doç dr feryal ilkova / Dr. Feryal İlkova, Tıbbi Gastroenterolog, İstanbul, Türkiye - Randevu | Vaidam.com

Doç Dr Feryal Ilkova

doç dr feryal ilkova

Reflü hastalığına dikkat!

Memorial Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç Dr.Feryal İlkova reflü hastalığı hakkında şunları söyledi:Gastroözefageal reflü hastalığı nedir?Mide içeriğinin (asidinin) patolojik şekilde mideden yemek borusuna (özefagusa) doğru geri kaçışı gastroözefageal reflü'dür. Hastalar göğüs kafesinin arkasında yanma (heartburn) şikayeti ile başvururlar. Yemek borusunun arkasındaki yanmanın yanı sıra ağza gıdaların ve acı suyun gelmesi de şikayetler arasındadır ve sıklıkla yemeklerden sonra olur. Gastroözefageal reflü hastalığı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yoğun olarak görülmektedir.Yapılan bir çalışmada toplumun %20'sinde gastroözefageal reflü hastalığı bulunmuştur.Nedenleri Gastroözefageal reflü hastalığının bulgularının kökeninde, yemek borusunun uzun bir süre, fazla miktarda mide asidik içeriği ile teması yatmaktadır. Mide asidik içeriğinin yemek borusu ile uzun süreli teması yemek borusunda hasara yol açar ve bu da yanma hissine sebep olur.Normal olarak yemek borusunun alt ucundaki alt özefagus sfinkteri dediğimiz kastan oluşmuş kapak benzeri bir yapı vardır.Bu yapı asidin yemek borusuna geri kaçmasını önleyerek midenin içinde kalmasını sağlar.Reflü hastalığında ise bu sfinkter sık aralıklar ile gevşer ve mide asidik içeriği yemek borusuna geri kaçar.Tanıda hangi testler kullanılır?Doktorunuzun (gastroenteroloğunuzun) reflü tanısını koyarken bulguların gerçekten reflüden kaynaklanıp kaynaklanmadığını, komplikasyonların gelişip gelişmediğini anlamak için bir takım testlere ihtiyacı olabilir.1- Baryum özefagus mide duedonum grafisi : Hasta baryum içerken radyoloğun floroskopide baryumun aşağıya yemek borusuna ve mideye seyahatini incelediği bir testtir.2- Gasroskopi : Endoskop ucunda ışık bulunan fleksibl bir tüptür.Bu tüpün ağızdan özefagusa ve mideye doğru ilerletilmesi sırasında yemek borusu incelenebilir. Hasta sedatize edilerek bu işlem gerçekleştirilir3- Özefagus manometresi ve PH metre . Burundan çok ince fleksibl bir tüp yemek borusundan mideye gönderilerek buradaki basınçlar ve yukarı çıkan asit miktarı ölçülebilir.Kopmlikasyonları nelerdir? Eğer reflü tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlarla seyredebilir. Örneğin yemek borusunda darlık, kanama ve mukozada prekanseröz(kanser öncesi ) bir takım değişikliklere (barrett özefagusu) neden olabilir.Sizi ve doktorunuzu uyarması gereken semptomlar şunlardır ;1-Yutma güçlüğü (disfaji)2-Kanama3-Boğulma hissi, öksürük, ses kısıklığı4-Kilo kaybıTedavinin amacı 1-Semptomları ortadan kaldırmak2-Yeme borusundaki iltihabı(özefajiti) tedavi etmek.3-Özefajitin nüksünü veya komplikasyonlarının gelişmesini önlemek.Birçok hastada gastroözefageal reflü hastalığı kronik tekrarlayan bir hastalıktır.Tedavi ile mideden yemek borusuna gelen asit miktarının azalması amaçlanır.Nasıl tedavi edilir?Birçok hastada asidin yukarı gelmesi, yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaçlarla kontrol edilebilir.Yaşam tarzı değişiklikleri nelerdir?1-Sigara bırakılmalıdır.Tütün asidi dengeleyen koruyucu mekanizmalara zarar verir.Asit üretimini uyararak ve yemek borusu ile mide arasındaki kasların gevşemesine de yol açarak asit reflüsüne yol açar.2-Gazlı ve asitli içeceklerden uzak durulmalıdır.3-Alkol, çikolata,kafein, kahve, çay, yağlı, baharatlı yiyecekler ve domates gibi asidi arttıran yiyeceklerden kaçınılmalıdır.4-Kilo verilmesi önerilir.Yatmadan en az 3 saat önce yemek sona erdirilmelidir.5-Yatağın baş ucunun kaldırılması gece boyunca asit reflüsünü önleyecektir.6-Sıkı kemer ve giysilerden kaçınılmalıdır.Medikal ilaçlarla tedaviGastroözefageal reflü hastalığının organik bir sebebi vardır.Genelde sadece yaşam tarzı değişikliği ile önlenemez gastroözefageal reflü hastalığında medikal tedavi çok önemli bir yer tutar.Medikal tedavide yer alan anti asit grubu ilaçlar yemek borusunu koruyarak ve mide asiditesini bastırarak tedaviye yardımcı olurlar.Doktorunuzun önerisi ile alınır.Mide asidini bastıran H2 blokerleri ve proton pompa inhibitörleri denilen ilaçlar da doktorunuzun öngöreceği dozlarda kullanılmalıdır.Medikal tedavi ile hastaların çoğunda gastroözefageal reflü hastalığının bulguları önlenebilir.Bu ilaçların yanı sıra asidin yemek borusundan mideye aşağı doğru geçişini kolaylaştıran Prokinetik ilaçlar da tedavide yer alırlar.Cerrahi bir tedavi seçeneği olabilir mi ? Eğer medikal tedavi ile hastaların şikayetleri geçmiyorsa ya da kanama , Barrett, darlık gibi komplikasyonlar varsa cerrahi tekniklerden faydalanılabilinir. Cerrahi teknikler asit reflüsünü önleyen yemek borusu ve mide arasındaki doğal bariyerleri düzeltirler.

False
Motovento
REKLAM ALANI
  • 02 Ekim 2007, 23:47#1

    Çevrimdışı
    SaLToN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Hergün Küçükyalı’daki evinden Okmeydanı’nda çalıştığı hastaneye motosikletiyle gelen Doç. Dr. Feryal İlkova, yol stresini bu şekilde yeniyor. Tam bir motosiklet tutkunu olan İlkova’nın İstanbul trafiğinde yaşadığı enteresan olaylar tabii ki var.
    Kim der ki bir doktor, hastasını tedavi etmeye kasketini takıp, motosikletinin pedalına dokunup, yüzünü rüzgarın kollarına bırakarak gelecek. Sanki bir masal gibi; ama bu masalı Memorial Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Feryal İlkova yaşıyor. Motosikletli doktor, 11 yaşından beri İstanbul yollarında her Allah’ın günü Avrupa yakasından Anadolu yakasına taşınıyor. Feryal Hanım’ın okul hayatı ile başlayan uzun yol hikayesi iş hayatı ile devam edince çareyi motosiklet kullanmakta bulmuş. Zira motosikletine binince İstanbul trafiği ile daha kolay baş edebiliyor. Ee kolay değil; tam da iş saatlerinde Küçükyalı’dan Okmeydanı’na gelmek. Neredeyse iki saatlik yolu motosikletiyle 20-25 dakikaya indirmiş durumda. İlkova, bunu yaparken de trafik kurallarını ihlal etmiyor. Aksine pürdikkat yolculuğunu tamamlıyor. Zamanla motosiklet kullanmak tam bir tutku halini almış. Çok yoğun ve stresli bir işte çalıştığı için mesaisi biter bitmez motosikletine binip kendini rüzgârın kollarına atıyor. O an yaşadığı her şeyi motosikletinin arkasında bırakıp farklı bir boyuta geçtiğine inanıyor. “Bizim halkımız trafikte özellikle bayanları çok horluyor, bundan siz de nasibinizi alıyor musunuz?” diye soruyoruz. Çok nadir olarak sıkıştırıp yol vermeme durumları ya da hız yaparak sağından ya da solundan geçtikleri oluyormuş; ancak hiç de umurunda olmadığını vurguluyor.

    Motosikleti bir spor olarak yapmak da hoşuna gidiyor. Aslında hayatının her döneminde spora yer açmış. 10 yıl voleybolla uğraşmış, sörf yapıyor, tenis oynuyor, kayak kayıyor, daha ne yapsın? Yani her telden spor olayı ile ilgileniyor. İki yıldır motosiklet kullanıyor; ama bu sürede trafikte maceraları da az olmamış. Mesela; Boğaz Köprüsü’nü ilk kez geçerken kuzeyden esen rüzgarın çok şiddetli olabileceğini hiç tahmin etmemiş. Ve o an kendini ölüyor zannedip “anneciğim, anneciğim” diye bağırarak karşıya geçmiş. Ama bu olaydan da kendisine ders çıkarmayı bilmiş. Bundan sonra sürekli hava durumunu, rüzgarın yönünü takip ediyor, yetmiyor, yelkenciler sitesine girip nereden kaç şiddetinde eseceğine kadar hesap yapıyor. Düştüğü de olmuş; ama çok şükür hiç kaza geçirmemiş. Bu dikkatliliğini de, “Trafikte sadece kendime bakmam, yanımdaki, önümdeki araca da bakarım, önüme atlayacaklara dikkat ederim.” diyerek açıklıyor.

    ***

    ‘Doktoru motosiklete biniyor’ dedirtmem!

    Ailesi uzun yol trafiğinde kaza yapma riskini düşünerek pek motosiklet kullanmasını istemiyor. Ancak İlkova, düzgün ve dikkatli olunduğu sürece araba kullanmaktan pek farklı olduğunu düşünmüyor. Motosiklet kullandığını öğrenen hastalarından da enteresan tepkiler alıyor. Hele bir tane hastasının söylediklerini hiç unutamıyor. Hastası “Ne demek benim doktorum motosiklete binermiş, ben kendime doktoru motosiklete biniyor dedirtmem. En iyisi ben size bir araba ve şoför vereyim.” demiş. Ama bu tarz tepkiler de İlkova’nın hiç umurunda olmamış.

    Sevgili doktorumuz, kendisindeki bu motosiklet aşkının kaza yapmadığı müddetçe böyle sürüp gideceğine inanıyor. Allah sağlık verdiği, güç kuvvet verdiği müddetçe de rüzgarın serinliğini hep böyle yüzünde hissedecek. Ne diyelim, Allah yolunu açık etsin.




    --------------------------------------------------------------------------------


    Motosikletli doktordan seçmeceler


    * Sabah hastaneye motosiklet ile gitmemişsem bir an önce eve gidip, üzerimi değiştirip bir yarım saat rüzgarı yüzümde hissedip dolaşıp geliyorum.

    * Küresel ısınmanın olduğu çağda daha az yakıt yakıyorsun, daha az çevreyi kirletiyorsun, zamandan tasarruf sağlıyorsun.

    * Sabah erken vakit yol kenarından gelirken biçilmiş taze ot kokuları burnuma geliyor. Bu da bir dinçlik veriyor, enerjimi yükseltiyor.

    * Ailem motosiklet kullanmamı istemiyor aslında. Başıma gelebilecek kazalardan korkuyorlar. Onlar beni hâlâ evin önünde kullanıyorum zannediyorlar.

    * Motosiklet kullanmaya başladıktan sonra daha iyi araba kullanıyorum. Çünkü motorla giderken arabaların yaptığı hataları daha iyi görüyorum.

    * Motor ince ve çevik bir araç; ama bir o kadar da tehlikeli. Kaldırımdan gitmek, ters yola girmek çok dikkat istiyor. Motosikletin düzgün kullanılması lazım.

    KAYNAK:http://cumaertesi.zaman.com.tr/?bl=8&hn=4810

    27 B 3793 Sürücü Hataları için HATA yaz 3793 yolla Hatasız Kul olmaz Melodisi Cebine Gelsin



      Reklamlar

    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  • 03 Ekim 2007, 15:28#2

    Çevrimdışı
    tubis - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Aslan doktorum benim, yaşa sen...

    Sonsuza kadar süren tek A$K motosiklet aşkıdır !
    'TUĞBA OKAN EKİN' << 03.04.2007 >>


  • 03 Ekim 2007, 16:00#3

    Çevrimdışı
    marefb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Sabah erken vakit yol kenarından gelirken biçilmiş taze ot kokuları burnuma geliyor. Bu da bir dinçlik veriyor, enerjimi yükseltiyor

  • 03 Ekim 2007, 16:31#4

    Çevrimdışı
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat
    tebrikler doktor hanım bu yazıyı yurtan beye atmak lazım hata dur atayım ya nasıl olsa bana deli demişti

    Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim
    Olurya kalp durur..Akıl unutur...Ben dostlarımı ruhumla severim O ne durur ne de unutur....(MEVLANA)


  • 03 Ekim 2007, 17:01#5


  • 03 Ekim 2007, 17:05#6

    Çevrimdışı
    babaçi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    hafta sonu gazetede okumuştum gerçekten çok keyifliydi

    Ne irfandır veren ahlâka yükseklik nede vicdandır, Fazilet hissi insanlarda, Allah korkusundandır


  • 03 Ekim 2007, 17:15#7

    Çevrimdışı
    asm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Geçen gazetede okudum ve direkt aileme gösterdim
    tebrik ediyorum doktor hanımı,nazar değmesin(maşallah)

    Atın iyisi alayda,kabın iyisi kalayda belli olur.


  • 03 Ekim 2007, 23:59#8

    Çevrimdışı
    SaLToN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Yanlız benim anlamadığım bir yazı var.

    * Motor ince ve çevik bir araç; ama bir o kadar da tehlikeli. Kaldırımdan gitmek, ters yola girmek çok dikkat istiyor. Motosikletin düzgün kullanılması lazım.
    Şimdi Bu doktor kaldırımdan gidip ters yöne mi giriyor.

    27 B 3793 Sürücü Hataları için HATA yaz 3793 yolla Hatasız Kul olmaz Melodisi Cebine Gelsin


  • 04 Ekim 2007, 00:04#9

    Çevrimdışı
    angelmen58 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    herhalde..... Gırmese bole bır yazı yazmazdı


  • 04 Ekim 2007, 00:07#10

    Çevrimdışı
    headhunter251 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Motorize doktorçok güzel bi paylaşım doktorumuza da burdan saygılar helal olsun diyorumm

    ..::Nerde O Eski Günler?::..


  • 04 Ekim 2007, 00:24#11

    Çevrimdışı
    Tutkun - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Ülkemizde motosiklet kullanımı bütün mesleklerde bu şekilde olsa, trafikte motorun konumu farklı olur kanısındayım. Belki de vardır ama bu pek bilinmiyor anlaşılan. Herkeze kazasız sürüşler.

    YAŞASIN MOTOSİKLET KARDEŞLİĞİ
    KAHROLSUN TRAFİK TERÖRÜ


  • 04 Ekim 2007, 00:34#12

    Çevrimdışı
    Su Silahı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Çok güzel... budur işte Sevinmemek elde değil.
    Hem bayan hem de doktor bir motosiklet kullanıcısı, çok gurur verici.

    Gitti TDM kaldık yine ybr ile başbaşa..


  • 04 Ekim 2007, 00:37#13

    Çevrimdışı
    c-maximus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    İşten sonra stres atmanın en iyi yöntemini doktor hanım bulmuş.tebrik ederim.


  • 04 Ekim 2007, 00:56#14

    Çevrimdışı
    kıllıtarkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    böyle örneklerin çoğalması gerekiyor diğer bayanlara medeni cesaret veriyor bence

    BU ALANA REKLAM ALINIR

  • 04 Ekim 2007, 01:17#15

    Çevrimdışı
    THE_LANCET - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    En iyisini yapıyor. Ama ondaki motosiklet tutkusu kaza yapana kadar sürüp gidecekmiş. Dediğine göre....

    Bir 4 silindirlilere, Birde 2 zamanlılara hastayım.

  • 04 Ekim 2007, 10:53#16

    Çevrimdışı
    bboy_iced - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Aaaaaa ben bu ablayı geçen bostancı köprüsünün altından geçerken gördümm
    Albert EİNSTEİN derki;
    Biri sana çok kötüsün derse boşver takma. Banada GERİZEKALI sın dediler, ATOMU PARÇALAYIP ELLERİNE VERDİM

  • 04 Ekim 2007, 10:57#17

    Çevrimdışı
    wildwolf - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Kutluyorum helal olsun:cat:

    Gecelerin Gecesi Dolunayli_Gecem
    Çıktığı ini bilmeyen,kaç asırlık kini bilmez.Soyunu,dinini bilmeyen,gün gelir haddini bilmez.


  • 04 Ekim 2007, 11:16#18

    Çevrimdışı
    koray gfb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    bende kutuluyorum o ablayı allah yolunu açık etsin umarızki kaza yapmaz


  • 04 Ekim 2007, 12:56#19

    Çevrimdışı

    bu doktor, benim tedavi olduğum doktor...

    çok genç bir ruhu vardı ama o zamanlar motor kullandığını bilmiyordum...


  • 04 Ekim 2007, 13:19#20

    Çevrimdışı
    zardanadam - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Kim der ki bir doktor, hastasını tedavi etmeye kasketinitakıp, motosikletinin pedalına dokunup, yüzünü rüzgarın kollarına bırakarak gelecek.
    burası gerçekten komik geldi bana.

    ayrıca ;
    İlkova, bunu yaparken de trafik kurallarını ihlal etmiyor.
    demiş yazar
    Motor ince ve çevik bir araç; ama bir o kadar da tehlikeli. Kaldırımdan gitmek, ters yola girmek çok dikkat istiyor. Motosikletin düzgün kullanılması lazım.
    doktor da böyle demiş. Bunlar trafik kurallarını ihlal olmuyor mu acaba

    Bugün de yine arayıp tarayıp iyice, Güzel bir neden bulmak lazım.
    Yataktan kalkıp da hayata karışayım diye, Kendimi kandıracak sağlam yalanlar lazım.



      Reklamlar

    REKLAM ALANI
  • "Fonksiyonel tıp ile kronik hastalıklara son verilebilir"

    Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feryal İlkova, fonksiyonel tıbba dair önemli açıklamalarda bulundu. Fonksiyonel tıbbı tanımlayarak sözlerine başlayan İlkova, ''Fonksiyonel tıp, hastalıkların nasıl ya da neden oluştuğuna dair sorular sorar ve cevaplar arayarak her birey için hastalığın ana nedenini bulup sağlığına kavuşturmayı hedefleyen modeldir” dedi.

    ''HER BİREYE ÖZEL TEDAVİ''

    İlkova, fonksiyonel tıpta amacın; kişide bulunan hastalığı değil, hastalığın bulunduğu kişiyi ruh, beden ve zihin bütünlüğü içerisinde ele alarak tedavi etmek olduğuna dikkat çekerek, ''Fonksiyonel tıp, hastalığın belirtilerini değil, ana nedenlerini tedavi etmeyi hedefler. Her bireye özel tedavi planlar. Birbirinden farklı organların, birbirlerinden bağımsız bir şekilde nasıl çalıştıklarını anlamaya çalışmak yerine; vücudun sistemik bir bütün olarak nasıl çalıştığını anlamamız gerekir. İnsan bir bütündür prensibine uyarak hastalıkları ele alır. Görünürdeki semptomlara tanı koymak ve onları tedavi etmek yerine, kronik hastalığın kök nedenlerine yönelik bir tanı ve tedavi uygulamak esastır. Fonksiyonel tıp modeli, hastalığın altında yatan nedenleri ele almak ve en uygun sağlıklı hali kazanmak için hastaları, hekimleri birlikte çalışmaya teşvik eden, bireyselleştirilmiş, hasta merkezli, bilim temelli bir yaklaşımdır.'' ifadelerini kullandı.

    ''HASTANIN YAŞAM TARZI GÖRE YÖNTEM BELİRLENİR''

    Fonksiyonel tıpta, her hastanın genetik, biyokimyasal ve hayat tarzını anlayarak kavrayarak hastanın iyileşmesine götürecek, hastaya özgü tedavi planları olduğunu belirten İlkova, ''Bu yaklaşımda, hastalık belirtilerinden, şikâyetlerden ziyade, kök nedenini ele alarak, hastalığın karmaşıklığını tanımlamaya yönelme söz konusudur. Fonksiyonel tıp, tanı koymak ve tedavi düzenlemek yerine, hastanın geçmişini ve biyokimyasını derinlemesine inceleyerek nedene inmeye çalışır. Güvenli ve kişiye en uygun tanı ve tedavi yöntemlerini içerir. Bünye, beslenme, çevre, duygular ve yaşam tarzına ilişkin faktörlerin analizine dayanır. Hastaların iyileşme sürecine aktif olarak katılmalarına odaklanır.'' diye konuştu.

    ''HEDEF: KRONİK SORUNLARI ORTADAN KALDIRMAK''

    İlkova, fonksiyonel tıp doktorunun derin bir sorgulama ile kişinin genetik, biyokimyasal ve yaşam tarzı faktörlerinin ayrıntılı bir şekilde anlamaya çalışarak bu kişilere özel tedaviler planladığını vurgulayarak, ''Bilindiği üzere, bir durumun pek çok farklı sebebi olabildiği gibi, aynı şekilde tek bir neden de birçok farklı soruna sebep olabiliyor. Örneğin; depresyon inflamasyon da dahil birçok sebebe bağlı olabilirken, inflamasyon birçok başka hastalığa da yol açabilir. Bir hastada depresyon semptomlarını baskılamak yerine sebebi bulduğunuzda, o sebebin diğer sonuçlarını da tedavi ederek daha bütüncül bir yaklaşım sağlanmış olacaktır. Fonksiyonel tıp tedavileri, her bireydeki hastalığın spesifik belirtilerini kaldırmayı hedeflerken, sistemlerin ve tüm bedenin sürekli sağlıklı olmasını da amaçlıyor. Özellikle kronikleşmiş sağlık sorunlarının altında beslenme, yaşam şekli, duygusal, genetik yapı gibi faktörler yatıyor. Fonksiyonel tıp işte tüm bunları bir arada değerlendirmek için var. Hastayı destekleyerek sağlığına kavuşturmayı ve en önemlisi bu sağlıklı halin sürdürülmesini hedefliyor.'' açıklamasında bulundu.

    ''DEDEKTİF GİBİ ÇALIŞILIR''

    Fonksiyonel tıp uzmanlarının, vücutları parçaları, sistemleri değil, kişiyi tedavi etme hedefi taşıdığının altını çizen İlkova, ''Fonksiyonel tıp doktoru, aslında adeta bir dedektif gibi çalışarak kişinin genetik, biyokimyasal ve yaşam tarzı faktörlerinin ayrıntılı bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve bu bulguları kişiye özel tedavileri planlamak, en iyi sonuçları almak için kullanır. Özellikle kronikleşmiş sağlık sorunlarının altında beslenme, yaşam şekli, duygusal, genetik yapı gibi faktörler yatmaktadır. Fonksiyonel tıp tüm bunları bir arada değerlendirir. Hastayı destekleyerek sağlığına kavuşturmayı ve en önemlisi bu sağlıklı halin sürdürülmesini hedefler.'' dedi.

    İlkova, fonksiyonel tıbbın, kişiye sistemsel ve bütün olarak yaklaşıp, 6 ana sistemi inceleyerek kişilerin sorunlarına odaklandığını söyledi ve bu sistemleri sıraladı:

    1. Gastrointestinal sistem

    2. Kardiometabolik sistem

    3. Hormonal sistem

    4. Bağışıklık

    5. Enerji

    6. Detoks

    Fonksiyonel tıbbın ana konusunun, sürdürülebilir, sağlıklı bir hayatın olmazsa olmazının beslenme olduğuna dikkat çeken İlkova, genel tıbbın hastalık merkezli yaklaşımından daha ileriye giderek, kişi merkezli bir yaklaşımla 21. yüzyılın sağlık ihtiyaçlarına cevap verecek bir yöntem benimsendiğini söyledi.

    ''TEDAVİNİN ANAHTARI: BESLENME VE BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM''

    İlkova, hekimin topladığı detaylı bilgilerle, genetik, çevresel, yaşam tarzına bağlı faktörlerin, kişinin sağlığı üzerindeki etkilerini ve o kişi için kompleks-kronik hastalıkları nasıl tetikleyebildiğini şu ifadelerle aktardı: ''Bu analizin sonunda kişi için uzun vadeli olarak sağlığın korunabileceği bir plan/hayat tarzı programı oluşturulur. Özetle; fonksiyonel tıpta yaklaşım bütüncüldür: Bedensel, zihinsel ve ruhsal sağlık, iyileşme ve sağlıklı yaşamı sürdürmek temeldir. Genelde kronik bir hastalığı olanların aynı zamanda başka kronik hastalıkları ya da hastalığa dönüşmemiş rahatsızlıkları da vardır ve hastalık nedenleri birden fazla faktöre bağlıdır. Tedavinin de bütüncül olup tüm hastalık nedenlerini kapsaması şarttır. Dolayısıyla fonksiyonel tıp; koruyucu, önleyici ve kişiye özel olmasının yanında daima zihinsel, ruhsal ve fiziksel sağlığı bir bütün olarak ele alır ve tedavi eder. Örneğin; beslenme alışkanlıklarındaki yanlışlar, yaşam boyu süren hemen hemen bütün sorunlarda karşımıza çıkmaktadır. Biyolojimizi ve dolayısıyla psikolojimizi de beslenmemizi değiştirerek, istediğimiz iyilik haline dönüştürebilir ya da tersi uygulamalarla hiç istemediğimiz sorunlara yol açabiliriz. Her ne kadar genetiğimiz önemli de olsa asıl hastalıklara yol açan büyük oranda yaşam şeklimiz, beslenmemiz ve çevresel faktörler oluyor. Fonksiyonel tıp tedavilerinde, kişinin hastalıkları ve altta yatan kök nedenlerine göre verilen beslenme planları önemli bir role sahip. Yiyeceklerimiz ilaçlarımızdır ve yediklerimiz sağlığımız üzerinde ciddi iyileşmeler sağlamasının yanında, koruyucu, önleyici ve mutluluk vericidir. Sizin biyolojik fonksiyonlarınızın, hasta olmadan geçirdiğiniz günlerinizdeki gibi çalıştırılmasına odaklanır.''

    ''KALP DAMAR HASTALIĞI YA DA KANSER İÇİN ÇÖZÜM SUNABİLİR''

    Fonksiyonel tıp özellikle kronik inflamatuar hastalıklar için bir çözüm sunabilme iddiası taşıdığını söyleyen İlkova, ''Kalp damar hastalıkları, kanser, romatolojik hastalıkları, multipl sklerozdan alerji ve astım gibi hastalıkların altında yatan sebep büyük ölçüde kronik inflamasyondur. Bu nedenle, fonksiyonel tıp desteğinin tüm bu hastalıklarda rutin standart tıp tedavisine çok olumlu katkısı olur. Ancak, bu hastalara yönelik yapılan fonksiyonel tıp uygulamaları, mutlaka ilgili branş doktorları ile iletişim sağlanarak yapılmalıdır. Başka bir örnek ise artralji, troid fonksiyon bozukluğu ve ishali olan hasta romatoloji, endokrinoloji ve gastroenterolojiye ayrı ayrı başvuracak iken fonksiyonel tıp uzmanı bu hastalıkların altta yatan ortak fonksiyonel bozuklukları ortaya çıkarmak için ileri testler uygular ve fonksiyonları destekleyecek şekilde tedaviler planlar.'' bilgisini aktardı.

    nest...

    çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası