Moldova Gece Hayatı Ekşi

• moldovanin baskenti. ingilizce chisinau olarak yazilir.

• moldova'nin baskentinin turkce adlandirilisi.

• moldova'nın başkentinin ülkenin bağımsızlığından sonra aldığı yeni adı. eski adı (büyük bir olasılıkla rusça kökenli olan) kişinev'dir ve türkçe'de hala bu isim türkçe fonetiğe daha uygun olduğu için daha sıklıkla kullanılır. çhişinau veya chişinau büyük bir ihtimalle moldova'nın resmi dili romence'ye daha yakın bir kelimedir kişinev'den, tıpkı ülkenin yeni adı moldova gibi (eskisi moldovya'ydı)

• stefan cel mare ismindeki ana caddeye sahip moldov şehri. pek çok türk'e veya türkçe konuşmayı bilen romen ya da moldovalı'ya rastlamak mümkündür. istanbul'dan uçakla bir saat yirmi dakikada varmak mümkündür, ülkeye gelirken vize almaya gerek yoktur, havaalanında 60 dolar karşılığında vize alınabilir, sadece bir tane vesikalık fotoğraf gereklidir. şarap tatma haftası sırasında, bu amaçla geldiğinizi belirttiğiniz taktirde, para vermenize de gerek yoktur. gümrük memurları para koparmaya çalışır, girişte ne kadar döviziniz var ise deklare etmeniz gerekir, edilmelidir ki çıkışta sorun olmasın. yeni ve temiz bir havaalanına sahiptir, şehirden çok uzak değildir ve şehir merkezine 100 lei karşılığında gidilebilir. şehirde dedeman oteli vardır, güzeldir, temizdir ve merkezdedir. sokaklar güvenlidir, akşamları kafanıza göre yürüyüşe çıkabilirsiniz, erkeklerin bayanların tacizine karşı hazırlıklı olması gereklidir, görünüşü hoşunuza giden bir restorana girip misler gibi yemekler yiyebilirsiniz, tuvalete kendizi dar atabilirisiniz de aynı zamanda (bkz: kolay girer zor çıkar).

• (bkz: chisinau)

• kucuk bir şehir. codru hotel de gayet güzeldir. dedeman hotel'den daha ucuzdur ama yeterlidir. taksilerde taksimetre yoktur. her yere taksi ile 30 lei civarı karşılığında gidilebilir.

• havaalaninda biz turkleri eniste diye karsilayan acaip polislere sahip baskent. bahsis bahsis diye tuttururlar ve en az 5 dolar vermeden gecemezsiniz. ^* en guzel bari people dir. sokakta gormenin mumkun olmayacagi arabalari gece bu barin otoparkında gormek sasirtir. acaip ucuz bi sehirdir. kanaatimce 300 dolarla gidildigi takdirde belediye baskanligina oynanabilir. gidilmedir, gorulmedilir. ozellikle saunalari...

• on sekiz - yirmi sekiz yas araligindaki disilerinin, istisnasiz, goz kamastirici bir guzellige sahip oldugu amma velakin yirmi bes yas ve sonrasi disilerinin, yine istisnasiz, deformasyona ugradigi gozlemlenen baskent. uc senelik gri bolge olustu tanimda; farkindayim. (bkz: hata payi)
  kisinev de hafta sonlari turkiye den gelen turistlerin sayisinin arttigi gorulmektedir. bunlarin azimsanmayacak kismi kendilerini ve ulkelerini paralariyla rezil edip geri donmektedir. belki de bu gibi olaylar yuzunden sehirdeki dedeman hotelin adi 2006 temmuz basinda leogrand hotel olarak degistirilmistir.

• müthiş parkları olan bir şehir, geceleri bu parklardaki göllerde yüzen insanlar görürsünüz, eğlenceye düşkündürler. şehrin altı şarap mahsenleri ile doluymuş söylediklerine göre, chardonnay ve bundan yapılan şarapların kökeni buraymış. şarap üretiminde çok başarılılar, fransadan sonra dünyadaki en iyi şarapların burada bulunabileceği söyleniyor. üretilen birçok şarap da yurt dışına fransız şarabı olarak ihrac ediliyor zaten. arada kalmış, unutulmuş, hor görülmüş bir ülkenin başkenti, bir yandan romenler bir yandan ruslar, halk iki resmi dil arasında neyi dile getireceğini bilemez olmuş. müthiş bir eğitim sistemleri var lakin aç olan karın eğitim dinlemiyor; mafyadır 'beyaz' ticaretidir şarabı ikinci plana itmiş.

• otelleri hem eski, hem de pahalidir, eger konaklamaniz gerekirse ev tutun, ana cadde olan ştefan çel mare uzerindeki evler bile gunluk 35 euro civari, en ucuz otel olan cosmos'un gecelik fiyatinin 55 euro oldugu goz onune alinirsa cok cok uygun.
  
  codru kadar bes para etmez bi otel bulamazsiniz, hem pahali, hem eski ustune ustluk gudik bi resepsiyona sahip.
  
  sehir ici ulasim otobus (troleybus) ile 2 ley, dolmus minibus ile 3 ley. sokak ustunde bulunan taksilere binmeye kalkmayin 2 kati fiyat aliyor ibneler gideceginiz yere. onun yerine 1406, 1424, 1448 gibi kisaltimis numaralara sahip taksi duraklari var, ariyorsunuz surdan suraya gidecegim diyorsunuz, operator size parasini soyleyip kapatiyor, 1 dakikaya kalmadan arayip taksinin kac dakikada yaninizda olacagi, arabanin plakasi rengi modeli vs bilgilerini veriyor.
  
  nr.1 supermarketleri var, biri ştefan çel mare üzerinde, digeri a. puşkin 42 numarada (sun city'nin alti) ne ararsaniz bulabilirsiniz ve her sey gayet hesapli.
  
  ha bi de gitmisken chişinau birasi icmeden donmeyin...

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.

• gerçek anlamda yeşil ve sovyet etkisinin tam olarak hissedildiği şehir. şehrin adının nereden geldiği konusundaki seçeneklerden birtanesi de, osmanlı döneminden kalma "kışla-nou"-"yeni kışla" kelimelerinden geldiği imiş.
  
  başta yolları, devasa sovyet tipi toplu konutlar ve terk edilmiş binalarıyla genel olarak bir bakımsızlık görüntüsü verse de yeşilliği, düzenliliği, geniş kaldırımları, güleryüzlü insanları ve ucuzluğuyla güzel bir şehir. bilgi notu olarak; mayıs 2014 itibari ile 1 euro yaklaşık 18.5 lei yapmakta.
  
  ülkenin genel geçim kaynağı şarapçılık. buraya gelirseniz mutlaka cricova bölgesini ziyaret edin. geçmişte kireçtaşı çıkarılan madenlerin içine kurulan yaklaşık 80 km uzunluğunda galerilere sahip muhteşem tesisleri gezebilir, şarap ve şampanya yapımı hakkında bilgi sahibi olabilir, şarap tadımı yapabilir, dünya liderlerinin şarap koleksiyonlarını görebilir ve uslu bir şirin olursanız rte'nin fotoğrafı ile de yüzyüze gelebilirsiniz. web siteleri biraz acemice ama idare eder.
  
  son olarak; havaalanında ülkeye girerken (veya uçakta) türk vatandaşlarının bir form doldurmaları gerektiği anons edilecek, kimse bu formu doldurmuyor merak etmeyin. yalnız gümrükteki göbekli dayı sizi gözüne kestirirse yanınıza yaklaşacak ve bagajınızı işaret ederecektir; sakın panik yapmayın. mevzubahis dayı sizi formların olduğu bölgeye göre götürüp yavaşça "bahşiş, bahşiş" diyecektir. gönlünüzden ne koparsa, 5-10 euro verip sorunsuzca dışarı çıkabilirsiniz.

• gece hayatı, yemek ve taksi fiyatlarının oldukça ucuz olduğu şehir. ayrıca eski sovyet ülkelerinin en güvenli şehirlerinden bir tanesi. yabancı olduğunuz anladıklarında en fazla yanınıza gelip bir adet sigara isterler.

• yaklas sevgili okuyucu, sana biraz iceriden bilgi aktaricam. kisinev balkanlarin kuzeyinde kalan moldovanin baskenti olan sehirdir, yemyesil bir sehir.
  
  buyuk buyuk yollari var ama delik desik, pek bakim yapilmiyor. havaalanindan sehre gelirken sanki bir anadolu sehrinin daha bi yesili hissi uyandiriyor. yollarda buyuk buyuk agaclarin arasinda gecen yollar istanbul gibi beton yiginindan gelmis bir insani ferahlatiyor. ama genel olarak sehirde ^* belediyecilik pek basarili degil. bukreste oldugu gibi buyuk parklari var, insanlar parklarda takilmayi seviyor ama parklar bukresteki gibi pek duzenli degil.
  
  para birimleri moldova lei, uluslararasi kodu mdl. haziran 2014 sonu itibariyle 1 euro 19,2 mdl ediyor. 1000 euro kazanan insan rahatlikla bir ayi ailesiyle gecirebilir. insanlar genel olarak fakir. genelde insanlar 200-600 euro arasi kazaniyor^*.
  
  hayat genel olarak istanbula gore daha ucuz, en ucuz seyler taksi, sigara ve alkol. 50 mdl ile sehrin bi ucundan diger ucuna gidebilrsin ey okuyucu. erkekleri genelde aylak ve alkoliktir ama kadinlari cok caliskan ve zekidir. bu arada 1 paket marlboro 24 mdl yani 1,25 euro. her hangi bir cluba gitseniz 50 euro ile pasalar gibi eglenirsiniz, bastaci olursunuz. bu fiyatlarin ve ucretlerin tamami kisinev icin gecerlidir, diger sehirler elbette daha da fakir ama daha ucuzdur.
  
  bu sehrin en buyuk dertlerinden birisi bence kiralik ev mevzusu. oncelikle binalarin cogu komunist zamani hatirlatir tarzda, eski ve disaridan bakinca sanki yikik dokukmus gibi. yeni binalar yapiliyor ama ortalama halkin bu evleri alacak pek parasi yok. burada kiralik evlerin buyuk kismi esyali, yani yeni mobilya alma derdi filan yok. kiralik ev bulmak cok kolay ama ya binalar eski ama esyalar yeni, yada bina yeni ama evdeki esyalar eski. yeni bir binada dogru duzgun esyalari olan bir ev bulmak biraz zor. kiralar genelde 200 euro ile 500 euro arasinda ve ortalama halk icin bu fiyatlar ciddi problem. gelir adaletsizligi had safhada. bilmem dogru mudur ama soyle birseyi pekcok kisiden duymustum: moldova dunyada kisi basina en cok porsche dusen ulkeymis. sehirde pek cok casino ve club var, yabancilar genelde bu ikisi arasinda gidip geliyor.
  
  halki genel olarak sakin ve guleryuzlu insanlardir. romence ve rusca ayni anda kullanilan iki dil, hemen herkes bu iki dili cok iyi konusuyor. ingilizce ile islerinizi genelde pek halledemiyorsunuz. ingilizceyi genelde gencler biliyor ama bukresteki gibi herkesin ingilizce konusmasi olayi yok. bu arada fazla mesai gibi bir kavramlari yok, mesai dolar sirket bosalir.
  
  kisinev cok guvenli bir sehir. cevremdeki insanlardan duydugum herhangi kavga veya olay gormek icin epey sansli olmak gerekiyormus, zira kimse henuz ne kavga gormus ne de buuk bir olay. insanlari bize gore eglenmeyi cok iyi biliyorlar. haftasonlarinda sabaha kadar dans etmeyi, icmeyi ve eglenmeyi seviyorlar.
  
  gelelim asil noktaya, hatunlar:) dillere destan guzelliktedir moldova kizlari. pek cok ulke gormus kardesiniz olarak ben ortalamasi bu kadar yuksek guzellikte kadinlari hicbir yerde gormedim. ^* herhangi bir yerde victoria's secret modeli olabilecek bir afet-i devran gorme ihtimaliniz cok yuksek. gercekten rabbim buranin hatunlarini daha bir denisik yaratmis, her gun oturup aksama kadar izleyesin gelecek kizlar goruyorum. ama bizdeki maalesef akla ilk geldigi gibi her hatun fahisedir damgasini anca mallar dusunur, zira onlar da herhangi milletin kizlari gibi normal yollardan hayatlarini kazanip yasayan insanlar. bu arada kimse turk erkegi diye yanip tutusmuyor, hatta turk erkeginden pek hazzedildigini soylemek zor. sebebi ise vatandaslarimizin gecmis zamanda bu ulke kadinlarina yaptigi fahise muamelesidir. buraya gelip de her gordugu kizi kaldirabilecegini sananlar varsa derhal ucak bileti rezervasyonunu tiklayacak ellerini asagi indirsin, yoksa mal mal bakinip geri donersin.
  
  kisinievde turkler icin yemek mevzusu gercekten sikinti. ya kendin pisireceksin yada aburcubura mahkumsun. bukreste oldugu gibi cok fazla turk yemekleri yapan restoran pek yok, olanlar da bagcilar kalitesinden oteye gidememis. doner bile baska milletlerin elinde. son olarak sehirde leogrant hotel, medpark hastanesi, efes pilsen, nefis gida gibi pek cok buyuk ve guvenilir turk sirketi var. zaten her gelen leograntta kaliyor, orda size sehir hakkinda kisayollari gosterirler :)
  
  hayatini beton bloklar arasinda geciriyorsan, patron-mudur mobbingi altinda calisiyorsan veya kariyer kariyer diye gotunu yirtip hala birsey olamadiysan bir daha dusun derim, hayatta neler kacirdiginin farkinda degilsin. o plazandaki rahat koltuga yayilmis koca gotunu kaldir ey okuyucu, hayati bosuna yasiyorsun ama haberin yok!
  
  edit: ne cok yazim hatasi yapmisim ya la, bi daha gozluksuz entry girmeyecem :)

• kurban bayramı arefesinden itibaren 5 günlük tatil planladığımız şehir.
  otelden ziyade yana yana kiralık ev bakmaktayız.
  orada yaşayanlardan yada işi / gücü olan dostlar yeşillendiren olursa şükela olur..

• aynı zaman da ankara'da bir cadde.

• moldova'nın başkenti. 2 günlük ziyaretim sonucunda edindiğim izlenim şu yönde: yemek, gece hayatı ve taksiler aşırı ucuz, giyim ve elektronik ise bir o kadar pahalı. başkent olmasına rağmen bakımsız ve pek gelişmemiş bir şehir, ana cadde olan stefan cel mare dışında pek bir hayata rastlamak mümkün değil. alt geçitleri eminönündeki alt geçitleri andırıyor. şehir merkezinde bile sovyetlerden kalma boş ve bakımsız kocaman binalar var. geceleri sokaklar genellikle boş ve güvensiz bir his veriyor ama gece epey dolaşmamıza rağmen hiçbir sorun yaşamadık.

• (bkz: kişinev pogromu)

• kişinev moldovanın başkenti istanbuldan thy ve airmoldova ile 1.5 saat sürmekte ortalama gidiş dönüş biletleri airmold ile 200-300 euro thy için biraz da ha tuzlu şehrrin en büyük problemi gayrimenkül ve kira sovyetlerden kalma halkın büyük kısmının kendi evi olduğu için kiralar genelde pahalıdır evlerin bir çoğu eşyalıdır, ulaşım kolay ve ucuz treleybusler midibüsler ve taksiler gece hayatı çok canlıdır şu anda komunist parti iktidarda casinoları şehir dışına taşımak istiyorlar giderseniz mutlaka cricovayı görün muazzam bi yer aylık 1000 dolar gibi bir gelirle krallar gibi yaşayacağınız bir şehir

• nisan ayinda 3 gunlugune gidecegim sehir.
  
  daha onceden gidip gorenlerden nerede yemeli, nereyi gormeli, nerede eglenmeli gibi tavsiyelerini hasretle bekliyorum.

• eylül ayında iş için 4 günlüğüne gittiğim şehirdir. istanbul'dan 1 saatlik yolculuk ile ulaşabildiğiniz bu şehirle ilgili kısa deneyimlerinden bahsetmek istiyorum. çalışma saatleri ile müze saatleri çakıştığı için müzelerini ziyaret etme şansım olmadı. benim yerime eşim gezdi :) o yüzden müzeler hakkında bir şey söyleyemeyeceğim.
  
  ilk dikkatimi çeken şey, insanların günlük hayatta rusça konuşurken resmi toplantılarda rumence'nin bir kolu olan moldova konuşulması oldu.
  
  bunun dışında para birimleri olan lei'nin değeri bizim paramızın beşte biri. bu da ekonomik bir yurt dışı tatili için bu şehri cazip kılıyor. ben airbnb.com aracılığıyla 5 günlük ev kiraladım ve toplam konaklama maliyeti 250 tl oldu. ev kiraladığımız yer dacia bulvarı'ndaydı. şehir merkezine otobüsle 20 dakika içerisinde ulaşabiliyorsunuz. otobüs ücretleri 2 lei (~40 kuruş), taksi ise yaklaşık 50 lei (10 tl). ayrıca yeme içme olayı da ucuz. 40 - 50 lei civarına güzel hamburgerler yiyebilirsiniz. güzel kafeler de var şehirde. bunun dışında popasul dacilor isimli restoran çok iyi. çorbaları ve et yemekleri çok güzel.
  
  şehir ikili yapıda görünüyor. kaldığımız bölge sscb döneminden kalma gibiyken merkez gelişmiş avrupa şehirleri gibiydi. bu anlamda gezip dolaşması enteresan bir şehir.
  
  son olarak, moldova şaraplarıyla ünlü bir yer. şehir merkezinden tur alarak 4 kişi kişi başı 550 lei (110 tl) ödeyerek mileşti micii isimli mahzende 5 çeşit şarap tadımına katılabilirsiniz. burası 1.500.000 şişe ile guinness rekorlar kitabına girmiş, toplamda 54 km uzunluğa sahip bir mahzen. alkol kullanmayanlar için bile ilgi çekici. bahsettiğim 3 saatlik tur kapsamında mahzenler gezebilir, çeşit çeşit şarapları tadabilir ve güzel bir yemek yiyebilirsiniz. çıkışta da alışveriş yapabilirsiniz. sipariş üzerine buranın mağazasından 10 yıl meşe fıçıda kalmış 30 yıllık şarap aldık ve fiyatı 250 lei (50 tl).
  
  şehir roma, paris gibi bir yer degil; zaten avrupa'nın en az turist gelen ülkelerinden birisiymiş moldova ama düşük bütçeyle farklı bir ülke görmek isteyenler için bir seçenek olarak değerlendirilebilir. sıkılmadan 4 - 5 gün geçirilebilir.

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.