osmanlıcılık akımının temsilcileri / Level 34 - Osmanlıda Fikir Akımları - KPSS TARİH - Memrise

Osmanlıcılık Akımının Temsilcileri

osmanlıcılık akımının temsilcileri

kaynağı değiştir]

Osmanlının iç-dış faaliyetleri ve kötü gidişatı sürekli aydınların tepkisiyle eleştiriliyordu. Bu durum da yeni bir siyasi teşekkülün ortaya çıkmasına neden oldu. Genç Osmanlılar Cemiyeti yılında kurulmuştur. Suphi Paşazade Ayetullah, Ahmet Beyzade Mehmet, Yusuf Paşazade Hacı Nuri, İskender Beyzade gibi isimler cemiyetin ilk kurucularıdır. Daha sonra Namık Kemal, Şinasi ve Ziya Paşa da bu cemiyete katılmışlar ve cemiyetin öncüleri olmuşlardır. Bunlar doğrultusunda Osmanlılık ilkesi halka hizmet etmek, halk tarafından anlaşılmak ve halka hitap etmek için basın ve gazete yoluyla görüşlerin halka iletmeye çalışıyorlardı. Tasvir-i Efkar, Tercüman-ı Ahval, Muhbir,Hürriyet gibi gazetelerde sadrazam ve nazırların keyfi idaresi, politikalarını hedef alan yazılar yazıyorlardı. Bu cemiyet devletin parçalanmasını önlemek ve birliği korumak için "İttihat-ı Anasır" fikrini Osmanlılık politikası aracılığıyla üstlenmiştir.[7]

Genç Osmanlılar adıyla bir cemiyet kurdular. Daha sonra siyasi faaliyette bulunmaya başladılar. Onlara göre milliyet isyanlarını durdurup ülkenin bütünlüğünü korumak için devletin sınırları içinde yaşayan bütün milletleri Osmanlıcılık düşüncesi etrafında toplamak gerekiyordu. Bunun için dil, ırk ve din farkı gözetmeden herkesin aynı hak ve yetkilere sahip olması şarttı. Bu yapılırsa Osmanlı birliği gerçekleşir ve devlet yıkılmaktan kurtulabilirdi. Bu düşünceler ancak Genç Osmanlılar (Young Ottomans) yılında ortaya çıkan Osmanlı milliyetçiliğini savunan Montesquieu ve Rousseau gibi Fransız devriminin kavramcılarını benimsemiş, Osmanlı'nın ilk anayasasını ve parlamenter sistemini geliştirmiş devlet adamları. Çoğunlukla Jön Türklerle karıştırılmalarına rağmen, bu grup Tanzimat reformlarını yeterli bulmayan bürokratik mutlakıyet (bureaucratic absolutism) ve demokratik çözümü öngören kesim I. Meşrutiyet dönemi Osmanlıcılık fikri daha kapsamlı bir hal almıştır. Asıl olarak Tanzimat’ın otoriter merkeziyetçi siyasetine bir tepki olarak ortaya çıktı. Bu dönemde Genç Osmanlılar, Osmanlılık düşüncesini daha meşrutiyetçi ve daha iyi bir seviyede irdelemeye çalışmışlardır. MüslümanlarlaHristiyanların eşitliğini ve uyumunu meşruti bir düzen içinde olacağını savunmuşlardır. Genç Osmanlılar Mustafa Fazıl Paşa’nın denetiminde Ali ve Fuat paşalara basına verdikleri açık mektuplar yoluyla ilan etmeye devam ediyorlardı. Genç Osmanlılar azınlıklara verilen tavizler ve reformlara herhangi bir sınırlayıcı şer’i hükmün getirilmemesine tepki gösteriyorlardı. Azınlıklara verilen tavizler onlar arasına eşitlik sağlamaktan çok onlar arasındaki eşitsizliğin artmasına neden olmuştur. Onlar bu eşitsizliği kaldırmak ve onlara haklarını meşrutiyet düzenine göre verilmesini öngörüyorlardı. Onların savunduğu politika daha çok milliyetçi ve dinen farklı unsurların bir araya toplandığı Osmanlı milleti politikasıydı. Sadece genç Osmanlılar değil Mithat ve Halil paşalar da Osmanlılık fikrinin devletin geleceği için en önemli politika olarak görüyorlardı.[8]

Şair, roman ve tiyatro yazarı, gazeteci Namık Kemal

II. Meşrutiyet dönemi Osmanlılık politikası gelecek açısından umutsuz bir süreç içine girmişti. Bu dönem Osmanlılık politikası, daha çok İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin merkeziyetçi, Türkçü ve liberal muhalefeti bastırıcı uygulamaları karşısında muhalefetin bir tür çoğulculuğu savunma hizmetiydi. Bu dönemde Ahrar Fırkası, Osmanlı Demokrat Fırkası, Mutedil Hüriyetperveran Fırkası, Hürriyet ve İtilaf Fırkası gibi partiler de Osmanlılık fikrini kendi programlarına almışlardı. Bu partiler genel itibarıyla Osmanlılar arasında eşitlik kardeşlik karşılıklı sevgi ve saygının olması gerektiği, devletin ancak bu sayede ayakta kalabileceğini savunuyorlardı. Fakat bu muhalif partilerin Osmanlıcı yaklaşımları Balkan Savaşları sırasında meydana gelen Bab-ı Ali baskını ve İttihatçı askerlerin faaliyetleriyle son bulmuştur. İttihat ve Terakki'nin baskıcı politikaları, bu dönemde ortaya çıkan İslamcılık ve Türkçülük akımları karşısında Osmanlılık akımının fazla bir siyasal ağırlığının kalmadığını görüyoruz. Bu dönemdeki bir diğer önemli alan da basında görülen Osmanlıcı ve Türkçü aydınlar arasındaki tartışmalardır. Osmanlılar Türkçülüğü devletin sonunu getirecek bir politika olarak gördükleri için onlara şiddetle kaşı çıkıyor ve kendilerini onlardan her konuda soyutlamaya gitmişlerdir.

Meşrutiyet veya anayasal monarşi, hükümdarın yetkilerinin anayasa ve halkoyuyla seçilen meclis tarafından kısıtlandığı yönetim biçimine denir. Meşrutiyet, bir hükümdarın başkanlığı altında parlamento yönetimine dayanan hükûmet biçimidir. Milliyetçilik akımının Osmanlı Devleti üzerindeki yıkıcı etkilerine karşı ortaya atılmış bir fikir akımıdır.[9]

Milliyetçilik dil, tarih ve kültür birliğine dayalı ulusun ve devletin mutlak ve temel bir değer olduğunu kabul eden anlayış. Bireylerin devletin büyüklüğünü sağlayacak ve koruyacak şekilde, devletin ihtiyaçlarına uygun olarak davranmaları gerektiğini, davranışlarını bu amaca göre ayarlaması gerektiğini öne süren akım olarak milliyetçilik, ulus olgusunu, o ulusu meydana getiren bireylere, hukuki bir yapı olan devlete dönüştürme imkânı sağlamıştır.

II. Mahmut'un "Ben tebamdaki din farkını ancak camilerine, havralarına ve kiliselerine girdikleri zaman görmek isterim!" sözleri bu fikrin pratikteki en önemli göstergesidir. Osmanlı toplumunu kaynaştırmayı hedefleyen Osmanlıcılık akımı, fertlerin sosyal siyasi ve hukuki eşitliklerini sağlamak için faaliyet göstermiştir.

Sultan II. Mahmud (), 20 Temmuz tarihinde İstanbul'da doğdu. Babası Sultan I. Abdülhamid, annesi Nakşidil Valide Sultan'dır. Orta boylu, geniş omuzlu, beyaz sakallı, zarif ve sevimli yüzlüydü. Diğer Osmanlı padişahları gibi kuvvetli bir tahsil gördü. Öğrenimi ile Sultan III. Selim padişahlığı sırasında bizzat meşgul olmuştu.

Bu amaçla iki önemli çalışma yapıldı.

Meclis-i Mebusan'ın açılması[değiştir kaynağı değiştir]

Böylece meşrutiyet fikri ve programı yürürlüğe girmiş oldu. Osmanlıcılık fikrine taraftar olanlar, bütün Osmanlıların siyasi birliğini gerekli görüyorlar ve ortak yurt gereğini savunuyorlardı.

İlk Anayasanın yürürlüğe girmesiyle Osmanlı toplumunda hukuki bir eşitlik, ilk meclisin açılmasıyla da siyasi bir eşitlik sağlanmıştır.

Osmanlıcılık fikrini zayıflatan ilk büyük etki Osmanlı-Rus Savaşı ve bu savaşın sonuçları oldu. Bu savaş sırasında Balkanlarda Osmanlı egemenliğinde yaşayan Hristiyanların Müslümanlara kötü davranmaları, RuslarınRum ve Ermenileri kışkırtmaları, Müslüman halkta Hristiyanlara karşı sert bir tepki doğurmuştu.

Sonuçta 'tan sonra benimsenen ve II. Abdülhamit tarafından da desteklenen Osmanlıcılık ideolojisi, Balkan Savaşları'ndan sonra imparatorluk sınırları içinde patlak veren bağımsızlık mücadeleleri sonucu, geçerliğini kaybetmiştir.

Sonuç olarak Osmanlılık akımı siyasi düşüncesi Osmanlıdaki cemaat ve milliyet farklılıklarını aşan ve tüm Osmanlı topluluğuna aynı anda hitap eden ilk ideolojik yaklaşımdır. Yeni Osmanlılar, Jön Türkler ve Meşrutiyet dönemi aydınları tarafından daha sistemli bir hale getirilmiştir. yüzyılın ilk yarılarında daha otoriter ve yarı dinsel bir anlayış sergiliyordu. Allah'ın indinde herkesin eşit olduğu gibi herkesin aynı şekilde padişah ve devlet adamlarının karşısında eşit olması gerektiğini savunur. Osmanlı birliğini ancak parlamenter bir düzeyde siyasi haklar verilerek elde edilebilirdi. Osmanlılık fikrine karşı çıkan Türkçülük ve İslamcılık gibi ilkelerin doğmasına olanak sağlamıştır. Osmanlılık akla mantığa sağduyuya dayanan bir yaklaşımdır fakat bürokratik ve seçkin kökeninden kurtulup kitlelere mal olamamıştır.

Cumhuriyetçi ve ulusçu tarih yazımında Osmanlılık düşüncesi ve uygulamaları genellikle başarısız olarak görülür. Osmanlılık fikri günümüze de büyük katkıları olmuştur. Örneğin yüzyıldan başlayarak din ve ırk farkı gözetmeksizin herkesin yasa önünde eşitliği ilkesini getirmesi gibi. Türkiye'nin demokrasi tarihindeki en temel katkının Osmanlılık düşüncesinden geldiğini söyleyebiliriz.[10]

Kaynakça[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası