hiperleksi tedavisi nedir / Hiperleksi(Makale) | ZİÇEV

Hiperleksi Tedavisi Nedir

hiperleksi tedavisi nedir

Hiperleksi; çocuklarda harflere ve sayılara takıntılı olma haline dikkat

Beykent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Samuray Özdemir, hiperleksi bozukluğunun tanısı, tedavisi ve dikkat edilmesi gereken durumlar hakkında açıklamalarda bulundu.

3 FARKLI TÜRDE ‘HİPERLEKSİ’

Dr. Özdemir, 3 farklı hiperleksi türü olduğunu ve tanılarını şu şekilde açıkladı:

“Tip 1 hiperleksi: Bu tip, nörogelişimsel bir bozukluğu/yeti yitimi olmayan çocukların erkenden ve beklenen gelişim düzeylerinin çok üzerinde okumayı öğrenmeleri şeklinde ortaya çıkar. Tip 1 hiperleksi bir bozukluk olarak kabul edilmediğinden özel bir tanı yaklaşımı gerekli görülmez.”

“Tip 2 hiperleksi: Bu tip hiperleksi otizmli çocuklarda görülür. Genellikle sayılara ve harflere takıntılıdırlar, diğer oyuncak türlerine göre kitapları ve manyetik harfleri tercih ederler. Ayrıca, plakalar ve doğum tarihleri gibi önemli sayıları da sıklıkla hatırlarlar. Bu çocuklar genellikle, göz temasından ve duygusal yakınlık kurmaktan kaçınma ve duyusal uyaranlara aşırı duyarlı olma gibi daha tipik otizm belirtilerine sahiptirler. Tip 2 hiperlekside görülen başlıca özellikler çocuğun yaşına göre beklenenin çok üzerinde okuma yeteneğinin olması, rakamlar ve harflerle takıntılı bir biçimde meşguliyet, bilgi parçalarını tekrarlamak gibi ezbere öğrenme ve diğer çeşitli davranış sorunlarıdır.

Tip 3 Hiperleksinin tip 2’ye benzer yanlarının olduğunu vurgulayan Özdemir şu bilgileri verdi:

“Tip 3 Hiperleksi: Tip 2 hiperleksiye benzer ancak belirtileri zamanla azalır ve sonunda da kaybolur. Tip 3 hiperleksisi olan çocuklar dikkat çekici şekilde okuduğunu anlama eğilimi gösterirler ancak sözel dil gelişimleri geri kalmış olabilir. Bellek işlevleri son derece yüksektir. Otizmli çocukların aksine, tip 3 hiperleksisi olan çocuklar çevreleriyle kolayca iletişim kuran, dışa dönük ve duygusal yakınlık gösterebilen çocuklardır. Tip 3 hiperleksiyi teşhis etmek zor olabilir çünkü okumaya erken başlamaya ek olarak bu çocuklar genellikle bir takım otizm benzeri özellikler ve davranışlar gösterirler. Bunların başında olağanüstü bir ezber yeteneği, duyusal hassasiyet, değişime karşı yoğun direnç, fobiler ve korkular, sıraya dizme veya istifleme davranışları, kendilerinden “o” veya “sen” veya “ismiyle” bahsetmek şeklinde zamirleri ters çevirme gelmektedir. Bununla birlikte, tip 3 hiperleksili çocuklar genellikle duygusal yakınlık kuran, dışa dönük ve yakın aile üyeleriyle etkileşime giren çocuklardır. Otizm benzeri davranışları zamanla azalır ve yaşlarına uygun şekilde işlevsellik gösterebilir hale gelirler.”

“HİPERLEKSİ OLAN HER ÇOCUĞUN OTİZMİ YOKTUR”

Hiperleksinin toplumdaki yaygınlığı hakkında net bir şey söyleyebilmenin mümkün olmadığını belirten Dr. Özdemir, araştırmalardan elde edilen istatistiklere göre şu şekilde açıkladı:

Otizmli çocukların yaklaşık yüzde 6 ila yüzde 14'ünde hiperleksi vardır. Hiperleksi olan her çocuğun otizmi yoktur. Hiperleksili çocukların yaklaşık yüzde 84'ünde otizm vardır. 54 çocuktan yaklaşık 1'inde otizm spektrum bozukluğu vardır” dedi.

HİPERLEKSİNİN TEDAVİ YÖNTEMİ

Dr. Özdemir, hiperleksi hastalığının tedavisi için tip 1 hiperleksili çocuklar için tedavi gerektirmediğini fakat tip 2 ve tip 3 hiperleksili çocuklar ise şu tedavi türlerinden fayda görebileceklerini belirtti:

Konuşma ve dil terapisi, hiperleksisi olan çocukların dil ve sosyal becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir. Bu yöntemde çocukların sosyal etkileşim ve anlama gibi zayıf oldukları yönlerini geliştirmeye ve iyileştirmeye yardımcı olmak amacıyla gelişmiş okuma yeteneklerinden yararlanılmaktadır. Her çocuğun sosyal beceriler, üst düzey dil becerileri, konuşulan dili anlama, yazma ve konuşma gibi kendine özgü ihtiyaçlarına odaklanan kişiye özel bir tedavi planı vardır.”

Terapistlerin bu beceriler üzerinde çalışmak için kullandıkları bazı stratejiler olduğunu ifade eden Özdemir şunlardır:

“Anlamayı desteklemek için görsel yöntemler, görsel programlar ve zaman çizelgeleri, kelime ilişkilerini öğretmek için çağrışım oyunları, sosyal hikayeler, neden ve sonuç konusunda tahmin yürütme, ebeveynler ve öğretmenler için stratejiler.”

Tedavi yöntemlerinden bir diğerinin uğraş terapileri olduğunu söyleyen Dr. Özdemir, “Bu tedavi yaklaşımı kişiye özeldir ancak terapist daima çocuğun uyku, beslenme, öz bakım, okul faaliyetlerine katılma, sosyal aktivitelere katılma, yazı yazma ve duyusal uyaranlara uygun şekilde yanıt verme gibi zorluk alanlarında çalışır. Eğitsel yerleştirme süreci tip 2 hiperleksili ve tip 3 hiperleksili çocuklara yaklaşım stratejilerinin temel farklılığını oluşturur. Tip 2 hiperleksili çocuklar, özel eğitim sınıflarından fayda görürler. Zira normal sınıflar onlar için çok fazla uyaran içerdiğinden uygun olmaz ve bu nedenle bire-bir eğitim aldıkları ortamda daha iyi öğrenebilirler. Tip 3 hiperleksili çocuklar ise tipik sınıf ortamında olmaktan daha fazla fayda görürler. Aynı yaştaki sınıf arkadaşlarıyla uygun sosyal etkileşime girebilmek için sınıf ortamında daha fazla şansa sahip olurlar” dedi.

Hiperleksinin dört belirleyici özelliği vardır:

  1. Genel zeka veya anlama/kavrama/yargılama becerilerine göre ileri düzeyde okuma becerisi.
  2. Öğretilmeden okumayı erken bir yaşta öğrenme.
  3. Okuma materyallerine (kitap, dergi vs) güçlü ve aşırı ilgi.
  4. Eşlik eden nörogelişimsel sorunlar.

Bazı araştırmacılar, hiperleksiyi üçe ayırmıştır.

Tip I hiperleksi, zeki, parlak, tipik gelişim gösteren çocuklarda görülür. Bu çocuklara genelde anne babaları çok kitap okur, çocuk önce kelimeleri belleğine atar, sonra kelimeler ile sesleri ve anlamları birleştirir ve gerçekten okumaya başlar. Bu durum, bir işlevsel sorun yaratmaz.

Tip 2 hiperleksi, otizm spektrum bozukluğu ile birliktedir.

Tip 3 hiperleksi, otizm spektrum bozukluğu tanısı yoktur ancak otizm ile uyumlu belirtiler vardır ve bu belirtiler yaş ile kaybolur.

Genel kanı, tip 1 hiperleksinin uygun bir tanım olmadığıdır. Normal gelişim gösteren zeki çocuklarda hiperleksi değil erken okuma deyimi kullanımı daha uygundur.

Otizm Spektrum Bozukluğu ve Hiperleksi

Hiperleksiye OSB dışındaki durumlarda nadir rastlanmaktadır. OSB’da hiperleksi sıklığı ise bu durumun nasıl tanımlandığı ile ilişkilidir ve sıklık tam olarak belli değildir. Bazı çalışmalarda OSB’da yukarıdaki dört belirleyicinin birden olduğu olguların sıklığı %6 olarak tanımlanmıştır. Olguların yaklaşık %14’ünde ise IQ düzeyi ile uyumlu olmayan okuma görüldüğü bildirilmiştir.

Çalışmalar, OSB’da görülen hiperleksi ile normal okuma arasında hem ilgili beyin bölgeleri, hem okuduğunu anlama açısından büyük farklar olduğunu göstermektedir. Normal okumaya benzer şekilde kelimeleri tanıma ve harflerle sesleri eşleştirme görülmektedir ancak üçüncü basamak olan kelimenin anlamını anlama eksiktir. Normal çocuklarda bir kelimeyi okuma ile o kelimeye önceden aşina olmak ve anlamını bilmek yakından ilişkiliyken hiperlekside bu izlenmemektedir.

OSB olan çocukların şekillere aşırı ilgilisi ve yeteneği, kelimeleri de erken öğrenmelerine yol açıyor olabilir. Buna takıntılı bir şekilde kitap, dergi veya yazılı materyallerle ilgilenme eklenince, çocuk normal okumadan tamamen farklı bir şekilde kelimelerle sesler arasındaki ilişkiyi kuruyor olabilir. En erken okuyan tipik gelişim gösteren çocuklarda okuma 36 aydan önce görünmezken OSB olan çocuklar 18 ayda hiperleksik olabilir.

OSB’da hiperleksinin tedavi edilmesi gereken bir durum mu yoksa tedavide faydalanılacak bir özellik mi olduğu halen tartışılmaktadır.

Prof. Dr. Özgür Öner
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi, Psikoterapist

Kaynaklar:

  • Treffert, D.A., 2011. Hyperlexia III: separating autistic-like behaviors from autistic disorder; assessing children who read early or speak late. WMJ 110, 281–286
  • Ostrolenk A ve ark 2017. Hyperlexia: systematic review, neurocognitive modelling and outcome. Neuroscience & Biobehavioral Reviews.Aug2017, Vol. 79, p134-149.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Hiperleksi – Noema Aile

Kategori: Güncel Yazılar

     Öğrencilerde karşılaştığımız, bazen anlamlandırmakta zorluk çektiğimiz durumlar olur. Öğrenci erken yaşta okuma yazma öğrenmiştir. Çevresi tarafından bu başarısı üzerinde takdir dolu söylemler bulunur. Sayı saymayı ve harfleri çok hızlı öğrenirler. Hafızaları çok güçlüdür. Sosyal ortamlarda arkadaşları ile oynamaktansa yetişkinlerin konuşmalarını dinlerler. Gördükleri kelimeleri hızla ezberlerler. İlginç olan ise Hiperleksik çocuklar konuşmayı öğrenmekte zorluk çekerler. Sosyal olarak asla konuşmayı başlatan taraf onlar değildir. Şekillere ve sözcüklere karşı fazlaca duyarlı olmaları dikkat çeker. Kelimeler karşısında geçirdikleri hayret ve hayranlık gözlerinden okunabilir.

      Bütün bu belirtiler ebeveynlere çocuğun yüksek zekâlı olduğunu düşündürse de çocuğun gelişim sürecinde ortaya çıkan konuşma bozuklukları durumun ''hiperleksi'' olduğunu ortaya koyar. Aile, çocuğu doğru gözlemleyip bir uzmana danışmalı ve gelişim sürecini uzman tavsiyeleri ışığında yönlendirmelidir. Ayrıca hiperleksinin belirtileri otizm ile de benzerlik göstermektedir. Bu durum da yine sendromun ilerleyişinde ortaya çıkan farklılıklar nedeniyle aydınlatılabilir:

''Hiperleksi'', beş yaşından önce okuma becerisini kendi kendine edinen çocuklarda bulunduğu varsayılan bir çeşit sendromdur. Son yıllarda hakkında çok fazla bilimsel çalışma yapılmamış olsa da hiperleksinin başlangıçta otizm ile aynı belirtileri gösterir. Hiperleksi genel bir deyişle ezberlenmiş okuma veya parçalı beceriler ile bağlantılıdır. Öğrenciler, ezber yetenekleri sayesinde okuma yapabilir ancak okuduğunu anlama becerileri yaşıtlarına göre çok geridir. 

       Okuma, görsel semboller serisini, sözlü veya sözsüz olarak ses dizelerine çevirme sürecidir. Hecelerin fonetik değerlerinin öğrenilmesi aracılığıyla, okumayı ve sözcükleri telaffuz etmeyi öğrenme, çocuktan çocuğa farklılık gösterir. Okuma olgunluğu için yaşın kıstas alınmasından daha önemli faktörler vardır. Okul öncesi eğitimle çocukta bazı beceri ve yeteneklerin geliştirilmesi, sözcük kapasitesinin arttırılması ve dikkat süresinin belirli bir düzeyde olması gerekmektedir.

                     

       Zorla okuma öğretilen çocuklarda okulun ilk yıllarında öğrenme kapasitelerini engelleyen bıkkınlık ve isteksizlik gözlenir. Çocuklara bu dönemde okumayı öğretmektense ailelerden, okuma olgunluğunu kazanması için çocuğa fırsatlar yaratması beklenir. İzlenilen bir tiyatro ya da film hakkında sohbet etmek, çocuğa kitap okuyup kitabın içeriği hakkında konuşmak çocuğun anlama kapasitesinin gelişmesine katkı sağlamak, kelime hazinesini geliştirmek, okuma olgunluğu kazanmasında son derece etkilidir. 

    ''Hiperleksi çocuklar beş yaşından önce neredeyse hiçbir çalışma yapılmadan okumayı öğrenen ve bu erken gelişmiş okuma yeteneğine dil becerilerinde gecikmenin eşlik ettiği, aynı zamanda sosyal ilişkilerde de akranlarından belirgin oranda performans geriliği gösteren çocuklardır.''      

Hiperleksi Nasıl Anlaşılır?

      ''Hiperleksi'' belirtileri ilk bakışta anne babayı etkileyecektir. Çocuğun üstün zekâlı olması ihtimali akla gelen ilk düşüncedir. Belirtiler çoğaldıkça bu defa akla otizm ihtimali gelir. Ancak hiperleksinin belirgin özellikleri hakkında bilgi sahibi olunursa aradaki fark hemen anlaşılacaktır. Hiperleksiyi anlamak için öncelikle çocuğun sözcükler karşısında verdiği tepkiler ölçülmelidir. Eğer çocuk fazlasıyla duyarlı davranıyorsa bu hiperleksinin habercisi olabilir. Bunun yanı sıra çocuğun sürekli tekrarlayan davranışlarda bulunması, öfke nöbetleri, değişikliğe karşı verilen aşırı tepki gibi belirtiler de hiperleksiyi işaret etmektedir.

     ''Hiperleksi'' öğrenciler evdeki eşyaların aynı yerlerde kalması konusunda ısrarcı davranırlar. Yine bir yere giderken hep aynı yolu kullanmak isterler başka bir yoldan gitme konusunda direnirler. Öfke patlamalarında sözel olarak sakinleşmezler, bir şekilde dikkatleri ilgi duyduğu başka bir tarafa çekilmeye çalışılmalı ya da müzik kullanılmalıdır. 

Hiperleksik Çocukların Özellikleri Nelerdir?

  • Bu sendroma sahip çocuklar zeki ve sevimli bir görünüşe sahip olurlar.
  • Okuma sırasında cümleleri anlamaktan çok kelimelere önem verirler ve sözcükleri bütün olarak algılarlar.
  • Mekanik oyuncaklar fazlasıyla dikkatlerini çeker. Dinlemede seçici davranırlar. Sürekli tekrarlanan davranışları bulunur.
  • Ani tepkiler verebilirler.
  • Sözcük kullanımında zorluk çekerler.
  • Kendi buldukları sözcük ve cümleler ile konuşmaya çalışırlar.

  • Tip 1 Hiperleksi : Bazı doğal gelişimli çocuklar çok erken yaşta okumayı öğrenirler. Oldukça parlak zekalı olma eğilimdedirler, kesinlikle otizmli değillerdir. Anaokulunda arkadaşlarına oldukça başarılı bir şekilde kitap okuyan, okuduğunu da anlayan bir çocuk oldukça şaşırtıcı ve dikkat çekicidir. Ebeveynler bu durumla gurur duyar ve süreci hayretle izlerler. Ancak, eninde sonunda diğer çocuklar bu okuma yeteneğini yakalarlar, hiperleksi durumu da çocuğun geçmişine dair bir anı olarak kalır.

 

  • Tip 2 Hiperleksi : Hiperleksi durumunu otizmin belirtilerinden olan “savant yetenek” olarak taşıyan çocuklardır. Okumayı bilirler, müthiş bir hafızaya sahiptirler, bazen bunlara sayı ve tarih hesaplamaya dair üstün yetenekler de eklenir. Takıntı ve alışkanlıklarda katılık sıkça görülür. Ayrıca otistik spektrum bozukluğunda görünen dil, iletişim ve davranış farklılıkları da görülür. Genellikle Otizm, Yaygın gelişimsel bozukluk ya da Asperger tanısı taşırlar. Yani harflere ve sayılara dair savant yetenekleri olan otizmli çocuklardır.

 

  • Tip 3 Hiperleksi : Hiperleksinin en az görülen çeşididir. “Otizme benzer” semptomları ayırt etmekteki zorluklardan ötürü “otizm” tanısı alırlar ama bu doğru bir tanı değildir. Bu çocuklar da okumayı erken öğrenirler, ezber yetenekleri muazzamdır ve bazen başka alanlarda da üstün yetenek sergilerler. Zaman zaman “otistik” davranışlar gösterebilirler. Örneğin seslere, temaslara ve tatlara karşı duyusal farklılıkları olabilir. Sevgiden kaçmazlar ve otizmli çocuklara oranla daha sosyal, girişken ve iletişime açıktırlar. Göz temasları normaldir  ve yakınlarındaki kişilerle iletişimleri gayet iyidir. Rutinlere bağlılık ve değişimlere direnç olabilir. Zeki, meraklı, “büyümüş de küçülmüş” bir havaları vardır. Başka bazı otistik davranışları da olabilir ancak bunlar zaman içinde azalır ve hatta geçer. Bu çocuklar da yaşlarına göre doğal gelişimli hale gelirler.

Hiperleksi aşağıda yer alan dört parametre ile incelenmelidir:

  1. Okumaya erken başlama
  2. İlginç dil öğrenme bozuklukları
  3. Sosyalleşmede problemler
  4. Gelişim öyküsü

1- Okumaya Erken Başlama:

En önemli komponent kelimeleri tanımasıdır. Bu anne ve babalar tarafından öğretilmez ve 18-24 ay arası bu tarzda kelimeleri ve sayıları erken tanıması şaşkınlıkla karşılanır. 3 yaşına kadar yazılı kelimeleri tanır ve okurlar. Bazen konuşma tamamlanamadan da meydana gelebilir. Çocuklar kelimelerden büyüleyici bir tarzda etkilenirler.

2. İlginç Dil Öğrenme Bozuklukları:

Bu çocuklardan konuşabilenleri aşağıdaki özelliklerin hemen hepsini taşırlar.

  • İlk heceleme ve konuşma denemeleri ekolaliktir.
  • Harflere, sayılara ve şarkı sözlerine karşı iyi bir işitsel hafızaları olduğu gibi iyi bir görsel hafızaları da vardır.
  • Tek kelimeleri anlamaları cümleyi anlamalarına göre daha iyidir.
  • Tekrarlayıcı ve basma kalıp konuşmaları vardır ve konuşmanın içeriğinde sık sık kendilerine has kelime ve cümlecikler kullanır.
  • Konuşması normal bile olsa konuşmayı başlatma ve sürdürmede sorunları vardır.

3. Sosyalleşmede Problemler:

Bu grup bozukluklar dili anlamadaki zorlukla ilişkili olabilir. İncelenen gruptaki çocuklarda aşağıdaki davranışlardan bazıları herhangi bir anda tespit edilebilir. Bunlar; uyumsuz davranışlar, ritüalistik davranışlar, aynılıkta aşırı ısrar, Bir duygusal durumdan diğerine geçişde zorlanmalar, öfke nöbetleri, Yaygın anksiyete ve özgün korkular, gruba uyumda zorlanma, yaşıtlarıyla arkadaşlık kuramama, yüksek sesli makinelere karşı duyarlılıktır. Dilde gelişme oldukça bu davranış patolojilerinde de azalma olmaktadır. Bu çocukların bir kısmı ilk başlarda otistik bozukluğa benzer ancak 2-3 yaşında gelişen dil becerileri ile bu gruptan ayrılırlar.

4. Gelişim Öyküleri:

Aşağıda sayılan altı madde bu grupta sıklıkla gözlenir.

  • Bunlar çoğunlukla erkektir.
  • 18 ay ve 2 yaşına kadar normal gelişmişken, bundan sonra bir gerileme gösterirler.
  • Normal bir heceleme (speech) anormal bir prozodi ile beraberdir.
  • Bazılarında silik nörolojik bulgular olsa da genelde nörolojik bulgu vermezler.
  • Hepsinde davranışsal ve sosyal anormallikler varken bazılarında self-timulasyonlar gözlenir.
  • Dili anlamada sorun yaşarlar.

     5 yaşından önce okurlar ve kelimeler karşısında büyülenmiş gibi bir davranış gösterirler. Tüm hiperpleksik çocuklar kelimeleri bütün olarak tanır. Bazı hiperleksik çocuklar kelimeyi daha önce bir yerde görmeseler de okuyabilirler. Bazı hiperleksik çocuklar logolara ilgi çekerler. Bu çocukların yazılı dili okuma yeteneklerinin doğuştan geldiğini söylenmektedir. Hiperleksi özelliği olan çocuklar genelde ilk kelimelerini 12. ayda söylerler ve bu kelimeler genellikle tren, kamyon, araba vb. gibi kelimelerdir. Harfler ve sayılarla çok ilgilendikleri hatta bunlar karşısında büyülenmiş gibi davranırlar. Sayıları ve alfabenin harflerini sayabilirler, kolayca şarkıları ezberleyebilirler. Dilde 18 ayda bir gerileme olmakta ve bu 24. aya kadar sürebilmektedir. Çok sık rastlanılmasına karşın bu durumun sebep açıklanamamıştır. Bu grupta dil gelişimi normal yaşlarına göre daha geç gerçekleşir.

       Bu çocuklar görsel mekanik oyuncakları severler. Özellikle tren gibi oyuncakları. Diğer bir uğraşları televizyon seyretmektir. Özellikle Çarkı Felek gibi programları izlerler. Bu program bu çocuklar için ideal bir programdır, çünkü içinde çok fazla sayıda harf, sayı ve kelime vardır. Elektrikli süpürge gibi aletlere hayranlıkla inceleyebilir yada bunlara aşırı tepki gösterebilir. Evdeki eşyaların aynı yerlerde kalması konusunda ısrarcı davranırlar. Yine bir yere giderken hep aynı yolu kullanmak isterler başka bir yoldan gitme konusunda direnirler. Öfke patlamalarında sözel olarak sakinleşmezler, bir şekilde dikkatini başka bir tarafa çekilmeye çalışılmalı yada müzik kullanılmalıdır. Genellikle arkadaşlık ilişkileri kurmada zorluk çekerler. Oyun oynayan yaşıtlarının yanına gitse bile nadiren bir konuşma veya ilişki başlatabilirler. Dinlemede seçicilik gösterirler. Yanındaki bir şeyi dinlemiyorken diğer odada ilgilerini çekebilecek hafif bir sesi işitebilirler. Dinlemedeki bu seçicilik hastalıkta karakteristiktir.

    Zeki ve sevimli bir görünümleri vardır. Oyuncaklarla oynarken mekanik olanları yada puzzle’ı tercih edeceklerdir. Bu çocukların ince motor becerilerinde herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Okuduğunu anlama sözel dil ile ilişkilidir. Erken yaşlarda yazılı soruları ve bilgileri daha iyi yanıtlarlar. Erken okuma, yüksek işlevli otistik bozuklukta da görülebilmektedir. Pek çok hiperleksi özelliği olan çocuk 4,5-5 yaşlarında dil gelişimlerinde ilerleme gösterirlerken sosyal iletişimdeki bozukluk kalıcı haldedir. Literatürde bu şekilde dil gelişimi gösteren yüksek işlevli otistik bozukluklu çocuklarda vardır.

       Hiperleksik cocuklar erken yaşlarda, otizmle ilişkili pek çok tipik davranış gösterebilirler. Bunlar arasında self-stimulasyonlar, ritüalistik davranışlar, duyusal uyaranlara (gürültü, dokunma ve koku gibi) artmış duyarlılık, öfke patlamaları, yaygın anksiyete ve anormal korkulardı. Bu davranış anormallikleri 4,5-5 yaşında dilin gelişimi ile azalır. Bu çocuklar sevecen, sıcak çocuklardır ve yetişkinler ile daha iyi bir iletişim kurarlar. 5 yaşından itibaren yapılandırılmış oyunlara interaktif olarak katılabilir. Her ne kadar normal bir okula gidebilseler de eğitimlerinde küçük değişiklikler yapılmalıdır.

   

        Öğrencilerdeki bu davranış anormallikleri 4,5-5 yaşında dilin gelişimi ile azalır.  5 yaşından itibaren eğitici oyunlara katılabilirler. Normal bir okula gidebilirler. Eğitimlerinde  anne-baba, öğretmen ve  rehber öğretmen ile  işbirliği yapılarak öğrenme ortamları geliştirilir, dil gelişimleri için eşleştirme kartları, neden sonuç kartları ile yapılan çalışmlar  öğrencinin kapasitesinin gelişmesini ve bu süreci eğlenceli  geçirmesini sağlar.

    

       ''Bu yazı, bu durumdaki öğrencilerin  ayrımını yapmak için yazılmamıştır. Bu yazı, kişisel olarak oluşan merak ve karşılaşılan bir olay çözümlenmesi için yapılan araştırmalar sonrasında oluşan bilgilerin paylaşımı ve bu konuda arayışta olan veliler için  okunan bilgilerin bir araya getirilmesi ile yazılmıştır.

      Bu konuda   uzman olanlar ilgili fakültelerinin bölümlerinden eğitim olan kişilerdir. Çocuğunuzda bir farklılık olduğundan şüpheleniyorsanız, ilk yapacağınız şey okul rehberlik servisleri ve bu konuda eğitim alan profesyonel kişilere danışmak olmalıdır''

Esen kalın...

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...

22 Aralık 2016 Perşembe 23:020 Yorum

Çocuklarda harflere ve sayılara takıntılı olma haline dikkat!

Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Samuray Özdemir, hiperleksi bozukluğunun tanısı, tedavisi ve dikkat edilmesi gereken durumlar hakkında açıklamalarda bulundu.

Dr. Özdemir, 3 farklı hiperleksi türü olduğunu ve tanılarını şu şekilde açıkladı:

“Tip 1 hiperleksi: Bu tip, nörogelişimsel bir bozukluğu/yeti yitimi olmayan çocukların erkenden ve beklenen gelişim düzeylerinin çok üzerinde okumayı öğrenmeleri şeklinde ortaya çıkar. Tip 1 hiperleksi bir bozukluk olarak kabul edilmediğinden özel bir tanı yaklaşımı gerekli görülmez.”

“Tip 2 hiperleksi: Bu tip hiperleksi otizmli çocuklarda görülür. Genellikle sayılara ve harflere takıntılıdırlar, diğer oyuncak türlerine göre kitapları ve manyetik harfleri tercih ederler. Ayrıca, plakalar ve doğum tarihleri gibi önemli sayıları da sıklıkla hatırlarlar. Bu çocuklar genellikle, göz temasından ve duygusal yakınlık kurmaktan kaçınma ve duyusal uyaranlara aşırı duyarlı olma gibi daha tipik otizm belirtilerine sahiptirler. Tip 2 hiperlekside görülen başlıca özellikler çocuğun yaşına göre beklenenin çok üzerinde okuma yeteneğinin olması, rakamlar ve harflerle takıntılı bir biçimde meşguliyet, bilgi parçalarını tekrarlamak gibi ezbere öğrenme ve diğer çeşitli davranış sorunlarıdır.

Tip 3 Hiperleksinin tip 2’ye benzer yanlarının olduğunu vurgulayan Özdemir şu bilgileri verdi:

“Tip 3 Hiperleksi: Tip 2 hiperleksiye benzer ancak belirtileri zamanla azalır ve sonunda da kaybolur. Tip 3 hiperleksisi olan çocuklar dikkat çekici şekilde okuduğunu anlama eğilimi gösterirler ancak sözel dil gelişimleri geri kalmış olabilir. Bellek işlevleri son derece yüksektir. Otizmli çocukların aksine, tip 3 hiperleksisi olan çocuklar çevreleriyle kolayca iletişim kuran, dışa dönük ve duygusal yakınlık gösterebilen çocuklardır.

Tip 3 hiperleksiyi teşhis etmek zor olabilir çünkü okumaya erken başlamaya ek olarak bu çocuklar genellikle bir takım otizm benzeri özellikler ve davranışlar gösterirler. Bunların başında olağanüstü bir ezber yeteneği, duyusal hassasiyet, değişime karşı yoğun direnç, fobiler ve korkular, sıraya dizme veya istifleme davranışları, kendilerinden “o” veya “sen” veya “ismiyle” bahsetmek şeklinde zamirleri ters çevirme gelmektedir. Bununla birlikte, tip 3 hiperleksili çocuklar genellikle duygusal yakınlık kuran, dışa dönük ve yakın aile üyeleriyle etkileşime giren çocuklardır. Otizm benzeri davranışları zamanla azalır ve yaşlarına uygun şekilde işlevsellik gösterebilir hale gelirler.”

Hiperleksinin toplumdaki yaygınlığı hakkında net bir şey söyleyebilmenin mümkün olmadığını belirten Dr. Özdemir, araştırmalardan elde edilen istatistiklere göre şu şekilde açıkladı:

Otizmli çocukların yaklaşık yüzde 6 ila yüzde 14'ünde hiperleksi vardır. Hiperleksi olan her çocuğun otizmi yoktur. Hiperleksili çocukların yaklaşık yüzde 84'ünde otizm vardır. 54 çocuktan yaklaşık 1'inde otizm spektrum bozukluğu vardır” dedi.

Dr. Özdemir, hiperleksi hastalığının tedavisi için tip 1 hiperleksili çocuklar için tedavi gerektirmediğini fakat tip 2 ve tip 3 hiperleksili çocuklar ise şu tedavi türlerinden fayda görebileceklerini belirtti:

Konuşma ve dil terapisi, hiperleksisi olan çocukların dil ve sosyal becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir. Bu yöntemde çocukların sosyal etkileşim ve anlama gibi zayıf oldukları yönlerini geliştirmeye ve iyileştirmeye yardımcı olmak amacıyla gelişmiş okuma yeteneklerinden yararlanılmaktadır. Her çocuğun sosyal beceriler, üst düzey dil becerileri, konuşulan dili anlama, yazma ve konuşma gibi kendine özgü ihtiyaçlarına odaklanan kişiye özel bir tedavi planı vardır.”

Terapistlerin bu beceriler üzerinde çalışmak için kullandıkları bazı stratejiler olduğunu ifade eden Özdemir şunlardır:

“Anlamayı desteklemek için görsel yöntemler, görsel programlar ve zaman çizelgeleri, kelime ilişkilerini öğretmek için çağrışım oyunları, sosyal hikayeler, neden ve sonuç konusunda tahmin yürütme, ebeveynler ve öğretmenler için stratejiler.”

Tedavi yöntemlerinden bir diğerinin uğraş terapileri olduğunu söyleyen Dr. Özdemir, “Bu tedavi yaklaşımı kişiye özeldir ancak terapist daima çocuğun uyku, beslenme, öz bakım, okul faaliyetlerine katılma, sosyal aktivitelere katılma, yazı yazma ve duyusal uyaranlara uygun şekilde yanıt verme gibi zorluk alanlarında çalışır. Eğitsel yerleştirme süreci tip 2 hiperleksili ve tip 3 hiperleksili çocuklara yaklaşım stratejilerinin temel farklılığını oluşturur.

Tip 2 hiperleksili çocuklar, özel eğitim sınıflarından fayda görürler. Zira normal sınıflar onlar için çok fazla uyaran içerdiğinden uygun olmaz ve bu nedenle bire-bir eğitim aldıkları ortamda daha iyi öğrenebilirler. Tip 3 hiperleksili çocuklar ise tipik sınıf ortamında olmaktan daha fazla fayda görürler. Aynı yaştaki sınıf arkadaşlarıyla uygun sosyal etkileşime girebilmek için sınıf ortamında daha fazla şansa sahip olurlar” dedi.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası