadır. Şeker hastalığıyla baş etmenin en iyi yolu da yine Türk kahvesidir. Türk kahvesi metobolizmanın şeker direncini sağlamaktadır. Şeker hastalığından kurtulmak için ya da şeker hastalığına yakalanmak için tüketilmesi gereken kahve miktarı günde fincan Türk kahvesi olarak ifade edilmektedir. Türk kahvesi tüketiminin şeker hastalığı riskini yarı yarıya azalttığı da uzmanlar tarafından ifade edilmektedir.
Kahvenin içerdiği kafein teorik olarak tansiyonu yükseltme potansiyeline sahip. Ama bu yükseklik çoğu kez geçici. Kahvede kafein dışında antioksidanlar da bulunur. Yapılan çalışmalarda da kahvenin kan basıncı üzerine sınırlı da olsa olumlu etkisi olabileceği gösterilmiş. Bunun nedeni muhtemelen kahvede bulunan kafein dışı maddeler. Ancak bu konuda yeni çalışmalara ihtiyaç vardır çünkü herhangi bir besin maddesinin, içeceğin herhangi bir hastalığa iyi geldiğini gösteren bir çalışma yapmak çok zordur, bu nedenle bu konudaki görüşler sürekli değişir.
Enerji Düzeyini Arttırır ve Zekayı Güçlendirir;
Kahvede bol miktarda bulunan kafein adlı bileşen, tüketimin ardından hızla kana karışarak beyine ulaşır. Burada üretilen ve uyku haline neden olan adenozin adlı nörotransmitteri inhibe ederek (bloklayarak) uyanıklığı arttırır, enerji düzeyini yükseltir. Bu sayede gün içerisinde hissedilen yorgunluğu önler. Aynı zamanda zihni açarak iş verimliliğini ve konsantrasyonu arttırır. Beyindeki bu etkisi sayesinde kahvenin aynı zamanda ruh halini, hafızayı, reaksiyon süresini ve genel anlamda bilişsel fonksiyonları iyileştirdiğini gösteren pek çok bilimsel çalışma mevcuttur.
Yağ Yakımını Hızlandırır;
Kahve, fazla kilolarından kurtulmak isteyen kişilerin bu amaçlarına ulaşmasına yardımcı olabilecek oldukça değerli bir besin türüdür. Bunun nedeni metabolizma hızını önemli ölçüde arttırarak yağ yakımını hızlandırmasıdır. Vücutta bulunan yağların parçalanmasına ve ortaya çıkan serbest yağ asitlerinin enerji üretiminde kullanılabilmesine yardımcı olan kahve, bu olumlu etkilerine karşın sade olarak tüketildiğinde sıfıra yakın bir kalori içeriğine sahiptir. Bu nedenle zayıflama diyeti uygulayan sağlıklı bireyler, diyetlerini desteklemek ve kilo vermelerini hızlandırmak adına günde 2 fincan sade kahve tüketebilirler.
Fiziksel Performansı Arttırır;
Kahvede bulunan kafein, epinefrin (adrenalin) hormonunun üretiminde önemli bir artışa neden olur. Bu hormon, korku ve heyecan durumlarında artan ve insan vücudunu yoğun fiziksel efora hazırlayan bir hormondur. Bu sayede kahve tüketiminin ardından fiziksel performansta önemli bir artış gözlenir. Yine aynı şekilde yağ yakımını hızlandırdığından vücudun antrenmanlar için ihtiyacı olan enerji düzeyinin arttırılmasına katkıda bulunur. Spor aktiviteleri veya fitness ile ilgilenen sağlıklı bireylerin spor salonlarına gitmeden yaklaşık yarım saat önceki süreçte sade kahve tüketmesinde fayda vardır.
Önemli Mikronutriyentler İçerir;
Kahve, besin değeri yüksek olan ve değerli mikro besin ögeleri içeren bir içecektir. Bir fincan kahve; içerdiği riboflavin (B12 vitamini) ile günlük gereksinimin %11'ini, pantotenik asit (B5 vitamini) ile günlük gereksinimin %6'sını, mangan ve potasyum mineralleri ile günlük gereksinimin %3'ünü, manganez minerali ve niasin (B3 vitamini) ile günlük gereksinimin %2'sini karşılar. Bu nedenle sağlıklı olduğu kadar da besleyici olduğu söylenebilir.
Alzheimer, Parkinson ve Demans Hastalıklarına Karşı Korur;
Alzheimer, Parkinson ve demans dünya genelindeki 65 yaş ve üzeri bireylerde sıklıkla görülen nörodejeneratif hastalıklardır. Bilinen kesin bir tedavisi olmayan bu hastalıklarda sağlıklı beslenme ve bazı besin türlerinin düzenli olarak tüketimi, diğer pek çok hastalık türüne oranla çok daha büyük önem kazanmaktadır. Nörodejeneratif hastalıkların önlenmesi konusunda oldukça etkili olduğu bilinen kahveyi düzenli olarak tüketenlerde Alzheimer hastalığının görülme olasılığının %65'e kadar azaltılabileceğini, Parkinson hastalığının görülme olasılığının ise % civarında azaltılabileceğini gösteren bilimsel araştırmalar mevcuttur.
Kansere ve Kardiyovasküler Hastalıklara Karşı Koruma Sağlar;
Kahve, antioksidan içeriği oldukça yüksek olan bir besindir. Yüksek antioksidan içeriği sayesinde düzenli olarak kahve tüketen bireylerde karaciğer kanseri ve kolorektal kanser türleri başta olmak üzere birçok kanser türüne yakalanma riskinin önemli ölçüde azaldığını gösteren bilimsel araştırmalar söz konusudur. Hücre yapısını koruyarak kontrolsüz çoğalmayı önleyen kahvenin, aynı zamanda diyabet ve kardiyovasküler hastalıklardan korunmaya yardımcı olarak yaşam süresini artırdığı da bilinmektedir.
Bir fincan için iki çay kaşığı kahve kullanılır.
Az şekerli Türk kahvesi için yarım küp şeker; orta şekerli Türk kahvesi için 1 küp şeker; şekerli Türk kahvesi için 2 küp şeker kullanılır.
Tercihe göre şekersiz de yapılabilir.
Kahvenizin taze olması, lezzetli ve köpüklü sonuç alma oranınızı artırır. Aksi halde kahveniz bayat ise, kahvenizin kokusu da tadı da değişebilir.
Kahvenizi pişireceğiniz suyun klorlu olmaması önemlidir ve içme suyunuzdan kullanmanızda fayda vardır. Suyun soğuk olması, kahvenin köpürtülmesi için püf noktalardan biridir.
Cezvenizi ocağa almadan önce kahve, şeker ve suyunuzu yaklaşık 35 saniye kadar karıştırırsanız daha yumuşak ve lezzetli bir kıvam elde edersiniz. Daha sonra cezveyi ocağın üzerine koyun ve kahve pişene kadar hassas şekilde karıştırın. Sert ve hızlı bir şekilde karıştırırsanız kahveniz köpürmeyebilir.
Kahveniz köpürmeye başlayınca kaşık yardımıyla fincanlara bir miktar köpük dağıtılır. Bu noktada kahvenin fazla köpürmesini beklememelisiniz, çünkü köpük tekrar sönebilir.
Köpük fincanlara dağıtıldıktan sonra cezvede kalan kahve pişirilmeye devam edilir ve piştikten sonra fincanlara yavaşça, fincanın kenarından dökülmelidir. Kahveyi direkt fincanın orta yerine ve hızlı şekilde dökerseniz var olan köpük sönebilir.
funduszeue.info - Gündem
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası