coraspin yüksek tansiyona iyi gelirmi / Aspirin'de yüksek tansiyon riski - Sağlık Haberleri

Coraspin Yüksek Tansiyona Iyi Gelirmi

coraspin yüksek tansiyona iyi gelirmi

Son günlerde “herkese” bol keseden Aspirin öneren yerli ve ithal doktorlarımızın tek taraflı reklamlarını görünce Aspirin hakkında yazmak şart olduüretici firmalar bana kızacaklar ama televizyonlara çıkıp “Herkes bir aspirin almalı” diyen doktorların büyük yanlış yaptıklarını söylemek boynumuzun borcu. Milli geliri yüksek, zengin bir ülke olduğumuz için hadi kesemize verdiği zararı görmeyelim; sebep olacağı mide ve beyin kanamalarını ne yapacağız?

Aspirin leblebi değil, önemli yan tesirleri olan bir İLAÇTIR Bedava da dağıtılmıyor Parayla satılıyor  İnsan “Herkes leblebi yesin” derken bile durup bir düşünür Nasıl oluyor da bir “ilaç” için “herkes alsın” deniyor bunu anlamıyorum

“İlaç reklamının yasak” olduğu ülkemizde,  ilaçlarının reklamını hangi yolla yapıldığını biliyor musunuz?

Acaba firmaların Türkiye’de Aspirinin reklamı için yaptığı harcama tutarı ne kadar? 

Aşağıdaki satırları Istanbul Tabip Odasının yayın organı Hekim Forumu dergisinden aldım. Sayın meslektaşım Dr. Murat Civaner’in yazısından.

“İlaç firmalarının uyguladığı üçüncü taraf stratejisi, mesajınızın saygın bir üçüncü taraf ağzından verdirme sanatı olarak tanımlanıyor. Bir ilaç şirketi yeni bir ilacı piyasaya sürdüğünde sıklıkla, Key Opinion Leader / Saygın Görüş Sahibi (SGS) diye adandırılan bir üçüncü tarafla iletişim kurar. Bu kişi, meslektaşlarınca saygı duyulan ve basının sıklıkla görüşlerine başvurduğu etkileyici biridir. SGS bir eğitim hastanesinin toplantılarında parlak bir konuşmacı, televizyon programlarında bir bilirkişi ya da tıbbi bir toplantıya gözlemekle ilgilenen serbest bir gazeteci olabilir.

Saygın Görüş Sahibi kişilere danışmanlık işleri önerilir; ilaç şirketleri onlardan ürünlerini doğrudan övmelerini beklemezler. Bu SGS’nin güvenirliğini ortadan kaldırır. Onun yerine, SGS’lerin, meslektaşlarıyla konuşarak, toplantılarda dersler vererek, basınla röpörtaj yaparak yada ilacın olumlu tanıtımına katkıda bulunacak hemen her şeyi yaparak bir “söylenti” yaratması beklenir.”

Saygın Görüş Sahibi Doktorlarımızın yolları açık olsun

Biz bildiklerimizi ve okuduklarımızı yazalım, okuyanlar aspirin alması gerekip gerekmediğine kendisi karar versin

Kimler düzenli Aspirin almalı:

·         Daha önce kalp krizi geçiren veya EKG, anjiyo, Ca score testi ile kalp damarlarında bir rahatsızlığı olduğu ispat edilen ERKEKLER Aspirin kullanmalıdır.  Çünkü  daha önce kalp krizi geçiren erkeklerin Aspirin kullanmaları halinde  ikinci  enfarktüsü geciktirdikleri kesin olarak gösterilmiştir.

·         Sigara, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, düşük HDL kolesterol, obezite, ailesinde erken enfarktüs gibi risk faktörlerinden ÜÇ veya daha fazlası olan 40 yaş üstü ERKEKLER de düzenli Aspirin almalıdır. (Çalışmalar şeker hastalarının aspirinden daha fazla yararlandığını gösteriyor.)

Kimler düzenli Aspirin almamalı:

·         Çalışmalar KADINLARIN erkeklerden farklı olarak aspirinden yararlanmadığını gösteriyor. Dolayısı ile şimdilerde lafı edilen “Menapozdan sonra kadınların mutlaka aspirin alması” şeklinde ki genelleme doğru değil.

·         Aspirin, kadınlarda meme kanserini artırabiliyor. Bu konuda yayınlanan en son çalışmada (Journal of National Cancer İnstitue. June1,) araştırmacılar, her gün aspirin alan kadınlarda meme kanseri gelişme riskinin % 80 arttığını gösterdiler..

·         Doktoru özellikle önermedikçe yaşlıların düzenli Aspirin almaması gerektiğini düşünüyorum. Bildiğiniz gibi Aspirini veriş nedenimiz kanı sulandırması ve damar tıkanıklıklarını önlemesi ama bu faydası bazen istenmeyen yan tesirlere neden olabiliyor. Düzenli olarak düşük doz aspirin kullananlarda mide bağırsaklarda şiddetli kanama riskinin % 70, beyin kanaması ile felç geçirme riskinin ise % 40 arttığı gösterilmiştir.

·         BMJ de mayıs ayında yayınlanan 10 bin kadın ve 10 bin erkek üzerinde yapılan bir çalışmada aspirinin, 70 yaşının üzerindeki kişilerde   kalp krizi ve beyin damar tıkanıklığını azalttığı ama daha yüksek oranda mide barsak kanamalarına ve beyin kanamasına neden olduğunu gösterildi. Önerim; 70 yaşının üzerindeyseniz hele hele  yüksek tansiyonunuz da varsa Aspirin almayın

·         Düşük doz aspirin almanız ( mg.) sizi aspirinin yan tesirlerinden korur demek yanlıştır. Araştırmalar bebek aspirini alanlarla normal aspirin alanlar arasında, kanama riski açısından bir fark olmadığını göstermektedir..

Doktor sen alıyor musun? Diye sorarsanız cevabım; “Bir yıl öncesine kadar alıyordum.” şeklinde olacaktır. Bir sabah uyandığımda sağ gözümü kıpkırmızı gördüm. Göz doktorum kullandığım aspirinin yapmış olabileceğini söyleyince o gün bu gün bıraktım. Birisi çıkıp da bana “Gözümde kanama yapan aspirinin beynimde neden kanama yapmayacağını sağlam delillerle anlatırsa” tekrar aspirin almaya başlayabilirim..

( ) EK:
ASPRİN HAKKINDA YAPILAN SON ÇALIŞMALAR

Tarafsız araştırmacılar tarafından yapılan VE Lancet dergisinin Mayıs sayısında yayınlanan yeni meta analizde Aspirinin ancak belli bir hasta grubunda kalp krizini primer önlemede etkili olduğu, hastaların tümünde koruyucu etkiye sahip olmadığı ve sağlıklı kişilerin rutin olarak aspirin kullanmalarına gerek olmadığı ortaya çıktı.(Aspirin in the primary and secondary prevention of vascular disease: collaborative meta-analysis of individual participant data from randomised trials, AAT Collaboration, The Lancet, Volume , Issue , Pages - , 30 May ) 
Araştırmanın bir kez daha gösterdiği sonuç: Sağlıklı kişilerin rutin olarak Aspirin kullanmaları kalp krizini önlemediğ gibi ciddi kanama riski yaratmakta

 

01 Mart  Cumartesi / Kişi Okudu

Hipertansiyonda sık yapılan 9 hata!

Pek çok tansiyon hastası hurafelere yenik düşerek bu ciddi sağlık sorununa karşı yeterince önlem almıyor hatta tedavi sürecini hekime danışmadan kendi kendilerine kesebiliyor.

Çoğu zaman hiçbir belirti vermediği için ‘sessiz katil’ olarak da adlandırılan hipertansiyon sinsice seyrederek kalpten böbreklere, beyinden göze dek çok ciddi sorunlara hatta ölüme bile neden olabiliyor.

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, ülkemizde her 3 kişiden 1’inin hipertansiyon hastası olduğunu belirtirken, her 10 kişiden 6’sının ise hipertansiyonu olduğunun farkında bile olmadığını söylüyor. Ailesinde yüksek tansiyon veya diyabet hastalığı olan, fazla kilolu, 40 yaşın üzerinde, sigara içen kişilerde tansiyonun düzenli aralıklarla ölçtürülmesinin şart olduğunu belirten Prof. Dr. Sinan Dağdelen, “Hipertansiyon baş ağrısı, göğüs ağrısı, burun kanaması, kulak çınlaması, nefes darlığı, çarpıntı ve ayaklarda şişlik gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu belirtileri önemsemek ve hekime görünmek gerekir” diyor.

Prof. Dr. Sinan Dağdelen, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü kapsamında hipertansiyon hastalarının en sık yaptığı 9 hatayı anlattı; önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

• Benim vücudum alışık: “Benim tansiyonum yıllardan beri yüksek ama hiç bir şikayet hissetmiyorum, demek ki vücudum alışık” diyen önemli bir hasta kitlesi var. Oysa bu, sanılanın aksine iyi bir durum değil. Genellikle o hastanın yıllardır damarlarının yüksek basınca maruz kalması damarsal komplikasyonların yakın olduğunun habercisi.

• Yükselirse hissederim: Yüksek tansiyon uzun süre hiçbir belirti vermeden, sinsice seyrederek vücutta ciddi tahribatlara yol açabiliyor. Halk arasında hipertansiyonun temel belirtisi olarak bilinen baş ağrısı çoğunlukla eşlik etmeyebiliyor.

Hipertansiyonda s&#x;k yap&#x;lan 9 hata! - 1

• Artık iyiyim, ilaca gerek yok: “İlaç tedavisi aldım tansiyonum iyileşti, artık ilaç almama gerek yok!” inanışı da son derece tehlikeli bir hurafe. Tansiyonun kesin bir tedavisi olmadığından kilo vermek, tuzu azaltmak, egzersiz yapmak erken dönemde yeterli bir tedavi olabilse de bunların yetersiz kaldığı durumlarda, düzenli hekim kontrolü altında ilaç tedavisi şart.

• Kendim düşürebilirim: “Ben bu tansiyonu kendim düşürürüm, ilaca gerek yok!” gibi yaklaşımlar hurafeden başka bir şey değil. Hipertansiyon tehlikeli bir hastalık ve tedavisi de uzmanlık gerektiriyor. Hekim önce hastayı ilaçsız tedavi yaklaşımları ile takibe alırken bu yaklaşımların yetersiz kaldığı durumda ilaç kullanmak kaçınılmaz hale geliyor. Hipertansiyonu olanlarda; kalp, koroner damarlar, beyin damarları, böbrek ve göz damarları en başta zarar gören organlar.

• Bu yaşta ömür boyu ilaca başlayamam: Prof. Dr. Sinan Dağdelen “Günümüzde yanlış beslenme, aşırı kilo ve hareketsizlik nedeniyle gençlerin yanı sıra çocuklarda da hipertansiyon görülebiliyor. Burada esas korkulması ve kaçınılması gereken unsur, ilaç tedavisi değil hastalığın kendisi. Esas hedef tansiyonun normal sınırlarda tutulması ki bu hedef ilaçlı tedavilerle ya da ilaçsız yaşam düzenlemeleri ile mümkün. Tansiyon kesinlikle yüksek bırakılmamalı” diyor.

• İlaçlar vücuduma daha zararlı: “Bu ilaçlar vücuduma daha zararlı o nedenle ilaç almasam daha iyi olur! görüşü de yanlış ve çok tehlikeli. Özellikle ilaçların yan etkileri konusunda yanlış bilgilerin magazinsel olarak dolaşması nedeniyle çoğu zaman hastalar ilaçlarını kesiyor. 

• Spor yaparsam tansiyonum yükselir: Spor sırasında tansiyonunun yükseleceği endişesiyle spordan kaçınanlar olabiliyor. Aksine egzersiz kesin olarak en basit tansiyon tedavilerinden biri. Hele diyet ve tuz kısıtlanması ile birlikte yapıldığında son derece yararlı. Ancak her hasta, her sporu yapmaya uygun değil. Burada yapılması gereken hastanın uzman hekimi ile görüşerek, kalbinin, damarlarının ve hipertansiyonunun durumuna göre hangi sporları ve nasıl yapacağı konusunda profesyonel öneri almak. Elbette spor yaparken hem tansiyon ve hem de nabız yükseliyor ancak kişi hekim kontrolünde olduğu ve doğru tedaviyi aldığı, tansiyon değerlerini normal sınırlarda tuttuğu sürece rahatlıkla spor yapabilir.

Hipertansiyonda s&#x;k yap&#x;lan 9 hata! - 2Prof. Dr. Sinan Dağdelen

• Limon suyu ile düşürürüm: Hiçbir büyük ve detaylı çalışma yok ki, limon veya greyfurt suyunun tedavi edici etkinliğini göstermiş olsun. Bu nedenle bu meyve sularının kullanımının sakıncası olmamakla birlikte, bunun bir ilaç gibi görülmemesi gerekiyor. Yapılan birçok çalışma da, tansiyon yükseldiğinde içilen limon veya greyfurt suyunun bazı ilaçların etkinliğini artırdığını gösteriyor.

• Bitki olduğu için zararı olmaz: Prof. Dr. Sinan Dağdelen “Birçok meyve ve sebzede (sarımsak, nar, yaban mersini, soğan, marul, mercimek, lahana, kızılcık, çilek, ıspanak, brokoli, balık yağı vb) bulunan flavonoidlerin sağlıklı kişiyi kalp damar hastalıklarından koruduğuna inanılıyor. Oysa buna yönelik yeterli bilimsel veri olmadığından bu besinleri veya vitaminleri hipertansiyon tedavisi ile kesin olarak ilişkilendirmek ve “bitkidir nasıl olsa zararsızdır” gibi düşünmek yanlış ve tehlikeli. Sofrada makul ölçülerde tüketmenin ise sakıncası yok. Bu besinler içerisinde sadece sarımsağın içerisinde bulunan prostaglandinlerin hafif bir tansiyon düşürücü etkisi bulunuyor ancak bu dozlar kesin tedavi edici nitelikte değil” diye konuşuyor.

SAĞLIK HABERLER&#x;

Koruyucu aspirin yutmalı mıyız?

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

40’ını geçen herkes “bebek” ya da “kalp dozu” olarak da bilinen “düşük doz” Aspirin yutup damarlarını korusun mu? Sorunun cevabı net ve açık değil. Bence bu konuda da her sağlık sorununda olduğu gibi “kişiye özel” davranmak gerekiyor. Nedeni şu…

Haberin Devamı

Yüksek risk grubunda biriyseniz günde bir kez düşük doz ( mg) Aspirin kullanıp kullanmama konusunu doktorunuzla konuşmanızda fayda var ama bu işi doktorunuzla konuşup onun fikrini almadan sakın yapmayın.
Zira mide ülseriniz ya da gastritiniz varsa ve siz her gün bir Aspirin yutarsanız midenizde kanamaya neden olabilirsiniz.
Ya da yüksek tansiyon probleminiz varsa ve siz düzenli Aspirin yutuyorsanız en ufak bir tansiyon yükselmesi sizde beyin kanamasına yol açabilir.
Özetle, masum gibi görünen Aspirin’de bile bazı riskler, tehlikeler söz konusu. Risk grubundakilerde Aspirin’le korunmak bir avantaj sağlayabilir belki ama dediğim gibi artıları ve eksileri değerlendirerek son kararı siz değil doktorunuz vermeli!
Diğer taraftan 40’lı, 50’li yaşlardan sonra gelişebilecek pıhtılaşmaları ve bunlara bağlı damarsal sorunları azaltmak için düzenli olarak her gün düşük dozda Aspirin kullanmanın sağlık için ne kadar gerekli olduğu konusundaki tartışmalar da hâlâ sürüyor.
Bir grup doktor Aspirin’i savunurken, diğer bir grup kullananlara ciddi bir faydasının olmadığını düşünüyor.
Ben de belli bir yaşı geçen herkesin her gün mutlaka Aspirin yutmasını doğru bulmayanlar arasındayım. Nedenlerini de yukarıda belirttim.
Ayrıca kalp ve damar sağlığı açısından herhangi bir problem yaşamamış olan ve düzenli olarak Aspirin kullananları yakından ilgilendirecek yeni bir araştırmadan da bahsetmek istiyorum.
Birkaç yıl önce yayınlanan bu çalışma, sağlıklı kişilerin düşük doz Aspirin kullanmalarının kalp krizi geçirme risklerini azaltmadığını gösteriyor.
Netice şu: Daha önce kalp krizi geçirdiyseniz, ciddi bir kalp damarı tıkanıklığı riskiniz varsa, beyin damarlarında tıkanıklığa bağlı felç riskiniz yüksekse doktorunuz uzun süreli düşük doz Aspirin kullanmanıza karar verebilir.
Ama her aklına gelenin Aspirin kullanması kesinlikle doğru değil! Kararı siz değil, doktorunuz vermeli, yoksa “Aspirin yutayım da korunayım” derken “Hapı yutabilirsiniz!”

Haberin Devamı

Gizli kalorilere dikkat

Market alışverişlerinizi yaparken daha dikkatli, daha seçici olun.
Birçok gıda doymuş yağlar ve şeker içerir. Paketlerin üzerindeki yazıları, etiketleri okumak size hangilerinden uzak durmanız gerektiği konusunda ipucu verecektir.
Mesela, markette paketlenmiş şekilde satılan birçok tahıl ve ekmekte çok fazla miktarda yağ ve şeker bulunur. Konserve çorbalar için de aynı durum söz konusu.
Sağlıklı diye aldığınız konserve sebzelerin bile etiketlerini dikkatle okusanız, çoğunu aldığınız yere geri bırakırsınız.
Ayrıca ‘light’ diye satılan, yağsız, diyet yiyecekler şişmanlatmaz diye bir kural yok! Buna karşılık, özellikle yoğurt, peynir gibi yağ içeriği yüksek olan besinlerin diyet olanlarını tercih etmek akıllıca olacaktır.

Haberin Devamı

İlaç kullanıyorsanız

* İlaç etkileşimlerini ciddiye alın! Kullandığınız ilaçları doktorla randevunuza gitmeden önce bir kâğıda yazın. Böylece herhangi bir yanlışlığa mahal vermemiş olursunuz.
* Doktorunuza her şeyi sorun. Verilen ilaçlarla, düzenli olarak aldığınız ilaçlar arasında etkileşim olup olmadığını mutlaka öğrenin.
* Doktorunuzla rahat konuşun. Biz doktorlar bazen çok detaylı bilgi verdiğimizi, her şeyi açıkça anlattığımızı düşünürüz.
Bazen de çok anlatmaktan hoşlanmayabiliriz ya da öyle çok tıbbi terim kullanırız ki, bunları hastaların anlaması pek mümkün olmaz. Hastalar da anlamadıklarını söylemeye, sorular sormaya çekinirler. Lütfen çekinmeyin, sorun! Bilgi edinme hakkınızı kullanın.
* Bilgili hasta olun. Doktorunuza, verilen ilaçları niçin kullanmanız gerektiğini sorun. Kullandığınız ilaçların hepsini söylediğinizden emin olun.
İçtiğiniz ilaç Aspirin ya da basit bir mide ilacı bile olsa doktorunuzu bilgilendirin. Hatta aldığınız vitamin ve bitkisel takviyeler varsa onlar da doktora söylenmelidir.
* Düşük dozları tercih edin. İlaç kullanmanız mutlaka gerekiyorsa tabii ki kullanın ama olabildiğince kısa süreliğine ve en düşük dozda olmasının yolunu arayın. Başkalarına ilaç tavsiye etmeyin.
Size başkalarının önerdiği ilaçları kullanmayı aklınızdan bile geçirmeyin. Ve mümkün olduğunca doğal alternatifleri tercih etmeye çalışın.
Gazınız mı var? Nane, papatya, zencefil çayı içmeye ne dersiniz?
* “İlaçsız olmaz mı?” sorun! Bazı sorunları ilaçsız da çözebilirsiniz. Mesela hafif bir tansiyon sorununda kilo vermek ve tuzu azaltmak yeterli olabilir.
* Süreyi kısa tutun! Doktorunuza “bu ilacı en az ne süre ile yutmalıyım?” diye sormaktan çekinmeyin. Süre uzadıkça risk artar.

Haberin Devamı

Şeker kalbi bozuyor

Diyabet salgını arttıkça kalp ve damar hastalıkları ve kalpten ölenler artıyor. İstatistiklere bakılırsa şeker hastalığı ile kalp ve damar hastalıkları arasındaki ilişkinin boyutları çok ürkütücü: Şeker hastalarında kalp yetersizliği, şeker hastası olmayanlara oranla tam beş kat daha fazla.
Yine şeker hastalarında kalp krizi ihtimali dört kat daha yüksek. Çalışmalar, kalp krizi geçiren şeker hastalarının, kalp krizi geçiren ama diyabet problemi olmayan hastalara kıyasla daha az yaşadığını da gösteriyor.
Ayrıca koroner by-pass ameliyatları ve stent uygulamasından sonraki tablo da iç açıcı değil. Şeker hastalarında koroner anjiyoplasti sonrasında damarın yeniden daralma ve yeni bir kalp krizi geçirme ihtimali de çok yüksek.
Eğer şeker hastasıysanız bu, kalp krizine daha erken yaşlarda yakalanma riskini de yükseltiyor.
Bu bilgileri sizleri korkutmak için vermiyorum. Amacım sizi uyarmak ve kan şekerinizi kontrol altına almak adına daha etkin adımlar atmanızı sağlamak.
Yine can sıkıcı bir bilgi daha: Şeker hastalarının sessiz enfarktüs geçirmeleri de oldukça sık rastlanan bir durum.
Sessiz enfarktüste hastanın alarma geçmesini sağlayan bir göğüs ağrısı olmuyor. Bu da krizin ölümcül olma riskini artırıyor.

#Kelebek#OSMAN M&#;FT&#;OĞLU

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası